MAKALE 12 Eylül askerî kaldırıp darbeler gibi olmasa da devle- şapkasını alıp gitmiş, altı defa gelmişti. darbesi ile o gün- te hükmedebiliyorlardı. En azından pa- Hem de“kurtar bizi baba..” alkışları ara- lerin bütün siyasi dişah boğup, padişah değiştiriyorlardı... sında... partileri feshedil- Halkın onlara tepki veremeyişi bir ge- 12 Eylül halkın asker korkusunu pe- di. Liderleri gö- leneğin yerleşmesine sebep oldu... Kö- kiştirdi. 27 Mayıs’la içlerine sinmiş olan zaltına alındı ve tü bir gelenekti bu.. Öyle ki gel zaman asker korkusu büsbütün kuvvetlendi, Zincirbozan’da zo- git zaman “emir kulu” her emredenin ku- hattâ paranoya haline geldi. Adam bir runlu ikamet edip lu, kölesi olmak hüviyetine dönüştü. İn- suç işliyor askerî hüviyetini gösterince tek tek yargılan- sanlarımız; sadeceAllah’ın kulu olduk- polis “buyrun efendim geçin”diyordu.. dılar. Masonlar larını unutup emredilen her şeye boynu 12 Eylül halkımızın dini duygularını da kolayca kurtuldu kıldan ince köleler haline getirildiler. neredeyse yok etti. Zaten 60 ihtilâli üze- yargılamalardan. rinden yaklaşık 10 yıl geçtiğinde de bir 12 Eylül askerî darbesi ile o günlerin “ara ders” verilerek muhtıra ile korku- bütün siyasi partileri feshedildi. Liderle- nun nisyanına engel olunmuş, bir on yıl ri gözaltına alındı ve Zincirbozan’da zo- sonra da bu kanlı canlı darbe gelmiş- runlu ikamet edip tek tek yargılandılar. ti... Ne hikmetse 11 Eylül günü zirvede Masonlar kolayca kurtuldu yargılama- olan terör ve şiddet, düğmeye basılmış lardan. Oysa onların üstad-ı azamların- gibi 12 Eylül sabahı aniden bitmişti... dan biri bu ülkedeki bütün menfi gidişa- Oysa ihtilâl henüz ilân edilmiş ve as- tın adeta tek sorumlusu gibiydi. 7 defa kerin bütün şiddet yanlılarının üzerine 50 ASDER | ekim 2011
gidebilmesiimkân dahilinde bile değildi. “Memleketin bugünkü buhranına ve kar- 12 Eylül’ün ama- deş kavgasına mani olmak üzere” yazı- cı ile bu ceride- Bugün “12 Eylül Atatürkçü zihniyete yor, altında dev puntolarla ise yukarıda nin amacı birebir darbe vurdu..” yalanını utanmadan söy- büyük harflerle yazdığım manşeti koyu- örtüşüyordu... Za- leyebilenlerin yazdığı gazeteler o gün- yorlardı... Yine üstteki punto ile aynı bü- ten bu gazete M. lerde “Ordu yönetime el koydu”, “TSK yüklükte bu büyük harfli manşetin altına Kemal Atatürk’ün yönetime el koydu” türünde başlık- ise “Maksat tarafsız bir idarenin nezaret Yunus Nadi’yi ça- lar atıyorlar en küçük bir ima ile olsun ve mürakabesi altında sür’atle yeni se- ğırıp “Çocuk bir bunun kötü bir hadise olduğunu söy- çimlere gitmek ve bu âdil seçimler ne- gazete kuralım, lemedikleri gibi türlü yalakalıklar yapı- ticesinde hangi taraf kazanırsa idare- ismi de Cumhu- yorlardı. Bunların başında ise Ak Parti yi onun ellerine devretmektir..” cümlesi riyet olsun..” ta- iktidarından sonra sürekli(aslında İslâm yer alıyordu. limatını vermesi dini için) “Tehlikenin farkında mısınız?” ile zuhur etmişti. diyen Cumhuriyet nam ceride vardı... 12 Eylül’ün amacı ile bu ceride- Tabiî o talimat bir nin amacı birebir örtüşüyordu... Zaten gazete kurulması- Cumhuriyet Gazetesi 27 Mayıs bu gazete M. Kemal Atatürk’ün Yunus nı istemekle sınır- 1960 günü “KAHRAMAN TÜRK OR- Nadi’yi çağırıp “Çocuk bir gazete ku- lı değildi. Arkası DUSU BÜTÜN MEMLEKETTE DÜN ralım, ismi de Cumhuriyet olsun..” tali- vardı ve bunu ya- GECE SABAHA KARŞI İDAREYİ ELE matını vermesi ile zuhur etmişti. Tabiî zanlar vatan haini ALDI”manşetiyle çıkıyordu... o talimat bir gazete kurulmasını iste- muamelesi gör- mekle sınırlı değildi. Arkası vardı ve müşlerdi. Üst satırda daha küçük puntolarla bunu yazanlar vatan haini muamelesi görmüşlerdi. 27 Mayıs’ın astığı Adnan Menderes’in kabinesi tarafından çıkarıl- mış Atatürk’ü Koruma Kanunu sayesin- de her türlü fikri tenkid dahi keyfe má yeşâ tutuklanmaya, mahkûmiyete yol açıyordu. 1950 seçimlerinden zaferle çıkan Demokrat Parti, ezanı serbest bı- rakmış, dindar insanlar üzerindeki bas- kıyı kaldırmıştı ama bu acaip kanunu da çıkarıvermişti.. Neden çıkarmışlardı? Onla- rın da üzerlerinde genetik bir «asker korkusu»vardı da ondan çıkarmışlardı. Yeniçeriler halkı korkutmuştu, İttihat ve Terakki fırkası korkutmaya devam et- ti, Mustafa Kemal Paşa; hassetenAta- türk olduktan sonra bu korkuyu yeniden hortlattı. “Efendiler ihtimal ki bazı kelle- ler gidecektir..” sözü meşhurdur. Zaten iş sözüyle de kalmamış,“İstiklâl Mahke- meleri” hayli kelle almıştır. Türk halkının ordusundan korkma süreci hayli kadim bir süreçtir... Falih Rıfkı (Atay) bile 22 Nisan 1951 tarihli «Ulus» gazetesinde bu kanunun çıkmasından utandığını, Atatürk’ü put- laştırmamak gerektiğini karşılarında muhalif kalmayınca kimsenin Atatürk’ü sevdiğini söylemeyeceği tezini savunu- yordu. İstiklâl Savaşı’nın değerli komutan- larından DP’li Selahattin Adil Paşa, ta- ekim 2011 | ASDER 51
MAKALE 12 Eylül’ün oluş- sarı aleyhine çok sert bir konuşma ya- bi ünlü hapishanelerde sistemli işken- turduğu askerden parak “Atatürk meşhur diktatörlerdendir. celere tabi tutulmuşlar, sakat kalanlar, Bir diktatör hakkında böyle bir kanun çı- ölenler olmuştu... Irak’ta ABD askerle- korku paranoya- karılması doğru değildir. Bu memlekette rinin (Amerikan gavurunun) müslüman sı günümüze ka- 14 Mayıs’tan evvel müspet bir iş yapıl- Iraklılara yaptığı «Köpek Saldırtma», dar sürdü, bilinçli mamıştır. 14 Mayıs inkılâbından sonra Zincir, Germe, Kule, Ranzaaltı, Kantar, Atatürk inkılâplarından bahsedilemez. Cop sokma ve daha nice insan havsa- olarak sürmesi Böyle bir tasarı ayrıca dinimize de ay- lasının alamayacağı Çin işkencelerini için türlü tertip- kırıdır..” diyordu! (“Yeni Sabah”, 18 Ni- bu zavallı gençlere tatbik ediyorlardı. ler yapıldı. Askerî san 1951) Bunların müslüman evlâdı olduklarını Vesayet sistemi söylemekimkânsızdı... esas olarak 12 Evet tarihin meşhur bir diktatörü da- Eylül ile bu mille- ha zuhur etmiş, kendi bozuk Sabetay 12 Eylül’ün oluşturduğu askerden te kabul ettirildi. ideolojisini 12 asırdır İslâm dinine san- korku paranoyası günümüze kadar sür- Millet adeta “as- caktarlık yapmış bir milletin ahfadına dü, bilinçli olarak sürmesi için türlü tertip- ker Tanrı’dan son- zorla kabul ettirmeye çalışıyor, bunun ler yapıldı. Askerî Vesayet sistemi esas ra gelir” şeklinde için de milletin kendi evlâtlarından mey- olarak 12 Eylül ile bu millete kabul etti- iman tazeledi!.. dana gelen askerîyeyi yani orduyu kul- rildi. Millet adeta “asker Tanrı’dan son- Evet bunları ben lanıyordu. Ama bozulmaya hazır olanlar ra gelir” şeklinde iman tazeledi!.. Evet da hayli çokmuş ki o millet evlâdı as- bunları ben söylüyorum. Askerîyede söylüyorum. kerlerin içinde Kur’ân-ı Kerîm’leri ayak- 12 yıl muvazzaf pilot subay olarak gö- larının altına alıp parçalayan jandarma rev yapmış ve bu süreçte gördükleri ile erleri bile çıkıyordu. Bir emirle bütün sa- “bu ordu benim ordum değil” demiş bir rıklı alimler toplanıyor, yargısız sayıla- emekli subay söylüyor bunları... Benim cak (emirle çalışan İstiklâl Mahkemeleri gibi nice insan var şahitlerden. Ama ben adaletin temsilcisi değil yüzkarası idiler) öyle kötü bir işkence görmedim. Harp bir biçimde darağaçlarında sallandırılı- Okulu’nda mobinge (sindirme, yıldırma yorlardı.. işkencesi) de tabi tutulmadım. Askerlik hayatı işkencelerle geçmiş ve sonunda 12 Eylül’de de bir milyona yakın in- da YAŞ kararıyla ordudan ihraç edilmiş sanımız gözaltına alındı. Rakamlar bi- öyle çok tanık var ki şaşarsınız. Türki- le korkunçtu yani... 249 bin küsur insan ye 27 Mayıs, onun çocuğu olan 12 Ey- tutuklanmış, nice milliyetçi ve mukad- lül ve torunu olan 28 Şubat ile askerî desatçı genç Mamak ve Diyarbakır gi- vesayete mahkûm edilmiştir. Ama asıl suçlu askerden önce bu sistemi “emir kulu” mantıksızlığı ile kabullenmiş mil- letimizin ve onu sürekli iğfal etmiş sabe- taycı ağırlıklı şahsiyetsiz medyanındı. “KAHRAMAN TÜRK ORDUSU BÜTÜN MEMLEKETTE DÜN GECE SABAHA KARŞI İDAREYİ ELE ALDI” manşetiy- le halkın karşısına çıkan millet düşmanı cerideler ve sahiplerinin yani... Allah 12 Eylül’ü de onun torunu olan 28 Şubat’ı da bunları tek kelime ile, hattâ ima yoluyla olsun savunanları da KAHHAR sıfatıyla kahretsin, milletimize bir daha o karanlık günlere dönmeme azim ve kararlılığını, basiret ve ferase- tini ihsan eylesin. Amin. 52 ASDER | ekim 2011
BASINDAN ‘İade-i İtibar’ Bayramı Meclis’e teklif edilen anayasa değişikli- 12 Ekim 2011 ğinin 12. maddesi YAŞ mağdurlarını il- referandumunun MUSTAFA GÜRLEK İSTANBUL - 31.08.2011 gilendiriyordu. Anayasa’nın, ‘Yargı Yo- kabul edilmesiyle lu’ başlıklı 125. maddesinde değişiklik birlikte YAŞ karar- Referandumla kabul edilen anaya- yapılarak “Cumhurbaşkanının tek başı- larına yargı yolu sa değişiklikle-ri birçok olumlu geliş- na yapacağı işlemler ile Yüksek Askerî açıldı. Oylamanın meyi beraberinde getirdi. İlk etapta 513 Şûra’nın kararları, yargı denetimi dışın- ardından YAŞ ka- YAŞ mağdurunun hakları iade edildi. Bu dadır.’’ fıkrasına, “Ancak, Yüksek Askerî rarlarında ‘disip- isimlerden biri de 13 yıl boyunca pazar- Şûra’nın terfi işlemleri ile kadrosuzluk linsizlik’ gerekçe- larda gözleme satarak hayata tutunan nedeniyle emekliye ayırma hariç, her siyle haksız yere eski astsubay Muhsin Polat. Kocaeli Ta- türlü ilişik kesme kararlarına karşı yar- ordudan uzak- pu Kadastro Müdürlüğü’nde işe alınan gı yolu açıktır.’’ ibaresi eklendi. Meclis laştırılan subay Polat’ın evinde bayram sevinci bir baş- Anayasa Komisyonu tarafından incele- ve astsubayların, ka yaşanıyor. nen teklif 9 Nisan 2010’da kabul edildi. iade-i itibarları- Anayasa değişikliği paketini inceleyen nı iade eden yasa Türkiye onu “Komutanım, iki göz- Cumhurbaşkanı Gül, 12 Mayıs’ta tekli- tasarısı 17 Şubat leme gönder, lafına alışmak kolay ol- fi onaylayarak, referandum yolunu aç- 2011’de TBMM madı.” sözüyle tanıdı. Muhsin Po- mış oldu. tarafından kabul lat, 28 Şubat’ın sıcak günlerinde edildi. ‘disiplinsizlik’ gerekçesiyle Türk Silahlı 12 Ekim 2011 referandumunun ka- Kuvvetleri’nden ihraç edildi. O ana ka- bul edilmesiyle birlikte YAŞ kararlarına dar ‘askerlik’ dışında hiçbir şey bilme- yargı yolu açıldı. Oylamanın ardından yen Polat pazarlarda gözleme satarak YAŞ kararlarında ‘disiplinsizlik’ gerek- hayata tutunmaya çalıştı. çesiyle haksız yere ordudan uzaklaştırı- lan subay ve astsubayların, iade-i itibar- Daha önce astsubay olarak görev larını iade eden yasa tasarısı 17 Şubat yaptığı Kocaeli’nin Kandıra ilçesinde 2011’de TBMM tarafından kabul edildi. ‘gözlemeci’ unvanıyla tanınan Polat, bir Ordudan şûra kararları ile uzaklaştırılan gün haklarının iade edileceğini ise ha- 2 bin 500’e yakın askerin, uzun yıllarca yal bile etmedi. Ancak 12 Eylül 2010’da çektikleri sıkıntılarına çözüm bulunmuş gerçekleştirilen ‘referandum’ birçok in- oldu. YAŞ mağduru bin 543 subay ve san gibi Polat’a da yepyeni bir pence- astsubay, Milli Savunma Bakanlığı’na re açtı. Halk oylamasıyla YAŞ kararları- müracaat ederek haklarının iade edil- na yargı yolunun açılmasının ardından, mesini talep etti. TSK’da görev yapan haksız yere ordudan uzaklaştırılanla- emsalleri ile aynı yasal haklara kavuş- ra itibarlarını iade eden yasa 17 Şubat ma hakkına sahip oldu. Askeri kimlikleri, 2011’de Meclis’te kabul edildi. Bunun silahları ve yeşil pasaportları iade edilen üzerine bin 543 mağdur subay ve astsu- mağdurlardan emeklilik istemeyip çalış- bay haklarının iadesini istedi. İlk etapta mak isteyenlerin, Milli Eğitim Bakanlı- 513 mağdura iş verildi. Muhsin Polat da ğı, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü ve Kocaeli Tapu Kadastro Müdürlüğü’nde Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nde işe alındı. Şimdi evinde bayram sevin- atamaları yapılmaya başlandı. Milli Sa- cini bir başka yaşayan Polat, ilk maaşı- vunma Bakanlığı’nca ilk etapta durum- nı alır almaz mesai arkadaşlarıyla birlik- ları incelenen 513 askerin atamaları te pazara gözleme yemeye gideceğini Devlet Personel Dairesi Başkanlığı’nca belirtiyor ve ekliyor: “Bu mutluluk bana gerçekleştirildi. çektiğim tüm acıları unutturdu.” ‘BUGÜNÜN HAYALİNİ BİLE KURA- AK Parti hükümetinin 30 Mart 2010 MAZDIK’ tarihinde Anayasa’da yapılması plan- lanan 26 maddelik değişikliği Meclis’e Devlet Personel Dairesi Başkanlığı sunmasıyla birlikte yıllardır mağduriyet- tarafından Kocaeli Tapu Kadastro Genel lerine çözüm bulunmayan YAŞ mağ- Müdürlüğü’ne ataması yapılan eski Ast- durları tekrar gündeme geldi. Çünkü ekim 2011 | ASDER 53
BASINDAN TSK’daki görevi- subay Muhsin Polat’ın evinde Ramazan ği kesilen askerler, yeşil pasaportlarına ne 1979’da baş- Bayramı sevinci bir başka yaşanıyor. kavuştu. 1996’da hakkında düzenlenen Ailesinin geçimini sağlamak için karakol sahte raporla ordudan atılan Yüzbaşı layan Mehmet komutanlığı yaptığı Kocaeli’nin Kandı- Mehmet İnkaya, 15 yıl aradan sonra ye- İnkaya’nın (53) ra ilçesinde 1998’de ihraç edildikten bu şil pasaportunu aldı. Yüzbaşının eşi Şe- da yüzbaşı rütbe- yana pazarcılık yapıyordu. Polat, “Şu rife İnkaya da başörtülü TSK kimlik kar- sindeyken 1996 an yaşadıklarıma inanamıyorum. Hak- tına sahip olmanın sevincini yaşıyor. yılında ordu ile larımın iade edileceği günün hayalini ilişiği kesildi. İh- kurmak bize çok uzaktı. Şimdi çocukla- 28 Şubat döneminde ordudan ihraç raç sonrası büyük rım, ailem ve ben cüzzamlıymış gibi ba- edilirken Milli Güvenlik Kurulu’nun Em- sıkıntılar yaşayan kılmaktan kurtulduk.” diyor. niyet Genel Müdürlüğü’ne gönderdi- İnkaya, 12 Eylül ği genelgeyle yeşil pasaport hakları el- Muhsin Polat, ihraç edildikten son- lerinden alınan YAŞ mağdurlarına bu Anayasa refe- ra YAŞ kararlarının kendisini kara bir hakları da geri verildi. Halen yüzlerce randumu sonrası kâbus gibi hayatı boyunca takip ettiğini YAŞ mağdurunun işlemleri Milli Savun- hükümet tarafın- anlatıyor. Polat, “13 yıl boyunca devlet ma Bakanlığı ve Devlet Personel Baş- dan düzenlenen dairelerine memur olarak almayı bırakın kanlığı işbirliğinde yürütülüyor. İşlemleri yasayla kendi mu- temizlikçi veya bekçi olarak bile almadı- tamamlanıp emekli olan mağdurlar, ye- adili olan kıdemli lar. 12 Eylül referandumunda anayasa şil pasaport almak için emniyetin yolu- albay rütbesinden değişikliğine ‘Evet’ diyen herkese dua nu tuttu. ediyorum. Pazar yerimi 31 Ağustos iti- emekli oldu. barıyla Kanlıca Belediyesi’ne devrettim. TSK’daki görevine 1979’da başlayan İlk maaşımla pazara mesai arkadaşla- Mehmet İnkaya’nın (53) da yüzbaşı rüt- rımla birlikte gözleme yemeğe gelece- besindeyken 1996 yılında ordu ile ilişi- ğim. Bu mutluluk bana çektiğim tüm acı- ği kesildi. İhraç sonrası büyük sıkıntılar ları unutturdu.” ifadelerini kullanıyor. yaşayan İnkaya, 12 Eylül Anayasa re- ferandumu sonrası hükümet tarafından Kaynak : http://www. düzenlenen yasayla kendi muadili olan zaman.com.tr/haber. kıdemli albay rütbesinden emekli oldu. d o ? h a b e r n o = 11 7 4 9 2 8 & t i t l e = i a d e i - Orduevine girebilmek için aile efradı- itibar-bayrami nın kimlik bilgilerini bakanlığa ulaştıran İnkaya, yıllardır özlemini duyduğu ye- YAŞ’zedeler şil pasaport için de emniyete başvurdu. Yeşil Pasaporta Kavuştu Yeşil pasaportunu alan emekli asker, “Bu bir insanlık ayıbıydı. Şükürler olsun FATİH KARAKILIÇ BURSA - 04.08.2011 Türkiye normalleşiyor. Vatana, millete hizmet için TSK’ya girmiştim, onlarca İçişleri Bakanlığı’ndan 12 Eylül re- teşekkür ve takdir belgesi aldım. Ancak ferandumuyla özlük haklarına kavuşan hakkımda düzenlenen sahte raporla ih- YAŞ mağdurlarına ‘yeşil pasaport’ müj- raç edildim. Yeşil pasaport hakkımı da desi geldi. Ankara’da iki askerin emni- elimden almışlardı. Düzenlemeyle diğer yet müdürlüğüne başvurusunu değer- yüzlerce YAŞ mağduru arkadaşım gibi lendiren bakanlık, yeşil pasaporta vize yeşil pasaporta başvurdum. Başvurum verdi. İhraç edilen askerlere daha önce kabul gördü ve pasaportuma kavuş- de emekli kimlik kartı alma, TSK men- tum.” dedi. suplarına tanınan sosyal haklardan ya- rarlanma ve ruhsatlı silah taşıma hakkı Genelkurmay’dan başörtüsü açılımı tanınmıştı. Pasaportun ardından kendisi ve ai- Türk Silahlı Kuvvetle-ri’nden (TSK) lesine askeri kimlik kartı çıkarmak için Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararı ile ilişi- Genelkurmay’a başvuran Mehmet İnkaya’ya, “Eşinizin fotoğrafı başörtülü olduğu için kimlik verilemeyecek.” ceva- bı geldi. Bunun üzerine ilgili askerlik şu- besine dilekçe veren emekli asker, Bilgi 54 ASDER | ekim 2011
Edinme Yasası dahilinde uygulamanın PINAR ÖĞÜNÇ Arşivi gerekçesini sordu. Birkaç gün sonra ise telefonla aranılan İnkaya’ya, “Eşinizin En büyük dertleri ayrıldıkları ya da kimlik kartını alabilirsiniz.” denildi. Eşine atıldıkları takdirde devletin kullandıkla- başörtülü kimlik kartı çıkarıldığını belir- rı mermiye, yattıkları yatağa kadar çı- ten İnkaya, bunun temel hak ve özgür- kardığı astronomik fatura. Fen liseleriy- lükler açısından önemli bir gelişme ol- le eşit statüde olmasına rağmen askeri duğunu söyledi. okulların bu anlamda beş-altı kat da- ha pahalı oluşundan, tazminatın re- Bakanlıktan ‘zorluk çıkarmayın’ tali- hin mekanizması gibi çalışmasından matı şikâyetçiler. Eşitlik istiyorlar. Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne yeşil Eğitimlerinin sadece üçte birinin pasaport başvurusu yapan Piyade Teğ- mecburi askerlik hizmetine sayılmasın- men Nedim Yalçın ile Üsteğmen Ebube- dan, SGK primi ve OYAK payı kesilmiş kir Türk’ün talebini değerlendiren İçişleri harçlıklarının, ayrıldıklarında emeklilik- Bakanlığı, konuyla ilgili bir genelge ya- lerinden sayılmadığı halde tam verilmiş yımladı. Ordudan ihraç edilen subay ve gibi istenmesinden yakınıyorlar. Oda astsubayların yeşil pasaport alabilecek- hapsine, askeri lise kökenli öğrencilere lerinin duyurulduğu genelgede askerle- farklı muameleye karşılar. İçeride hukuk rin, ilişiklerinin kesildiği tarihten kanu- ve hesap verebilir bir mekanizma talep ni düzenlemenin yapıldığı güne kadar ediyorlar. geçen sürenin emeklilikten sayılacağı- na dikkat çekildi. Talep karşısında ge- Üçü de asker olmaya 10’lu yaşları- reğinin yapılarak herhangi bir aksaklığa nın başında karar vermiş. Sonra devam meydan verilmemesinin istendiği genel- ettikleri Harp Okulları’ndan ya atılmış ya gede şöyle denildi: “Milli Savunma Ba- da ayrılmak zorunda kalmışlar. Üniver- kanlığı tarafından başvuruları kabul edi- site affı, tazminat, psikolojik destek gibi lenler, bağlı bulundukları kurumlarından dertlerden konuşmak ve muhabbet için birinci, ikinci veya üçüncü dereceli kad- buluştukları, üye sayısı 2 bini bulan Fa- roda olduklarını gösterir belge ile müra- cebook grubunu Genelkurmay Başkan- caat etmeleri halinde hususi pasaport- lığı ‘TSK’yı yıpratma girişimi’ olarak tarif ları verilecektir.” edilmişti. Çağatay Güven, Bilal Okuyu- cu ve Tuğrul Yıldırım bir zihniyeti anla- SEDAT GÜNEÇ ANKARA tıyor. Atılan’ Askeri Öğrenciler Şimdi bana birtakım ağır eğitimler Dindar olduğunuz Anlatıyor anlatıyorsunuz. Askerlik böyle bir şey- için mi atıldınız? dir, size ağır gelmiştir. Olamaz mı? Solcu olduğunuz Neden atıldılar? Amaçları ne? Işık için mi? Herkes Koşaner’in ses kaydı ne hissettirdi? Çağatay Güven: Bunu diyen çıkıyor. kendi eksenine ‘Asker intiharlarına’, vicdani redde na- Derdimiz herkesle aldığımız eğitimler çekiyor. Gerçek- sıl bakıyorlar? TSK’dan Ayrılan ve Atı- değil. Askeri liseden gelen bazı insanla- ten sağcısı da var, lan Öğrenciler Platformu’ndan Çağatay rın maruz kaldığı muamele. solcusu da, ülkü- Güven, Bilal Okuyucu ve Tuğrul Yıldırım cüsü de, Atatürk- anlattı Peki, bu bazı insanların kesişim çüsü de. kümesinde ne var? Askeri okulla ilişikleri kesilince Bilal Okuyucu (en solda) Elektrik-Elektronik Çağatay G.: Bazı basın kuruluşla- Mühendisliği, Çağatay Güven (ortada) rı öyle anlamak istiyor ama belli siyasi Endüstri Mühendisliği, Tuğrul Yıldırım görüşten değiller. Dindar olduğunuz için da Uçak Mühendisliği okumaya başla- mi atıldınız? Solcu olduğunuz için mi? mış. Fotoğraf: MUHSİN AKGÜN Herkes kendi eksenine çekiyor. Gerçek- ten sağcısı da var, solcusu da, ülkücüsü ekim 2011 | ASDER 55
BASINDAN Bir teğmen el de, Atatürkçüsü de. Bir askeri öğrenci Işık Koşaner’in bombası vere- ses kaydını dinlediğinde ne hisseder? rek dört aske- Tuğrul Yıldırım: İstatistiklere bakın. rin ölümüne se- Askeri liselerden gelenlerin kaçı ayrılı- Tuğrul Y.: Bunlar bilinen şeylerdi. bep olmuştu. Altı yor? Ayrılanların kaçının babası subay, Kendisi de zaten konuşacak değildi. yıl ceza aldı. Bu astsubay? teğmen de as- Çağatay G.: Hep sizin vatansever- keri lisede, Harp Bilal Okuyucu: Son dört-beş sene- liğiniz sorgulanıyor. Bakıyorsunuz si- Okulu’nda okudu. de Harp Okulları’na giren 5 bin kişiden zi sorgulayanlar bir sürü hukuksuz işe Siz bir insana bize 1500 kadarı ayrılmış. Yüzde 90’ı askeri bulaşmış. Kimsenin vatanı düşündüğü uygulanan gibi lise kökenli. yok. Hayal kırıklığı hafif kalır. işkence uygular- sanız kusura bak- Tuğrul Y.: Hakkımızda yapılan soruş- Ergenekon ve Balyoz diyeyim... mayın ama psiko- turmaları Genelkurmay Başkanlığı açık- lojisinin yerinde lasın. Biz belgelerimizi, raporlarımızı Tuğrul Y.: 14 yaşımda ailemi bırakıp kalması mümkün açıklayalım. Neden bu muameleye ma- vatana hizmet etmek için gitmişim. Bi- değil. Onu bir cani ruz kaldığımızı anlayalım. rilerinin keyfi davranışlarıyla atılıyorsu- olarak yetiştirir- nuz, sonra o Ergenekon’dan tutuklanı- Temel dert tazminatı kaldırmak yor. Biz de her şeyimizle fişlenmişiz. Ne siniz. mı? diyebilirim, üzücü. Çağatay G.: Evet, çünkü bu kanunla- Bilal O.: Biz tazminatlarla uğraşır- ra aykırı. Eşitsizliğin giderilmesi önem- ken, üst bürokratların yüzde 15 OYAK li. Herkes gibi yediğimizi ödeyelim ama kesintilerini düşündüğünü duyunca in- bizden fazla alınmasına karşıyız. İkinci san ister istemez farklı düşünüyor. olarak da oda hapsine itiraz ediyoruz. Zaten bir AİHM kararı var. Genelkur- Vicdani ret hakkında ne düşünü- may Başkanlığı bizim TSK’yı yıpratmak yorsunuz? için kurulan bir internet sitesi olduğumu- zu söyledi. Biz sadece Facebook’ta bir Çağatay G.: Artık olumlu bakıyorum. araya gelmiş 2 bine yakın insanız. Der- Çünkü çocuğumu nasıl askere gönde- dimiz yıpratmak da değil. receğim, başına ne gelecek diye düşü- nüyorum. Kaldı ki daha ben askerlik ya- ‘İçeride’ ne olabileceğini siviller- pacağım. ‘Askerlikten soğutma’ diye bir den daha iyi tahmin edebilecek kişi- suç var, Genelkurmay Başkanlığı kendi- ler olarak, asker intiharı, eğitim zayi- si yapıyor bunu. atı haberlerini nasıl okuyorsunuz? Tuğrul Y.: Ben ömrüm boyunca as- Tuğrul Y.: Bir teğmen el bombası ve- kerlik yapmak isteyen biriyim. Yaşadık- rerek dört askerin ölümüne sebep ol- larıma rağmen de soğumadım. Ama as- muştu. Altı yıl ceza aldı. Bu teğmen de kere gitmeyi istemek gibi istememek de askeri lisede, Harp Okulu’nda okudu. hak. Siz bir insana bize uygulanan gibi işken- ce uygularsanız kusura bakmayın ama Bilal O.: Ben de önce olumsuz ba- psikolojisinin yerinde kalması mümkün kıyordum ama zaman içinde kandırıldı- değil. Onu bir cani olarak yetiştirirsiniz. ğımızı düşündüm. Hukuksuzluk devam ettikçe de vicdani retçilere olumlu baka- Çağatay G.: Harp Okulu’nda da in- cağım. tihar eden arkadaşlarımız oldu. Asker- likte bir üst vardır ve hukuklu ya da hu- Çağatay G.: Dedikleri gibi modern kuksuz her şeyi yapabilir. Hukuksuzluk eğitim verilse, hesap verebilir bir yapı yaşayanların bir noktada yapacak bir olsa herkes gönüllü olarak askere gide- şeyi kalmıyor ve intiharı düşünebiliyor bilir. yani. Peki içeride ‘Kürt meselesi böyle çözülmez’ diyen çıkabilir mi? Bilal O.: Öğrenci, subay, düşünen vardır ama fişlenme korkusuyla söyle- 56 ASDER | ekim 2011
yemez. Belki yakın arkadaşlarına… gerçekten bitiyorsunuz orada. Sonra- 2008’de aske- dan adını değiştirdiler. Lisede voleybol- ri liseden yedinci Çağatay G.: TSK’da tek görüş vardır. cu olduğum için fiziki eğitim yıldırmadı olarak mezun ol- Genelkurmay Başkanı ne düşünüyorsa beni. Psikolojik yıldırma ayrı. Bir saat dum. Kara Harp odur, öyle düşünün. ‘Çin oturuşunda’ durduğumu, eğitim- Okulu’na başla- lerde kan içinde kaldığımı hatırlıyorum. dığımda sivil li- Tuğrul Y.: Babam asker olduğu için “Eğitim zayiatı olursun, umurumuzda ol- selerden gelenle- Kürt kökenli asker çok gördüm. İnsanla- mazsın” cümlesini bile duydum. Okula re uygulanmayan rın vicdanı el vermeyebilir. Ama dosyası girince de bu yaklaşım sürdü. Günde iki muamelelere ma- geldiğinde PKK’lı ya da sempatizan gö- buçuk saat uyumama rağmen ben bı- ruz kaldık. 2010 rünüyorsa silah verilmemeye kadar gi- rakma yanlısı değildim. Herkes yattık- Ocak’ta kendimi der. Bellidir yani. Fabrika gibi içerisi, tek tan sonra kaldırılıp şınav çektiğimi bi- bir davada sanık tip çıkmak zorunda. 50’de bir hata olur, liyorum. Bütün devreyi dizip iki saat olarak buldum. onlar da ayıklanıyor zaten. çök-kalk yaptırırlar, camlar nefesten bu- ğulanırdı. Buna ‘sauna’ diyorlardı. Her- Çağatay Güven: ‘Eşitsizlik ne- kes bir tur giderken benim uçak pistini den?’ günde yedi kez süründüğüm oldu. Ka- muflajım dört kez üzerimde parçalan- Askeri liseyi 100 tam puanla bitirdim. dı; inandıramadım. Beş-altı kişi seçilmiş Eşitsizlik, askeri lise kaynaklıların sivil- onlarla uğraşılıyor gibiydi. Şikâyetlerim lerden gelenlere göre iki kat fazla kamp için yazdığım bazı dilekçelerim saklan- yapmasıyla başlıyor. Fazla kamptan bir dı, bazıları geri aldırıldı. Hukuk yok ora- şey olmaz ama mesele ‘şok grubu’ ta- da. Kimi kime şikâyet edeceksiniz? O bir edilen kamptaki ağır şartlar. Gece kadar fazla olay var ki… Ben atılacağı- 10’dan sabah 4’e kadar, subayın kafa- mı anlamıştım. Üçüncü sınıfta sınav sı- sından ne geçerse… Kamuflajla denize rasında hiçbir gözetmen raporu olma- sokup üzerine kum dökmeler, yerde yu- masına rağmen, hem de sınavdan iki varlamalar… Menteş’te kampta su ya- hafta sonra, birden kopya çektiğim ge- rı tuzlu akar; mataraya doldurtup istifra rekçesiyle ilişiğim kesildi. Hukuki mü- edinceye kadar içirirler. İstifra etmezse- cadelem sürüyor. 57 bin TL tuttu taz- niz gözlerinizi kapattırıp, etrafınızda çe- minatım. Askerden atılmış biri, vasıfsız virip istifra ettirilirsiniz. Ben de yaşadım. eleman olarak asgari ücret alır. Benden TSK’nın tarif ettiği eğitimler değil bun- istenense ayda 1500 TL. Babam emekli lar. Neden askeri lise kökenlilere böyle astsubay, nasıl ödesin? Şimdi İTÜ Uçak davranılıyor anlamış değiliz. Bize hep Mühendisliği gibi iyi bir bölüme girsem en üst sınırdan ceza veriliyor, hep bizim de, ömrüm boyunca bayramlarım buruk dolaplarımız aranıyor, suç oluşturulma- geçecek. ya, yıldırılmaya çalışılıyoruz. Ben birinci yılın sonunda isteğimle ayrılmış gibi gö- Bilal Okuyucu: ‘Kendimi sanık rünüyorum ama çarem kalmadığından olarak buldum’ yaptım bunu. Babam emekli jandarma astsubay; onlar asker olmamı isteme- 2008’de askeri liseden yedinci ola- di. Fen lisesi kazanmama rağmen ken- rak mezun oldum. Kara Harp Okulu’na dim istedim askeri liseyi. 34 bin 435 TL başladığımda sivil liselerden gelenlere tazminat çıktı, taksitlendirdik. Şu anda uygulanmayan muamelelere maruz kal- Endüstri Mühendisliği okuyorum. Ama dık. 2010 Ocak’ta kendimi bir davada devre yüzüğüm hâlâ parmağımda. sanık olarak buldum. Hiç duymadığım örgüt, teşkilat isimleri söylendi. Askeri li- Tuğrul Yıldırım: ‘Eğitim zayiatı olur- sede, 14-15 yaşında yapmışım bunları. sun’ Kafeteryada görüldüğüm için dâhil edil- mişim dosyaya. Sonra kovuşturmaya Askeri lisede alay onur sekreteriy- gerek görülmedi, bana bir suç isnat edi- dim. Harp Okulu’na geçtiğimde intibak kampında ben de o ağır eğitimden geç- tim. Bit-tim diye anılan yere alındım; ekim 2011 | ASDER 57
BASINDAN Ordu mensupları, lemedi ama tam, 120 olan disiplin pua- kaldığını da ilk kez Akit’e açıkladı. almış olduğu eği- nım bir ay içinde 68’e indi. Bu da disip- tim gereği, ülke- lin kurulu demekti. Okuduğum kitaplar, Silahlı Kuvvetler’in son 10 yılda nin sahibi olarak dinlediğim radyolar bile incelendi. Tabur geçirdiği değişim çok konuşuluyor... kendisini görüyor. ve bölük komutanlarının bana karşı bir Ordunun bugün geldiği nokta nedir? önyargısı olduğunu uzun süredir his- “Siviller her an sediyordum, devam edemeyecek ha- Çok ciddi farklar var. Ordu mensup- yanlış yapabilir. le geldim. 52 bin TL tazminat ödemem ları, almış olduğu eğitim gereği, ülkenin Siviller potansiyel gerekli. Bunun bazı kalemlerine itirazım sahibi olarak kendisini görüyor. “Siviller tehlike ve tehdit- olduğu için mahkemeliğiz şu an. Bu yıl her an yanlış yapabilir. Siviller potan- tir. Ülkenin sahibi İstanbul Üniversitesi Elektrik-Elektronik siyel tehlike ve tehdittir. Ülkenin sahibi askerdir.” Bu bi- Mühendisliği’ne başlayacağım. askerdir.” Bu bilinçle yetiştiriliyor asker! linçle yetiştiriliyor Durumdan vazife çıkartan bir anlayış, asker! Durumdan ‘Disko’ nasıl bir yer? dizayn etme anlayışı var eğitiminde... vazife çıkartan Halbuki Türkiye, anayasada tanımla- bir anlayış, dizayn Onlar ‘disko’yu sadece Disiplin nan haliyle, demokratik, laik, sosyal bir Kurulu’nun kısaltması olarak kullanıyor. hukuk devletidir. Yani Türkiye’nin yöne- etme anlayışı Oda hapsini ‘disko’yla özdeşleştiren da- timinden sivil iradeyle gelen iktidar so- var eğitiminde... ha çok mecburi askerlik yapan erler. rumludur. Askeri politikalar da buna da- Halbuki Türkiye, Okullular oda hapsine ‘mapus’, bazen hildir. Silahlı Kuvvetler, hiçbir zaman ‘zindan’ diyor. Üçü de oda hapsinin zi- kendini siyasi iradenin faaliyet alanı anayasada ta- yadesiyle tadına bakmış. Oda hapsin- içinde göremez. Ama maalesef, geçtiği- nımlanan haliyle, de telefon, mp3 çalar, gazino, kantin, miz 10 yıllarda Silahlı Kuvvetler’in için- demokratik, laik, tuvalet, konuşmak, uyumak yasak. Bu deki gruplarca Türkiye’de siyasi ortam sosyal bir hukuk cezalar üst üste geldiğinde psikolojik şekillendirildi. Siyasiler istifaya zorlan- tedavi görmek zorunda kalan arkadaş- dı, neler neler yaşandı... Geçmişte or- devletidir. ları mevcut. Her şeyin nöbetçi subayın du, siyasetin emrinde değildi, tam tersi- insafına kaldığından söz ediyorlar. Bu- ne siyaset ordunun emrindeydi. gün oda hapsinin kaldırılmasından ko- nuşuyorsak, biraz da onların sayesinde. Siyasete balans ayarı yapıyordu or- Platformlarının Meclis’e ve Savunma du, biliyorsunuz. Çevik Bir söylemiş- Bakanlığı’na yazdıkları dilekçeleri unut- ti bunu ve kimse de ona “Sen kimsin?” mamak gerekiyor. diyemedi. Bu yanlışı yürekli bir şekilde ortaya koyan yoktu, söyleyenlerin başı- http://www.radikal.com.tr/Radikal.as na gelmeyenler kalmıyordu. Bugün gel- px?aType=RadikalHaberDetayV3&Arti diğimiz nokta ise 12 Eylül 2010 referan- cleID=1063244&Date=14.09.2011&Cat dumunun ardından en başta ‘üniformalı egoryID=79 anayasa’dan kurtuldu. Bugün çok farklı bir noktadayız. Yüksek Askeri Şura ka- TSK İçinde rarlarına yargı yolu açıldı mesela... Zih- Darbeci Damar Hâlâ Aktif niyet değişti, en başta bunu söyleme- miz gerekir. Kenan Evren’den hesap 1997’de YAŞ kararıyla TSK’dan atı- soruluyor bugün, hiç akla gelecek bir lan Emekli Binbaşı Mustafa Hacımusta- şey değildi. Türkiye’nin darbecilere he- faoğulları, savcıların ihbar kabul edece- sap sorması bile çok büyük bir aşama ği şok ‘darbe planları’nı Akit’e anlattı. katettiğinin göstergesidir. Darbe planla- rı ortaya çıkarıldı ve Ergenekon yargı- TSK içindeki darbeci damarın kesil- lanıyor bugün... Askerin “lâyüsel” (he- mediğini söyleyen Hacımustafaoğulları, saba çekilmez) durumu değişti, bugün bugün halen darbe planları yapıldığını muvazzaf tutukluların sayısını aklınıza ifade etti. Hacımustafaoğulları, BÇG’ye getirin, Türkiye’de nelerin değiştiğini gö- karşı kurmayı düşündüğü Doğu Çalış- rün! ma Grubu ve bunun neden sonuçsuz Askeri okullardaki eğitim anlayışı- na nasıl bakıyorsunuz? 58 ASDER | ekim 2011
Zemin, darbeci zihniyet yetiştirmeye birbirlerine... Telefonlar kullanılmıyor, bir Mardin ve çok müsait... Eğitim sisteminde yanlış- araya geldiklerinde görüşmüyorlar, şim- Diyarbakır’da lık var. Evvelâ TSK’ya eleman teminin- dilerde bu şekilde yürütüyorlar bu plan- PKK’nın yaptığı de izlenen yol yanlış. Delikanlı askerî ları... Uyandılar artık, belge bırakmama saldırılarda ağır liseye girmek istiyor, annesi başörtü- gayretindeler. Şimdilerde azınlık halin- kayıplar verdik. lüyse kabul olunmuyor. Bu ne demek- de sürdürüyorlar bu planları... Tabii saldırılarda tir ya hu! Ayrımcılığın daniskasıdır bu. O her yurttaşımız zaman siz hangi kesimden orduya ele- Nerede yoğunlaşıyorlar peki? gibi biz de üzül- man alıyorsunuz? Bu ülkenin kadınla- dük... Fakat erte- rının yüzde 70’i başörtülü... Türkiye’nin Karada da var, denizde de, havada sinde gelen ‘Özel gerçeği bu! Sen kalkıyorsun, yüzde 70’i da! Her yerde varlar. Planları hepsi için Harekat’ın yeni- yok sayıyorsun. Oysa ortalamaya vur- geçerli. den canlandırıl- duğun zaman TSK’daki askerlerin yüz- ması kararı olum- de 70’inin hanımının başörtülü olması Türkiye’deki darbelerin sebebi?.. lu bir gelişme... lazım. Peki, benim askerlikten atılma- mın sebebi ne? Hanımımın başörtü- Birincisi darbeci damar dedik... İkin- lü olması... Türkiye’nin gerçeğine aykı- cisi yasal dayanak... Kenan Evren dar- rı. Ordunun bütün mensuplarını plajdan beyi yaparken kılıfını da hazırladı, bu seçmesine benziyor bu durum. Aynı şe- şekilde yaptılar bu işleri... Yasalardan kilde eğitim sisteminin de değişmesi la- darbeye kılıf hazırladılar. Üçüncüsü de zım. Bakanlık, askeri okullara müfettiş siyasi istikrarsızlık. Türkiye’de 2002’den gönderebiliyor mu? bu yana darbe yapılamamasının en te- mel sebebi siyasi istikrarın var olması- Mardin ve Diyarbakır’da PKK’nın dır. 2002’den bu yana neden darbe ya- yaptığı saldırılarda ağır kayıplar verdik. pılamadı? Çünkü güçlü bir siyasi irade var. Hadi deyince yıkılacak bir iktidar Tabii saldırılarda her yurttaşımız gibi yok şu anda. Geçen seneki YAŞ, bunun biz de üzüldük... Fakat ertesinde gelen en güzel örneği oldu. Diklenmeyen fa- ‘Özel Harekat’ın yeniden canlandırıl- kat dik duran anlayış, milletin de dikka- ması kararı olumlu bir gelişme... Yerin- tini çekti. de bir karar... Kesinlikle Silahlı Kuvvet- ler terörle mücadelede kullanılmamalı... Balyoz, Sarıkız, Ayışığı idi eski dar- Hatada ısrar etmenin bir anlamı yok. Te- be planlarının isimleri... Yenilerinin de röristlerin korkulu rüyasıydı özel timler, isimleri var mı? bunu herkes biliyor. 30 bin ciğerpare- mizi kaybettik. Ben öyle inanıyorum ki Var tabii... Kod isimlerini de buldu- hükümetin başlattığı bu çalışmalardan lar. Tilki, Kurt, Kartal, Martı gibi isimleri sonra Kandil’deki teröristler kara kara var yeni darbe planlarının... Bunlar tabii düşünmeye başlamıştır. Ayrıca askerlik geçmişte hazırlanan Suga, Oraj, Sakal, eğitimi de temel askerlik eğitimi olarak 3 Çarşaf gibi planların yeni karşılıkları... ay gibi bir süreyi kapsamalı... Siyasi destekleri olduğu düşüncesin- Siyaset-TSK ilişkilerini nasıl görü- de misiniz? yorsunuz? O yol tıkandı bugünkü haliyle... Tür- Türkiye’de AK Parti’yle çok fark- kiye’deki siyasal ortam büyük ölçüde lı bir ortam oluştu. Bir istikrar ortamı değişti. O yüzden öyle bir destek bul- var bugün. Darbelerin 3 temel sebe- maları zor. bi var: Birincisi darbeci damar; bu ekip her zaman var. Şu anda da var. Sade- Tutuklamalar sonrası orduya saygı- ce yöntemler değişti. Yöntemleri değiş- nın azaldığı yönünde bir görüş var, ne ti ama halen TSK içinde darbeciler var. dersiniz? Yargılamalardan ders aldıkları için şu anda bu tür konuları yazışmalarla yap- TSK içindeki bazı çetelerin yapmış mıyorlar, sözlü halde rapor veriyorlar olduğu faaliyetler tabiidir ki milletin ordu- ya duyduğu güveni azaltacaktır. Askerî okullara başvurular yüzde 30’lar oranın- da düştü. Halkın bunları doğru bulması beklenemez. Bölgemizde güçlü bir or- duya ihtiyaç var. Bunu kimse inkâr ede- ekim 2011 | ASDER 59
BASINDAN CHP, MHP, BDP, mez ama milletiyle beraber güçlü bir or- rı, suça ve suçluya yardım ve yataklık hepsi de siyase- du lazım. Bugün bütçede en büyük pay edenleri dinlemek isteyecektir.. ti bir zırh olarak ordunun ve millet orduya verdiği para- görüyor. Askerler yı kıskanmıyor. Çünkü kendisini koru- Bu işler bir yılı da alabilir.. Haberal de aynı şeyi yapı- yan güç ordudur. Ama orduda yanlış hiç ifade vermeden hastanede bir yılı yor aslında.. Ama oluşumlar varken de sırf ‘orduya saygı aşkın bir zaman yattı.. azalmasın’ diye bu operasyonlar erte- aynı yaklaşımı lenemez. “Ordu milletin gözbebeğidir.” Bir sanık, ilk yakalandığında daha YAŞ kararlarında Kimse kusura bakmasın, ordu bu haliy- emniyetteki sorgusunun ardından ser- göstermemişler- le gözbebeği falan değil! Gözün biri kör! best bırakılabilir. Çünkü eldeki bilgilerle di. Merve Kavak- Orduyla alakalı atılması gereken adım- sanığın kimliği örtüşmemektedir.. Em- çı konusunda da lar atıldığı takdirde orduya güven niha- niyet şüphelinin fail olmasından kuşku böyle düşünmü- i aşamada tavan yapacaktır. Geçmişte- duyarsa ve eldeki kanıtlar bu anlam- ki gibi CHP’yle işbirliği halindeki orduya da isbata yarayacak şeylerse şüphe- yorlardı! güven mi olurmuş? liyi savcıya gönderir. Savcı bu bilgi ve delilleri yetersiz görürse şüpheliyi ser- FAHRETTİN DEDE / YENİ AKİT best bırakır. Hatta eldeki bilgi ve belge- ler şüphelinin fail olması için yeterlidir. Benim Ordum Bu Mu? Şüphelinin kaçma ve delilleri karartma ihtimali yoksa, dava açacaksa bile, be- Abdurrahman Dilipak raati zimmet esas olduğu için, mahke- me karar verip, temyiz işi tamamlanana Böyle bir şey olabilir mi? Eşi başör- kadar tutuksuz bir şekilde yargılanmak tülü diye başarılı bir subayı YAŞ kararı üzere serbest bırakılabilir.. Yani sav- ile ordudan atacaksın, öte yandan da, cı sanığı serbest bırakır ve davasını da darbe yapmak, çete oluşturmak, cina- açar. Kişi de bu durumda görevine de- yet işlemek için plan yapmakla suçla- vam eder, ancak idare tarafından ayrı dığın, tutuklu paşaların terfisini konuşa- bir soruşturma açılarak tedbiren görev- caksın… den el çektirilir. Yani açığa alma işi ger- çekleştirilir.. Bu suçlardan sanık paşaları görevle- rinden almayacaksın.. Savcı tutuklanmasını isterse, gözaltı süresi dolmadan sanığı nöbetçi mahke- Tamam sanık.. Genelkurmay Baş- meye çıkartır. Mahkeme dosyayı ince- kanı ya da Kılıçdaroğlu’nun evini soyan ler, sanığı ve avukatını dinler ve kararı- bir hırsız, güvenlik kamerası ile tesbit nı verebilir. Mahkeme ya tutuklar ya da edilse, evinde yapılan aramada çalınan serbest bırakır. malzemeler bulunsa, parmak izi, telefon konuşması kayıtları da bulunsa ve daha Mahkemenin tutuklama kararına sonra yakalansa, sonra da stres, panik karşı, sanık ya da avukatı bir üst mah- derken kalp krizi geçirip hastaneye yat- kemeye itirazda bulunabilir.. sa, bu adam da sanıktır.. Mahkeme ka- rarı olmadığı için, masum sayılır.. Ama Kaç kademe geçtik. Hepsi hukuki daha ilk günden itibaren sanık, şüpheli, denetime tabi.. zanlıdır.. Kişi tutuklanmışsa, kuvvetli suç şüp- Hırsız evi soyarken yanında başka- hesi var demektir ve deliller bunu gös- ları da varsa, arabayı kullanan, çevrede termektedir.. gözcülük yapan birileri mesela, kaçar- ken mesela havaya ateş de açmışlarsa, İnfaz yasasına göre, şüphelinin tu- o zaman o kişilerin de yakalanıp ifade- tukluluk süresi, mahkum olması halin- lerinin alınması gerekir karardan önce. de, açılan davada öngörülen cezanın Davaları ana davadan ayrılmadan mah- alt sınırının yatması gereken süreden keme karara gitmeyecektir.. Tanıkla- daha fazla olamaz.. Yani Ergenekon tutuklusu sanık- lar bütün bu kademelerden geçerek tu- tukluluklarına karar verilen kişilerdir ve 60 ASDER | ekim 2011
TSK bu kişileri korumaya devam ediyor. Hayırlı Bir Olay Kuşkusuz tarih- Hatta terfi almaları için lobi yapılıyor.. sel olarak Vakayı Yasin Aktay Hayriye’den çok CHP, MHP ve BDP’nin milletveki- farklı bir bağla- li seçtirerek Meclis’e sokarak dokunul- TSK’nın üç kuvvet komutanı ile bir mın içindeyiz. O mazlık zırhına bürümeye çalıştığı kişiler genelkurmay başkanının Cumhuriyet yüzden benzetme- böyle kişiler. Bunları suçlu ilan edeme- tarihinde eşi görülmemiş bir şekilde is- nin bütün ayrın- yiz tamam da, bunlar, sanık. Şüpheli! tifalarını sunmuş olmalarından mura- tılarıyla uyup uy- dın tepede bir zafiyet görüntüsü vererek madığına takılıp Yargıtay 11. Ceza Dairesi, eski Erzin- sivil idareyi zora düşürmek olduğu çok kalmanın bir an- can Cumhuriyet Başsavcısı Cihaner’in açıktı. Bu eylemin yapılma şekli veya lamı yok. Tarihsel yargılamasını, “dokunulmazlık” kapsa- hedefi itibariyle 27 Nisan muhtırasından olarak, olayın ak- mına girmesi nedeniyle dondurdu ve bir farkı olmadığı üzerinde bile duruldu. törleri, istikameti dosyasını TBMM’ye gönderdi.. Aslın- ve şekli itibariyle da suçlandığı konu korumayı gerek- Ancak komutanlar eylemleriyle ne- birçok fark var. tirmiyor.. Dokunulmazlıklara güya kar- yi hedefledilerse tam tersiyle karşılaştı- şı çıkan CHP’nin, Meclis’te Cihaner’in lar. İstifalarının arkasında büyü bir ka- dokunulmazlığı oylanacak olursa nasıl muoyu desteği bulamadılar, aksine hem hareket edeceğini merak etmiyor deği- Markar Esayan’ın güzel benzetmesiyle lim. Ama zaten tavırları belli. Haberal’ı “istifa görünümlü kıyak emeklilik” talep- ve Balbay’ı aday gösterirken niyetleri leriyle saygınlıklarını yitirdiler hem de belli idi zaten.. daha önceki hiçbir muhtıra teşebbüsün- de karşılaşmadıkları kadar çok eleştiri CHP, MHP, BDP, hepsi de siyaseti alıp antipati toplandılar. O kadar ki, bu bir zırh olarak görüyor. Askerler de aynı istifa olayı Türkiye için kriz bir yana bir şeyi yapıyor aslında.. Ama aynı yaklaşı- “tarihi fırsat”, “reformlar için önemli bir mı YAŞ kararlarında göstermemişlerdi. vesile”, “yeniden yapılanma için bir baş- Merve Kavakçı konusunda da böyle dü- langıç fırsatı” olarak değerlendirildi. şünmüyorlardı! Bütün bu değerlendirmeleri özetle- Bana kalırsa bu son 13 asker olayı, yen asıl ifade Vakayı Hayriye’yi andıra- TSK ve BDP ile ilgili önemli bir kavşak cak şekilde “hayırlı bir olay” nitelemesi noktası olacak. oldu. Bu konuda daha birkaç yazı yazaca- Kuşkusuz tarihsel olarak Vakayı ğım.. Hayriye’den çok farklı bir bağlamın için- deyiz. O yüzden benzetmenin bütün ay- Olay tam da NATO toplantısı sıra- rıntılarıyla uyup uymadığına takılıp kal- sında yaşandı.. Apo’nun barış çağrıları manın bir anlamı yok. Tarihsel olarak, yaptığı bir zamanda dışlanması ilginç.. olayın aktörleri, istikameti ve şekli iti- Bu da PKK’da yeni bir siyasi iradenin bariyle birçok fark var. Bir teşbih olarak öne çıktığını ve Apo’nun süreçten dış- düşünüp teşbihte hata aranmaz demek landığını gösteriyor.. lazım. Teşbihte hata olmaz, yani teşbih sadece teşbihtir, aynısı değildir. Bana kalırsa İngiltere’ye bakmak la- zım.. Bu konuları Pakistan, Afganistan, Örneğin, orada topyekûn lağvedilen İran, Irak, Suriye ve Lübnan’la, hatta bir yeniçeri ocağı vardı, burada kendi is- Mısır’la Kuzey Afrika’ya doğru uzayan tekleriyle bir siyasi tavır koymak üzere bir çizgide düşünmek lazım.. topluca “emekliye ayrılan” komutanların bu hareketleriyle vesile oldukları bir de- Bu anlamda birileri TSK’da da birta- ğişim ufku var. kım yeni yönelişler için yeni senaryolar yazıyor olabilir. Bu değişim ufkunda TSK’nin da- ha güçlü, verimli, saygın ve demokra- Selam ve dua ile… tik düzeye uygun bir yapılanması var. Türkiye’nin yıllardır hem kalkınmasının Yeni Akit 18.07.2011 ekim 2011 | ASDER 61
BASINDAN Emekliliğini iste- hem de demokratikleşmesinin önünde- makla kalınmıyor, zaten bu ayırımı ya- mek suretiyle isti- ki en önemli engellerden biri sağlıklı bir pacak gücü kendilerinde bulduklarında fa eden generalle- asker-sivil ilişkileri düzeyiydi. Hiç kim- o iyi hükümetleri bile itaat etmek bir ya- rin gerekçelerine senin dokunmaya bile cesaret edeme- na onu yönlendirirler. bakıldığında dar- diği bu ilişki düzeyi, bu tür hayırlı olay- be planlayıp buna larla dokunulur hale gelmiş oluyor. “Bu Yeri gelmişken YAŞ’ın yapılanması- girişmeye, bunun tür olaylar” diyoruz, biri de 27 Nisan nın da bir tuhaf olduğunu yeniden be- için gerektiğinde e-bildirisiydi. lirtelim. Stratejik düşünce Enstitüsü’nün bir süre önce yayımlanan “YAŞ ve As- emrinde bulun- Ne umulmuştu o bildiriden ne bulun- ker-Hükümet İlişkileri” raporunda da ifa- dukları hüküme- muş oldu? Planlanmış eylemlerin isten- de edildiği gibi, Şura’da başbakana em- ti hile ve desise meyen sonuçlarının daha belirleyici ola- rinde bulunan personelin terfi, tayin ve bilmesine ve bu tür şer olaylardan nasıl tanzimiyle ilgili hiçbir alan bırakılma- yoluyla gözden hayırlı sonuçlar çıkabildiğine dair mü- mış. Kararlar oy çokluğuyla alındığın- düşürmek üzere kemmel örnekler oldu bunlar. Kuşkusuz dan, muhalif olduğunda, başbakanın, karalama amaçlı vakanın hayırlı olması ne vakaya yol yani hükümetin, yani millet iradesinin internet siteleri açanların iyi niyetini gösterir ne de ey- komuta kademesinin şekillenmesinde kurmaya çalışma- lemlerinin doğruluğunu. hiçbir etkisi olmaması hesaplanmış. 15 yı, takibe, yargı- Orgeneral ve kendi Savunma Bakanıyla lamaya, soruştur- Emekliliğini istemek suretiyle istifa Şura’ya katılan başbakanın oyunun hiç- maya değer bir eden generallerin gerekçelerine bakıldı- bir etkisi olmuyor, ihtilaf halinde her za- suç olarak görmü- ğında darbe planlayıp buna girişmeye, man askerin dediği oluyor. bunun için gerektiğinde emrinde bulun- yorlar. dukları hükümeti hile ve desise yoluy- O yüzden şimdiye kadar kendisine la gözden düşürmek üzere karalama biçilen tek rol askerlerin kendi araların- amaçlı internet siteleri kurmaya çalış- da halletmiş oldukları bütün bu işlemleri mayı, takibe, yargılamaya, soruşturma- gözü kapalı imzalamasıydı. Oysa Erdo- ya değer bir suç olarak görmüyorlar. Bu ğan baştan beri YAŞ’taki bu konumu- suçlamalarla yürütülmekte olan yargıla- nun “teamül” gerekçesiyle dayatılma- mayı gereksiz görüyorlar. Çünkü zaten sına razı olmadı. YAŞ’taki başkanlığını bu işleri yapmayı kendi rutin işleri olarak sembolik olmaktan çıkarıp fiili ve geçer- görüyorlar. Bu rutin işlerden dolayı yar- li bir başkanlık haline getirdi. Ancak bu gılanıyor olmayı tuhaf karşılıyorlar. Bu yapılanma, YAŞ’ta bulunan yetkiler ve anlayış net bir biçimde ortaya konuyor. sivil iradenin etkisizliğinin kanuni bir te- mele oturtulması gerekiyor. Bu da aslın- Bu halleriyle aslında bir dizi suçu da bir kanunla, hatta kanun hükmünde art arda işliyorlar. Her şeyden önce et- kararname ile bile düzeltilebilecek du- tikleri yeminden sapmış oluyorlar. Zira rumda. Şimdiye kadar hiçbir siyasetçi- TSK’nın hep 35. Maddesiyle gündeme nin cesaret edemediği bu düzenleme- gelen iç hizmet kanununun bir de yemin nin yapılması için bu son olay hayırlı bir metnini içeren 37. Maddesi vardır. Bu vesile olarak değerlendirilmelidir. yemin her şeyden önce millete sadaka- ti ve amirlerine itaati emreder. “Orduya http://yenisafak.com.tr/Yazarlar/?t=0 sadakat” i herkese bir “onur ölçüsü” ola- 1.08.2011&y=YasinAktay rak dikte eden anlayışın bu yeminle telifi kabil değil. Orduya sadakat değil, ordu- nun millete sadakati ve emirlerine itaa- ti esastır ve millet emirlerini seçtiklerini amir kılmak suretiyle askerine iletir. Askerin iyi çalışacağı veya kötü çalı- şacağı hükümetler diye bir ayırım yap- maya hakkı ve yetkisi yok. Oysa orduya sadakat hurafesini üretip bunu dayatan- lar için iyi-kötü hükümetler ayırımı yap- 62 ASDER | ekim 2011
Namerdin helal sütü ru bulduğunu ortaya koyuyor. Yapılan iş Ordunun reformu ahlaka aykırı olarak algılanmıyor, çünkü bu kuruma atfe- Etyen Mahçupyan ‘ahlak’ ancak askerin mutlak üstünlüğü- dilen ideolojik üs- nü kabul ettiğiniz andan itibaren oluşu- tünlüğün kırılma- -Koşaner’in internette kamuoyuna yor. Böylece nasıl siyaset üstü bir ordu- sıyla yaşanacak. sunulan kaseti, askeri yetkililerin ken- nuz varsa, aynı şekilde ‘ahlak üstü’ de Bu ise sadece dilerini en çok ilgilendiren konuda bi- bir ordunuz oluyor. Sonuçta ‘ahlaklı’ as- siyasetin becere- le hâlâ durumu idrak edemediklerini ve ker, doğruyu savunan biri olmaktan çı- bileceği bir şey kontrolü ne denli kaybettiklerini anlama- kıp, ordu için doğru olanı savunan ve bu değil. Çünkü bu dıklarını gösteriyor. uğurda ‘doğal’ olarak yalan söyleyen bi- ülkede yozlaşma- ri haline geliyor. nın temeli devlet/ Askeri en çok ilgilendiren, ‘hayati’ ko- millet bütünlüğü nu, yanlış askeri kararların alınması ve- Bunun basit adı yozlaşmadır ve kavramıyla ilişkili ya bunların toplum tarafından bilinme- Türkiye’nin ordusu Cumhuriyet’in ön- ve halen epeyce si değil. Hatta bu yanlışların sızması da cesinden başlayan bir süreç içerisinde yaygın bir anlayış. değil. Sonuçta bunların hepsi ‘perfor- bu hastalıktan muzdarip. Nitekim Koşa- mans’... Bir şekilde açıklaması yapılır ner 1. Ordu’daki seminerin içeriğinden ve uygun bir konjonktürde zararlar telafi şikayetçi değil... Seminerin tutanakla- edilebilir. Ama bunu gerçekleştirebilmek rının tümüyle imha edilmesine ve ken- için ‘sağlam’, ideolojik ve siyasi bütünlü- dilerinin içerik konusunda bilgisiz bı- ğe sahip bir yönetim kademesine sahip rakılmalarına da itiraz etmiyor... Şöyle olmak gerekir. Oysa yaşanan her olay diyor: “Bizi üzen taraf... Seminerle ilgi- bu kadronun eridiğini gösteriyor. Nite- li neyimiz var neyimiz yok çaldırmışız. kim Koşaner konuşmasında şöyle de- Esas rezalet bu!... Balyoz’un hikâyesi miş: “Bir de maalesef içimizde helal süt bu!” Koşaner için ‘balyoz’ bir darbe giri- emmemiş arkadaşlarımız da çıktı. Maa- şimi, hukukun ihlali değil. Onlar açısın- lesef onu da bulamıyoruz.” dan darbe girişimleri zaten hukuk ihlali anlamına da gelmiyor, çünkü asker aynı Bilgi sızdıranların bulunamaması bu zamanda ‘hukuk üstü’ olan da bir teş- kişilerin artık ideolojik ve siyasi olarak kilat. Kendi hukukunu yaratarak ve hat- da ordu ‘geleneğinden’ uzaklaştıklarını ta o çerçevede yazılan 35. Madde gibi gösteriyor. Koşaner’in bu konuşmasının maddelerin bile özünde sadece şekilsel sadece belirli ve güvenilir ordu mensubu olduğunu içselleştirerek siyaseti yöne- karşısında yapılmış olması gerektiğini ten bir teşkilat... Dolayısıyla asker için dikkate alırsak, komuta kademesinin de ‘balyoz’, toplum karşısında yaşadıkları hızlı bir ideolojik erime içerisinde oldu- zafiyetin adı. Bu nedenle de askerin ya- ğunu öngörebiliriz. Ancak Koşaner’in bu şadıklarından bir şeyler öğrenmesi pek cümlesindeki en ilginç nokta, muhakkak kolay değil. Her yaşanan onlara kendi ki ‘helal süt’ metaforu. Koşaner’e göre zaaflarını hatırlatıyor ve reform yönün- askerin hatalarının kamuoyuna çıkma- de değil, aksine içe kapanarak refleks sına aracı olanlar ‘helal süt emmemiş’ verme ihtimalini güçlendiriyor. kimseler. Anlaşılan asker açısından ‘he- lal süt emmek’ orduyu toplumdan, aske- Ordunun reformu bu kuruma atfe- rin çıkarlarını vatandaşın çıkarlarından dilen ideolojik üstünlüğün kırılmasıy- daha üstün tutmayı ima ediyor. Diğer bir la yaşanacak. Bu ise sadece siyasetin deyişle ‘helal süt’ emmiş olmak, açık- becerebileceği bir şey değil. Çünkü bu ça yalan söylemeyi, toplumu kandır- ülkede yozlaşmanın temeli devlet/mil- mayı gerektiriyor. Burada epeyce ken- let bütünlüğü kavramıyla ilişkili ve halen dine özgü bir etik anlayış görüyoruz... epeyce yaygın bir anlayış. Söz konu- Otoriter zihniyetin bariz bir dışavurumu su bütünlük, milleti homojenleştirmekle olan bu anlayış, kendisini ontolojik ola- kalmıyor, devleti de bir sabite üzerinden rak doğru ve üstün gören bir kurumun, tanımlamayı gerektiriyor. Siyasetin oy- korunmak ve gücünü sürdürmek üzere naklığı ve değişkenliği karşısında dev- her türlü etik dışı aracı kullanmayı meş- ekim 2011 | ASDER 63
BASINDAN letin ordu tarafından temsili ve milletin ‘Türk’ niteliği bir araya geldiğinde ise, ordu ‘Türklüğün’ taşıyıcısı ve sözcü- sü haline geliyor. Bu konumun siyaset, ahlak ve hukuk üstü olması çoğu kişiye yadırgatıcı değil... Çünkü geçmişten ka- lıntı, ruhlara işlemiş bir beka sorunu var. Ama ordunun gücünü ve yozlaşmasını tetikleyen unsur bu beka meselesinin, özgüveni olmayan, küçüklük kompleksi aşılanmış bir toplum yaratılması ve ona ‘millet’ denmesiyle desteklenmiş olma- sı. Bugün ordunun gizli çamaşırlarının bir çorap söküğü gibi dökülmesinin ve reform yolunun açılmasının tek bir ne- deni var: İçi boş ‘millet’ kavramını top- luma dönerek yeniden oluşturmak iste- yen, özgüveni giderek artan ve böylece ‘beka’ hayaletinin anlamsızlığını fark eden yeni bir toplumsal sentezin aktör- leşerek ortaya çıkması. Galiba herkesin şu soruyu kendisi- ne samimi olarak sorması lazım: Koşa- ner “maalesef namerdin eline malzeme verdik. Tüm planlar tüm teferruatıy- la milletin elinde şimdi” derken acaba ‘namerd’den kimi kastediyordu? Planla- rı yayınlayan gazeteleri mi? Yoksa elin- den kaçmakta olan ‘milletin’ kendisini mi? Zaman internet sayfası 28 Ağustos 2011, Pazar Bugün ordunun gizli çamaşırları- nın bir çorap sö- küğü gibi dökül- mesinin ve reform yolunun açılması- nın tek bir nedeni var: İçi boş ‘mil- let’ kavramını top- luma dönerek ye- niden oluşturmak isteyen, özgüveni giderek artan ve böylece ‘beka’ ha- yaletinin anlam- sızlığını fark eden yeni bir toplumsal sentezin aktörle- şerek ortaya çık- ması. 64 ASDER | ekim 2011
Search
