Mevzuat'tan Haberler - Görüşler 3998 Sayılı Mezarlıkların Korunması Hakkında Kanunun “Mülkiyet” başlıklı 1 inci madde- sinde; “Devlet mezarlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü yönetimindeki tarihi mezarlıklar ile şehitlikler ve cemaatlere ait özel statüsü bulunan mezarlıklar hariç, umumi mezarlıkların mülkiyeti belediye bulunan yerlerde belediyelere, köylerde köy tüzelkişiliklerine aittir. Bu yerler satılamaz ve kazandı- rıcı zamanaşımı zilyedliği yolu ile iktisap edilemez.” hükmü, Mezkûr Kanunun “Korunma” başlıklı 2 nci maddesinde; “Mezarlıklar ve şehitlikler ile mezarlar bozulamaz, tahrip edilemez ve kirletilemez. Bu yerler imar mevzuatı ile veya başka herhangi bir şekilde park, bahçe, meydan, otopark, çocuk parkı, yeşil alan gibi sahalar olarak ayrılamaz ve asli gayesi dışında hiç bir amaç için kullanılamaz. Yol geçme zorunluluğu bulunduğu Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca kabul edilen mezarlıklar veya bölümleri bu hükmün dışındadır.” hükmü, Mezarlık Yerlerinin İ�nşaası ile Cenaze Nakil ve Defin İ�şlemleri Hakkında Yönetmeliğin “Me- zarlık yerinin seçimi” başlıklı 5 inci maddesinde; “(1) Mezarlık olarak seçilecek alanın, hakim rüzgarların ve akarsuların yerleşim yerinden gittiği yönde ve ulaşım yolları ile münasebeti kolay olan yerlerde olması zorunludur. Çukur veya bataklıklara ve su birikintilerinin olduğu yerlere mezarlık yapılmaz. Bu hususta hafif meyilli düz- lükler tercih edilir. (2) Toprağın jeolojik vasıfları, gömülecek cesetlerin ayrışmasına müsait, su ve havanın geç- mesine izin verecek şekilde küçük taneli olmalıdır. Bu maksatla kumlu, az miktarda kireçle karışık topraklar uygundur.“ hükmü, Mezkûr Yönetmeliğin “Mezarlık yeri seçimi komisyonu” başlıklı 6 nci maddesinde; “(1) Yeni kurulacak mezarlık alanlarının mezarlık olarak kullanımının uygun olup olmadığı- na, su kaynaklarına, yerleşim yerine ve insanların iskanına mahsus meskenlere mesafesine, hakim rüzgarın yönü, bölgenin coğrafi, jeolojik, meteorolojik şartları, arazi ve ulaşım imkanları gibi şart- lar da göz önüne alınarak mezarlık yeri seçimi komisyonunun hazırlayacağı rapora göre il veya ilçe umumi hıfzıssıhha kurullarınca karar verilir. (2) Mezarlık yeri seçimi için, il merkezindeki belediye ve köyler valiliğe, ilçeye bağlı belediye ve köyler ise bağlı oldukları kaymakamlığa müracaat ederler. (3) İlde oluşturulacak komisyon; ilgili vali yardımcısının başkanlığında (Değişik ibare: RG- 19/1/2013-28533) halk sağlığı müdürlüğü, il çevre ve şehircilik müdürlüğü, il müftülüğü, il bayın- dırlık ve iskân müdürlüğü, il kadastro müdürlüğü, (Değişik ibare: RG- 19/1/2013-28533) il gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü ve mezarlık talebinde bulunan belediye veya köy tüzel kişiliği tem- silcisinin katılımıyla oluşturulur. (4) İlçede oluşturulacak komisyon; kaymakamın başkanlığında; (Değişik ibare: RG- 19/1/2013-28533) toplum sağlığı merkezi, ilçe gıda, tarım ve hayvancılık müdürlüğü, ilçe müf- tülüğü, ilçe kadastro müdürlüğü temsilcileri ile (Değişik ibare: RG-19/1/2013-28533) il çevre ve şehircilik müdürlüğünce görevlendirilecek personel ve mezarlık talebinde bulunan belediye veya köy tüzel kişiliği temsilcisinin katılımıyla oluşturulur. (5) Mezarlık olarak seçilecek alanın özelliklerine göre mülki amirce uygun görülecek diğer kurum temsilcileri veya teknik elemanlar da mezarlık yer seçimi komisyonuna dahil edilebilir. Ko- misyon, ihtiyaç duyarsa diğer kurumlardan da ek bilgi ve belge isteyebilir. (6) Komisyon, yer tetkikini gerçekleştirdikten sonra raporunu hazırlayarak il veya ilçe umu- mi hıfzıssıhha kuruluna sunar. Umumi hıfzıssıhha kurulu, komisyonun raporuna göre teklif edilen alanın mezarlık yeri olarak kullanımının uygun olup olmadığına karar verir. Uygun görüş verilirse 50 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler rapordaki mesafeler ile diğer konular belediyece imar plan notlarına işlenir. Muhtarlıklarca da ka- rar defterlerinde kayıt altına alınır. Uygun görüş verilerek mezarlık yeri olarak seçilen alanlar, tapu tescili yapılmadan mezarlık olarak kullanılmaz.“ hükmü, Aynı Yönetmeliğin “Mezarlıkların mülkiyeti” başlıklı 8 inci maddesinde; “(1) Umumi mezarlıkların mülkiyeti belediye bulunan yerlerde belediyelere, köylerde ise köy tüzel kişiliklerine aittir. Bu yerler satılamaz ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile iktisap edilemez. (2) Mezarlıklar ve şehitlikler ile mezarlar bozulamaz, tahrip edilemez ve kirletilemez. Bu yer- ler imar mevzuatı ile veya başka herhangi bir şekilde park, bahçe, meydan, otopark, çocuk parkı, yeşil alan gibi sahalar olarak ayrılamaz ve asli gayesi dışında hiçbir amaç için kullanılamaz. Yol geçme zorunluluğu bulunduğu İçişleri Bakanlığınca kabul edilen mezarlıklar veya bölümleri bu hükmün dışındadır. Mezarlık vasfı taşımayan mevcut mezarlıklar da mezarlık dışında başka hiç bir amaç için kullanılamaz. ...” hükmü, Aynı Yönetmeliğin “Mezarlık alanları tesis etmek” başlıklı 9 uncu maddesinde; “(1) Mezarlık alanlarının, tesis edilmesi, işletilmesi, işlettirilmesi, düzenlenmesi, iyi bir halde muhafazası, etrafının hayvanların girmesine mani olacak şekilde uygun duvarla ve çitle çevrilmesi, duvarların bakımlı halde bulundurulması, güneşin girmesine ve hava cereyanına mani olmayacak tarzda ağaçlandırılması ve çiçeklendirilmesi, gerekli her türlü bakım, onarım ve temizliğinin yapıl- ması büyükşehirlerde büyükşehir belediyelerince, diğer yerlerde belediyeler ve köy muhtarlıkların- ca sağlanır. ihtiyaca göre birden fazla mezarlık tesis edilebilir. Birbirine sınır olan köyler için ortak bir mezarlık yapılabilir.” hükmü, yer almaktadır. Bakanlığımız Mekansal Planlama Genel Müdürlüğünün 14.07.2021 tarihli ve 1137417 sa- yılı yazısında; “... Bilindiği üzere, imar planları ile bu planlara ilişkin revizyon, ilave ve değişiklikleri 3194 sayılı İmar Kanunu ve Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinde belirtilen usul ve esaslar ile yürür- lükteki üst kademe plan kararlarına uygun olarak hazırlanmak zorundadır. Yürürlükteki imar planlarına dair değişiklik teklif veya taleplerinin, öncelikle Mekânsal Plan- lar Yapım Yönetmeliğinde belirtilen usul ve esaslara uyulmak ve planlar arası kademeli birliktelik ilkesi uyarınca plan bütünlüğünde değerlendirilmek suretiyle, yürürlükteki üst ölçekli planlara, Ba- kanlığımızca yayımlanan Yönetmeliklere ve ilgili diğer mevzuata uygunluğunun sağlanarak sonuç- landırılması ilgili idarelerin görev ve yetkisi kapsamındadır. Bu itibarla, Mezarlık Yerlerinin İnşaası İle Cenaze Nakil ve Defin İşlemleri Hakkında Yönet- melik kapsamında il umumi hıfzıssıhha kurulunun yer seçim incelemesi kararı ile birlikte Ankara Büyükşehir Belediyesinin görüşleri alınarak, gerekmesi halinde mezarlık alanına ilişkin imar planı değişikliklerinin ilgili belediyelerince onaylanması gerektiği ...” ifade edilmektedir. İ�lgili mevzuat hükümleri ve kurumların görüşleri incelendiğinde; Devlet mezarlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü yönetimindeki tarihi mezarlıklar ile şehitlikler, cemaatlere ait özel statüsü bu- lunan mezarlıklar, umumi mezarlıklar gibi daha önce bu şekilde ayrılmış ve kullanılmış yerlerin asli gayesi dışında hiç bir amaç için kullanılamayacağı ve devredilemeyeceği; Daha önce bu şekilde ayrılmamış, kullanılmamış ve ilk defa mezarlık olarak belirlenmiş, hiçbir şekilde mezarlık işlemlerine başlanmamış ve gömme işlemi yapılmamış alanlarda mezar- lık alanının başka bir alanla trampasının ise, - Mezarlık yer seçimi komisyonunun hazırlayacağı rapora göre il veya ilçe umumi hıfzıssıh- ha kurullarınca uygunluk kararı alınması, MEVZUAT 51
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler - Mekansal Planlama Genel Müdürlüğünün değerlendirmeleri doğrultusunda imar planı değişikliklerinin yapılması ve mezarlık yeri seçimi komisyonu raporunda yer alan mesafeler ile diğer konulara ilişkin tespit ve değerlendirmelerin belediyece imar plan notlarına işlenmesi, - Mezarlık amacına yönelik satın alma, trampa ya da kamulaştırma işlemleri tamamlanıp mülkiyetin; her türlü sınırlama ve haciz, rehin, ipotek, mülkiyetin gayri ayni haklar, ihtiyati tedbir ve diğer her türlü takyidatlardan ari olarak ilgili Belediyesi adına tapuda kayıt ve tescil işlemle- rinin yapılması, - Konu özelinde İ�l Umumi Hıfzısıhha Kurulunun 24.03.2021 tarihli ve 2021/15 sayılı Kara- rında belirtilen usul ve esaslara riayet edilmesi şartıyla mümkün olduğu değerlendirilmektedir. Bilgilerini ve gereğini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 11.08.2021 Sayısı E-14399437-622.02-1488605 Konu Ruhsat Harç ve Bedellerinde Muafiyet Hk. Özet Kamu kurumuna tahsisli olan taşınmazın ruhsat harç ve bedellerin- den muaf tutulup tutulmayacağı hk. .............................. İ�lgi: 21.04.2021 tarihli ve 2770 sayılı yazınız. İ�lgi yazınız ile özetle; ... İ�li, ... İ�lçesi, 278 ada, 292 parselde bulunan, ... ile ... Belediyesine ait taşınmazın, ….. tarafından …. Bakanlığına tahsisli olması, yapılmakta olan ……. Merkezinin tamamlanmasına müteakip ... Müdürlüğünce kullanılacak/işletilecek olması göz önünde bulun- durularak, yapı ruhsatı düzenlenmesi esnasında ruhsat harç ve bedellerinden muaf tutulup tu- tulmayacağı hususunda Bakanlığımızın görüşü talep edilmektedir. 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun “Bina İ�nşaat Harcı” başlıklı Mükerrer Yedinci Bö- lümünün “Konu, vergiyi doğuran olay” başlıklı Ek 1 inci maddesinde; “Belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde yapılan her türlü bina inşaatı (ilave ve tadiller dahil), inşaat veya tadilat ruhsatının alınmasında Ek Madde 6’da yer alan tarifede gösterilen nispet ve hadlerde bina inşaat harcına tabidir.” hükmü, Mezkûr Bölümün “İ�stisnalar” başlıklı Ek 2. maddesinde; “Aşağıdaki bina inşaatları bina inşaat harcından müstesnadır. a) inşaat giderleri genel ve katma bütçeler ile il özel idareleri ve belediye bütçelerinden kar- şılanan her türlü binalar, ...” hükmü, Belediye Gelirleri Kanunu’nun 98 inci maddesinde, “Bu Kanunda aksine hüküm bulunma- yan hallerde, bu kanuna göre alınacak vergi, harç ve katılma payları hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ve bunların ek ve tadilleri hükümleri uygulanır.” hükmü, 5393 Sayılı Belediye Kanununun “Belediyeye tanınan muafiyet” başlıklı 16 ncı maddesinde; “Belediyenin kamu hizmetine ayrılan veya kamunun yararlanmasına açık, gelir getirmeyen taşınmazları ile bunların inşa ve kullanımları katma değer vergisi ile özel tüketim vergisi hariç her 52 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler türlü vergi, resim, harç, katılma ve katkı paylarından muaftır.” hükmü, yer almaktadır. Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 114 üncü maddesinde vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe teb- liğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğradığı, 116 ncı maddesinde ise vergi hatasının vergi- ye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olduğu belirtilmektedir. Aynı Kanunun 117 nci maddesinde hesap hataları, 118 nci maddesinde de vergilendirme hataları düzenlenmiş, 122 nci maddesinde ise mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden yazı ile is- teyebilecekleri, 126 ncı maddesinde de, 114 üncü maddede yazılı zamanaşımı süresi dolduktan sonra meydana çıkarılan vergi hatalarının düzeltilemeyeceği hükme bağlanmıştır. İ�lgili mevzuat hükümleri incelendiğinde; belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde yapı- lan her türlü bina inşaatının (ilave ve tadiller dahil), inşaat veya tadilat ruhsatının alınmasında, 2464 sayılı Kanun’un ek 6 ncı maddesinde yer alan tarifede gösterilen nispet ve hadlerde bina inşaat harcına tabi olduğu; aynı Kanun’un ek 2 nci maddesinin (a) fıkrasına göre, inşaat giderleri genel ve katma bütçeler ile il özel idareleri ve belediye bütçelerinden karşılanan her türlü bina- ların bina inşaat harcından müstesna olduğu; bu bakımdan mezkûr Kanun hükmü çerçevesinde fazla veya yersiz olarak tahsil edilen harç hakkında 213 sayılı Kanun’da öngörülen düzeltme za- manaşımı süresi göz önünde bulundurulmak suretiyle ret ve iadenin yapılabileceği değerlendi- rilmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 11.08.2021 Sayısı E-14399437-622.02-1477995 Konu Vekalet Ü� cretinin Ö� denmesi Hk. Özet Belediye lehine hükmedilen ve tahsil edilen vekâlet ücretinin kime, ne şekilde ödenmesi gerektiği hk. .............................. İ�lgi: 29.04.2021 tarihli ve 1860 sayılı yazınız. İ�lgi yazınız ile özetle; bir dava dosyasının muhtelif aşamalarında dosyanın hizmet satın alma yoluyla, kadrolu avukat, kısmi zamanlı-tam zamanlı personel vasıtasıyla takip edildiğinden bahisle Belediyeniz lehine hükmedilen ve tahsil edilen vekâlet ücretinin kime, ne şekilde öden- mesi gerektiği hususunda Bakanlığımızın görüşü talep edilmektedir. 5393 Sayılı Belediye Kanununun “Avukatlık ücretinin dağıtımı” başlıklı 82 nci maddesinde; “Belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraf- tan tahsil olunan vekâlet ücretlerinin; avukatlara (49 uncu maddeye göre çalıştırılanlar dâhil) ve hukuk servisinde fiilen görev yapan memurlara dağıtımı hakkında 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun hükümleri kıyas yolu ile uygulanır.“ hükmü, 659 Sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İ�dareleri ve Ö� zel Bütçeli İ�darelerde Hukuk Hiz- metlerinin Yürütülmesine İ�lişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin “Yürürlükten kaldırılan ve MEVZUAT 53
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler uygulanmayacak hükümler ile atıflar” başlıklı 18 inci maddesinde; “(1) 2/2/1929 tarihli ve 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Ve- rilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır. Diğer mevzuatta 1389 sayılı Kanuna yapılan atıflar bu Kanun Hükmünde Kararnameye yapılmış sayılır. (4) İdarelerin hukuk hizmetlerine, uyuşmazlıkların sulh yoluyla halline, avukatlık hizmeti sa- tın alınmasına ve davalarla ilgili vazgeçme yetkilerine dair diğer kanunlarda yer alan hükümlerden bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine aykırı olanlar uygulanmaz. ...” hükmü, Mezkûr Kanun Hükmünde Kararnamenin “Davalardaki temsilin niteliği ve vekalet ücretine hükmedilmesi ve dağıtımı” başlıklı 14 üncü maddesinde; “(1) Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra dairelerinde idarelerin vekili sıfatıyla hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ve avukatlar tara- fından yapılan takip ve duruşmalar için, bu davaların idareler lehine neticelenmesi halinde, bunlar tarafından temsil ve takip edilen dava ve işlerde ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekalet ücreti takdir edilir. (2) İdareler lehine karara bağlanan ve tahsil olunan vekalet ücretleri, hukuk biriminin bağlı olduğu idarenin merkez teşkilatında bir emanet hesabında toplanarak idare hukuk biriminde fiilen görev yapan personele aşağıdaki usul ve sınırlar dahilinde ödenir. a) Vekalet ücretinin; dava ve icra dosyasını takip eden hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü veya avukata %55’i, dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla sü- reyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara %40’ı (...) eşit olarak ödenir. b) Ödenecek vekalet ücretinin yıllık tutarı; hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü, avukatlar için (10.000) gösterge (...) rakamının, memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarının oniki katını geçemez. c) Yapılacak dağıtım sonunda arta kalan tutar, hukuk biriminde görev yapan ve (b) bendin- deki tutarları dolduramayan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukat- lara ödenir. Bu dağıtım sonunda arta kalan tutar üçüncü bütçe yılı sonunda ilgili idarenin bütçesine gelir kaydedilir. (3) Hizmet satın alınan avukatlara yapılacak ödemeler bu madde kapsamı dışındadır. “ hükmü yer almaktadır. İ�lgili mevzuat hükümleri incelendiğinde; hizmet satın alınan avukatlara yapılacak ödeme- lerin 659 sayılı KHK kapsamında değerlendirilemeyeceği, İ�dareniz lehine hükmedilen ve tahsil edilen vekâlet ücretleri bir emanet hesabında toplanarak dava ve icra dosyasını takip eden hu- kuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü veya avukata %55’inin, dağıtımın yapıl- dığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle İ�dareniz hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara ise %40’ının 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 14 üncü maddesi çerçevesinde ödenmesi gerektiği değerlendirilmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür 54 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 11.08.2021 Sayısı 7118846/622.02/1499266 Konu İ�şyeri Açma ve Çalışma Ruhsatı Muafiyeti Hk. Özet Gelir Vergisinden muaf olan mükelleflerin işyeri açma ve çalışma ruhsatından da muaf olup olmayacağı hk. .............................. İ�lgi: 06.07.2021 tarihli ve sayılı yazınız. İ�lgi yazı ile Belediyeniz sınırları içerisinde bulunan ................. Mahallesi ................. Sokak No: … / B adresinde manikür-pedikür faaliyeti gösteren .............................. ‘nin, ............................ Vergi Daire- si Başkanlığı ……… Vergi Dairesi Müdürlüğünden aldığı basit usule göre e-beyanname verdiğini gösteren yazı ile vergiye işletilmiş olan nace kodunda ve vergi levhasında vergi türü olarak basit usulde ticari kazanç yazdığı için işyeri açma ve çalışma ruhsatından muaf olup olmadığı konusun- da dilekçe verdiği, vergi levhasında basit usulde ticari kazanç yazan işyerlerinin işyeri açma ve çalışma ruhsatından muaf olup olmadıkları konusunda Bakanlığımız görüşü talep edilmektedir. Bilindiği üzere 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun “İşyeri açma izni harcı” başlıklı 81 inci maddesinde “Belediye sınırları veya mücavir alanlar içinde bir işyerinin açılması “İşyeri Açma İzni Harcına” tabidir.” hükmü, 3572 sayılı İ�şyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin De- ğiştirilerek Kabulüne Dair Kanunun 1 inci maddesinde “Bu Kanunun amacı, sanayi, tarım ve diğer işyerleri ile her türlü işletmeleri, işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının verilmesi işlerinin basitleşti- rilmesi ve kolaylaştırılmasıdır.” Hükmü, Mezkur Kanun’un 2 nci maddesinde “Bu Kanun hükümleri; a) 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 268-275 inci maddeleri kapsamına giren 1 inci sınıf gayrisıhhi müesseselere, b) Nerede açılırsa açılsın, yakıcı, parlayıcı, patlayıcı ve tehlikeli maddelerle çalışılan işlerle oksijen LPG dolum ve depoları, bunlara ait dağıtım merkezleri, perakende satış yerleri, taşocakları, akaryakıt istasyonları ve benzeri yerlere, c) 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu kapsamına giren turizm işletmelerine, d) (Mülga: 24/11/2004 - 5259/8 md.) e) (Ek: 24/6/1995 - KHK - 560/21 md.) 1 inci, 2 nci ve 3 üncü sınıf gıda maddesi üreten gayri sıhhi müesseselere. f) (Ek: 13/2/2011-6111/201 md.) 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca açılan avukatlık bürolarına, g) (Ek: 13/2/2011-6111/201 md.) 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu uyarınca meslek mensuplarınca açılan bürolara, h) (Ek: 8/8/2011 - KHK - 650/23 md.; İptal: Anayasa Mahkemesi’nin 18/7/2012 tarihli ve E.: 2011/113 K.: 2012/108 sayılı Kararı ile.; Yeniden düzenleme: 27/6/2013-6494/23 md.) 1512 sayılı Noterlik Kanununa göre kurulan noterlik dairelerine, ı) (Ek: 4/4/2015-6645/78 md.) 27/1/1954 tarihli ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu uyarınca mühendis ve mimar meslek mensuplarınca açılan bürolara, i) (Ek: 4/4/2015-6645/78 md.) 11/4/1928 tarihli ve 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atla- rının Tarzı İcrasına Dair Kanuna göre açılan muayenehane ve müşterek muayenehanelere, MEVZUAT 55
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler Uygulanmaz.” hükmü, 24/4/1930 tarihli ve 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu, 15/5/1930 tarihli ve 1608 sayılı Umuru Belediyeye Müteallik Ahkâmı Cezaiye Hakkında 16 Nisan 1340 Tarih ve 486 Numa- ralı Kanunun Bazı Maddelerini Muaddil Kanun, 4/7/1934 tarihli 2559 sayılı Polis Vazife ve Sela- hiyet Kanunu, 14/6/1989 tarihli ve 3572 sayılı İ�şyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanun, 12/4/2000 tarihli ve 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu, 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanu- nu, 22/2/2005 tarihli ve 5302 sayılı İ�l Ö� zel İ�daresi Kanunu, 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Bele- diye Kanununa dayanılarak hazırlanan İ�şyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İ�lişkin Yönetmeliğin “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesinde “Bu Yönetmelik, sıhhi ve gayrisıhhi işyerleri ile umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinin ruhsatlandırılması ve denetlenmesine dair iş ve işlemleri kapsar.” hükmü yer almaktadır. Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinde 2464 sayılı Belediye Ge- lirleri Kanunu’na göre belediye sınırları içerisinde açılan işyerlerinin işyeri açma izin harcına tabi olduğu, 3572 sayılı Kanun’un 1 inci maddesi sanayi, tarım ve diğer işyerleri ile her türlü işletmelere işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilmesi işlerini kapsadığı, 2 nci maddesinde ise bu Kanun hükümlerinin uygulanmayacağı işyerleri sayılmış olup 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na göre basit usulde vergilendirilen veya vergiden muaf olan esnafın işyeri açma ve çalışma ruhsa- tından muaf olduğuna ilişkin bir ifade yer almadığından bahse konu işyeri ve benzeri işyerleri- nin meri mevzuat çerçevesinde ruhsatlandırılmasında işyeri açma ve çalışma ruhsatı harcından muaf olmadığı değerlendirilmektedir. Bilgilerini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 11.08.2021 Sayısı E-14399437-622.02-1478211 Konu Teminatın Haczi Hk. Özet İ�cra müdürlüklerince yüklenicilerin doğmuş ve/veya doğacak tüm hak ve alacakları üzerine haciz konulması durumunda, teminatlarının icra müdürlüklerinin haciz bildirimlerine istinaden haczedilip haczedilemeyeceği hk. .............................. İ�lgi: 09.04.2021 tarihli ve 16858 sayılı yazınız. İ�lgi yazınızla, icra müdürlüklerince yüklenicilerin doğmuş ve/veya doğacak tüm hak ve alacakları üzerine haciz konulması durumunda, nakit teminatlarının (kesin teminat veya geçici kabul kesintisinin teminat vasfını haiz olduğu dönemde ve ödenebilir durumda olduğu dönemde olmak üzere -ikili ayrım yapılarak- haciz kararının idare kayıtlarına girmesi ihtimallerine göre) icra müdürlüklerinin haciz bildirimlerine istinaden haczedilip haczedilemeyeceği hususunda Bakanlığımızın görüşü talep edilmektedir. 2886 Sayılı Devlet İ�hale Kanununun “Teminat olarak kabul edilecek değerler:” başlıklı 26 ncı maddesinde; \"... 56 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler Her ne suretle olursa olsun idarece alınan teminatlar haczedilemez ve üzerine ihtiyati tedbir konulamaz. ...” hükmü, 4734 Sayılı Kamu İ�hale Kanununun “Teminat olarak kabul edilecek değerler” başlıklı 34 üncü maddesinde; “Teminat olarak kabul edilecek değerler aşağıda gösterilmiştir: a) Tedavüldeki Türk Parası. b) (Değişik: 28/11/2017-7061/66 md.) Teminat mektupları. c) Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen Devlet İç Borçlanma Senetleri ve bu senetler yerine düzenlenen belgeler. ... Her ne suretle olursa olsun, idarece alınan teminatlar haczedilemez ve üzerine ihtiyati tedbir konulamaz.“ hükmü, 2004 Sayılı İ�cra ve İ�flas Kanununun “Taşınır ve taşınmaz malların haczi:” başlıklı 85 inci maddesinde; “Borçlunun kendi yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır mallariyle taşınmazlarından ve alacak ve haklarından alacaklının ana, faiz ve masraflar da dahil olmak üzere bütün alacaklarına yetecek miktarı haczolunur. ...” hükmü, Mezkûr Kanunun “2- Alacaklar ve üçüncü şahıs elinde haczedilen mallar hakkında:” başlık- lı 89 uncu maddesinde; “... Hamiline ait olmıyan veya cirosu kabil bir senetle müstenit bulunmıyan alacak veya sair bir talep hakkı veya borçlunun üçüncü şahıs elindeki taşınır bir malı haczedilirse icra memuru; borçlu olan hakiki veya hükmi şahsa bundan böyle borcunu ancak icra dairesine ödiyebileceğini ve takip borçlusuna yapılan ödemenin muteber olmadığını veya malı elinde bulunduran üçüncü şahsa bundan böyle taşınır malı ancak icra dairesine teslim edebileceğini, malı takip borçlusuna vermemesini, aksi takdirde malın bedelini icra dairesine ödemek zorunda kalacağını bildirir (Haciz ihbarnamesi).Bu haciz ihbarnamesinde, ayrıca 2, 3 ve 4 üncü fıkra hükümleri de üçüncü şahsa bil- dirilir. ...” hükmü yer almaktadır. Yargıtay11. Hukuk Dairesinin 27.12.1990 tarihli ve 1999/4046 Esas, 1999/8459 Karar sa- yılı Kararına göre; “... Teminat mektubu hiçbir zaman kıymetli evraktan madut değildir. Kıymetli evrak bir hakkı temsil eden, içinde bir hakkın mündemiç bulunduğu senetlerdir. Teminat mektubu ise bir hakkı temsil etmeyip bir taahhüdü muhtevidir. ...” Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 03.10.2016 tarihli ve 2014/26001Esas, 2016/13002 Karar sayılı Kararına göre; “... Teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliği bulunmamaktadır. Banka ile muhatap ara- sında garanti sözleşmesi niteliğinde olan teminat mektubunda lehtar, akit durumda değildir. Yani, teminat mektubu ile doğmuş ve doğacak bir hak bulunmadığından, lehdarın borcu için teminat mektubunun haczedilmesine yasal imkan yoktur. Teminat mektubu hangi iş için verilmiş ise onun için haczedilip paraya çevrilebilir. ...” Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin müstakar kararlarına göre; “... Teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliği bulunmamaktadır. Banka ile muhatap ara- sında garanti sözleşmesi mahiyetinde olan teminat mektubunda lehdar âkit durumunda değildir. Başka deyimle teminat mektubu ile lehdar lehine doğmuş veya doğacak bir hak bulunmadığından MEVZUAT 57
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler lehdarın borcu için teminat mektubunun haczedilmesine yasal imkan yoktur. Teminat mektupları nitelikleri itibariyle hangi iş için verilmişse ancak o işin teminatı olup, sadece bu ilişki nedeniy- le paraya çevrilebilir. ...” (Yargıtay 12.Hukuk Dairesi 19.12.2006, 2006/20971 E.; 2006/24123 K.; 07.11.2006, 2006/17798 E.; 2006/20667 K.; 30.10.2006, 2006/16713 E.; 2006/19929 K.) Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin16.12.2020 tarihli ve 2020/ 1804 Esas, 2020 / 4353 Karar sayılı Kararına göre; “... Somut olayda davacı yüklenici ile davalı arasında imzalanan sözleşmenin sona erdiği, da- vacı edimlerinin yerine getirildiği, davacı işçileri için yapılmayan birtakım ödemelerin davacı hake- dişinden kesilerek ödendiği, bakiye hakedişin ödenmediği gibi teminat mektubunun da iade edilme- diği anlaşılmaktadır. İşveren davalı tarafından işçilerin herhangi bir alacaklarının bulunduğu iddia edilmediği, yargılamanın devamı süresince de böyle bir iddiayı gündeme getirmediği anlaşılmakta- dır. İşçilerin iş akitlerinin kıdem tazminatı gerektirecek şekilde sona erip ermeyeceği meçhuldür. Bu durumda meçhul bir zamanda gerçekleşmesi meçhul bir olay için davacının hakedişinin ödenme- mesi ve teminatının iade edilmemesi hukuken korunması mümkün olmayan bir davranıştır.” İ�lgili mevzuat hükümleri ve yargı kararları incelendiğinde; kamu kurumlarına hitaben ve- rilen teminatların yapılacak işin garanti altına alınması için alınan teminat türü olduğu; ileride doğup doğmayacağı belli olmayan bir risk garanti edildiğinden teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliği olmayıp sadece bir ispat aracı olduğu, hangi işin teminatı olmak üzere verilmişse ancak o iş için paraya çevrilebileceği ve bu bağlamda bir alacak hakkını temsil etmediğinden kendisinin haczinin mümkün olmadığı; yüklenicinin edimlerini tamamladığında teminat mek- tuplarının iade edilmesi gerektiği değerlendirilmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 09.08.2021 Sayısı E-14399437-622.02-1354045 Konu Teminat Mektubunun İ�adesi Hk. Özet İ�haleyle ilgili rüşvet, zimmet, ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma, mal varlığı değerini aklama, kamu kurumu aleyhine nitelikli dolandırıcılık gibi suçları işledikleri anlaşılan ve bu durum mahkeme kararı ile sabit olan hususların yüklenici açısından taahhüdü şartname ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmeme olarak ele alınması, ayrıca protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın yüklenicinin kesin teminatının (teminat mektubunun) gelir kaydedilmesi ve sözleşmenin feshedilerek hesabın genel hükümlere göre tasfiye edilebileceği hk. ................................. BELEDİ�YE BAŞKANLIĞ� INA (Emlak ve İ�stimlak Müdürlüğü) İ�lgi: 09.03.2021 tarihli ve 7868 sayılı yazınız. İ�lgi yazınız ile özetle; mülga. Belediyesi tarafından inşaat ihalesi kapsamında alınan temi- nat mektubunun iadesinin talep edildiği, detayları yazınızda ifade edilen mahkeme kararları, mevzuat hükümleri, ihale şartname ve sözleşmesi dikkate alınarak iadesinin yapılıp yapılamaya- 58 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler cağı hususunda görüşümüz talep edilmektedir. 2886 sayılı Devlet İ�hale Kanununun “Teminat olarak kabul edilecek değerler:” başlıklı 26 ncı maddesine göre; “Geçici veya kesin teminat olarak kabul edilecek değerler aşağıda gösterilmiştir. ... b) (Değişik: 17/9/2004 - 5234/9 md.) Bankalar ve özel finans kurumlarının verecekleri süre- siz teminat mektupları, ...\" “Yapım işlerinde kesin teminat:” başlıklı 55 inci maddesine göre; \"... Müteahhid isterse teminat olarak kabul edilecek kıymetler üzerinden kesin teminat da vere- bilir. ...\" “Kesin teminatın geri verilmesi” başlıklı 56 ncı maddesine göre; “Kesin teminatın: a) Taahhüdün sözleşme ve şartname hükümlerine uygun biçimde yerine getirildiği usulüne göre anlaşıldıktan ve müteahhidin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra, Sosyal Sigortalar Kurumundan ilişiksiz belgesinin getirilmesi halinde, tümü; b) Yapım işlerinde (a) fıkrasındaki şartlardan ayrı olarak, geçici kabul tutanağının onaylan- ması ve geçici kabulde görülen kusurların giderilme bedelinin kesin teminatın yarısından fazla ol- maması şartıyla, yarısı, kesin kabul işlemleri tamamlandıktan sonra ise, kalanı; Müteahhide geri verilir.“ “Müteahhit veya müşterinin sözleşmenin bozulmasına neden olması:” başlıklı 62 nci mad- desine göre; “Sözleşme yapıldıktan sonra 63 üncü maddede yazılı hükümler dışında müteahhit veya müş- terinin taahhüdünden vazgeçmesi veya taahhüdünü, şartname ve sözleşme hükümlerine uygun ola- rak yerine getirmemesi üzerine, idarenin en az 10 gün süreli ve nedenleri açıkça belirtilen ihtarına rağmen aynı durumun devam etmesi halinde, ayrıca protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın kesin teminatı gelir kaydedilir ve sözleşme feshedilerek hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilir. Gelir kaydedilen kesin teminat, müteahhit veya müşterinin borcuna mahsup edilemez.” “Yasak fiil ve davranışlar” başlıklı 83 üncü maddesine göre; “İhale işlemlerinin hazırlanması, yürütülmesi ve sonuçlandırılması sırasında; a) Hile, desise, vait, tehdit, nüfuz kullanma ve çıkar sağlama suretiyle veya başka yollarla ihaleye ilişkin işlemlere fesat karıştırmak veya buna teşebbüs etmek, b) Açık teklif ve pazarlık usulü ile yapılan ihalelerde isteklileri tereddüde düşürecek veya rağ- beti kıracak söz söylemek ve istekliler arasında anlaşmaya çağrıyı ima edecek işaret ve davranışlar- da bulunmak veya ihalenin doğruluğunu bozacak biçimde görüşme ve tartışma yapmak, c) İhale işlemlerinde sahte belge veya sahte teminat kullanmak veya kullanmaya teşebbüs etmek, taahhüdünü kötü niyetle yerine getirmemek, taahhüdünü yerine getirirken idareye zarar verecek işler yapmak veya işin yapılması veya teslimi sırasında hileli malzeme, araç veya usuller kullanmak, MEVZUAT 59
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler Yasaktır.” Mezkûr Kanununun “İ�darelerce ihalelere katılmaktan geçici yasaklama” başlıklı 84 üncü maddesine göre; “83 üncü maddede belirtilen fiil veya davranışlarda bulundukları anlaşılanlar, bu fiil ve dav- ranışlar ihale safhasında vaki olmuşsa idarelerce o ihaleye iştirak ettirilmeyecekleri gibi fiil veya davranışlarının özelliğine göre ihaleyi yapan bakanlık veya ilgili bakanlık tarafından, haklarında bir yıla kadar bütün ihalelere katılmaktan yasaklama kararı verilir. Kararı veren idareler, bu ka- rarı, Resmi Gazete’de ilan ettirirler. Bu kararlar ilgililerin müteahhitlik siciline de işlenir. İhalelere katılmaktan yasaklananlar, yasaklı oldukları süre içinde diğer idarelerce yapılacak ihalelere de müteahhit veya müşteri sıfatıyla katılamazlar. Haklarında bu yolda işlem yapılanların sermayesinin çoğunluğuna sahip bulunduğu tespit edilen tüzel kişilere de aynı müeyyide uygulanır. ... İhaleyi yapan idareler, ihalelere katılmaktan yasaklamayı gerektirir bir durumla karşılaştık- ları takdirde, gereğinin yapılması için bu durumu ilgili bakanlığa bildirmekle yükümlüdürler.” Mezkûr Kanununun “Ceza sorumluluğu ve sonuçları” başlıklı 85 inci maddesine göre; “83 üncü maddenin (c) bendinde yazılı fiil ve davranışları bu durumları iş tamamlandıktan ve kabul işlemi yapıldıktan sonra anlaşılmış olsa dahi tespit edilenler ile, o işteki ortak veya vekilleri haklarında ceza kovuşturması yapılır; hükmolunacak ceza ile birlikte bir yıldan üç yıla kadar bütün ihalelere girmekten mahkeme kararı ile yasaklanırlar. Bu Kanun kapsamına giren işlerden dolayı haklarında Türk Ceza Kanununun 342 nci mad- desi ile son soruşturmanın açılmasına karar verilen müteahhitlere, yargılama sonuna kadar, hiçbir suretle yeni iş verilmez. ...\" 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun “İhaleye fesat karıştırma” başlıklı 235 inci maddesine göre; “Kamu kurumu veya kuruluşları adına yapılan mal veya hizmet alım veya satımlarına ya da kiralamalara ilişkin ihaleler ile yapım ihalelerine fesat karıştıran kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Mezkûr Kanununun “Edimin ifasına fesat karıştırma” başlıklı 236 ncı maddesine göre; “(1) Kamu kurum veya kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, bunların iştirakiyle kurulmuş şirketler, bunların bünyesinde faaliyet icra eden vakıflar, kamu yararına çalı- şan dernekler ya da kooperatiflere karşı taahhüt altına girilen edimin ifasına fesat karıştıran kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. ...” hükümleri yer almaktadır. Ö� te yandan yazı ve eklerinin incelenmesinden aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir: 1. .................. Belediye Başkanlığı tarafından 26.11.2012 tarihinde “Kat Karşılığı İ�nşaat Söz- leşmesi Yapımı İ�halesi” gerçekleştirilmiş, ihaleye tek teklif .................... Turizm Seyahat İ�nş. Eml. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. tarafından verilmiş, Belediye Encümeninin 26.11.2012 tarihli ve 195 sayılı Kararı ile ihale anılan şirketin üzerinde bırakılmıştır. ... Belediyesini temsilen Belediye Baş- kanı ile anılan şirketi temsilen ... isimli kişi arasında; ................... 4. Noterliğinin 12.12.2012 tarihli ve 31125 yevmiye numaralı “Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İ�nşaat Sözleşmesi” imzalanmıştır. 60 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler 2. Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/13171 Soruşturma, 2013/2331 Esas numaralı İ�ddi- anamesi ile özetle; Belediye bünyesinde görev yapan bazı kamu görevlileri ile bu görevlilerle bağlantılı bazı esnaf ve müteahhitlerden oluşan bir grubun haksız kazanç elde etmek amacıyla ............... Belediye Başkanı .................. liderliğinde suç örgütü oluşturdukları; bu örgütün ihaleye fesat karıştırma, rüşvet ve evrakta yapılan usulsüzlükler suretiyle kanuna uygun olmayan imar iskân belgeleri düzenleme ve görevi kötüye kullanma gibi suçları işledikleri yönünde çok sayı- da suç duyurusunun iletilmesi üzerine teknik takip ile projeli çalışma başlatıldığı, bu kapsamda şüphelilerin suç örgütü bünyesinde; rüşvet, zimmet, ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma (aralarında uyuşmazlığa konu ihalenin de bulunduğu ihalelerde) suçlarından kaynaklanan mal varlığı değerini aklama, kamu kurumu aleyhine nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediklerinin elde edilen belgelerle açıkça ortaya konulduğu belirtilmiş, anılan iddianamenin kabulü ile ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/107 Esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığı anlaşılmıştır. 3. ................... Belediye Meclisinin 01.04.2013 tarihli ve 21 sayılı Kararı ile; 2886 Sayılı Ka- nunun 83, 84, 85 ve 86 ncı maddeleri uyarınca, yüklenicinin ihale sürecinde anılan Kanuna göre yasak fiil ve davranışlarda bulunduğu, bu durumun sözleşme yapıldıktan sonra tespit edildiği, sözleşmenin yapımında imzaları ve sorumlukları bulunan ilgili dönemin Belediye Başkanı ve ar- kadaşları hakkında soruşturma başlatıldığı, iddianamenin son aşamasında olduğu, şüphelilerin örgütlü suç işledikleri yolunda kuvvetli kanıtlar bulunduğundan, Başkanın ve diğer sorumluların tutuklandıkları ve tutukluluk halinin devam ettiği göz önünde bulundurularak .................. 4. Noter- liğinin 12.12.2012 tarihli ve 31125 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine, ... Belediye Meclisinin 01.07.2013 tarihli ve 46 sayılı Kararı ile “Kat Karşılığı Alışveriş Merkezi İ�nşaatı Yapımı” ihalesinin iptaline karar verildiği görülmüştür. 4. Danıştay 13. Dairesinin E: 2014/2931 ve K: 2020/1619 sayılı Kararında, “...Bu itibarla, davalı idarece gerçekleştirilen ve sözleşmesi imzalanan “Kat Karşılığı Alışveriş Merkezi İnşaatı Söz- leşmesi Yapımı” ihalesine fesat karıştırıldığından bahisle ... Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamenin kabulü ile ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/107 esas sayılı dosyasında dönemin Belediye Başkanı ile yüklenici şirket yetkilisinin de aralarında yer aldığı şüpheliler hakkında kamu davasının açıldığı hususları dikkate alındığında idarenin kamu yararı amacıyla tesis ettiği ihalenin iptaline ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık, işlemin iptali yolundaki temyize konu mahke- me kararında ise hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır. ... 9. 2577 sayılı Kanunun 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (ka- rar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 30/06/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.“ hükmüne yer verilmiştir. Bu açıklamalar çerçevesinde, bahse konu ihaleyle ilgili rüşvet, zimmet, ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma, mal varlığı değerini aklama, kamu kurumu aleyhine nitelikli dolandırı- cılık gibi suçları işledikleri anlaşılan ve bu durum mahkeme kararı ile sabit olan hususların yük- lenici açısından taahhüdü şartname ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmeme olarak ele alınması, ayrıca protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın yüklenicinin kesin teminatının (teminat mektubunun) gelir kaydedilmesi ve sözleşmenin feshedilerek hesa- bın genel hükümlere göre tasfiye edilebileceği değerlendirilmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür MEVZUAT 61
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 04.08.2021 Sayısı 14399437/622.02/1444103 Konu Akaryakıt İ�stasyonlarındaki Araç Yıkama Yerlerinin Ruhsatlandırıl- ması Hk. Özet Akaryakıt İ�stasyonlarındaki Araç Yıkama Yerlerinin Ruhsatlandırıl- ması Hk. .............................. İ�lgi: Çevre ve Şehircilik İ�l Müdürlüğünün 29.07.2021 tarihli ve E-37764938- 622.02-1397114 sayılı yazısı. İ�lgi yazı ve ekindeki................ Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.07.2021 tarihli ve 2021/31 Esas sayılı yazılarında; görülmekte olan Tazminat (Ö� lüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Taz- minat) Davası nedeniyle benzinlik ya da köy pompalarında kullanılan araç yıkama makinelerinin işyeri açma ve çalışma mevzuatı hükümlerine göre belediyelerce düzenlenen işyeri açma ve ça- lışma ruhsatı kapsamında olup olmadığı hususunun araştırılarak 10 gün içerisinde bilgi verilme- sinin istenildiği belirtilerek konu hakkında Bakanlığımız görüşü talep edilmektedir. Bilindiği üzere 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun büyükşehir belediyelerinin görev, yetki ve sorumluluklarını düzenleyen 7 nci maddesinin birinci fıkrasında, \"... (d) Büyükşehir belediyesi tarafından yapılan veya işletilen alanlardaki işyerlerine büyükşehir belediyesinin sorumluluğunda bulunan alanlarda işletilecek yerlere ruhsat vermek ve denetlemek, (j) Gıda ile ilgili olanlar dâhil birinci sınıf gayrisıhhi müesseseleri ruhsatlandırmak ve denet- lemek, yiyecek ve içecek maddelerinin tahlillerini yapmak üzere laboratuvarlar kurmak ve işletmek. ...” hükmü, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun belediyelerin yetki ve imtiyazlarını düzenleyen 15 inci maddesinde “... (l) Gayrisıhhi müesseseler ile umuma açık istirahat ve eğlence yerlerini ruhsatlandırmak ve denetlemek. … (l) bendinde belirtilen gayrisıhhi müesseselerden birinci sınıf olanların ruhsatlandırılması ve denetlenmesi, büyükşehir ve il merkez belediyeleri dışındaki yerlerde il özel idaresi tarafından ya- pılır.” hükmü, Aynı Kanun’un “Şehirlerarası özel otobüs terminali işletmesi ve akaryakıt istasyonları” baş- lıklı 80 inci maddesinde “Belediye sınırları ve mücavir alanları içinde, kara yolu ile yolcu taşıma hakkına sahip gerçek ve tüzel kişilerin şehirlerarası otobüs terminali kurmalarına ve işletmeleri ile her türlü akaryakıt ile sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) istas- yonlarına nazım imar ve uygulama imar plânına uygun olmak kaydıyla belediye tarafından izin verilebilir. Akaryakıt istasyonlarına izin verilmesi için nazım imar plânında akaryakıt istasyonu olarak gösterilmesi şarttır. Bu istasyonlara çalışma ruhsatı büyükşehirlerde büyükşehir belediyesi tarafından verilir.” hükmü, İ�şyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İ�lişkin Yönetmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4 üncü mad- desinde “Bu Yönetmelikte geçen deyimlerden; a) Yetkili idare: Belediye sınırları ve mücavir alanlar dışı ile kanunlarda münhasıran il özel idaresine yetki verilen hususlarda il özel idaresini, büyükşehir belediyesi sınırları 62 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler içinde büyükşehir belediyesinin yetkili olduğu konularda büyükşehir belediyesini, bunların dışında kalan hususlarda büyükşehir ilçe belediyesini, belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde belediyeyi, organize sanayi bölgesi sınırları içinde organize sanayi bölgesi tüzel kişiliğini, endüstri bölgesi sınırları içinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını ve teknoloji geliştirme bölgesi yö- netici şirketi ile bölgede yer alan AR-GE ve tasarım faaliyetinde bulunan firmalar için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı il müdürlüklerini, b) Gayrisıhhi müessese: Faaliyeti sırasında çevresinde bulunanlara biyolojik, kimyasal, fizik- sel, ruhsal ve sosyal yönden az veya çok zarar veren veya vermesi muhtemel olan ya da doğal kay- nakların kirlenmesine sebep olabilecek müesseseleri, c) Birinci sınıf gayrisıhhi müessese: Konutlardan ve insan ikametine mahsus diğer yerlerden mutlaka uzak bulundurulmaları gereken müesseseleri, d) İkinci sınıf gayrisıhhi müessese: Konutlardan ve insan ikametine mahsus diğer yerlerden mutlaka uzak bulundurulmaları gerekmeyen, bununla birlikte müessesenin faaliyetinin gerektir- diği durumlarda izin verilmeden önce civarında ikamet edenlerin esenlik ve istirahati hususunda konumu, tesisatı ve vaziyeti itibarıyla bir zarar vermeyeceğine kanaat oluşması için inceleme yapıl- ması gerekli müesseseleri, e) Üçüncü sınıf gayrisıhhi müessese: Konutların ve insan ikametine mahsus diğer yerlerin yanında açılabilmesi için sıhhi nezarete tabi tutulması yeterli olan müesseseleri, f) Sıhhi müessese: Gayrisıhhi müesseseler dışında kalan her türlü işyerini, ...” hükmü, Aynı Yönetmeliğin “İşyeri açılması” başlıklı 6 ncı maddesinde “Yetkili idarelerden usulüne uygun olarak işyeri açma ve çalışma ruhsatı alınmadan işyeri açılamaz ve çalıştırılamaz. İşyer- lerine bu Yönetmelikte belirtilen yetkili idareler dışında diğer kamu kurum ve kuruluşları ile ilgili meslek kuruluşları tarafından özel mevzuatına göre verilen izinler ile tescil ve benzeri işlemler bu Yönetmelik hükümlerine göre ruhsat alma mükellefiyetini ortadan kaldırmaz. İşyeri açma ve çalış- ma ruhsatı alınmadan açılan işyerleri yetkili idareler tarafından kapatılır. İşyeri ruhsatları yetkili idarelerin en üst amiri veya görevlendireceği yetkili tarafından bu Yönetmelikte öngörülen sürede imzalanır; ruhsat için ayrıca, meclis veya encümen tarafından bir karar alınmaz. Ruhsat, Örnek 5’te yer alan bilgileri içerecek şekilde düzenlenir. İşyeri açmak isteyen gerçek veya tüzel kişiler, işyerlerini bu Yönetmeliğe uygun olarak tanzim ettikten sonra Örnek 1 ve 2’de yer alan durumlarına uygun formu doldurarak yetkili idareye baş- vurur. ...” hükmü, Mezkûr Yönetmeliğin “Birden fazla faaliyet konusu bulunan işyerleri” başlıklı 10 uncu mad- desinde “Adresi ve işleticisi aynı olan ve birden fazla faaliyet konusu bulunan işyerlerine, ana faali- yet dalı esas alınarak tek ruhsat düzenlenir. Tali faaliyet konuları ruhsatta ayrıca belirtilir. Aynı adreste bulunsa bile ana faaliyet konusu veya işletmecisi farklı olan işyerlerine ayrı ayrı ruhsat düzenlenir. İşyerlerinin depo olarak kullandıkları yerler, işyeri açma ve çalışma ruhsatında gösterilir. ...” hükmü, Ö� te yandan Yönetmeliğin EK-2/A Gayrisıhhi Müesseseler Listesinin 5.6 sırasında “içerisin- de yanıcı ve parlayıcı madde kategorisindeki sıvıların depolanması amacıyla kullanılan 150 m3 ve üzeri depolama hacmine sahip depolama tesis ve düzenekleri,” hükmü, EK-2/B Gayrisıhhi Müesseseler Listesinin 5.3 sırasında “Marina, akaryakıt ve/veya otogaz istasyonları ile içerisinde yanıcı ve parlayıcı madde kategorisindeki sıvıların depolanması amacıyla kullanılan en az 8 m3’ten 150 m3’e kadar depolama hacmine sahip depolama tesis ve düzenekleri,’ hükmü, MEVZUAT 63
Mevzuat'tan Haberler - Görüşler EK-2/C Gayrisıhhi Müesseseler Listesinin 5.1 sırasında “Köy pompası ile içerisinde yanıcı ve parlayıcı madde kategorisindeki sıvıların depolanması amacıyla kullanılan 8 m3’e kadar depolama hacmine sahip depolama tesis ve düzenekleri,” hükmü, EK-2/C Ü� çüncü Sınıf Gayrisıhhi Müesseseler listesinin 8.9 sırasında “Otomobil yıkama te- sisleri” hükmü yer almaktadır. 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun “Tanımlar ve kısaltmalar” başlıklı 2 nci maddesi “Bu Kanunun uygulanmasında; 6) Akaryakıt istasyonu: Dağıtıcı veya bunlarla tek elden satış sözleşmesi yapmış bayilerce ilgili mevzuata uygun (teknik, kalite ve güvenlik) olarak kurulup, bir veya farklı alt başlıktan birer akaryakıt dağıtıcısının tescilli markası altında faaliyette bulunan ve esas itibarıyla araçların akar- yakıt, madeni yağ, otogaz LPG, temizlik ve ihtiyari olarak bakım ile kullanıcıların tüplü LPG hariç diğer asgari ihtiyaçlarını karşılayacak imkânları sunan yerleri, ...” hükmünü içermektedir. 5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanu- nunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un “Tanımlar” başlıklı 2 nci maddesinde “ ö) Otogaz istasyonu: Dağıtıcı veya bunlarla tek elden satış sözleşmesi yapmış bayilerce ilgili mevzuata uygun (teknik, kalite ve güvenlik) olarak kurulup, dağıtıcının tescilli markası ve amblemi altında faaliyette bulunan ve esas itibarıyla motorlu araçların otogaz LPG, madeni yağ, temizlik ve ihtiyari olarak bakım ile kullanıcıların, tüplü LPG hariç, diğer asgari ihtiyaçlarını karşılayacak imkânları sunan akaryakıt istasyonu içinde veya müstakil olarak hizmet veren tesisleri, ...” hükmü, Mezkur Kanun’un “Otogaz bayileri’ başlıklı 7 nci maddesinde “... Otogaz istasyonları ile içinde otogaz tesisi bulunan akaryakıt istasyonlarının sahası içinde, teknik düzenlemelere uygun olarak tesis edilmiş idari büro, araç yıkama ve yağlama tesisleri, müş- terilerin acil ihtiyaçlarının giderilmesi için kurulan küçük market gibi tesislerin dışında lokanta, ticari ve sosyal amaçlı tesisler kurulması, kamu can ve mal güvenliği açısından konulmuş kriterleri ihlâl edemez. ...” hükmü bulunmaktadır. Planlı Alanlar İ�mar Yönetmeliği’nin “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesinde “Bu Yönetmelik, uygulama imar planı bulunan alanları kapsar.” hükmü, Aynı Yönetmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinde “... jjjj) Umumi bina: Resmi binalar, ibadet yerleri, eğitim, sağlık tesisleri, sinema, tiyatro, opera, müze, kütüphane, konferans salonu gibi kültürel binalar ile gazino, düğün salonu gibi eğlence ya- pıları, otel, yurt, iş hanı, büro, pasaj, çarşı, alışveriş merkezi gibi ticari yapılar, spor tesisleri, genel otopark, akaryakıt istasyonu, şehirlerarası dinlenme tesisleri, ulaştırma istasyonları ve buna ben- zer umumun kullanımına mahsus binaları, ...” hükmü, Mezkûr Yönetmeliğin “Akaryakıt servis istasyonları” başlıklı 35 inci maddesinde “(1) imar planlarında akaryakıt servis istasyonu olarak belirlenen alanlarda istasyonlar arası mesafe ve di- ğer kriterlerle ilgili mevzuata uyulması şartıyla; akaryakıt ve servis istasyonları, CNG otogaz istas- yonları, LPG otogaz istasyonları, hidrojen üretim ve dolum istasyonları yapılabilir. (2) Yapı yüksekliği 2 katı geçmemek şartıyla; istasyonların bünyelerinde kullanıcıların asgari ihtiyaçlarını karşılayacak oto-market, çay ocağı, tuvalet, mescit, büfe, oto elektrik, lastikçi, yıkama yağlama fonksiyonları yer alabilir. 64 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuattan Haberler - Görüşler (3) Yakıt tankı ve borulama sistemlerinin bakım, tadilat veya onarımlarının, TSE standartları ve ilgili kurumların görüşü doğrultusunda yapılması zorunludur. (4) Elektrik enerjisi ile çalışan araçların şarj edilmeleri için, ilgili elektrik kurumunun, olum- lu görüşü ile otoparklar, akaryakıt istasyonları veya diğer uygun yerlerde elektrikli araç şarj yeri yapılabilir. (5) Akaryakıt istasyonları, ilgili mevzuat hükümlerine ve ilgili standartlara uyularak yapılır.” hükmü yer almaktadır. Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinde akaryakıt istasyonları bünyesinde yer alan oto yıkama tesislerinin işyeri açma ve çalışma mevzuatı kapsamında ruhsa- ta tabi olduğu, oto yıkama yerlerinin akaryakıt istasyonunu ruhsatlandıran yetkili idare tarafın- dan akaryakıt istasyonu ruhsatına tali faaliyet olarak eklenmesi gerektiği değerlendirilmektedir. Bilgilerini arz/rica ederim. Bakan a. Genel Müdür V. Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 04.08.2021 Sayısı 71188846/622.02/1444303 Konu İ�şgal Harcı Alınmaması Hk. Özet Koronovirüs Salgını Nedeniyle İ�şgal Harcı Alınmaması Hk. .............................. İ�lgi: 12.07.2021 tarihli ve 5340 sayılı yazınız. İ�lgi yazı ile belediye meclisinizin Haziran 2021 toplantısında yeme içme yerlerinden yaz dönemi boyunca işgal harcı alınmaması hakkında önergenin gündeme alındığı, önergenin plan bütçe komisyonuna havale edildiği, komisyon kararının belediye meclisinin Temmuz 2021 top- lantısında görüşülerek karara bağlandığı, yeme içme yerlerinden 3 aylık yaz dönemi içinde işgal harcının alınıp alınmayacağı hakkında belediye meclisinin karar verme yetkisinin bulunup bu- lunmadığı hususunda Bakanlığımız görüşü talep edilmektedir. Bilindiği üzere 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun işgal harcının konusunu düzen- leyen 52 nci maddesinde “Belediye sınırları içinde bulunan aşağıdaki yerlerden herhangi birinin satış yapmak veya sair maksatlarla ve yetkili mercilerden usulüne uygun izin alınarak geçici olarak işgal edilmesi, İşgal Harcına tabidir: ... 2. Yol, meydan, pazar, iskele, köprü gibi umuma ait yerlerden bir kısmının herhangi bir mak- sat için işgali, ... Yukarıda sayılan yerlerin izinsiz işgalleri mükellefiyeti kaldırmaz. ...” hükmü, “İstisnalar’ başlıklı 54 üncü maddesinde “Aşağıda gösterilen kara taşıtlarının işgalleri İşgal Harcından müstesnadır. 1. Genel ve katma bütçeli idarelerle, il özel idareleri, belediye ve köylerin ve bunların teşkil ettikleri birliklerin kara taşıtlarının işgalleri, 2. İlgili mevzuata uygun olarak kara ticari taşıtlarının beklemelerine tahsis edilen yerlerin bu MEVZUAT 65
Mevzuattan Haberler - Görüşler taşıtlarca işgalleri.” hükmü, “Matrah “ başlıklı 55 inci maddesinde “İşgal Harcının matrahı 52 nci maddenin 1 ve 2 nci bentlerinde yazılı işgallerde işgal edilen yerlerin metrekare olarak alanı veya hayvan adedi, 3 üncü bendinde yazılı işgallerde taşıt adedidir.” hükmü, “Harcın tarifesi” başlıklı 56 ncı maddesinde işgal harcının hadleri ve tarifesi düzenlenmiş olup “Harcın ödenmesi” başlıklı 57 nci maddesinde “İşgal harcı belediyelerin yetkili kılacakları memur veya kişilerce makbuz karşılığında tahsil edilir.” hükmü yer almaktadır. “Vergi ve harç tarifelerinin tespiti” başlıklı 96 ncı maddesinde “A) Cumhurbaşkanı, bu Ka- nunda en az ve en çok miktarları gösterilen vergi ve harçların tarifelerini belediye grupları itiba- rıyla tayin ve tespit eder. Ancak, bu Kanunun 15 inci maddesinde, 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (III) numaralı bendinde, 56 ncı maddesinde, 60 ıncı maddesinde ve 84 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) nu- maralı bendinde yer alan maktu vergi ve harç tarifeleri, Kanunda belirtilen en alt ve en üst sınırları aşmamak şartıyla mahallin çeşitli semtleri arasındaki sosyal ve ekonomik farklılıklar göz önünde tutularak ilgili belediye meclislerinin önerisi üzerine Cumhurbaşkanınca tespit edilir. Tespit edilen bu tutarlar, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılır. Bu şekilde hesaplanan miktar ve tutarların, virgülden sonraki iki hanesi dikkate alınarak uygulanır. Şu kadar ki, bu miktar ve tutarlar ilgili tarifeler için belirlenen en çok tutarı aşamaz. Bu uygulamaya ilişkin usul ve esasla- rı belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir. C) Cumhurbaşkanı bu Kanunda yer alan maktu vergi ve harçların en az ve ençok miktarlarını belirleyen hadleri birlikte veya ayrı ayrı yahut her vergi ve harçla ilgili tarifelerde yer alan en az ve en çok hadleri birlikte veya ayrı ayrı on katına kadar artırmaya ve Kanunda yazılı hadlerden az ve bu hadlerin on katından çok olmamak üzere yeni hadler tespit etmeye ve 21 inci maddede yazılı Eğlence Vergisi nispetlerini birlikte veya ayrı ayrı bir katına kadar artırmaya veya sıfıra kadar in- dirmeye yetkilidir.” hükmü, Diğer taraftan Kanun’un geçici 7 nci maddesi “2013 yılında uygulanmak üzere belediye mec- lislerince belirlenmiş olan; bu Kanunun 15 inci maddesinde, 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (III) numaralı bendinde, 56 ncı maddesinde, 60 ıncı maddesinde ve 84 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan maktu vergi ve harç tarifeleri, Kanunun 96 ncı madde- sinin (A) fıkrasının ikinci paragrafı gereğince Cumhurbaşkanınca tespit edilecek karar yürürlüğe girinceye kadar uygulanmaya devam edilir.” hükmünü taşımaktadır. 7244 sayılı Yeni Koronavirüs (Covıd-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un “Bazı ala- cakların ertelenmesi, alınmaması veya yapılandırılması” başlıklı birinci maddesinde “... ç) Büyükşehir belediyeleri, belediyeler, il özel idareleri ve bağlı kuruluşları ile bunla- rın üyesi olduğu mahalli idare birliklerinin mülkiyetinde veya tasarrufunda olan taşınmaz- lara ilişkin olarak ilgili mevzuatınca yapılan satış, ecrimisil ve kiralamadan kaynaklanan bedellerin veya tutarların, 19/3/2020 tarihinden itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edil- mesi gereken kısımlarının 3 ay ertelenmesine büyükşehir belediyeleri, belediyeler, il özel idareleri ve birliklerde meclis; bağlı kuruluşlarda ise yetkili karar organı yetkilidir. Bu sü- reler, bitiminden itibaren ilgisine göre Çevre ve Şehircilik Bakanı veya İçişleri Bakanı tarafından 3 aya kadar uzatılabilir. Söz konusu alacaklar ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilir. Faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan işletmelerin faaliyette bulunmadığı döneme ilişkin olarak kira bedelleri tahsil edilmez. 66 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuattan Haberler - Görüşler d) Büyükşehir belediyeleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarının gelir vergisi tevkifatı beyan ve ödeme süreleri, tüm sosyal sigorta prim ödemeleri ile 3/7/1968 tarihli ve 1053 sayılı Belediye Teşkilâtı Olan Yerleşim Yerlerine İçme, Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakkında Kanunun 4 üncü maddesi uyarınca Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne yaptığı yıllık taksit ödemelerinden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gerekenler 3 ay ertelenir. Bu süreler, bitiminden itibaren 3 aya kadar Cumhurbaşkanı tarafından uzatılabilir. Bun- lar ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilir. Erteleme süresince 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununda yer alan tarh ve ceza kesme zamanaşımı süreleri işlemez ve zamanaşımı işlemeyen süreler kadar uzar. e) Büyükşehir belediyeleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarının konutlara ve faaliyetleri durdu- rulan veya faaliyette bulunamayan işyerlerine ilişkin su tüketimine bağlı alacakları, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gerekenlerle sınırlı olmak üzere belediye meclisi tarafından 3 ay ertelenebilir. Bu süreler, bitiminden itibaren 3 aya kadar be- lediye meclisince uzatılabilir. Bu alacaklar ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilir. f) Büyükşehir belediyeleri ile belediyeler, kendisinden izin veya ruhsat almak ya da hat kirala- mak suretiyle çalışan gerçek ve tüzel kişilere, toplu taşıma hizmetinin kesintisiz olarak yürütülebil- mesiyle sınırlı olacak şekilde, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 aylık süreyle sınırlı olmak üzere meclis kararıyla; gelir desteği ödemesi yapabilir, belirlenen döneme tekabül eden ruh- sat, izin, hat kirası borçlarını faizsiz olarak 3 ay erteleyebilir. Çevre ve Şehircilik Bakanı bu süreleri, bitiminden itibaren 3 aya kadar uzatmaya yetkilidir. Ruhsat, izin, hat kirası borçları ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uy- gulanmadan tahsil edilir. g) Faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan işletmelerin yıllık ilan ve rek- lam vergileri ile yıllık çevre temizlik vergilerinin, faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bu- lunulamayan dönemlere isabet eden kısmı alınmaz. ...” hükmü yer almaktadır. Yeni tip koronavirüs (covid-19) hastalığına karşı Devletimiz tüm kurumlarıyla etkin ko- ruyucu önlemleri almış olup, 7244 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemelerin yanı sıra Bakanlığı- mızca da genelgeler ile bazı düzenlemeler yapılmıştır. Bakanlığımızca yayımlanan 15/12/2020 tarihli ve 2020/27 sayılı Genelge’de “Bu çerçevede koronavirüs salgını kaynaklı zorlayıcı sebepler gerekçesiyle; yerel yönetimler ve bağlı kuruluşları ile bunların üyesi olduğu mahalli idare birlikleri ve bunların sermayesinin yarısından fazlasına doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak birlikte veya ayrı ayrı sahip oldukları şirketlerin mülkiyetinde veya tasarrufunda olan taşınmazlarına ilişkin olarak irtifak hakkı, kiralama ve benzeri kullanımdan kaynaklanan ve ilgili mevzuatınca ödenmesi gereken bedellerin veya tutarların; a) Kamu kurum ve kuruluşları tarafından alınan önlemler sonucunda veya pandemi sürecine bağlı olarak faaliyetlerinde azalma meydana gelen işyerlerinden tahsil edilecek sözü edilen bedelle- re ilişkin olarak idarece yapılacak değerlendirme sonucunda indirim veya erteleme yönünde karar alınabileceği, b) (a) bendindeki sebepler sonucunda faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan işletmelerden faaliyette bulunmadığı döneme ilişkin olarak sözü edilen bedellerin tahsil edilmeme- si, ayrıca bu süreler kadar sözleşme sürelerinin uzatılması, c) Peşin ödeme yapılan iş yerlerinde bu sürece isabet eden dönemler için (a) ve (b) bentleri uyarınca gerekli indirim, erteleme ve süre uzatımı yapılabileceği, MEVZUAT 67
Mevzuattan Haberler - Görüşler ç) Zorlayıcı sebeple ortaya çıkan durumun müşteriden/yükümlüden kaynaklanan bir ku- surdan ileri gelmemiş olması, bu durumun taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması, müşterinin/yükümlünün bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemiş bulunması hususlarının idarece yapılacak değerlendirme sonucunda tespit edilmesi halinde sözleşmenin karşılıklı olarak fesih edilebileceği, ...” hükümlerine yer verilmiştir. Ö� te yandan, Anayasanın 73 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında, “Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır.” hükmü yer al- maktadır. Yukarıda belirtilen hükümlerin değerlendirilmesinde 2020 yılı Mart ayından itibaren yeni tip koronavirüs (covid-19) salgını nedeniyle faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunama- yan işletmelerden faaliyette bulunmadığı döneme ilişkin kira, ecrimisil, çevre temizlik vergisi ve ilan reklam vergisinin alınmayacağına ilişkin düzenlemelerin olduğu, ancak faaliyetlerine devam eden işletmelerden işgal harcının alınmayacağına ilişkin bir hükmün bulunmadığı, Belediyeniz sorumluluğunda bulunan umuma ait yerlerin yeme içme işyerleri tarafından işgal edilmesi so- nucu alınması gereken işgal harçlarının 2464 sayılı Kanun’un 52 nci ve devamı maddelerindeki amir hükümler doğrultusunda tahsil edilmesi gerektiği değerlendirilmektedir. Bilgilerini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür V. Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 04.08.2021 Sayısı E-14399437-622.02-1449902 Konu 6360 Sayılı Kanundaki Vergi Muafiyeti Hk. Özet HES inşaatında kullanılan elektrik enerjisinin 6360 sayılı Kanunun Geçici 1 inci maddesinin 15 inci fıkrası kapsamında Elektrik ve Hava- gazı Tüketim Vergisinden muaf olup olmadığı hk. .............................. İ�lgi: 08.06.2021 tarihli ve 2291 sayılı yazınız. İ�lgi yazınız ile özetle; ... Enerji İ�nşaat San. ve Tic. A.Ş. firması tarafından ... Mahallesinde yapılmakta olan HES inşaatında kullanılan elektrik enerjisinin 6360 sayılı Kanunun Geçici 1 inci maddesinin 15. fıkrası kapsamında Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisinden muaf olup olmadı- ğı, muaf ise bugüne kadar ödenmiş Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergilerinin iade edilip edilme- yeceği hususunda Bakanlığımızın görüşü talep edilmektedir. Bilindiği üzere, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 34-39 uncu maddelerinde elekt- rik ve havagazı tüketim vergisine ilişkin hükümler düzenlenmiş olup Kanunun 34 üncü madde- sinde “Belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde elektrik ve havagazı tüketimi, Elektrik ve Hava- gazı Tüketim Vergisine tabidir.” hükmü yer almaktadır. 6360 sayılı On Dört İ�lde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İ�lçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun Geçici 1 inci madde- sinin 15 inci fıkrasında; “Bu Kanuna göre tüzel kişiliği kaldırılan köylerde, bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 29/7/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununa göre alınması gereken emlak vergisi ile 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu uyarınca alın- ması gereken vergi, harç ve katılım payları 31/12/2022 tarihine kadar (bu tarih dâhil) alınmaz 68 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuattan Haberler - Görüşler ve 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının üçüncü bendi, 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci bendi ile beşinci bendi, 66 ncı maddesi- nin birinci fıkrasının beşinci bendi hükümleri 31/12/2022 (bu tarih dâhil) tarihine kadar uygulan- maya devam edilir. Bu yerlerde içme ve kullanma suları için alınacak ücret 31/12/2022 tarihine kadar (bu tarih dâhil) en düşük tarifenin % 25’ini geçmeyecek şekilde belirlenir.” hükmü, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 98 inci maddesinde, “Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu kanuna göre alınacak vergi, harç ve katılma payları hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ve bunların ek ve tadilleri hükümleri uygulanır.” hükmü yer almaktadır. Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 114 üncü maddesinde vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe teb- liğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğradığı, 116 ncı maddesinde ise vergi hatasının vergi- ye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olduğu belirtilmektedir. Aynı Kanunun 117 nci maddesinde hesap hataları, 118 nci maddesinde de vergilendirme hataları düzenlenmiş, 122 nci maddesinde ise mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden yazı ile is- teyebilecekleri, 126 ncı maddesinde de, 114 üncü maddede yazılı zamanaşımı süresi dolduktan sonra meydana çıkarılan vergi hatalarının düzeltilemeyeceği hükme bağlanmıştır. İ�lgili mevzuat hükümleri incelendiğinde; 6360 sayılı Kanun’a göre tüzel kişiliği kaldırı- lan köylerde, aynı Kanun’un geçici 1 inci maddesinin onbeşinci fıkrasının yürürlüğe girdiği ta- rihten itibaren 2464 sayılı Kanun uyarınca alınması gereken vergi, harç ve katılma paylarının 31/12/2022 tarihine kadar (bu tarih dâhil) alınmaması gerektiği; bu bakımdan mezkûr Kanun hükmü çerçevesinde fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergiler hakkında 213 sayılı Kanun’da öngörülen düzeltme zamanaşımı süresi göz önünde bulundurulmak suretiyle ret ve iadenin ya- pılabileceği değerlendirilmektedir. Bilgi edinilmesini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 03.08.2021 Sayısı 7118846/622.02/1428970 Konu Otopark Bedeli Hesaplama Hk. Özet Belediyelerin Farklı Otopark Bedeli Belirleme Yetkisi Hk. .............................. İ�lgi: 14.07.2021 tarihli ve 1377 sayılı yazınız. İ�lgi yazı ile Otopark Yönetmeliğine göre otopark ihtiyacını kendi parselinde karşılayama- yan parseller için Yönetmeliğin 12 nci maddesine göre yapılan hesaplamalarda ortaya çıkan otopark bedelinin ilçenin ekonomik durumu düşünüldüğünde oldukça yüksek olduğu ve inşaat sektörünün bitme noktasına geldiği, bölgenizdeki bazı belediyelerin otopark bedelini kendi be- lediye meclisi tarafından söz konusu Yönetmelik dışında farklı değerlerde belirlediği, belediye meclislerinin daha düşük oranlarda otopark bedeli belirleme yetkilerinin olup olmadığı husu- sunda Bakanlığımız görüşü talep edilmiştir. Bilindiği üzere Otopark Yönetmeliğinin “Genel esaslar” başlıklı 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde “Otopark ihtiyacının, bu fıkranın (e) bendinde yer alan hükümler doğrul- MEVZUAT 69
Mevzuattan Haberler - Görüşler tusunda bir kısmı veya tamamının parselinde karşılanamadığı binalarda karşılanamayan otopark miktarı; 1) Komşu parsellerle ortak otopark uygulaması veya ada içi otopark uygulamaları şeklinde karşılanır. 2) Otopark olarak gösterilen yapı ya da bağımsız bölüm ile bu otoparkı kullanacak olan yapı ya da bağımsız bölümlerin tapularında ayrı ayrı süresiz irtifak kurulması, tapu kütüğünün beyan- lar hanelerinde bu konuda belirtme yapılması kaydıyla; 1000 metrelik yarıçap içinde kamulaştır- maya konu olmayan başka parselden ya da binadan veya binaların zorunlu olarak ayrılması gere- kenler haricindeki müstakil otopark olarak ayrılmaya müsait olan bölümlerinden veyahut ticari otoparklardan karşılanır. 3) Otopark ihtiyacı, (1) ve (2) numaralı alt bentlere göre de karşılanamayan parseller- de, ilgili idarelerce, 12 nci maddede yer alan esaslar dâhilinde bedel alınmak suretiyle bölge otoparkından yer tahsis edilerek karşılanır. 4) (3) numaralı alt bende göre bölge otoparklarından tahsisin şekline, (2) numaralı alt bende göre başka parselde otopark yeri ayrılmasına ve irtifak kurulmasına ilişkin ilgili idarelerce usul ve esaslar belirlenebilir. 5) Otoparkı parseli dışında bulunan yapıların otopark yerleri ve adetleri, tapu kütüğünün beyanlar hanesinde, yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesinin ilgili bölümlerinde ve yönetim planlarında belirtilir. 6) Sit alanlarında, mevzuat gereği parselde otopark ihtiyacının tamamen ya da kısmen kar- şılanamaması ve sit alanı sınırlarının 1000 metre yarıçapından daha geniş olması nedeniyle mev- zuatı uyarınca 1000 metrelik yarıçap içinde başka bir parselde de otopark yeri karşılanamadığının idaresince tespiti halinde, karşılanamayan otoparka ilişkin gerekli yatay ve düşey işaretlemeler yapılmak suretiyle yol boyu otoparkı, cep otoparkı gibi yöntemlerle yol üzeri parklanma düzeni idaresince sağlanır.” hükmü, Mezkur Yönetmeliğin “Otopark bedelinin tespit, tahakkuk ve tahsili\" başlıklı 12 nci madde- sinde “(1) 4 üncü maddenin birinci fıkrasının f) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca alınacak otopark bedelinin tespiti, tahakkuku ve tahsilinde bu maddede belirtilen esaslara uyulur. (2) Otopark bedelinin hesabında, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (ç) bendinde belirtilen birim park alanları ile Ek-1’de belirtilen otopark sayısı esas alınır. (3) Otopark bedellerinin tahakkuk ve tahsil esasları bu Yönetmelik hükümleri dikkate alına- rak ilgili idareler tarafından belirlenir. (4) Otopark bedelleri kamu bankalarından herhangi birinde açılacak otopark hesabına yatı- rılır. Bu hesapta toplanan meblağa yasaların öngördüğü faiz oranı uygulanır. (5) (Mülga: RG-25/3/2021-31434) (6) (Mülga: RG-25/3/2021-31434) (7) Otopark bedeli alınan parsellerin otopark ihtiyacının ilgili idarece karşılanması zorunlu- dur. İdarelerce bedel alınmış olan parseller için bölge otoparkları ruhsat tarihinden itibaren en geç 3 yıl içinde tamamlanmak zorundadır. (8) Tahsis edilen alanın kamulaştırılması veya herhangi bir nedenle kullanılamaz hale gel- mesi durumunda yeni bir otopark alanı tahsis edilir. Yapı ruhsatının iptali durumunda otopark için alınan bedel o yıla göre hesaplanacak miktar üzerinden geri ödenir. (9) Otopark bedelinin % 25’i yapı ruhsatı verilmesi sırasında nakden, bakiyesi ise yapı kullan- ma izni verilmeden önce tamamlanmak kaydı ile en çok onsekiz ay içinde altı eşit taksitte ve kalan taksitlerin her yıl yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle tahsil edilir. Yapı ruhsatı dü- 70 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuattan Haberler - Görüşler zenleme aşamasında %25’lik peşin ödenen kısım haricindeki ödemelere ilişkin taahhütname alınır. Taksitle ödenecek %75’lik kısım ödenmeden yapı kullanma izni düzenlenmez. (10) Tahsilat makbuzunda, yapının ada ve parsel numarası ve tahsilatın kaç araçlık otopark yeri için yapıldığı da belirtilir. Bu makbuzun bir nüshası yapının ruhsat dosyasında bulundurulur. (11) Bu Yönetmelikte belirtilen esaslar dâhilinde otopark yeri bölge veya genel otoparklar- dan karşılanacak yükümlülerden alınacak otopark bedelinin hesabına ve tahsiline ilişkin esaslar aşağıda açıklanmıştır: a) Gerekli görülmesi halinde yerleşme bölgeleri, il genel meclisi veya belediye meclisi tarafın- dan 5 gruba ayrılır ve her grup için aşağıda gösterilen hesap şekli uygulanır: 1) 1. Grup için, tarifedeki bedelin %100’ü, 2) 2. Grup için, tarifedeki bedelin %90’ı, 3) 3. Grup için, tarifedeki bedelin %80’i, 4) 4. Grup için, tarifedeki bedelin %70’i, 5) 5. Grup için, tarifedeki bedelin %60’ı, otopark bedeli olarak alınır. Büyükşehir sınırları içinde büyükşehir belediyeleri resen ya da ilçe belediyelerinin önerileri doğrultusunda, diğer belediye ve mücavir alan sınırları içinde bele- diyeler, bunların dışında ilgili idareler meclis kararı almak suretiyle, bu maddede belirtilen grup sayısını azaltmaya ve bedel hesabına ilişkin oranları arttırmaya yetkilidir. b) Birim otopark bedeli: (A + B ) x 20 x Y formülü ile hesaplanır. c) Formülde verilen; 1) A: Birim otopark bedeli arsa payını ifade eder. Belirlenen arsaların 29/7/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu uyarınca her yıl için yeniden belirlenen değerinin planda belirle- nen katlar alanı hesabına konu alana bölünmesi ile tespit edilir. 2) B: Birim otopark bedeli yapı payını ifade eder. Yapı ruhsatının düzenlendiği yıl için, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayımlanan Mimarlık ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesa- bında Kullanılacak Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğde yer alan otoparka ait birim fiyatlara karşılık gelen bedeli ifade eder. 3) 20: Binek otolar dikkate alınarak belirlenen manevra alanı dahil en az birim park alanını ifade eder. Mekanik ve asansörlü otoparklarda birim park alanı, onaylı projesinde gösterilen ölçüde alınabilir. 4) Y : (a) bendinde belirtilen ve Meclis Kararı ile belirlenen yerleşme bölgelerinde ay- rılan gruplara göre uygulanacak oranı (%100, %80... gibi) ifade eder.” hükmü yer almakta- dır. Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinde parselinde otopark tesisi mümkün olmayan yükümlülerden alınacak otopark bedelinin Yönetmeliğin 12 nci maddesinde yer alan esaslar dâhilinde hesaplanması gerektiği, söz konusu bedel hesabında ilgili idarelere yalnızca Yönetmeliğin 12 nci maddesinin onbirinci fıkrasının (a) bendinde gruplama yapılmak suretiyle belirlenen bölgelerde kullanılan oranları (beşinci grup için) %60 oranına kadar azaltma yetkisinin tanındığı, ilgili idarelerce Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak tespit yetkisi verilen konularda meclis kararı alınabileceği, otopark bedellerinin anılan maddedeki esaslar dikkate alınmaksızın veya esaslarda belirtilen miktarların altında belirlenmesinin mümkün olmadığı, konu ile ilgili iş ve işlemlerin bu kapsamda gerçekleştirilmesi gerektiği değerlendirilmektedir. Bilgilerini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür V. MEVZUAT 71
Mevzuattan Haberler - Görüşler Yayınlayan İdare Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü Y. Tarihi 05.07.2021 Sayısı 7118846/622.02/1205212 Konu Belgelerin Saklanma Süresi ve İ�mhası Hk. Özet Belgelerin saklanma süresi ve imha edilmesi hk. .............................. İ�lgi: a) Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığının 15.06.2021 tarihli ve 22093 sayılı yazısı. b) 04.06.2021 tarihli ve 1038559 sayılı yazımız. c) ……… Valiliği Çevre ve Şehircilik İ�l Müdürlüğünün 07.05.2021 tarihli ve 921823 sa- yılı yazısı. ç) 19.04.2021 tarihli ve 13734 sayılı yazınız. İ�lgi (c) ve (ç) yazılar ile Belediyeniz Kültür ve Sosyal İ�şler Müdürlüğüne bağlı olarak hizmet veren ... Bilgi Evinde 2005-2009 yıllarına ait içerisinde başvuru formu, muvafakat name, ikametgah, ders çizelgesi, kimlik fotokopisi, tahsilat makbuzu gibi belgelerin bulun- duğu dosyaların imha edilip edilemeyeceği konusunda Bakanlığımız görüşü talep edilmiştir. Bilindiği üzere Belgelerin Sayıştay’a Gönderilmesi, İ�adesi, Saklanması ve Yok Edilme- sine İ�lişkin Yönetmeliğin “Belgelerin saklanması” başlıklı 9 uncu maddesinde “(1) Kamu idarelerinin hesap ve işlemlerine ilişkin her çeşit belge ve bilgi, genel yönetim kapsa- mındaki kamu idareleri için ilgili idarenin kontrol ve gözetiminde bütçe yılının bitimin- den başlayarak zaman aşımını kesen ve durduran haller hariç on yıl süreyle saklanır. Belge ve bilgilerin saklanma süresi ile ilgili olarak kamu idarelerinin kendi mevzuatlarında yer alan hükümler saklıdır. (2) Diğer kamu idarelerinin hesap ve işlemlerine ilişkin her çeşit belge ve bilgi, ilgili ida- renin kontrol ve gözetiminde, mevzuatında öngörülen süre sonuna kadar muhafaza edilir. (3) İlişikli belge ve bilgiler, raporun Başkanlığa sunulduğu tarihi takip eden yılın başından itibaren, zaman aşımını kesen ve durduran haller hariç Sayıştay tarafından on yıl süreyle saklanır. Belge ve bilgilerin saklanma süresi ile ilgili olarak mevzuatta yer alan hükümler saklıdır.” hükmü, “Koruma yükümlülüğü” başlıklı 11 inci maddesinde “(1) Sa- yıştay ve kamu idareleri, bu Yönetmelik kapsamında saklamakla yükümlü oldukları her çeşit belge ve bilgiyi mevcut asli düzenleri içerisinde tasnif edip her türlü zararlı tesir ve unsurlar- dan korumakla yükümlüdürler. (2) Sayıştay ve kamu idarelerinin üst yöneticisi veya görevlendireceği yetkilileri, sakla- makla yükümlü oldukları her çeşit belge ve bilgileri 16/5/1988 tarihli ve 19816 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanan Devlet Arşiv Hizmetleri Hakkında Yönetmeliğinin ilgili maddelerinde belirtilen şartlarda saklamakla yükümlüdür. (3) Sayıştay ve kamu idarelerinin üst yöneticileri elektronik bilgilerin güvenli olarak korunması ve arşivlenmesi için gereken depolama, yedekleme, yenileme ve erişim sistemle- rinin oluşturulmasından sorumludurlar.” hükmü, “Belgelerin yok edilmesi’ başlıklı 13 üncü maddesinde “(1) Kamu idarelerinde saklanan belge ve bilgilerden saklanma sürelerini doldurduğu için yok edilmesi gerekenler bir harcama yetkilisinin başkanlığında, birisi muhasebe yetkilisi olmak üzere, muhasebe veya idari mali işlerde görevli personelin katılımıyla kurulacak beş kişiden oluşan komisyon kararı ve üst yöneticinin onayıyla 72 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuattan Haberler - Görüşler yok edilir. Bu durumda ilgili kamu idaresinin saklama yükümlülüğü sona erer. (2) Elektronik ortamda kaydı yapılmış olan belge ve bilgilerden saklama süresini dol- durmuş olanlar, birinci fıkraya göre teşekkül edecek komisyonlarca alınacak kararlar sonu- cunda silinmek suretiyle yok edilir. (3) Belge ve bilgilerin yok edilmesi ile ilgili olarak kamu idarelerinin mevzuatlarındaki hükümler saklıdır.” hükmüne yer verilmiştir. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığının ilgi (a) yazısında “Devlet Arşiv Hiz- metleri Hakkında Yönetmeliğin “Kurum arşivi ve merkezi arşivlerde ayıklama ve imha” baş- lıklı 17 nci maddesinin 1 inci fıkrasında “Kurumun özelliği sebebiyle yönerge ile ayrıcalık sağ- lanan yükümlüler hariç olmak üzere birim arşivlerinde ayıklama ve imha işlemi yapılmaz. Ayıklama ve imha işlemleri Kurum arşivleri ve merkezi arşivlerde yapılır. “ 3 üncü fıkrasında “Saklanmasına gerek görülmeyen her türlü belgenin imhası, Ayıklama ve İmha Komisyonları- nın nihai kararı ile yapılır. Ancak 21 inci madde hükümleri saklıdır.” ve 18 inci maddesinin 1 inci fıkrasında “Cari işlemlerde fiilen rolü bulunan, mevzuat hükümleri ve saklama planlarına göre saklama süresini tamamlamayan, herhangi bir davaya konu olan belgeler, öngörülen saklama süresi tamamlanıncaya ve/veya dava sonuçlanıncaya kadar, ayıklama ve imha işle- mine tâbi tutulamaz.” hükmü, yer almaktadır. Aynı yönetmeliğin belgelere dosya kodu verilmesi başlıklı 10 uncu maddesinin 2 nci fıkrasında “Belge, birden çok konuyu ihtiva etmesi durumunda yazının dosya kodu olarak ağırlıklı olan konuya ait dosya kodu tercih edilir.” 24 üncü maddesinin 1 inci fıkrasında “ Yükümlüler; dosya planları ile saklama planlarını, belge yönetimi ve arşiv hizmetlerinden sorumlu birimin koordinesinde hazırlamak ve Başkanlığın uygun görüşünü müteakip uygu- lamaya koymakla yükümlü olduğu” 2 nci fıkrasında “... saklama planlarının belgelerin idari, mali, hukuki ve tarihsel açıdan değerlendirilmesi neticesinde hazırlanacağı,” 3 üncü fıkra- sında ise “Dosyalama işlemlerinde Standart Dosya Planı”nın uygulanması zorunlu olduğu” hükmü yer almaktadır. Söz konusu yönetmeliğin 6 ncı maddesinin 1 inci fıkrasında “Yükümlüler, kurumlarının belge yönetimi ve arşiv hizmetlerini yürütmekle sorumlu olacak “Kurum Belge Yöneticileri” ile her birim için “Birim Belge Yöneticileri”ni belirler.” 13 üncü maddesinin 4 üncü fıkrasında ise “belgelerin doğru dosya ile ilişkilendirilip ilişkilendirilmediğinin belge yöneticisi tarafından kontrol edileceği, hatalı verilen dosya kodlarının doğru dosya ile ilişkilendirilmesi sağlanaca- ğı” hükümleri yer almaktadır. Bu çerçevede her belgeye, oluşturulduğu sırada veya ilgili faaliyetin başlangıcı sırasında belgenin ait veya ilişkili olacağı dosya kodunun verilmesi gerektiği, bu kodların evrakın oluş- turulması sırasında imza rotasında bulunan sıralı amirler tarafından, belgelerin oluşturulması sonrasında ise belge yöneticileri tarafından kontrol edileceği ve hatalı verilen kodların doğru dosyalar ile ilişkilendirileceği aşikârdır. Belgelere ve bulunduğu dosyalara verilen kod numara- sının ilişkili olduğu saklama planı, işlemi biten evrak için kurumsal olarak tanımlanmış asgari saklama süresini ve bu süre sonunda belgenin tabi tutulacağı tasfiye işlem kodunu içermekte- dir. Dosya kodunun ilgili faaliyeti yürüten personel tarafından konunun ağırlığına göre seçil- mesi ve aynı birimlerde aynı işi yapan kişilerce aynı standart kodun verilmesi esastır. Yürütülen faaliyetlerin ana hizmet faaliyeti olup olmadığı da dosya kodu seçiminde dikkate alınmalı, söz konusu işlem ana hizmet faaliyeti ise öncelikle 100-599 aralığında bulunan belediye ana hiz- metlerine özgü kodlar esas alınmalıdır. MEVZUAT 73
Mevzuattan Haberler - Görüşler Bununla birlikte kurumsal saklama planının bulunmadığı veya saklama planında ilgili belge grubunun yer almadığı durumlarda yönetmeliğin 17 nci maddesinin 3 üncü fıkrası kap- samında nihai karar organı Ayıklama İmha Komisyonudur. Komisyon kararı ile imha listesine eklenen belge grubunun ilgili makam onaylarını alması sonrası imha listesi kesinleşmekte, do- layısı ile usuli işlemlerin tamamlanması sonrası listelenen ve onay almış evrakın imha işlemi yapılabilmektedir. Yönetmeliğin 18 inci maddesine göre, ancak cari işlemlerde rolü bulunmayan, mevzu- at hükümleri ve saklama planına göre saklama süresini tamamlamış, dava konusu olmayan belgeler imha edilebilmektedir. Bu nedenle saklama planı yazışma konusu faaliyeti yürüten birimlerce gerektiği özenle bildirilmemiş veya tespit edilmemiş belge gruplarının tasfiyesinde tereddütler yaşandığından kurum ve kuruluşların tüm birimleri yönetmeliğin 24 üncü mad- desinin 2 nci fıkrası çerçevesinde, birimlerinde teşekkül eden her bir belge grubu için belgeye duyulan idari, hukuki, mali ve tarihi gereklilikler çerçevesinde fiziki veya elektronik saklama ve muhafaza şartlarını da dikkate alarak en uygun asgari süreyi ve tasfiye işlem kodunu belir- leyerek plana yansıtılmasını sağlamalıdır. Sonuç olarak ilgi yazınız ve ekleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde, yazışma ko- nusu ………… Belediyesine bağlı olan ... Bilgi Evi faaliyetlerine ilişkin söz konusu evrakın bele- diyelerin ana hizmet faaliyetlerinden olan 120 kodlu “Kültürel ve Sosyal İşler” başlığı altında 06 koduyla yer alan “Gençlere ve Çocuklara Yönelik Hizmetler” kapsamında bulunduğu ve söz konusu evrakın 2005-2009 yıl aralığına ilişkin olduğu ve işleminin tamamlanması sonrası be- lirlenmiş 10 yıllık saklama süresini doldurduğu anlaşılmaktadır. İlgili belge grubu için tanımlanmış tasfiye işlemine ilişkin A3 kodu ise, içinde herhangi bir özelliği nedeniyle (hizmeti alanın verenin kimliği, konusu, öznesi, ulusal veya uluslararası çapta olumlu veya olumsuz bir niteliği olup olmadığı, kamuoyuna mal olup olmadığı, tarihi, sosyal, kültürel, ilmi vb. bir değer taşıyıp taşımadığı, özgünlüğü, büyüklüğü, ilk veya son olma durumu, geleceğe intikal tekrar elde edilmesinin mümkün olup olmaması vb. yönlerden) et- mesi gerektiği değerlendirilen ve ilelebet saklanmak üzere Başkanlığımıza devredilecek evrak bulunması ihtimali taşıyan belge gruplarına verilmektedir. Komisyonca bu nitelikte olduğuna kanaat edilen belgeler Başkanlığımıza devredilecek evrak listesine aktarılacak, diğerleri imha listesine yansıtılacaktır. Zira komisyon sadece imha komisyonu olmayıp, mevzuatta isimlen- dirildiği üzere Ayıklama ve İmha Komisyonudur. Komisyon tarafından Bilgi Evi faaliyetlerine ilişkin A3 kodu ile tanımlı olmakla birlikte bu nitelikte evrak bulunmadığına kanaat ediliyor ise süresini doldurmuş olan söz konusu evrakın imha edilmesinde sakınca bulunmamaktadır.” denilmektedir. Ayrıca ilgi (a) yazıda Devlet Arşiv Hizmetleri Hakkında Yönetmeliğin 17 nci maddesi uyarınca yönerge ile ayrıcalık sağlanmadığı anlaşılan ... Bilgi Evi’nin, mezkur yönetmeliğin 19 uncu maddesi çerçevesinde Belediyeniz birimi olması nedeniyle söz konusu evrakın Ku- rumunuz bünyesinde kurulacak komisyon marifetiyle imha edilmesinin gözden kaçırılma- ması gerektiği belirtilmiştir. Bilgilerini rica ederim. Bakan a. Genel Müdür KAYNAKÇA - https://yerelyonetimler.csb.gov.tr (Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü) 74 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
YARGI KARARLARI T.C. DANIŞTAŞ 8. DAİRE BAŞKANLIĞI Esas No 2019 / 4432 Karar No 2021 / 3228 Karar Tarihi 17.06.2021 DAVALI : …………. ……………… …….. ……. Bakırköy/İ�STANBUL DAVALILAR : 1- Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2- İ�çişleri Bakanlığı VEKİLİ : 1. Hukuk Müşaviri Yrd. ……. …….. (Aynı adreste) VEKİLİ : İ�stanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Av. ………….. ……………… - (Aynı adreste) DAVANIN KONUSU: 15/06/2006 günlü, 26199 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliğinin 18. maddesinin (ç) fıkrasındaki, “bilet ücret ve ta- rifelerini” ibaresi ile “üçüncü şahıslara işletilmesi için izin vermek, izin verilen otoparklar” ibaresinin iptali istemidir. DAVACININ İDDİALARI: 5216 sayılı Yasa uyarınca bilet ücret ve tarifeleri belirleme yetkisinin büyükşehir bele- diyelerine ait olduğu, bu yetkinin Ulaşım Koordinasyon Merkezlerine (UKOME) kullandırıl- masının Yasaya aykırı olduğu, UKOME’nin danışma kurulu niteliğinde olduğu ve yönetme- likle karar organı haline getirilmesinin hukuka aykırı olduğu, İ�SPARK tarafından İ�stanbul’da yolların, caddelerin ve sokakların otopark olarak kiralanması ve işletilmesinin yasaya uygun olmadığı, Yönetmeliğin hukuka ve kamu yararına aykırı olduğu ileri sürülmektedir. DAVALILARIN SAVUNMASI: İÇİŞLERİ BAKANLIĞININ SAVUNMASI: 5216 sayılı Yasanın 15/f ve 9 (m) maddeleri ile 2918 sayılı Yasanın 12/b-4 maddesinin, trafik hizmetlerini planlama ve tarife ile otopark yeri belirleme konusundaki yetkiyi UKOME’ye verdiği, Yönetmeliğin üst hukuk normuna uy- gun olduğu savunulmaktadır. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞININ SAVUNMASI: Davacının başvu- MEVZUAT 75
Mevzuattan Haberler - Yargı Kararları rusu ve başvuru üzerine tesis edilen işlemlerin, iptali istenen Yönetmelik hükmüne ilişkin ol- mayıp, işlemlerin uygulama işlemi olmaması sebebiyle davanın süresinde olmadığı; yetkinin UKOME’ye ait olduğu savunulmaktadır. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ�: ………….. ………………….. DÜŞÜNCESİ: Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir. DANIŞTAY SAVCISI: …………… ……………….. DÜŞÜNCESİ: Dava; 15/06/2006 tarih ve 26199 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Bü- yükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliğinin 18. maddesinin (ç) fıkrasın- daki, “bilet ücret ve tarifelerini” ibaresi ile “üçüncü şahıslara işletilmesi için izin vermek, izin verilen otoparklar” ibaresinin iptali istemiyle açılmıştır. Danıştay Sekizinci Dairesinin 26/06/2014 günlü ve E: 2010/5405, K: 2014/5764 sayılı kararının, Danıştay İ�dari Dava Daireleri Kurulunun 07/04/2016 gün ve E: 2014/4658, K: 2016/1481 sayılı kararıyla bozulması üzerine dosya incelendi. 2577 sayılı İ�dari Yargılama Usulü Kanunu’nun; “Dava açma süresi” başlıklı 7. madde- sinin 1. fıkrasında, “dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gündür”, 4. fıkra- sında “İ�lanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler...”, “Sürelerle ilgili genel esaslar” başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasında, “Süreler, tebliğ, yayın veya ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlar”; “Ü� st makamlara başvurma” başlıklı 11. maddesinin 1. fıkrasında, “ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması değiştirilme- si veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan ma- kamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur”, 2. fıkrasında, “Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır”; 3. fıkrasında ise, “isteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması ha- linde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır” kuralları bulunmaktadır. Bu kurallar ile ilanı gereken düzenleyici işlemlere karşı iki ayrı yol izlenerek dava açma olanağı tanınmıştır: 1. Düzenleyici işlemin ilan tarihini izleyen günden itibaren altmış gün içinde dava açı- labilir. 2. Düzenleyici işlemin uygulanması üzerine, uygulama işleminin tebliğini izleyen gün- den itibaren altmış gün içinde dava açılabilir. Yukarıda belirtilen dava açma sürelerine uyulmadan açıldığı anlaşılan davanın öncelik- le süre aşımı yönünde reddi gerekmektedir. İ�şin esası incelendiğinde; Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından 01/12/2009 tarihli dilekçelerle İ�çişleri Bakanlığı ile İ�stanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na başvurularak, “toplu taşıma siste- mine dahil edilen metrobüs hizmetine yapılan zammın geri alınması için gereğinin yapılma- sı, hizmet standartlarının belirlenmesi, ilan edilmesi, hız sınırına uyulması, engelli vatandaş- ların metrobüsten yararlanmasının sağlanması, İ�stanbul İ�li içindeki araç park alanlarından elde edilen gelirlerin Belediye bütçesine dahil edilmesi, yasal olmayan uygulamalara son ve- rilerek kamu zararının ortadan kaldırılmasının istendiği, davalı idarelerden İ�stanbul Büyük- 76 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuattan Haberler - Yargı Kararları şehir Belediye Başkanlığı’nca verilen cevaplar üzerine Büyükşehir Belediyeleri Koordinas- yon Merkezleri Yönetmeliğinin 18. maddesinin (ç) fıkrasındaki, “bilet ücret ve tarifelerini” ibaresi ile “üçüncü şahıslara işletilmesi için izin vermek, izin verilen otoparklar” ibaresinin iptali istemiyle ile İ�çişleri Bakanlığı ile İ�stanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na karşı ba- kılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun “Büyükşehir belediyesinin görev, yetki ve sorumlulukları şunlardır:” başlıklı 7. maddesinin (f) bendinde, Büyükşehir ulaşım ana plâ- nını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak; ulaşım ve toplu taşıma hizmetlerini plânlamak ve koordinasyonu sağlamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya kiraya vermek; kanunların be- lediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri, “Ulaşım hizmetleri” başlıklı 9. maddesinde ise, Büyükşehir içindeki kara, deniz, su, göl ve demiryolu üzerindeki her tür- lü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacıyla büyükşehir belediye başkanı ya da görevlendirdiği kişinin başkanlığında, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kuruluşları ile, Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonunun görevlendireceği ilgili odanın temsilcisinin katılacağı Ulaşım Koordinasyon Merkezi kurulur. İ�lçe belediye başkan- ları kendi belediyesini ilgilendiren konuların görüşülmesinde koordinasyon merkezlerine üye olarak katılırlar. Ulaşım Koordinasyon Merkezi toplantılarına ayrıca gündemdeki konu- larla ilgili üye olarak belirlenmeyen ulaşım sektörü ile ilgili kamu kurumu niteliğindeki mes- lek kuruluşlarından ihtisas meslek odalarının temsilcileri de davet edilerek görüşleri alınır. Bu Kanun ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinasyon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmuş ve servis araçlarının durak ve araç park yerleri ile sayısının tespitine ilişkin yetkiler ile büyükşehir sınırları dahilinde il trafik komisyonunun yetkileri ulaşım koordinasyon merkezi tarafından kullanılır. Ulaşım koordinasyon merkezi kararları, büyükşehir belediye başkanının onayı ile yürürlüğe girer. Ulaşım koordinasyon merkezi tarafından toplu taşıma ile ilgili alınan kararlar, belediyeler ve bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilgililer için bağlayıcıdır. Koordinasyon merkezinin çalışma esas ve usulleri ile bu kurullara katılacak kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile İ�çişleri Bakanlığı tarafından müştereken çıkarılan yönetmelikle belirlenir. Büyükşehir be- lediyelerine bu Kanun ile verilen görev ve yetkilerin uygulanmasında, 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun bu Kanuna aykırı hükümleri uygulanmaz kuralla- rına yer verilmiştir. Anılan bu düzenlemeler ile imar, planlama, ulaşım, itfaiye gibi geniş çerçevede eşgü- düm ve bütünlük içerisinde yürütülmesi gereken mahalli müşterek nitelikteki kamu hizmet- lerinin sunumunda etkinlik sağlanmasının, geniş bir katılım ve bakış açısı içerisinde yapıl- masının amaçlandığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 8. ve 9. maddelerine dayanı- larak çıkartılan ve dayanağı Kanuna koşut düzenlemeler içeren Büyükşehir Belediyeleri Ko- ordinasyon Merkezleri Yönetmeliğinin 18. maddesinin (ç) fıkrasında hukuka aykırı bir yön bulunmamakla birlikte, Kanunun ve Yönetmeliğin verdiği yetkiye dayanılarak alınan kararla- rın, hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık taşıdığından bahisle iptal davalarına konu edilmeleri her zaman mümkündür. Açıklanan nedenlerle, yasal dayanaktan yoksun bulunan davanın reddine karar veril- mesi gerektiği, düşünülmektedir. MEVZUAT 77
Mevzuattan Haberler - Yargı Kararları TÜRK MİLLETİ ADINA: Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: HUKUKİ SÜREÇ: İ�stanbul ilinde ikamet eden davacı tarafından, toplu taşıma sistemine dahil edilen met- robüs hizmetine yapılan zammın geri alınması için gereğinin yapılması, hizmet standartları- nın belirlenmesi, ilan edilmesi, hız sınırına uyulması, engelli vatandaşların metrobüsten ya- rarlanmasının sağlanması, İ�stanbul İ�li içindeki araç park alanlarından elde edilen gelirlerin Belediye bütçesine dahil edilmesi, yasal olmayan uygulamalara son verilerek kamu zararının ortadan kaldırılması istemiyle 01/12/2009 tarihinde başvuruda bulunulduğu, başvurunun ücrete ilişkin kısmı yönünden 19/01/2010, 05/04/2010 ve 24/04/2010 tarihlerinde, park gelirlerinin Büyükşehir Belediyesi gelirleri arasına alınması kısmı yönünden ise 25/12/2009 tarihli yazılar ile davacı başvurusuna cevap verilerek başvurunun reddedilmesi üzerine dava konusu Yönetmelik kuralının, tarife belirleme ve otoparkların üçüncü şahıslarca işletilmesi için izin vermek konusunda UKOME’ye yetki veren ibarelerinin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır. Dairemizin 26/06/2014 günlü, E: 2010/5405, K: 2014/5764 sayılı kararıyla; dava ko- nusu edilen Yönetmeliğin Resmi Gazete’de yayımından itibaren 60 günlük dava açma süresi içerisinde dava açılması gerektiğinden, aradan dört yıl geçtikten sonra yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin, geçirilmiş olan dava açma süresini canlandırmayacağı, bu durumda; Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliğinin iptali istemiyle açılan da- vanın yasal süresi içerisinde açılmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacının kararı temyiz etmesi üzerine Danıştay idari Dava Daireleri Kurulu’nun 07/04/2016 gün ve E: 2014/4658, K: 2016/1481 sayılı kararıyla; davacının başvurusuna konu ettiği yukarıda ifade edilen hususların dava konusu Yönetmelik maddesinin verdiği yetki dayanak alınarak belirlendiği göz önünde bulundurulduğunda, davacının yaptığı baş- vuruya verilen cevapların, bu Yönetmeliğin ‘uygulama işlemi’ olarak nitelendirilmesi zorun- lu olup, bu durumda uygulama işlemlerinin davacıya tebliğ edilip edilmediği, edilmiş ise bu tebligatların hangi tarihte yapıldığı, tebliğ edilmediyse davacının bunlardan haberdar olduğu tarihler araştırılmak suretiyle Dairesince davanın süresinde açılıp açılmadığı hususunda ye- niden bir değerlendirilme yapılarak karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Dairemiz kararı- nın bozulmasına karar verilmiştir. Dairemizin 26/06/2014 gün ve E: 2010/5405, K: 2014/5764 sayılı süre ret kararının, Danıştay İ�dari Dava Daireleri Kurulunun 07/04/2016 gün ve E: 2014/4658, K: 2016/1481 sayılı kararı ile bozulması üzerine işin esası hakkında karar verilmesi gerekmektedir. İNCELEME VE GEREKÇE: USUL YÖNÜNDEN: Dairemizce verilen süre ret kararının; Danıştay İ�dari Dava Daireleri Kurulunca; işlemle- rin uygulama işlemi olduğu gerekçesiyle bozulması ve kararda uygulama işlemlerinin tebliğ tarihleri araştırılarak karar verilmesi gerektiği belirtildiğinden; iş bu bozma kararı uyarınca verilen 11/09/2019 gün ve E: 2019/4432 sayılı ara kararımıza verilen cevapta; tebliğ evrak- larının bulunmadığı belirtilmiş olmakla; davacı tarafından bildirilen 28/04/2010 tarihine göre 25/06/2010 gününde açılan davanın süresinde olduğu değerlendirilmekte olup, davalı idarenin süre itirazı yerinde görülmemiştir. 78 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Mevzuattan Haberler - Yargı Kararları ESAS YÖNÜNDEN: İlgili Mevzuat: 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde; Büyükşehir ulaşım ana plânını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak; ulaşım ve toplu taşıma hizmetlerini plânlamak ve koordinasyonu sağlamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya ki- raya vermek; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işle- ri yürütmek büyükşehir belediyesinin görev ve yetkileri arasında düzenlenmiş; uygulama işleminin tesisi tarihinde yürürlükte olan 9. maddesinde; “Büyükşehir içindeki kara, deniz, su, göl ve demiryolu üzerindeki her türlü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yü- rütülmesi amacıyla büyükşehir belediye başkanı ya da görevlendirdiği kişinin başkanlığında, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kuruluşları ile, Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonunun görevlendireceği ilgili odanın temsilcisinin katılacağı Ulaşım Koordinasyon Merkezi kurulur. İ�lçe belediye başkanları kendi belediyesini ilgilendiren konuların görüşül- mesinde koordinasyon merkezlerine üye olarak katılırlar. Ulaşım Koordinasyon Merkezi top- lantılarına ayrıca gündemdeki konularla ilgili üye olarak belirlenmeyen ulaşım sektörü ile ilgili kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarından ihtisas meslek odalarının temsilci- leri de davet edilerek görüşleri alınır. Bu Kanun ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinas- yon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmuş ve servis araçlarının durak ve araç park yerleri ile sayısının tespitine ilişkin yetkiler ile büyükşehir sınırları dahilinde il trafik komisyonunun yetkileri ulaşım koordinasyon merkezi tarafından kullanılır. Ulaşım koordinasyon merkezi kararları, büyükşehir belediye başkanının onayı ile yü- rürlüğe girer. Ulaşım koordinasyon merkezi tarafından toplu taşıma ile ilgili alınan kararlar, belediye- ler ve bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilgililer için bağlayıcıdır. Koordinasyon merkezinin çalışma esas ve usulleri ile bu kurullara katılacak kamu ku- rum ve kuruluş temsilcileri, İ�çişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir. Büyükşehir belediyelerine bu Kanun ile verilen görev ve yetkilerin uygulanmasında, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun bu Kanuna aykırı hükümleri uygulanmaz, hükmü; 26. maddesinde; “Büyükşehir belediyesi kendisine verilen görev ve hiz- met alanlarında, ilgili mevzuatta belirtilen usullere göre sermaye şirketleri kurabilir. Genel sekreter ile belediye ve bağlı kuruluşlarında yöneticilik sıfatını haiz personel bu şirketlerin yönetim ve denetim kurullarında görev alabilirler. Büyükşehir belediyesi, kendisine ait büfe, otopark ve çay bahçelerini işletebilir; ya da bu yerlerin belediye veya bağlı kuruluşlarının % 50’sinden fazlasına ortak olduğu şirketler ile bu şirketlerin % 50’sinden fazlasına ortak olduğu şirketlere, 8/9/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İ�hale Kanunu hükümlerine tabi ol- maksızın belediye meclisince belirlenecek süre ve bedelle işletilmesini devredebilir” hükmü bulunmaktadır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 12. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin, 4. alt bendinde; gerçek ve tüzelkişiler ile resmi ve özel kurum ve kuruluşlara ait otopark olmaya müsait boş alan, arazi ve arsaları geçici otopark yeri olarak ilan etmek ve bunların sahipleri- MEVZUAT 79
Mevzuattan Haberler - Yargı Kararları ne veya üçüncü kişilere işletilmesi için izin vermek, il ve ilçe trafik komisyonlarının görev ve yetkileri arasında belirtilmiştir. 5216 sayılı Yasanın 8. ve 9. maddelerine dayalı olarak İ�çişleri Bakanlığınca yürürlüğe konulan Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliğinin UKOME’nin gö- rev ve yetkilerini belirleyen 18. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde; Kara, deniz, göl, nehir, kanal ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayıla- rını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; otobüs, taksi, dolmuş ve servis durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek, gerçek ve tüzel kişiler ile resmi ve özel kurum ve kuruluşlara ait otopark olmaya müsait boş alan, arazi ve arsaları geçici otopark yeri olarak ilan etmek ve bunların sahiplerine veya üçüncü şahıslara işletilmesi için izin vermek, izin verilen oto- parklar ile karayolu üzerindeki diğer park yerlerinde özürlüler için işaretlerle belirlenmiş bölümler ayrılmasını sağlamakla, UKOME’nin görevli ve yetkili olduğu kurala bağlanmıştır. HUKUKİ DEĞERLENDİRME: UKOME’nin görev ve yetkilerini belirleyen ve üst hukuk normu niteliğindeki 5216 sa- yılı Yasanın 9. maddesinin 2. fıkrası uyarınca Yasa ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini planlama yetkisinin UKOME’ye ait olacağı; UKOME’nin; merkezi idarenin tem- silcileri, meslek odası ve belediye temsilcilerinin katılımıyla teşekkül eden ve tüm beldede etkileri olan ulaşım hizmetinin sunumuna ilişkin esas ve usulleri belirleyen idari bir örgüt- lenme olması hasebiyle; trafik hizmetlerinin planlanması yetkisi kapsamında, tüm beldede etkileri olan güzergah, ticari araç sayısı, ruhsat verme ve toplu ulaşımda bilet ücret ve tarifesi belirleme gibi yetkileri haiz olduğu açık olup; ulaşım hizmetinin planlaması yetkisinin, tarife belirleme yetkisini de kapsaması madde ile ulaşılmak istenen amaca uygundur. Bu itibarla, davacı tarafından iptali istenen Yönetmelik kuralında yer alan “bilet ücret ve tarifelerinin” ifadesinde üst hukuk normlarına aykırılık görülmemiştir. Ö� te yandan; 5216 sayılı Yasanın yollamada bulunduğu 2918 sayılı Yasanın 12/b-4. maddesinde yer verilen otopark belirleme yetkisinin UKOME’ye ait olması; 5216 sayılı Yasa- nın 26. maddesi uyarınca da; belediyelere ait otoparkların belediye şirketince işletilmesine cevaz verilmesi karşısında; davacı tarafından iptali istenen Yönetmelik maddesinde yer alan “üçüncü şahıslarca işletilmesi için izin vermek, izin verilen otoparklar” ibaresinin de üst hu- kuk normlarına uygun olması nedeniyle hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1. Davanın; Yönetmeliğin 18 (ç) maddesinde yer alan “bilet ücret ve tarifelerini” ibaresi yönünden REDDİNE oyçokluğu ile, 2. Davanın, Yönetmeliğin 18 (ç) maddesinde yer alan “üçüncü şahıslara işletilmesi için izin vermek için verilen otoparklar” ibaresi yönünden REDDİNE oybirliği ile, 3. Aşağıda dökümü yapılan 413,90 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılma- sına, 4. Avukatlık Asgari Ü� cret Tarifesine göre belirlenen 3.600 TL vekâlet ücretinin davacı- dan alınarak davalı idarelere verilmesine, 5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 17/06/2021 tarihinde karar verildi. 80 EYLÜL 2021 • Yıl: 21 • Sayı: 252
Search