ÇAYASAD Edebiyat

Editör: Yüksel ARSLAN/Moderatör: Orhan Kemal KARAKUŞ/ Redaksiyon:Mahmut KUMCU/Sayfa tasarım: Kalbi KARAKULLUKCUEV 3 KASIM 2022 Fotoğra ar: Yüksel ARSLAN ÇAYASAD EDEBİYAT ÇAYASAD Roman Okur Bu Sayıda Nermin YILDIRIM Yüksel ARSLAN Orhan Kemal Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Basın Yayın KARAKUŞ Bölümü’nden mezun oldu. Çeşitli gazete ve dergilerde Betül HALAÇ muhabir, editör ve köşe yazarı olarak çalıştı. İlk romanı Unutma Beni Apartmanı 2011 senesinde Doğan Kitap Muhammed Rıdvan tarafından yayımlandı. Onu Rüyalar Anlatılmaz (2012, Doğan ESER Kitap), Saklı Bahçeler Haritası (2013, Doğan Kitap) Unutma Dersleri (2015, Doğan Kitap) izledi. Romanları Sırpça, Fuat KABACI Bulgarca, Fransızca, Çince, Arapça gibi yabancı dillere çevrilen Serpil Yıldırım, Manchester Letters, Tramline Project gibi uluslararası edebiyat projelerine katılarak, çeşitli ülkelerin KAMBEROĞLU yazarlarıyla ortak çalışmalar yaptı. Köln Kültür Dairesi’nin Berrin YILDIRIM Türkiye’den davet ettiği ilk yazar olarak, 2013 kışını dünyanın farklı ülkelerinden sanatçıların ağırlandığı program Fatma ACAR kapsamında Köln’de geçirdi. Barselona ve İstanbul’da yaşıyor. Timuçin TİMURALP (https://www.kitapyurdu.com/yazar/nermin-yildirim/145256.html) İlknur HAN Hüseyin ÇAKIR Mehmet KINA Ömer KIZILKILIÇ Cem Ali YAMAN İzin alınmadan alıntı yapılamaz. ÇAYASAD 1 EV l f

EV 3 KASIM 2022 Nermin Yıldırım, yalnız beni de il, Seher’i de yarı yolda Nermin Yıldırım’ın son romanı Ev, beni ismi ile bıraktı. Belki de Seher’in yaralarını saracak, belki de Seher’e sarmı tı önce. Ev. Ev ne güzel kelime. Seher, yeni bir yol açacak, hac yolunun gizemli yolcusu Yakup’u O uz (bu kadar güzel bir isim neden Ogo diye popüler kültüre sevimli görünmek, son dönemde toplumsal kısaltılır ki?) ve erbet’in Santiago yolundaki cinsiyete ve aile birli ine kar ı gerilla taktikleri uygulayan egzotik yolculu u, beni hemencecik kandırdı, marjinal tercihlere selam göndermek adına harcadı. Bence ne ben de dü tüm pe lerine, onlarla yürüdüm. Seher, ne Yakup ne de roman bunu hak etmi ti. Büyü O uz ve erbet’in sıcak dostlu uyla bozulmaya görsün bir kere, insan hemen romanın tekni i gülümserken Seher’in herkesten ve her seyden üzerine dü ünmeye, kurgudaki tutarsızlıkları aramaya ba lıyor uzak, yalnızlı ına meraklandım. Bir yola bu kez. Santiago yolculu unun aslında roman için çıkmak, bir yol bulmak gerekiyor bazen. Acaba gerçekle tirilen bir yolculuk oldu unu, bu yolculukta günlük Seher kendiyle olan kavgasında bir çıkı yolu olarak tutulan notların bir gezi yazısı gibi romana sızdı ını, bu bulabilecek miydi? Yolun sonunu görmek için yolculu a e lik eden içsel yolculu un gerçek yolculu un ben de gittim; Atlas okyanusuna bakan deniz aralarına yerle tirilirken kimi zaman kolaj etkisi yarattı ını fenerini gördüm, yanan ate in üzerinden ben hissediyorsunuz. Yazarın sık sık kullandı ı “Türkü Türkü de atladım; kendi albümümdeki foto ra arı Türkiyem” bölümlerindeki kız çocu unun sonraki ya amında açtım, kimiyle barı tım, kimini yırttım, kar ıla tı ı Paradise çukuru gibi erkek e lencelerinin! pek de okyanusa attım. bizim co rafyaya ait olmadı ını, kurguyu ilginç hatta ilgi çekici! bir hale getirmeye yönelik çabalar oldu unu dü ünüyorsunuz. O zaman romana olan inancınızı yitiriyorsunuz. Romandan bana kalan güçlü bir yola çıkmak iste i oldu. Yolda olmak, yol açmak, yol bulmak... Yol, ne güzel kelime. Orhan Kemal KARAKUŞ sterdim ki bir kurgu içerisinde oldu umu ÇAYASAD 2 unutup kendimi romanın dünyasına kaptırayım. Roman dünyasında kendime bir yol ararken, Seher’in içsel yolculu unun etkisiyle bilnçaltımda yatan, unutmaya çalı tı ım, yok saydı ım, kendimi kandırdı ımı bildi im halde kandırılmı olmayı tercih etti im ne varsa hesapla mak istedim. Artık daha güçlüydüm, kendi kararlarım vardı, mecburi evetlerin yerine koydu um gönüllü hayırlarım vardı, beni anlatan kelimelerim vardı. Ama olmadı; tam yolu bulmak üzereyken, bir ses duydum, daktilo sesi gibi, mekanik bir ses. O zaman gördüm Nermin Yıldırım’ı. Bilgisayarının ba ına oturmu Ev’i yazıyordu. Roman ba ıma yıkıldı, gerçek ardına bakmadan kaçarken kurgu geldi, ba kö eye yerle ti. Benim için bir yol bulma fırsatı kaçmı tı. Romanın sonunu görmek içim hızla okudum ve bitti. EV ̆ģs̆ğğğğģşşs̆ğğģs̆ğģs̆ğğģs̆ģşs̆ģşs̆ğģşşşşşşs̆ģs̆ģs̆ğğğģs̆ğġI̧slf̆ģşs̆ğģS̆ģşs̆ģS̆ģs

EV 3 KASIM 2022 “çocuklar bulunmak için saklanır, yakalanmak için kaçarlar” s. 30 “ölüm diye bir ey var çünkü, dedemden de büyük” s. 112 “bazen beklenmedik bir iyilik, beklenen kötülükten daha fazla incitir bizi” “o bir insanın di erini iyile tirdi i yerde ba layan uygarlıktan bahsediyordu; bende uygarlıkları, birbirini inciten, ölene dek inciten insanları anlıyordum” s. 353 Ev romanı Seher’in özelinde birçok insanın kaçındı ı, “ baca ımı dü ünmüyorum, sade yolu dü ünüyorum. kendiyle yüzle meyi ba arabilenlerin ve hayata yeniden A abildi imi. Baca ımı dü ünenler ötekiler. Bana tutunmayı ba arabilenlerin ya adı ı serüveni ve bu baktı ınızda, hatta bakmadı ınızda olmayan baca ımı serüvenin geli imine ev sahipli i yapan “Camino de görüyorsunuz. Bende kendime baktı ımda kalanımı Santiago” Hac yolunu anlatan bir romandır. Nermin görüyorum” “birinin hatırlamadı ı öbürünün unutmadı ı Yıldırım’ın sade bir dil ile yazdı ı roman ilk ba langıçta olur hep” s. 402 skandinav yazarlarının sıkıcılı ı ile ba larken daha sonraki bölümlerde özellikle romanın ilk yarısından sonra “ sizin derdiniz dünya de il, siz dünyanın derdisiniz” s. okuyucuyu ku atmaya ve son bölümlere do ru arkasından 419 “tek birini arayan öbürünü bulamaz” s. 437 sürüklemeyi ba armaktadır. Hayatın bir olgunla ma süreci oldu unu ve varılacak hede n kendisinin de il hedefe fadeleri derin anlamları edebî bir üslupla çok güzel ifade ula mak için yürünen yolun insanı olgunla tırdı ını, hede n etmeye örnek olarak verilebilir ancak roman dikkatlice asıl i levinin insana bu süreci ya atması oldu unu anlatan incelendi inde kurgusunun çok sa lam olmadı ı zaman bir romandır. Yazar bu anlatı içerisinde yine kendisiyle olan zaman sallantılar geçirdi i ve yazarında bu anlamda yüzle me ve olgunla ma sürecinde sorularına ve kendisine kararsızlıklar içinde oldu u görülmektedir. Örne in ya ama sevincini kaybettiren olaylara kar ı hayatın içinde romanın ilk yarısında ve belki üçte ikisinde ev, anne- buldu u cevapları payla ması esere aynı zamanda felsefî babadan ayrılı ve hatta seanslarda hep anne ve babayı diyebilece imiz bir zenginlik ve derinlikte katmaktadır. Bu anlatan foto ra ar yansırken ileriki a amalarda anne ve ba lamda; baba ayrılı ı ve çocu un ayrılı ı açıklı a kavu amamakta ve yazar bu ba lamda uzun bir ara verdi i Kader ile romanına devam etmektedir. EV ÇAYASAD 3 ̆ğģs̆ģs̆ğģslf̆ģs̆ğğğğğġĬğğğğğğģs̆ğģşşs̆ģs̆ģs̆ģs̆ğģs̆ģşşşs̆ģşsif̆ģşs̆gif̆ģşs̆ģşs̆ġI̧s̆ğģs̆ģşşşs̆g

EV 3 KASIM 2022 Roman, Kader ve yazarın iç hesapla ması ile son Yazarın deniz feneriyle kar ılaması ve aynı zamanda bulurken aslında ev ve aile açıkta kalmaktadır. Yazarın kendisiyle yüzle mesinde zirve yaptı ı ve Yakup’u KHK (!)kararları ile ihraç ve yurtdı ına çıkarılan okuyucuyu tamamen içine alan bölümünden sonra bir kimse olarak tanıtması, sonra bir dönem roman yani 31. bölümden sonra “son söz niyetine “ diye kahramanının â ık oldu u bir kimli e bürünmesi ve aldı ı bölüm eserin bütün etkisini ortadan kaldıran sonunda Yakup’la Fırat’ın a k ya aması ve on sonunda ve okuyucuyu ku atan derinli i, gizemi, heyecanı Yakup’un stanbul’a dönmesi roman kurgusu içerisinde tamamen ortadan kaldıran ve a a ı çeken bir bölüm anlamsızla maktadır. olmu tur ve esere eklemleme oldu u hissini çok açık bir ekilde vermektedir. Bu bölüm bir aile Yine son bölümde hiç evlenmeyi dü ünmedi ini belirten tarihinden pasajlar veren bölümleri andırmakta ve Seher’in iki sayfa sonra çocu undan bahsetmesi romanın roman okuyucusunun kahramanlar üzerindeki son bölüme gelinceye kadar Seher’in ev ve yolculuk hayal kurgularını ortadan kaldırmaktadır. Seher’in esnasında ya adıklarını, hissettiklerini, dü ündüklerini deniz fenerinde ya adı ı iç hesapla ma ve tartı maya açmaktadır ki o zaman roman kurgusu sonrasında verdi i karar ile bitmi olsaydı okuyucu romanın di er kahramanlar hakkında hep merak kendi içerisinde tam bir çeli kiler yuma ı haline duygusu içinde faklı farklı duygu ve dü üncelere ve gelmektedir. Bu çeli kiler içerisinde romanın gerçek kurgulara kendini kaptıracak bu durum da romanı kahramanı Seher mi yoksa Ogo mu meselesi tartı ılacak okuyucu kar ısında daha gizemli bir hale bir hal kazanmaktadır. getirecekti. Zaman zaman gerçek ve gerçek dı ılık arasında nsanın kendisiyle yüzle mesinin ve çevresini okuyucuyu getirip götüren yazar özellikle rüyaları ve tanımasının bir yolculukla anlatıldı ı roman Psikolog Çi dem Hanım’la olan diyaloglarında okunurken okuyucu “ nsanın ruhsal tekamülünde okuyucunun kafasını karı tırmayı ba arabilmektedir. ba ka yolculuklar var mı?” diye de sormaktan Rüya içinde rüya gibi bir karma ıklık içinde ve bazen de kendini alamamaktadır. Bu ba lamda “sürre zihin akı ı çerçevesinde okuyucuyu a ırtarak anlattı ı alayları”, “erbain yürüyü ü”, Budizm’in hac terapi seansları en sonunda çok basit bir ekilde sıradan yürüyü ü”, “kervan yürüyü leri” ve “me ailik” de rutin bir seans programına dönüvermektedir. Bu akla gelmektedir. ba lamda yapılan görü meler ve çocukluk hayatını genel olarak de erlendirdi imizde Seher’in bu denli travmalar Yüksel ARSLAN ya ayaca ı olaylara da rastlamak do rusu pek mümkün de ildir. Kahramanın yazarlık serüveni hakkında bilgi verirken dizilerin senaryoları için belirtti i görü ler ve tespitlerin bugünkü dizi dünyası içinde geçerlili inin korudu unu söylemek mümkündür. Yazar anlatımda çok sade ve yalın bir dil kullanırken özellikle ilk bölümlerde yabancı bir yazarın Türkçeye çevrilen bir eserini okuyormu hissi uyandırmakta, bu hissin yanı sıra bazen de beklenmedik ekilde “ ikemperver”, “malumatfuru ”, “serbaz” gibi Osmanlıca kelimeleri de kullandı ı görülmektedir. Bu kelimelerin sözlük kullanarak eser içerisine alındı ı algısı olu maktadır. Zira bu kelimelerin yazarın de il daha çok yazardan bir önceki ku a a ait söylem ve ifade özellikleri arzetmektedir. Ayrıca yazarın her nedense “kırçıllı” kelimesini sıkça kullanması da bu tür dikkat çeken özelliklerdendir. EV ÇAYASAD 4 ̧şşşşs̆ģṡĬģṡI̧şs̆ģs̆ģs̆ģşs̆ģs̆ģs̆ģs̆ğģşs̆ģs̆ģs̆ğģşşşs̆ğģs̆ğğğģs̆ğģs̆ģs̆ģşşşşşs̆ģşşs̆ģşşşs̆ğģşṡI̧şs̆ğģşşs

EV 3 KASIM 2022 EV ÇAYASAD 5

EV 3 KASIM 2022 Hepimiz zaman zaman yaparız “neden böyleyim, neden bunu diyemedim, neden böyle davranamadım” ve ço unlukla farkındalı ı yüksek bir insansak kendimizden aldı ımız cevaplar ho umuza gitmez ama bize kazandırdı ı çok önemli bir ey vardır: Kendimizi kendi benli imizi buluruz ve bu kendimizi sevmemiz kabul etmemiz için geçmemiz gereken ilk a amadır. Betül HALAÇ Kitabı okurken “Ev neresidir?” sorusu döndü durdu kafamda. Kendim için ev insanın çocuklu udur dedim. Romandaki sıralı anlatım bana göre okuyucuya keyif Çocuklu unda hissetti i tüm o duygulardır: olumlu ya da veren bir teknik olmu ve hikâyeyi dinamik olumsuz...Peki yeti kin oldu umuzda evimizde neyi tutmaktadır. Günlük bir dil kullanılması hem arıyoruz?Kitapta da dedi i gibi: ”Ne eksik ne fazla... Tam anla ılır olması hem de hikâyenin içinde kalabilmek bir tamamlanmı lık hissi...” Yerinde bir aidiyet, açısından önemlidir. Yazarın anlatımı duygularını gönlündeki her eye doydu un dı dünyadan dı a vuru undaki açıklı ı hayranlık uyandıracak korundu unu, duygusal anlamda güvende oldu unu niteliktedir. Hepimizin her gün defalarca kullandı ı hissetti in yerdir ya da sana bunları hissettiren ki idir. kelimeleri öyle bir dizimle sıralamı ki daha güzel “Benim evim sensin” diyebildiklerimizle bir ömür anlatılamazdı dedirtmektedir. geçirebilelim in allah! Kendimi buldu um, daha önce hissetti im ve GÖKYÜZÜ G B B R EY etkilerini davranı larıma yansıttı ım ama söze U ÇOCUKLUK, dökemedi im birçok cümle geçiyor ve birinin bir yerlerde sizinle aynı duyguyu ya amı payla mı H ÇB R YERE oldu unu görmek, bilmek insana kendisini çok iyi G TM YOR. hissettiriyor. Sanırım romanların bizi rahatlatmalarındaki en önemli sebep bu. Karakter, çocuklu unda güvenli ba lanma 6 duygusunu tam olarak kar ılayamadı ı için tüm ili kilerinde aynı sorunu ya ıyor, kendisini bir yere ait hissedip tamamlanmıyor. Bazı duygular zamanında doyurulmadı ında ise açlık giderek büyüyor ve ne ya anırsa ya ansın bir noktadan sonra doymak mümkün olmuyor. Bu doyurulmamı tüm ihtiyaçlar sonunda kendini fazlaca sorgulamaya itiyor. EV ÇAYASAD ̇İİİI ̧ŞṠİİI̧şs̆ğğģs̆ģşs̆ğģs̆ğğģs̆ģs̆ģs̆ğğģşşs̆ģşs̆ģs̆ğğģşşşs̆ğģs̆ğģs̆ğģşşşs

EV 3 KASIM 2022 Kitabın ilk kısımlarında, yazar çocuklu undan Kitabın dilinin çok sade olması, betimlemelerin güzel bahsederken acı düzeyinin gittikçe yükselece i olması ve yerli yerinde kullanılması nedeniyle kitabı izlenimine kapılsak da okudukça aslında yazarın b e e n e r e k o k u d u m . Ya z a r S e h e r ’ i n ç o c u k l u k bahsetmeye çalı tı ı kadar acıklı bir hikaye olmadı ı döneminde dedesinin ölümüyle birlikte, babasının kanaatine ula ıyoruz. Bu da bir romandan karde leri arasında iki yıl arayla geçirdi i dönemdeki beklenilen kurgu düzeyinin altında kalmı oldu unu kalabalıklar içindeki yalnızlı ını çok güzel anlatmı .Bu gösteriyor. Kurgu olarak zayıf olsa da yazarın durum insana ‘babasına gitseydi,aile ortamı olurdu’ kullandı ı dil ve yaptı ı basit ama çarpıcı dedirtiyor.Yine bu dönemi anlatırken “Türkü Türkü betimlemeler kitabın akıcı bir ekilde okunması Türkiyem” benzetmesi beni üniversite yıllarıma sa lıyor. Yol ve ev kavramları üzerinde yo unla ıldı ı götürdü.TRT’de yayınlanan bu programı hatırladım. bir kitapta kültürümüzle ve inançlarımızla çeli en bir “yol” tercihi de ele tirebilece imiz ba ka bir Seher’in Santiago yolculu unun anlatıldı ı bölüm çok nokta olarak gözümüze çarpıyor. Etkileyici bir sonla uzun tutulmu . Bu kadar olması gerekir miydi? Roman bitmese de her okuyanın aklına kazınacak örüntüsündeki araya serpi tirilen terapi bölümleri cümlelerin yer aldı ı ve okundu una pi man hikâyeyi dinamik tutmada çok etkili olmu . Yine de etmeyen bir roman. kitabın hikâye örüntüsü dü ünüldü ünde bu kadar uzun olmaması gerekti ini dü ünüyorum. Muhammed Rıdvan ESER Sonuç olarak benim için keyi i bir okumaydı. Be enerek okudum Serpil KAMBEROĞLU EV ÇAYASAD 7 ̆glf̧s̆ğģşşşs̆ğģs̆ğģs̆ģs̆ğģs̆ģşs̆ģs̆ğģs̆ğğģşs̆ğģs̆ğg

EV 3 KASIM 2022 Roman tarih atılmamı bir günlük havasında Kırk ya larında bu yolculu a çıkıyor. Kader daha erken öldü ünden geçmektedir.. Çünkü her ey kahramanın a zından neden bu ya a kadar beklemi çözemedim. 40 ya ilginç dönem. ve onun bakı açısından anlatılıyor. Eserde bugün ile nsanda ta ların yerine oturdu u bir dönem ve bu dönemde intihar dünü ve evvelki günü ustaca saç örgüsü örer gibi dü ünüyor, bu amaçla yola çıkıyor. Ölmeyi kararlı bir ekilde örerek, yani bunları iç içe geçirerek sebep sonuç isteyerek yola çıkıyor. Yürüyü ünün be inci gününde be altı kurgusunu güzel ayarlayarak anlatmı . Seher’in gündo umu seyredebilirim diyor. Nasıl bir ruh halidir bu? Ölüme ya adıkları onu psikiyatriye gidecek kadar etkilemi . gidi inin ruh halini fazla hissedemedim. Herhalde psikiyatrideki Annesi ve babası var ama yanında de iller yani bir seansları onu bu dü ünceden uzakla tıramamı . arada, birlikte de iller. Çocuklu undan beri annesiz ve babasız. Varlar ama yanında yoklar. Öldüklerine Romanda inceden inceye LGBT propagandası i lenmi . Tasvip dair bir bilgi yok. Bu durumda ya adıklarını etmiyorum. Yakup ve O uz yani Ogo, sevimli gösterilmi . Yıkıcı varsaymak gerekiyor. kültür saldırısına çanak tutan bir eser. ‘Ogo niye pe ine takılıp geldi’ diye sorulursa her eyi hesaplayan ve Romanda annesinin be ya ındaki seheri neden terk programlayan erkek egemen bir tip. Çi deminde ho una gidiyor edip Kars’a gitti i ile babasının da onu dedesine sonradan. Ona bir erke i hatırlatmadı ından Çi dem’in i ine gelen teslim edip sveç’e gitme nedeni belirsizli ini bir durum. koruyor. Bu belirsizlik okuyucunun “acaba ne zaman açıklanacak?” merakını son sahifeye kadar Romanda yavan kalmı bir nal var. Sürpriz nal olarak ilginçti ama ertelemesine ve son sahifede ise hayal kırıklı ına daha bir beslenebilirdi. O andaki ruh çarpı maları daha bir etra ıca u ramasına sebep olmu tur. anlatılabilirdi. Ayrıca ‘son söz niyetine’ diye bir bölüm romanlara has bir durum Romanda mülteciler üzerinden ev ve evsizleri de il. Ara tırma eserlerinde olan bir bölüm. Yadırgatıcı bir ekleme anlatmı . Kendisini de dünyada bir mülteci olarak olmu . Finalde stanbul’a döndükten ve normalle meye ba ladıktan görüyor. Her gitti i yerde fazlaca kalmıyor veya sonra annesini görmeye gidebilir, babası ile telefon görü mesi kalamıyor. yapabilirdi. Kaderin hayalini gerçekle tirmek için çıktı ı yolculu u kendine mâlediyor. Kader onun için Yapılan tasvirler çok ho . Bilhassa güne tasvirleri çok güzel. Onları ölüme gitmi ti. Seher ise hem ona borcunu ödemek ayrı be endim. Güne in kat kat eteklerini açması, uykusundan için ölmek amacıyla hem de kendisi için ölen uyanması vs.çok ho tu. Kader’in hayalini gerçekle tirmek için yola çıkıyor. Birkaç güzel söz tespit ettim payla mak istiyorum. Okuyunca bolca Sonuna kadar ölmek iste i ile yürüyor ama sonunda dü ünmeniz dile iyle buyrun: o istek okyanus dalgaları içerisinde kayboluyor, eriyip yok oluyor. Kendi çocuklu u ile görü üp “Sen neden a lamıyorsun? Herkese yetecek kadar sebep yok mu?” kendini okyanusun kollarına atmaktan vazgeçiyor. “Daha kaç kere görebilece ini bilmedi i birinin her fırsatta yüzüne bakmalı insan. Seviyorsa tabii.” “Yiyecek bir ey ister mi, diye sordum. stemedi. u an doyuyorum, dedi. erbeti seviyordu evsiz kadın.” “En yakın arkada ının ne demek istedi ini anlamıyorsan hiçbir dili biliyor sayılmazsın.” “Bana baktı ınızda hatta bakamadı ınızda olmayan baca ımı görüyorsunuz. Bense kendime baktı ımda kalanımı görüyorum. Sizin eksik gördü ünüzü ben o haliyle tam olarak görüyorum. Benim baktı ım pazıl tam eksik de il.” Fuat KABACI EV ÇAYASAD 8 ̆ğğğğğğğģs ̧ŞṠI̧s̆ğg ̆ğģşs ̧şs̆ģşşşşṡI̧şs̆g lf̧sifif̧şs̆ğğģs̆ģşs ̧s̆ģşşşşşs̆ģşşşşs̆ģṡI̧şşs̆ğģşs̆ğģşs̆ğģs ̆ģşs̆ğğġĬģşşs̆ğğģşşşs̆ģşs

EV 3 KASIM 2022 EV ÇAYASAD 9

EV 3 KASIM 2022 10 Kitabın olay örüntüsünde yer alan Santiago yolculu u okudu um ba ka kitaplarda da yer alması sebebiyle çok tanıdık geldi. Ev romanındaki yolculuk Seher’in Kader’in ölümünde hissetti i suçluluk duygusundan mı yoksa dedesinin ölümüyle amca ve halalarının yanında dönü ümlü kalmak zorunda kalmasının yarattı ı travmalardan arınmak için miydi? Tam olarak açıklık kazanmamı . Hikaye örüntüsü içinde yer alan yardımcı ögeler asıl konunun önüne geçmi . Vesna ile ilgili bölümde amaç Saraybosna’da ya anan zulme dikkat çekmek. Yakup ile ilgili bölümde a k hikayesi gibi gösterilip sonrasında Yakup’un cinsel tercihine yapılan vurgu. Çi dem Hanım’la terapilerde özellikle ‘modern terapi yöntemlerine vurgu yapılmak için mi yazılmı ?’ sorularını akla getiriyor. Romanın dili oldukça akıcı, zengin ve ho betimlemelerle doluydu. Özellikle Seher’in kullandı ı “ferah fahur, ikemperver, te ne, malumatfuru vb.” kelimeler anlam bütünlü ünü bozmadan yerli yerinde kullanılmı olsa da dedesinin kelimeleri gibi olmu . Bazı betimlemeler -özellikle güne ile ilgili yazdıkları- biraz kli e olmu , sıkıcı geliyor. Çocuk Seher’in ya adı ı acılar çok iyi verilmi . Bu bölümler etkileyiciydi ancak yakındı ı her ey onun hayatındaki olumsuzluk de il avantaj olmu . yi bir e itim almı kendi hayatını kurabilecek deneyim ve destek sa lamı . Üstelik Kader ile aynı eve ta ınması ( babası maddî olarak yeterli destek verdi i halde ) ve Paradise macerası yeti kin olarak kendi tercihleriydi, kendini haklı çıkarmak için çocuklu undaki eksiklikleri öne sürmesi ımarıklık gibi durmu , kitabın olay örüntüsünde çeli kiler olu turmu . Kitabın sonunda Seher’in aslında içindeki çocuk Seher’le barı mak için yola çıktı ını ve yolculu un sonunda da içindeki çocukla barı ması,onu öldürmemesi güzeldi. Zaman zaman yaptı ı felsefî yorumlar da kitabın keyi e okunmasına katkı sa lamı . Berrin YILDIRIM EV ÇAYASAD ̧s̆glf̆ģs̆ğģşşşşşs̆ģs̆ģşs̆ģs̆ġI̧s̆ģs̆ģs̆ģşşşşşs̆ģşşs̆ģşs̆ģşşşs̆ģs̆g ̧s̆ğg

EV 3 KASIM 2022 Neydi peki ev sahiden? Yeri geldi inde tren kompartımanlarını, gemi kamaralarını, sokak banklarını, kaplumba aların kabuklarını, ihtiyarların hatıralarını, çocukların umutlarını yuva yapan neydi? Sı ındı ımız yer miydi yuva? Gitti imiz mi, terk etti imiz mi, döndü ümüz mü yoksa? Ev dedi imiz, dört duvar de il ki orada sizi sevecek, saracak biri var mıydı peki?” Çocuklu umuzda kendimizi ait hissetti imiz bir yuvamız yoksa e er dünyanın neresinde olursak olalım yolcuyuzdur. Evini arayanlara ı ık olacak. Ruhunuz yüzle meye hazırsa! FATMA ACAR EV ÇAYASAD 11 ̧şs̆ğğğğğğğğğğğg

EV 3 KASIM 2022 Okudu umuz eserlere sanatsal açıdan bakılması Parçalanmı bir ailenin çocu u olan Seher’in öncelik olması gerekirken ben bilinçli veya bilinçsiz psikolojik sorunları vardır. Yazar romanda Seher’in olarak eserdeki konuya, açık veya örtülü mesajlarına yöneliyorum. Arkada larıma, çocuklarıma, ziksel yolculu u ile beraber psikolojik yolculu unu ö rencilerime tavsiye etti imde onlara ne fısıldayacak da konu oluyor. diye... Tüm okumaları roman, anı, hikaye hatta masal Kitabın güçlü yanları: Akıcı bir dil kullanılmı . bile olsa; izledi im tüm programları sinema, dizi, Kelime zenginli i açısından ba arılı, betimlemeler yarı ma hatta çizgi lm bile olsa hep bu açıdan güzel. Kitapta yer alan bazı sözler ilgimi çekti de erlendiriyorum. Bu eserde spanyol, ngiliz vb. bir “Beklenmedik iyilik , beklenen kötülükten daha yabancı kahraman yerine, Seherin Hristiyanların hac fazla incitir.” gibi. yolunu yürüme serüveni bu açıdan ilginç geldi. Kitabın zayıf buldu un yanları: Kitap olay akı ları Nermin Yıldırım’ın dili akıcıydı, tamlamalarda, normal bir seyirde ilerlerken, Finisterra Burnu’na tasvirlerde, benzetmelerde; bence de, ben de öyle ula tıktan sonra a ırı hızlandı. Kitapta Seher’in dü ünüyorum, olabilir mi ifadeleri zihnimden hep serüveni bir noktaya do ru ilerlerken çok hızlı geçti. Örne in daha ilk cümlesinde iddetli ya muru ekilde beklenmeyen bir yöne ve sona evrildi. Kitap “Çinko sundurmayı döve döve eritmeye ahdetmi daha farklı ve okuyucuda iz bırakacak ekilde ya mur sabaha kadar insafa gelmedi.” gibi ifadelerle bitirilebilirdi. Yazarın bu fırsatı kaçırdı ını yüzlerce defa zihnimizde resim çizdi, hayal kurdu. dü ünüyorum. Yazarın cinsiyetçi yakla ımını, “Kediler saçaklara, sincaplar a açlara, karıncalar toplum normları dı ında bazı davranı ları normalmi topra a, insanlar evlerine gizlendi.” ifadesiyle Ev gibi sunmaya çalı masını be enmedim. Tekrarlanan romanına giri yaptı ını gördük. bazı sözleri de sıkıcı buldum. Romanda bazen dü ündüren, bazen güldüren Genel olarak; okunabilecek bir kitap ama bölümlerde sıkça kar ımıza çıkıyor. Örne in be klasikle ebilecek veya ilerleyen yıllarda bir dönem ya ındaki Seher’in çok sevdi i dedesinin odanın edebiyatının güzel örneklerinden biri olarak ortasında çar afa sarılı ve üzerine bıçak konmu anılabilecek kitap de il. yatarken görmesi üzerine, “Acaba duruma alı ma ihtimali var mıdır, bu bıçakla daha sonra pırasa Ömer KIZILKILIÇ do ramı lar mıdır?” eklince dü ünmesi gibi. Bir de sempatik Ogo var. Hep planlı, -hatta Seher için bile plan yapan- bilgili, çok ara tıran, daha yola çıkmadan gidece i yer hakkında en ince detaylara kadar bilgi sahibi olan Ogo. Herkesin etrafında sempatik, bilgili, detaycı bir Ogo vardır. Dü ündünüz mü Ogo’nuz kim? Mehmet KINA EV ÇAYASAD 12 ̆ģs̆ģşşşşşs̆ģşs̆ģşşs̆ģs̆ģs ̆ğgif̆ģs ̧s̆ģşşşs̆ģşşs̆ģşs̆ģşs̆ģs̆ğğģs̆ģs̆ģṡİĬgif̧s̆ğğģs̆g

EV 3 KASIM 2022 Kendini hiçbir yere ait hissedemeyen Seher’in içsel yolculu unun farklı yönlerinin melankolisi diyebiliriz. Bu içsel yolculukta ev olgusunun sık sık sorgulandı ını görüyoruz. Romanımızın ana karakteri Seher çocuklu uyla yüzle ti i romanda, iç hesapla maların yo unlu u dikkat çekiyor. Anlatım ve dil yönünden kafa yorulmu . Lakin bazı betimlemelerde ifadelerin abartılı oldu unu görebiliriz. Seher’in yolculu u esnasından okuyucuda belki bir anlamda kitapla beraber kendi yolculu una çıkıyor. Okuyucu ya anmı lıklarından kesitler bulabiliyor. En azından bende bu hissi uyandırdı. Kendi çocuklu uma, ya anmı lıklarıma dair benzerlikler ve sorgulamalarla kar ı kar ı kaldı ımı söyleyebilirim. Seher’in romanın ba ında her ne kadar antipatik bir tip olarak görünse de Ogo’nun sevecenli i, hayata dair bakı açısı Seher’in antipatikli ini büyük ölçüde siliyor. Gerçek manada Nermin Yıldırım’ın bu yolculu a çıkmı olması, kitabın gerçekçi ve daha anla ılır olmasını sa lamı . Çi dem Hanım’la olan psikolojik seans bölümlerini zevkle okudum. Bu bölümlerin biraz daha detaylı olarak i lenmesini tercih ederdim. Son olarak S.313’ten bir alıntıyla bitirmek istiyorum: “Vızır vızır akan Atlantik Otoyolu’nu solumuzda bırakıp Gandara Nehri’nin kıyısında ilerledik bir süre . Bacaklarımı güçbela e ip bükerek yürümeye çalı ırken, yoldaki arabaların günlerdir tepti im yolu birkaç saatte alaca ını dü ünmek garibime gidiyor; zor yolu tercih etmenin gururu, ma rurlu unun budalalı ına karı ıyordu. Direksiyon ba ındakiler hedefe benden önce varacaklardı muhakkak. Ama benim gördüklerimi göremeyecek dü ünme fırsatı bulduklarımı dü ünemeyecek, velhasıl süratlerinden ba ları dönerken hayatlarının direksiyonuna geçme kudreti edinemeyeceklerdi.” Ya amın hızla akıp giden akı ına kendimizi fazla kaptırmadan, ya anan yada ya anacak güzellikleri kaçırmadan yava yava ve ya lanmak üzere... Timuçin T MURALP EV ÇAYASAD 13 ̇I̧şşşşşşşşşşşs̆ğğģs̆ğģs̆ģs̆g ̧s̆ģşs̆ğģs̆ģs̆ģşşşs̆ģşs̆ğğģs̆ğģs̆ģs̆ğğg

EV 3 KASIM 2022 Annesi-babası ayrılmı , anneyi hayatında bir kez görmü , Seher her zaman, her ya ında bir çatının altında ve babası ile ayrı ülkelerde ya ayan ve baba ile görü mek kendisini seven koruyan insanlarla ya amı , Olmayan istemeyen, be ya ına dek birlikte ya adı ı dedesini annesi ve babası. Öte yanda annesi ve babası ile birlikte kaybettikten sonra ; önce iki yıl halasının evinde sonra ama sevgiden, ilgiden, güvenden yoksun o kadar çok iki yıl amcasının evinde ve ba ka akrabalarla ayrı ayrı çocuk biliyoruz ki –maalesef- evsiz olan Seher mi? Ve kentlerde ya ayan bir çocukla kar ıla tım. O çocuk imdi gerçekten ya amı Seher için bu denli yaralayıcı mı idi? 40 ya ında ve içindeki kırk yıllık yaralarla yüzle mek Yoksa Seher ufak tefek çizikleri yara mı sandı? istedi i bir yolculuk yapmakta. Camino de Santiago hac yolu. Arkada ı Ogo da ona e lik ediyor. Roman, bugünü yürüyü yolu boyunca yapılan yolculukla, çocuklu u psikolojik danı ma seansları ile Kitaba ba ladı ım ilk sayfalar ve devam eden 7,8,9....14,15 geçmi e dönerek anlatıyor. Romanın iki zaman bir yandan. Camino de Santiago yolculu una ba layan iki boyutunda ilerlemesi, geçmi ve bugün arasına geçi leri arkada ın hac yolculu unun ilk adımları ve yolculu un güzel yapılmı . Psikolojik görü meye yer vermesi, bu konunun güncel olması bakımından iyi bir mesaj olmu . geçti i yolların , mekanların, gö ün, denizin ‘’ htiyacı olan psikolo a gitmekten ve kendisi ile betimlemeleri... Tüm tasvirler güzel, çekici ve etkili yüzle mekten korkmasın’’ demi . ancak o kadar yo un ki yorucu! Bu sayfaları okurken kendimi dalgalı denizle mücadele eden yüzücü gibi Romanda Seher’in ya amında yer alan önemli ki ilerden hissettim. Dalgalarla güre mekten suyun ferahlatıcı birisi üniversite arkada ı Kader. Kader aynı zamanda ev etkisine kendini bırakamayan bir an önce sakin kıyıya arkada ı. Kader; kendine özel, kendi do rularını ula mak isteyen yüzücü gibi.... u yo un tasvirler bitse, ya ayan, ba kalarının kendisi hakkındaki olumsuz dedim. dü ünce ve yargılarına aldırı etmeden yoluna devem eden, özünde iyilik ve sevgi ta ıyan bir genç kız olarak Ve neden, Camino de Santiago, Seher ülkemizde bir Seher’in yolculu unda yer alıyor. Kader’in hayatını yerden bir yere yolculuk ederek de yaralarını saramaz kazanma ekli ise toplumun ahlaki de erlerince mıydı? diye dü ünmekten kendimi alamadım onaylanmayan bir durum olarak verilmi . Yazar Seher’e ev arkada ı olarak neden Kader’i seçmi dedim do rusu. Kitabın dili akıcı, okuması güzel, Seher’in kıvrak Gelenek ve de erlere, toplumun ahlâkî hassasiyetlerine dü üncesi, olayların akı ı ile okumada akıyor. Anlatımda uymayan durumların, normallik algısı üzerinden satır yerini bulmu olan ‘’musallat, müdana, kallavi’’ gibi aralarına serpi tirilmesi bana iyi gelmedi. sözcükler ise yazım içinde ‘kesme yapı tırma gibi durmaktan kendilerini kurtaramamı lar’ diye dü ündüm. Seher’ in kendi ya amında eksik gibi gördü ü eyler Ogo’da var. En ba ta iyi bir anne-baba ve güzel bir aile Anne –babası ile ya amamı , dedesini be ya ında ya amı. Yazar Seher’in aradıklarını Ogo’da bulundurarak kaybetmi ve evsiz büyüdü ünü söyleyen birinin pek de dengeyi kurmu . Okumak keyi i idi. kolay duymayaca ı ve kullanmayaca ı sözcükler. ( ben bu söylemlerin dede- nine bulunan, büyük amca- büyük hala İlknur HAN bulunan aile ortamlarında konu ulan sohbetlerde çocukların kula ına çalınan sözler oldu unu dü ünürüm....) O nedenle metinlerde bulunması ve de sık sık kullanılması özellikle seçilmi bir yöntem gibi geldi. Seher her ne kadar evsiz oldu unu söylüyor ama ya adı ı her akraba evinde sevgi, ilgi ve e at görüyor, kendisine ait odası oluyor, e itim alıyor, okula gidiyor, spor yapıyor, yabancı dil ö reniyor. EV ÇAYASAD 14 lf̧şşşs̆ģşs̆ğģşşs̆ģs̆ģşşşşs̆ģşşşşşs̆ġI̧şşşşşşs̆ģşşşşs̆ğgkf̧s̆ģs̆ģşs̆ğģs̆ğğģşşşşşşşşşşşs̆ģŞşs̆ğğğğģşs̆ğģşşs̆ģşşşşşşs̆ģşşşşşşs

EV 3 KASIM 2022 lk etapta ‘kendilik ba ka bir ifade ile ontolojik ‘‘Hakikatimizle barı tıktan, kabul et devam eti sancıları olan’ bir roman kurgusu ile kar ıla tı ımızı ke fedip, içselle tirdikten sonra hayat bu kadar zor ifade edebiliriz. Fakat romanın var olu sal sancıları, olmasa gerek? Ne dersin?’’ zamanla imge ve tasvirlerde kaybolmaya bırakmı , ikilem olu turan ifadeler ‘’Seher hem yalnız kalmaktan ‘‘hayata tutunmak için inanmaya mecbur kaldı ımız çok korkuyor hem de Ogo’yu ilk başta yanında asla bütün yalanlar günü gelince açı a çıkıyor. Ve sonra istemiyor’’ karakterler de psiko- sosyal derinli in biz ölmüyoruz. Daha kötü bir ey oluyor: olmayı ı, karakterlerde sı psikoterapi ve psikanaliz, Ö rendiklerimizle ya amaya devam ediyoruz.’’ kurgu geçi lerinde ba lantısızlık, kitabın temel talihsizliklerindendir. Ayrıca feminist bir bakı açısı ‘Seher kısıtlı gücünü kendi gerçe ini bulmaya romanın objekti i ini bozmu tur. Kitapta benli e ufuk harcıyor sanırım.’ açacak aforizmalar: ‘‘Hayatın hep kendine göre zorlukları olaca ından ‘Yürümek hayatımın önemli bir parçası, bir tür yana pek ku kum yok açıkçası. Ama onu daha da dü ünme biçimi benim için’ zorla tırmak için çabalamamak kesinlikle iyi kir!’’ ‘Kierkegaard, hayatın ileri do ru ya andı ını ama ancak ‘‘Bazen güzel eylerden korkar, hatta kaçarız. Biraz geriye bakarak anla ıldı ını söylüyor.’ kazırsak altından mesela kaybetme korkusu çıkacak. Biraz daha kazırsak hatırlamaktan ‘Beyin çok acayip. Her eyi sahibinin ihtiyacına göre ho lanmayaca ımız ba ka anılar. Yine de kazımak tanzim ediyor. En kullanı lı hatıraları buluyor, anlamlı iyidir. Yeterince kazırsak her kaygının, arazın bir bütün olu turacak ekilde yan yana diziyor, altından bir en evvel tanı mamız gereken o ey bulamadıklarını da esasa hizmet edecek mürekkeplerle çıkıyor çünkü: Benli imiz.’’ yeni ba tan yazıyor.’ ‘‘Ermedi imize göre hayatın içinde savrulmaya ‘Kendimize kar ı dürüst olsak neyle kar ıla ırız? Belki devam edece iz. Belki de asıl mesele korkmadan biraz üzülürüz ama sonunda hiç ummadı ımız biriyle yürümek.’’ tanı ırız: Kendimizle!’ Cem Ali YAMAN ‘Neden hep güçlü görünmek zorunda hissediyoruz kendimizi?’ ‘Neyse ki asıl gücün oldu un gibi görünebilmek oldu unu zamanla ö reniyor insan.’ “Her eye ra men” diyebilece imiz bir karakter kurmak istedim. Dünyaya ra men bir karakter. Çünkü hepimiz öyleyiz.’’ EV ÇAYASAD 15 ̆ğğģşşs̆ģşsif̧şs̆ğģs̆ģs̆ğģşşs̆ğğģs̆ğğģs̆ģşşşşşşşs̆ģs̆ģs̆ģs̆ģs̆glf̧s̆ģs̆ģs̆ģşşs̆ģşşṡI

EV 3 KASIM 2022 EV ÇAYASAD 16

EV 3 KASIM 2022 EVDEN KAÇI EVE DÖNÜ Yolculuk esnasında dünyada ya anan emperyalist zulüm, Bosna Sava ı ve Bosnalı kadınların ya adıkları acı, Roman kahramanı Seher, ilk yolculu una dedesinin Türkiye’de ya anan 15 Temmuz darbe giri imi sonrası ölümünü anladı ı 5 ya ında, cenaze evinden ayrılarak çıkarılan KHK konusu, çevre ve hayvan sorunları, çıktı ı bu yolculuk ya adı ı travmanın sonucudur. Anne fakirlik konuları; yolcularla yaptı ı konu malar ve yol ve babası ayrılmı olan Seher, onu en çok seven ve boyunca yaptı ı gözlemlerle anlatılmı tır. Ayrıca kollayan dedesinin yanında kalmı tır. Dedesinin de Ogo’nun arkada ı Yakup’un ahsında, LGBT konusuna ölümüyle Türkiye’nin farklı ehirlerinde ya ayan amca de inmi ve bu durumu çok normal bir olaymı gibi ve halalarının yanına oradan oraya bazen götürülmü kar ılamaktadır. bazen de gönderilmi tir. Böylece kendisini hiçbir yere ait hissedememi tir. Gitti i her evin kuralları farklıdır. Nihayetinde yolculuk sona ermi ve Seher kendini Bu durum onu, gitti i evlerde nasıl davranaca ını öldürmekten vazgeçmi , geçmi iyle barı mı , hayatı bilemez duruma sokmu tur. Avrupa’da ya ayan oldu u gibi kabullenmi ve dünyanın farklı yerlerindeki babasının yanına gitmemek ya da izne geldi inde insanlara yardım etmek için uluslararası yardım babasıyla kar ıla mamak için hep ba ka bir akrabasının kurulu unda gönüllü olarak çalı maya ba lamı tır. yanına gitmi tir. Çünkü bu duruma dü mesine Roman kapa ında kullanılan yumak resmi dikkat babasının sebep oldu unu, annesinin onu terk edip çekicidir. Çünkü di er kitaplarının kapa ı da gitmi olmasına ra men bir suçu olmadı ını incelendi inde onlarda da farklı renklerde ipin kapakta dü ünmektedir. Fakat her ne hikmetse annesinin kullanılan di er görseli sardı ı fark edilmektedir. Bu akrabalarından hiç bahsetmemektedir. Onların yanında durum eserlerin birbiriyle ba lantılı olabilece ini ve hiç kalmamı tır. di erlerinin de “Ev” romanına ba landı ını dü ündürmektedir. Feminist ve seküler bir bakı açısıyla Okudu u okullarda hep yalnız kalmı , arkada ları yazıldı ı anla ılan roman çok sayıda dile çevrilmi tir. tarafından be enilme, kabul edilme iste i ile davranı lar sergilemi tir. Üniversite hayatında tanı tı ı arkada ı Eserde her insanın; fark etse de etmese de içinde Kader ile çok iyi anla mı ve onun evine ta ınmı tır. ya adı ı modern zamanın rutinlerini terk ederek gitme, Seher’in Paradise isimli yerde ba ına gelen kötü bir bulundu u yerden ayrılma, yola çıkma, arayı , bedenen olayın hesabını sormak için giden arkada ı Kader’in yorulup yıpransa da zihnen dinlenip yenilenme, öldürülmesi sonucu ya adı ı üzüntü hayatı de i mi tir. bilmedi i yerlerde kaybolup ruhen kendini bulmak için Aradan geçen yıllarda farklı i lerde çalı mı , arkada yolculu a çıkma dü üncesi anlatılmaktadır. Fakat eserin edinememi ve hep yalnız kalmı tır. Girdi i bunalım ilerleyen sayfalarında aslında kendini bulmak de il sonucu terapilere ba lamı tır. Terapilerin bir faydasının hayatına son vermek için bu yolculu a çıktı ını olmadı ını dü ünerek hayatına son vermeye karar anlıyoruz. vermi tir. Bunun için de dünyanın sonu olarak kabul edilen Finisterra’da bulunan deniz fenerinin oldu u yere gitmeye karar vermi tir. Yolculu a çıkma dü üncesini arkada ı Ogo’ya (O uz) açmı , o da birlikte gitmeyi teklif etmi tir. Yolculuk boyunca kendisini öldürece ini sadece, bir konaklama yerinde gece vakti karanlıkta, yüzünü görmedi i, kendisi gibi Santiago yolunu yürüyen bir kadına söylemi tir. Yolculuk esnasında birçok farklı insanla tanı mı ; tanı tı ı bu insanların ve yol arkada ı Ogo’nun sözleri ve davranı ları kendisini sorgulamasına, kararını gözden geçirmesine sebep olmu tur. EV ÇAYASAD 17 ̆ğğģs̆ğģs̆ğģşşs̆ģşs̆ğğğğğğğğğğg ̧şşşşs̆ģşşşşşşşs̆ģşşs̆ģs̆ģşşşşşşşs̆ģşşşs̆ğģşs̆ģşs̆ģs̆ģşs̆ģşs̆ģşşşşşşşs̆ğģşşşşşşşs̆ģşşs̆ğģşs̆ģşs̆ğģs̆ģşşşşs̆ģşs̆ğğģşşşşşşs̆ģs̆ģs̆ğģŞS

EV 3 KASIM 2022 18 Eserde Seher hiç a lamayan, Vesna sürekli a layan; Seher sürekli geçimsiz, kötümser, Ogo hep anlayı lı, mutlu, hayat dolu ve ümitlidir. Seher’in mezarlık gezmeyi sevmesinin dedesine olan sevgisinden oldu unu dü ündürmektedir. Psikolog ile olan diyalogların anlatıldı ı bölümler kısa gibi olsa da aslında hemen arkasından gelen bölümde detaya girmekte ve terapi devam ediyormu izlenimi vermektedir. Aslında romanda her ey ba ladı ı yere dönmektedir. stanbul’dan çıkılıp stanbul’a dönülmekte, hatıralardan uzakla ılıp tekrar hatıralara dönülmekte, arkada lardan ayrılıp tekrar arkada lara dönülmekte, evden çıkılıp eve dönülmekte ve nihayet insan geçmi inden kaçıp tekrar geçmi iyle barı arak kalbine dönmektedir. Eserde kullanılan kelimeler daha çok günümüz gençlerinin kullandı ı kelimelerden olu sa da eskiden kullanılan kelimeler de do ru yerlerde kullanılmı tır. 90’lı yılların tv programlarına, sanatçılarına ve arkılarına göndermeler yapılmaktadır. Eserde kullanılan kelimelerin büyük ço unlu u her ne kadar Türk toplumunun kullandı ı kelimeler olsa da duygu ve dü üncelerine tercüman olmamaktadır. Yazarın dünya görü üne uygun olan bir tarzda kullanılmı tır. Sanki bu eserde; LGBT ve KHK sorunu da gündeme getirilerek toplumun LGBT’ye olumsuz bakı ının de i tirilmeye çalı ılması, KHK’nın yanlı , LGBT’nin ise normal bir durummu gibi yeni nesle anlatılmaya çalı ılması göze çarpmaktadır. Bu da bu eserin bir proje oldu u izlenimini uyandırmaktadır. çkili ortamların normal oldu u, Kader’in ahsında bu ekilde ya ayan kadınların hayatının normalmi gibi gösterildi i, dinî hayatın hiç gündeme gelmedi i, erkek kar ıtı söylemin çokça yer aldı ı, hep kadınların ezildi i dü üncesinin empoze edilmeye çalı ıldı ı göze çarpmaktadır. Bazı bölümlere mistik ya da tasavvu bir hava verilmeye çalı ılsa da ba arılı olunamamı , çok fazla tekrara dü ülmü tür. Kadının, erke in, hemcinsin, kısacası insanın meta olarak görüldü ü bir dünyanın kötülü ü anlatılmaya çalı ılmı tır. Cinsiyetçi bir yakla ımla söylenen “Anasını satayım.” cümlesi zaten yanlı , yeterince sevimsizken bunun kar ısına yine cinsiyetçi bir yakla ımla 4 yerde “Babasını satayım.” cümlesinin kullanılması kötü niyetli bir yakla ım izlenimi uyandırmaktadır. Hüseyin ÇAKIR EV ÇAYASAD ̧şşşşşşs̆ğğģşşşşsif̆ģşs̆ğģs̆ğģşşşs̆ġĬģşşşşs̆ģşşşs̆ğğģşs̆ģs̆ģşşşşşṡİĬģşşs̆ģs̆ģs̆ğg

EV 3 KASIM 2022 EV ÇAYASAD 19

EV 3 KASIM 2022 ‘’Sı ındı ımız yer miydi yuva? Gitti imiz mi, terk etti imiz mi, döndü ümüz mü yoksa? Ev dedi imiz, dört duvar de il ki orada sizi sevecek, saracak biri var mıydı peki?” EV ÇAYASAD 20 ̆ğğğğğğg