04 51
Halimiz Mice’dir acaba? 2019 yılının son günlerinde başlayan korona virüsü salgını tüm dünyayı sarmış durumda... Geldiği boyut nedeni ile dünyada pandemi olarak adlandırılan bu salgın, iş hayatlarımızdan özel hayatlarımıza bir çok konuyu etkiledi. İki haftadan fazla bir süredir evlerimizdeyiz. İş durumlarımız zaten malum... Özetle; hayatın başka bir sınavı ile karşı karşıyayız... Üstelik oldukça zor bir sınava benziyor... Koşullar çok zor, belki daha da zorlaşacak ama bu süreçten akıl ve beden sağlığımızı koruyarak çıkmamız gerekiyor. Bu nedenle bu sayımızda sadece keyifli haberlere yer vermeye çalıştık. En kısa sürede ve en az kayıpla eski günlerimize dönmeyi ve ileriki Micelook sayılarında yeniden başlayan işlerimizden haberler vermeyi diliyor, hepinizi hasretle ve sevgiyle selamlıyoruz. Lütfen kendinize çok ama çoooook dikkat edin.
Evdeyken Ücretsiz Faydalanabileceğiniz Kültür-Sanat-Eğlence Aktiviteleri Corona virüsü salgını sebebiyle tüm dünyada konserler, festivaller ertelendi ve doğal olarak sosyalleşebileceğimiz her yer kapalı. Gerekmedikçe kimsenin evden çıkmaması virüsün yayılmasını durdurmak için çok önemli. Etkinliklerin, filmlerin vizyon tarihlerinin, konserlerin, festivallerin iptal olması tüm faaliyetlerin durduğu anlamına gelmiyor. Pek çok kültürel ve eğlenceli aktiviteye evinizden ve ücretsiz olarak da erişebilirsiniz. IDFA Belgesel ArşiviStorytel Uluslararası Amsterdam Belgesel Film Festivali (IDFA), belgesel film dünyasından en son ve en büyük yerli ve uluslararası eserlere tanıtan ünlü bir uluslararası film festivali. Corona salgınında evde kalan kişiler için IDFA, belgesel arşivini online ortamda ücretsiz bir şekilde açtı. Storytel Pek çok kitaba sesli olarak erişebildiğimiz uygulama Storytel de Corona ile mücadele kapsamında 14 gün olan ücretsiz deneme süresini 30 güne çıkardı. Böylece evde kaldığınız bir ay boyunca Storytel üzerinden kitapları ücretsiz olarak dinleyebilirsiniz. Online Gezilebilen Türkiye’den ve Dünyadan Ünlü Müzeler Ünlü müzelerden bazıları müze içerisini online olarak gezebilme veya eserlerini sesli tanıtma fırsatı sunuyordu. Ancak Corona salgını sebebiyle çok daha fazla müze bu hizmeti herkese ücretsiz olarak sunuyor. İşte gezebileceğiniz veya eserlerini izleyebileceğiniz bazı müzeler British Museum Van Gogh Museum Solomon R. Guggenheim Museum National Gallery of Art National Museum of Modern and Contemporary Art, Korea Göreme Açık Hava Müzesi Anadolu Medeniyetleri Müzesi Zeugma Ayasofya Yerebatan Sarnıcı
Vodafone TV Vodafone, kullanıcılarına 30 gün boyunca Vodafone TV‘yi ücretsiz olarak sunuyor. New York Metropolitan Operası Metropolitan Operası‘nın her akşam canlı yayın gerçekleştirdiğini sizlerle paylaşmıştık. New York saatine göre 19.30-03.30 arasında canlı yayın yapıyor ve bir haftalık programını da yayınladı. The Berlin Philharmonic Berlin Flarmoni Orkestrası’nın kapalı olması sebebiyle içerikler dijital ortamda ücretsiz ve online olarak sunuluyor. Buradan siteye kayıt olarak BERLINPHI kodu ile konserleri ücretsiz dinleyebilirsiniz. Piri Bir mobil seyahat uygulaması olan Piri, şehirlerin bilinmeyen hikayelerini App üzerinden anlatıyor. Piri, içerisinde pek çok farklı yerin olduğu kısa videolarının bazılarını resimli bir şekilde ücretsiz yayınlıyor. Türkiye’nin pek çok yerinin hikayesini bu kısa içeriklerle keşfedebilirsiniz. Bestup Hem jüri olana hem şarkı söyleyene kazandıran para ödüllü yeni nesil mobil ses yarışması Bestup‘ı ücretsiz olarak indirerek ve videonuzu yükleyerek başvurunuzu yapabilirsiniz. Kumbaracı150 Kumbaracı150 ertelenen tiyatro oyunlarının yerine hafta içi her gün saat 20.30 ile 22.00 saatleri arasında YouTube kanalı üzerinden “Kapı açık kalmış” adlı canlı yayınlar gerçekleştireceğini duyurdu. Asmalı Sahne Tiyatro, konser, dans, film gösterimleri gibi gösteri sanatlarına ev sahipliği yapan Asmalı Sahne, Corona nedeniyle gerçekleşmeyen etkinliklere alternatif olarak Instagram üzerinden her akşam canlı yayın yapıyor. Dün akşam Asmalı Sahne’nin Instagram hesabında “Godot’yu Beklerkeni Beklerken” oyununu canlı seslendirildi. Gelecek program yayınlanmadı ancak Instagram’larını takip ederek günlük programlarına ulaşabilirsiniz. Henüz kanalları çok yeni olduğu için YouTube üzerinden canlı yayın yapamıyorlar ancak 1000 takipçiyi geçmelerine yardımcı olursanız canlı yayınlarını YouTube üzerinden de izleyebilirsiniz.
Bir Tasarımcı, Ünlü Markaların Logolarını Corona Salgınına Uyarladı Her ne kadar corona virüsü salgını dünya genelinde hayatı olumsuz etkilemiş olsa da, hayat devam ediyor ve birçoğumuz evden de olsa çalışmaya devam ediyoruz. Sonuçta bir şekilde üretmeye devam etmeli ve bu süreci en verimli şekilde atlatmalıyız. Slovenya’da yaşayan bir grafik tasarımcı olan Jure Tovrljan da aynen bu şekilde yapanlardan biri. Etkinliklerin, filmlerin vizyon tarihlerinin, konserlerin, festivallerin iptal olması tüm faaliyetlerin durduğu anlamına gelmiyor. Pek çok kültürel ve eğlenceli aktiviteye evinizden ve ücretsiz olarak da erişebilirsiniz. Wersm isimli internet sitesinin aktardığı habere göre, Slovenyalı grafik tasarımcı, bu zor günlerde bizleri gülümsetmeyi başaran yaratıcı bir iş ortaya çıkardı. Kendisi, ünlü markaların logolarını corona virüs salgınına uyacak şekilde yeniden tasarladı. Belirtilene göre Jure, yeniden yaptığı bu tasarımlarla, hayatları kurtarmak için hepimizin uyması gereken güvenlik kurallarına dikkat çekmek istedi. Grafik tasarımcı yeniden yaptığı logo tasarımlarında, salgını yavaşlatmak için hayati bir önem taşıyan “sosyal mesafelenme” kavramına ve evden çalışma gibi önlemlere dikkat çekti. Jure Tovrljan’ın yeniden tasarlamış olduğu ünlü logoların tamamına aşağıdan göz atabilirsiniz. Corona Goodyear LinkedIn Mastercard NBA Nike Olimpiyat Oyunları Starbucks
Grip aşısını kim buldu? Şu sıralar malum aşı gelişmelerini oldukça yakından takip eder olduk :) Peki ilk grip aşısını kim buldu dersiniz? KiM BULDU Grip Dünya çapında oldukça yaygın olarak görülen, bulaşıcı, ateşli bir virüs hastalığıdır. İlk kez milattan önce 412 yılında Hipokrat tarafından tanımlanmıştır. Yaşanan ufak çaplı grip salgınları sonrası 12. yüzyılın sonlarında hastalık ile ilgili gelişmeler hızlanmaya başlamıştır. Kayıtlara geçmiş en eski salgın ise 1510 ylında olmuştur. Malta’da başlayan bu pandemi Sicilya yoluyla neredeyse tüm Avrupa’yı etkisi altına almıştır.. Bundan sonra her asırda birkaç salgın bütün dünyayı sararak milyonlarca insanı öldürmüştür. Grip virüslerinin influenza Orthomyxoviridae ailesinden olduğunu ve nedenini domuzlar üzerinde yaptığı deneylerde ilk kez 1931’de Richard Shope tarafından keşfedilmiştir. Patrick Laidlaw Hastalığın virüsler tarafından meydana getirildiğinin öğrenilmesinden kısa süre sonra, 1933’te Birleşik Krallık Tıbbi Araştırma Konseyinde Patrick Laidlaw tarafından yönetilen bir grup tarafından virüsün insanlardan izole edilmesi izledi. Dr. Jonas Salk ve Thomas Francis Dr. Jonas Salk ve Thomas Francis, 1938’de grip virüsüne karşı ilk aşıları hazırladılar. İlk grip aşıları, 2. Dünya Savaşı öncesi Birleşik Devletler askerlerinde hastalığı önlemek için kullanıldı. 1952’de grip aşısı konusundaki deneyimini kullanarak Sial, etkili bir çocuk felci aşısı geliştirdi. 1940-1960 yılları arasında üretilen aşılar ağrı, yorgunluk ve ateş gibi yan etkiler geliştiriyordu. Bu yan etkiler, vücudun aşılardan gelen grip mikrobuna karşı bir süre savaşması demekti. İlk grip aşıları yan etkileri çok olsa da virüsleri öldürmeyi başarmışlardı. Dr. Jonas Salk, 1953 yılında The American Medical Association Dergisinde yazdığı bir yazıda çocuk felcine karşı geliştirdiği aşıdan bahsetti. Aşısının ülke çapında test edilmesi 1954’te başladı ve sonraki birkaç yıl içinde, çocuk felci enfeksiyonları hızlı bir şekilde düştü. Gribe yol açan virüslere influenza virüsleri adı verilir ve A,B, C diye bilinen üç ayrı tipi vardır. Bunlar da kendi aralarında çok sayıda alt tiplere ayrılır. Bu virüsler, dış fizikî etkilere karşı dayanıksızdır. Güneş ışınları ile kısa sürede ölürler. Eter, formaldehit, fenol gibi kimyevî maddelere karşı dirençsizdir. ”Grip” kelimesi Galya yerlilerinin dilinde bulaşmak manasına gelen ”Gripan” kelimesinden köken almaktadır. Hastalığın tıbbi literatürdeki adı olan ”İnfluenza” kelimesi ise İtalyancada ”yıldızlardan gelen gizli kuvvet” manasına gelen bir kelimeden türemiştir. Hastalığa ”Flu”, ”Nezle” ve ”Paçavra Hastalığı” gibi isimlerde halk tarafından verilmiştir.
Astroloji Koç Burcu (21 Mart – 20 Nisan) Sembolü: Koç Elementi: Ateş Niteliği: Kardinal Yönetici gezegeni: Mars (savaş ve enerji gezegeni) Renk: Kırmızı Gün: Salı Uğurlu sayılar: 1,9 Ateş grubuna dahil olan Koç burçları çevrelerinde yüksek enerjileri ve girişimci ruhlarıyla tanınırlar. Öncü burçlardan oldukları için atılgan yapılarıyla ön plana çıkabilirler. Bir işe başlamak için her zaman fikirleri ve enerjileri vardır. Azimleriyle başlattıkları her işin de üstesinden gelirler. Hırslıdırlar. Bu hırsları zaman zaman planları yolunda gitmediğinde öfkeye dönüşebilir. Agresif olmaya yatkın burçlardan biridir. Bazen sinirlerine hakim olmakta güçlük çekebilirler. Sabretmek onlara göre değildir. Hemen her şeyin sonuçlanmasını isterler. Hangi konu olursa olsun karşısında bir rakip varsa sonuna kadar onunla savaşır. Liderlik yetenekleri güçlüdür. Başarılı olmak Koç burçları için önemlidir. Arka planda kalmayı sevmezler. Benlik duygusunun öne çıktığı burçlardandır. Kendine değer veren bir burçtur. Giyinişine, duruşuna, ortamdaki statüsüne önem verirler. Özgüvenleri oldukça fazladır. Bazen bu durum egolarının ön plana çıkmasından ötürü başkalarından eleştiriler alabilmektedir. Zekaları sayesinde her şeyin altından kalkarlar. Kandırılması zor burçlardan biridir. Mars’ın yönetimindeki bir burç olduklarından dolayı tutkulu bir aşık olurlar. Çekicidirler, girdikleri ortamda enerjileriyle hemen fark edilirler. Aşkını ne kadar çok gösterirse öfkelendiğinde de sinirini aynı derecede göstermeye yatkındır. Bu sebeple ilişkilerde aklına ilk geleni söylemeleri, durumu daha çıkmaz bir hale getirebilir. Burçlarının karakteri gereği tek düze işleri pek sevmezler. Rekabetin olduğu, enerjisini sonuna kadar harcayabileceği mesleklerde daha başarılı olurlar. Emir almayı sevmedikleri için girdikleri işte ne olursa olsun yönetici sıfatına terfi etmek için çok çalışırlar. Yönetilmekten çok yönetmeyi severler. Bir müddet sonra kendi işlerini kurmayı tercih edebilirler.
Search
Read the Text Version
- 1 - 9
Pages: