Important Announcement
PubHTML5 Scheduled Server Maintenance on (GMT) Sunday, June 26th, 2:00 am - 8:00 am.
PubHTML5 site will be inoperative during the times indicated!

Home Explore SILA DALKILIÇ / DOĞAN ÇAĞLAR BEDENSEL ENGELLİLER ORAOKULU NİSAN AYI MEKTUPLARI

SILA DALKILIÇ / DOĞAN ÇAĞLAR BEDENSEL ENGELLİLER ORAOKULU NİSAN AYI MEKTUPLARI

Published by Sıla Dalkiliç, 2021-04-26 20:59:55

Description: SİZE BİR MEKTUBUM VAR PROJESİ

Search

Read the Text Version

Ankara, 15 Nisan 2021 Merhaba Sevgili büyüğüm, Bu mektubu Ankara Doğan Çağlar Bedensel Engelliler Ortaokulu’ndan yazıyorum. 6-A sınıfına gidiyorum sınıfımızda 8 kişi eğitim alıyor. Ben Ankara'da Keçiören ilçesinde annem dedem ve 9 yaşındaki kız kardeşimle yaşıyorum. Minik ve sıcacık bir yuvamız var. Ben de 11 yaşındayım. Yukarıda bahsettiğim okulla uzaktan eğitimle devam etmekteyim. Bu süreç 1 yıldır hepimizi zorluyor. Sürekli evde olmak beni çok sıkıyor. Fakat kendi okulun dışında bir de özel eğitim ve rehabilitasyon merkezine gidiyorum, biraz da olsa sosyalleşmeme yardımcı oluyor. Buraya haftada iki gün annem ya kız kardeşimle gidiyoruz. Bunların dışında evde olduğum sürece kitap okuyorum film izliyorum. Fiziksel engelimden dolayı kendi başıma yürüyemiyorum, tekerlekli sandalyem var onu kullanıyorum. Evden de Corona yüzünden pek dışarı çıkmadığım (çıkamadığımız) için evde oturduğum yerde tek ilgi alanım ve arkadaşım sevgili “telefonum”. Canlı dersler haricinde ödevimi bitirince telefonda film video izleyip sosyal medyada dolaşıyorum, ya da dolaşmak zorunda kalıyorum. Çünkü koronadan dolayı gezmelerimiz kısıtlı. Bu süreçte bizim ailede de corona vakası yaşandı ve evde karantina altına alındık. Beterin beteri bu olsa gerek ama merak etmeyin çok şükür şuan hepimiz iyiyiz. Bu hastalığın ülkemizden ve dünyadan bir an önce gitmesi için dua ediyorum. Eski huzurlu, arkadaşlarımla vakit geçirebildiğimiz, okula gidip teneffüslerde rahat rahat oyun oynadığımız günlerin en yakında geri gelmesini istiyorum. Umarım sizler iyi ve mutlusunuzdur. Tek arkadaşım “telefon” dediğime bakmayın. Bu proje ile her ay size olduğu bir mektup yazıyoruz ve bir sürü yeni arkadaşım oldu diyebilirim. Mektup yazarken sizinle gerçekten muhabbet ediyormuş gibi hissediyorum ve mutlu oluyorum. Umarım sizi de mutlu edebilmişimdir. En güzel sizin olsun sevgili büyüğüm. Saygılarımla, Akın.

Ankara, 10 Nisan 2021 Merhaba sevgili büyüğüm, Ben Batuhan. Kısaca kendimi tanıtayım. Ankara'da yaşıyorum 6. Sınıfa gidiyorum. Bu yıl virüsten dolayı okula gidemiyoruz. Okulumu, öğretmenlerimi, arkadaşlarımı hatta sınıfta işlediğimiz dersleri, sınavları bile çok özlüyorum. Gerçi canlı derslerde buluşuyoruz ama okul gibi olmuyor. Önceden okul özel eğitim bayağı yoğundu günlerim ama hastalıktan dolayı sürekli evdeyim. Nadir de olsa kuzenlerimi görüyorum. Onlarla görüşmek benim için nasıl bir nimet anlatamam. Onlarla oyun oynamaya bayılıyorum. Çok dua ediyorum, bir an önce bitsin bu virüs diye. Sanırım artık başka bir şey konuşulmaz oldu, mektupta da bahsetmesem, bu sitemimi ve dileğimi dile getirmesem olmazdı. Onun dışında evde günlerim derse girmek, tabletle oynamakla geçiyor. İyice internet bağımlısı olduk yani. Bu mektup projesi çok güzel oldu. Tanımadığım birine kendimden bahsetmek iyi geliyor. Belki birbirimizi tanıma fırsatı buluruz. Keşke virüs ve kısıtlamalar bir bitse ve yüzde de görüşüp tanışsak sizinle. Ama bu arada siz de bana mektup yazabilirsiniz, mektubunuzu merakla bekliyorum. Satırlarıma son verirken hepiniz için sağlıklı, güzel yarınlar diliyorum. Kendinize iyi, bakın görüşmek dileğiyle. Saygılarımla, Batuhan

Ankara, 10 Nisan 2021 Merhaba Arkadaşım. Ben Bahar. Ankara Doğan Çağlar Bedensel Engelliler Ortaokulu’nda 5. Sınıfa gidiyorum. Size Bir Mektubum Var projesi kapsamında bu mektubu yazıyorum. Şimdiye kadar hep büyüklerimize yazmıştık, ilk defa bir akranıma yazıyorum ve çok mutluyum. Bu projeden öne hiç mektup yazmamıştım biliyor musun? Sen hiç mektup yazdın mı? Belki bana yazarsın ve mektup arkadaşı olabiliriz. Sana geçtiğimiz Mart ayını anlatan bir mektup yazmak istedim. Biliyor musun, Martın 19’unda benim doğum günümdü. 11 yaşıma girdim. Günlerce o günü bekledim ve hemen bitiverdi. Salgında dolayı da kimseyi çağıramadık ama olsun. Doğum günlerini hep çok sevmişimdir. Senin doğum günü ne zaman? Sen de sever misin doğum günlerini? Mart ayında Ankara’da hava nasıldı diye anlatıyım. Aslında Mart ayı ilkbahar mevsimi ya aslında hiç ilkbahar mevsimiymiş gibi geçmedi. Kışın ortasıymış gibi geçti. Kar yağdı, yağmur yağdı, dolu yağdı ve hava buz gibiydi. Böyle havaları hiç sevmiyorum. Hem kat kat giyinmek zorunda kalıyoruz, hem dışarı çıkamıyoruz hem de hava kapkaranlık oluyor ama artık nisan ayı geldiği için bahar da yüzünü göstermeye başladı artık. Bu hafta yani pazartesi gününden cumaya kadar okula gittim, sınavlarım vardı. Sınavlarından çok iyi notlar aldım. Ama bazı sınavlarının notları açıklanmadı. Onlardan da çok iyi notlar aldığımı düşünüyorum. Biliyor musun okula sadece bir hafta gidebildim. Çünkü pandemi nedeniyle kimse okula gitmiyor ve dersleri uzaktan eğitimle internetten yapıyoruz. Okulumda olduğu gibi olmuyor tabi uzaktan eğitim, umarım biran önce biter de okuluma ve arkadaşlarıma kavuşabilirim. Mektubu uzatarak seni sıkmak istemiyorum. Daha once de dediğim gibi sen de bana yazabilirsen eğer mektup arkadaşı olabilir ve bu harika olur. Kendine çok iyi bak. Cevabını bekleyen arkadaşın, Bahar.

Ankara, 14 Nisan 2021 Merhaba Sevgili Büyüğüm Yine bir arkadaşımla mektupta buluşuyorum. Öncelikle size kendimden bahsedeyim. Adım Güleser Sultan. 6/A sınıfına gidiyorum. Salgından dolayı okulumuza gidemiyoruz bundan dolayı öğretmen ve arkadaşlarımızla sadece canlı derslerde bir araya geliyoruz. İnşallah bu zor günlerimizi en kısa sürede atlatırız. Salgın yüzünden hepimiz evdeyiz. Çok fazla faaliyetlere katılmıyoruz. Ama bu proje gibi ilgilendiğim birkaç şey sayesinde hiç boş kalmıyorum. Öğretmenlerim sürekli bir görev veriyor ve sıkılmaya çok da fırsat bulamıyorum. Bu mektup arkadaşlığı sayesinde kendimi çok daha iyi hissediyorum. Kendimi sizlere anlatmak ve sizlerle dertleşmek çok güzel bir duygu. Mayıs ayında okulumuzda bir bilim şenliği yapılacak ve ben ona da katıldım. Her hafta öğretmenimle bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Konumuzsa insanların hayatları boyunca kaç ağaç dikmeleri gerekliği. Bazı sorularla doğaya ne kadar zarar verdiğimizi belirleyerek kaç ağaç dikmeleri gerektiklerini hesaplayacağız. Sonra da bunun sunumu yapmamız gerekiyormuş. Şimdiden heyecanlanıyorum. Siz hiç ağaç diktiniz mi? Sanırım ben şimdiye kadar 2-3 ağaç diktim. Ağaçları, doğayı çok ama çok seviyorum. Bu proje dâhilinde sanırım bunlar son mektuplarımız olacakmış. Bu nedenle oldukça hüzünlüyüm. Ama siz mektup arkadaşım bana cevap yazacak olursanız proje olmasa da size yazmayı çok isterim. Mektubumu bitirirken yine içimi bir hüzün kapladı. Seninle tekrar görüşmek dileğiyle kendinize iyi bakın. Sevgilerimle, Güleser Sultan.

Ankara, 17 Nisan 2021 Merhaba değerli büyüğüm, Öncelikle mektubuma başlamadan önce sağlık sıhhat ve huzur diliyorum. Ben Hayrettin 11 yaşındayım. Doğan Çağlar Bedensel Engelliler Ortaokulu’nda 5.sınıfa gidiyorum. Okulumu, öğretmenlerimi ve arkadaşlarımı çok seviyorum. İnşallah bir an önce dünya eski hali ne döner ve dönecektir de. İnanıyorum ben inşallah. Ben bu proje ye Sıla öğretmenim sayesinde katıldım. İyi ki de katılmışım, çok seviyorum. Her ay siz değerli büyüklerimize mektuplar yazıyoruz. Amacımız ise “yüzlerde gülücük olmak.” Umarım yüzünüzü biraz olsun gülümsetebilmiş, gününüzü neşelendirebilmişimdir. Sizinle tanışmak da isterdim fakat şartlar el vermiyor. Olsun mektupla da olsa konuşmak iyi geliyor. Bu projeyle aslında mektup yazmanın değerini de öğrenmiş olduk. Çünkü artık kimse mektup yazmıyor. Mesaj ve mailler mektupların yerini aldı. Şimdi siz bana “sen neden bilgisayardan yazıyorsun” diye sorabilirsiniz ama yazımı okumanız mümkün olmadığı için mecbur böyle bir çözüm bulduk  Bu projeden başka bir de müzik projemiz var Sıla öğretmenimle yaptığımız. Orda da halk sanatçıları ve enstrümanlar tanıtıyoruz. Yeni yeni programlar öğreniyoruz bu projeler sayesinde, çok eğleniyorum. İnternette kendi yapbozumuzu, çizgi filmimizi yapıyoruz. Teknoloji güzel bir şey. Bu sayede çok sıkılmıyorum. Umarım siz de sıkılmıyor ve kendini oyalayacak bir şeyler buluyorsunuzdur. Çünkü bu pandemi gerçekten çok sıkıcı bir şey. Sizlere güzel günler diliyorum. Görüşmek üzere, şimdilik hoşça kalın, kendinize iyi bakın. Hayrettin

Ankara, 15 Nisan 2021 Merhaba sevgili büyüğüm Aslında şöyle başlamak istiyorum sevgili anneannelerin dedelerim. Nasılsınız? İyi misiniz? İnşallah iyisinizdir. Sizleri göremezsem tanımasam da sıcaklığımızı seveceğinizi içtenliğinizi hissedebiliyorum. Umarım vaktiniz iyi geçiyor sıkılmıyorsunuzdur. Sizlerin de torunları olarak gurur duyacağınız bir evlat olmak istiyorum. Bu yüzden derslerimi takip edip, iyi notlar almaya çalışıyorum. Bu arada ben Hiranur, 11 yaşındayım ve beşinci sınıfa gidiyorum. Birkaç ay sonra karne alınca 6. Sınıfa geçeceğim. Bu sene doğru düzgün okula gitmeden bir sonraki sınıfa geçiyor olmak çok garip. Dersler hep uzaktan yapıldı sadece birkaç hafta gidebildik okula. Bu sene hem çok uzun sürdü hem de hiç yaşanmamış gibi oldu. Ah bu korona! Ben Doğan Çağlar Bedensel Engelliler Ortaokulunda okuyorum ve okulumu çok seviyorum. Okulum Ankara’da, siz hangi şehirde yaşıyorsunuz? Güzel bir şehir mi? Ankara çok güzel bir şehir. Baharın da gelişiyle havalar yavaş yavaş ısınmaya başladı, tatlı tatlı yağmur yağıyor. Ağaçlar çiçek açtı, kuşlar cıvıldayarak uçuyor. Her yer toprak kokuyor. Hele ki bahçelerde çimleri budadıkları zaman ortalığı saran o koku yok mu? Bahar en sevdiğim mevsim olabilir. Umarım bahar ayı tüm güzelliğiyle sizlere ulaşmıştır. Kuş cıvıltılarında, yağan yağmur damlasında, çiçek açmış bir ağaç dalında bu mektubu hatırlayın sevgili büyüğüm. Sevgiyle, mutlulukla geçen günler diliyorum. Kendinize çok iyi bakın ellerinizden öperim. Saygılarımla, Hiranur.


Like this book? You can publish your book online for free in a few minutes!
Create your own flipbook