Hikayemiz

Sayfa |1 Var Bir Hikayemiz Yazarlar: Şevval & Hasan İyi ve mutlu dileklerle… 01-07.2021 - ∞

2|Sayfa Yine benim için birbirinin aynısı olan bir güne uyandığımı sanıyordum. Takvimler 2021 yılının yazının ortalarını gösteriyordu. Aslında hayatım- da çığır açacak ve beni bir o kadar mutlu edecek bir güne uyanmıştım ama farkında değilmişim. Gün aynı gündü farklı değildi benim için ama ben farkında olabilirmişim sonradan anladım. Yine her zamanki gibi rutin çalışma planımı uy- guluyordum. Bunun dışında farklı kaynak arayı- şına girmiştim. Hayatımda hiç kullanmadığım bir uygulamadan medet umacaktım, öyle görünüyor- du. Ümitsizce girdim dolaşmaya başladım. Ta ki o ana kadar. Aklımı çelecek bir olay yaşandı. Hiç yapmadığım bir şeyi yaptım ve yazdım. İçimden geliyordu, içimden bir şey yazmalısın diyordu bunu bana yaptırmıştı. Ben de içimdeki sesi din- leyip yazmaya karar vermiştim. Bizim hikayemiz aslında o zaman başladı. Aklımı çelen o güneşin adıydı “Şevval”… Buram buram hissediyordum onu en derinime kadar. Kendisini görmedim belki bir hafta olmuştu. Ama o kadar samimi, içten

Sayfa |3 geliyordu bana ki sohbetimiz iyice ilerlemişti. Geceye kadar konuşuyorduk, konuşmayınca onu bilmiyorum ben de büyük bir boşluk oluyordu. Test çözerken, ders videosu izlerken telefonu yanıma koymazdım normalde. Ama o, hayatıma girdikten sonra o telefon oradan kalkmaz oldu. ________________________________________ Varsın gitmesin üstümden keder, Senin aşkın bana bir ömür yeter. İkimizin de hayatımızı birleştirmek gibi bir amacı yoktu belki de bu yola çıkarken. Ama kimse ha- yatın bizlere neler getireceğini bilemiyor işte. Çok tuhaf değil mi? Kilometrelerce öteden biri geliyor ve hayatın baştan aşağı değişiyor kısa zamanda. Sanki elinde bir sihirli değnekle çıkıp gelmiş ve dokunuveriyor bir anda. Dokunuyor, ama öyle bir dokunuyor ki güller açıyor sanki dört bir yanımda. Çiçek bahçelerinde koşturuyo- rum içimde kelebekler uçuşurken. Bir pamuk şekeri olan çocuk gibi mutlu oluveriyorum o an- da. Kelimelerin yettiği kadar anlatabilirim ancak. O anki duygularımı hissetmek için yanımda ol- malıydınız.

4|Sayfa Herkesin hayatı kendi için anlamlı elbette. “Bu anlam bir kişiyle nasıl değişebiliyor?” Derseniz ilerleyen sayfalarda bunları daha net anlayabilir- siniz. ________________________________________ Sen gül, gül diye güller sererim yoluna Sen, tarifi olmayan kadın öl de öleyim uğruna. Demiştim ya belki de ikimizin de hayatlarımızı birleştirmek gibi bir amacı yoktu ilk zamanlarda. Konuşuyorduk, ders çalışıyorduk bir yarışın için- deydik onunla. Kızıyordu bana evde niye konu- şamıyorsun diye telefonla. Diyemiyordum ki çe- kiniyorum “bebeğim” anla. O rica ediyordu ben ise alıp pılımı pırtımı park yollarına düşüyordum çoğu gece. Konuşuyorduk biraz bir süre sonra arkadaşlarım geliyordu, telefonda kopuyordu bir fırtına. Anlamlandırmaya çalışıyordum kafamda yaptığı davranışları ama içimde “benimle daha çok vakit geçirmek istediği” düşüncesi ağır bası- yordu. Sahi, bunu ona sormadım hiç. İlk fırsatta soracağım. Neyse devam edelim. Ben arkadaşla- rımın yanına gidiyordum o da bekliyordu beni “Daha geçmiyor musun eve?”, “Hadi artık..” gibi

Sayfa |5 mesajlar geliyordu telefonuma. E bunlar da beni mutlu etmiyor değildi elbette. Sohbet bitiyor ben eve gidiyordum. Aç kapıyı gir içeri derdi bana, sanki aynı evde yaşıyor gibi hayaller kurardık istemsizce onunla. Bu da mutlu ediyor o da mutlu ediyor O da mutlu ediyor. Mutluydum, mutlu- yum, inşallah mutlu olacağım. Başlangıçların en özeli en güzeli, İyi ki geldin hayatıma, iyi ki. Bir gün konuşurken benim zaten bir süredir bek- lediğim bir soru ile karşı karşıya kaldım. Bunu o da bilmiyor belki ama ben zaten bir adım bekli- yordum kendisinden. O adım da gelince bir nevi benim ekmeğime yağ sürülmüş oldu. Beklenen soru şuydu. “Biz neyiz?”. İşte o ana kadar kısa zamanda iyi iletişim kuran, gün içerisinde çoğu şeylerini paylaşan, beraber ders çalışan, sohbet eden, vakit geçiren iki arkadaş olmuştuk. Bu ka- dar sürede onun için en iyi arkadaş olabilir mi- yim bilmiyorum ama ben kendi adıma konuşayım,

6|Sayfa o benim için en iyisi olmuştu bile. O andan sonra ise lügatımıza yeni bir kelime eklenmişti. Sıcak değildi bu konuya ilk başlarda. Uzaktaydık ve belki de çekiniyordu. Gerçekten anlayabiliyor- dum onu ve anlayışla da karşılayabiliyordum. Ama bildiğim tek şey bu değildi. Onu istiyordum. Evet, mutlu olacağımıza inandığım bir kişiydi ve onu hayatıma almak istiyordum. Konuştuk karar verdik. “Biz neyiz?” sorusu onun için de cevabını bulmuştu artık. Zaman akıp gider varamayız farkına, Gülüşün ise zamandan öte, gördüğümde istiyo- rum dursun zaman da… Birkaç gün öncesine dönmek istiyorum. Havanın ateş gibi yandığı, bunalttığı bir gündü. Yaz gelin- ce Hasan’ın dertleri biter mi? Bitmiyor işte. Aldı- lar yine düştük tarla yoluna. Güneş en tepede baş- ladık biz de çalışmaya. Elimden geldiğince bak- maya çalışıyorum o an telefona. İşin çoğunu bi- tirmiş, ablamlarla sohbet ediyordum. “Fotoğraf atsana” mesajı ile hiç özenmeden doğal halimle – en doğal terli falan…- bir fotoğraf çekip attım.

Sayfa |7 Onun belki de en sevdiği fotoğrafım bu olmuştu. E bizim başımız kel mi? Ben de istedim bir fotoğ- raf. Birbirimizi ilk defa bu sırada görmüştük. Yü- zü ay gibi parlıyor o kadar güzeldi ki… Vurul- muştum ya cidden vurulmuştum. Kalbinin güzel- liği yüzüne yansımıştı. “Kahverengi gözlüm, gü- zel kaşlım. Senin her detayında kaybolmak istiyo- rum. Gözlerine baktı…” -Öhöm, öhöm… -Noldu? -Daha o safhaya gelmedik… - Ha. Pardon. Tam da romantikliğim tutmuştu ama rejiden uyarı geldi. O safhaya gelmemişiz. Lakin, o safhaya gelmememiz onun güzelliğini, kahverengi gözle- rinde kaybolmak istememi değiştirmiyor elbette. İlk görüşte aşka inanmam. İnsan ilk görüşte vuru- lamaz. Benimkisi onun ruh ve beden güzelliğinin birleşimine olan bir hoşlanmaydı ilk etapta. Ama onu daha iyi tanıdıkça, onu daha iyi irdeledikçe ve onu daha da gömdükçe kalbimin derinlerine yavaş yavaş aşık oluyordum. Ah bol soslu Antak- ya dönerim, mavi elbiselerine kurban olduğum. Gülüşü güzel kadın. Alıyorsun beni benden, al

8|Sayfa sorun değil. Ama azıcık da bana bırak. Diğer say- fada günümüze geçiyoruz. Burada birbirimizin fotoğrafını ilk gördüğümüz anı anlatmak istedim kısaca. İyi de oldu bence. Üzülme iki gözüm, kaldır kafanı yukarıya Aynı gökyüzü örtümüz, aynı yıldızların altında. Her şey çok güzel gidiyordu. Temmuz, Ağustos derken Eylül geldi ansızın. Her ilişkide olduğu gibi ufak tartışmalar yaşanıyordu elbet ama nazar değmesin gün içinde tatlıya bağlayamadığımız bir sorun olmuyordu. Mesafeler uzak kalpler bir… Ancak kalplerin bir olması bir süre sonra yetmi- yor, özlüyor insan. Sarılmadığı, ellerini tutmadığı, kokusunu bilmediği insanı, kokusunu nasıl özle- yebilir diyorsunuz. Özlüyor işte. Özlemi çok ağır şekilde yaşıyordu ve üzülüyordu içten içe. Başka- larının sevgilileri yanında benimki yok diye için- den geçirmiştir tahminimce çoğu zaman. Ben de üzülmesine kıyamıyordum elbette ama elimden gelen bir şey olmadığını söylüyordum. Bunu du-

Sayfa |9 yunca daha da üzülüyordu, ben kahroluyordum geceleri ben üzülmüyorum gibi duruyordu belki de ama çoğu zaman güçlü durmaya çalışıyordum kolay yıkılmayalım diye. Çok önceden diplomayı almak için Bursa’ya git- me planımız vardı arkadaşımla. O vakit geldi ve Şevval’le o günlerde aramızdaki gerginlik had safhaya çıktı. İlk defa böyle bir şey yaşıyorduk. Konuşarak anlaşmanın, birbirini anlamanın, birbi- rine güvenmenin önemini o günlerde daha iyi kavramış bulunuyordum. Ben onu anlıyordum o beni. Bu gerginlik de maksimum üç gün sürdü. İçim buruluyor elbet onunla bu şekilde olmak hiçbir zaman hoşuma gitmiyor. Onun üzülmesine ve bizim üzülmemize katlanamıyorum. Hep mut- lu olsun mutlu olalım istiyorum. Neyse ki o gün- leri de atlattık tatlıya bağladık. Düşünüyordum o da haklıydı. Yanıma gelmiyor- sun oraya gidiyorsun diyordu ama yapabilecek bir şeyim yoktu. Günler günleri kovaladı artık ben de dayanamayacak duruma geldim. Özlem duygusu iyice içimi yiyip bitiriyordu ve bunun yanında ilişkimizin daha da rayına oturması için birbiri- mizi gerçekte görmemiz gerektiğini düşünüyor- dum. Bir gün ani bir kararla Nevşehir yolcusu olmaya karar verdim. Bunu Şevvalim’e de söyle-

10 | S a y f a dim ve hayatımda verdiğim en güzel, en özel, en anlamlı kararmış ilerleyen günlerde bunu çok net anlamıştım. Zar zor bir şeyler yaptık ekonomik olarak işin içinden çıktık Allah’a şükür. Gidiş ve dönüş biletlerini almıştım. İşin en zor kısmı bura- sıydı belki de. Beklemek… O bir hafta sanki bir ay gibi geçmişti. Olsun. Beklemeye her zerresi ile değecekti. Özlemek güzeldir sonunda kavuşmak varsa. Ve beklemek de güzeldir yolun diğer tarafında Şevval’im varsa. Ve hiç gelmeyecek gibi olan beklenen o gün gelip çatmıştı. Eşyalarımı hazırlayıp bir öğlen vakti çıktım yola. Kalbim şimdiden ritmini hızlandır- maya başlamıştı bile. Bindim otobüse, tuttum Manisa yollarını. Biraz da orada vakit geçirdikten sonra Kayısı Kent yolcusu kalmasın. Atladım Kayısı Kent’e sonraki durak benim için Nevşe- hir’di artık. Sevdiğim kadının yanına, hiç bilme- diğim ufuklara yelken açmıştım adeta. Bu yolcu- luk boyunca içimde gram pişmanlık ve şüphe yoktu. Değil on iki saat kaç saat olursa olsun de- ğecekti buna. Emindim, biliyordum. Vakit yine

S a y f a | 11 geçmek bilmiyordu. Aradı sevdiğim. Telefonun diğer ucundaydı. Otobüste insanlar uyuduğu için mecburen fısıldaşarak konuşuyorduk. Bir süre konuştuk. Uyuya kaldı. Sabaha kadar nefesinin sesiyle geldim Nevşehir’e. Elimde bir çanta ve bir poşet. İndim üniversite durağında. Etrafıma ba- kındım. Tanımıyorum, bilmiyorum her şey benim için sürpriz kutuydu o gün. Sabahın yedisiydi beklemeye koyuldum. Heyecanım git gide artı- yordu. Levent’le sohbete daldığım anda siyahlı bir kız yaklaşıyordu bana doğru. Kafamı çevir- dim, oydu. Gelmişti işte, aylarca birbirimizin has- retini çekmiştik. Bu hasretin acısını çıkartırcasına sarıldım. Kokladım. Böyle duygulara pek uzaktım açıkçası. Her açından ilkti benim için. O kadar mutlu oldum ki o ilk sarıldığım, omzuma yaslayıp saçını okşadığım anda tarifi yok inanın bana. O an bile yarım saat sanki bir dakika gibi geçti. An- lamıştım. Gelmeyi beklerken geçmeyen bir hafta- nın üzerine burada geçireceğim üç günün bir gün gibi geçeceğini anlamıştım. Olsun sonuna kadar hak etmiştik ve her dakikasını yan yana geçire- cektik belki de. Güzel kokulu minik sevgilim. Ne güzel şey seninle yan yana olmak. Ne güzel şey Avanos’un yollarında gezmek, seninle gülmek eğlenmek… Ürgüp’te içtiğimiz çayın tadı, yedi- ğimiz tostun tadı. Hiç bu kadar anlamlı olmamıştı

12 | S a y f a bu yiyecek içecekler daha önce. Her yudumuna, her ısırığına anlam yükleyecek olsam hata yap- mam sanırım. Ellerini tutup gezdiğim sokakların dili olsa da konuşsa keşke. Anlatsa bana, beni döndürse o günlere geriye. Bazı anlar hariç tabi ki, gece olup yanımdan ayrılınca hıçkıra hıçkıra ağladığım anlar… Her güzel şeyin bir sonu vardı. Ayrılık saati yak- laşırken oturduğumuz o parkta gidecek olmanın hüznü sarmıştı bedenimi. Nevşehir’in o soğuğu belki de dondurmuyordu beni o yüzden. İçim yanıyordu. Belli etmiyordum. Edemiyordum. Hayatımın en güzel üç gününü geçirmiştim oysa ki… Ne gerek vardı şimdi gitmelere. Gitmeyecek olsaydım keşke. Ömür boyu senin yanında kal- sam diye geçiriyordum içimden. Zaman su gibi akıp geçmiş yine farkına varmamışım. Saatler yaklaşık on buçuğu gösteriyordu. Biz gidelim artık dediniz annenler önden gitti. Seninle kaldık. Sarıldığımda ağlayamadım belki de ama sen öyle giderken önümden gözyaşlarımı tutamadım dö- küldü damlalar hızla. Üç gün önce bilmeden gel- diğim bu şehirde bir aile kazanıp dönüyordum memleketime. Soğuktu, otobüsü bekliyordum artık. Yine aradı sevdiğim her zaman olduğu gibi hep yanımdaydı. Oturdum bir kafeye içimi ısıtsın

S a y f a | 13 diye bir bardak çay içtim. Vakit iyice yaklaşmıştı. Otobüs gelecekti artık ve bir süre sonra binip gi- decektim sevdiğim kadını arkamda bırakıp. Nite- kim oldu, bindim yasladım kafamı otobüsün ca- mına. Daldım gittim, gözümden akan yaşlar da bütünleşmişti cam ile adeta. O an geçirdim ka- famdan. Bu böyle olmayacak. Benim yerim senin yanın. Söz veriyorum sana yine geleceğim. Bu sefer üç günlüğüne değil ama… Sen kolay ağlamazsın bilirim güzelim, Arkanı dönüp gittiğinde ağladın mı bilmiyorum, Eğer ağladıysan, kıyamam o gözyaşlarına sil git- sin, Yakın zamanda yanındayım tekrardan geliyorum. Geri geldim memleketime. Ama içim buruk sev- diğim. Dedim ya bu böyle olmayacak kararım kesin geleceğim yanına mutlu bir hayat bizim olacak sana söz veriyorum. Hem kendimi geliş- tirmek adına hem de akademisyenlik adına girdim ALES’e. Bir süre sonra sonuçlar geldi. Umutluy- dum. Kesin alınırım gözüyle bakıyordum. Ev

14 | S a y f a araştırmaya başladım. Tuttum. Minik ama sıcak yuvam benim. Bir yanım Nevşehir’deyken ben artık Manisa’da duramazdım. Bileti aldım yine. Dedim ya sevgilim. Yeniden geleceğim ama bu sefer üç günlüğüne değil. Gittiği yere kadar. At- ladım tekrar bak sana geliyorum. Özledim, özle- din sen de biliyorum. Açtım evimin kapısını. Yerleştirdim eşyalarımı. Sabırsızlanıyordum yine. Aradan birkaç ay geç- mişti. Çıktım balkona, gördüm onu. Geliyordu. O sevdiğim yürüyüşüyle minnak minnak bana geli- yordu işte. İlk sarılmamızdan daha da büyüktü bu. Çünkü daha çok alışmıştık birbirimize. İşte benim için bir yeni akademik kariyer ve bizim için de bir Nevşehir macerası başlıyordu… Gözlerini kaçırma benden, Bırak doya doya bakayım, Ellerini çekme ellerimden, Bırak doya doya tutayım. - Vakit geldi. - Geldi mi? - Geldi.

S a y f a | 15 Önceki sayfalarda yazmaya kalktığımda uyarıl- mıştım reji tarafından. Şimdi yazıyorum iyi dinle, iyi oku sevgilim. “Kahverengi gözlüm, güzel kaşlım. Senin her detayında kaybolmak istiyorum. Gözlerine baktı- ğımda kendimi uçsuz bucaksız deryalarda bulu- yorum. Sarıldığımda kalbimin ritmini duysan keşke. Bir dahaki sefere dinlemeni istiyorum. İlk- lerim, ilk sarıldığım, elini ilk tuttuğum, saçlarını ilk okşadığım, omzuma ilk yaslanan kadın… Ne güzel şey seni sevmek ve ne güzel şey senin ya- nında olmak. Ne güzel şey gece telefonda nefesin- le uyumak. Her şeyinde yanında olan arkanda dağ gibi duran minik bir sevgilin olması ne gü- zel…” Hayallerimiz var bizim. Çok güzel hayaller. Tek tek gerçekleştiğini görmek de ayrı güzel. Doğum günlerimizi ayrı kutlayacağımız için yakarıyor- duk. Benimkini beraber kutladık, nasipse senin- kinde de beraber olacağız. Hayallerimiz var bi- zim, geleceğe dair hayaller. Ve ben onların da gerçekleşeceğine o kadar inanıyorum ki… Uzun uzun yazabilirdim hayallerimizi bu satırlara ama bazıları da içimizde bir yerlerde kalsın. Bu satır- ların sonunu boş bırakacağım ve gerçekleştikçe dolduracağız birlikte. Bir hikaye, bir roman belki de bir destan yazacağız seninle. Benim için o ka- dar özel o kadar güzelsin ki… Gülüşün, bakışın, hatta bana kızışın bile beni benden alıyor. Sen kız

16 | S a y f a sabaha kadar kız akşama kadar kız bana. Ama yeter ki sonunda öp, sarıl kokla bana. Beni bunlar ayakta tutuyor. Senin bir özledim lafınla ben kos- koca adam duygulanıveriyorum. Napayım tuta- mıyorum gözyaşlarımı. Seni çok seviyorum. Kıs- kanıyorum, trip atıyorum bazen. Tartışıyoruz, hayat duruyor sanki. Biz hep mutlu olalım sevdi- ğim. Hep mutlu olalım. Hayallerimizi, o kurdu- ğumuz hayalleri gerçekleştirelim. Güzel bir yu- vamız olsun. Sevgimiz ısıtsın içini. Sen benim vazgeçemeyeceğim, vazgeçmeyeceğim kadın. İyi ki varsın iyi ki benimlesin. Sana söz veriyorum kimsenin seni üzmesine, bizi üzmesine izin ver- meyeceğim. Sen gül sevgilim Gül ki yeşersin mutluluk tohumlarım Gül ki açsın papatyalar kalbimde Sen gül bir tanem Gül ki kelebekler canlansın etrafımda Gül ki güneş gülsün Sen gül mutluluğum Gül ki sıkayım o pamuk yanakları Gül ki mutlu kalkayım sabahları Sen gül aşkım benim Sen gül kadınım

S a y f a | 17 Gül ki ben de güleyim Gülelim ki bir ömür mutlu olalım 29.05. 2001’de doğmuş güzelliğim benim. İyi ki doğdun, iyi ki benimlesin, iyi ki çıktın karşıma, iyi ki biz olmuşuz. Seni çok ama çok seviyorum. Mutluluğumuz bir ömür olsun, bir ömür birlikte olalım. Dualarımı süsleyen kadın. Bu kısma da birkaç satır sen bir şeyler yazar mı- sın? ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________

18 | S a y f a ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________ ________________________________________

S a y f a | 19 ________________________________________ ________________________________________ Yıldızlara uzatsam ellerimi Toplasam senin için birkaç tanesini Gecemi aydınlatan Mutluluğuma mutluluk katan Göğsüme yaslandığında Taksam saçlarına iki tanesini Biri senin biri benim için Paralasalar ömür boyu orada Yaşlansalar bizimle birlikte Senin için uzanırım gökyüzüne Boyum uzun bilirsin Senin için yaparım her şeyi Yaparım bilirsin.

20 | S a y f a Can özüm, her şeyim, hayatım Geçmişim, bugünüm, geleceğim Ömrümü adadığım, adayacağım Masum sevgilere boğacağım Sarılalım ömür boyu sarılalım Sarılalım ömür boyu, Sarılalım… İyi ki varsın bir tanem. Bunu söyle- mekten yo- rulmayaca- ğım.

S a y f a | 21 İyi ki varsın.

22 | S a y f a

S a y f a | 23

24 | S a y f a

S a y f a | 25