5
1991 TARİHİ ORTAKÖY KUMPİRCİSİ BURDUR’DA Ortaköy’ün kumpir ve waffle lezzeti Burdur’daYaklaşık 30 yıldır faaliyetlerine devam eden ve Türkiye’de ilk açılan kumpirci olma özelliği taşıyan Tari- hi Ortaköy Kumpircisi, Burç Mahallesi Kışla caddesi No: 10’da Burdur şubesiyle hizmete girdi.Tarihi Ortaköy Kumpircisi markasını tanıyalım?Tarihi Ortaköy Kumpircisi, Türkiye’de ilk açılan kumpirciydi. 1991’den beri Ortaköy’de tek şubeydi. Hacı Melik Güzelaydın, Beşiktaş Orta-köy’de açtığı bu restoranla Türk halkını kumpirle tanıştırmıştı.Şuan yak-laşık 35 şubeye ulaşan Tarihi Ortaköy Kumpircisi lezzetleriyle adındansöz ettirmeye devam ediyor. 2014 yılının başlarında Melih KIYMAZ’ınfirmaya dahil olması ile Tarihi Ortaköy Kumpircisi, reklam yönetimi,Ar-ge, mimari tasarım, gastronomi, konsept ve inovasyon gibi konularaağırlık vererek, 2015 yılında ulusal bir restoran zinciri haline gelmiştir.Kumpiri kendi özel formülüyle hazırlayan Tarihi Ortaköy Kumpircisibu lezzetle tüm Türkiye’yi ve Dünyayı tanıştırmayı hedeflemektedir. Herşubesinde tamamen hijyenik şartlar altında kumpir satışı yapan TarihiOrtaköy Kumpircisi kalitesini ISO 9001 (Kalite Yönetim Sistemi ) ve ISO22000 ( Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi ) ile kanıtlamıştır. Alanında uz-man kadrosu, dinamik yapısı ve kazandıran franchise ortaklıkları ile 2015yılında kurumsallaşmasını tamamlayan Tarihi Ortaköy Kumpircisi, hızlabüyümeye devam ediyor. 6
Kumpir ve Waffle bir arada Tarihi Ortaköy Kumpircisinin Kumpir farkı nedir?Tarihi Ortaköy Kumpircisini verdiği üzere kum-pirin yanı sıra waffle lezzetinden de adından söz Tarihi Ortaköy Kumpircisinin Türkiye’de ilkettiriyor.Kendine has formül ve dokunuşlarla açılan kumpirci olma özelliği taşımasının yanıhem kumpir hemde waffle lezzetini tek bir me- sıra kumpirin standartlarının dışında Duble se-kanda bulabileceğiz bir mekan. Tarihi Ortaköy çenekleri ile ve pastırma, füme et, somon füme,Kumpircisini lezzetleri arasında, kumpir, waffle, karides, ton balığı, dana roastbeef, parmesanara sıcaklar, soğuk ve sıcak içecekler,dondurma peyniri gibi seçeneklerledeki kumpirler yoğunkahvaltı, kahveler ve milkshake gibi lezzetleri olarak talep görmektedir.Burç Mahallesi Kışla caddesindeki yeni adresin-de bulabilirsiniz. 7
ÖZGÜR DOĞAN ORTAK DAVAMIZ BURDUR! Gazeteci - Mühendis Siyasi atmosferin soluksuz gittiği ülkemizde herkesin bir davası herkesin bir mem- [email protected] leket meselesi var. Batı Akdeniz’in incisi, Teke Yöresinin başkenti Burdur’un da ne sorunları ne de çi- lesi bitmiyor. İlimizdeki birlik ve beraberliğin bir türlü sağlanamaması Burdur’un gelişimine ket vuruyor. Burdur ili tabi ki merkezden ibaret değil. İlimiz 11 ilçeden oluşuyor. Her ilçemize bağlı onlar köy ve mahalle var. Hepsinin ayrı ayrı tadı, ayrı ayrı öyküsü ve kültürü var. Köylerimiz ve ilçelerimiz kendi içerisindeki birliktelik sayesinde son dönem- de gelişme kaydetti. Bucaklısı, Gölhisarlısı, Karamanlılısı, Çavdırlısı, Ağlasunlusu, Altınyaylalısı, Tefennilisi...Son dönemde bu ilçeler gelişti ve büyüdü. Bunda ilçele- rin birlik ve beraberliği sağlamasının büyük katkısı var. İlimiz merkezi ise iki ileri bir geri gidip gelmekte. Bir nebze Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nin gelişmesine az da olsa eşlik etmekte. Üniversitenin gelişimi haki- katen iyi bir ivme kaydetmiş durumda. Bu hızla gelişmesini sürdürdüğü takdirde il merkezimiz bu gelişime ayak uyduramaz hale gelir. Bu da ilimizin imajı için kötü bir sonuç teşkil eder. *** Halkın içerisinde olan bir gazeteci olarak şunu rahatlıkla söylemeliyim ki hem- şehrilerimiz kavga ve atışma ortamından sıkılmış durumda. İnsanlar gerginlikten, kutuplaşmadan ziyade barış, huzur ve istikrar bekliyor. Ekonomik olaylar yeterince halkımızın psikolojisini epeyce bozduğu bu günlerde siyasilerden beklenen Burdur’un gelişmesi için projelerin ortaya konulması, Bur- dur’a önümüzdeki süreçte ne kazandırabilinirin? Konularının masaya yatırılma- sıdır. Önümüz yerel seçim ve seçimlere üç ay var. Bu üç ayda hızlı ve yorucu bir atmosfer içerisinde seçim sürecini yaşayacağız. Bu süreçte belediye başkan adayları halka dokunacak ve onların taleplerini not edecektir. Ancak adayların bu notları iyi ir- delemesi gerekmektedir. Yani gelen talepleri sadece seçim propagandasında kul- lanmakla yetinmeyip, ayakları yere basan vaatlerde bulunmalı, uygulayabilecekleri projeleri halka sunmaları gerekmektedir. Onlarca vaat verip, projeleri gerçekleş- tirmeyince ne kadar samimiyetsiz olunduğu zamanla anlaşılıyor. Halkı aldatma kısa vadede seçim kazandırabilir ancak uzun vadede kaybeden Burdur olmaktadır. *** Siyasi partilerin, siyasilerin ideolojileri ne olursa olsun ortak paydamız Burdur ol- malıdır. Biz bu topraklarda doğduk, bu topraklarda yaşıyor ve bu topraklarda öle- ceğiz. Neslimiz de bu topraklarda yaşamlarını sürdürecek. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir Burdur bırakmak için Burdur’un birlik ve beraberliği her platform- da sağlaması gerekmektedir. Sözün özü herkesin davası olabilir ama ortak davamız Burdur olmalıdır. Bu ay ki köşe yazımı okurlarıma yeni yıl mesajımla tamamlamak istiyorum. Dev- let, millet ve ülke olarak sağlıklı, mutlu, barış ve huzur içerisinde bir yıl geçirme- miz temennisiyle, tüm insanlığın barış ve kardeşçe yaşadığı bir yıl olmasını Ce- nab-ı Hak’tan diliyor, yeni yılınızı en içten duygularımla kutluyorum. 10
AÇ KALINARAK ZAYIFLAMAK YANLIS. TIRKonak Mahallesi Fevzi Paşa Caddesi Coşkun İşmerkezi No.9’da hizmete başlayan Diyetis-yen Nihal Ovat, Burdurweb Dergisi’ne söyleşide bulundu. Genç diyetisyen, kendisi, hiz-metleri ve diyet konularında bilgileri Burdurweb Dergisi okuyucularına paylaştı.Kısaca sizi tanıyabilir miyiz?1995 yılı Burdur’un Bucak ilçesinde doğdum ve Bucak’ta-büyüdüm. İlkokul ve ortaokul eğitimimi Bucak’ta aldım. Liseeğitimimi Bucak Anadolu Lisesi’nde, lisans eğitimimi ise An-kara Gazi Üniversitesi’nde tamamladım. Bu sırada huzurevi,hastaneler, yemek şirketleri gibi pek çok alanda staj yapmafırsatı buldum.Beslenme ve diğer uzmanlığına nasıl başladınız?Lisans eğitimimi tamamladıktan sonra bilgi ve birikimimi pay-laşmak adına beslenme ve diyet danışmanlığı merkezimiaçmaya karar verdim ve bu yola girdim.İnsanların diyetisyene bakış açışı hakkında neler düşünü-yorsunuz?İnsanlar genelde diyetisyenlerin görevini sadece zayıflatmakolarak bilir fakat biz lisans eğitimimiz boyunca sayısız hastalıkiçin beslenme tedavisi nasıl olmalıdır bunları öğrendik. Ben-ce bu konuda büyük yanılsama söz konusu. 12
Doğal ve sağlıklı beslenmek için en temel kurallar En çok yapılan yanlışlardan birisi aç kalarak zayıfla-nelerdir? En çok nelere dikkat etmek gerekir? maya çalışmaktır. Fizyolojik olarak çok aç kaldığınız bir diyet sizin için uygun bir diyet değildir. Bir diğeriYeterli ve dengeli beslenmek en temeli. Tek tip bes- diyete başlayınca ekmeği tamamen hayattan çı-lenmek maalesef çok yanlış. Bütün besin gruplarına karmak yanlıştır. Ekmek doğru tür ve miktarda tüke-beslenmemizde gerektiği kadar yer vermemiz en tildiğinde kilo vermeye yardımcıdır bile diyebilirim.doğrusudur Yine sağlıklı yağların kullanımında aşırıya gidip kalori alımını arttırmak da doğru değildir. Sağlıklı da olsaKişilerin yaptığı en büyük beslenme hataları neler- tüketim miktarına dikkat etmekte fayda var. Lightdir? ürünler kilo aldırmaz düşüncesi de diyette çok sık karşılaştığımız yanlışlardan. Bir ürünün light olması oEkmeği, pilavı, makarnayı direkt olarak kesmek. Yani ürünü istediğimiz kadar tüketebileceğimiz anlamınakarbonhidratı hayattan çıkarmak en başta gelen gelmez sonuçta lezzet öğeleri (yağ, şeker, un, tuz,hatalardandır. Öğün atlamak, az yiyerek zayıflaya- katkı maddeleri) hâlâ üründe mevcuttur. İnsanlarıncağını düşünmek, mucizeler aramak ve olması ge- aslında farkında olmadan yaptığı bir hata her günrektiğinden çok daha hızlı kilo vermek en büyük di- tartılmak. Her gün tartılmak motivasyonu düşürebiliryet hataları diyebilirim çünkü vücut ağırlığı günlük olarak birçok faktörden etkilenebilir. Kontrol önemlidir fakat haftada bir kezDoğru bilinen beslenme yanlışları nelerdir? tartılmak kontrol açısından gayet idealdir.13
MEHMET CAN 2018’e VEDA EDİYORUZ, HOŞGELDİN 2019 DOĞAN Değerli Burdurlular, bir yılın daha sonuna geldik.2018’nin bu son ayında bu yılı noktalayacağız. Geriye doğru baktığımızda bir yıl nasıl geçti? Diye bu soru hep Gazeteci - Öğretmen aklımıza gelecektir. Acısıyla, tatlısıyla, üzüntüsüyle, sevinciyle bir yılı da geride bı[email protected] rakıyoruz.Sözün kısası bir yılı da geride bırakarak yaşlanıyoruz. 2018 yılı, ülkemizin zor bir süreç geçirdiği bir yıl olarak hafızamızda yer alacaktır. 2018 yılının başında başlayan seçim atmosferi ekim ayı içerisinde biterken, şimdi ise 2019 yerel seçimlerin atmosferinde bir anda kendimizi bulduk.Özellikle mayıs ayı içerisinde başlayan döviz artışı ülkemizi ekonomik açıdan olumsuz etkilemiş- tir.Bir yandan dövizin yükselmesi, bir yandan da faizin yükselişi ekonomik açıdan bir daralma meydana getirmiştir.Bir kısım medya ve bir kısım cenah bu durumu ekonomik kriz olarak nitelendirse de, bu durumun siyasi ve ülkemizi ekonomik kriz ortamına sürükleme çabaları olduğu toplumun tüm kesimleri tarafından far- kına varılmıştır. Şimdi gelelim ilimize... 24 Haziran seçimlerine kadar artan kutuplaşma, çekişme seçim sonuçlarının açık- lanmasıyla nihayet sonlandı.Bu süreçte iki milletvekili Bayram Özçelik ve Mehmet Göker tekrar seçilirken, Yasin Uğur yeni bir Milletvekili olarak Burdur siyasi ta- rihine geçti.2018 yılının içerisinde yaşanan olumsuz gelişmelerden sonra bazı ya- tırımlar sekteye uğradı.Özellikle yeni Burdur Devlet Hastanesinin inşaatının baş- lanamaması en öncelikli sorun olarak karşımıza çıkıyor.Aralık ayının içerisinde yapılacak inşaat ihalesi artık sevindirici bir konu haline geldi.2018 yılından en çok konuşulan Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesi mevzusu da iki görüş kutuplaş- masına meydana getirdi.Bir yanda özelleştirmenin kesinlikle olmamasını isteyen bir tarafla, özelleştirme olsa olur, olmasa da olur diyen bir taraf meydana geldi. Özelleştirme kararın alınmasıyla satılan fabrika halen devir edilemedi.Nedeni ise fabrikaya alan şirketin ödemesi gereken peşinatın bir türlü yatıramaması.Böyle gi- derse de satış iptal edilecektir.2019 yılının içerisinde de bize yine şeker fabrikası- nın durumunun konuşulacağı ön görülüyor. 2019’da ne olur? İlk cevap 31 Mart yerel seçimleri olur. Şuan da sadece takvimde olan şeyleri söy- leyebiliriz.Onun haricinde tahmin ve temenniden başka yapacağımız başka da bir şey yoktur. 2019 yılına ben şöyle bakıyorum.2019 yerel seçimleri aslında 2023 ve 2024 yılındaki seçimin fotoğrafı olarak karşımıza çıkıyor.Şöyle ki, 2018 Genel se- çimleri bize 2023’ün fotoğrafını verdi. 2019 yılındaki yerel seçimler ise 2024 yı- lında yapılacak seçimlerin fotoğrafına verecektir. Neden mi? Hatırlarsanız 2018 yılı içerisinde bütün şehir yasasının ertelendiği açıklanmıştı. Aslında 2019 yılında yapılacak seçimlerinin sonucuna göre bütün şehir yasasının detayları ortaya çıkıp önümüzdeki 2024 yerel seçimlerinde uygulanması muhtemel olacaktır.Peki bütün şehir kimleri ilgilendiriyor? Hemen söyleyeyim. 2024 yılında aday olması muh- temel adayları ilgilendiriyor.2024 yılındaki seçimin 2019 seçimine ne alakası var derseniz? Onu da söyleyeyim.Şu anda seçimi kazanan tüm Belediye Başkanları, tüm Milletvekilleri 2024 yılında yapılacak olan yerel seçimde bütün şehir beledi- yesinin potansiyel adaylarıdır. Şimdi gelelim kendime… Ben hep tek yılları sevmişimdir.Tek yıllar bana, uğur, şans, başarı ve hedeflerime ulaşmada bir basamak vermiştir.2009-2011-2013-2015-2017 ve diğer önceki yıllar bana hep iyi gelmiştir.2019 yılı nasıl görüyorsan diyorsanız.Kendi açımdan söyle- yeyim hedeflerime ulaşmamdaki tek sayılı yıllardan bir tanesi olarak görüyorum. 2018 yılına veda ederken, 2019 yılının sağlıklı, huzurlu, mutlu, bol kazançlı ve en önemlisi hayırlı olması temennisiyle yeni yılınız kutlu olsun. 14
16
17
MAKÜ’ye İKİ DEV ESERPROF. DR. İLHAN VARANK KÜTÜPHANESİ VE MAKÜ-BAKA TEKNOKENT BAKAN MUSTAFA VARAN VE BAKAN MEHMET KASAPOĞLU’NUN KATILIMLARIYLA AÇILDITEKNOKENT KÜTÜPHANE AÇILIŞI AÇILIŞIİlk olarak Teknokent binasının açılışını gerçekleştiren şehidimiz Prof. Dr. İlhan VARANK’ın ismini verdik. BuBakan VARANK ve Bakan KASAPOĞLU daha sonra bağlamda senatomuza da teşekkür ederim” dedi.Prof. Dr. İlhan VARANK Kütüphanesinin açılışını ger-çekleştirdiler.Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan Vali Hasan ŞILDAK ise “Teknokent, üniversitemizin araş-tören, MAKÜ tanıtım filminin gösterimi ve açılış konuş- tırma kurumlarının ve sanayi kuruluşlarının aynı ortammaları ile devam etti. Çok güzel iki eserin açılış program- içinde araştırma, geliştirme ve inovasyon çalışmalarınıları için bir araya geldiklerini belirten Rektör Prof. Dr. sürdürmeye, katma değerli ürünler ortaya koymaya, buAdem KORKMAZ üniversite hakkında bilgiler aktararak ürünler arasında bilgi ve teknoloji transferi yapabilmeye“Üniversitenin topluma dönük hizmetler üretmesi de gü- elverişli bir zemin hazırlayacaktır. Açılışını gerçekleştir-nümüzün temel misyonları arasında yer alıyor. Burdur diğimiz, içinde bulunduğumuz kütüphane ise ismiyle çokMehmet Akif Ersoy Üniversitesi bu bağlamda kendisini anlamlı bir dünyaya kavuşuyor. Bütün bu hizmetlerinbölgesel gelişmeye odaklamış, bölgesel kalkınma üniver- değerli yatırımların ilimize hayırlı olmasını diliyorum”sitesi olarak bütün stratejik program ve planlarını buna dedi.göre odaklamış bir üniversite sıfatıyla çalışmalarını sür-dürüyor. Bu bağlamda Burdur Gelişim Merkezimiz şehri-mizin bütün ekonomik potansiyellerini masaya yatırmış,neler yapılabileceği konusunda önemli çalışmalar yapmışve bu bağlamda kendisine 3 temel sektörü hedef seçmiş-tir. Bu sektörler tarım ve hayvancılık, turizm ile doğal taşve mermercilik sektörüdür. Üniversitemiz 2016 yılındahayvancılık alanında Türkiye’de pilot üniversite seçilmiş-tir. 40 ayrı uygulama projesi ile 4 farklı boyutta çalışma-larını sürdürmektedir. Bugün Teknokent ve kütüphane-mizin açılışını gerçekleştiriyoruz. İsmine de 15 Temmuz 20
Ardından MAKÜ Kurumsal İletişim Merkezi (KİMER) Mehmet Akif Ersoy Müzesi’ni gezdi. Daha sonra Bakan-tarafından hazırlanan Prof. Dr. İlhan VARANK temalı lar ve beraberindeki heyet MAKÜ İstiklal Yerleşkesi içe-film duygu dolu anların yaşanmasına vesile oldu. Film risinde yapımı devam yatırımları yerinde incelediler.sırasında Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa VARANKgözyaşlarına hakim olamadı.Daha sonra konuşan Gençlik ve Spor Bakanı Dr. MehmetMuharrem KASAPOĞLU; “Prof. Dr. İlhan VARANK ki-taba, ilme değer veren, örnek bir şahsiyetti. VARANK’ındarbe gecesi ilk direnenlerden biri olduğunu anlatan KA-SAPOĞLU, kütüphanede çalışan gençlerin de onun yo-lunda ilerlemeleri temennisinde bulundu.Son olarak Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa VARANKaçılışta yaptığı konuşmasında şunları söyledi: “Burdur,tarihiyle müsemma, bir ilim ve irfan şehri. Piri Baba, Di-van Baba, Hecin Dede, Hacı Rahmi Sultan, Hafız OsmanNuri Efendi gibi nice büyük isimler, sadece bu şehrin de-ğil, tüm Anadolu’nun mayasını yoğurdu. İstiklal ŞairimizMehmet Akif Ersoy, Burdur’u temsilen ilk meclisimizdemebusluk yaptı. Burdur, ilmin, irfanın ve milli mücade-lenin bir şehridir. Bu şehrin şanına, tarihine, ilim gele-neğine yakışır bir şekilde, uzun yıllar hasretle beklenenMehmet Akif Ersoy Üniversitesini 2006 yılında Burdur’akazandırdık. Maşallah, üniversitemiz kurulduğu gün-den bu yana hızla büyüyor. Şimdi de üniversitemize veBurdur’umuza yakışır şekilde çok güzel bir kütüphaneyiaçıyoruz. Merhum ağabeyim İlhan VARANK isminin buesere verilmesi beni oldukça duygulandırdı” dedi. BakanVARANK, ağabeyinin adını zikrettiği sırada tekrar göz-yaşlarına hakim olamadı. Bu sırada açılışa katılanlar iseBakan VARANK’ın duygu dolu anlarına alkışlarla eşlikettiler. Bakan VARANK daha sonra, “Muhtemelen ko-nuşmamı da bitiremeyeceğim. Bu eserler şehrimize, ül-kemize hayırlı olsun diyorum. Tekrar hepinizi saygıylaselamlıyorum” diyerek kürsüden indi.İki bakan, açılışın ardından kütüphanenin içinde yer alan 21
NURAY BİR ÖĞRENCİNİN GÖZÜNDEN BURDURKARATAŞ Burdur’da 3 yılımı geçirmiş bir öğrenci olarak Burdur’u kendi penceremden değerlendirmek istedim.Öğrenci - Konuk Yazar İlk üniversiteyi kazandığımı öğrendiğimde çok sevinmiştim o heyecanla hangi şehir olduğu umurumda değildi tabi. O ilk heyecanı atlattıktan sonra ilk işim Burdur’u ve üniversiteyi araştırmak oldu. İnternette olumlu yorum- larla karşılaşınca Burdur’dan beklentim artmaya başlamıştı. Burdur’a ilk geldiğimde gördüğüm şehir merkezi beni hayal kırıklığına uğ- ratmaya yetti. Üniversiteye çıktığımda ise hayal kırıklığım daha da arttı. Her yerin inşaat olması, ağaç ve yeşillik alanların yok denilecek kadar az olması ve sosyal aktivite alanlarının olmayışı ilk izlenimlerim açısından oldukça olum- suzdu. Üniversitenin şehir merkezine çok uzak olması ve etrafında dağlardan başka hiçbir şeyin olmaması beni tedirgin etmişti. Burada, bu şehirde 4 yılı nasıl geçireceğimi düşünmeye başlamıştım. Burdur’un eksiklerinden bahsedecek olursam; En büyük sorun ulaşım. Oto- büslerin yetersizliği. Hele ki benim gibi 2. Öğretim üniversite öğrencisiyseniz çok daha büyük bir sorun. Abartısız olarak 1 saat otobüs bekleme ihtimaliniz çok yüksek. Sorunlardan bir diğeri ise alışveriş merkezinin olmaması ve alış- veriş yapabilecek küçük butik dükkanların bile sınırlılığı. Öğrenci olarak Burdur’un sınırlı imkanları diğer öğrenci arkadaşlarım gibi bizim için büyük hayal kırıklığı. Bir üniversite öğrencisi olarak beklenti- leriniz neler derseniz sosyal kültürel aktivite alanları en başta geliyor tabi. Burdur’da da sosyal kültürel alanların sınırlılığı aşikar. Peki öğrenciler bu sınırlar çerçevesinde vakitlerini nasıl geçiriyor? Çoğu öğrenci arkadaşım va- kitlerini kafede geçirmeyi tercih ediyor. Kafe ortamlarında hoşlanmayan ya da imkanları sınırlı olanlara tavsiyem ise bol bol kitap okumaları. Açıkçası ben öyle yapıyorum. Burdur’un sınırlığının bana kazandırdığı en büyük artı da bu oldu. Burdur’da karşılaştığım başka bir sorun ise esnafların müşteriyle olan iletişim sıkıntısı. Özellikle öğrenciyi büyük gelir kapısı olarak gördük- leri için iyi davranmak yerine tam tersini yapıp normal fiyatların üstünde rakamlar söylüyorlar. Bu kadar sorunun, eksikliğin içinde Burdur’un hiç olumlu yönü yok mu der- seniz tabi ki var. En sevdiğim yönü yürüme mesafesinde tüm işlerinizi rahat- lıkla halledebilirsiniz ve büyük şehirlerdeki gibi kalabalık, gürültü kirliği yok. Ayrıca coğrafi konum olarak da çok iyi. Isparta, Antalya ve Denizli’ye yakın olması ve kara ulaşımın da rahat olması bu kadar negatif yönün içinde bir nebze rahatlatıcı bir durum. Sonuç olarak Burdur, bir öğrenci olarak benim gözümde pek iç açıcı ko- numda değil. Kendini çok daha geliştirmesi ve değişimlere ayak uydurulması gereken bir şehir . Çalışmalar yapılmıyor mu tabi ki yapılıyor bunu görüyo- ruz ancak yeterli olup olmadığı tartışma konusu. Umarım Burdur, en kısa zamanda gelişime ayak uydurur ve beklentileri karşılayabilir. Burdur’dan mezun olup gidenlerin yorumlarına göre Burdur’un kıymetini ancak mezun olduktan sonra anlayabilirmişiz. Biz öğrenciler mezun olup gittiğimizde Bur- dur’u özleyecek miyiz? Zaman gösterecek. 24
“ACİLEN TÜRK TİPİHAYVANCILIK MODELİNE GEÇMELİYİZ”Burdur Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Veteriner Hekim Ömer Faruk Gündüzalp, Burdurweb Dergisi’ne konuk oldu. Burdur Ticaret Borsası’nı kısa bir süre önce yönetmeyebaşlayan Gündüzalp, göreve geldiği tarihten günümüze deyin geçen süreyi değerlendirirken,tarım ve hayvancılık politikaları ile süt, yem ve tarımsal üretime dair konularda BurdurwebDergisi okurları için söyleşide bulundu. Kısaca sizi tanıyabilir miyiz? 1967 yılında Burdur’da doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi tamam- ladıktan sonra, 1984-1989 yılları arasında, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesinde öğrenimimi dereceyle tamamladım. Daha sonra askerlik hizmetimi 16 ay boyunca, Bolu Komando Tugayında yaptıktan sonra Burdur’a dönerek ticari hayata başladım. Burdur’a geldiğimde ilk olarak bir klinik açtım. Klinikten sonra ise düve itha- latı, süt sektörü, yem sektörü derken günümüze ulaştık. Meslekte ise yaklaşık 27-28 seneyi tamamlamış bulunuyorum. Bütün öğrencilik ve iş hayatımızda siyaset bizden hiç eksik kalmadı. Gerek öğrencilik, gerekse ticari hayatımda aktif olarak siyasetin içerisinde yer aldım. Siyasi parti il sekreterliği, yönetim kurulu üyeliği ve il başkanlığı gö- revlerinde bulundum. Burdur Ticaret ve Sanayi odasında üç dönem yönetim kurulu üyeliği görevi yaptım. Halen Ticaret Borsası yönetim kurulu başkanlığı görevini yürütmekteyim. 26
Nisan ayında Burdur Ticaret Bor-sası Yönetim Kurulu Başkanlığı’naseçildiniz. O süreçten bu güne ka-dar ki süreci değerlendirir misiniz?15 Nisan 2018 tarihinde üç adaylı bir se-çim süreci yaşadık. Seçim sonucunda iseTicaret Borsası yönetim kurulu başkan-lığına seçildim. Bu bir bayrak yarışı idi.Dostça ve kardeşe geçen bu yarışmada,üyelerimizin teveccühü ile bu bayrağıbiz devir aldık. Artık seçim geride kaldı,bundan sonra birlik ve beraberlik içeri-sinde üyelerimizin, üreticilerimizin veilimizin kalkınması için neler yapabilece-ğimizi konuşacağımız, tartışacağımız birdönemdeyiz. Burada ortaya çıkan fikir-leri proje bazlı ele alıp, çözüm noktasınataşımak için gayret sarf edeceğiz. Buradaherkesin fikri bizim değerlidir. Diyoruzki: Burdur Ticaret Borsası hepimizin.Seçim sonrası konuşmamada da söyle-mişimdir. Bizim sevdamızda, davamızdaBurdur. Eğer bir kavgamız olacaksa, buBurdur’un menfaatleri için olacaktır.Yönetim kurulu üyelerini tanıyabilir miyiz? ve 5 kişiden oluşan bir yönetim kurulumuz mevcut.Yö-Seçim sürecinde liste oluştururken, seçim kazanmak ka- netim kurulu başkan yardımcılarımız ise 2 kişiden olu-dar liste oluşturmak da önemlidir. Biz burada hem ilçeler şuyor. Başkan yardımcılarımızdan birisi veteriner hekimdengesi hem de meslekler dengesini göz önüne alarak bir ve aynı zaman Gölhisar Süt Üreticileri Kooperatifi Birliğiliste oluşturduk. Burdur’un yapısını gayet iyi biliyoruz. Başkanı Kahraman Arlı. Diğer Başkan yardımcımız iseBu yapı içerisinde, ilimize en faydalı olacak bir ekiple Gündoğdu Kooperatifi Birliği Başkanı Adnan Yanıkara,yola çıktık. Çünkü amaç seçim kazanmak değil, hizmet sayman üyemiz Cengiz Gürcan ve Akören Tarımsal Kal-etmekti. Bildiğiniz üzere 14 kişiden oluşan bir meclisimiz kınma Kooperatifi Başkanı Niyazi Boz’dan oluşmaktadır. 27
Meclis Üyeleri hangi isimlerden oluşuyor?Meclisimiz ise Meclis Başkanımız Hikmet Çangır’dır.Kendisi Çangır Tarım ve Hayvancılığın sahibi. Bur-dur’da ilk kurulan çiftlik ona aitti. Meclis BaşkanYardımcılarımız Yeşilova Süt Üreticileri Birliği Baş-kanı Nihat Eren, diğeri ise Akaylar Hububat’ın sahibiOnur Akay. Meclis katibimiz ise Ambarcık TarımsalKalkınma Kooperatifi Başkanı İsa Yalçın. Diğer mec-lis üyelerimiz ise yem sanayinden Ramazan Çakır,hububat ticaretiyle uğraşan Suat Atalay, SüleymanCandan, Kağılcık Sulama Kooperatifi Başkanı HalilAygün ve Bedirli Sulama Kooperatifi Başkanı Abdul-lah Tezcan. Bu 14 kişilik meclis üyelerimizle beraber,Burdur’un sektörel sorunlarının çözümü için konu-sunda el birliyle ve herkesin katkısıyla bir şeyler yap-maya çalışıyoruz. Yeni göreve gelir gelmez bir tarım, hayvancılık fuarını ev sahipliği yaptığınız. O süreci nasıl değerlendirirsiniz? Bu fuara bakış açımız, ilimizin tarım ve hayvancılıktaki potansiyelini, çağın gereğini, uygun vizyon dikkate alındığında aslında bölgenin en önemli bölgesel fuarlarından bir tanesi. Burdur fuarını biz nasıl görüyoruz? Yeni teknolojilerin, yeni ürünlerin, yeni bilgilerin ve yeni dostlukların adresi olarak görüyoruz. Toplamda 17.000 m2 olan fuar alanımızda birbirinden değerli katılımcılar, çevre illerden gelen ziyaretçilerden aslında ilimize ciddi bir canlılık kazandırıyor. Damızlık ve Sığır Yetiştiricileri Birliğinin katkısı ile düzenlenen düve yarışması, Koyun-Keçi Yetiştiricileri Birliği’nin katkısı ile düzenlenen koyun, keçi yarışmaları aslında fuarı- mıza ciddi anlamda bir canlılık katıyor. Şimdi diyoruz ki: ‘Birlikten kuvvet doğar’ atasözü ile bu fuara bugüne kadar destek olan ve bundan sonra da destek verecek herkese şimdiden teşekkür ediyorum. Fuarımız, hem Burdur’un katılımı hem de Burdur’un tarım ve hayvancılıkta oynadığı rol ile ilgili çözüm önerilerin söylem açısından güzel bir platform olarak değerlendiriyoruz. 28
Sizce kısa ve orta vadede Burdur bir fuar alanına ihtiyacı var mıdır?Burdur’un fuar alanına mutlaka ihtiyacı var. Geçtiğimiz aylarda Isparta tarım fuarınakatıldık. Orada çok güzel bir fuar alanı mevcut. O tür yerleri gördüğünüz zaman imreni-yorsunuz. Niye bizim Burdur’da olmasın? Burdur bunların çok daha güzeline layık. Uzayçatı , bir müddet daha bize taşır ama acilen çağın ihtiyaçlarını karşılayacak güzel bir fuaralanına kesinlikle Burdur’un ihtiyacı vardır.Göreve geldikten sonra bir (24 Haziran) genel se-çim süreci yaşadınız. Bu süreci hemen ardındandövizde büyük dalgalanmalar gerçekleşti ve sü-rüyor. Bu süreçte ülke tarım politikasını yönet-mek üzere Tarım ve Orman Bakanlığı’na sayınBekir Pakdemirli atandı. Görüşleriniz nelerdir?24 Haziranda gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Türkiye’deki hayvancılık sektöründe başta et olmak üze-sistemi ile Bakanların büyük bir bölümü dışarıdan atan- re, süt piyasasında bir fiyat istikrarsızlığı var. Bu durumudı. Bunlardan birisi de Tarım ve Orman Bakanımız Sayın herkes kabul ediyor. Bu istikrarsızlık ise hem yetiştirici-Bekir Pakdemirli. İnşallah ülke ve kendisi için ve Tarım leri hem kamuyu hem sanayiciyi hem de yatırıcıyı olum-ve Hayvancılık için hayırlı olacağını düşünüyorum. Zor suz etkiliyor. Bu kadar olumsuzluğun içerisinde iyi şeylerbir görevi üstlendi. Hakikaten iki bakanlık birleştikten söylemek isteriz. Ama iyi şeylerde söylemek zorundayız.sonra devasal bir bakanlık haline geldi. Kendisiyle tanış- Başka çaremiz de yok. Ama gerçeklerinde üzerine basamadık ama rahmetli babasını gayet iyi tanırım. Beraber basa söyleyelim. Biz Türkiye’de ne yapıyoruz? Yem mad-politika yaptığımız birisiydi. Babası zeki bir insandı. Oğ- de ihtiyacını karşılayamıyoruz. Karşılayamadığımız içinlunda da benzer özelliklerini görüyoruz. İnşallah doğru de ithalat yapıyoruz. Yem maddesi ithal getirdiğiniz za-politikalarla Tarım ve Hayvancılığına beklediğimiz ivme- man direk dövize bağımlısınız. Dövize bağımlı olduğunuzyi kazandırır diye düşünüyorum. Genel olarak ne düşü- yerde, döviz fiyatlarındaki artışlar işte Ağustos ayındakinüyorsunuz derseniz: Biz kişilere değil de, uygulanacak yaşadığımız süreçte de yüzde yüz sizin maliyetlerinizipolitikalara bakmalıyız. Kişiler gelip geçicidir, politika- artırıyor. Bunun çözümü ne? İthal etmemek. ithal et-ların kalıcı olması lazım. Özellikle Tarım ve Hayvancı- memenin çözümü ne? Üretmek. Sonuçta dönüp dolaşıplık gibi milli bir duruş isteyen, milli ve yerli olmasını ön üretmeye geliyor. Biz eğer üretirsek, istenen seviyeye ge-planda düşündüğümüz bir sektörde, kişilerden ziyade lirsek, bu ürünleri ithal etmek zorunda kalmayız. Kalma-politikalar ön plana çıkmalıdır. Gelişmiş ülkelerde tarım- dığımız zamanda da maliyetlerimizi tekrar gözden geçi-sal üretimin içerisinde hayvancılığın payı yüzde 50’lilerin ririz. Bu yüzden de Tarım ve Orman Bakanlığımız baştaüzerinde. Hatta bazı ülkelerde yüzde 75’e kadar çıkıyor. olmak üzere, tüm STK’lar, tüm Yetiştirici BirliklerininÜlkemize geldiğimizde ise bu oran yüzde 30’un altında. üzerine düşmesi gereken konu insanların üretmesidir.Aslında hayvancılıkta bir politikasızlık hakim. Biz orta ve Üretmezsek biz olamayız.uzun vadeli politikalardan bahsederken bunun olmadığı-nı görüyoruz. Bu bize ne getiriyor, üreticinin önünü gör-memesini. Aslında üreticinin üretimden kaçmasını yolaçıyor. Bu yüzden de Bakanlığımız kısa, orta ve uzun va-dede çok ciddi planlar ortaya koymalı. Üreticimize ciddianlamda gelecekte ne olacağını göstermeli ki insanlar buişe yatırım yapsın. Yoksa tarım ve hayvancılık sektörün-de insanları tutamazsınız. Hakikaten çok zor bir sektör.İster tarım yapın, isterde hayvancılık ikisi de zor. Tarımve hayvancılığı birbirinden ayıramazsınız. Hayvancılığınolmazsa olmazlarından birisi tarımsal üretim. İkisi de birbütün. Bu şartlarda çok zor olan bir şeyi insanlar bırakır-sa tekrar geri dönüşü olmaz.Son dönemde yem fiyatlarının artması süt üre-ticisinin girdi masraflarını epeyce artırdı. Sü-te-yem fiyat dengesizliğini nasıl yorumluyorsu-nuz?29
Süt fiyatları hak ettiği değerde dan karşılamaya kalkarsanız bunu üretimi yapacak çiftliklerin olmasımi? Ayrıca tarımda girdi mali- sağlayamazsınız. Bunu sağlayama- gerekiyor. Sorunlardan bahsettik,yetlerinin azaltılması için öne- ya kalktığınız zaman, Türkiye’nin üretim dedik, ithalat dedik. Türki-rileriniz nelerdir? arazi yapısı, besi hayvancılığına işin ye’de bir acı gerçek var. Buna bazı-Süt, üreticilerimizin tarafından ba- özeti Ankara’dan batıya doğru kast ları kızıyor ama bu gerçeği söylemekkarsanız hak ettiği seviyede değil. ediyorum çok uygun olmadığı için istiyorum. Söylemeye de devamÜreticilerimizin maliyetleri oldukça ve süt hayvancılığına dayalı üretim edeceğiz. Bu hayvancılık meclis ra-yüksek. Bu maliyetlere baktığımız- yaptığınız zaman, üretim ve arz faz- porlarını da yansıdı. Hayvancılıktada sütün bu fiyatın üzerinde olması lasına yol açıyorsunuz. Bu sefer de uzun vadeli politikalar yok, günülazım. Madde iki: bu işin bir de tü- süt üreticisine sıkıntıya sokuyorsu- kurtarma politikaları var. Bunun so-ketici ayağı var, bu tarafı da bakma- nuz. Et ve süt üreticisi de birbirinde nucunda ne oluyor, Türkiye hayvanımız lazım. Sonuç itibari ile hepimiz farklı değiller. İkisi de aynılar. Eti ithal ediyor, ithal ettiği hayvanı ithaltüketiciyiz. Tüketicinin gelirlerine düşünürken sütü ayıramazsın. Bu yemle besliyor ondan sonra diyor ki,baktığımız zaman, bu fiyatları biraz ikisini düşünürken özellikle tarım- “ben havyan ithal ettim, ben kendidaha artırırsanız, ürününüz bu sefer sal üretimini, yem maddesini ayrı vatandaşıma ucuz hayvansal ürüntüketilmeyecek hale geliyor. Yani düşünemezsin. Bu noktada diyoruz yedireceğim. “Böyle bir şey yok. Sizburadaki dengeyi çok iyi ayarlama- ki, biz kırmızı et ihtiyacını sadece bunu üretmezseniz, dışarıdan ithalmız lazım. O yüzden de sadece çiğ büyükbaş hayvandan karşılayama- getirirseniz, bunu yapabilme şan-süt fiyatını artırarak bu işleri çöze- yız. Türkiye özüne dönmelidir. Türk sınız yok. Dövizdeki dalgalanmameyiz. Üreticimiz kesinlikle bu iş- Yörükdür, Türkmendir. O zaman bizim üreticilerimizin maliyetleriniten para kazanmalı, bu işin olmazsa bu gelenekte olan küçükbaş hayva- direk yansıyor. Bunu bağlı olarak daolması budur. Ama üreticimiz para nı ihmal etmemiz lazım. Küçükbaş üretici maliyetleri artıyor ama kendikazanırken, tüketici ayağını kesin- hayvanı ön plana çıkarmamız lazım- geliri et ve süt anlamında artmıyor.likle ihmal etmemeliyiz. Bunun canlı dır. Çünkü hem mera yapımız, hem Üretici bu durumdan muzdarip,örneğini yaşadık. Biz yaklaşık iki yıl- de arazi yapımız küçükbaş hayvana dövizdeki artış raflara gıda madde-dır, ithal dana ile başladık, ardından daha uygun. Küçükbaş hayvanı teş- lerindeki fiyat arştı olarak yansıyor,karkas ondan sonra lop et getirdik. vik ederek, kırmızı et ihtiyacının bir hükümet enflasyondaki artışı gıdaİşte Türkiye’de et açığı var diyorduk. bölümünü buradan sağlamak zo- maddelerinde görüyor, üretici fiyat-Şuanda da et fazlalığımız olduğunu rundayız. larını baskılamaya çalışıyor, sıkıntı-söylüyoruz. Et ihraç edelim diyoruz. Avrupa ve diğer ülkelerde bu et yı çeken üreticimiz oluyor. TüketiciBurada olayları tümüyle baktığımız ihtiyacını nasıl karşılıyorlar? pahalı ürün alıyor fatura ödüyor,zaman ne değişti? Diyorsunuz bir Her ülkenin bulunduğu konuma üretici hak ettiği fiyattan ürünün sa-yıl içerisinde et açığını et fazlalığına göre, farklı bir yöntem geliştirmiş- tamıyor. Bedelini ödüyor ama aradagetirdik. Planlamada ciddi hatalar ler. Uzak doğuya gittiğiniz zaman ithalat yapanlar, yani sadece ticare-var. Ben hep söylerim hayvancılık, kanatlı hayvan ön plana çıkıyor. Cid- tini yapanlar para kazanıyor. Türki-büyük tonaj savaş gemisi gibi çok di anlamda bu işi beyaz etle çözüyor- ye’nin yanlışlığı burada. O yüzdençabuk hareket ettiremezsiniz. Anlık lar. İskandinav ve kuzey ülkelerde biz diyoruz ki: “Çözüm ithalatta de-manevralar hayvancılığa zarar verir. balık, Avrupa’ya doğru geldiğinizde ğil, çözüm üretime dayalı tarım po-Bu anı kurtarabilirsiniz ama gele- domuz eti. Bizde inancımız gereği litikaların geliştirilmesinde.” Bununceğini kaybedebilirsiniz. O yüzden domuz eti geçmediğine göre, bunun en önemli örneği Akören’de dedik.hayvancılıkta kısa ve anlık politika- dışında ne geriye kalıyor? Balık, ka- Akören Kooperatifçilikte rol mo-ları bir kenara bırakıp, ciddi anlam- natlı ve küçükbaş hayvan. İşte bun- del olacak. Türkiye’de ise İsrail tipida ne yapabileceğimizi konuşma- ları çok iyi organize etmeniz lazım. hayvancılık, işte Almanya’da şöylemız lazım. İklim, torak reformu? O İnsanların tüketim alışkanlığından, yapıyorlar, Fransa’da böyle yapıyor-zaman Tarım ve Ormancılık Bakan- fiyatlandırmasını düzgün yaparsa- lar, Amerika’da böyleymiş. Bunla-lığının özellikle arazi toplulaştırma- nız hem kanatlı eti, hem küçükbaş rı artık bir kenara bırakmak lazım.sı konusunda çok ciddi çaba göster- etini, hem de balık etini tüketerek, Bizim “Türk Tipi Hayvancılık” mo-mesi lazım. Buna da köylümüzün kırmızı et üzerindeki baskıyı biraz delini ciddi anlamda oluşturmamızdestek olması gerekir. Çünkü devlet daha azaltır diye düşünüyorum. gerekmektedir. Bizim yedi farklıbu konuda çaba gösterirken, köy- Tekrar ediyorum bu işin olmazsa coğrafi bölgemiz var. Bölgelere görelümüz bu konuda yeterince destek olmazı küçükbaş hayvanın ciddi an- farklılık gösterir. Ama bunu baştasağlamaz ise, işler çok yavaş ilerler. lamda teşvik edilmesi gerekir.Süt Bakanlığımız olmak üzere, üniver-Türkiye’nin aslında kaybedecek çok hayvanından besi dansı elde etmek sitelerimiz, STK’larımız, yetiştiricivakti de kalmadı. Net olarak bunu yerine, artık Türkiye’de damızlık birliklerimiz tamamı bir çatı altındasöyleyebilirim. Devlet anlık çözüm- besi çiftliklerinin olması lazım. Et doğru “Türk Tipi Hayvancılık” mo-leri getiriyor, Faruk Çelik dönemin- ihtiyacımızı oradan karşılamamız delini orta koymalı ve herkes bununde, “Ben et getireceğim, tüketicimi gerekmektedir. Bu işin çözüm öne- etrafında, bunu uygun politikalarde düşünmek zorundayım, yoksa eti rilerinden bir tanesi damızlık besi üretmeleri gerekmektedir. Ülkeninbulamayacağız.” dedi. Doğru mudur, çiftlikleri ile birlikte kesinlikle süt kurtuluşu burada.doğru değildir. Türkiye’deki kırmızı üretimini azaltmadan kırmızı etet açığının sadece büyükbaş hayvan- 30
TOBB’un Reel Sektör ve Finans Sektörü başlıklı dolayı istemiştik. Bir kişini her şeyi bilme şansı yok. Amatoplantısında söz alarak nefes kredisindeki yaşa- çok iyi bir ekiple, tüm sorunları iyi bir ekiple çözebiliriz.nan sıkıntıları gündeme taşıdınız. Bu sıkıntılar ne- Çünkü herkes kendi sorumluluğunu yerine getireceği içinlerdir? Çözüm mercilerinden beklentiniz nedir? de ekip lideri o başarıyı yakalamış olur. Biz bu mantıklaTürkiye’nin buraya nasıl geldiğini iyi incelemek lazım. Tür- baktığımız için şahsım ve meclis üyesi arkadaşlarımız tümkiye’de şuan en büyük sıkıntı gerek sanayicimizin, gerek konularda proje geliştirmeye çalışıyoruz. Burası da tarımesnafımızın, gerek yetiştiricimizin kullandığı kredi fazlalığı- ve hayvancılık bölgesi olduğu için de bizim projelerin çoğudır aslında. Sermaye yetersizliğini kredi ile kapatmaya ça- tarım ve hayvancılığa dayalı olacaktır. Turizm ya da eğitimlışıyoruz. Kredi faizin yükseldiği durumlarda da bu faizler alanında sadece görüş bildirebiliriz ilgili kurumlara. Amageri ödemede ciddi anlamda sıkıntıya yol açıyor. Bu da eko- tarım ve hayvancılık için ciddi anlamda projeler var. Hepnomin daralmasına yol açıyor. Denizli’deki toplantıda Ban- diyoruz ya: Burdur, göller ve sütler diyarı. O zaman çiğ sütkalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın beyin söylediği bir laf ürünlerinde hijyen ve kalitenin artırılması için proje çalış-vardı. “Biz bankalar şu anki yapımızla, şu anki likiditemizle mamız var. Yine süt sektöründe katma değerinin artırılma-verebileceğimiz bütün kredileri kullandırdık. Bizim bundan sı için projelerimiz var. Yöresel ürünlerimiz ile ilgili coğrafisonra daha fazla kredi vermemiz için ya mevduatı artması işaretleme çalışmalarımız var. İnşallah bunlar kısa süredelazım, ya patronların ya da devletin sektöre para koyması olurda detaylarını paylaşırız. Bunun dışında da borsalardalazım, ya da dışarıdan kredi bulmamız lazım.” Bakıyorsu- seans odasını TOBB özellikle istiyor. Bir şekilde bunu da fa-nuz bir mevduat bizim öz kaynağımız. Zaten vatandaşımı- aliyete geçirmemiz gerekmektedir. Ama bizim üzerinde enzın mevduattı bankada. Hükümetimizin yapmış olduğu son önemli olarak durduğumuz konu da Damızlık Sığır Yetişti-çalışmalardan sonra vatandaşım yastık alındaki altınların- riciler Birliği, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü bize destek ola-da, altın olarak hesaba katılması aslında atıl duran paranın caklarını bildirdiler. Oldukça zor ama imkansız değil, biz sa-ekonomiye katkı sağlaması projesiydi. Hepsine bütün ola- nal düve borsası için ciddi bir çalışma içerisindeyiz. Bununrak baktığımızda, acil olarak dışarıdan likidite akışı sağla- bilgisayar alt yazılımı, diğer paydaşlarının buna ne kadarnamazsa biz bu kredilerle bu işi çevirmek zorunda kalırız. destek vereceklerini hepsine bir bütün haline getirdiktenBuda 2019’da ekonomide daralmanın olacağı konusunda sonra projeyi detaylandıracağız. Burdur tarım ve hayvancı-da göstergeler var. Dövizdeki geri düşüş hükümeti sevin- lıkta bir markadır. Bu kadar küçük bir ilde, bu kadar zor birdiriyor, inşallah bu düşüş daha artar ve aşağıya doğru iniş imkanlarda hakikaten çok iyi başarıyor üreticimiz. Çalışkansağlar. Faizlerdeki düşüşte reel sektörde ciddi bir rahatlama ve özverili üreticimiz var. Bu üreticimize de ciddi projelerlesağlar. Yoksa ciddi anlamda faiz kıskacında ve döviz baskı- destek verip kazancını artırırsak kendimizi mutlu hissede-sında insanlarımızın iş yapma gücü, azmi ve zevki kalmıyor. ceğiz. Son olarak, biz kendimizi hep övüyoruz ya, bir şeyindeÇözüm bir, sıkı para politikası daha doğrusu kemer sıkma. üstüne basarak söylemek istiyorum. Türkiye’de tarlalardaTasarrufu her yerde ve her alanda uygulamamız lazım. Bi- an diye bıraktığımız ama kullanılmayan sınır dediğimiz ara-zim artık yurt dışından getirilen mallar konusunda ciddi an- zi, Hollanda’nın tarım arazisine eş değer. Hollanda, Konyalamda milli seferberlik etmemiz lazım. Yerli üretim ve yerli ovası kadar bir ülke. Ama bizim 9 katımız tarım ürünleri-malı kullanma konusunda da çok yoğun bir şekilde çaba nin ihracatını yapabiliyor. Bu işten ciddi anlamda para ka-sarf etmemiz lazım. Sadece dilimizle olmamalı. Bir fil bunu zanıyor. Dünyada lider ülkelerden bir tanesi. O zaman bizhayatımızda uygulamamız lazım.Yerli üretime dönmeliyiz, de niye olamayız. Bizim olmamamız için bir neden yok.üretime artırmalıyız bunları yaptığımız zaman orta ve uzun Bizim ciddi anlamda bu konuda çalışmamız lazım. Bu işevadede zaten refaha kavuşmuş oluruz. emek harcamamız lazım. Bunu da harcarsak eğer HollandaKısa, orta ve uzun vadedeki projeleriniz nelerdir? şuanda bizim için bir hedeftir, bir rakiptir. Ama biz onu geç-Burdur Ticaret Borsası üyelerine önümüzdeki sü- memiz lazım. hemen aşağı tarafımızda İsrail var. Adamlarreçte neler bekliyor? çölde topraksız alanda tarım yapıyorlar. Biz ne yapıyoruz?Meclis üyelerimizi tanıtırken, sektörel farklılık olduğunu Topraksız tarımı İsrail’den alıyoruz, Antalya’ya getiriyoruz.söylemiştik. işte biz bunu niye istemiştik? İşte bunlardan Antalya’daki tarım arazisini topraksız tarım olarak kullanı- yoruz. Topraksız tarım yapalım: Ama Antalya’da tarım ara- zisine yapmayalım, tarıma uygun olmayan arazi de yapalım.31
GÖLHİSAR’DA TOKİKURALARI ÇEKİLDİBurdur’un Gölhisar ilçesinde yapılan 2. Etap TOKİ konutla- Milletvekili Bayram Özçelik, “Ülkemizde şu anda Gölhi-rı kura çekilişleri, Gölhisar Belediyesi ve Toplu Konut İdaresi sar’daki TOKİ inşaatı gibi 3600 civarında şantiye bulunmak-Başkanlığının ortak düzenlediği tören ile gerçekleşti. tadır. Bundan sonraki hedefimiz ise, ülkemizde 2023 yılınaToplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından Bur- kadar 500 bin konut daha yapmaktır. Burdur ve ilçelerindedur’un Gölhisar İlçesi, Yusufça Beldesi ve Ulucami Mahal- bu süreçte birçok vatandaşımızı TOKİ ile birlikte ev sahibilesi’nde inşa edilen 309 konutun hak sahipleri çekilen kura yaptık” dedi.ile belirlendi. Burdur Valisi Hasan Şıldak, ülkemizde son 16 yılda toplu-Mehmet Akif Ersoy Konferans Salon’unda yapılan konut be- mun her alanına sirayet eden çok önemli hizmetlerin oldu-lirleme kura çekimi töreninde bilgilendirmelerde bulunan ğunu belirtti.TOKİ yetkilisi Arzu Baştürk, Gölhisar Belediyesi ile yapılan Burdur Valisi Hasan Şıldak konuşmasının devamında, “Top-işbirliğiyle ilçe halkının konut ihtiyacının karşılanmasına yö- lu Konut İdaresi Başkanlığı tüm yurtta şehirlerimizi, ilçele-nelik geliştirilen projede 309 adet konut yer aldığını belirtti. rimizi adeta yeniden kurdu. BU süreçte ilimizde de TOKİBurdur Ak Parti Milletvekili Yasin Uğur, Toplu Konut İdaresi tarafından gerçekleştirilen birçok projede neticelendirildi.Başkanlığının birçok ilde ve ilçede güzel çalışmalar yürüt- Bugün burada kura çekilişine katılan tüm vatandaşlarımızıntüğünü dile getirdi. Milletvekili Uğur, “alt gelir ve orta gelir yeni konutlarında güle güle oturmalarını temenni ediyorum.grubuna hitap eden bu tür eserler her zaman milletimiz ile Ayrıca yakın bir zaman önce Gölhisar ilçemizde yakılmayabuluşmaya devam edecektir” dedi. başlanan doğalgazda ilçe halkına hayırlı uğurlu olsun. TümBurdur Ak Parti Milletvekili Bayram Özçelik, hükümetimiz bu hizmetler en baştan Devletimizin başı Sayın Cumhur-ile birlikte 2002 yılından bu tarafa 800-900 bin civarında ko- başkanımız Recep Tayyip Erdoğan Beyefendinin talimatlarınut yaptıklarını söyledi. doğrultusunda yürüyen hizmet kervanının sizlere uzanan çok güzel tezahürleridir” dedi.34
Kurada konuşan Gölhisar Belediye Başkanı Canural, “Bu etaptaTOKİ konutlarımız Yusufça Beldesi ve Ulucami Mahallesi olmaküzere iki ayrı noktada yapılmıştır. Bu proje kapsamında, Uluca-mi mahallesinde (2+1) tipi 83 adet (3+1) tipi 72 adet olmak üze-re toplam 155 konut, Yusufça Beldesinde (2+1) tipi 106 adet ve(3+1) tipi 48 adet olmak üzere toplamda 154 adet olmak üzeresonuç olarak da 309 adet konut yapılmıştır. Bu süreçte, maddive manevi desteklerini her zaman yanımızda hissettiğimiz Cum-hurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, AK Parti GenelBaşkan Vekili Sayın Numan Kurtulmuş’a, Burdur Milletvekille-rimize, TOKİ Başkan Yardımcısı Hemşerimiz Mehmet Özçelik’e,arsanın temininde büyük desteklerini gördüğümüz Milli EmlakGenel Müdürlüğü’ne, Gölhisar Mal Müdürlüğü Milli Emlak Bi-rimi ile TOKİ mühendisleri TOKİ çalışanları ve müteahhit fir-maya teşekkür eder, hükümetimizin dar gelirli vatandaşlarımızınev sahibi olmasını sağlamak için yaptığı önemli uygulamalardanbiri olarak gördüğümüz bu projenin ilçemize hayırlı olmasını di-liyorum.” Dedi.Konuşmaların ardından kura çekilişi gerçekleşti. Protokol üyele-rinin de gerçekleştirdiği çekilişte, hak sahipleri konutlarına ka-vuştu.35
BURDUR VALİSİ HASAN ŞILDAK VATANDAŞLARI DİNLİYORToplumun tüm kesimlerine daha geniş birşekilde ulaşmak, vatandaşlarımızın talepve isteklerini, şikâyet ve önerilerini doğru-dan dinlemek amacıyla Vali Hasan Şıldaktarafından “Vatandaşla Buluşma Toplantı-sı” sürüyor.Kasım ayında başlayan ve her hafta Salıgünü 10:00 – 12:00 saatleri arasında ya-pılan, Vatandaşla Buluşma Toplantısında,Vali Şıldak vatandaşları tek tek dinleyerek,talep ve isteklerini not alıyor.Vali Şıldak ile bire bir görüşen vatandaşlargösterdiği yakın ilgi ve düzenlediği bu top-lantı için kendisine teşekkür ederek, mem-nuniyetlerini ifade ediyor.Yaptığımız “Vatandaşla Buluşma Toplan-tıları” ile sonuç ve vatandaş odaklı bir an-layışla, Devlet ve Millet kaynaşmasını enüst seviyede sağlamayı amaçladıkları ifadeeden Vali Hasan Şıldak, kamu hizmetleri-nin yerine getirilmesinde, vatandaşlarımı-zın talep ve isteklerine çözümler üretilme-sinde, vatandaş memnuniyetini esas alanbir anlayışla çalışmaya devam edecekleriniifade etti. 38
‘GELECEĞİM GÜVENDE PROJESİ’ HAYATA GEÇİRİLDİ ÇOGEP kapsamında İl Emniyet Müdürlü- ğü Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü sekretaryasında, Çocuk Şube Müdürlüğü, Si- ber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Türk Hava Kurumu Burdur Şubesi ortaklığında 2018 yılı içerisinde “Geleceğim Güvende” isimli proje hayata ge- çirildi. Vali Hasan Şıldak, eşi Fatma Nur Şıldak ile birlikte, Çocuk ve Gençler Sosyal Koruma ve Destek Programı (ÇOGEP) Geleceğim Gü- vende Projesi kapsamında düzenlenen etkin- liğe katıldı. Proje ile ilgili Sevim Zekai Piribaş Çocuk Eği- tim ve Destek Merkezi (ÇODEM)’nde düzenle- nen Model Uçak Yapımı sertifika dağıtım prog- ramına başta Vali Hasan Şıldak ve eşi Fatma Nur Şıldak olmak üzere, İl Emniyet Müdürü Arif Çankal, İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Bayram ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdür V. Hasan Güven ve öğrenciler katıldı. Düzenlenen programda Vali Hasan Şıldak ve protokol üyeleri tarafından 13 öğrenciye Model Uçak Yapımı sertifikaları dağıtıldı. Ayrıca proje kapsamında ÇODEM’e 1000 kitap hediye edil- di. Sertifika dağıtımının ardından öğrenciler ile bir süre sohbet eden Vali Hasan Şıldak, daha sonra ÇODEM’im bahçesinde öğrenciler yap- tıkları model uçakları uçurdular. 39
TEFENNİ’DE TERAS PARK HİZMETE AÇILDI Tefenni ilçesinde yeni bir sosyal tesis daha hizmete açıldı. Gerçekleştirdiği projeler ile Tefenni halkının refah düze- yini artırarak sevgisini kazanan Tefenni Belediye Başkanı Ümit Alagöz, ilçenin en yüksek tepesinde kent merkezini göz- ler önüne seren alanda yaptıkları Teras Park’ın açılışını gerçekleştirerek Tefenni- lilerin hizmetine sundu. Törenle gerçekleşen açılış programına Tefenni Kaymakamı İlker Eker, Belediye Başkanı Ümit Alagöz, MHP İl Başkanı Hik- met Ökte, Karamanlı Belediye Başkan Adayı Filiz Türkoğlu, Ülkü Ocakları Burdur Başkanı Ayhan Mete, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile çok sayı- da Tefennili ve davetli katıldı. Açılışta konuşan Tefenni Belediye Baş- kanı Ümit Alagöz; “Bu özel günde bizleri yalnız bırakmayan çok kıymetli hemşe- rilerimize, davetimize icabet eden mi- safirlerimize ve bu projenin oluşumunda büyük fedakârlıklar yapan Belediye per- sonelime canı yürekten teşekkür ediyor, İşletmemizin İlçemize hayırlı olmasını di- liyor, sevgi ve şükranlarımı sunuyorum.” Dedi. 42
Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından protokol, Te-ras Parkı gezerek Başkan Alagöz’den bilgi aldı. İçe-risinde restoranın bulunduğu, dışarısında oyun parkı-nın ve seyir terasının bulunduğu Teras Park’ta ayrıcadalgalanan 16 adet Türk ve Osmanlı Bayrakları TerasPark’a ayrı bir hava ve atmosfer katıyor.Açılışa gelen davetliler Teras Parkı gezerek ilk izle-nimlerini Başkan Alagöz’e ilettiler. Vatandaşlar, Baş-kan Alagöz’e teşekkür ederek böyle bir sosyal tesisinilçeye kazandırılmasından dolayı memnuniyetle-rini ifade ettiler. Açılışa katılan davetlilere ise TerasPark’tan ilk ikram yapıldı. Selçuklu Et ve Mangal Evifirmasının işletmesini aldığı Teras Park’ta açılışa ka-tılan davetlilere mangalda pişirilen köfteler ekmekarası şeklinde misafirlere ikram edildi. 43
TRAVEL TURKEY İZMİR’DE BATI AKDENİZ TANITILDIBatı Akdeniz Kalkınma Ajansı’nın(BAKA) koordinasyonunda Isparta veBurdur’un tarihi ve doğal güzellikleri-nin yanı sıra yeni turizm destinasyonugül ve lavanta potansiyeli, 12. kez açı-lan Travel Turkey İzmir Turizm Fuar veKongresi’nde tanıtıldı. Batı Akdeniz’insektör temsilcileri Isparta ve Burdur’unstantlarında yeni turizm destinasyo-nu gül ve lavanta değerleri ile Salda veEğirdir gölleri, Salda ve Davraz KayakMerkezleri gibi doğa, Sagalassos, Kiby-ra, Psidia gibi tarihi turizm değerlerinintanıtımını yapıldı. Travel Turkey İzmir’egelen turizm yatırımcıları, acenteler veseyahat tutkunları tarafından stantlarıziyaret edip, ikili görüşmeler de gerçek-leştirdi. 46
Isparta Valisi Ömer Seymenoğlu rı ile Salda Gölü görselleri önündeve Burdur Valisi Hasan Şıldak ön- bol bol hatıra fotoğrafı çekiliyor.cülüğünde Batı Akdeniz Kalkınma Stantlarda yerli ve yabancı turizmAjansı (BAKA) koordinasyonunda profesyonelleri ile yapılan ikili gö-gül ve lavanta turizmiyle desti- rüşmelerde işbirlikleri için önemlinasyon olan Isparta ve Burdur’un bağlantılar da gerçekleştirildi.tanıtım çalışmaları sürdürülüyor.T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı BAKA’nın Isparta ve Burdurhimayesinde İzmir Büyükşehir Be- stantlarında; Kültür ve Turizm İllediyesi ev sahipliği İZFAŞ ve TÜR- Müdürlükleri, Güneykent Bele-SAB ortaklığıyla fuarİzmir’de 3 gün diyesi, Bizim Eğirdir Platformusürecek 12. Travel Turkey İzmir Lavanta Kokulu Köy Kadın Koo-Fuar ve Kongresi, Kültür ve Turizm peratifi, oteller Barida, Hilton Gar-Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un ka- den, Ramada, Eskiciler Nis, Davrastıldığı törenle açıldı. Uluslararası Sirene ile Tefenni Villas, Lago diturizm profesyonellerini seyahat Salda, Lale ve Golden Apple, gültutkunlarıyla buluşturan Travel ve lavanta ürünleriyle firmalar Ro-Turkey İzmir’de, BAKA koordinas- seland ile Clean Rose, Limenia Tra-yonunda açılan Isparta ve Burdur vel, Bucak Mustafa Özkan Turizm,stantlarında yeni destinasyon gül Daisy Travel, Direm Tur ile Eva 106ve lavanta turizm potansiyeli başta tanıtım çalışması gerçekleştirdi.olmak üzere Salda ve Eğirdir gölle- Yerli ve yabancı turizm yatırımcı-ri, Davraz Dağı gibi doğa ve kamp ları, acenteler, satın alıcılar ve tatilturizmi ile tarihi ve doğal turizm planlayan son tüketicilerin ilgi gös-değerleri turizm profesyonelleri ile terdiği fuarda, eş zamanlı olarakseyahat tutkunlarına tanıtıldı. Fuar Uluslararası Gastronomi Turizmiziyaretçileri gül ve lavanta tarlala- Kongresi yapıldı.47
48
Search
