ALUART DERGİSİ SAYI 50

150 Sektör Sistem Alüminyum Yeni Ar-Ge Laboratuvarı ile Yatırımlarını Sürdürüyor 1994 yılından itibaren inşaat sektörü başta olmak üzere birçok sektörün alüminyum profil ihtiyacına cevap veren Sistem Alüminyum, teknolojik yatırımları ve sahip olduğu yüksek kalite bilinciyle, otomotiv, savunma ve havacılık alanlarında da hizmet vermeye hazırlanıyor. Teknolojik gelișmelerle artan beklentileri önemi daha kolay anlașılabilmektedir” bölümü kapsamında devam eden karșılayacak alüminyum profil kalitesinin șeklinde özetliyor. çalıșmalardır. ancak kalıp, hammadde, ekstrüzyon ve ısıl ișlem parametreleri gibi birçok değișkenin Sistem Alüminyum’un ilk etapta devreye Sistem Alüminyum A.Ș., akreditasyon optimizasyonu ile sağlanacağını ifade alınan metalografi laboratuvarının numune çalıșmalarını da kısa sürede tamamlayarak, eden Proje Yöneticisi Ișık Kaya BERK bu hazırlama bölümünde; en kısa sürede ulusal ve uluslar arası yaklașımla yola çıkarak; zaman zaman alanda güvenilirliği olan bir laboratuvar dıș destekle birlikte yürüttüğü geliștirme t
0UPNBUJL
LBCB
WF
IBTTBT
LFTJN
olmayı hedefliyor. faaliyetlerini kendi bünyelerinde kurdukları t
4‘DBL
CBLBMJUF
BMNB
WF
özel bir Ar-Ge laboratuvarı ile devam t
0UPNBUJL
[‘NQBSBMBNBQBSMBUNB
System Alüminyum Continues Investments ettireceklerini belirtiyor. cihazları bulunmaktadır. With New R & D Laboratory Sistem Alüminyum’da araștırma Makro ve mikroyapı incelemeleri ve Since 1994, Sistem Alüminyum has been geliștirme faaliyetlerinin öncelikli bir konu analizleri, bağlı bulunan programlar ile responding to the need for aluminum profiles olduğunu ifade eden Ișık Kaya BERK bilgisayar kontrolünde otomatik olarak in many sectors including the construction kurulușun anlayıșını; “Teknik ve ekonomik yapılmaktadır. sector and is preparing to provide services in yönden hızla değișen, dinamik bir çevre automotive, defense and aviation areas with içerisinde faaliyet gösteren ișletmelerin Mekanik laboratuvarında ise 30 ton its technological investments and high quality varlıklarını sürdürebilmeleri ve hedeflerine kapasiteli çekme cihazının yanı sıra; consciousness. ulașabilmeleri, kendilerinin de devamlı bir gelișme içerisinde olmasını gerektirir. Bu t
6OJWFSTBM
NBLSP
TFSUMJL
bağlamda ișletmeler, bütün inovasyonların t
6OJWFSTBM
NJLSP
TFSUMJL
kaynağı haline gelmiș planlı ve sistematik t
6MUSBTPOJL
TFSUMJL
ÚMÎàN
Ar-Ge faaliyetlerinde bulunarak değișim t
&MFLUSJL
JMFULFOMJL
WF faaliyetlerini yürütebilirler. İșletmelerin t
:à[FZ
QàSà[MàMàļà
ÚMÎàN
DJIB[MBS‘
mevcut sorunlara çözüm bulmalarının bulunmaktadır. yanında, yeni ürün ve proses geliștirmeleri ihtiyacı dikkate alınırsa, Ar-Ge faaliyetlerinin Eylül 2017 itibari ile hizmete bașlayan geliștirilmiș Ar-Ge laboratuvarının bașlıca faaliyetleri arasında; t
#JZFU
NJLSPZBQ‘
WF
IPNPKFOJ[BTZPO
kontrolleri, t
1SPGJM
NJLSPZBQ‘
JODFMFNFMFSJ
WF
mekanik testleri, t
&LTUSà[ZPO
LBM‘QMBS‘OEB
LVMMBO‘MBO
ÎFMJL
mikroyapı analizi, ısıl ișlem incelemeleri ve hasar analizleri bulunuyor. Yüksek mukavemetli alașımlar için ön çalıșmalar devam etmekte olup 7xxx serisi üzerine proje hazırlıkları sürmektedir. Bununla birlikte kalıplara uygulanan nitrasyonun ekstrüzyon verimliliğine etkileri, homojenizasyon parametrelerinin optimizasyonu gibi konular da Ar-Ge



Sektör 152 Uzuner Alüminyum, İntermob Fuarı’nda Yeni Anlașmalara İmza Attı Yeni tasarımsal trendleri, sektörün öncülerini ve dünya markalarını buluşturan İntermob Fuarı 14-18 Ekim 2017 tarihleri arasında Tüyap Kongre Merkezi’nde gerçekleşti. Yılın trendlerinin canlı olarak teşhir edildiği fuarda kendi yeniliklerini dikkatlere sunan Uzuner Alüminyum fuarda fark yarattı. Ürettiği projelerde doğal kaynakları en ekonomik șekilde kullanarak çevreye ve doğaya saygınlık ilkesini kendisine prensip edinen Uzuner Alüminyum, geniș bir ürün yelpazesini İntermob Fuarı’nda yerli ve yabancı ziyaretçilerin dikkatlerine sundu. Bașarılı geçen fuar organizasyonu sonrasında görüșlerini dile getiren Uzuner Alüminyum Yönetim Kurulu Bașkanı Necmi UZUNER; yeni pazarlara açılmak ve pazar paylarını artırmak için yeni anlașmalara imza attıklarını sözlerine ekledi. Uzuner Allüminyum Signs New Agreement on Intermob Fair Intermob Fair, that by bringing new design trends, industry pioneers and world brands, took place at Tuyap Congress Center between 14-18 October 2017. Uzuner Alüminyum presented its innovations to the fuard where trends of the year were displayed live.



Sektör 154 Sektörün Önde Gelen Markası Karpen PVC, Kar Alüminyum Markasıyla ALUEXPO Fuarı’nda ALUEXPO 5. Uluslararası Alüminyum Teknolojileri, Makina ve Ürünleri İhtisas Fuarı’nda iş ortakları ve yerli-yabancı ziyaretçiler ile buluşan Karpen PVC, Kar Alüminyum firma yetkilileri fuarın en göze batan standında ürün gruplarını dikkatlere sundu. Karpen PVC, 2011 yılı itibariyle Kar Alüminyum markasını da bünyesine ekleyerek Gaziantep’te alüminyum profil üreten ilk fabrika olma gururunu yașamaya devam ediyor. PVC ve alüminyum sektöründeki çözüm ortaklarının görüș ve önerilerini dikkate alarak Ar-Ge birimlerince geliștirdikleri ürün grupları ve yaygın bayi ağıyla yurt içi ve yurt dıșında hizmet verdiklerini ifade eden firma Genel Müdürü Fahrettin CANKAR, yaklașık 50 ülkeye de ihracat gerçekleștirdiklerini sözlerine ekledi. Leading Brand in the Sector Karpen PVC, at the ALUEXPO Fair with Profit Aluminum Mark Karpen PVC meeting with business partners and domestic and foreign visitors at ALUEXPO 5th International Aluminum Technologies, Machinery and Products Specialized Fair, Professionals of Kar Aluminum Company carefully presented their product groups at the most stunning stand of the fair.



Sektör 156 ARCHITECT@WORK İstanbul Övgüyle Karșılandı 3 - 4 Kasım 2017 tarihlerinde düzenlenen ARCHITECT@WORK İstanbul gerek ziyaretçi, gerekse katılımcılar açısından başarılı geçti. Șık ve yalın konsepti ile yine beğeni toplayan ARCHITECT@WORK İstanbul’u, Cuma 778 ve Cumartesi 918 olmak üzere toplamda 1696 mimar ve iç mimar ziyaret etti. Özenle seçilen 200’den fazla yeniliğin 2 gün boyunca seçkin bir kitleye tanıtıldığı bu etkinliğin sunum ve sergileri de ilgi odağı oldu. Tema bazlı ilham verici seminerlerin yanı sıra, malzeme ve fotoğraf sergilerinin her ziyaretçi için eșsiz bir deneyim olduğuna inanıyoruz. ARCHITECT@WORK Istanbul met with praise ARCHITECT@WORK Istanbul, which was held between 3 - 4 November 2017, has been successful in terms of visitors and participants.



Sektör 2



êVWDQEXO7LFDUHW2GDVÖ<|QHWLP.XUXOX%DçNDQÖ 6D\\×Qú%5$+ú0d$ø/$5·× ND\\EHWPLçROPDQÖQGHULQ]QWVQSD\\ODçÖ\\RU PHUKXPD$OODK·WDQUDKPHW NHGHUOLDLOHVLEDçWDROPDN]HUHWPVHYHQOHULQHVDEÖUYH EDçVDéOÖéÖGLOL\\RUX]



=DKLW$OPLQ\\XP6DQYH7LF$æ*HQHO0GU =HNL$.%8/87·XQoRNNÖ\\PHWOLEDEDVÖ 6D\\×Q0HKPHW$.%8/87·X ND\\EHWPLçROPDQÖQGHULQ]QWVQSD\\ODçÖ\\RU PHUKXPD$OODK·WDQUDKPHW NHGHUOLDLOHVLEDçWDROPDN]HUHWPVHYHQOHULQHVDEÖUYH EDçVDéOÖéÖGLOL\\RUX]



164 Makale “Hep Birlikte Yine Ayağa Kalkacağız” Celalettin KIRBOZ Girișimci Alüminyum Sanayicileri ve İș Adamları Derneği Yönetim Kurulu Bașkanı “Ekonomi yavașladı. Piyasa durgun. Șirketlerin borçları Hükümetin aynı tedbirleri uygulamaya devam etmesi var. Döviz borcu olanlar var. Șirketler güç durumda. Döviz imkânsız. Önemli olan, satıșlarını ve kârlılıklarını artıran sanayi fiyatı artıyor, faizler yüksek. Bu ortamda nasıl iș yapılır? ve ticaret șirketlerinin bundan sonra ekonomideki bu canlılığı Yapılabilir mi?” diye konușurken bir de baktık ki, üretim artmıș. devam ettirmeleri diye özetlemiș ilk üççeyreği Güngör Hoca. Satıșlar artmıș. Șirketler șimdiye kadar görülmemiș ölçüde kâr etmiș. Yılın ilk 9 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre; Peki, bu böylede piyasa neden bu olumsuz ve zor hava sanayi șirketlerinin satıș gelirleri yüzde 36 oranında, ticaret içerisinde? Bunlardan biri gerçek değil; ya hocanın dedikleri, șirketlerininki yüzde 14 oranında artmıș durumda. ya piyasanın serzeniși. Hiçbir iș kolu olumlu görüș belirtmiyor, herkes az çok șikâyetçi. Artık gelir gider dengesinden çok Sanayi șirketlerinin toplam borçlarındaki artıș yüzde 30, toplam hasılat giderleri karșılamaktan aciz. Nasıl dönecek ticaret șirketlerininki yüzde 16 oranında. Borçlar artarken esnaf? Sanayide iș çok olabilir, bir șekilde hayatını devam sanayi șirketleri varlıklarını yüzde 24 oranında, ticaret șirketleri ettiriyor olabilir. Küçük esnaf ne yapacak. Elbette azdan az, yüzde 14 oranında yükseltmișler. Öz sermaye artıșı sanayi çoktan çok gider ama çokta gidecek bir șeyler var ve gider, șirketlerinde yüzde 17, ticaret șirketlerinde yüzde 8 oranında. kötü olan az da hiçbir șeyin kalmamıș olması. Anadolu anlatımı ile “Bundan iyisi can sağlığı”... Borsa șirketlerinin bilançolarındaki değișimi daha önceden izleyen Bilinen gerçekleri kimse inkâr edemez, ülkemizi dört bir yabancı ve yerli yatırımcılar, hisse senetlerinde alıma geçtikleri yandan teslim almaya çalıșıyorlar. Sosyal, ekonomik, siyasi, için borsa endeksi rekor kırdı. Yükseklerde dolanıyor. Ne oldu askeri her türlü oyunu oynuyorlar. Tüm bu oyunlara ve bir da ekonomi böyle bir canlanma sürecine girdi? Sanayi üretimi araya gelerek olușturulan bu güce direniyoruz. Direneceğiz arttı? Șirketlerin kârları arttı? de. Bunun bir kırılma noktası olacak elbette ve biz buna ulașacağız. Gerçekten yeni yeni anlıyoruz ne demekmiș güçlü 15 Temmuz belasından sonra piyasada bir duraklama oldu. ülke olmak? Ne demekmiș kendi ayakları üzerinde durmak. Șirketlerin zor duruma düșmelerinden korkuldu. Hükümet Belki birtakım ișletmelerimiz bu fırtınada ayakta duramayacak Hazine kefaleti ile șirketlere yılın ilk yarısında 200 milyar lirayı ama kalanlar elbette bu ülkenin sağlam tașları olacak. Sonra așkın para pompaladı. İstihdam desteği verildi. Sosyal güvenlik hep birlikte yine kalkacağız ayağa. Umut çok önemli, hedefi ödemeleri ertelendi. Bazı sektörlerde KDV ve ÖTV indirimi görmek, düșmanı bilmek, șartların farkında olmak çok önemli. yapıldı. Hükümetin ekonomiyi canlandırma amacıyla uyguladığı Biz bu arada tüm bunları öğrendik iște. Șimdi daha bilinçli, tedbirler bașarılı oldu. Piyasa beklenenin üzerinde canlandı. farkındalıkla gideceğiz sorunların üzerine.



166 Makale Alıșkanlıkların Gücü Adına Alışkanlıklar düşünmeden otomatik olarak yaptığımız tercihler, beynimize o kadar kazınmış davranışlar ki zamanında bir karar verip belli davranışları kabullenmişiz daha sonra bu davranışlar adeta bizim bir parçamız olmuş... Hiç alıșkanlıklarınızı sorguladığınız oldu yüzünüzü yıkadıktan hemen sonra kahve evde yapmaya karar verdiniz. 15-20 mu? Neden her sabah uyanır uyanmaz veya çay için su ısıtıcının düğmesine dakika erken kalkmanız gerekir, yüzünüzü dișlerinizi fırçalıyorsunuz? Neden basıyorsunuz. Çay içmeden beyniniz yıkadıktan sonra su ısıtıcıya basmanın yapacağınız her sunumdan yarım saat gerçek anlamda uyanmıyor. Her gün yanında tahıl ve süt hazırlarsınız, meyveleri önce toplantı odasında hazırlıkları tekrar arabayla ișe giderken aynı radyo yıkarsınız veya kendinize beyaz peynir tekrar kontrol ediyorsunuz? Neden istasyonunu dinliyorsunuz, ișyerinizin ve domatesli yağsız bir tost yaparsınız. her yemekten sonra bir keyif sigarası yanındaki pastaneden poğaça alıp Sonra rutininiz arabayı radyo dinleyerek içiyorsunuz? Neden ișten döner dönmez masa bașına mesaiden 5 dakika önce kullanmakla devam eder, ișe vardığınızda yarım saat televizyon seyrediyorsunuz? geçiyorsunuz. Bu sizin sabah rutininiz… pastaneye gitmek yerine size poğaçanın Neden Salı ve Perșembe günleri 1 saat Bugüne kadar bir terslik olmadığı takdirde verdiği keyfi verecek bașka bir șeyi spor yapıyorsunuz? Bunlar üzerinde bu adımları bıkmadan düșünmeden takip koymanız gerekir mesela sağlıklı bir fazla düșünmeye gerek olmayan ediyorsunuz. tercih yaparak taze sıkılmıș meyve suyu gündelik alıșkanlıklarınız… Peki ya, bu alabilirsiniz. alıșkanlıkları değiștirmek isterseniz? Bugün sizden bu alıșkanlıklardan birini Daha sağlıklı yașamak, daha verimli değiștirmeniz istendiğini farz edin. Așırı Alıșkanlık Döngüsü çalıșmak, daha bașarılı olmak hep yorgunluk șikâyetiyle gittiğiniz doktor bu alıșkanlıkları değiștirmekte, yerine kilonuzu normalin üzerinde buldu ve Her alıșkanlık üç adımlı bir döngüden yenilerini eklemekte gizli… diyetinizi değiștirmenizi istedi. Doktor, ibarettir. Alıșkanlık bir ișaretle bașlar, öğlen ve akșam yemeklerinde sağlıklı adeta bir șalter açılır ve beyniniz Charles Duhigg’in The Power of besinler tüketmenizi önerdi, bununla alıșkanlığı otomatik olarak nasıl yerine Habit (Alıșkanlığın Gücü) adındaki da yetinmedi her sabah yediğiniz getireceğini bilir. İșaret gelince kiși belli kitabı neyi neden yaptığımızı ve nasıl sıcacık yağlı poğaçaya göz dikti, sizden bir rutini takip eder. Bu rutin fiziksel bir değiștireceğimizi yüzlerce bilimsel çalıșma, kahvaltınıza alternatif geliștirmenizi hareket veya zihinsel bir aktivite olabilir. yașamın içinden bağımlılık sahibi kișiler istedi. Sabah rutininizin bir parçasını Rutini gerçekleștirdikten sonra da ve bașarılı kurumlardan örnekler vererek değiștirmeniz gerekecek. Ne olacak kiși ödüle ulașır. Bu ödül kișiye tatmin anlatıyor. Alıșkanlıklar düșünmeden bir poğaçayı değiștirmek bu kadar veren, sergilediği davranıșı tekrar tekrar otomatik olarak yaptığımız tercihler. zor mu diye düșünebilirsiniz veya yapmasına sebep olan sonuçtur. Zaman Beynimize o kadar kazınmıș davranıșlar sabah bir tek keyfim o sıcacık peynirli içerisinde ișaret ve ödül iç içe geçer. İșaret ki… Zamanında bir karar verip belli poğaçayı e maillerime bakarken yemekti olușunca kiși ödülü almak için büyük bir davranıșları kabullenmișiz daha sonra diye hayıflanabilirsiniz… Hangi bakıș istek duyar. bu davranıșlar adeta bizim bir parçamız açısından bakarsanız bakın bir alıșkanlığı olmuș. Programlanmıș robotlar gibi her değiștirmek için alıșkanlığı anlamanız ve Yeni Alıșkanlık Yaratmak gün aynı saatte aynı rutini tekrar ediyoruz. yerine yenisini yerleștirmeniz gerekir. Yeni alıșkanlıklar yaratmak veya var Örneğin, sabah yataktan kalkar kalkmaz Kahvaltı gibi bir konu tüm sabah olan alıșkanlıkları değiștirmek insan davranıșlarını inceleyen sosyal bilim tuvalete girip dișinizi fırçalıyorsunuz, rutininize etki edebilir. Örneğin, kahvaltıyı dallarının olduğu kadar, son tüketiciye satıș yapmayı hedefleyen her türlü ürün ve hizmet satan șirketin ilgi alanı olmuștur. Amaç, ürünü arada sırada alan bir müșteri kitlesi yaratmak değil, ürünü tüketicinin gündelik yașamı içine sokmak, alıșkanlıklarının parçası haline getirmektir. Kurum Kültürünü Yeniden Yaratmak Çikolata ambalajlarından Coca-Cola kapaklarına kadar her türlü parçayı üreten Amerika’nın en büyük alüminyum șirketi Alcoa 1980’lerin sonunda yönetim değișikliğine gitme kararı aldı. Üst düzey yönetimin aldığı yanlıș kararlar șirketin yeni ürünlerin arkasından giderken en

167 Makale iyi bildikleri alanlarda geri kalmasına Konușması sırasında havacılık alanındaki olmadığının da… Dolayısıyla, ana bir rakiplerine müșteri kaptırmasına sebep envanter üzerine bir soru soruldu, bir diğer konuyu değiștirmeye odaklandı. Anahtar olmuștu. Durumu düzeltmek için CEO soru sermaye oranı üzerineydi. O’Neill bir alanda değișiklikler yapmanın ișin diğer pozisyonuna uzun süre hükümette üst ‘Beni duyduğunuzdan emin değilim’ diye alanlarına da etki edeceğine inanıyordu. düzey görevlerde bulunmuș bürokrat soru soranlara cevap verdi. Eğer Alcoa’da Yönetim modelini bu felsefe üzerine kurdu. Paul O’Neill getirildi. Hissedarlar ve ișlerin gerçekten iyi gidip gitmediğini Örneğin, güvenlik planını performans yatırımcılarla tanıșmak için düzenlediği ilk anlamak istiyorsanız, ișgücünün güvenlik yönetiminin bir parçası haline getirdi. toplantıda O’Neill kendinden beklenenin verilerini incelemeniz gerekir. Eğer kaza Sadece güvenlik kurallarına uyanların tam tersine hareket etti. Tipik bir yeni CEO oranlarını așağı çekmeyi bașarırsak, ve herhangi bir güvenlik sorununu konușmasının yerine, ișçi güvenliğinden bu çalıșanların önemli bir șeyin parçası raporlayanların terfi etmesine olanak bahsetti: ‘Her yıl belli sayıda Alcoa ișçisi olmaya karar verdikleri anlamına gelir. verdi. Dolayısıyla, șirkette bașarılı olmak fabrikalarımızda iș kazası geçiriyor. Kazaları sıfırlayarak mükemmelliği bir isteyenlerin șirketin güvenlik prensiplerini Bu durum iș günü kaybına üretimin alıșkanlık haline getirmeye inandığımızı benimsemeleri, her zaman takip etmeleri düșmesine sebep oluyor. Alcoa’nın iș gösteririz. Göreceksiniz bu mükemmellik ve bunun sonucunda ödüllendirilmelerine kazası oranı Amerikan ișgücünün iș anlayıșı sadece güvenlikle sınırlı olanak verdi. Bir diğer deyișle, yeni bir kazası oranına göre oldukça düșük. kalmayacak, diğer alanlarda iș yapıșımızı alıșkanlık döngüsü olușturdu. Bu 1500 derece ısıyla ve keskin kesme yeniden șekillendirecek.’ O’Neill’in çarpıcı özelliğine sahip makinelerle çalıștığımız konușması yönetim kurulu üyeleri ve Alıșkanlıkları incelemek, ișaret-rutin- düșünüldüğünde iyi bir veri olarak hissedarlar tarafından șüpheyle karșılandı, ödül döngüsüne yerleștirmek kișinin veya düșünülebilir ancak yeterince iyi değil. O’Neill’in ne demek istediğini o gün kurumun değișimi için önemli bir adımdır. Benim amacım Alcoa’yı Amerika’nın en kimse anlamadı, yapacaklarını hayal bile Hepimiz gerek bireysel gerekse kurumsal güvenli șirketi yapmak. Ben ‘sıfır kaza’ya edemedi. Bir yıl içinde her șey değișmeye kimliklerimizle birçok alıșkanlıklara sahibiz. inanıyorum.’ bașlamıștı bile. Konușmadan tam bir yıl Bu alıșkanlıkları değiștirmek ya da yeni sonra, kârlılık rekor düzeye fırladı. O’Neill alıșkanlıklar edinmek alıșkanlıklarımızı O’Neill’i dinleyenlerin beklentisi ‘kendi 2000 yılında șirketten emekli olduğunda, anlamadan mümkün olmayacaktır. Bir özgeçmișinden bahsettiği bir açılıș șirketin net geliri ișe ilk bașladığı günün düșünün bugün șirketinizde neyin daha konușmasının ardından, kendiyle alay tam 5 katıydı. Nasıl mı? iyi yapılmasını istersiniz? Kalite kontrol ettiği Harvard İșletme’de bașına gelen mü? Șimdi de șirketinizin kalite kontrol ufak bir anıyla devam etmesi, yeni O’Neill söz verdiği gibi Alcoa’yı sadece alıșkanlıklarını inceleyin. Ne gibi prosedürler görevinde amacının karlılığı yükseltip Amerika’nın değil dünyanın en güvenli uygulanıyor? Nasıl bir emir komuta zinciri masrafları düșürmek olacağına dair șirketlerden biri haline getirdi. O’Neill var? Bir ürün rafa ulașana kadar kaç kiși fiyakalı birkaç cümle sarf etmesiydi.’ Oysa göreve bașlamadan önce, en az haftada tarafından kontrol ediliyor? Kalite kontrolü O’Neill bunların hiçbirinden bahsetmedi. bir kaza olurdu. O’Neill’in geliștirdiği sadece teknik departmanların iși olarak güvenlik planı devreye girdikten sonra bırakmayın, șirketin en önemli politikası bazı fabrikalarda yıllarca hiç iș kazası haline getirin. Herkesin önceliği kalite yașanmadı. Peki, O’Neill nasıl hem karlılığı olsun. Alcoa’da Paul O’Neill’in tamamladığı arttırdı hem de güvenli bir çalıșma ortamı dönüșüm sizin çalıșanlarınız arasında da sağladı? görülecek, șirketiniz hızla bașarısını ve kârlılığını artıracaktır. Alcoa’nın daha bașarılı yönetilebilmesi için büyük değișim geçirmesi gerektiğinin Kaynak: https://www.dunya.com/ozel-dosya/ farkındaydı. İnsanlara değișmelerini degisim-yelpazesi/aliskanliklarin-gucu-adina- söylemekle değișmenin mümkün haberi-187591

168 Makale Baskı Profilli Sistemlerin Analizi Nevin GÜNEY TOK Makine Mühendisi Tașıyıcılık: Sabit ve hareketli yüklerin etkisindeki bileșenlerin çoğunlukla dıșarıdan yerleștiriliyor olușu, aynı șekilde doğru boyutlandırılması ve hareketli düğüm noktası tasarımı dıșarıdan sökülmesini kolaylaștırmaktadır. Bu durum ile genleșme derzleri bırakılması sayesinde diğer sistemlerle özellikle zemin katlarda, cepheye denetimsiz ulașılmasının arasında bir fark olușmaz. Ancak sistemde; üst kapak, baskı önlenmesini gerektirir. profili, ısı bariyeri, dıș-iç conta ve tașıyıcı ızgara gibi çok sayıda bileșenin olması ve ısısal genleșmeler sonucunda Yapım ve Montaj: Tașıyıcı ızgara, iç ve dıș conta, cam olușan deformasyonları ve boyutsal uyum konusunu diğer pano, ısı kesici gibi bileșenlerin fabrikada ayrı ayrı üretilmesi sistemlere oranla daha önemli hale getirmektedir. Ayrıca bu imalat süresini kısaltmaktadır. Ancak șantiyede uygulanacak elemanların yük aktarımı görevini de üstleniyor olușu bileșen bileșen sayısının fazlalığı montaj süresini uzatmakta ve seçimi konusunda daha titiz davranmayı gerektirmektedir. Bu montajda hata yapma riskini artırmaktadır. sistemle olușturulan cephenin dıș yüzeyinde, baskı profilinden dolayı içerdeki tașıyıcı ızgara boyunca bir çıkıntı olușmaktadır. Bakım ve Onarım: Sistemdeki baskı profili cephe Bu durum baskı profilinin altında gölgede kalan cam bölüm yüzeyinde bir çıkıntı olușturmakta ve cephenin toz tutmasına ile orta cam bölüm arasında farklı ısısal genleșmelerin neden olmaktadır. Bu durum temizlik ișlemini de kısmen olușmasına neden olur. güçleștirmektedir. Sistemde kullanılan dıș contanın ömrü iklimsel etkenlerin șiddetiyle orantılı olarak öngörülenden Su Sızdırmazlık: Kapalı sistem, su boșaltma ve daha kısa olabilmekte ve daha sık onarım ihtiyacı havalandırmalı sistem veya basınç dengeli sistemlerin doğabilmektedir. Ayrıca cam panoların mekanik olarak kullanımına uygundur. Ancak sistemde; baskı profili-dıș tașıyıcı ızgaraya bağlanıyor olușu gerektiğinde bu bileșenlerin conta, dıș conta-cam pano, cam pano-iç conta gibi birleșim değiștirilmesine imkân vermektedir. Ancak bu ișlemin noktalarının fazla olması montajda hata yapma riskini dıșarıdan yapılacak olması özellikle yüksek yapılarda büyük arttırmakta ve bu durum sızdırmazlık konusunu olumsuz güçlükler doğurmaktadır. etkilemektedir. Estetik: Estetik göreceli bir kavram olduğundan, Isısal Koruma: Sistem, ısısal koruma için geliștirilmiș bu sistemin kullanılması bu ölçüt bağlamında bir fark yalıtım camlarının kullanımına uygundur. Dolayısıyla uygun olușturmaz. Ancak sistemdeki baskı profili ve üst kapak örtü bileșenin seçilmesi ve baskı profili ile tașıyıcı ızgara bileșenlerinin yatay ve/veya düșey ızgara görünümü arasında ısı kesicilerin kullanılması bu ölçütün sağlanması olușturması, bașarılı uygulamalarla estetik açıdan olumlu açısından yeterlidir. Ancak sistemdeki birleșim noktalarının sonuçlar doğurabilmektedir. fazla olması, montajda hata yapma riskini artırmakta ve böylelikle hava kaçağı yoluyla olușacak ısı kayıplarına neden olabilmektedir. Güneș Ișınımı Kontrolü: Sistem, güneș kontrolü için geliștirilmiș güneș kontrol camlarının ve güneș kontrol bileșenlerinin farklı kombinasyonlarının kullanımına uygundur. Dolayısıyla doğru kombinasyonların seçilmesi sistemler arasında fark yaratmaz. Gürültü Kontrolü: Sistem, ses yalıtım değerini arttırmak için camın konstrüksiyonunda yapılan değișikliklerle olușturulan kombinasyonların kullanımına uygundur. Dolayısıyla doğru kombinasyonun seçilmiș olması sistemler arasında fark yaratmaz. Yangın Direnci: Sistem yangın direncine yönelik olarak geliștirilen sistemlerin kullanımına uygundur. Ayrıca cam pano ile tașıyıcı ızgara arasındaki bağlantının mekanik olması cam panonun cephe yüzeyinden düșmesini veya savrulmasını önler. Güvenlik: Uygun cam biriminin seçilmesi sistemler arasında fark olușturmaz. Ancak sistemde baskı profillerinin







Sektör 172 Artım Kimya İș Ortakları, Mangal Partisinde Bir Araya Geldi Artım Kimya Firma Sahibi Bülent ÇELİK; “mangal partisi”ne katılım sağlayan bünyesindeki çalışma arkadaşlarına ve tüm alüminyum, cephe, kimya, yapı malzemeleri ve aksesuar sektöründeki iş ortaklarına iştiraklerinden dolayı teşekkürlerini sundu.



174 Makale Cam’da % 18 KDV Kaldırılsın Fikret YILMAZ Türkiye’de KOBİ’ler tüm ișletmelerin yaklașık % 99’unu, Otomotiv Camları: istihdamın % 76’sını olușturmaktadır. Bununla birlikte, KOBİ’lerin payının sermaye yatırımlarında sadece % 38, katma değerde Lamine camlar, temperli camlar, özel camlar. % 26, ihracatta % 10 ve banka kredilerinde % 5 oranında kalmasının nedeni; düșük iș gücü verimliliği, mali imkânlara t
&OFSKJ
$BNMBS‘ erișimdeki yetersizlik, yabancı piyasalara girișteki engellerdir. Kayıt dıșılık tüm sektörlerde yaygın olmakla birlikte özellikle t
#FZB[
&ŗZB
$BNMBS‘ KOBİ’ler arasında daha da önemli bir sorundur. Kayıt dıșılık kanun yaptırım ve düzenlemelerinin uygulanamaması ile t
$BN
WF
&ŗZBT‘ hükümetin ekonomi politikalarının ve reformlarının etkin bir șekilde uygulanmasını engellemektedir. Kanun ve düzenlemelere t
$BN
\"NCBMBK doğru bir șekilde uyan ve yapısını yeni mevzuata ve düzenlemelere göre adapte eden ișletmelerle kayıt dıșı ișletmeler t
$BN
&MZBG‘
$BN
ZàOà
DBN
LFÎF
GJUJM
JQMJL
L‘SQ‘MN‘ŗ
EFNFU
WC arasında haksız rekabet doğmaktadır. %JļFS
$BN
L‘S‘ļ‘
DBN
CJMZF
DBN
BNQVMMFS
FMFLUSJL
MBNCBMBS‘
Kobilerin rekabet edebilirliğini sağlamak amacı ile finansman, katot ıșın tüpleri, camdan iç gövdeler, sinyalizasyon camları, istihdam, eğitim, Ar-Ge, danıșmanlık, pazarlama, ihracat ve camdan optik elemanlar, saat ve gözlük camları, cam tuğla, ileri teknoloji gibi alanlarda destekler mevcut olmakla birlikte karo, kiremit, mozaik, camdan laboratuvar ve eczane eșyaları, yetersiz ve ulașım imkânları bürokrasisinden dolayı zor ve AB ile DBN
CPODVL
WC karșılaștırıldığında halen çok yetersizdir. Görüldüğü gibi cam ve cam ürünlerinin olmadığı yer yok Türkiye cam sektöründe çoğunlukla Kobilerden oluștuğundan denecek kadar azdır. dolayı bir an evvel iyileștirmelerin yapılması gerekmektedir. $BN
WF
DBN
NBNVMMFSJ
JOŗBBU
NPCJMZB
PUPNPUJW
CFZB[
FŗZB
Tüm bunlara bağlı olarak cam sektörünün önündeki çok ciddi bașta olmak üzere birçok sektörle iç içedir. Bu da % 18 KDV’nin konularından biri de % 18 KDV oranıdır. çok fazla olmasından dolayı kayıt dıșılığı oldukça tetiklemektedir. Esasen bu husus; Düșünün yüz bin liralık bir ürün satıșında on sekiz bin liralık KDV kobiler bugünkü rekabet koșullarında bu kadar parayı Mimari Camlar: Düz cam, kaplamalı camlar, ısıl ișlem kazanamıyor. O yüz bin lira da SSK, BAĞ-KUR, Gelir vergisi, oysunlanmıș camlar, yalıtım cam üniteleri, laminasyonlu camlar, Stopaj daha da onlarca vergi var. % 18 KDV kaldırılarak tüketici buzlu camlar, aynalar, tekli camlar, cam tuğla, cam parke. memnuniyeti artarak kayıt dıșı bitecek, haksız rekabet ortadan kalkacak, devlette millette kazanacak. Öyle ise çözüm belli. Çok yüksek olan % 18 KDV kaldırılarak sadece cam sektörü değil herkes kazanacak. Lütfen değerli okuyucular, sizlerin de desteği ile daha çok yere ulașarak olması gereken yani % 18 KDV’nin cam ve cam mamullerinde kaldırılmasını sağlayacak katkılarınızı bekliyor, hepinize saygı ve selamlarımı sunuyorum.







DERGiMiZiN DAĞILIM PROFiLi OUR JOURNAL’S ROUND PROFILE t
5àSLJZF
HFOFMJOEF
QSPKF
ÎJ[FO
WF
VZHVMBZBO
NJNBSJ
Pm
TMFS
t
\"SDIJUFDUVSBM
PGm
DFT
ESBXJOH
QSPKFDUT
BOE
JNQMFNFOUJOH
UIFO
BMM
BSPVOE
t
\"MàNJOZVN
TFLUÚSàOEF
LBQ‘
o
QFODFSF
o
DFQIF
àSFUJNJ
WF
TBU‘ŗ‘
ZBQBO
5VSLFZ m
SNBMBS t
$PNQBOJFT
QSPEVDUJOH
EPPSXJOEPXGSPOU
BOE
TFMMJOH
JO
BMVNJOJVN
TFDUPS t
\"MàNJOZVN
TJTUFN
àSFUJDJ
WF
VZHVMBZ‘D‘MBS‘ t
\"MVNJOJVN
TZTUFN
QSPEVDFST
BOE
JNQMFNFOUPST t
\"MàNJOZVN
TFLUÚSàOF
NBLJOF
JNBM
FEFO
TBU‘ŗ‘O‘
ZBQBO
WF
UFEBSJLÎJMFS t
.BDIJOF
QSPEVDFST
TFMMFST
BOE
TVQQMJFST
JO
BMVNJOJVN
TFDUPS t
\"MàNJOZVN
TFLUÚSàOF
DBN
JNBM
FEFO
TBU‘ŗ‘O‘
ZBQBO
VZHVMBZBO
t
$PNQBOJFT
QSPEVDJOH
TFMMJOH
BOE
JNQMFNFOUJOH
HSBTT
JO
BMVNJOJVN
TFDUPS t
$PNQBOJFT
QSPEVDJOH
TFMMJOH
BDDFTTPSJFT
JO
BMVNJOJVN
TFDUPS
BOE
TVQQMJFST m
SNBMBS t
$PNQBOJFT
FYQPSUJOH
BOE
JNQPSUJOH
JO
BMVNJOJVN
TFDUPS t
\"MàNJOZVN
TFLUÚSàOEF
BLTFTVBS
JNBM
FEFO
TBU‘ŗ‘O‘
àTUMFOFO
WF
t
$IBNCFS
PG
DJWJM
FOHJOFFST
BOE
DIBNCFST
PG
BSDIJUFDUVSF t
(\"-4Č\"%&OUSFQSFOFVS
\"MVNJOJVN
*OEVTSJBMJTZ
\"OE
#VTJOFTTNFO
\"TTPDJBUJPO UFEBSJLÎJMFS t

\"-65&\".
\"MVNJOVN
5FTUJOH
5SBJOJOH
BOE
3FTFBSDI
$FOUFS t
\"MàNJOZVN
TFLUÚSàOEF
JISBDBU
WF
JUIBMBU
ZBQBO
m
SNBMBS
t
.BTT
IPVTJOH
DPOTUSVDUJSF
DPPQFSBUJWFT t
ČOŗBBU
NàIFOEJTMFS
PEBT‘
WF
NJNBSM‘L
PEBMBS‘
t
$PODFSOJOH
EFQBSUNFOUT
PG
CVJMEJOH
DPNQBOJFT
QSPKFDU
CBTFE
BMM
BSPVOE
t
(\"-4Č\"%

(JSJŗJNDJ
\"MàNJOZVN
4BOBZJDJMFSJ
WF
ČŗBEBNMBS‘
%FSOFļJ
t

\"-65&\".
\"MàNJOZVN
5FTU
&ļJUJN
WF
\"SBŗU‘SNB
.FSLF[J 5VSLFZ
t
5PQMV
LPOVU
ZBQ‘
LPPQFSBUJn
FSJ t
50,Č53
1SJNF
.JOJTUSZ
.BTT
)PVTJOH
\"ENJOJTUSBUJPO t
5àSLJZF
HFOFMJOEF
QSPKF
CB[M‘
Jŗ
ZBQBO
JOŗBBU
m
SNBMBS‘O‘O
JMHJMJ
t
,Č15\"ğČTUBOCVM
)PVTJOH
$POTUSVDUJPO
1MBOOJOH
*OEVTUSZ
BOE
$PNNFSDF
EFQBSUNBOMBS‘
*ODPSQPSBUFE
$PNQBOZ t
50,Č

5$
#BŗCBLBOM‘L
5PQMV
,POVU
ČEBSFTJ
#BŗLBOM‘ļ‘ t
.JOJTUSZ
PG
1VCMJD
8PSLT t
,Č15\"ğ

ČTUBOCVM
,POVU
ČNBS
1MBO
4BO
7F
5JD
\"ğ t
\"MM
*OEVTUSZ
$IBNCFST
BDUJWF
BMM
BSPVOE
5VSLFZ
t
#BZ‘OE‘SM‘L
WF
ČTLBO
#BLBOM‘ļ‘ t
\"MM
DIBNCFST
PG
DPNNFSDF t
5àSLJZFEF
GBBMJZFUUF
PMBO
UàN
TBOBZJ
PEBMBS‘ t
44,
$POTUSVDUJPO
)FBE
PG
%FQBSUNFOU
t
5àN
UJDBSFU
PEBMBS‘ t
/BUJPOBM
&EVDBUJPO
.JOJTUSZ
$POTUSVDUJPO
)FBE
PG
%FQBSUNFOU
t
44,
ČOŗBBU
%BJSF
#BŗLBOM‘ļ‘ t
5#..
-JCSBSZ
t
.JMMJ
&ļJUJN
#BLBOM‘ļ‘
ČOŗBBU
%BJSF
#BŗLBOM‘ļ‘ t
+VTUJDF
%FQBSUNFOU
$POTUSVDUJPO
)FBE
PG
%FQBSUNFOU
t
5#..
,àUàQIBOFTJ t
Č/5&4
5VSLFZ
$POTUSVDUJPO
*OEVTUSJBMJTU
&NQMPZFS
4ZOEJDBUF t
\"EBMFU
#BLBOM‘ļ‘
ČOŗBBU
%BJSF
#BŗLBOM‘ļ‘ t
Č/%&3
ČTUBOCVM
$POTUSVDUPS
\"TTPDJBUJPO
t
Č/5&4
o
5àSLJZF
ČOŗBBU
4BOBZJDJMFSJ
ČŗWFSFO
4FOEJLBT‘ t
Č.4\"%
#VJMEJOH
.BUFSJBMT
1SPEVDFST
\"TTPDJBUJPO t

Č/%&3
ČTUBOCVM
ČOŗBBUΑMBS
%FSOFļJ t
5Č.4&
5VSLFZ
$POTUSVDUJPO
$POUSBDUPS
&NQMPZFS
4ZOEJDBUF t

Č.4\"%
ČOŗBBU
.BM[FNFTJ
4BOBZJDJMFSJ
%FSOFļJ
t
5.#5VSLFZ
$POUSBDUPST
6OJPO t
5Č.4&

5àSLJZF
ČOŗBBU
.àUFBIIJU
ČŗWFSFO
4FOEJLBT‘
t
5..0#
VOJPO
PG
DIBNCFST
PG
UVSLJTI
FOHJOFFST
BOE
BSDIJUFDUT t
5.#

5àSLJZF
.àUFBIIJUMFS
#JSMJļJ
t
Č.0
$IBNCFST
PG
#VJMEJOH
&OHJOFFST t
5..0#

5àSLJZF
.àIFOEJT
WF
.JNBS
0EBMBS‘
#JSMJļJ
t
50##UVSLJTI
VOJPO
PG
DIBNCFST
BOE
DPNNPEJUZ
FYDIBOHFT t
Č.0

ČOŗBBU
.àIFOEFOEJTMFS
0EBT‘
t
5Ã4Č\"%UVSLJTI
JOEVTUSJBMJTUT
BOE
CVTJOFTTNFOT
BTTPDJBUJPO t
50##
o
5àSLJZF
0EBMBS
WF
#PSTBMBS
#JSMJļJ
t
5Ã(Č\"%5VSLFZ
:PVOH
#VTJOFTTNFO
\"TTPDJBUJPO t
5Ã4Č\"%
o
5àSLJZF
4BOBZJDJ
WF
Čŗ
\"EBNMBS‘
%FSOFļJ
t
.Ã4Č\"%JOEFQFOEFOU
JOEVTUSJBMJTUT
BOE
CVTJOFTTNFOT
BTTPDJBUJPO t
5Ã(Č\"%


5àSLJZF
(FOÎ
Čŗ
\"EBNMBS‘
%FSOFļJ

t
5\"-4\"%5VSLFZ
\"MVNJOJVN
*OEVTUSJBMJTU
\"TTPDJBUJPO t
.Ã4Č\"%
o
.àTUBLJM
4BOBZJDJMFS
WF
ČŗBEBNMBS‘
%FSOFļJ

t
\":Č%\"MJNJOJVN
4VSGBDF
.BOJGBDUVSF
\"TTPDJBUJPO t
5\"-4\"%
o
5àSLJZF
\"MàNJOZVN
4BOBZJDJMFSJ
%FSOFļJ
t
5Ã.4Č\"%
5IF
\"TTPDJBUJPO
PG
\"MM
*OEVTUSJBMJTU
BOE
#VTJOFTTNFO t
\":Č%

\"MàNJOZVN
:à[FZ
ČŗMFN
%FSOFļJ
t
Ã4Č\"%1SPEVDUJWF
*OEVTUSJBMJUT
BOE
#VTJOFTTNFO
\"TTPDJBUJPO t
5Ã.4Č\"%
o
5àN
TBOBZJDJ
WF
Čŗ
\"EBNMBS‘
%FSOFļJ t
&NCBTJFT
BOE
$POTVMBUFT t
Ã4Č\"%
o
ÃSFULFO
4BOBZJDJ
WF
Čŗ
\"EBNMBS‘
%FSOFļJ t
\"MVNJOJVN
$PNQBOZ
SFHJTUFSFE
UP
DIBNCFST
PG
JOEVTUSZ
BOE
DPNNFSDF t

#àZàLFMÎJMJLMFS
WF
,POTPMPTMVLMBS t
$PNQBOZ
BENJOJTUSBUPST
PG
QSPEVDFST
JNQPSUFST
EJTUSJCVUPST
JO
BMVNJOJVN
t
4BOBZJ
WF
UJDBSFU
PEBMBS‘OB
LBZ‘UM‘
BMàNJOZVN
m
SNBMBS‘
t
\"MàNJOZVN
TFLUÚSàOàO
àSFUJDJ
JUIBMBUΑ
EJTUSJCàUÚS
m
SNB
ZFULJMJMFSJ
TFDUPS t
#BT‘O
ZBZ‘O
PSHBOMBS‘
GVBSD‘M‘L
ŗJSLFUMFSJ
WF
SFLMBN
BKBOTMBS‘
t
.FEJBPSHBOT
GBJS
DPNQBOJFT
BOE
BEWFSUJTJOH
BHFODJFT t
:VSU
JÎJ
WF
ZVSU
E‘ŗ‘OEB
BMàNJOZVN
TFLUÚSàZMF
JMHJMJ
m
SNBMBS
WF
ÎFŗJUMJ
t
$PNQBOJFT
JO
5VSLFZ
BOE
XPSME
DPODFSOJOH
BMJNJOJVN
TFDUPS
BOE
JNQPSUBOU
NFTMFL
HSVQMBS‘OEBO
ÚOFNMJ
BESFTMFS BEESFTTFT
GSPN
WBSJPVT
PDDVQBUJPOBM
HSPVQT



5HNODPúQGHNV $%&6ê.$  .$53(1 $OW%DQW $'$1$&$0  .(0$/.,5$/h0ê1<80  AGTA .(17$/h0ê1<80  $.3$$/h0ê1<80 92 .210(76$1 $.78$/0(7$/  .25$.6  $.<h=/(5$/h0ê1<80  0$8'  $/&$6  0(5ê'<(1)8$5&,/,.  $/&20(7$/  0(76$1  $/)$0(7$/  025$/h0ê1<80 $/0$/h0ê1<80  125039&  $/7(&2  2%$/$/h0ê1<80  $/80ê/  20$1(;32  $56/$1$/h0ê1<80  25*$'$7$  $57,0.ê0<$  3$.6$.6(68$5  $6$æ  3(1&(5($/5$'ê)<$=,/,0  $7/$69ê'$  3526(67h5.  %$.$<$3,  57)8$5&,/,.  %$5$16$1  6$5$<$/80ê1<80  %('(/2è/8 6,(*(1,$  %ê5(5$/3(1$.6  6,50$0(7$/  %ê56$1&$0  6ê67(00$.ê1$  %.6&$0  6.%$/h0ê1<80 $UND.DSDNêoL &(%ê5<$3,  62/$5:,1  &25$/0(7$/ gQ.DSDN æ$)$.60(7$/  d$è$7$3(1  æê0æ(.$/h0ê1<80  d(7ê1&ê9$7$  7$/6$'  '(.27(.$/h0ê1<80  7(&+12)250 gQ.DSDNêoL6ÖUW '(026)8$5&,/,.  75(.60$.ê1$  '2è8æ.$/,3  75(0&2  'g57(/$/h0ê1<80  7h<$3)8$5&,/,. /RJR 'g57(/.$/,3  8=81(5$/h0ê1<80  (*(.(3(1. h0ê7$/h0ê1<80  (56$æ$/h0ê1<80  9(+$6$/h0ê1<80 (9(17880  9251(  (;327ê0)8$5&,/,. <$98=0(7$/  )(167(5%$8)5217$/(  <$98=/$5%$8:ê1  )200$.ê1$  <,/0$=0$.ê1(  *$/6ê$'  <êèê7$/h0ê1<80  +$0=$$/h0ê1<80  =$+ê7$/h0ê1<80  +$6$/h0ê1<80 /RJR  ,4$/h0ê1<80 .DOÖQ<DSUDN  ê120$.ê1(  $UND.DSDN .$5$.$/(0      LQIR#DOXDUWFRPWU‡ZZZDOXDUWFRPWU