Important Announcement
PubHTML5 Scheduled Server Maintenance on (GMT) Sunday, June 26th, 2:00 am - 8:00 am.
PubHTML5 site will be inoperative during the times indicated!

Home Explore Bisse Dergi 2017

Bisse Dergi 2017

Published by info, 2017-03-26 09:03:55

Description: Bisse 2017 dergi

Keywords: bisse

Search

Read the Text Version

MART-EYLÜL 2017 YIL:1 SAYI:1 PARA İLE SATILMAZ ’deSn ize centilmenSakıp Sabancı İlkbahar-YazÖzlemle anıyoruz 17Koleksiyonu 20 8 &İstanbul Saniyede bir Kadir Topbaş: gömleğin hikâyesi Yerine göre giyinmeyi tercih ederimZeynel Abidin Erdem Faruk Saraç:Karşımdaki için giyinirim Moda tarihe sahip çıkıyor

41 Yıllık Tecrübe ile...

’den Size İÇİNDEKİLER ’den Size 52 6 İMTİYAZ SAHİBİ “Engelli olmak şık olmaya Sanattan sanayiye uzanan BİSSE Tekstil Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. engel değildir” yolculuk: BİSSE Adres: Rami Kışla Caddesi No:59/A Topçular/İstanbul Marka Öyküsü 14 Tel: (+90) 0212 613 97 10 6 Sanattan sanayiye uzanan yolculuk: BİSSE Faks: (+90) 0212 613 97 14 Haber 8 saniyede bir [email protected] 10 Gömleğin tarihçesi gömleğin hikâyesi 12 Tılsımlı gömlekler YAYINA HAZIRLAYAN 14 8 saniyede bir gömleğin hikâyesi 40 Yaşar, İrfan, Cenk Aşçıoğlu KEÇECİ YAYINCILIK ORG. TİC. LTD. ŞTİ. Stil 42 Mustafa, Onur, Engin Kefeli 19 Atatürk Röportaj GENEL YAYIN YÖNETMENİ 21 Sakıp Sabancı’yı özlemle anıyoruz 52 Ramazan Baş SALİH KEÇECİ 23 Kadir Topbaş 46 Faruk Saraç 24 Zeynel Abidin Erdem 150 Zeynel Abidin Ağgül YAYIN KOORDİNATÖRÜ 26 Faruk Süren 146 Onur Seyit Yaran ASİYE KEFELİ 28 Fikret Orman Moda Stil 30 Nuri Tuna 60 BİSSE 2017 İlkbahar-Yaz Koleksiyonu YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ 32 Fatih-Figen Kıral 142 Backstage E. BERNA TUNA FENEMEN 34 Behzat Gerçeker BİSSE Sosyal Sorumluluk 36 Erol Kaynar 58 GÖZDER-TOFD GÖRSEL YÖNETMEN 38 Orhan, Nedim, Engin Keçeli Bakım RIFAT KURT 174 Erkek cilt bakımı Magazin EDİTÖR 154 Demet Akalın BURCU NAZLI DAĞYELİ DURMUŞ 158 Mustafa Ceceli Yazarlar MODA EDİTÖRÜ 160 Salih Keçeci SERDAR BELLEK 171 Reha Arar MUHABİR ERAY KABİL KATKIDA BULUNANLAR MUSTAFA KEMAL ÇOLAK, REHA ARAR, MURAD ACAR, BİROL-NECİBE DARCAN İLYAS HAYRİ, BERİL BÖKE ARŞİV SEVİL ASLAN YAPIM KEÇECİ YAYINCILIK ORG. TİC. LTD. ŞTİ. Esentepe Mah. İrfan Baştuğ Paşa Cad. Yuva 3 Ap. No. 8 D.3 Şişli, İstanbul Tel: 0 212 265 01 38-71 Faks: 0 212 265 01 71 [email protected] www.qualityofmagazine.com BASKI PROMAT BASIM YAYIN SAN. VE TiC. A.Ş Adres: Orhangazi Mahallesi 1673.Sokak No:34 Esenyurt İstanbul/Türkiye Tel:+90 212 622 63 63 pbx Fax: +90 212 605 07 98 e-posta: [email protected] BİSSE 2017 İlkbahar/Yaz koleksİyonu kataloG çekİmİ ekİp lİstesİ Proje Koordinatörü:........Asiye Kefeli Fotoğraf:.........................Zeynel Abidin Ağgül Manken:..........................Onur Seyit Yaran Tasarım: .........................Eda Akkuzu, Cankut Gazi Görsel Tasarım, Stiling:.Serdar Bellek Saç,Makyaj:....................Erkan Kurtses Fotoğraf Asistanı:...........Merve Özcan Backstage Fotoğraf:.......Eray Kabil Copyright ©: Derginin içinde yer alan her türlü resimli ve yazılı bilgilerin, yaratıcı fikirlerin, röportajların, faydalanma, çoğaltma, yayımlama, digital iletim suretiyle yayma, kullanma, derleme, çoklu kullanma vb. telif hakları BİSSE Tekstil Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti.’ye aittir. İzinsiz kullanılamaz. Yazarlarımızın köşe yazıları ile ilgili her türlü sorumluluk kendilerine aittir. 6 aylık süreli yayındır.2

178 Gezi 60 Bisse İlkbahar/Yaz 2017 58Sosyal Sorumluluk ve BİSSE 24 184 Zeynel Abidin Erdem: Mercedes-AMG GT R, “AMG “Kendim için değil, Magno açık yeşil” adındaki karşımdaki için giyinirim” özel rengiyle yollarda kendine yer açıyor. 154 3 Demet Akalın: 20. yıla “Rakipsiz” kutlama

’den Size EDİTÖRDEN Asiye Kefeli BİSSE’den Size [email protected] 1970’li yıllar… İki idealist kardeş, erken yaşlarda iş yaşamına atıldılar. Türlü işlerden sonra bir rüyanın peşine takıldılar… 1976 yılıydı. İstanbul Vefa’da küçük bir atölyede Türkiye’nin en iyi gömlek üreticisi olmaya soyundular. Sermayeleri; samimiyetleri ve üstün çalışma azimleriydi… Sabırla yoğurulan zor yılların ardından rüya gerçek oldu. Mütevazı atölyeden BİSSE Tekstil Sanayi doğdu. ‘En iyi gömlek’ hedefi ile başlayan yolculuk, erkek giyiminde söz sahibi şirketlerin bulunduğu en konforlu kompartımanda sürüyor. Özel günlerin kıyafetleri artık BİSSE’den seçiliyor. Değer verilen görüşmeler, toplantılar için uğuruna inanılan BİSSE ürünleri tercih ediliyor. Yıllar içinde kalpler kazanıldı, gönüller fethedildi. BİSSE çatısı altında yeri doldurulamayacak dostluklar kuruldu. Türkiye’nin asla unutmayacağı değeri, merhum iş adamı Sakıp Sabancı, markanın ‘en özel manken’iydi örneğin. ‘Dünya BİSSE giyiyor, ben de’ diyerek, markaya ‘ağabeylik’ yaparken, iş yaşamında benzersiz bir dayanışmanın da öncüsü oldu. Bugün BİSSE, siyasetçisinden akademisyenine, iş adamından bankacısına, en iddialısından en alçakgönüllüsüne, toplumun tüm kesimlerine sesleniyor. BİSSE’yi oluşturan değerlere, “Birlikte İlkemiz Sanatla Sanayiye Erişmek’ felsefesine bağlı kalarak, iş yaşamında sağlam adımlarla ilerliyor. 40 yılı geride bırakan, 41’inci yıla girerken kardeş markası B76’yı da kreasyonuna ekleyen BİSSE, hep farklı olanı aradı. Önce en iyi gömlek üretimi ile fark yaratıldı, sonra reklamda, satış ve pazarlamada… BİSSE olarak şimdi yeni bir kulvarda fark yaratmaya soyunduk. Klasik katalog anlayışının dışına çıkmayı amaçladık. Sizlere bundan böyle dergi tadında kataloglarımız ile ulaşacağız. BİSSE’den Size’nin ilk sayısı elinizde. Türkiye’nin en iyi giyinen erkeklerinin de yardımı ile hazırlanan BİSSE’den Size, altı ayda bir yayımlanacak. Modanın yanı sıra sanatın, kültürün ve bilginin başucu yayını olacak. İlk sayımızda emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Bizi keyifle takip etmeniz dileğiyle…4

5

’den Size MARKA ÖYKÜSÜ BİSSE; sanattan sanayiye uzanan yolculuk… 40 m2’lik atölyeden dünya vitrinine çıktı “GÖMLEK ÜRETİMİNDE DÜNYA MARKASIYIZ” İş kültürünü ‘Birlikte İlkemiz Sanatla Sanayiye Erişmek’ olarak koyan, markasının yapısını da bu sloganın ilk harflerinden oluşturan BİSSE, dünya markası yolculuğunda emin adımlarla ilerliyor. BİSSE Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kefeli, “Kuruluş felsefemizde belirttiğimiz gibi sanat ile sanayiye ulaştık. Gömlek üretiminde dünya markasıyız.” diyor.6

1976’da iki idealist kardeş,İbrahim ve Mustafa Kefelitarafından İstanbul Vefa’da40 metrekarelik bir atölyedebaşladı Bisse’nin yolculuğu.Erkek giyimin öncü markası BİSSE, Türkiye’de kalkınma ve globalleşme Üretimde geldiği kaliteyi, doğru ürün ve felsefe ile buluşturan BİSSE Giyim Sanayi,hamlesinin henüz başlamadığı yıllarda ‘dünya markası’ olma hedefiyle yola çıktı. zaman içinde markalaşma adına önemli adımlar atar. Yanı sıra erkek giyimin1976’da iki idealist kardeş, İbrahim ve Mustafa Kefeli tarafından İstanbul Vefa’da farklı kulvarlarına da açılır. Gömlekte yarattığı farklılaşma ve kaliteyi, giyimin diğer40 metrekarelik bir atölyede başladı yolculuğu. alanlarına ve aksesuarlarına da taşır. Mustafa Kefeli, üründe marka olma adınaİhtisas alan olarak erkek gömleği seçildi. Gömlek üretiminde en iyi olabilme reklam, tanıtım ve pazarlama alanına daha o günlerde ağırlık verdiklerini söylüyor.adına yapıldı bütün planlamalar. En kaliteli üretim için ne gerekiyorsa yerine “1980’lerin ortası; daha kimse tanıtıma, reklama yönelmiyor. Biz farkımızı bugetirildi. En iyi kumaşlar, aksesuarlar kullanıldı. Göz nuru, alın teri kalite için noktalarda da göstermeliyiz, bu alanlarda da öncü olmalıyız diye düşündük. Doğrudöküldü. Çok çalışıldı. Çok çaba harcandı. Başarı da sağlandı. BİSSE Giyim yaptığımızı zaman bize gösterdi.” diyor.Sanayi’nden büyük emek verilerek ‘üretimde dünya markası’ yaratıldı. Bugün yıllık bir milyon gömlek üretim kapasitesine sahip olan BİSSE GiyimBugün gömlek sanayisinde dünyanın en önemli 5 şirketi arasında BİSSE Sanayi, mağazalarında ve corner’larda tepeden tırnağa bir erkeğin gereksinimgösteriliyorsa bunda Kefeli Ailesi’nin önderliğinde tüm BİSSE çalışanının emeği duyduğu tüm ürünleri hizmete sunabiliyor. Buna sipariş usulü çalışan, özelbüyüktür. dikimler de dâhil.Bu noktada Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kefeli’ye dönelim ve ‘Nedengömlek?’ sorusunun yanıtını ondan dinleyelim: “Gömlek, erkek giyimin kalbidir. SABANCI’DAN ANLAMLI DESTEKDiğer kıyafetler onun üzerinde şekillenir. O tarihte gömlekte bir boşluk vardı. BİSSE’de yaşanan gelişmeler giyim endüstrisinde çok yakından takip edilir. AynıBiz bu boşluğu doldurmaya soyunduk. Yüksek kaliteyi yakalamayı hedefledik. zamanda müşterileri olan iş adamları tarafından da… Genç, kaliteli, dinamikBaşardığımızı da düşünüyorum”. yönü ile öne çıkan BİSSE ürünleri, Türkiye sevdalısı merhum işadamı Sakıp Sabancı’nın da ilgisini çeker.ÜRETİM GÜCÜ HEP ÖNDE Türk iş dünyasının daima topyekûn ilerlemesinden, dünya markasıBİSSE Giyim Sanayi’nde hedef önce üretimde marka olmaktı. Güçlü bir dünya çıkarmasından yana olan Sakıp Sabancı, Kefeli Ailesi’nin sempatik yaklaşımımarkası için güçlü bir üretim altyapısı gerekiyordu. Bu başarıldı. BİSSE, faaliyet ile de tanıştıktan sonra BİSSE ürünlerinin ‘gönüllü mankenliğini’ yapar. “Dünyaekseninde hep gücünden yararlanacağı yüksek üretim seviyesine ulaşmıştı. BİSSE giyiyor, ben de” diyerek gönüllere taht kurar, bu alanda farklı ve kucaklayıcı örnek bir yaklaşımı Türk toplumuna sunar.1980’lerin ortasına gelindiğinde bu kez rota, ‘dünya markası yaratmak’ üzerine O tarihlerden itibaren BİSSE markası geniş kesimlerle kucaklaşır. Toplumkondu. BİSSE’nin kuruluş felsefesinde, ‘BİSSE markasına baş harflerini veren önderlerinin en çok tercih ettiği giyim markası olur. Cumhurbaşkanından‘Birlikte İlkemiz Sanatla Sanayiye Erişmek’ vardı. Sanat ile bütünleşen ürünler başbakana, iş insanından akademisyenine, bürokratına; kanaat sahipleri BİSSEyapmak… Evet, BİSSE’yi BİSSE yapan değerler bu rota üzerine oluşturulmalıydı. giyer. 7

’den Size MARKA ÖYKÜSÜBİSSE yurt içinde ve dışında toplam 60 mağaza ile faaliyet yürütüyor. Üretimin yüzde60’ını ihraç eden BİSSE Giyim Sanayi, dünyanın dev markalarına gömlek alanındaönemli üretim desteği veriyor.DENGELİ VE İSTİKRARLI BÜYÜME de büyümemiz hep istikrarlı oldu. Hep çift haneli büyüdük. EkonomidekiTürkiye giyim sanayisindeki bir gelişimi aktararak, BİSSE’nin mağazalaşma dönemsel dalgalanmalardan etkilenmeyiz. Çünkü gerek perakendeyi, gerekseyaklaşımını ifade etmek isteriz. ihracatı bir denge içinde kullanırız.” diye konuşuyor.Özellikle 2000’li yıllarla birlikte Türkiye giyim sanayiinde bir kırılma yaşandı.Yılların giyim şirketleri, yönlerini perakende oyuncusu olarak çizdi. Üretimler 40’INCI YILA YENİ MARKAfason fabrikalara devredilerek, perakende alanında büyümeye odaklanıldı. Bubir tercihti kuşkusuz ve alanında başarılı olanların sayısı azımsanamayacak BİSSE, geçtiğimiz yıl 40’ıncı kuruluş yılını kutladı. 1976’da başlayankadar çok oldu. BİSSE ise üretimden hiç kopmadan perakendede büyümeye sanayi yolculuğunda 40’ıncı yıla özel yeni bir marka hizmete sokuldu.ağırlık verdi. Üretim ve kalite gücünü hep elinde tuttu. Bu gücün verdiği 41’inci yılın Türk toplumundaki öneminden hareket eden BİSSEavantajları, perakendede en iyi şekilde kullandı. Müşteri geri dönüşlerinde yönetiminin, bu uğurlu dalya dönemine hazırladığı markanın adı B76en az şikâyetin yaşandığı marka olarak giyim endüstrisindeki yerini daha da olarak kondu. Kuruluş yılı 1976 ile BİSSE’nin ‘B’ sinin birleştirilmesindensağlamlaştırdı. Erkek modasına yön veren, çıtayı hep daha yükseğe taşıyan oluşturulan B76, ‘Gençline’ olarak konumlandırıldı. Yeni marka, 16-30kimliği ile öne çıktı. yaş arasına hitap ediyor. BİSSE Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kefeli yeni markaya yönelik olarak, “Babaların yanı sıra artık oğulları daPerakende noktalarına gelince, BİSSE yurt içinde ve dışında toplam 60 giydiriyoruz. Tasarıma ve kumaşa çok önem veriyoruz. Ürünlerimizdemağaza ile faaliyet yürütüyor. Üretimin yüzde 60’ını ihraç eden BİSSE Giyim nano teknolojik kumaşlar kullanıyoruz.” diyor.Sanayi, dünyanın dev markalarına gömlek alanında önemli üretim desteğiveriyor.İş kültürlerini sürdürülebilirlik ve istikrar üzerine kurduklarını söyleyen MustafaKefeli, “En iyi zamanımızda da, dünya krizlerinin yaşandığı dönemlerde8

KRİ 001KD 15202 9

’den Size GÖMLEĞİN TARİHÇESİGömleğin tarihi neredeyseinsanlık tarihi kadar eski…Şıklığından ödün vermeyen kadının da erkeğin gömlek giymesi yasaklandı. 18. ve 19. yüzyıllar Antik Gömlek de tutkusu olan gömleğin tarihi neredeyse ise özellikle Avrupa’da süslü ve çok katlı yakaların insanlık tarihi kadar eski… Eski Mısır’dan dönemiydi. Asilzadeler bu dönemde balolarda fırfırlı 1977’de Mısır’da bulunan bu gömleğin Ortaçağ’a, Antik Yunan’dan günümüze gömlekleriyle boy gösterdiler. yapılan radyo karbon testinin ardındanmoda tarihinin vazgeçilmez giysisi olan gömlek; dünyanın en eski elbisesi olduğu açıklandı.bir dönem soyluluğun göstergesi olsa da zamanla İÇ ÇAMAŞIRI DA OLDU Söz konusu gömleğin 5100 ila 5509 yıllık birişçinin de özgürlük tutkunu gençlerin de gözdesi Avrupa Rönesansı’nın başlangıcına kadar gömlek, geçmişi olduğu ortaya çıktı.ve simgesi oldu. İster iş görüşmesinde, ister hafta bir iç çamaşırı olarak kullanılmaktaydı. İtibarlı bir İngiltere’nin en saygın eğitim kurumlarınınsonu buluşmasında, yaşlısında gencinde şıklığın erkeğin, gömleğini göstermesi kabul edilemez bir başında gelen Oxford Üniversitesi’ndentamamlayıcısı olan gömleğin yüzyıllar içindeki durumdu. Ancak Rönesans döneminde omuz, yapılan açıklamaya göre, antik gömlek, MÖyolculuğuna bir göz atalım… göğüs ve kol altında dantel kullanımı, beyaz ketenin 3101-3482 tarihleri arasında üretildi.Arkeolojik buluntular, Latince ismi ‘camisia’ saklanmasını zorlaştırdı. 1530 yılında, giysilerinolan gömleğin Eski Mısır uygarlıklarına kadar dar bir bantla katlanmasıyla gömleğin boyun veuzandığını gösteriyor. Mısırlılar onu, kolların ve başın bileklerde görünmesi kabul edilebilir duruma geldigeçebilmesi için bırakılan boşluklardan oluşan ve moda oldu. 19. yüzyılın sonlarında gömleğindikdörtgen bir keten parçası olarak kullanıyorlardı. tamamen görünmesi kabul görmeye başladı. Bu‘Kalasiris’ olarak adlandırılan, başın geçmesi için zamanlarda gömleklerin yüksek, kolalı yakaları vardı.ortasına bir delik açılmış bu giysi, insanoğlunun ilk Ancak 1917’de, yakanın boyunda yarattığı basıncın,gömlek modeli olarak moda tarihinde yerini alıyor. giyen kişinin gözleri için sağlıksız bir durum olduğuEski Yunan’da ise kalasirisle benzerlikler gösteren anlaşıldı ve yaka bugünkü halini aldı; yaka kravat‘chiton’, Yunanlılara has drape metodu ile vücudu üzerine katlandı. Yakanın gömleğin en önemli unsuruörten ikinci gömlek modeliydi. olduğunun fark edilmesiyle birlikte, yaka gömleğeBabil’de kalasiris, uzunluğuna göre sosyal karakterini vermeye başladı.statüyü de ifade eden özellikler taşıyordu. Uzungömlek zenginlere, kısa gömlek ise kölelere layık 20. yüzyıl ise gömleklerde daha önce hiçgörülüyordu. Roma İmparatorluğu döneminde ise kullanılmayan renklerin, desenlerin kullanıldığıkalasiris, kollu olarak Ortaçağ’a kadar sürecek dönem oldu. Modellere gelince, moda tarihibugünkü gömlek görüntüsüne en yakın şeklini boyunca akımlara bağlı olarak değişmiştir hep.almaya başlıyor. ‘Banniere’ olarak adlandırılan, Yüzyıl başında ABD’de serbest yakalı beyazarkası bol kesilmiş gömlek şekli, turnuvalara katılan gömlekler çok popülerken 1920’lerde inanılmaz birsüvarilerin eşlerince diktirilir ve turnuva günü renk çeşitliliği ve takılıp çıkarılabilen yakaların modasıkocalarına uğur getirsin diye hediye edilirdi. başlamıştır. 30’lu ve 40’lı yıllar Hollywood’un etkisininOrtaçağ’da giderek önem kazanarak, kraliyet hayli hissedildiği yıllardır gömlek modasında. Etnikailelerinin vazgeçilmez giyim parçası haline görünüşün öne çıktığı ve hippi akımının dünyayıgeldi. 16. yüzyılda işlemeler, danteller ve fırfırlarla kasıp kavurduğu 1960’larda erkekler vücudusüslenerek “soylu” bir görünüm kazandı. Öyle asil sımsıkı saran gömleklerle boy göstermişlerdir. Lycrave dokunulmazdı ki, bir dönem İngiltere’de belli kumaşı da ilk kez bu dönemde gömlek üretimindebir toplumsal statüde olmayanların ince, süslü kullanılmıştır.10

GM 70125 11

’den Size GÖMLEĞİN TARİHÇESİOsmanlı padişahlarınıntılsımlı gömlekleriKültürümüzde tılsımlı gömleklerin uzun bir Osmanlı padişahlarının savaşta galip gelmek, geçmişi var. Dede Korkut Hikâyelerinde, ok nazardan korunmak ve şifa bulmak için giyindikleri işlemeyen, kılıç kesmeyen, mutluluk getiren tılsımlı gömleklerin üzerindeki harf ve rakamların ve giyen kişiyi kötülüklerden koruyan ve görünmez işaret ettiği anlam şimdilik bir sır. Üstelik kılan gömleklerden bahsediliyor. çözülemeyen yalnızca şifreler değil, kumaşların Osmanlı döneminden, özellikle 15. yüzyıl ve nasıl olup da 8 bin çözgü ipiyle dokunduğu da sonrasından günümüze ulaşan birçok gömlek, anlaşılmış değil. Topkapı Sarayı’nda ve diğer müzelerde sergileniyor. Çoğunun kim tarafından yapıldığı bilinmiyor. Tılsım, İnanç, Simge, Şifre, Evren... Ama sabırla, inatla, inançla, bilgelik ve ustalıkla Tılsımlı gömlekler hepsini barındırıyor. Gizemi yapıldıkları, günler, geceler, aylar ve yıllar boyunca çözülemeyen ama tılsımlı olduğuna inanılan el emeğiyle, göz nuruyla işlendikleri anlaşılıyor. gömleklerin zaman içindeki yolculuğu bin yıllar öncesinden başlıyor. Her kültür kendine göre yorumluyor yine de birçok ortak sembolün izini bulmak mümkün bu gömleklerde. Gömleklerin şifresini ve dokuma tekniğinde kullanılan formülü bulmak ise merak ve tatminden daha öte bir anlam taşıyor. Amaç, ‘Altın oran’ı Türk tekstilinin hizmetinde kullanmak. Kumaşlar çoğunlukla o zamanki adıyla Tonguzlu olan Denizli’den getiriliyor Saray’a. Kaliteli pamukla dokunan bezler, iç giyimi olarak tasarlanan tılsımlı gömlekler için çok ideal bir kumaşa dönüşüyor. Hattatların kâğıdı terbiye etmek için kullandığı aharlama yöntemiyle yazı yazmak için elverişli hale getirilen kumaşlar, nakkaşlar tarafından işlenmiş. Tılsımlı padişah gömleklerinin bazılarına Peygamber efendimize ait Kadem-i Saadet ve Nalın-ı Saadet motifleri kullanılmıştır.12

TARİHE IŞIK TUTUYORTopkapı Sarayı Müzesi’nde Osmanlı tekstili ve padişah giysileri üzerine 30 yıldırçalışan Doç. Dr. Hülya Tezcan, Timaş Yayınları, Tarih Kitaplığı Görsel Tarihdizisinde yayımlanan “Tılsımlı Gömlekler” adlı kitabında; Topkapı Sarayı, PadişahElbiseleri Koleksiyonu’nda bulunan seksen yedi adet tılsımlı gömlek, bir takmayaka, beş takke, on yazılı örtüyü hem kullanılan kumaşın cinsi, yazılan yazınınnitelikleri açısından inceliyor hem de bu gömlek, takke, örtü vs.’nin üzerlerindehangi ayetlerin ne kadar yazıldığına dair bir envanter çalışması yaparak tek tekbütün malzemeyi kendi tarihî konsepti içerisinde yorumluyor.Kültür Bakanlığı tarafından yayınlanan, Doç. Dr. Hülya Tezcan’ın “PadişahGiysileri” isimli bu kitabı, şimdiye kadar Türkiye ve dünyada benzeri çok az olan,Türk kültür mirasını koruma ve bir sonraki nesle hak ettiği değerde bırakmaadına eşsiz bir eser.Tılsımlı gömleklerin sırrıTılsımlı gömlekler üzerindeki şifreyiçözmek hiç şüphesiz Türk tekstilineyeni bir açılım getirecek. Türkiye’detılsımlı gömlekler üzerindeki şifreyiçözmeye çalışan bilinen tek isimolan Mehlika Oraçıoğlu, 1998yılından beri “Türk TekstilindekiKültürel Etkiler “başlıklı doktora teziüzerinde çalışıyor. Tezini Londra’dakibir üniversitede hazırlayan MehlikaHanım, İngiliz danışmanların kendisinibu alana yönlendirdiğini ve asılniyetlerinin gömlekler üzerindekikodlama sistemini çözerek günümüztekstiline yeni bir açılım kazandırmakolduğunu söylüyor.Mehlika Hanım; “Sonunda neyeulaşacağımı bilmiyorum. Kodlamasistemini günümüze uyarlamayıbaşaramasam bile bu tez bitirilmeyihak ediyor. Fakat çözebilirsem yenitekstil tasarımları oluşturmak zorolmayacak.” diyor. 13

’den Size BİR GÖMLEĞİN HİKAYESİ 1 saniyede Gömlek kesime hazır8bir gömleğin Modelleri belirlenen gömlek kumaşları usta ellerde işlem görmeye hikâyesi hazır… Çizim makinesinde pastalı (gömleğin kabası) çizilen kumaşlar,Dünyanın önde gelen erkek giyim kesim masasına seriliyor ve ilk kesim burada gerçekleşiyor. Pastalınmarkalarından BİSSE’nin atölyelerinde çıkarılmasının ardından gömlek kumaşının bazı parçaları milimetrik8 saniyede 1 gömlek üretiliyor. kesimler yapılmak üzere giotin makinesinde düzeltiliyor.Dünya markası kumaşlar“Gömlek üretmek sanattır ve bu sanatı tamamlayan unsurlarda detaylardır’’ felsefesiyle üretilen BİSSE gömleğinin serüveni,uluslararası tekstil fuarlarında özenle seçilen kumaşların atölyederaflarda yerini almasıyla başlıyor. BİSSE şıklığına ve kalitesineuygun oluşuyla öne çıkan kumaşlar, yaz sezonunda kışkoleksiyonu için, kış sezonunda ise yaz koleksiyonu için üretimebaşlamak üzere hazırlanıyor. Yaz aylarında tercih edilen koton,keten ve saten kumaşlarına karşın kış aylarında oduncu tarz önplana çıkıyor.Klasik çizgide şıklığı yakalayan erkeklerin tercihi BİSSE, butiksistemiyle çalışıyor ve 1 top kumaştan 70 gömlek üretiyor. Yenitrendlere uygun renklerin ve cinsinin belirlenmesinin ardındankumaşlar, modellerine karar verilmek üzere modelistlere teslimediliyor. 214

3 Kalite yakada gizli Yaka, manşet ve göğüs astarı kesilen gömleğin ilk olarak yakası hazırlanıyor. “Bir gömleğin kalitesi yakasından belli olur’’ diyen ustalar; sırasıyla astar yapıştırma, dikim ve çevirme aşamalarından sonra son halini aldığı yaka form makinesinden geçen yakayı ütüleyerek, gömleğe birleştirilecek hale getiriyor. Hepsi ayrı ayrı özenle biçim verilen gömleğin parçalarında, sıra, göğüs kısmının kesimine geliyor. ‘Oyuntu açma’ adı verilen bu işlemde milimetrik kesimler yapılıyor. Bu parçanın üzerine yapılan ilik açma işleminden sonra geriye, gömleği oluşturan tüm parçaları birleştirmek kalıyor. 5 4 6Ayrıntılar önemliDüz makinede gömleğin kol aparturasından cep, yaka vemanşetine, etiketinden kol kumaşına, yan kapatmasındanrobasına kadar tüm parçaları takılıyor ve dikiliyor. 15

’den Size BİR GÖMLEĞİN HİKAYESİ 7 Ütü-paket-kat ve raf Son aşamada düğmeleri dikilen gömlekler ütüye gönderiliyor. İlk olarak ara ütüsü yapılan gömleklerin robot makinesinde son ütüsü yapılıyor ve yakası yuvarlanarak kusursuz görünümüne kavuşması sağlanıyor. Katçıların ilikleyip katladığı gömlekler jelatinlerine yerleştiriliyor ve raflardaki yerini alıyor. 816

Serüvenine kumaş olarak başlayan BİSSE gömlekleri, ustaların sihirli ellerinde kalitenin ve zarafetin birer örneği olarak hikâyesini tamamlıyor. 17

18

STİL ’den SizeGelmiş geçmiş en şık erkekMustafa Kemal Atatürk Saygıyla anıyoruz 19

GM 70027 KRİ 00120

HABER ’den Size 7 Nisan 1933-10 Nisan 2004 Özlemle anıyoruz Türk sanayiinin efsane isimlerinden biri olan Sakıp Sabancı’yı 10 Nisan 2004tarihinde kaybetmiştik. Sağlığında BİSSE dostu olduğunu imaj çekimlerimizdegönüllü mankenlik yaparak gösteren bu efsane ismi, 13. ölüm yıl dönümünde sevgi, saygı, rahmet ve özlemle anıyoruz. 21

’den Size STİL 1959-Taksim Gezi Parkı. Kadir Topbaş, kardeşi veKadir Topbaş kuzenleri ile...İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Son olarak BİSSE ile ilgili ne söylemek istersiniz?Yerine göre giyinmeyi Kıymetli dostum Mustafa Kefeli’yitercih ederim kalite anlayışından ötürü tebrik ederim. Zirvedekilerin tercihi olmak kolay değil.“Giyim kuşam meselesini saygıyı Başarının temelinde sevmek var.tamamlayan bir unsur olarak öğrendik İşinizi severek yapıyorsunuz ve başarıbiz. Rahmetli babam, çok küçük kendiliğinden geliyor. Gömlekleriminyaşlardan itibaren güzel giyinmemiz için BİSSE’den olması benim için ayrı birkardeşlerime ve bana öncülük etmiştir.” mutluluk sebebi. BİSSE’ye daha nice başarılı sezonlarİ stanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, vizyoner diliyorum. ve yenilikçi kişiliğini giyim tarzı ile de yansıtıyor. Dünyanın en büyük ve zor metropollerinden İstanbul’u başarı ile yöneten Topbaş, her daim kendisine çok yakışan renk ve kombin seçimleri ile hayranlık uyandırıyor. Bisse’den Size’nin sorularını yanıtlayan Topbaş, giyim anlayışı ve moda üzerine düşüncelerini paylaştı… “ÖTEDEN BERİ İLGİ VE MERAKIM VAR” Başkan Bey, çok şık giyiniyorsunuz. Şık giyinme merakınız nereden kaynaklanıyor? Öncelikle teşekkür ederim. Ben kendim için şık giyiniyorum demeyeyim, başkaları böyle düşünüyorsa ne güzel. Öteden beri ilgi ve merakım var dersem daha doğru olur. Bu merakın oluşmasında rahmetli babam Hüseyin Topbaş’ın payı da yadsınamaz. Bebekliğim, çocukluğum, gençliğim Beyoğlu’nda geçti benim. Hani hep söylenir ‘bir zamanlar Beyoğlu’na kravatsız gidilmezdi’ diye... İşte, Beyoğlu sadece bir yaşam alanı değil, aynı zamanda bir yaşam tarzıydı. Rahmetli babam, çok küçük yaşlardan itibaren güzel giyinmemiz için kardeşlerime ve bana öncülük etmiştir. O zamanlar hazır giyim sektörü şimdiki gibi gelişmiş değildi, bayramlık kıyafetler terzilerde diktirilirdi. Rahmetli babamın bizi terziye götürüp ölçülerimizi aldırması, yeni kıyafetler dikilmesi, o heyecan, çok özel anlarımızdı. Giyim kuşam meselesini saygıyı tamamlayan bir unsur olarak öğrendik biz. Kişinin çevresine, insanlara ve özellikle de kendisine saygısı... Bunun üzerine bir de kişisel merakım eklenince, sanırım giyim kuşamına özen gösteren bir insan olmam kaçınılmaz oldu. Hatta pek bilinmez, size söylemiş olayım, çok az da olsa dikiş makinesi kullanmayı bilirim. Gençliğimde bir defasında kendime gömlek dikmişliğim bile vardır. “YENİLİKÇİ YAKLAŞIMLARI DA TAKİP ETMEYE ÇALIŞIRIM” Ne tür kıyafetleri tercih edersiniz? Geniş bir faaliyet alanımız var. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, dünya çapındaki faaliyetlerimiz, Birleşmiş Milletler’deki misyonumuz... Faaliyetlerimizdeki bu çeşitlilik doğal olarak giyimimize de yansıyor. Söz gelimi sabah bir metro şantiyesindeyiz, öğlen yurt dışından gelen bir heyet ile toplantı, akşam bir kültür-sanat aktivitesi ya da bir düğün... Yani belirli bir kıyafet türündense, yerine göre giyinmeyi tercih ederim. Alışkanlıklarımın yanı sıra yenilikçi yaklaşımları da takip etmeye çalışırım.  Aslında işin özü, kişinin kendisini nasıl iyi hissediyorsa öyle giyinmesi... 22

GM 70192KD 15202 23

’den Size STİL Dr. Zeynel Abidin Erdem Erdem Holding Yönetim Kurulu Başkanı “Kendim için değil, karşımdaki için giyinirim” Dünya çapında başarıları ile anılan ünlü iş adamı Dr. Zeynel Abidin Erdem’e göre kişinin giyimi çok önemli. Erdem, “Kıyafet, uluslararası standartların mecburiyetidir, keyfi değildir.” diyor.24

Uluslararası birçok Asiye Kefeli, Mustafa Kemal Çolak, Zeynel Abidin Erdem,ödül ve nişan ile TBMM Salih Keçeci, Berna Tuna FenemenÜstün Hizmet Ödülüsahibi olan Dr. Zeynel 25Abidin Erdem’in,uluslararası birçokkuruluşta başkanlık veüyelikleri de bulunuyor.Dr. Erdem aynı zamandaİspanya İstanbul FahriKonsolosluğu görevinidevam ettiriyor.Genpa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Zeynel Abidin Erdem, iş dünyasının çokyönlü temsilcilerindendir. Sosyal yönüçok güçlüdür. Onu, Mardin Savur’dakiaile konağında ev sahipliği yaparkende görebilirsiniz, ABD Başkanı’nınkarşısında ağırlanırken de. Nitekim,kendisi ile yaptığımız son görüşmedeayağının tozu ile seyahatten geldiğini,ABD’nin yeni Başkanı DonaldTrump’ın kahvaltılı toplantısınakatıldığını öğreniyoruz.Dr. Zeynel Abidin Erdem, Türkiye’ninen şık giyinen erkekleri arasında ilksıralarda yer alıyor. Giyim tarzınınaile büyüklerinden, özellikle debabası Mehmet Said Bey’denesinlendiğini söylüyor. Ticari yaşamailk adım attığı 1963 yılından itibarenbabasından aldığı “Faize bulaşma,harama karışma” nasihatı ile birlikte“Giyimine daima özen göster” öğüdü,iş ve sosyal yaşamdaki en önemlidüsturu…Kravat, Erdem’in olmazsa olmazgiyim aksesuarı. Pazar günleri dâhilüzerinde taşımaya gayret ediyor.Giyimdeki tercihlerini kendisi içindeğil, karşısındaki insan veya insanlariçin ortaya koyduğunu belirtiyor.Yani Erdem, sosyal yaşamındakiinsanlar için giyinenlerden. “Aslındagönlümde bazen spor giyinmek devar. Örneğin uçağa binerken, kimizaman eşofmanlı olmak istiyorum.Ancak statüm ve karşımdaki insanlarakarşı duruşum neticesi takım elbiseli,en azından gömlekli olmayı tercihediyorum.” diyor.Kendisini dünya ölçeğinde kanıtlamışbiri olarak yerli markaları kullanmaktanmutluluk ve gurur duyduğunu belirtenErdem, moda anlayışını “Sürekliyenilik” olarak açıklıyor.

’den Size STİL Türkiye’nin en şık giyinen isimlerinden Galatasaray SK eski başkanı Faruk Süren, tüm takım elbiselerini özel dikim tercih ediyor. Faruk Süren “İnsanlar kendilerine yakışanı giymeli’’ G alatasaray SK eski başkanı Faruk Süren, şıklığının tüyolarını bizlerle paylaştı. Klasik tarzın hâkim olduğu kıyafetlerinde daha çok koyu renkleri tercih eden ama çalışma hayatında asla kahverengiyi kullanmayan Süren ekliyor: “Centilmen erkekler kahverengi giymez!’’ “Marka takıntım yok” Faruk Süren giyim tarzını anlatırken “İngiliz Stili” olduğunu söylüyor ve bu stili hiçbir zaman bozmadığını belirtiyor. Hafta sonları pantolon kazak giymeyi seven Süren, spor ya da deri bir ceketle kombinini tamamlıyor. En çok tweed kumaşı kendine yakıştıran eski başkan marka takıntısı olmadığını şu sözlerle anlatıyor: ‘’Hiçbir zaman marka takıntım olmadı. Bu yüzden kravatlarım da dâhil tüm kıyafetlerimi terzide özel olarak diktiriyorum.’’ “Modayı takip ederim ama uyum sağlamam’’ Faruk Süren modaya ilişkin görüşlerini ise şöyle özetliyor: ‘’Modayı takip ederim ama uyum sağlamam. Modaya aykırı bir şey giyinmem ama giydiğim şeyin ille de modaya uygun olması gerekmez. Bir kere modanın kişiye de yakışması lazım. İnsanların modaya aykırı değil ama kendilerine yakışanı giymeleri gerektiğini düşünüyorum. Mesela gençlere renkli giyinmek çok yakışıyor. Ama bizim yaşımızdakilerin o kadar renkli giyinmesinin pek de estetik durmadığını düşünüyorum.’’26

GM 70168KRİ 001 27

’den Size STİL Fikret Orman Klasik ve şık bir Başkan Her zaman tarzı ve şık duruşu ile göz önünde olan Beşiktaş JK Başkanı Fikret Orman moda ile alakalı görüşlerini paylaştı. Sade ve klasik çizgisinden şaşmayan Fikret Orman her ne kadar modayı sıkı bir şekilde takip etmese de giyimine özen gösteriyor ve bunun için imaj danışmanına gerek duymuyor. Erkek giyiminin çoğu zaman kadın giyiminde olduğu kadar hızlı değişkenlik göstermediğini belirtiyor ve ekliyor; ‘’Klasik şıklığı tercih ediyorum.’’ Siyah VE Beyaz ilk tercihi Fikret Orman’ın modayı çok fazla takip edememesindeki en önemli faktör tabii ki yoğun iş temposu. Moda dergisi karıştıracak kadar bile vakti olmayan Başkan, kıyafetlerinde çok sevdiği siyah ve beyaz renkleri kullanmayı tercih ediyor. Yaz aylarında ise daha renkli giyinmeyi seviyor. Sık sık seyahate çıkan Fikret Orman seyahat çantasını kendisi hazırlıyor. Gideceği seyahate göre farklılık gösteren kıyafetlerinin her birini özenle seçiyor. Valizinde olmazsa olmaz bir aksesuarı yok ama o, kullandığı her detayı ve giydiği her kıyafeti kendisine yakıştırmayı başarıyor.28

Sade ve klasik çizgisindenşaşmayan Beşiktaş JK BaşkanıFikret Orman, kıyafetlerinde deçok sevdiği siyah ve beyaz renklerikullanmayı tercih ediyor.Beşiktaş’ın da bir tarzı varBeşiktaş JK bünyesindeki sporcuların dahem takım olarak hem de bireysel olarak şıkgiyindiklerini düşünüyor Fikret Orman. Aradaenteresan tarzların da çıktığı geniş bir stilyelpazesine sahip bir kulüp Beşiktaş. Formadizaynlarında da etkisi hissedilen zevkli Başkan,ufak dokunuşlar yaptığını gizlemiyor. 29

’den Size STİL Nuri Tuna Moda değil, uyum önemli F enerbahçe’nin eski yöneticilerden, Tuna Ofis Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nuri Tuna, iş dünyasının en şık erkekleri arasında anılıyor. Nuri Bey, iş yaşamının getirdiği yılların alışkanlığı ile hafta içi mutlaka takım elbise giyip, kravat taktığını belirterek, “Takım elbisenin içine genellikle beyaz ya da mavi gömlek giyerim. Kravatsız çıktığımda sanki bir şeyler eksik kalmış hissine kapılırım. Giyimde benim için en önemli unsur, uyumdur. Moda benim için dönemsel olmaktan çok kıyafetin vücuda oturması, kupu ve kalıbı anlamında önemlidir. Genellikle tercih ettiğim birkaç marka var. Çoğunlukla hazır giyimi tercih ediyorum.” diyor. Aksesuvar söz konusu olduğunda yalnızca saat taktığını belirten Tuna, , mesai saatleri dışında ise eğer ekstra bir programı yoksa mutlaka spor tarzda giyindiğini söylüyor. Bu noktada da yine mümkün olduğu kadar uyuma dikkat ettiğini belirterek, “Sadece kendimiz için değil, dışarıdan bakan için de hoş görünüyor olmamız önemli. Bu biraz da kendine saygı anlamını taşıyor.” diyor.30

KRİ 001 31

’den Size STİL Fatih-Figen Kıral En özgün giyinen çift F atih Kıral tarafından 1982 yılında kurulan Fatih Kıral Mobilya & Dekorasyon, Türkiye’de sektöre öncülük etmiş ve daima örnek alınan bir firma. Bünyesinde aktif olarak çalıştığı 15 yabancı marka var. Distribütörlük dışında kendisine bağlı olan marka sayısı ise 30’un üzerinde. Şu anda İstanbul, Ankara, Bodrum, Gaziantep ve İran’da 14 mağaza ile hizmet veriyor. Fatih Kıral Mobilya & Dekorasyon’un Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Kıral’ın bu başarısında “mükemmeliyetçi” yaklaşımının payı tabi ki çok büyük. Son yıllarda işleri iki oğlu Onur Kıral ve ve Oğuz Kıral’a devreden Fatih Kıral, eşine ve kendisine artık daha fazla zaman ayırabiliyor. Kıral çifti 35 yıldır evli ve başarılı evliliğin sırrını “saygı ve sevgi” olarak özetliyorlar. Fatih Bey İkizler, Figen Hanım ise Balık burcu.32

Fatih KıralMobilya & Dekorasyon’unLevent’teki showroom’undaziyaret ettiğimiz Kıralçifti, bizi kendilerine özgüşıklıkları içinde karşıladılar.Fatih Kıral: “Moda benim için önemli” “Figen Kıral: Tarzım sade, spor-klasik”Fatih Kıral, “Moda benim için önemli. Çünkü işim zaten moda: mobilya, Eşinin giyim anlayışı üzerine söz alan Figen Hanım, “Gerçekten de Fatihmodanın bir dalıdır. Hafta arası iş yaşamında klasik tarzda giyinmeyi tercih Bey’in giyimi ile ilgili hiçbir noktada katkım yok. Benim fikrimi sorar ama yineediyorum; genelde kravat takmıyorum ama takım elbise giyiyorum. Zaten erkek de kendi fikrini uygular. Evlendiğimizden beri böyle. Ben onun giyim tarzınımodası kadın modası kadar çok detaylı değil. Erkekte ana giyim unsurları beğeniyorum, o da benim giyim tarzımı beğenir ve karışmaz. 35 senedirpantolon, ceket, gömlek, kravat ve paltodan oluşuyor. birlikteyiz, birbirimizden memnunuz.” diyor.Şu ara biraz kilo aldım. Dolayısıyla hazır giyimde bedenler çok uymuyor. Bir tek Figen Hanım da kendine özgü sade şıklığı ile tanınıyor. Uzun yıllardan beriAlmanya’da hazır giyim imkânı buluyorum çünkü onların kalıpları ve bedenleri tarzını değiştirmeden kendini güncellemeyi başarıyor. “Tabii ki modayı takipbana uyuyor. Bunun dışında mümkün olduğu kadar ısmarlama giyimi tercih etmeye çalışıyorum ama ben her moda olanı kendime yakıştırmıyorumediyorum. Marka takıntım ise yoktur. Giyim anlayışım tümü ile kendi özgür açıkçası.seçimlerimden oluşuyor. Alışverişimi de bizzat kendim yaparım.” diyor. Kendime ne yakışıyorsa, ne ile rahat hissediyorsam onu giyerim. Tarzımı mutlaka sade çizgilerde; klasik-spor diye tanımlayabilirim. Aksesuar kullanmayıBisse deyince… severim ama onda da hep bir sadelik vardır. Çok marka takıntım yok. AyakkabıFatih Bey, BİSSE ile ilgili düşüncelerini de şöyle aktarıyor: “BİSSE, Türk tekstil ve çantada ise kaliteye önem veririm.” diyor.dünyasının uluslararası başarı kazanmış önemli ve değerli bir markasıdır.Mustafa Kefeli yakın arkadaşım, dostumdur ve bu işte gerçekten çok başarılıdır. Sosyal projelerin etkin isimleri arasındaki Figen Kıral, Başarım Sensin DerneğiBİSSE imzalı her ürünü çok beğeniyorum. Gömleği derseniz, zaten dünyaca üyesi ve aynı zamanda Tema-K Gönüllüleri grubunda çalışmalarına devamünlü.” ediyor. 33

’den Size STİL Behzat Gerçeker “İtalyan tarzını kendime yakıştırıyorum’’ Ö zel gecelerin aranılan grubu Enbe Orkestrası’nın kurucusu Behzat Gerçeker, modayı yakından takip ediyor. Gerçeker, kıyafeti tamamlayıcı detayların aksesuarlar olduğunu ve spor şıklığı aksesuarlarla yakalayarak akşam konserlerinde bu tarzı tercih ettiğini belirtiyor. Özel gecelerde sahne alırken ise işine olan saygısından smokin giymeye ayrıca önem veriyor. Kıyafetlerinde İtalyan stilini benimseyen Behzat Gerçeker kombinlerin nasıl yapıldığını moda dergilerinden takip ettiğini, sevdiği renk ve modellere, vücut ölçülerine dikkat ederek; özenle tarzını yaratmaya çalıştığını söylüyor. “Günlük kıyafetlerimde spor şık bir tarzım vardır.” diyen Behzat Gerçeker, fularlarını kombinlerinin vazgeçilmezi olarak nitelendiriyor. Kış aylarında ise renkli tarzda kıyafetler giyiniyor ve bu kez fular yerine sıklıkla atkı kullanıyor.34

GM 70286 35

’den Size STİL Erol Kaynar Y eme içme ve eğlence sektöründe önemli bir rolü olan ve bünyesinde Sortie, Barcoda, Şık bir İstanbul Limon Cello, Salomanje, Kalamata, Cafe 40 beyefendisi gibi mekânları barındıran Eksen Group’un kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Erol Kaynar, iş ahlakı,36 efendiliği, dürüstlüğü ve güler yüzlü tavırları ile tam bir İstanbul beyefendisidir. Erol Bey, moda söz konusu olduğunda görüşlerini şu cümleler ile paylaşıyor: “Yeni trendleri, modadaki yeni gelişmeleri takip etmek mutlaka gerekiyor. Ancak illa bunlara bağlı kalarak hareket etmeye kalkarsanız kendinizi çok zor durumlara düşürebilirsiniz. Önemli olan günceli takip etmek ve içinden sana uyanları seçebilmektir.”

GM 70128 37

’den Size STİL Engin, Orhan, Nedim Keçeli Aile boyu şıklık İ stanbul’un önde gelen ailelerinden biri olan Keçeli ailesi hepimizin iş ve siyaset dünyasından yakından tanıdığı bir aile. Keçeli ailesinin en önde gelen ismi ise Seba İnşaat’ın kurucusu Orhan Keçeli’dir. Nedim ve Engin adındaki iki oğlu ile birlikte objektiflerimize poz veren Orhan Keçeli, aynı zamanda İstanbul’un en şık giyinen beyefendilerinden biridir. Her konuda olduğu gibi giyim konusunda da babalarından feyz alan Nedim ve Engin Keçeli de iş dünyasının en şık giyinen erkekleri arasındadır. Onların kıyafet tercihi de babaları gibi takım elbise ve kravattan yana. Keçeliler, modayı takip etmekten çok klasik şıklığı tercih ediyorlar.38

39

’den Size STİL Yaşar Aşçıoğlu “Toplumda bir yere gelenlerin mutlaka giyim tarzı vardır’’ A şçıoğlu Group Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Aşçıoğlu, modayı yakından takip eden ve şık giyinmeyi çok seven bir iş adamı. Kendisini Selenium Twince’teki ofisinde ziyaret ettiğimizde iş adamı kimliğini öne çıkaran bir şıklık içinde karşıladı bizi ve giyim konusundaki düşüncelerini keyifli bir sohbet eşliğinde paylaştı. Çocukluğundan beri kravat takmayı ve takım elbise giymeyi çok sevdiğini belirten başarılı iş adamı, gençliğinde mendilsiz dışarı çıkmadığını, şimdilerde vazgeçemediği diğer bir aksesuarın kol düğmeleri olduğunu belirterek giyim tutkusuna ilişkin şunları söyledi:40

Yaşar Aşçıoğlu, ofistemisafirlerinin karşısınanasıl çıkıyorsa inşaattaişçilerinin karşısına daaynı şıklıkla çıkmakistediğini belirtiyor.“Takım elbisede renk tercihim Cenk, Yaşar, İrfan Aşçıoğlusiyah ve laciverttir”“Eskiden takım elbise ve gömleklerimi İrfan, Cenk Aşçıoğlu ediyorum ve kombinlerimi kravat, mendil gibiİtalya’dan getirttiğim terzilere diktiriyordum. Yaşar Bey’in iki oğlu İrfan Aşçıoğlu ve Cenk aksesuarlarla zenginleştiriyorum.” Yönetim KuruluGömleklerimi zaten hazır alamıyorum. Aşçıoğlu da tıpkı babaları gibi modayı takip ediyor, Üyesi olan kardeşi Cenk Aşçıoğlu ise; “ÖzellikleÇünkü hem omuzlarım geniş hem de giyimlerine oldukça özen gösteriyorlar. Aşçıoğlu tercih ettiğim tek bir mağaza yok, her mağazadanensem kalın. Bu yüzden gömleklerimi hâlâ Group Yönetim Kurulu Başkan Vekili olan İrfan beğendiğim kıyafetleri alıyorum. Takım elbiseözel diktiriyorum. Yılda mutlaka üç ya da Aşçıoğlu giyim tarzını şöyle özetliyor: ‘’Benim için ve ceketlerimi ise terzime diktiriyorum. Hafta içidört takım elbise alırım. Renk tercihim önemli olan giydiğim kıyafetin beni yansıtması ve ofisteyken resmi, hafta sonları ise spor şık tarzdaise yalnızca siyah ve laciverttir. Üstelik rahat olması. Genellikle yelekli takım elbise tercih kıyafetleri tercih ediyorum.’’ diyor.her sabah kalktığımda hangi renk takımelbiseyi giyeceğimi düşünmeme gerekkalmıyor. Takım elbiselerimi de kravat, saatve kol düğmeleriyle renklendiriyorum.”Hem ofiste şık hem şantiyedeAşçıoğlu’nun ofisinde takım elbise,gömlek, aksesuar ve ayakkabılarındanoluşan geniş bir gardırobu var. İnşaatalanına giderken ofiste giydiği kıyafetlerideğiştirmediğini söyleyen Yaşar Aşçıoğlubu elbiseleri inşaatlardan kazandığınıdüşünüyor ve ofiste misafirlerinin karşısınanasıl çıkıyorsa inşaatta işçilerinin karşısınada aynı şıklıkla çıkmak istediğini belirtiyor.Modaya dair tüyolarHer yaştan ve kesimden insanın modayıbir yerinden yakalaması gerektiğinidüşünen Yaşar Aşçıoğlu gençlere tavsiyevermek adına şıklığına ilişkin tüyoları şusözlerle paylaşıyor: “Giyim çok önemlidir.Her insan, toplumun her kesimindekikişiler kendi ekonomilerine göre mutlakaiyi ve güzel giyinmeli. Çünkü ilk intibaçok önemlidir. Göründüğünüz şekliylekarşılanır ve ağırlanırsınız, aklınız, fikriniz vedüşüncenizle uğurlanırsınız.Şimdiki gençler giyimi çok önemsemiyor.Ama toplumda bir yere gelenlerin mutlakagiyim tarzı vardır. Tarzınız sizin kimlik vekişiliğinizi ilk göründüğünüz anda bellieder. Gençler giyimlerine önem vermeli.Kendilerini sevmek istiyorlarsa evdençıkmadan önce aynaya baktıklarında,kendilerine ‘Çok şıkım, çok iyigörünüyorum’ diyebilmeliler.’’ 41

’den Size STİL Mustafa, Ongun, Onur, Mustafa Batu Kefeli Üç kuşak şıklık B İSSE Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kefeli, iki oğlu Onur Kefeli, Ongun Kefeli ve torunu Mustafa Batu Kefeli ile üç kuşak şıklığın temsilcisi olarak objektifimizin karşısına geçti. Ailenin en büyüğü olarak Mustafa Kefeli her zamanki gibi şıklığıyla göz doldururken modayı yakından takip eden BİSSE Pazarlama Kurulu Başkanı Onur Kefeli çoğu zaman tercih ettiği gibi koyu renk takım elbisesi ile şıklığından ödün vermedi. İş saatleri içinde takım elbise giyen Onur Kefeli, tercihini slim fit kesim takım elbiselerden yana kullanıyor, hafta sonları ise spor tarzda giyinmeyi tercih ediyor. Ongun Kefeli’nin ise bambaşka bir tarzı var. Yalnızca düğünlerde takım elbise giyen Ongun Kefeli, günlük yaşamında spor şık giyiniyor. Onur Kefeli’nin oğlu olan ailenin en minik üyesi Mustafa Batu Kefeli ise BİSSE atölyelerinde özel olarak dikilen gömlekleri ile en az ailenin diğer beyleri kadar şık olmayı başarıyor.42

GM 70278 43

’den Size FİNANS DÜNYASIYatırım araçlarınınfalında neler var?Referandum süreci başta olmak üzere siyasi gelişmelerpiyasalar tarafından fiyatlanmaya devam edecek.Her ne kadar ‘para ile saadet olmaz’ desek de yine artırımı tahmininde bulunması, en dikkat çekici konu. de parasız kalmayı istemeyiz. Doğrusu da budur ABD başkanlık koltuğuna Trump’un oturması, ekonomi zaten. Sizler için parasal enstrümanların yakın politikalarında değişiklik beklentisini artırdı. ABD’de iç gelecekteki seyrine ilişkin bir projeksiyon tuttuk. Dövizden, üretimi özendirecek tedbirler gelecek. 2017, dünyada faize, borsaya kazanç kapılarının performansında, her kur savaşlarının önünü açacak gibi görünüyor. Dolar zaman olduğu gibi ülkemizdeki dinamiklerin yanı sıra dünyada kral olmaya devam edecek. 2016’da dolara dünyadaki gelişmeler de önemli rol oynayacak. Öncelikle karşı en kötü performansı sergileyen para birimlerinden 2017’ye bakıldığında tüm dünya piyasalarındaki en TL, 2017’de ocak ayında 3,90 üstünü test ettikten sonra büyük risk, İngiltere’deki Brexit ve ABD’deki başkanlık şimdilerde kayıpların bir kısmını geri aldı. Kurda, gelişen seçimi sonuçlarının yansımaları olacak. İçerde ise başta ülke para birimlerine paralel hareketin devamı bekleniyor. referandum süreci olmak üzere siyasi gelişmeler piyasalar İngiltere’de Brexit’ten dönüş ihtimalinin tartışılması tarafından fiyatlanmaya devam edecek. Sterlin’i güçlendirmeye devam edecek. Bu yıl yine euro/ dolar paritesinde 1=1 olur mu? sorusuna yanıt aramayı DÖVİZ: 2015 yılındaki yükselişin ardından 2016 yılında sürdüreceğiz. da dolar kurunda sert yükselişler gördük. Dövizde, dolar başta olmak üzere euro ve özellikle İngiliz Sterlini, BORSA: Global anlamda dolar ve faizlerde yükseliş 2017 yılına hızlı bir giriş yaptı. Dolardaki gelişmeleri beklenen ortamda, likit enstrümanlarda kalınmasında takip etmek için özellikle ABD Merkez Bankası’nı (FED) fayda var. Ancak Borsa İstanbul, dolar bazında 10 yılın en yakından izlemenizi öneririz. FED’in faiz oranını 25 düşük seviyelerine kadar geriledi. Son dönemde 90.000’e baz puan yükseltmesi ve 2017 için üç kez daha faiz doğru hareket de bundan kaynaklandı. 2017, dünyada kur savaşlarının önünü açacak gibi görünüyor. Dolar dünyada kral olmaya devam edecek. 2016’da dolara karşı en kötü performansı sergileyen para birimlerinden TL’de kayıpların, biraz daha sınırlı olsa da devam etmesi muhtemel.44

Hükümet’in ve BDDK’nın bankaları rahatlatmak için aldığı genel karşılık FED’in faiz oranını 25 baz puan yükseltmesi veoranlarındaki indirimler, başta banka sektörü öncülüğünde endeksteki yükselişi 2017 için üç kez daha faiz artırımı tahminindedestekledi. Bu dönemde ihracatçı firmalar, döviz riski düşük, iç tüketimin artış bulunması en dikkat çekici konu.eğiliminden faydalanabilecek şirket hisseleri izlenebilir. Değerlemeler de dikkatealındığında uzun vadeli düşünen yatırımcılar için fırsatlar var.ALTIN: Altın fiyatlarını iki konu etkiliyor. İlki dolar/ons bazında fiyatlama, ikincisiise gram/TL bazındaki fiyatlamada dolar kuru etkisi.Ons altın tarafında yeni yıl ile birlikte Trump’ın seçim öncesinde uygulamayıdüşündüğü politikalar ile ilgili belirsizliğin oluşması ve fiziki talepte oluşabilecekartış ile birlikte yukarı yönlü hareketler yaşandı. Ons altın, 1.150 doların altından1.250 dolar seviyelerine doğru hareketlendi. Çin ile girilen restleşme tümemtia fiyatlarında olduğu gibi altında da fiyatların yükselmesine neden olabilir.Türkiye’de düğün mevsiminin altın fiyatlarını yükselteceğine dair yanlış bir inanışvar. En azından rakamlar bunu doğrulamıyor. Gerilimden beslenen bir yatırımaracı olan altın, ‘güvenli liman’ olma özelliğini bu yıl da muhafaza edecek gibigörünüyor. FAİZ: ABD ekonomisinde yaşanan toparlanmanın kalıcı olduğunun anlaşılması ile birlikte yönünü yukarı çeviren küresel faizlerin bu eğilimini 2017 yılında da sürdürmesi mümkün. Yurt içinde ise enflasyon tarafında kur geçişkenliği nedeniyle bir yükseliş yaşandı ve gösterge faiz çift haneli seviyelere geldi. Yeni yılda dünyada yaşanan faiz artışı sürecine Merkez Bankası’nın da dâhil olması durumunda gösterge faiz çift haneli seviyeleri koruyacaktır. Nitekim Merkez Bankası’nın geçen Ocak ayının son haftasındaki faiz dokunuşu, her ne kadar ilk hamlede döviz fiyatlarında bir gevşeme yaratmadı ise de bu süreci iyi izlemekte yarar var. Aşağı hareketlerde ise anayasa değişikliği sürecinin tamamlanması, ABD’de faiz artırımı sürecinin beklenenden daha yavaş olması gibi faktörlerle gösterge tahvil faizinin tekrar tek haneli rakamlara gerilemesi muhtemel. Böyle bir ortamda TL mevduat yatırımcının öncelikli tercihi olmaya devam edecek. Özel sektör tahvili fonları da yüksek getirisiyle yatırımcının ilgisinde olacak. 45

’den Size RÖPORTAJ Faruk Saraç “Moda tarihe sahip çıkıyor” Faruk Saraç, Bursa ve İstanbul’da açtığı “Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksekokulu” ile moda sektörüne tam donanımlı öğrenci yetiştiriyor. Fotoğraflar: Eray Kabil46

Erkek modasında “Butik” kültürünü Türkiye’ye taşıyan ilk isimlerden olan ve Çadır İmalathanesi olarak kullanılmış bina, Faruk Saraç’ın yoğun emeği Faruk Saraç, 36 yıllık deneyimini kurduğu iki okul ile gelecek nesillere ile geçirdiği büyük yenilenme sonrası bu kez Faruk Saraç Tasarım Meslek aktarmaya devam ediyor. BİSSE’den Size olarak, ünlü modacıyı, kurduğu Yüksekokulu adı ile 2014 yılında eğitime başlıyor. Tarihsel döneminde, kadın ikinci okul olan Ahırkapı’daki Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksekokulu’nda işçi ve memur çalıştıran ilk iş yerlerinden bir olan ve denize nazır tarihi dokusu ziyaret ettik ve kendisi ile çok özel bir röportaj ve fotoğraf çekimi yaptık. ile görenleri büyüleyen Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksekokulu, çağdaş eğitim anlayışının yanı sıra geçmişle gelecek arasında bir köprü vazifesi görmek Türkiye’nin ilk moda tasarımı yüksekokulları ve özellikle modaya gönül vermiş gençlere fener olma misyonunu başarı ile Bursa Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksekokulu ve İstanbul Faruk Saraç yürütüyor. Tasarım Meslek Yüksekokulu, Türkiye’nin ilk tasarım meslek yüksekokulları. Bursa’da bugüne kadar beş dönem öğrenci mezun olmuş. Mezunların yüzde “Türkiye’nin ara elemana ihtiyacı var” 67’si sektörde çalışıyor. Şu anda 400 öğrencisi var. Henüz ikinci eğitim-öğretim Faruk Saraç, bu iki okulu açmasındaki amacını ise şöyle açıklıyor: “Türkiye’nin dönemini sürdüren ve 100 öğrencinin eğitim gördüğü İstanbul Faruk Saraç ara elemana ihtiyacı var. Bizim okullarımızda tamamen ön lisans programı Tasarım Meslek Yüksekokulu ise bu yıl ilk mezunlarını verecek. uygulanıyor. Gençlere ihtiyacımız var. Bu noktada eğitim tabii ki çok önemli ama doğru eğitim vermek daha da önemli. Bilgi satın alınmaz verilir. Meslek hayatımın Bursa Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksekokulu’nda Moda Tasarımı, Moda 36. yılındayım. Bilgimi gençlerle paylaşmak istediğim için bu okulları kurdum.” Yönetimi, Dış Ticaret, Halkla İlişkiler ve Tanıtım, Grafik Tasarımı, Mimari Restorasyon ve Aşçılık; İstanbul Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksekokulu’nda Moda Tasarımı, Moda Tasarımı İngilizce ve Mimari Restorasyon bölümleri yer alıyor. Okullarda 54 akademisyen ile birlikte toplamda 75 kişi görev yapıyor. Öğrencilerin yüzde ellisi burslu okuyor.Bursa Faruk Saraç Tasarım Meslek YüksekokuluFaruk Saraç, moda eğitimi düşüncesinin, 1999 yılında kurulan, Faruk SaraçModa ve Sanat Vakfı’na dayandığını belirtiyor. İlk okullaşma adımını ise Bursa’daatıyor: Türkiye’nin bu alandaki ilk tasarım meslek yüksekokulu olan Bursa FarukSaraç Tasarım Meslek Yüksekokulu, 19. yüzyıl ortalarında Osmanlı Sarayı’naipek halı ve kumaş üretmek amacıyla kurulan Fabrika-i Hümayun binasının titizbir yenilenme sürecinin ardından, 2010 yılında kapılarını eğitime açıyor.İstanbul Faruk Saraç Tasarım Meslek YüksekokuluFaruk Saraç Moda ve Sanat Vakfı’nın bu röportajı yaptığımız ikinci okuluise İstanbul’da hayat buluyor: Tarihi 18.yy sonlarına dayanan Ahırkapı DenizFeneri’nin yanı başında, yine tarihi bir mekân olan; 1913-1914 tarihli haritalarda“Dikimevi” olarak yer alan, Çanakkale ve Birinci Dünya Savaşı zamanında Elbise 47

’den Size RÖPORTAJ “Meslek hayatımın 36. yılındayım. Bilgimi gençlerle paylaşmak istediğim için bu okulları kurdum.”“Pratiğin ön planda olduğu bir eğitim müfredatımız var” rahmetli anneme ithafen, onun adını taşıyan, ‘Cemile’ adlı özel bir defile“Güzel sanatları çok seviyorum. Moda da bir güzel sanat dalı. Çocukları o yapmayı çok istiyordum. Okulumuzun bu ilk dönem öğrencilerine kısmetyönde çok iyi yetiştirmek istiyorum. Şu anda ara eleman yetiştirilmesinde oldu. Annemin siyah üzerine kırmızı gülleri olan pazenden yapılmış bir elbisesien büyük eksik olan usta-çırak ilişkisinin temel alındığı bir metotla, Faruk vardı. Onu ben hazırlayacağım. Öğrenciler de kendi annelerinin bir kıyafetiniSaraç ekolü yaratmak istiyorum. Faruk Saraç demek disiplin, çalışmak, dikiş hazırlayıp, sunacağımız defilede giyecekler. Anneler Günü’nü böylesine anlamlıbilmek demektir. Çünkü artık son ustalar kaldı. Birileri ustalık yapacak ki bir proje ile kutlayacağız. Anneler bizim için çok önemli. Zaten kız çocuklarıkalfa yetiştirsin, kalfa da çırak yetiştirsin. Bunu bir el vermek gibi düşünün. benim hayatımda çok önemli bir yer tutar. Kız çocuklarını çok seviyorum.Bu yüzden okullarımızda eğitimin uygulamalı yönüne ağırlık veriliyor. Pratiğin Benim de bir kızım var. Kız çocuklarını ileride kendi ayakları üzerindeön planda olduğu bir eğitim müfredatımız var. Kumaşı oluşturan pamuk durabilecek donanımda ve yetkinlikte yetiştirmek hepimizin görevi olmalı.”aşamasından tasarım ve sonrasında defile sunumuna kadar tüm aşamalarıiçeren bir program uyguluyoruz. Üstelik öğrenciler evlerindeymişçesine rahat Tematik defilelerdeki ilk imzabir atmosferde çalışıyorlar. Ben da onlarla iç içeyim. Derslere de giriyorum.” Faruk Saraç, kültür-sanatı, “Bizden önceki nesillerden bize kalanı, koruyarak, geliştirerek yaşatmalı ve geleceğe aktarmalıyız” felsefesi ile en geniş anlamıAnneler Günü’nde çok özel bir proje ile değerlendiriyor ve bu konuda kendi alanında örnek alınması gerekenFaruk Saraç, İstanbul Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin birçok projeyi hayata geçiriyor. Faruk Saraç, sosyal sorumluluk duygusu ileşu sıra Anneler Günü’ne özel bir proje içir harıl harıl çalıştıklarını belirterek, “Sarı Zeybek”, “Padişah’ın Esvabı”, “Tılsım”, “Geçmişten Günümüze Polis” veprojeye ilişkin detayları ilk kez BİSSE’den Size’ye anlatıyor: “Uzun zamandır “Geçmişte Kapalıçarşı” gibi, Türkiye’nin ilk tematik defilelerini sergileyen marka olarak da moda dünyasına anlam katmaya devam ediyor. “Kültür-sanat değerlerimizi geleceğe taşıyabilmeliyiz” Faruk Saraç, “Okulumuzda mimari restorasyon bölümümüz var. Bu sene de iç mekân tasarımı bölümü açıyoruz. Tüm çabam kendi kültür-sanat değerlerimizi geleceğe taşıyabilmek. Bu bağlamda moda tarihe sahip çıkmaktadır.48

“Kalıcı olan kültür-sanattır, popüler kültürunsurları gelip geçicidir.”Türkiye’de yalnız başına her şeye çözüm üretemezsiniz. Benim tek başımaiki okul açmam bile bir mucize. Bu iki okulu da bugüne kadarki birikimlerimideğerlendirerek açtım. Ne resmi ne de özel bir kurum ya da şahıstan enküçük bir destek almadım. Kim bir insana bir şey öğretiyorsa ben onun kulukölesi olurum. Söylemek başka, ben yapanlardanım. Beklediğim ise yalnızcabir ‘teşekkür’. Çünkü teşekkür en büyük motivasyondur. Bu yıl okulumuzüniversitelerin 197 moda tasarım bölümü içerisinde tercihte 1. sırada geldi.En yüksek puanla öğrenci alan okul bizimki. Bununla gurur duyuyoruz. Bu biranlamda Faruk saraç markasına olan güvenin bir göstergesi.” diyor.“Klasik çizgiyi severim” Moda dünyasında bizim yaptığımız yalnızca bir yorum. Evrende bir toz zerreciğiFaruk Saraç kişisel moda anlayışını yine kendine özgü felsefesi ile kadar yerimiz var. Benim okul kurmam da çok büyütülecek bir şey değil. Sahipdeğerlendirerek şunları söylüyor: “Terzi söküğünü dikemez çok doğru bir olmadığımız bir dünyayı paylaşamıyoruz. İnsana yardım etmenin ötesinde hiçbirsözdür. Lokantan vardır ama gün içinde yemek yiyemezsin. Onun gibi bir şey. şeyin anlamı yok benim için. Çıplak gelip, çıplak gidiyoruz. Hayat sevdiklerimizBenim için yalnızca tasarım değil, insan estetiği bir bütündür. Konuşmasından, ile var olduğumuz kadardır. Bıraktıklarımız bizimle anılacaktır.”davranışına… Ben hep spontan konuşurum. 10 yaşından beri iş hayatında biryolculuğum var. Sermayem tecrübem. Hayat her yaşta insana bir şey öğretiyor.Ben hikâyesi olan şeyleri çok seviyorum. “Pahalı marka giymek şıklığa yetmez” “En güzel giyim basit giyimdir, sevdiğini giymektir. Pahalı marka giymek şıklığa yetmez. Ben gönlüme hoş geleni giyiyorum. Yalnızca jean pantolonlarımı ve ayakkabılarımı dışarıdan alıyorum. Onun dışında giydiklerimin hepsi kendi atölyemden. Çizgi olarak da klasiği seviyorum. Faruk Saraç’ta ağırlıklı olarak İtalyan kumaşlarını kullanıyoruz. Ama Denizli Buldan’da dokuma tezgahlarımız var, orada özel ürettirdiğim kumaşları da kullanıyoruz. Çünkü bu el sanatının da yaşamasını istiyorum. Bütün modellerin size’ından bir tane çalışıyoruz.” Yeni sezonda yeni butik “Bizim merkez showroom’umuz burada; Ahırkapı’da. Fener’in İstanbul’a ışık tuttuğu yerde. Mart sonunda Nişantaşı’ndaki butiğimizin açılışını gerçekleştireceğiz. Yeni sezon koleksiyonunun tanıtımını da Nisan’da yine burada düzenleyeceğimiz bir davet ile yapacağız…” 49


Like this book? You can publish your book online for free in a few minutes!
Create your own flipbook