DNA VE GENETİK KOD 8 TEST 4. Mutasyon, canlılarda kalıcı rahatsızlıklara sebep olan DNA zincirinde oluşan onarılamaz bozulmalar sonucu orta- ya çıkan bir durumdur. DNA’ da oluşan bu hasarlar sonucunda cilt kanseri, down sendromu, albinoluk (kaş ve saç- larda görülen beyazlama) gibi rahatsızlıklar ortaya çıkar. İşi gereği her gün radyasyona maruz kalan röntgen çekimi yapan sağlık personelleri radyasyonun olumsuz etki- lerinden korunmak için şu hususlara dikkat etmelidir: • Kurşun paravan ve kurşundan yapılmış önlük, gonad koruyucu, kurşun eşdeğerli camdan yapılmış gözlük kul- lanmak / • Hasta ile arasında mümkün olduğunca mesafe bırakmak / • Mutlaka dozimetre kullanmak Dozimetre : Belirli sürelerde personelin aldığı radyasyon dozunu ölçmek için yakaya takılan bir cihazdır. Film şe- ridi üzerinde radyasyon etkisiyle meydana gelen ışık yoğunluğunun ölçülmesi esasına dayanır. Radyasyon etki- siyle film şeridinde kararma olur. Bu kararmanın derecesi alınan radyasyon miktarıyla doğru orantılıdır. Aldığı radyasyon, zarar verme sınırının altında olan iki personele ait dozimetre örneği aşağıda verilmiştir. A personeli B personeli Bu iki personel ile ilgili aşağıda verilen değerlendirmelerden hangisi yanlıştır? A) A personeli B personeline göre daha çok radyasyona maruz kalmıştır. B) Radyasyonun A personelinin DNA’ sını etkileme olasılığı daha yüksektir. C) B personeli daha fazla hastanın röntgen çekimini yaptığı için dozimetredeki film şeridi A personeline göre daha açık renklidir. D) B personeli radyasyona maruz kalmıştır. Ancak bu etki mutasyon oluşturacak miktarda değildir. 5. Dünya üzerindeki diğer türlerle karşılaştırıldığında insanlar arasında kalıtsal olarak pek fark yoktur. Buna rağmen genlerimizde veya ya- şadığımız çevrede gerçekleşen en ufak bir değişiklik bile, hiç kimse- de olmayan özellikler geliştirmemize neden olabilir. Kızartma, kırmı- zı et ve yumurta kolesterolü yükselten yiyecekler listesinde bulunur ve insanlar bu yiyecekleri korkarak tüketirler. Bazı insanlar için böy- le bir korku söz konusu bile değildir. Hatta ne yerlerse yesinler, “kö- tü kolesterol” değerleri neredeyse yok denecek kadar az kalmaya de- vam eder. Bu insanlar doğuştan gelen bir genetik bozukluk taşır. Hepimizde bulunan PCSK9 adlı bir gen onlarda bulunmaz. Bilim in- sanları, yaklaşık 10 yıl önce bu gen ve bu genin eksikliği ile kolesterol arasındaki ilişkiyi keşfettikten sonra ilaç fir- maları normal insanlarda da PCSK9’u engelleyecek bir hap oluşturmak için çalışmaya başladı. Ürettikleri ilacın yakın zamanda onay alması bekleniyor. Yapılan deneylerde, ilacı kullanan hastaların kolesterol düzeylerinde %75’e varan bir düşüş görüldü. Bilim insanları şu ana kadar bu mutasyonu sadece bir avuç Afroamerikan’da bulabildi ve bu özelliğe sahip olanların kalp hastalığına yakalanma olasılığının %90 daha düşük olduğunu keşfetti. Verilen metinden hareketle aşağıdaki sonuçlardan hangisine ulaşılamaz? A) Anlatılan olay eksik genden kaynaklanan yararlı bir mutasyon örneğidir. B) İnsanlarda meydana gelen bir mutasyon yine insanlığın yararına bir ilaç üretiminde rehber olabilir. C) PCSK9 geni eksikliği üreme hücresinde gerçekleşseydi bu mutasyon çocuklara da geçebilirdi. D) İlaç firmalarının geliştirdiği ilaç onay aldığı takdirde ilacı kullanan hastalarda PCSK9 geni ortadan kalkar. 8. Sınıf 51 Fen Bilimleri
TEST9 DNA VE GENETİK KOD Zeka Küpü Yayınları 2322 MODİFİKASYON 1. Döllenmiş iki farklı arı yumurtasından çıkan larva- 2. Kanat yapıları farklı sirke sineklerinin yumurtaları lardan polen tozu ile beslenenler işçi, arı sütü ile karıştırılıyor. İki gruba ayrılıp tekrar farklı sıcaklıkta beslenenler ise kraliçe arıyı oluşturur. Bu durumda gelişim göstermeleri sağlanıyor. farklı özelliklere sahip iki arı meydana gelir. Ortam Sıcaklığı Döllenmiş arı yumurtaları 16°C 25°C Polen tozu Arı sütü Düz kanatlı Kıvrık kanatlı İşçi arı Kraliçe arı Aynı ortamda, farklı sıcaklıklardaki bölümlerde ge- liştirilen sirke sineği 16 °C’de düz, 25 °C’de kıvrık Buna göre arılarda ortaya çıkan bu durum aşa- kanatlı oluyor. ğıdakilerden hangisiyle açıklanabilir? Bu durumu şekildeki gibi bir deneyle gözlemle- A) Arılar gelişme sürecinde değişim göstererek çev- yen araştırmacı aşağıdaki yargılardan hangisi- reye uyum sağlamıştır. ne ulaşabilir? B) Polen tozu ve arı sütü (besin) döllenmiş yumur- A) Çevresel etmenler genlerde kalıcı değişimler talardaki genlerin işleyişini farklı yönde etkile- meydana getirir. miştir. B) Genlerde meydana gelen değişimler yavru döl- C) Beslenmeye bağlı olarak arı larvalarında mutas- lere aktarılır. yon meydana gelmiştir. C) Kanat şekline ait farklı genlerin ata bireylerden D) Besin kraliçe arıyı oluşturacak larvanın kalıtsal yumurtalara aktarılması sonucu yavru sinekler yapısını değiştirerek modifikasyonu ortaya çı- farklı kanatlara sahip olmuştur. karmıştır. D) Çevre etkisiyle dış görünüşte meydana gelen değişimler kalıtsal değildir. Baraj Sorusu 3. Himalaya tavşanlarında vücudun kürk rengi, kuyruk, ayak ve kulak hariç diğer kısımları beyazdır. Bu canlıların sırt bölgesindeki beyaz kıllar kazınarak yerine buz bağlanırsa yeni çıkan kıllar siyah renkte olmaktadır. Beyaz kıllar Kazınan bölgeye Siyah kıllar kazınır. buz paketi bağlanır. gelişir. Bu deneye göre, aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? A) Himalaya tavşanlarında siyah kıl rengi geni beyaz kıl rengi genine baskındır. B) Sırt bölgesine buz bağlandıktan sonra sırtında siyah kıllar çıkan tavşan, doğal ortamına bırakılırsa sırtında tekrar beyaz kıllar oluşur. C) Kulak ve kuyruk bölgesindeki siyah renkli kıllar kazınıp buz bağlanırsa yeni çıkan kıllar beyaz renkli olur. D) Himalaya tavşanlarında ısıya bağlı olarak vücuttan farklı renkte kıl oluşması canlıda mutasyon olduğunu gösterir. Fen Bilimleri 52 8. Sınıf
DNA VE GENETİK KOD 9 TEST 4. Lepistes, akvaryuma yeni başlayanların zorlanmadan bakabilecekleri bir balık türüdür. Erkek lepistesler küçük ve renkli, dişiler ise renksiz ve büyüktür. Yavrulara besin, suyun sertliği ve tuzluluğu, ışık ve populasyonun cinsiyet oranı gibi parametreler etki eder. Bu noktada en ilginç etki ise Lepistes yavrularının sıcaklık karşısında aldıkları cinsiyettir. Yapılan bir dizi deney sonucunda yavru lepisteslere farklı sıcaklık uygulamalarının ortalama dişi ve er- kek oluşum oranına etkisi aşağıdaki grafikte verilmiştir. Cinsiyet Oranı (%) 100 Erkek Dişi 90 80 Sıcaklık (°C) 70 60 50 40 30 20 10 0 19 21 22,5 26 29 32 35 Grafikten artan su sıcaklığı ile erkek oluşumu yönünde, azalan su sıcaklığı ile beraber dişi oluşumu yönünde bir eğilim meydana geldiği görülmektedir. Verilen metin ve grafik dikkate alındığında aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Bahsedilen olay bir modifikasyon örneğidir. B) Bir balık yetiştiricisi bu modifikasyonu kullanarak akvaryum sıcaklığını ayarladığında istediği erkek / dişi ora- nında balık yetiştirebilir. C) Sıcaklığın cinsiyet oranına etkisi araştırılırken diğer parametreler kontrol grubudur. D) 32 °C'ta lepisteslerin yumurtalarından oluşan yavru balıkların %90’ı erkektir. 5. Çin'de günümüzde yasak olan bir gelenek, \"lotus ayak\", güzel görünme uğruna kız çocukluklarına 5 yaş civarın- da uygulanan bir işlemdi. Kadınların ayaklarını küçültmek için yapılan işlemde, çocukların ayakları sıkı bir biçim- de açılmamak üzere bağlanır, böylece çocukların parmakları kırılır ve üçgen şeklini alırdı. “zambak ayak” da de- nilen bu gelenek, kadınların yürüme kaybına uğramasına bile neden oluyordu. Pue Hui Ying bu işleme tabi tutulan kadınlardan birisi. O kendi çocuklarının ve torunlarının normal ayaklarla dün- yaya geldiğini ve öylece devam edeceklerini, ayak yapısının değişmesinin kendisinden sonra gelecek nesillere aktarılmamasının memnuniyet verici olduğunu ifade etti. Verilen görsel ve açıklamalara göre aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? A) Ayaklara küçük yaşta şekil verilmesiyle ilerleyen yıllarda bireylerin DNA yapıları değişmiştir. B) Dış görünüşte ortaya çıkan şekil değişikliği kemiklerde de şekil değişikliğine neden olduğuna göre bu olay mutasyondur. C) Sonraki kuşaklarda ortaya çıkmayan bu olay DNA yapısında değişikliğe neden olmamıştır. D) Fiziksel özelliklerdeki değişimle kadınların daha güzel görünmelerine neden olan bu durum adaptasyondur. 8. Sınıf 53 Fen Bilimleri
TEST 10 DNA VE GENETİK KOD 2323 MUTASYON VE MODİFİKASYON ARASINDAKİ FARKLAR 1. Mutasyon ve modifikasyon çeşitli etkenler sonucu Baraj Sorusu canlıda değişikliğe neden olması bakımından ben- zerlik göstermesine rağmen aralarında önemli fark- 2. Mert, Sena, Taha ve Ertuğrul mutasyon - modifikas- lar vardır. yon konusunu pekiştirmek için aralarında bir oyun kurarlar. Oyun şu şekilde oynanır: Mutasyon Modifikasyon • Üzerinde mutasyon ve modifikasyona örnek ola- cak kartlar eşit olarak paylaşılır. Genlerin yapısında Genlerin işleyişinde • Oyunu başlatacak kişi tayin edildikten sonra her- kes kartlarını sırası ile teker teker yerde birbiri meydana gelir. meydana gelir. üzerine koyar. • En üstteki kartla aynı örneğe sahip kart atan kişi Neden olan etken orta- Neden olan etken orta- oyunu kazanır. Çocukların ellerindeki kartların sıralaması şu şekil- dan kalkınca canlı eski dan kalkınca canlı eski dedir: hâline dönemez. hâline döner. Sena Üreme hücrelerinde meydana gelen kalıt- Hiçbiri kalıtsal değildir. saldır. Bir laboratuvarda çalışan bir bilim insanı iki canlı grubu üzerinde araştırma yapmaktadır. A canlısı bir süre Mert radyasyona maruz Taha bırakılıyor. Albino timsah Radyasyon Zeka Küpü Yayınları Ertuğrul 20 °C İşçi Yeni oluşan bitkinin arı Düz daha dikenli bir yapıda Kraliçe kanatlı olduğu gözlemleniyor. arı Kıvrık kanatlı Özdeş iki B canlısı Bazik toprak farklı topraklarda yetiştiriliyor. Asidik toprak Kırmızı Mavi Mert Sena Taha Ertuğrul Bilim insanının yaptığı deneylere göre, aşağıda- ki yorumlardan hangisi hatalıdır? A) B canlısının çevreye bağlı olarak genlerinin Oyuna Sena başlayacağına ve tur ok yönünde işleyişi değişmiştir. döneceğine göre, oyunu ilk kim kazanır? B) A canlısının II. kuşak yavruları da dikenli bir ya- A) Sena B) Mert pıda olabilir. C) Taha D) Ertuğrul C) Mavi renkli B canlısının toprağı asidik toprakla değiştirilirse yeni açan çiçekler de mavi olur. D) A canlısına yapılan etki bu canlının genlerinde değişime neden olmuştur. Fen Bilimleri 54 8. Sınıf
DNA VE GENETİK KOD 11 TEST 2324 CANLILARIN YAŞADIKLARI ÇEVREYE UYUMLARI 1. Canlılar belirli ekosistemlerde yaşar ve yaşamlarını sürdürebilmek için ihtiyaçlarını bu ekosis- temlerden karşılar. Ancak sahip oldukları fiziksel özellikler onların besin bulmalarını, kendile- rini savunmalarını, üreme davranışlarını ve iklim koşullarına uymalarını etkiler. Canlıların be- lirli bir çevrede yaşama ve üreme şansını artıran kalıtsal özellikler kazanmasına “adaptasyon” denir. Adaptasyonlar yapısal, davranışsal ve fizyolojik olabilir. Öğrencilerine yukarıdaki bilgiyi veren İsmet Öğretmen tahtaya aşağıdaki tabloyu çizer. Ö rnek Adaptasyon türü A B C Penguenlerin ayaklarının perdeli olması + Ayçiçeği bitkisinin ışığa yönelmesi + Bazı yılanların zehir üretebilmesi + Buna göre, tabloda A, B ve C ile gösterilen kısımlara hangi seçenekteki kavramlar getirilmelidir? A BC A) Davranışsal Yapısal Fizyolojik B) Davranışsal Fizyolojik Yapısal C) Fizyolojik Yapısal Davranışsal D) Yapısal Davranışsal Fizyolojik 2. Doğal seçilim, bir mekanizmadır. Çevreye en uygun organizmalar hayatta kalır ve en başarılı şekilde çoğalır. Do- ğa, tüm popülasyonun yararına zayıf adapte bireyleri filtreler. Doğal seçilime bir örnek, Arizona’nın kayalıklarında yaşayan Chaetodipus intermedius isimli fare türüdür. Bu açık kum rengi fareler açık renkli yaşam ortamlarında bu- lunur, koyu renkli farelerse kadim bazaltik lav akıntılarıyla oluşmuş koyu renkli kayalar arasında yaşar. Zemin ile tüy rengi arasındaki uyum bu fareleri, büyük ölçüde uçan ve memeli yırtıcılardan korur. Tek bir gendeki mutasyon- lar, açık ve koyu renk tüyler arasındaki farkın sebebidir. Karmaşık yapılar, işlevler ya da davranışlarla ilgili uyar- lanmalar genelde çok sayıda geni ilgilendirir. Açık kum renkli bir toprağa eşit sayıda 1 ve 2 numaralı farelerden konulmuştur. 12 Buna göre, belli bir süre sonra bölgedeki fare popülasyonu ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Zamanla 1 numaralı farelerin sayısı artarken 2 numaralı farelerin sayısı azalır. B) 2 numaralı fareler uçan ve memeli yırtıcılara av olduklarından doğal seçilime yenik düşmüştür. C) Farelerin doğal seçiliminde çok sayıda gende meydana gelen mutasyon etkili olmuştur. D) Populasyonun yararına 2 numaralı bireyler filtrelenmiştir. 8. Sınıf 55 Fen Bilimleri
TEST 11 DNA VE GENETİK KOD 3. Doğal seçilim, bireylerin uyumluluğundaki genetik temele dayanan farklılıklar üzerinden yürümektedir. Genetik çe- şitliliği fazla olan bir tür, sınırlı genetik çeşitliliğe sahip olan bir türe göre çok daha geniş bir yayılıma sahiptir çün- kü genetik çeşitliliği fazla olan türlerin değişen çevre koşullarına uyum sağlama olasılığı, diğer türlerden daha faz- ladır. Genetik çeşitliliği sınırlı olan populasyonlar, çevresel koşullar değişmese bile bir takım sorunlarla karşılaşmaktadır. Genetik olarak tekdüze populasyonlarda uyumluluğun azalmasına en iyi örneği, tuksak altında bulu- nan populasyonlar oluşturmaktadır. Bu populasyonlar, küçüktür ve bireylerin genetik ilişkileri birbirine oldukça yakındır. ▲▲ ■■ ▲ ■ Şekildeki haritada bazı canlıların yaşam alanları verilmiştir. Buna göre, haritada yayılımı verilen canlılarla ilgili aşağıdaki yorumlardan hangisi doğrudur? A) ile gösterilen bireyler sınırlı bir alanda yayılmakta olup genetik çeşitlilikleri fazladır. B) ile gösterilen canlılar geniş bir yayılım alanına sahip oldukları için genetik olarak tekdüze yapıda oldukları söylenebilir. C) Canlıların hepsi farklı iklim koşullarına uyum sağlayabilmiş olup geniş bir yayılma sahiptir. D) ile gösterilen bireyler çevresel koşullar değişmese bile bir takım sorunlarla karşılaşabilir. 4. Her on beş dakikada bir çoğalan A ve B öglenaları aynı kabın içine koyuluyor. Her bir öglena ürediğinde kendisi ile aynı kalıtsal özellikteki bir öglena oluşmasını sağlıyor. Bu şekilde öglenaların bir süre üremesi bekleniyor. Öglenalar yeterince üredikten sonra A öglenasının dirençli olduğu, B öglenasının dirençli olmadığı bir antibiyotik ortama konuluyor. Bir süre sonra A ve B öglenaları sayılıyor ve şekildeki grafikler elde ediliyor. Öglena sayısı Öglena sayısı AB Öglenalar AB Öglenalar Antibiyotiksiz ortam Antibiyotikli ortam Yapılan deney ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır? A) Antibiyotikli ortama A öglenası uyum sağladığı için daha çok üremiştir. B) A öglenasının neslini devam ettirip B öglenasının azalması sürecine doğal seçilim denir. C) Ortama antibiyotik eklenmesi çevresel koşullarını değiştirmiştir. D) A öglenasının ortama adaptasyonu kalıtsal değildir, yavru öglenalara aktarılmaz. Fen Bilimleri 56 8. Sınıf
DNA VE GENETİK KOD 11 TEST 5. Benekli levrek Pike levrek Çizgili levrek Canlılar dünyasına sıradan bir göz ile baktığımız zaman, bir türe ait her canlının birbiriyle tıpatıp aynı olduğunu sanmaya meyilliyizdir. Bu durum, özellikle de yakından tanımadığımız türler için geçerlidir. Köpeklerdeki ya da ke- dilerdeki çeşitliliği pek çoğumuz biliriz ancak bir yılan, kuş, balık türü söz konusu olduğunda daha geniş grupları tek bir kalıba sokabildiğimiz görülür. Örneğin, Türkiye denizlerinde de avlanan “levrek” balıkları bizim için “irili ufak- lı” olması haricinde hep “levrektir” ancak levrekler üzerine çalışan bir deniz biyoloğu, aynı türün farklı bireylerine baktığında diş yapısından ağız açıklığına, kuyruk genişliğinden yüzgeç açılarına, renk dağılımlarından davranış- lara kadar çok geniş bir çeşitliliği tanımlayabilecektir. Kısacası canlılar arasında, türler içerisinde çok geniş bir çe- şitlilik vardır. Bu duruma varyasyon denir. Buna göre, canlılarda görülen varyasyonlar ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) İnsanlar kendi ekosistemleri dışındaki türlerde görülen varyasyonlar hakkında yeterli bilgiye sahip değildir. B) Belli bir ekosistemdeki bir türe ait varyasyon hiçbir zaman değişmez. C) Varyasyon üzerinde besleme şekilleri, yaşam ortamı ve kimyasal faktörler etkilidir. D) Varyasyon biyolojik çeşitliliğin bir göstergesidir. Baraj Sorusu 6. Asetofenon Günlük hayatta birçok nesne, canlı veya durumdan korkabiliriz. Korkulan nesne, canlı veya durumla ilişkilendiri- len herhangi bir uyaran da aynı tepkileri ortaya çıkarabilir. Bu durum “korku koşullaması” olarak adlandırılıyor. Ör- neğin, hastanede olmaktan korkan bir çocuk hastanede kullanılan dezenfektan veya tentürdiyot kokusunu duydu- ğunda aynı şekilde korkabilir. Emory Üniversitesi’nden iki araştırmacı korku koşullamasının genetik yollarla türün diğer bireylerine aktarılıp aktarılamadığını asetofenon adlı hoş kokulu bir madde üzerinden test etti. Erkek labo- ratuvar farelerine asetofenon koklatıldığı sırada patilerine orta şiddette elektrik sinyali verildi. Bu işlem birçok kez tekrar edildi. Fareler bir süre sonra, patilerine elektrik sinyali uygulanmayıp sadece asetofenon koklatıldığında da elektrik sinyali verilmiş gibi korktular. Yani asetofenon kokusundan korkmayı öğrendiler ve böylece korku koşulla- ması oluştu. İki hafta sonra, aynı fareler daha önce karşılaşmadıkları dişi farelerle çiftleştirildi. Doğan yavrulara asetofenon ile birlikte çeşitli kokular verildi ve yavrular sadece, baba fareler gibi, asetofenon kokusundan korktu- lar. Bu deney farklı farelerde de test edildi ve her seferinde aynı sonuca ulaşıldı. Buna göre, bir araştırmacı yukarıda anlatılan olayı hangi seçenekteki hipotezi ispat etmek için kullanabilir? A) Adaptasyonların kalıtsal olduğu B) Mutasyonların kalıtsal olduğu C) Modifikasyonların kalıtsal olduğu D) Her kokuya duyarlılığın kalıtsal olduğu 8. Sınıf 57 Fen Bilimleri
TEST 12 DNA VE GENETİK KOD 2325 GENETİK MÜHENDİSLİĞİ VE BİYOTEKNOLOJİ 1. DOLLY’NİN ERKEN ÖLÜMÜ 2 GDO’LU ÜRÜNLERE DİKKAT! 1 Buğday, mısır, çilek, kiraz, domates, yer fıstığı, pirinç, patates, havuç gibi gıdalarda GDO bulun- Dünyada çığır açan klon koyun Dolly'nin 11-12 maktadır. Yapılan araştırmalar GDO’lu ürünlerin yaşına kadar yaşaması bekleniyordu ancak Dolly hem doğa hem de canlılar üzerinde ciddi hasar- yalnızca 6 yaşına kadar yaşayabildi. lar bıraktığını göstermektedir. 3 MÜJDE KAPIDA, TARİHE 4 BAKTERİLERİN BİZİM İÇİN ÜRETTİĞİ KARIŞABİLİR PROTEİN: İNSÜLİN 13. Ulusal Hepato Gastroenteroloji Kongresi’nde İnsanoğlu kendisine ait bir tıptaki yeni gelişmelerle Hepatit B hastalığının proteini (insülin hormonunu) yakın bir zamanda tarihe karışabileceği bildiril- başka bir organizmada di. Ayrıca Türkiye’de yaklaşık 3 milyon Hepatit B üretip kendi sağlık prob- hastasının olduğu belirtildi. lemleri için kullanabilmeyi başardı. Bu şekilde üretil- miş insülin ilk kez 1984 yı- lında piyasaya sürüldü. Aşılama : Hastalık etkeni olan bir mikrobun zayıflatılarak veya öldürülerek vücuda verilmesi işlemidir. Klonlama : Bir tek bireyden alınan hücrenin çoğaltılarak ana bireyle tamamen aynı genetik yapıda yeni birey oluşturulması işlemidir. Gen aktarımı : Bakterileri kullanarak bir canlıya ait geni başka bir canlıya aktararak genin sayısını artırma işlemidir. Islah : İnsanlar tarafından daha verimli bitki ve hayvan ırkının elde edilmesi için yapılan çalışmalardır. Fen bilimleri öğretmeni, biyoteknolojik çalışmalarla ilgili bazı uygulamaların tanımını verdikten sonra Ebru, Arda, Melis ve Kerem adlı dört öğrencisinden biyoteknolojik uygulamalar ile ilgili birer gazete haberi getirip sınıfta arka- daşlarına okumalarını ve bilgi paylaşımında bulunmalarını istiyor. Öğrencilerin getirdikleri yukarıdaki haberler ile ilgili şu bilgiler bilinmektedir: • Her öğrenci aşılama, klonlama, gen aktarımı ve ıslah uygulamalarından en az birisi ile ilgili haber getirmiştir. • Bir uygulama ile ilgili en fazla iki kişi haber getirmiştir. • Melis ve Arda sadece bir uygulama ile ilgili haber getirmiştir. Arda'nın haberi kızamık aşısı ile ilgilidir. • Ebru iki uygulama hakkında haber getirmiştir. Haberlerden birisi Arda ile aynı uygulama hakkındadır. • Islah uygulaması ile ilgili sadece bir kız öğrenci haber getirmiştir. • Gen aktarımı ile ilgili sadece bir erkek öğrenci haber getirmiştir. Buna göre, getirilen haberler ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Ebru’nun getirdiği haberlerden birisi 1 numaralı haber olabilir. B) Kerem’in getirdiği haberlerden birisi 4 numaralı haberdir. C) 3 numaralı haberi Kerem getirmiştir. D) Melis 2 numaralı haberi getirmiştir. Fen Bilimleri 58 8. Sınıf
DNA VE GENETİK KOD 12 TEST 2. Doğadan ilham alan teknolojiler farklı alanlarda kullanılmaya devam ediliyor. Bunlardan biri de spor. Futurecraft Biofabric isimli spor ayakkabısının yapıldığı malzeme örümcek ağlarının yapısındaki proteinlerin sentetik olarak üretilmesi ile elde edildi. Biosteel olarak isimlendirilen malzeme normalde kullanılan sentetik ipliklerden %15 daha hafif. Aynı zamanda örümcek ipeğine benzer şekilde çok güçlü ve dayanıklı. Malzemenin üstün özelliklerinden bi- ri de doğada biyolojik süreçler sonucu tamamen parçalanabilmesi. Sentetik örümcek ipeğinin üretiminde transgenetik (biyoteknolojik yöntemlerle genomuna dışarıdan gen aktarıl- mış) keçilerin sütlerinden elde edilen proteinler kullanılıyor. Daha sonra gerçekleştirilen dönüştürme süreci ile örümceklerde olduğu gibi sentetik ipek liflerinin yapısındaki proteinlerin belirli düzene ulaşması sağlanıyor. Yukarıda verilen uygulamaya benzer biyoteknolojik yöntemlerin uygulandığı örnekler vermek istediğimizde seçenektekilerden hangisini kullanamayız? A) İnsanlarda bulaşıcı hastalıklara karşı koyacak protein üretilmesi B) Kirli sularda yaşayan bakterilerin kirli suları temizleyen canlılar hâline getirilmesi C) Sıcak ortamda yetişen bir çilek bitkisine soğuğa direnç gösteren bir canlının genleri aktarılarak soğuğa direnç- li çilek elde edilmesi D) Yakıt olarak biyodizel kullanan otomobil üretilmesi Baraj Sorusu 3. Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) Hayvan Türlerini Koruma Komisyonu hazırladığı raporda, şu an Dünya üzerindeki türlerin %25’inin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Kri- yobiyoloji temel olarak hücre ve dokuları dondurarak inceleyen bir bilim dalıdır. Düşük sıcaklığın organizmalar üzerindeki etkilerini araş- tıran kriyobiyoloji uzmanları soyu tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan canlıları korumak için yeni yöntemler geliştiriyor. Örneğin, 2003 yılında Dünya’daki panda sayısının giderek azaldığı ve pandaların neslinin tükenebileceği uyarısı yapıldı. Bunun üzerine panda sayısı yapay döllenme yoluyla artırılmaya başlandı. Yapay döllenme işlemi için erkek hayvandan alınan sperm dişi üre- me kanalına yerleştirildi. Böylece çiftleşme olmadan üreme sağlandı. Verilen metin dikkate alındığında aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Uygulanan biyoteknolojik yöntem sayesinde genetik çeşitliliği koruma çalışmalarında büyük ilerlemeler kayde- dilebilir. B) Biyoteknolojinin bir çalışma alanı olan gamet hücrelerinin hijyenik olarak elde edilmesi, dondurulması ve sak- lanabilir özelliklerinin keşfedilmesi insanları klonlayabilme konusunda da heyecan uyandırabilir. C) Bazı canlı hücrelerinin çok düşük sıcaklıklara dayanabildikleri ve çözme işlemi sonrasında normal işlevlerine geri dönebildikleri bilgisinden yola çıkılarak organ bağışında bulunan kişilerin hücreleri de saklanabilir. D) Üreme hücrelerinin ve dokularının dondurulma aşamalarındaki bu ilerlemeler insanların da hayvanlar gibi ne- sillerini devam ettirebilmeleri açısından büyük öneme sahiptir. 8. Sınıf 59 Fen Bilimleri
TEST13 DNA VE GENETİK KOD 2326 BİYOTEKNOLOJİK UYGULAMALARIN İNSANLIK İÇİN YARARLI VE ZARARLI YÖNLERİ 1. Fen bilimleri öğretmeni biyoteknolojik uygulamalar kapsamında oluşturulan ikilemlerle bu uygulamaların insanlık için yararları ve zararları ile ilgili bir münazara yapmaya karar verir. Münazara için gönüllü 4 erkek ve 4 kız öğren- ciden iki grup oluşturur. Münazaradaki gruplar ile ilgili şu bilgiler bilinmektedir: • Münazaraya katılan kız öğrenciler Elif, Ece, Banu ve Ceren; erkek öğrenciler ise Mert, Can, Ali ve Berk'tir. • Biyoteknolojinin yararlarını 3 kız 1 erkek öğrenci savunmaktadır. • Ceren grubunda tek kız öğrencidir. • Mert, Can ve Ali ile farklı gruptadır. Buna göre, öğrencilerin münazarada savundukları konular ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Elif ve Ece biyoteknolojinin bulaşıcı ve salgın hastalıkların erken teşhisinde etkili olduğunu savunmuştur. B) Mert ve Banu biyoteknolojinin hayvancılıkta daha verimli ürünlerin elde edilmesinde etkili olduğunu savunmuştur. C) Can ve Ali biyoteknolojinin tarımda verimi artırdığını savunmuştur. D) Berk ve Ceren biyoteknolojinin birçok canlının ölmesine ve besin zincirinin bozulmasına neden olduğunu sa- vunmuştur. Baraj Sorusu İpek böceğinden alınan an- ti bakteriyel gen, çeşitli bit- 2. Biyoteknolojik çalışmalar yapan bir firma yaptığı çalışmaların reklamını yapıyor. kilere aktarılarak bakteriyel Yapısında A vitamini bulunma- hastalıklara karşı dayanık- yan pirince bir bakteri ve ner- gis bitkisinden gen aktarılması lı bitkiler elde edilmiştir. ile pirincin A vitamini üretmesi sağlanmış ve pirinç vitamin ba- kımından desteklenmiştir. Elif reklamını gördüğü bu uygulamalara tepki olarak aşağıdaki yazıyı firmaya bir e-posta olarak gönderip bilinçli tüketici örneği göstermiştir. Genetiği değiştirilmiş ürünler üretilebilir ancak bu ürünleri tüketmeyi tercih etmiyorum. Çünkü genetiği değiştirilmiş . . . Buna göre, Elif’in firmaya gönderdiği e-posta aşağıdakilerden hangisi ile devam edemez? A) organizmaların toksik, alerjik etkileri olabilir. B) organizmaların insanlarda hormonal dengeyi bozma riski olabilir. C) organizmalar insan sindirim sisteminde tamamen parçalanmayabilir. D) organizmalar daha fazla C vitamini depolamış olabilir. Fen Bilimleri 60 8. Sınıf
DNA VE GENETİK KOD 14 TEST 2327 GELECEKTEKİ GENETİK MÜHENDİSLİĞİ VE BİYOTEKNOLOJİ UYGULAMALARININ NELER OLABİLECEĞİ HAKKINDA TAHMİNLER 1. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden (MIT) bilim insanları tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre Alzheimer hastalarının hafızalarından silindiği düşünülen hatıraları kurtarmak mümkün olabilir. Alzheimer’ın ilk aşamalarında hastalar çoğunlukla belirli bir olaya ait anıları hatırlayamaz. Bu durumun bilgilerin kaydedilmesi sırasındaki bir sorundan mı, yoksa depolanan bilgilerin geri çağrılmasındaki bir bozukluktan mı kaynaklandı- ğı tam olarak bilinmiyordu. MIT’den bilim insanları Alzheimer hastalığının ilk aşamalarında olan trans- genik farelerin (biyoteknolojik yöntemlerle genomuna dışarıdan gen aktarılmış fareler) anısal belleklerini oluştu- ran sinir hücrelerini ışık kullanarak aktive etti. Sonuçta bu bölgede depolanan bilgilerin tekrar hatırlanabildiği be- lirlendi. Bu nedenle araştırmacılar Alzheimer’ın ilk aşamalarında görülen unutkanlık durumunun bilgilerin depolanmasıyla değil, depolanan bilgilerin geri çağrılmasıyla ilişkili olduğunu düşünüyor. Ancak araştırmada kul- lanılan optogenetik (ışık kullanılarak hücrelerin uyarılması) yöntem henüz insanlarda kullanılamıyor. Buna göre, yukarıdaki biyoteknolojik uygulamadan yola çıkarak gelecekte genetik mühendisliği ve biyo- teknolojik uygulamalar alanında, I. Alzheimer’ın sadece ilk aşamalarındaki değil sonraki aşamalarındaki unutkanlıkların da önüne geçilebilir. II. Geçmişteki bazı anılarını unutamayıp psikolojik tedavi gören kişilerden onları rahatsız eden anılar silinebilir. III. Tarihin unutamadığı hayatta olmayan önemli şahsiyetlerin anıları yeni kuşaklara aktarılabilir. gelişmelerinden hangileri gerçekleşebilir? A) I ve II B) I ve III C) II ve III D) I, II ve III Baraj Sorusu 2. Sandalyemizin, sentetik halımızın ve plastik çantalarımızın petrol yerine kakao, pirinç ve sebze atıklarından üretileceği günler çok da uzakta de- ğil. İtalyan Teknoloji Enstitüsü araştırmacılarının çalışması tarımsal ve plastik atık sorunlarının çözümüne yardımcı olabilir. Plastikler doğada var- lığını yüzlerce hatta binlerce yıl korurken bu sürede doğaya ve insan sağ- lığına zararlı, zehirli maddeler açığa çıkıyor. Ayrıca petrol ürünü olan plas- tiklerin yenilenebilme özelliği de bulunmuyor. Araştırmacılar doğayla daha barışık plastikler üretmek için uğraşıyor. İtalyan Teknoloji Enstitüsü araş- tırmacılarının keşfettiği yöntemde bir organik asit maydanoz, ıspanak kö- kü, pirinç kabuğu, kakao kabuğu gibi bitkilerle karıştırıldığında bu bitkilerdeki selüloz ile etkileşiyor ve bu etkileşi- min sonucunda ticari plastiklere benzer yapıda film tabakası oluşuyor. Uzmanlar yöntemin daha da geliş- tirilmesiyle, tarımsal atıklardan üretilen biyoplastiklerin doğada bozunmayan bazı plastiklerin yerini alabileceğini düşünüyor. Verilen metinden hareketle, I. Bitkilerden elde edilen plastikler, yapılarındaki selülozlardan üretilmektedir. II. Biyoteknolojik yöntemlerdeki bazı ara işlemlerde kimyasal değişimler gerçekleşmiştir. III. Bitkilerden elde edilen plastik madde, petrolden elde edilene göre doğada daha kısa sürede çözünür. IV. Biyoteknolojik yöntemlerle elde edilen ürün tek bir alanda kullanılabilir. çıkarımlarından hangileri yapılabilir? A) I ve II B) II ve III C) I, II ve III D) I, II , III ve IV 8. Sınıf 61 Fen Bilimleri
TEST15 BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 1. 2328 Nobel ödüllü bilim insanımız Aziz Sancar’ın liderliğini yaptığı araştırmada, sigara dumanındaki kanser yapıcı et- kiye sahip kimyasal maddenin DNA’da sebep olduğu hasarın haritasının çıkarılması için yeni bir yöntem geliştiril- di. Zararlı organik maddeler insan vücuduna girdiğinde genellikle kandaki enzimler aracılığıyla daha az zararlı maddelere dönüştürülür. Ancak sigara dumanında bulunan BaP bu tepkimeler sonucunda daha zararlı bir mad- de olan BPDE’ye dönüştürülüyor. BPDE, DNA’yı oluşturan nükleotid birimlerine bağlı bazlardan biri olan guanin ile güçlü kimyasal bağlar oluşturarak DNA’nın işlevlerini (örneğin protein sentezi) düzgün şekilde yerine getireme- mesine neden olur. BPDE’nin neden olduğu değişimin tümör oluşumunu baskılayan genlerde ortaya çıkması ise kanser oluşumuna sebep olabilir. Hücrelerimizde DNA’nın yapısında oluşan bozulmaları takip eden ve düzelten farklı mekanizmalar vardır. Bunlardan biri de nükleotid kesip çıkarma onarımıdır. Hücrelerimizde DNA’nın yapı- sında oluşan bozulmalardan bazıları onarılabilirken bazıları onarılamaz. 1 UV ışıması 2 Ekzinükleaz en- zimi, hasarı bu- UV ışıması iki lur ve DNA zin- cirini keser. timin bazının İki nükleotid zin- yanlış biçimde cirden uzaklaş- birbirine bağ- tırılır. lanmasına ne- den olabilir. 3 4 DNA polimeraz en- DNA ligaz enzimi zimi ortaya çıkan DNA zincirini bağ- boşluğu doldurur. lar. Böylece hasar onarılmış olur. Aziz Sancar DNA onarım mekanizmalarının aydınlatılmasıyla ilgili çalışmalarından dolayı 2015 yılında Nobel Kimya Ödülü’nü kazanmıştır. Buna göre, verilen bilgiler değerlendirildiğinde aşağıdaki sonuçlardan hangisine ulaşılamaz? A) Zararlı kimyasallar ve UV ışınları genlerin yapısına kalıcı zararlar verebilir. B) Sigaranın DNA zincirinde sebep olduğu bozulmalar yeni teknolojiler sayesinde onarılabilmektedir. C) DNA’nın tek bir zincirinde meydana gelen hasar enzimler yardımıyla düzeltilebilir. D) Aziz Sancar’ın geliştirdiği yöntem, gelecekte DNA’da oluşan hasarlara müdahale edip düzeltme imkanı sağ- layacak bir adım olabilir. Fen Bilimleri 62 8. Sınıf
BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 15 TEST 2. Vietnam’ın Da Nang şehrindeki Golden Bridge yani Altın Köprü taştan inşa edilen devasa iki elin avucunda duruyor. Köprünün kenarlıkları bağım- sız parmaklıkların birbirine tutturulmasıyla oluş- turulmuştur. Bu köprüyü DNA ile ilişkilendiren bir öğren- cinin, I. Köprüyü ayakta tutan taştan devasa elleri DNA’yı saran protein kılıfa benzetebiliriz. II. Köprünün iki tarafında bulunan parmaklık- Vietnam’ın avucundaki köprü Golden Bridge lardan karşılıklı iki çubuğun hasarı DNA’daki onarılamayan hatalardandır. III. Bu DNA modelinde, köprünün bir tarafındaki bağımsız parmaklıkların iki katı kadar şeker, yarısı kadar fosfat vardır. yorumlarından hangileri doğrudur? A) I ve II B) II ve III C) I ve III D) I, II ve III 3. Taylandlı kadınların boyunlarına halka takarak vücut yapılarını bozan gelenek hâlâ sürmektedir. Tayland’ın en önemli kültür şehirlerinden biri olan Chiang Mai içinde Padaunglar ya da Karen Kadınları Kabilesi en ünlü kabile. Padaung, uzun boyun anlamına geliyor. Zürafa kadınlar olarak da bilinen bu kadınların enteresan bir hikâyesi var. Kabilenin kadınlarına daha 5-6 yaşlarında küçük bir kız çocuğuyken boyunluklar takılmaya başlanıyor. Hayatları boyunca da takmaya devam ediliyor. Halkalar, boyna geçirilmeden önce merhemle yumuşatılıyor. Yaş arttıkça hal- kalar değişiyor ve artıyor. Omuzları aşağı çekerek vücudun şeklini bozan halkalar boyunda da uzunlamasına bir bozukluk oluşturuyor. Karen kadınlarının bu halkaları boyunlarına takmasının sebeplerinden birisi köle ticareti ya- pılırken çirkin görünmeleri; diğeri ise yaşadıkları yerdeki kaplanların ısırıklarından korunmaktır. Fakat bunların ya- nında farklı rivayetler de var: Padaung kadınlarının atalarına benzeme geleneği. Dişi bir ejderha olan atalarına benzemek için boyunlarını uzatmaları gerekiyor. Bu halkalar, savaşçı ve özgür ruhlu Karen Kavmi'nin gurur sim- gesi hâline gelmiş. Bu geleneğin en kötü yanı, bu halkaların çıkarıldığında kadınların ölümüne sebep olması. Verilen metindeki olayla ilgili, I. Verilen olay bir modifikasyon örneğidir. II. Padaung kadınlarının tarih boyunca boyunluk takarak boyunlarını uzatması modifikasyonların kalıtsal olmadı- ğını ispatlar. III. Uygulamaya 5-6 yaşlarında başlanmasının sebebi küçük yaşlarda vücuttaki eklem ve kas yapısının kolay şekillenebilir olmasıdır. IV. Bu modifikasyon sadece kadınlarda görülür. Erkek çocuklara da aynı uygulama yapılsa benzer sonuç elde edilmez. çıkarımlarından hangileri yapılabilir? A) Yalnız I B) I, II ve III C) II, III ve IV D) I, II, III ve IV 8. Sınıf 63 Fen Bilimleri
15TEST BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 4. İki yumurtanın babadan gelen iki adet spermle döl- 5. Fen bilimleri öğretmeni öğrencilerinden, bezelye ka- lenmesi ile iki zigot meydana gelerek çift yumurta rakterleri üzerindeki çaprazlamayı, kolaylıkla temin ikizleri oluşur. Tek yumurta ikizlerinde ise yumurta- edebilecekleri materyaller ile modellemelerini iste- yı babadan gelen bir adet sperm döller oluşan bu miştir. Bunun için örnek bir modellemeyi tahtaya şu zigotun bölünmesiyle tek yumurta ikizleri oluşur. Tek şekilde çizmiştir: yumurta ikizlerinin genotipleri birebirdir. Ancak çift Uzun boylu bezelye x Kısa boylu bezelye yumurta ikizlerinde farklıdır. Ayşe Merve Gerekli malzemeler: 3 büyük boy şişe 9 küçük boy şişe Zeka Küpü Yayınları Öğrenciler öğretmenlerinin örnek modellemesini göz önünde bulundurarak yapacakları modelleme için öncelikle gerekli materyalleri belirlemiştir. Buna göre, hangi öğrenci modellemesi için gerekli malzemeleri yanlış belirlemiştir? A) Mor çiçek x Beyaz çiçek Cenk Kerem Ayşe ve Merve tek yumurta ikizi, Cenk ve Kerem ise çift yumurta ikizleridir. Bu ikiz kız ve erkek kar- 6 adet 6 adet deşler birbirleri ile evlilik yapıyorlar. Ayşe Kerem ile evlendiğinde doğan erkek çocuklarına Mehmet adı- B) nı koyuyorlar. Cenk ve Merve'nin evliliklerinden ise Buruşuk tohum x Yuvarlak tohum Mert dünyaya gelmiştir. Buna göre ikizler ve bu ikizlerin çocukları ile ilgili, 9 adet 3 adet I. Mert ve Mehmet'in annelerinden aldıkları saç C) Çiçek yukarıda x Çiçek yanda rengi geni farklı olabilir. II. Mehmet ve Mert'in babalarından aldıkları saç 3 adet 9 adet şekli geni aynıdır. D) III. Ayşe ile Merve'nin saç rengine etki eden genler Uzun boy x Kısa boy birbirinin aynısı iken Cenk ve Kerem'in saç şek- line etki eden genler birbirinden farklıdır. ifadelerinden hangileri kesinlikle doğrudur? (Koyu renk saç geni açık renk saç genine, kıvırcık saç geni düz saç genine baskındır.) A) Yalnız I B) Yalnız III 6 adet 6 adet C) I ve III D) II ve III Fen Bilimleri 64 8. Sınıf
BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 15 TEST 6. Tıp literatüründe albinizm halk dilinde bilinen adıyla albino, kalıtımla geçen bir metabolizma hastalığıdır. Albino genellikle beyaz deriye, hafif saçlara ve görme sorunlarına neden olan melanin pigmentin azalması veya yoklu- ğundan kaynaklanan bir hastalıktır. Albinizmin etkilendiği gene bağlı olarak farklı tipleri vardır. Bunlardan biri olan otozomal resesif formunda hastalık geni vücut kromozomlarında çekinik olarak taşınır. Albino bireyin ebeveynle- rinin her ikisi de albinizm geni taşır. Aşağıda bazı ailelere ait görseller verilmiştir. 1. çift 2. çift 3. ailenin çocukları Albino Albino Albino Sağlıklı Buna göre, verilen ailelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) 2. çiftte baba albinizm geni bakımından homozigot baskın ise doğacak çocukların albino olma olasılığı %50’dir. B) 2. çiftte baba albinizm geni bakımından heterozigot genotipli ise doğacak çocukların albino olma olasılığı ta- şıyıcı olma olasılığına eşittir. C) 1. çiftin doğacak çocuklarının albino olma olasılığı %100’dür. D) 3. ailedeki çocukların ebeveynlerinden en az biri albinizm geni bakımından heterozigot genotiplidir. 7. Kolombiya'da milyonlarca sivrisinek sokaklara salınıyor. 50 metrede bir, pencereyi açarak kavanozun kapağı açı- lıyor ve içindeki sinekler çevreye bırakılıyor. Böylece insanları sokmaları umuluyor. Çünkü bunlar sıradan sivrisi- nekler değil. Onlara Wolbachia isimli bir bakteri enjekte edilmiş. Wolbachia bakterisi Dang humması gibi hastalık- ların yayılmasını engelliyor. Hummanın insanlar arasında yayılabilmesi için etkili virüsün sivrisinekte büyümesi gerekiyor. Wolbachia bakterisi bu virüsün büyümesini önlüyor. Virüs eğer sivrisinekte büyüyemezse insanlara da bulaşamıyor. Medellin kentinin sokaklarına salınan bakterili sivrisinekler ayrıca yabandaki sivrisineklerle çiftleşi- yor ve yumurtluyor. Burada amaç bakterili sivrisineklerin nesiller arasında kalıcı olmasını sağlamak. Bu yöntem Avustralya'nın Transville kentinin humma ile mücadelesinde işe yaradı. Verilen haberden hareketle, I. Haberde anlatılan olayda biyoteknolojik yöntemlerden gen aktarımı kullanılmıştır. II. Wolbachia bakterisi eklenmiş sivrisinek bu özelliği bir sonraki nesillere aktararak yeni bir varyasyon oluşturur. III. Bütün humma çeşitlerinde bu uygulamanın işe yaraması için Wolbachia bakterisi enjekte edilmiş sivrisinek kul- lanılmalıdır. çıkarımlarından hangileri yapılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) I ve III 8. Sınıf 65 Fen Bilimleri
TEST15 BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 8. Bir araştırmacı A ve B tarlalarındaki mor çiçekli bezelyelerin yanına, beyaz çiçekli bezelye fideleri ekip kendi ara- larında tozlaşmalarını bekliyor. Bir süre sonra A tarlasında yeni oluşan bezelyelerin tümünün mor çiçekli, B tarlasın- da oluşan bezelyelerin ise bir kısmının beyaz çiçekli olduğunu gözlemliyor. Başlangıçta A tarlası B tarlası Her iki tarlanın yanına beyaz çiçekli bezelye fideleri ekilerek fidelerin tozlaşması sağlanıyor. A tarlası B tarlası Tozlaşmadan sonra A tarlası B tarlası Buna göre, A ve B tarlasında daha önceden dikili olan bezelyelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi doğru- dur? A) B tarlasındaki mor çiçekli bezelyeler melez döldür. B) B tarlasındaki mor çiçekli bezelyelerde beyaz çiçek geni baskındır. C) A tarlasındaki mor çiçekli bezelyelerde çekinik karakter gizli olarak bulunur. D) B tarlasındaki bezelyeler A tarlasına dikilerek tozlaştırılırsa beyaz çiçekli bezelye oluşabilir. Fen Bilimleri 66 8. Sınıf
BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 15 TEST 9. Bitkisel üretimde istenilen üretim artışının gerçekleştirilebilmesi için yapılan başlıca çalışmalar arasında, verim po- tansiyeli yüksek ve olumsuz çevre şartlarına adapte olmuş yeni çeşitlerin geliştirilmesi bulunmaktadır. Yeni çeşit- lerin geliştirilmesinde değişik yöntemlerle elde edilen varyasyonlardan yararlanılmaktadır. 2014 - 2015 ürün yılın- da ekmeklik ve makarnalık buğday popülasyonlarına ait bitkilerde bazı tarımsal özellikler incelenmiş ve 2500 adet tohuma sodyum azid kimyasalının 3 farklı dozu (10, 15 ve 20 mM), 2 farklı pH (3 ve 4,5) seviyelerinde uygulan- mıştır. I. Uygulama 20 mM 15 mM 10 mM Sodyum azid Sodyum azid Sodyum azid 10 mM 15 mM 20 mM 14444444444444444444444444444444444244444444444444444444444444444444443 pH 3 II. Uygulama 20 mM 15 mM 10 mM Sodyum azid Sodyum azid Sodyum azid 10 mM 15 mM 20 mM 14444444444444444444444444444444444244444444444444444444444444444444443 pH 4,5 Bu uygulamalar ile birlikte ekmeklik ve makarnalık buğdayların salkımdaki / başaktaki tane sayısı ve ağırlığında geniş bir varyasyon oluşturulmuş, farklı tane sayılı ve ağırlıklı varyasyonlar elde edilmiştir. Bitkilerde genetik varyasyonların temelini genel olarak gen ve kromozom mutasyonları oluşturmaktadır. Çoğun- lukla çekinik olan gen mutasyonları 2. jenerasyonda tespit edilebilmektedir. Kromozom mutasyonları ise hem 1. hem de sonraki jenerasyonlarda belirlenebilmektedir. Bitkilerdeki değişikliklerin modifikasyon mu yoksa kalıcı bir değişiklik mi olduğu 3. jenerasyonda tespit edilebilmektedir. Yapılan bu uygulama ile ilgili, aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Yapılan bu uygulama \"bitki ıslahı\" alanında biyoteknolojik uygulamalara bir örnektir. B) Hem I. hem de II. uygulamada pH seviyesi kontrol edilen değişken, sodyum azid kimyasalının miktarı ise ba- ğımsız değişkendir. C) Bu uygulamalar sonucunda bitkilerde meydana gelen değişiklik kalıcı değilse modifikasyon, diğer kuşakları et- kileyen kalıcı değişiklikler ise mutasyondur. D) Bu uygulamada buğday popülasyonları yerine arpa popülasyonları kullanılırsa aynı sonuçlar elde edilir. 8. Sınıf 67 Fen Bilimleri
16TEST BAŞARI ÖLÇME TESTİ - II 1. 2329 Lale Devri'nde rengarenek laleler yetiştiriliyordu. Lale yetiştiricilerinden birisi vardı ki, diğerlerinden farklıydı; her yıl olmayan renklerden lale soğanları yetiştiriyor, lale soğanını toprağa ekmeden önce hangi renk lale olacağı- nı söylüyor ve biliyordu. Bu bilge yetiştirici, Hafız Çelebi'ydi. \"Kağıthane Deresi'nden ve Can Kuyusu'ndan gelen tatlı suların karışımı çalkalanıp duruyordu. Hafız Çelebi bu- rada eğir otu yetiştiriyor, beslediği kaplumbağaları da eğir köküyle besliyordu. Kimse bilmezdi ama Çelebi güz mevsimi geldiğinde, lale soğanlarını toprağa gömmeden evvel bu kaplumbağaları toplar, iki gece tahta kasalar içinde bekletir, bu sırada kasaların zeminine değişik renklerde toprak boya yığar, boyaların arasına nane ve fesleğen unu karıştırıp kaplumbağaların onunla beslenmesini sağlar, sonra onları boş kasalara alıp iki gün aç bırakır ve bu sefer de önlerine yiyecek olarak lale soğanlarını koyardı. Aç kaplumbağalar büyük bir iştahla lale soğanlarına saldırınca diş izlerini geçirdikleri dakikaya kadar hepsini izler, ardından onları ağızlarından çekip alır ve önlerine başka soğanlar koyar, kaplumbağa salyası bulaşan soğanları ertesi gün toprağa gömerdi. Kap- lumbağalara hangi renk toprak yedirirse ısırılan lale soğanı o renkte çiçek açıyordu. Bunun içindir ki Hafız Çe- lebi, bahçesindeki yeni soğanların ne renkte laleler vereceğini daha toprağa diktiği günden itibaren bilir, bunu herkese ilan eder, bütün bir kış insanları merakta bırakır, bahar gelince de laleler tam onun dediği renklerde bü- yürdü.\" İskender Pala: \"Lale Soğanının Gizemi Neydi?\" Katre-i Matem Yazar İskender Pala'nın kitabında anlatılan olayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Lalelerin toprak boyasına göre farklı renklerde çiçek açması bir modifikasyondur. B) Lalelerin toprak boyasına göre farklı renklerde çiçek açması bir mutasyondur. C) Lalelerin toprak boyasına göre farklı renklerde çiçek açması lalelerin ortam koşullara uyumunu sağlayan bir adaptasyondur. D) Lalelerde görülen bu durum kalıtsal olup sonraki kuşaklara aktarılır. Fen Bilimleri 68 8. Sınıf
BAŞARI ÖLÇME TESTİ - II 16 TEST 2. Canlılar arasındaki akrabalık ilişkisini çözmek için bütün genlerin nükleotid dizilimleri birbiriyle karşılaştırılır. Nere- lerde, ne gibi mutasyonlar ve değişimler olduğu ortaya çıkarılır. Daha sonra da değişen genler ile sabit kalan gen- ler hesaplanır. Böylece türler arası akrabalık ilişkileri ve ortak atadan ne kadar zaman önce ayrıldıkları ortaya çıkarılır. İki türün haritaları birbirlerine çok benzer ise, bu iki tür yakın akrabadır denir. Aşağıda birbirine yakın akraba olan dört farklı fare türüne ait DNA’ların aynı bölgelerindeki baz dizilimi verilmiştir. 1234567 1. tür A T G G G G T 2. tür G T G A G G G 3. tür G A G G A A T 4. tür G T A T A A G Ayrıca her bir türde bazı baz bölgelerinde mutasyonlar tespit edilmiştir. 1. türün 4. bazının adenin, 2. türün 7. bazının timin, 3. türün 7. bazının ise sitozin şeklinde olması gerektiği anlaşılmıştır. Buna göre, bu türlerin mutasyona uğramamış bireyleri dikkate alınacak olursa hangi türlerin akrabalık de- recesinin daha yakın olması beklenir? A) 1 ve 2 B) 2 ve 4 C) 2 ve 3 D) 3 ve 4 3. Fen bilimleri öğretmeni öğrencilerinden baskın ve çekinik karakterlerin tespiti ile ilgili hipotez oluşturmalarını isti- yor. Aşağıda iki öğrencinin yaptığı çalışma görülmektedir. Eda Sitoplazma Emre Uzun Uzun kirpik kirpik aA Göz rengi geni BB Saç rengi geni cc Boy uzunluğu geni kk Parmak sayısı geni Uzun Uzun Uzun Kısa kirpik kirpik kirpik kirpik Anneden yavru Babadan yavru bireye aktarılan bireye aktarılan kromozom kromozom Hipotez 1: Baba göz rengi bakımından heterozigot baskın Hipotez 1: İnsanlarda uzun kirpik geni kısa kirpik genine gene sahiptir. baskındır. Hipotez 2: Anne parmak sayısı bakımından homozigot baskın Hipotez 2: Çaprazlanan bireylerin her ikisi de heterozigot gene sahiptir. baskın genotiplidir. Buna göre öğrencilerin hipotezleri ile ilgili, I. Eda’nın 1. hipotezi doğru olabilir. Yavru birey babadan göz rengi olarak A genini aldığına göre babanın geno- tipi AA ya da Aa olabilir. II. Eda’nın 2. hipotezi yanlıştır. Yavru birey anneden parmak sayısı bakımından k genini aldığından annede en az bir tane çekinik gen vardır. Anne homozigot çekinik ya da heterozigot baskın gene sahiptir. III. Emre’nin her iki hipotezi de doğrudur. IV. Emre’nin 1. hipotezi yanlıştır. Uzun kirpikli iki bireyin çaprazlanmasından kısa kirpikli birey oluşabildiğine göre kısa kirpik geni uzun kirpik genine baskındır. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) I ve II B) I, II ve III C) I, II ve IV D) Yalnız III 8. Sınıf 69 Fen Bilimleri
16TEST BAŞARI ÖLÇME TESTİ - II 4. İklim değişikliğine ilginç bir adaptasyon örneği Colorado’daki Kayalık Dağları Biyoloji Laboratuvarı’nda gözlemle- niyor. Marmot ismi de verilen yer sincapları 1962 yılından beri inceleniyor. İklim değişikliği nedeniyle kış uykusun- dan daha erken uyanıp daha fazla beslenen marmotların ağırlıklarında ve tür sayılarında artış gözlenirken kış uy- kusunu atlatan birey sayısında da yükseliş saptandı. Görünen o ki birçok canlı türünün tarihte kalmasına neden olabilecek bu değişime bazı canlılar adapte olmaya başlayarak yanıt veriyor. Neolitik çağdan bu yana insanlara ev sahipliği yapan İskoçya’nın kuzeybatı kıyısında bulunan Hirta Adası’nı in- sanların terk etmesiyle Soay koyunları denilen bir tür adayı ele geçirmiş durumda. Ada halkının başka bir adadan getirdiği bu koyunların iklim değişikliğinin çok fazla hissedilmediği zamanlarda uzun gövdeli olması yaşam olası- lığını artıran bir faktördü. Yeni doğan bir koyun ilk kışını geçirmek için 4-5 ay boyunca çok besin alıp büyümek zo- rundaydı. İklim değişikliği nedeniyle Hirta Adası’nda kış aylarının daha ılıman geçmeye başlamasıyla yeni doğan koyunlar daha az ot yemeye başladı. Bu nedenle de zaman geçtikçe bu koyun türünün gövdelerinin kısaldığı göz- lemlendi. Adadaki koyun sayısı her geçen gün arttığı için birey başına düşen ot miktarı da azaldı. Dolayısıyla kı- sa gövdeli olan koyunlar gitgide daha avantajlı duruma geldi. Yukarıda iki adaptasyon örneği görülmektedir. Buna göre, örneklere bakıldığında aşağıdaki sonuçlardan hangisine ulaşılamaz? A) Adaptasyon yıllar içinde oluşan, çevreye uyum sağlama sürecidir. B) Adaptasyonda canlıların tür içi çeşitlilik, beslenme şekli ve görünüşlerinde değişimler gerçekleşmektedir. C) Kış aylarının daha ılıman geçmesi ve otların daha uzun süre toprakta kalması uzun gövdeli koyunları avantaj- lı hâle getirmiştir. D) İklim değişiklikleri ve doğal çevre, o bölgede yaşayan canlılarda adaptasyonu zorunlu kılan etkenlerdir. Fen Bilimleri 70 8. Sınıf
BAŞARI ÖLÇME TESTİ - II 16 TEST 5. Eda kalıtım dersinden sonra kendi kulaklarının yapışık olmasına rağmen anne ve babasının kulaklarının ayrık ol- duğunu fark ediyor. Bu konu çok dikkatini çekiyor ve anne - babası ile birlikte diğer aile bireylerinin de kulak özel- liklerini belirleyip bir soyağacı oluşturuyor. Adını da “Midas’ın Değil Ailemin Kulakları” koyuyor. Midas’ın Değil Ailemin Kulakları Anneanne Dede -1 Babaanne Dede -2 Teyze Anne Baba Amca Hala Enişte - 2 Enişte - 1 Kuzen - 1 Kuzen - 2 Eda Kuzen - 3 Hazırladığı soyağacında kulakları yapışık olanları kırmızı, kulakları ayrık olanları ise siyah renkte yazıyor. Daha sonra bu konudaki bilgilerini pekiştirmek için soyağacındaki akrabalarının genotiplerini bulmaya çalışıyor. Buna göre, Eda hangi aile bireylerinin genotipini kesin olarak bulamaz? A) Amca, Dede - 1 B) Babaanne, Amca, Dede - 2 C) Teyze, Dede - 1, Amca D) Anneanne, Amca, Baba 6. A C123 B A1 A3 A4 A2 Protein Yukarıdaki görselde hücre içerisindeki bazı yapılar ve bu yapılar üzerinde gerçekleşen olaylar verilmektedir. Verilen görsele bakan bir öğrenci aşağıdaki sorulardan hangisine cevap veremez? A) A yapısının içerisinde daha küçük birimler var mıdır? B) A1 ve A2 ile benzer olan yapı hangisidir? C) A yapısı içerisinde C yapısından kaç tane bulunur? D) Hangi yapının protein ile kaplanması sonucu B yapısı oluşur? 8. Sınıf 71 Fen Bilimleri
TEST 16 BAŞARI ÖLÇME TESTİ - II 7. Emre ve Eda insanlarda doğacak bir bireyin kız ya da erkek olma olasılığını deneysel olarak ispat etmek istiyor. Bunun için iki madeni paranın üzerini kâğıt ile kaplayıp bir yüzüne X diğer yüzüne Y harfini yazıyorlar. Ardından aynı anda paraları yukarı atıp hangi yüzün üzerine düştüğünü tespit ederek harfleri bir araya getiriyorlar. Aynı iş- lemi 10 kez tekrar ettiklerinde 6 defa XX, 4 defa da XY geldiğini gözlemliyorlar. Yaptıkları deney sonucunda; “İnsanlarda doğacak bir bireyin kız olma olasılığı %60, erkek olma olasılığı ise %40’tır.” çıkarımında bulunuyorlar. Buna göre, öğrencilerin yaptıkları deney ve ulaştıkları çıkarım ile ilgili, I. Mendel, çaprazlamalarını olasılık hesapları ile açıkladığı için olasılık deneyi yapmaları doğrudur ancak çıka- rım yanlıştır. II. Deneyin her bir olayında iki olasılıktan (XX, XY) biri gerçekleştiğinden insanlarda doğacak bir bireyin her seferinde kız ya da erkek olma olasılığı %50’dir. III. Yapılan deneyin sonuçları bir hastanede doğan 10 çocuktan 6’sı erkek 4’ü kız olmuştur şeklinde yorumlana- bilir. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) I ve II B) II ve III C) I ve III D) I, II ve III 8. Çevresel etkilerle canlının DNA’sında meydana gelen mutasyonlardan üreme hücrelerinde oluşan mutasyonlar kalıt- sal iken vücut hücrelerinde görülen mutasyonlar kalıtsal değildir. Röntgen çektirme, Güneş’in zararlı ışınları, besinler- deki katkı maddeleri, bazı kimyasal maddeler bu tip hasarlar verip mutasyona sebep olabilir. DNA zincirinin karşılıklı ipliklerinde meydana gelen hasarlar onarılamaz ancak tek bir iplikte oluşan hasar onarılabilir. Zincir Mutasyonun kırılması onarılması Nükleotid Hücre Kromozomlar eksikliği ölümü Kanser? Mutasyon Yanlış nükleotid 2. Birey 3. Birey eşleşmesi 1. Birey AT T A GT A AC T A T CA T TG T A TA Üreme hücrelerindeki genlerin nükleotid dizilimi yukarıda gösterildiği gibi hasar gören bireyler hakkında hangi seçenekte yapılan değerlendirme doğrudur? A) 1 no’lu bireyin nükleotid diziliminde sorun yoktur, sağlıklı bir kişidir. B) 1 ve 3 no’lu bireylerdeki kalıtsal hastalık sonraki nesle aktarılır. C) Her üç bireyde görülen sorun mutasyondur ve onarılamaz. D) Bireylerde görülen sorunların her üçü de nükleotid eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Fen Bilimleri 72 8. Sınıf
BAŞARI ÖLÇME TESTİ - II 16 TEST 9. Şule Öğretmen, biyoteknoloji konusunun derinleştirme etkinliği olarak 6 Şapkada Biyoteknoloji etkinliğini tasarla- mıştır. Etkinlik şu şekilde gerçekleştirilecektir: 1. Öğrenciler 6'şar kişiden oluşan gruplara ayrılır. 2. Keçi sütünden ipek üretimini anlatan internet haberini içeren bilgi yaprağı çoğaltılarak öğrencilere dağıtılır. KEÇİ SÜTÜNDEN İPEK Genetik uzmanları, memeli hayvanlardan alınan hücrelere, örümceğin ağ örerken kullandığı ipek oluşturan geni ekleyerek keçi sütünden ipek üretti. Araştırmanın ilk evresinde, ipek böceği çiftliklerinde üretildiği gibi örümcek ipeği üretildi. İkinci aşamada, örümceklerin ipek üretmek için kullandıkları genler kopyalanarak bakteri ya da hüc- re kültürlerinde büyütüldü. Ancak proteinler, kültürlerin üretildiği fıçılarda büyüyünce pislik yığınlarına dönüştü. Da- ha sonra ipek proteini içeren genler, inek memesi ve hamster cinsi yavru farelerden alınan hücrelere enjekte edil- di. Hücrelerin, örümcek ipeği ürettiği görüldü. Söz konusu ipeğin ticari amaçlı kullanılması aşamasında devreye keçiler girdi. Bu amaçla genetik yapılarıyla oynanan keçilerin, önümüzdeki ay süt vereceği bildirildi. Keçi sütünde- ki örümcek ipeğinin kurşun geçirmez yelek ya da sağlam ameliyat ipliği yapımında kullanılması bekleniyor. Örüm- cek ipeği dünyadaki en sağlam biyolojik maddelerden biridir. Örümceğin, yere inmek için kullandığı, ipek içeren ve ağdaki daireleri oluşturan ip, çelikten 5 kat daha sağlamdır. 3. Haber okunduktan sonra 6 şapkalı düşünme tekniği ile ilgili olarak öğrencilere bilgi verilir. 4. Altı şapkanın bulunduğu zar atılarak gelen zara göre öğrencilerin grup olarak hep birlikte düşünmesi sağlanır. Örneğin kırmızı şapka geldiğinde gruptaki tüm öğrenciler olayı olumlu açıdan değerlendirirler. Siyah şapka bir olayın olumsuz yönlerini ortaya koymak için kullanılır. Yeşil şapka, öneriler ileri sürmeyi, yeni görüş ve seçe- nekler ortaya koymayı içerir. Yeşil şapka yaratıcılığı temsil eder. Bu şekilde tüm şapkalar kullanılarak grupla- rın düşünmesi sağlanır. 5. Her şapka ile ilgili olarak grupta üretilen fikirler not alınır. 6. Etkinlik sonunda gruplar oluşan düşünceleri sunarlar. Etkinliği yukarıdaki akış içerisinde gerçekleştiren Şule Öğretmen'in öğrencilerinin etkinlik sonunda oluşturduğu tablonun bir kısmı aşağıdaki gibidir. 1a. Antibiyotik ve hormonların 1b. Genetik yapısı değiştirilerek zararlı böcek- 1c. Keçi sütünden elde edilen örümcek ipeği, daha kolay üretilmesi ve lere karşı dayanıklılık kazanan bitkinin po- kurşun geçirmez yelek ya da sağlam ame- sağlık problemlerinin çö- lenlerinin tozlaşma ile yabani bitkilere de liyat ipliği yapımında kullanılabilir. zülmesi aktarılması sonucu bu bitkilerin de böcek- lere karşı dayanıklı hâle gelmesi ve eko- sistemin dengesinin bozulması 2a. Tarım ve hayvancılıkta da- 2b. GDO'lu ürünlerde değiştirilen genlerin onu 2c. Biyoteknoloji uygulamaları ile patatesin ha fazla ve kaliteli ürün el- yiyen canlılara etkisinin tam olarak biline- protein oranı artırılabilir. de edilmesi memesi 3a. Sanayide yararlı bakterile- 3b. İleride insanların genetik yapısının değiş- 3c. Böcekleri öldüren toksin üreten mısır üre- rin üretilerek biyofiltre uy- gulaması ile havanın te- tirilmesi ile genetiği değiştirilmiş ve gene- tilmesi sağlanabilir. mizlenmesi tiği değiştirilmemiş insan kavramını orta- ya çıkmasıyla insanlar arasında ayrıma sebep olması Buna göre, aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Şule Öğretmen bu etkinlikle öğrencilerinin konuyu derinlemesine incelemelerini amaçlamış ve başarılı olmuştur. B) Şule Öğretmen bu etkinlikte öğrencilerinin konuyla ilgili farklı alternatifler ortaya çıkarmalarını amaçlamış ve başarılı olmuştur. C) Şule Öğretmen bu etkinlikte öğrencilerinin çıkarım yapma bilimsel süreç becerilerini geliştirmek istemiş ve ba- şarılı olmuştur. D) Şule Öğretmen'in öğrencileri etkinlikte kırmızı ve siyah şapkanın fonksiyonlarını tam olarak anlayamamış, bi- yoteknolojinin olumlu ve olumsuz yönlerinde 1a ve 2b ifadelerini yanlış bölümlerde kullanmışlardır. 8. Sınıf 73 Fen Bilimleri
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 1 TEST 2362 BESİN ZİNCİRİNDE ÜRETİCİ, TÜKETİCİ VE AYRIŞTIRICILAR 1. Bir ekosistemde canlı ve cansız varlıklar birbiri ile etkileşim içinde bulunur. Eko- ❁ sistemde bir canlının hayatını sürdürebilmesi, diğer bir canlının hayatına bağlı- dır. Bir canlıdan diğer bir canlıya beslenme yoluyla madde ve enerji aktarılması sonucu oluşan canlı dizilimine besin zinciri denir. Besin zincirinde bir tüketici, ● ★ ❖üretici ya da başka bir tüketiciyi besin olarak kullanabilir. Bu şekilde besin ağla- rı oluşur. Yanda bir besin ağı şemasında yer alan canlılar semboller ile gösterilmiştir. ■▲ Buna göre besin ağı ile ilgili, I. Enerji ihtiyacını sadece üretici canlıdan karşılayanlar , ve canlılarıdır. II. canlısı enerji ihtiyacını , ve canlılarından karşılar. III. canlısı hem et hem de ot ile beslenir. IV. , , ve canlıları bir besin zinciri oluşturur. ifadelerinden hangileri söylenebilir? A) Yalnız IV B) II, III ve IV C) I, II ve III D) I, II, III ve IV 2. Besin piramidinde bir alt basamaktaki canlının birey sayısındaki artış, üst basamaklardaki bütün canlıların birey sayısında artışa neden olur. Üst basamaktaki bir canlının birey sayısındaki artış ise bir alt basamaktaki canlının birey sayısında azalmaya, o da bir alt basamaktaki canlının birey sayısında artışa neden olmaktadır. Bu farklılık besin kaynağının azlığı ya da çokluğundan kaynaklanmaktadır. Gösterilen besin piramidine göre aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Buğdayların zarar görmesini azaltmak için o bölgedeki akbaba sayısı azaltılmalı. B) Nesli tehlikede olan akbaba nüfusunu artırmak için çekirgenin besin kaynakları artırılmalı. C) Buğday ekimindeki artış, çekirge sayısını artırmasına rağmen serçe sayısında azalmaya sebep olur. D) Zincirdeki hem üretici hem tüketici canlıların atıkları bakteri ve mantarlar tarafından ayrıştırılır. 8. Sınıf 189 Fen Bilimleri
TEST 1 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 3. Alg patlaması, Mudanya sahilini kızıla boyadı Bursa'nın Mudanya ilçesinde deniz, kızıl renge boyandı. Herhangi bir fabrikadan kimyasal atık suyunun denize ka- rışmış olabileceği endişesini yaşayan vatandaşlar, yetkili- lere haber verdi. Yapılan incelemede sudaki renk değişi- minin kimyasal olmadığı, denizdeki oksijen miktarının azalmasına bağlı olarak Kızıl Akın (Red-Tide) olarak da ifade edilen Alg patlamasından kaynaklandığı ifade edildi. Alg patlamasının su ekosistemlerinde bir veya birkaç Alg (fitoplankton) türünün; besin maddelerinin ortamdaki yo- ğunluğunun ve popülasyonunun artması, buna bağlı ola- rak sudaki oksijen seviyesinin azalması nedeniyle ölerek su yüzeyini kırmızı veya kahverengi bir görünüme bürümesi olarak ifade edildi. Bu durumun organik atıkların fazlalığından ve artan sıcaklıklardan kaynaklanan mevsimsel bir biyolojik olay olduğu bildirildi. Algler yüksek besin durumu altında daha hızlı büyür ancak bu can- lılar kısa ömürlü olduklarından öldüklerinde ölü organik madde oluşumu ve çürüme başlar. Çürüme sonucun- da suda çözülmüş oksijen miktarı azalır. Verilen haberden hareketle aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Fitoplanktonlar su ekosisteminde üretici olduklarından besin zincirinin ilk halkasında bulunurlar. Bu yüzden fitoplankton sayısının azalması besin zincirindeki tüm canlıları olumsuz etkiler. B) Sularda yeterli çözülmüş oksijen olmaması, çok sayıda hayvan ve bitki ölümüne sebep olabilir. C) Deniz yüzeyinde oluşan renkli tabaka Güneş ışığının derinlere ulaşmasını engeller bu durum da deniz dip yaşamının bozulmasına sebep olabilir. D) Üretici canlı grubu olan fitopilanktonlar fotosentezde karbondioksit kullandıklarından oksijen azlığından olum- suz etkilenmezler. Baraj Sorusu M 4. K L 1 N 4 2 3 • • • • Yukarıda verilen besin ağı ve örneklerden bir besin piramidi oluşturulmak istendiğinde numaralı bölüm- A) B) C) D) Fen B l mler 190 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 2 TEST 2363 EKOLOJİ PİRAMİTLERİNDE ENERJİ AKTARIMI, VÜCUT BÜYÜKLÜĞÜ, BİREY SAYISI VE BİYOLOJİK BİRİKİMDEKİ DEĞİŞİMLER 1. Bir ekosistemdeki besin zincirinde yer alan basamaklar arasında bulunan ilişki ekoloji piramidi ile ifade edilir. Eko- loji piramidinde üreticilerden tüketicilere doğru gidildikçe birey sayısı azalır, vücut büyüklüğü ise genelde artar. Bit- kiler, Güneş enerjisini kullanarak besin üretirler ve bu besinlerdeki enerjinin büyük kısmını kendileri kullanır, geri kalanını 1. dereceden tüketicilere, onlar da bir kısmını kullanıp kalanını 2. dereceden tüketicilere aktarır. Aşağıda bazı canlıların özellikleri verilmiştir. canlısı 1. dereceden tüketici, canlısı 2. dereceden tüketici, canlısı üretici Buna göre, bu canlılar ile ilgili aşağıdaki grafiklerden hangisi yanlıştır? A) Vücut B) Canlı vücudundaki büyüklüğü enerji miktarı Canlı türü Canlı türü C) D) Birey sayısı Ekoloji piramidindeki yeri 2. 1 2 4 3 Yukarıdaki görselde bir besin zincirinde yer alan bazı canlılar görülmektedir. Bu canlılar arasındaki ilişki ok işaret- leri ile numaralandırılmıştır. Buna göre, I. 1 numaralı ok yönünde enerji aktarımı azalmaktadır. II. 2 numaralı ok yönünde canlı sayısında azalma olmaktadır. III. 3 numaralı ok, besin piramidinde bir alt basamağı göstermektedir. IV. 4 numaralı ok birincil tüketici canlıyı göstermektedir. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) Yalnız I B) I ve III C) II ve IV D) I, II ve III 8. Sınıf 191 Fen Bilimleri
TEST 2 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 3. Zeka Küpü Yayınları Baraj Sorusu Mehmet Efendi ekinlerinden daha iyi verim alabil- 4. K canlısındaki değişimin L canlısına etkisi mek için kimyasal gübre kullanmaktadır. Bu tarlada yaşayan bir fare ve yine o bölgede avlanan bir tilki Birey sayısı türü bu yaşam alanının bazı üyeleridir. Kullanılan kimyasal gübrenin canlıların vücudunda birikimini K gösteren grafik aşağıdaki gibidir: L Canlı vücudundaki Zaman kimyasal birikim L canlısındaki değişimin M canlısına etkisi Birey sayısı A B C Canlı türü (Bir kimyasal madde canlı vücudunda parçalanmaz L ve birikirse buna biyolojik birikim denir.) Biyolojik birikim üreticilerden tüketicilere doğ- M ru gidildikçe arttığına göre, verilen örnek ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlış olur? Zaman A) Grafikte A canlısı bitki, C canlısı ise tilkiyi gös- Fen bilimleri öğretmeni canlılar arasındaki beslenme ilişkisini anlattıktan sonra yukarıdaki grafikleri çizmiş- termektedir. tir. Bu grafiklerde K, L ve M canlılarının zaman içeri- B) Bir besin zinciri oluşturulmak istendiğinde can- sinde birbirlerine göre birey sayılarındaki değişim gö- rülmektedir. Bu grafiklere bakarak, üç öğrenci aşa- lıların sıralanışı üreticiden tüketiciye doğru ğıdaki gibi besin zinciri oluşturup bu canlılar arasın- C → B → A şeklinde olmalıdır. daki ilişkiyi gösteren görseller hazırlamışlardır. C) En fazla biyolojik birikim tilkinin vücudunda oluşur. Cem D) Ekin ile beslenen fare 1. dereceden tüketicidir. K → Ot Ali L → Tavşan M → Tilki Kestane-M Sincap - L Atmaca - K M canlısındaki değişimin L canlısına etkisi Birey sayısı Berk L M Zaman Buna göre, hangi öğrencilerin hazırladığı görsel doğrudur? A) Yalnız Cem B) Cem ve Berk C) Cem ve Ali D) Yalnız Berk Fen Bilimleri 192 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 3 TEST 2364 BİTKİLERDE BESİN ÜRETİMİNDE FOTOSENTEZİN ÖNEMİ 1. Tüm canlılar enerji elde etmek için besine ihtiyaç duyar. Canlıların bir kısmı besinlerini fotosentez yolu ile kendi- leri üretir. Bu canlılara üretici denir. Bazı canlılar ise üreticileri tüketerek besinlerini elde eder. Bu canlılara ise tüketici canlılar denir. Güneş ışığı Oksijen Bir kısmını kendi Karbondioksit Glikoz gelişimi için kullanır Bir kısmını depo eder 123 Yukarıda verilen görsel incelendiğinde aşağıdaki çıkarımlardan hangisine ulaşılamaz? A) Bitkiler kendi gelişimleri için gerekli besini fotosentez ile kendileri ürettikleri için üretici canlı grubundadır. B) Fotosentez için karbondioksit ve su kullanılır, glikoz ve oksijen açığa çıkar. C) Fotosentez hem üretici canlıların kendisi için hem de tüketici canlılar için yaşamın devam etmesi anlamına gelir. D) Hayvanlar yeşil bitkilerin az olduğu ortamlarda Güneş ışığını doğrudan kullanarak enerjiye çevirir. Baraj Sorusu Kırmızı Siyah ışık örtü 2. Aslı “Yapay ışıkta fotosentez gerçekleşir ancak ışığın rengi fotosentez hızını etkilemez.” hipotezini test etmek Fare Fare için yandaki deney düzeneklerini tasarlamıştır. II. Düzenek I. Düzenek I. düzenekte fanusun üstü siyah bir örtü ile kapatılmış- tır ve içerisinde kırmızı ışık vardır. Bitki ile birlikte fare fanusun içindedir. II. düzenekte şeffaf fanus gün ışığından yararlanmaktadır. Bitki ile birlikte fanusun içinde fare bulunmaktadır. Her iki düzenekte de yeterli miktarda su ve karbondioksit bulunmaktadır. Aslı, bu deneydeki çiçekleri üç hafta gözlemlemiş ve her iki düzenekte de çiçeklerin canlı kaldığını tespit etmiştir. Buna göre, Aslı’nın yaptığı deney ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Aslı yaptığı deney ile hipotezin “yapay ışığın etkisi” kısmını test edebilir. B) Aslı hipotezin “ışığın rengi” kısmını test edebilmesi için yapay ve farklı renkte bir ışık kaynağı olan üçüncü bir düzenek daha kullanmalıdır. C) Aslı’nın yaptığı deneyde su ve karbondioksit miktarı kontrol edilen değişkendir. D) Aslı yaptığı deney ile hipotezin tamamen yanlış olduğunu test etmiştir. 8. Sınıf 193 Fen Bilimleri
TEST 4 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 2365 FOTOSENTEZE ETKİ EDEN FAKTÖRLER 1. Beyaz ışık, bir prizma tarafından çeşitli dalga boylarına yani renklere ayrılır. Daha sonra ışığın farklı dalga boyla- rı tek tek pigment çözeltisinden geçirilir. Geçirilen ışık fotoelektrik tüpe çarpar. Fotoelektrik tüp ışık enerjisini elekt- rik enerjisine dönüştürür ve elektrik akımı bir galvanometre tarafından ölçülür. Galvanometredeki okunan değerin yüksek olması pigment çözeltisinin üzerine düşürülen ışığın az bir kısmının emilip çoğunun geçtiğini gösterir. Bu değerin düşük olması ise ışığın pigment çözeltisi tarafından soğurulma miktarının fazla olduğunu ifade eder. Klorofil pigmentinin çeşitli dalga boylarındaki ışığı soğurma yeteneği spektrofometre cihazı ile şekildeki gibi ölçül- müştür. Grafikte ise fotosentez hızına ışık renginin etkisi verilmiştir. Klorofil Galvanometre çözeltisi 40 60 Yeşil Fotoelektrik 20 80 ışık cihazı 0 100 Fotosentez hızı Beyaz ışık Klorofil Galvanometre Mor Yeşil Kırmızı Işığın çözeltisi dalga boyu 40 60 20 80 0 100 Beyaz ışık Mor Fotoelektrik ışık cihazı Buna göre, I. Klorofil çözeltisine direk kırmızı ışık gönderilirse galvanometrede maksimum değer görülür. II. Klorofil pigmenti gelen ışığı soğurdukça fotosentez hızı artar. III. Klorofil pigmenti gelen ışığı yansıttıkça fotosentez hızı artar. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) I ve III 2. Yeşil Mor ışık ışık A B canlısı canlısı I. düzenek II. düzenek Yukarıdaki düzeneklerde özdeş saksı bitkilerinin bulunduğu ortama A ve B canlıları konularak farklı renkte ışık altında eşit süre bekletiliyor. Bitkilerin deney sonundaki ağırlıklarının farklı çıkması beklenmesine rağmen eşit ağır- lıkta oldukları gözlemleniyor. Bu durumun oluşmasında aşağıdaki faktörlerden hangisinin etkili olduğu söylenemez? A) A canlısının hayvan, B canlısının bitki olması B) II. düzenekteki ortam sıcaklığının düşük olması C) Mor ışık altındaki bitkinin yetersiz sulanması D) Yeşil ışık altındaki bitkinin yetersiz sulanması Fen Bilimleri 194 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 4 TEST 3. 2. Düzenek 1. Düzenek • On günde bir sulanıyor. • İki günde bir sulanıyor. • Günde 8 saat ışığa maruz bırakılıyor. • Günde 12 saat ışığa maruz bırakılıyor. • Ortam sıcaklığı 15 ºC'ta tutuluyor. • Ortam sıcaklığı 25 ºC’ta tutuluyor. Ekin fotosentez hızına etki eden faktörleri öğrenmek amacıyla özdeş bitkilerle yukarıdaki düzenekleri hazırlıyor. Fotosentez hızını etkileyen değişkenlerle ilgili, I. Sıcaklığın fotosentez hızına II. Suyun fotosentez hızına etkilerini gözlemlemek için yapılan bazı değişiklikler şu şekildedir: a. 1. düzeneğin sıcaklığı 25 ºC’a çıkarılmış ve günde 12 saat ışığa maruz bırakılmıştır. b. 2. düzenekte ortam sıcaklığı 15 ºC’a düşürülmüş ve on günde bir sulanmıştır. c. 1. düzenek iki günde bir sulanıp 12 saat ışığa maruz bırakılıyor. Buna göre, Ekin'in I ve II nolu etkileri gözlemlemek için yapılan değişikliklerden hangisini kullanması gerekmektedir? A) Etki I II B) Etki I II C) Etki I II D) Etki I II a c a Değişiklik c Değişiklik a Değişiklik a b Değişiklik b 4. Özdeş su bitkileri kullanılarak aşağıdaki deney düzenekleri hazırlanıyor. Bir süre sonra her iki düzenekte bulunan deney tüplerine yanmakta olan kibrit yaklaştırıldığında L düzeneğine yaklaştırılan alevin parlaklığının K düzene- ğine oranla daha fazla arttığı gözlemleniyor. Deney tüpü Oksijen Oksijen KL Su Gazoz Buna göre, I. Gazozlu suda CO2 miktarı normal sudan daha fazla olduğundan CO2 miktarının artması fotosentez hızını ar- tırır. II. Fotosentez sonucu ortaya çıkan O2 yakıcı bir gaz olduğundan alevin parlaklığını artırmıştır. III. K düzeneğindeki suda CO2 olmadığından bitki fotosentez yapamamıştır, kibrit sudaki O2 ile bir miktar yanar sonra söner. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) I ve III 8. Sınıf 195 Fen Bilimleri
TEST 4 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 5. Bir ofiste 15 kişi, beyaz floresan ışığı altında çalışmaktadır. Çalışanların bulunduğu odada yer alan bir saksı bitkisi üretilen karbondioksidi kullanarak ortama oksijen vermektedir. İnsanlar oksijeni bol ortamlarda daha dinamik ve verimli çalışabilirler. Aşağıdaki grafikte ortamın oksijen miktarıyla, verimlilik arasındaki ilişki görülmektedir. Miktar (%) Ortamın oksijen miktarı Çalışanların verimliliği Ortamın oksijen miktarı Çalışanların verimliliği Buna göre bu ofiste verimliliği artırmak için, I. Bitkinin fotosentez hızını artırmak için ışık rengini yeşil yapmak II. Ortamdaki bitki sayısını artırmak III. Fotosentezde kullanılan karbondioksit miktarını artırmak için kişi sayısını artırmak değişikliklerinin hangilerinin yapılması uygun bir davranış olur? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) Yalnız III Baraj Sorusu 6. Akdeniz yöresinde yazın yetişen sebze ve meyveleri kışın da yetiştirebilmek için seracılık yapılmaktadır. Böylece yılın her mevsiminde taze sebze ve meyve üretilebilmektedir. Sera: Şeffaf naylon ya da cam ile üzeri ve etrafı örtülmüş içinde sebze ve meyve yetiştirilen oda şeklinde bölmeler- dir. Kışın soğuğun sebzeleri olumsuz etkilemesi bu şekilde önlenmekte, fazla soğuk havalarda içerisi ısıtıcılar ile ısı- tılarak ısı dengesi sağlanmaktadır. Havalandırma pencereleri ile zaman zaman içerisinin havası yenilenmektedir. Yetiştirilen Isıtıcı ürünler Havalandırma Şeffaf cam pencereleri Buna göre, aşağıdaki ifadelerden hangisi bu sistemdeki yöntemler hakkında yanlış bir yorum olur? A) Besin üretilebilmesi için ışığa ihtiyaç vardır. B) Fotosentez için ortam sıcaklığının uygun şartlarda olması gerekmektedir. C) Ortamda karbondioksit azaldığında fotosentez daha yavaş olacağından fotosentezi hızlandırmak için karbon- dioksit girişine ihtiyaç vardır. D) Oluşturulan şartlar yetiştirilen ürünlerin büyüme hızını azaltmaya yönelik olduğundan ürünler geç olgunlaş- maktadır. Fen Bilimleri 196 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 5 TEST 2366 CANLILARDA SOLUNUMUN ÖNEMİ 1. Canlılar hayatlarını devam ettirmek için enerjiye gereksinim duyar. Bu enerji, besinlerden elde edilir. Vücuda alı- nan besinler önce sindirilerek kana geçebilecek hâle gelir. Besinlerin hücre içinde parçalanmasıyla enerji (ATP) elde edilmesine solunum denir. En basit canlıdan en karmaşık yapılı canlıya kadar tüm canlılar solunum yapmak zorundadır. Ancak oksijen kullanıp kullanılmamasına göre solunum türleri değişir. Besinler oksijenli solunum ile parçalandığında yüksek miktarda enerji elde edilirken oksijensiz solunumda elde edilen enerji miktarı oldukça azdır. K Güneş ışığı Z L X MY N Verilen görsel ve açıklamalardan aşağıdaki çıkarımlardan hangisi yapılamaz? A) Y canlısı gündüz fotosentez ve solunum yaparken geceleri sadece solunum yapar. B) Fazla enerjiye gereksinim duyan X, Y ve Z canlıları oksijenli solunum yapar. C) X ve Z canlısı solunum yapabilmek için Y canlısının ürettiklerini kullanır. D) K ve L maddeleri besin ve oksijendir. 2. Oksijenin bulunmadığı bazı ortamlarda yaşayan canlılar oksijensiz solunum yapar. Oksijensiz solunum, laktik asit ve etil alkol fermantasyonu olmak üzere iki çeşittir. Fermantasyon sonucu oluşan ürünler fermantasyonun türüne göre değişir. Besin Oksijensiz solunum Laktik asit + Enerji (ATP) Besin Oksijensiz solunum Karbondioksit + Etil alkol + Enerji (ATP) Bakteri sayısı Hamurun mayalanmasında etil alkol fermantasyonu görülürken çizgili kas hücrele- Zaman ri ve yoğurdun mayalanmasını sağlayan mikroorganizmalar laktik asit fermantas- yonu yapar. Yandaki grafikte bir kap sütün içine atılan yoğurt bakterilerinin sayısı- nın zamanla artışı görülmektedir. Verilen grafik ve bilgilere göre aşağıdaki sonuçlardan hangisi yanlıştır? A) Bazı canlılar yaşamlarını devam ettirmek amacıyla enerji üretmek için oksijene ihtiyaç duymazlar. B) Grafiğe göre zamanla süt içinde laktik asit miktarı artmaktadır. C) Bakteri ve maya mantarları yaptıkları solunumla bir taraftan enerji üretirken, bir taraftan da insanlara ve doğa- ya faydalı birçok sonuç meydana getirmektedir. D) Oksijensiz solunumda da enerji üretildiği için insanlar çoğu zaman oksijenli solunuma ihtiyaç duymaz. 8. Sınıf 197 Fen Bilimleri
TEST 5 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 3. Sütten yoğurt yapmak isteyen bir öğrenci aşağıda belirtilen deneyleri gerçekleştiriyor. 1 kaşık yoğurt koyduktan 1 kaşık yoğurt koyduktan sonra kapağı kapatıyor. sonra kapağı kapatıyor. Oda sıcaklığında Buzdolabında bekletiliyor. bekletiliyor. 1 L ılık süt Yoğurt 1 L ılık süt Süt Oda sıcaklığında bekletiliyor. 1 L ılık süt Süt Deney sonucunda öğrenci, l. Maya olarak yoğurt kullanılması sütten yoğurt elde edilmesini sağlar. ll. Mayalanmanın gerçekleşmesi için uygun sıcaklık gereklidir. lll. Yoğurdun mayalanması oksijenli solunum olayına bir örnektir. değerlendirmelerinden hangilerini yapabilir? A) Yalnız I B) I ve II C) II ve III D) I, II ve III 4. Canlılardaki solunum olayı ile ilgili bir deney tasarlayan Fatih Öğretmen’in gerçekleştirdiği deney basamakları aşa- ğıdaki gibidir. Plastik tıkaç Plastik tıkaç Bira 13 °C CO2 Bira 35 °C CO2 mayası gazı mayası gazı Şekerli su Şekerli su Şekerli su Şekerli su 1. kap 2. kap • Özdeş kaplar içerisine eşit miktarda bira mayası ve 1. kap O2 miktarı (mm3) CO2 miktarı (mm3) 2. kap 1 6 eşit miktarda şekerli su koyar. Kapların ağızlarına 1 8 plastik tıkaçlar geçirerek kapatır. 1. kabın sıcaklığı 13 °C, 2. kabın sıcaklığı 35 °C’ta iken 2 saat bekle- tir. Kaplardaki CO2 ve O2 miktarını ölçerek hazırladı- ğı tabloya kaydeder. • Sonraki aşamada kapların içerisine sırasıyla 2 mm3 O2 miktarı (mm3) CO2 miktarı(mm3) 12 ve 4 mm3 oksijen verir. 2 saat sonra kaptaki CO2 ve 1. kap 3 16 O2 miktarlarını ölçer ve oluşturduğu ikinci tabloya kay- 2. kap 5 deder. Buna göre 1 ve 2. kaplarda gerçekleştirilen deneylerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kaplardaki oksijen miktarı oksijensiz solunumun tepkime hızını etkilememiştir. B) Ortamın sıcaklığı arttıkça oksijensiz solunumun tepkime hızı da artmıştır. C) Karbondioksit, oksijensiz solunumun ürünlerindendir. D) Ortamdaki oksijen miktarı artırıldığında bira mayası aynı oranda daha fazla CO2 üretmiştir. Fen Bilimleri 198 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 5 TEST 5. Aşağıdaki tabloda Mert’in kas hücrelerindeki bazı maddelerin tüketim ve üretim miktarları görülmektedir. Pazartesi Tüketim Üretim Laktik asit (mg) Salı Besin(mg) Oksijen(mg) Karbondioksit (mg) 0,2 Çarşamba 0,6 Perşembe 2,6 1,8 1,6 1,2 2,6 1,7 1,5 1,8 Cuma 2,6 1,6 1,4 2,2 Cumartesi 2,8 1,5 1,3 0,2 2,8 1,8 1,6 0,2 Pazar 2,6 1,5 1,3 2,6 1,5 1,3 Buna göre, aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Kas hücreleri en fazla Cuma günü çalışmıştır. B) Mert, Cumartesi ve Pazar günlerini dinlenerek geçirmektedir. C) Oksijenin yetersiz kaldığı günlerde kas hücreleri oksijensiz solunum yapmıştır. D) Kas hücrelerinde gerçekleşen oksijensiz solunum sonucu karbondioksit oluşmuştur. Baraj Sorusu 6. Bütün canlılar yaşamsal faaliyetlerini devam ettirmek için enerjiye ihtiyaç duyar. Bu enerjiyi aldıkları besinleri parçalayarak yani solunum ile elde ederler. Solunum yapmayan bir canlı enerji üretemez ve yaşamsal faaliyetleri sona erer. Oksijensiz Oksijensiz Hava ortam ortam ortamı Yoğurt Saksı Kelebek bakterileri bitkisi Yukarıda cam fanus içindeki canlılardan ikisinin solunum, birinin hem fotosentez hem de solunum yaptı- ğı ve ortamlarda karbondioksit bulunduğu bilindiğine göre, I. Yoğurt bakterileri ve kelebek ortamdaki karbondioksit tükenene kadar yaşar, saksı bitkisi karbondioksit tüken- meden ölür. II. Kelebeğin bir süre solunum yaparak yaşadığı bilindiğine göre, yoğurt bakterileri solunum, saksı bitkisi ise fotosentez yapıyor olabilir. III. Saksı bitkisi fotosentez yapıyor, yoğurt bakterileri ve kelebek bulundukları ortamlarda enerji üretiyordur. ifadelerinden hangilerinin doğru olduğu söylenebilir? A) Yalnız I B) II ve III C) I ve III D) I, II ve III 8. Sınıf 199 Fen Bilimleri
TEST 6 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 2367 MADDE DÖNGÜLERİNİN ŞEMA ÜZERİNDE GÖSTERİMİ VE DÖNGÜLERİN YAŞAM AÇISINDAN ÖNEMİ 1. Su sadece insanlar için değil tüm canlılar için hayati bir ihtiyaçtır. Tüm canlıların suya ihtiyaç duymasına karşın, Dünya'daki içilebilir su kaynakları kısıtlıdır. Dünya'daki su miktarı su döngüsü sayesinde dengede kalabilmektedir. Yağış Karların 5 erimesi Yoğunlaşma 6 2 Buharlaşma Dönüşüm 1 3 Buharlaşma Bitki alımı 4 Sızma Yer altı suları Yukarıda verilen su döngüsü şeması incelendiğinde, I. 4 numaralı olay sayesinde yeryüzündeki sular yer altı suları ile birleşir. II. 1 ve 3 numaralı olaylar sayesinde atmosferdeki su buharı oranı azalır. III. 5 ve 6 numaralı olaylar yeryüzündeki su oranını artıran etkenlerdir. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) I ve II B) I ve III C) II ve III D) I, II ve III 2. Canlı vücuduna katılan elementlerden biri karbondur. Karbonun canlı ve cansız çevre arasında dolanımına kar- bon döngüsü denir. Güneş ışığı Fabrika CO2 emisyonu Karbon değişimi Yangın Fotosentez yaFkıotlsailr Orgaçnüirzümmaelasriın Fitoplankton Kaya oluşumu (Tek hücreli canlılar) Tortular Yukarıda verilen görsel incelendiğinde karbon döngüsü ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Havadaki karbondioksidin yapısında bulunan karbon, fotosentez ile bitki tarafından alınarak besin yapısına katılır. B) Fabrikalar, orman yangınları ve hayvanlar atmosferdeki CO2 oranını artıran faktörlerdir. C) Organizmaların öldükten sonra çürümesi ile canlıların vücudundaki karbon doğrudan tekrar bitkilere geçer. D) Okyanuslarda bulunan fitaplanktonlar fotosentez ile besin üreten canlılardır. Fen Bilimleri 200 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 6 TEST 3. Çiçek özü (Polen) Bal Besin (Glikoz) Karbondioksit Halil Yukarıdaki görselde karbon döngüsünün bir örneği görülmektedir. Bu örnekte, • Halil solunum sonucu CO2 üretmektedir. • Bitki karbondioksidi fotosentezde besin üretmek için kullanmaktadır. • Arı bitki özünü alarak bal yapmaktadır. • Halil bu balı yiyerek enerji ve CO2 üretmektedir. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bu olaydan çıkarılabilecek bir sonuç değildir? A) Madde döngülerinde farklı türde canlılar yer alabilir. B) Verilen döngüde Güneş ışığının etkisi bulunmaktadır. C) Döngünün tamamlanmasında fotosentez ve solunumun katkısı vardır. D) Halil gerçekleşen karbon döngüsüne oksijen üreterek katkı sağlamıştır. 4. Soluduğumuz havanın yaklaşık %78'ini azot gazı (N2) oluşturur. Azot canlıların yapı taşı olarak kabul edilen pro- teinin yapısına katıldığı için çok önemlidir. Havadaki azotun toprağa, topraktaki azotun ise havaya karışması azot döngüsü sayesinde gerçekleşir. Azot N2 GazSıvı NNiOtra3-t yağ NNiOtri2-t Kömür Mantar Azot Ayrıştırıcı Amonyak tutucu NH3 Verilen görsele göre, aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Canlılar havadaki azotu doğrudan kullanamaz. Bunun için azotun azotlu bileşiklere dönüştürülmesi gerekir. B) Volkanik patlama havadaki azot miktarını, canlı kalıntılarının ayrıştırılması ise topraktaki azot miktarını artıran olaylardır. C) Azot, tüketicilerin vücuduna katılmadan önce sırayla amonyak, nitrit ve nitrata dönüştürülerek bitkilerin kulla- nabileceği hâle gelir. D) Topraktaki fazla azotun havaya direk olarak aktarımı söz konusu değildir, öncelikle bitki köküne geçmesi gerekir. 8. Sınıf 201 Fen Bilimleri
TEST 6 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 5. Havada bulunan gazların normal değerlerinin altına düşmesi Yıldırım veya üzerine çıkması doğal dengenin bozulduğunu gösterir. Madde döngülerinde yer alan etkenlerin bu yüzden sağlıklı iş- lemesi önemlidir. Yandaki görselde azot döngüsündeki etkenler ve döngünün yönleri görülmektedir. • Kocaeli’de sanayi tesislerinin havada oluşturduğu kirlilik, yoğun azot gazından dolayı asit yağmurlarına neden ol- Toprak Dönüştürücü bakteriler Azot muştur. Ayrıştırıcı bakteriler • Karadeniz’de fındık tarımıyla uğraşan insanların hayvan bağlayıcı atıklarını tarlaya dökmeleri ürün verimini artırmıştır. bakteriler • İzmir’de zararlı kimyasalların toprağa karışması, bitkilere ve toprakta yaşayan bakterilere zarar vermiş, havadaki azot döngüsünü etkilemiştir. Görsele ve verilen bilgilere göre, aşağıdaki yorumlardan hangisi doğrudur? A) Fındık bahçelerinde ayrıştırıcı bakteriler, azot bağlayıcı bakterilerden sonra döngüde yer almıştır. B) İzmir’de bir süre sonra asit yağmurları görülmeye başlayacaktır. C) Azot bağlayıcı bakteriler topraktaki azotun bitkilerin yapısına katılmasına yardımcı olmaktadır. D) Karadeniz’de dökülen hayvan atığı nedeniyle fındık arazilerinde doğal denge bozulmuştur. Baraj Sorusu 6. İlkbaharda hava yağmurlu Yazın sıcaklık en üst seviye- Sonbaharda havada gök gü- Kışın hava soğuk ve kar ya- olur. Sıcaklıklar artmaya ve dedir. Bitkiler canlı ve yap- rültüsü, yağış ve yıldırım ğışlı olur. Ağaçlar yaprakları- olayları görülür. Ağaçlar yap- nı dökmüş ve metabolizma bitkiler yeşermeye başlar. rakları boldur. raklarını döker. faaliyetleri azalmıştır. Mevsimsel değişimler dikkate alındığında, • İlkbaharda toprakta bulunan azot bağlayıcı ve ayrıştırıcı bakteriler, topraktaki azotun bitkilerin yapısına ve ha- vaya karışmasında rol oynar. Havanın oksijen seviyesinde bitkilerin yeşermesiyle artış görülür. • Yazın havanın oksijen oranı yüksektir. Bitkiler köklerindeki azotu büyümek için kullanmaktadır. • Sonbaharda gerçekleşen hava olaylarıyla havadaki azot toprağa karışmış, ağaçların yaprak dökmesinden do- layı da oksijen miktarı azalıp karbondioksit miktarı artmıştır. • Kışın karbondioksit oranı en yüksek seviyededir. Topraktaki ayrıştırıcı bakteriler ise görevlerini yapmakta, ölü organizmaları parçalayarak yapısındaki azot ve karbon gibi molekülleri ayrıştırmaktadır. Yukarıdaki bilgilere göre, seçeneklerden hangisi söylenebilir? A) Sonbaharda bitkiler oksijen üretmediğinden, oksijen döngüsü durmaktadır. B) Azot döngüsünde, yıldırım olayının etkisi olmaktadır. C) Kışın karbondioksit döngüsü, yaza göre hızlı gerçekleşmektedir. D) İlkbaharda azot döngüsü hızlanmasına rağmen, oksijen döngüsü yavaşlamaktadır. Fen Bilimleri 202 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 7 TEST 2368 KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİKLERİNİN NEDENLERİ VE OLASI SONUÇLARI 1. Sera Etkisi: Güneş ışınları, Dünya atmosferine girmeden Güneş Dünya’nın etrafını çeviren sera gazları (su buharı, karbondiok- ışınları sit, metan, ozon gibi) tarafından süzülür, bir kısmı soğrulur bir kısmı da geri yansıtılır. Yeryüzüne ulaşan ışınların bir kısmı ise Dünya ile ozon tabakası arasında yansımalar yaparak Dünya’nın ısısının dengede kalmasını sağlar. Bu olaya sera etkisi denir. An- cak Dünya’nın etrafını saran ozon tabakası bazı yerlerde incel- diği ve ısıyı tutan karbondioksit gazı arttığı için ısıyı taşıyan Gü- neş ışınları Dünya’da hapsolur ve ısı artışına sebep olur. Ozon tabakasının inceldiği bölgelerden geçen zararlı Güneş ışınları te- Ozon mas ettiği canlılarda deri kanseri, katarakt ve deride leke oluşu- tabakası mu gibi hastalıklara sebep olmasının yanında ısı artışı, sel, bu- harlaşmanın artması, buzulların erimesi gibi olumsuz iklimsel ve doğa olaylarına da neden olur. Verilen bilgilere göre, aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Güneş’in zararlı ışınlarından korunmak için uzun süre Güneş altında kalmamalı ve koruyucu kıyafetler giymeliyiz. B) Dünya’daki ısı artışının sebeplerinden biri de karbondioksidi kullanan ormanların yok edilmesidir. C) Sel ve buzulların erimesi gibi olaylar gelecekte Dünya’da yaşayan canlıların içme suyu sıkıntısı çekmeyece- ğini gösterir. D) Dünya’nın ısısı Dünya’nın etrafını saran sera gazları tarafından dengede tutulmaktadır. 2. Fosil yakıtların kullanılması iklim değişikliğinin başlıca sebep- lerindendir. AB liderleri Mart 2007’de bu yönde bir politikayı kabul etti. Etkili bir enerji ve iklim değişikliği politikası, ener- jiyi üretme ve kullanma biçimimizi ve kullandığımız enerji tür- lerini değiştirmeye yönelik yeni bir sanayi devriminin başlan- gıcına işaret etmektedir. Amaç, düşük karbonlu teknolojilerin ve enerji kaynaklarının birleşimine dayanan, iklim dostu bir eko- nomiye geçmektir. Küresel ısınmayı 2°C ile sınırlandırmak için, 10–15 yıl içinde küresel sera gazı salınımlarının azaltıl- ması, 2050’ye kadar ise salınım düzeylerinin 1990 düzeyinin yarısına çekilmesi gerekmektedir. İlk adım olarak AB, sanayi ülkelerinin 2020’ye kadar sera gazı salınımlarını 1990 düzeylerinin %30 altına çekmeleri gerektiğini öne sürmektedir. Dünya sıcaklığının Sanayi Devrimi öncesine kıyasla 2 °C'tan daha fazla yükselmesi du- rumunda, iklim değişikliği geri döndürülemez hâle gelecek ve uzun vadede çok büyük etkiler yaratacaktır. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bu etkilerden biri olamaz? A) Avrupa ülkelerinin kapladığı toprakların büyük bir kısmı da dâhil olmak üzere, yeryüzünün alçak kesimleri yük- selen deniz seviyesinin altında kalırken sonunda tamamen yok olabilir. B) Dünya’nın birçok bölgesinde, herkese yetecek kadar içme suyu bulmak imkânsız hâle gelebilir. C) Hem fiziksel hem de ekonomik zararlara yol açan kötü hava koşulları ve farklı bir iklimle başa çıkmanın geti- receği yüksek maliyetler karşısında ülke ekonomileri de çökme tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir. D) Kutuplardaki buzul seviyeleri yükselip buzullarda yaşayan canlıları olumsuz etkileyebilir. 8. Sınıf 203 Fen Bilimleri
TEST 7 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 3. Ekolojik ayak izi, insanların kullandığı yenilenebilir enerji kaynaklarını sağlayabilmek için gere- ken, biyolojik olarak verimli alanları ve suyun bulunduğu alanı hesaplar. Ekolojik ayak izi, 1961 ile 2007 yılları arasında iki katına çıktı. Karbon ayak izi ise son 10 yılda üç katına çıktı. Bu şe- kilde devam edersek 2030 yılında 2; 2050 yılında ise 2,8 gezegene ihtiyacımız olacak. Yukarıdaki metin dikkate alındığında aşağıdakilerden hangisi ekolojik ayak izimizi küçült- mek için yapmamız gerekenlerden biri değildir? A) Kalkınma yollarını değiştirmeli, doğayla uyum içinde yaşamamızı sağlayacak kalkınma yol- ları bulmalıyız. B) Enerji verimliliğini artırmalı ve beslenme biçimimizi değiştirmeliyiz. C) Sınırlı kaynakların adil paylaşımını sağlamalı ve eşitsizliği önlemeliyiz. D) Korunan alanları azaltmalıyız. Baraj Sorusu 4. KYOTO PROTOKOLÜ Üye Ülkeler Avustralya Japonya Avusturya Rusya Kanada ABD Finlandiya Almanya İsveç Anlaşma Maddeleri 2. Madde I. Ulusal ekonominin ilgili sektörlerinde enerji verimliliğinin artırılması II. S era gazlarının depolanması ve çökmelerinin artırılması. Sürdürülebilir orman yönetimi uygulamaları, ağaç- landırma ve yeniden orman meydana getirilmesinin teşviki III. İklim değişikliğine uygun sürdürülebilir tarım şekillerinin teşvik edilmesi IV. Yeni ve yenilenebilir enerji kaynakları, karbondioksit salınımını azaltan teknolojiler ile çevre dostu ileri ve yenilikçi teknolojilerin desteklenmesi, geliştirilmesi ve kullanımının artırılması VI. S era gazı salımlarına neden olan tüm sektörlerde, mali teşvikler, vergi ve gümrük istisnalarını kademeli olarak azaltmak Fosil yakıtlı elektrik üretiminde daha verimli ve temiz yakma teknolojilerinin kullanımı artırılarak sera gazı salınımının minimum seviyeye çekilmesi. Biyokütle, rüzgâr, güneş ve hidrolik enerji gibi yenilenebilir ener- jilerden yararlanmanın teşvik edilmesi Küresel iklim değişikliği ve küresel ısınma sorunlarına karşı uluslararası bir anlaşma olan Kyoto Protoko- lü ile ilgili tabloda yer alan bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) Sürdürülebilir orman yönetimi ve ağaçlandırmayı teşvik ederek havadaki karbondioksit miktarını azaltmayı he- deflemektedir. B) Kyoto Protokolü doğaya ve atmosfere salınan karbonmonoksit ve CFC gibi gazların salınımını durdurmayı amaçlamaktadır. C) Almanya’da elektrikli arabaların trafikte kullanımının yaygınlaşması IV. maddenin hassasiyetle uygulandığını gösterir. D) Yakıt tüketimi ve kullanılacak yakıt çeşitleriyle ilgili, yanma sonucu oluşabilecek kirliliği en alt seviyede tutabi- lecek tedbirleri teşvik etmiştir. Fen Bilimleri 204 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 8 TEST 2369 KAYNAKLARIN KULLANIMINDA TASARRUFLU DAVRANMANIN ÖNEMİ 1. Akıllı bina uygulamaları enerji tasarrufunu ön plana alan, teknolojik bina yönetim ve kullanım sistemleridir. Bu uy- gulamalardan bazıları şunlardır: – Otomatik yangın algılama ve söndürme sistemleri (su, toz, gaz kullanımı) – Karbonmonoksit gaz algılama sistemleri – Kartlı geçiş kontrol ve acil anons tahliye sistemleri – Isıtma, havalandırma ve aydınlatma kontrol sistemleri – Binanın konumu, yönü ve cephe kaplama uygulamaları Aşağıda bazı pratik uygulama örnekleri verilmiştir: Mühendis Tarık Bey, yaptığı bina tasarımlarında akıllı kabuk denilen, tıpkı can- lı derisi gibi kendini ayarlayarak dış koşullara uyum sağlayan ve bu yolla bi- na içi ışık, ses, iklim ve hava kalitesi gibi ihtiyaçların sağlanmasında enerji harcamalarının azaltılıp kullanıcı konforunun yükseltilmesini sağlayan yapı elemanları ve çift yönlü cephe uygulaması kullanmaktadır. Türkan Hanım evine otomatik ısıtma / soğutma sistemi kurdurarak odalara Güneş ışığının girmesini kontrol eden panjurlar taktırmış ve bu şekilde hem fatura giderlerini düşürmüş hem de çevreci bir yol izlemiştir. Yeni ev alan Adnan Bey, evine kablosuz otomasyon sistemi kurdurarak kab- lo, plastik ve diğer malzemelerden tasarruf sağlamış hem de kullanılmadığı sürelerde aydınlatma ve ısınma sistemleri kendiliğinden kapanarak %70 ora- nında enerji tasarrufu sağlamıştır. Yukarıda anlatılan akıllı bina uygulamaları dikkate alındığında, I. Adnan Bey hem kablo hem enerji tasarrufu sağlayıp çevre kirliliğini azaltmaya yönelik büyük katkı sağlamıştır. II. Tarık Bey yaptığı projelerle hem enerji harcamalarını azaltmayı hem de yaşam konforunu yükseltmeyi amaç- lamıştır. III. Güneş ışığı, ısıtma ve soğutma maliyetlerini düşürecek şekilde evlerde ve işyerlerinde kullanılabilir hale geti- rilebilir. IV. Akıllı bina uygulamalarının enerji tasarrufu sağlamasına rağmen çevre kirliliği ve plastik atıklar konusundaki olumsuz etkileri daha fazladır. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) I ve III B) II ve III C) I, II ve III D) I, II ve IV 8. Sınıf 205 Fen Bilimleri
TEST 9 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 2370 KAYNAKLARIN TASARRUFLU KULLANIMINA YÖNELİK PROJELER 1. Doğal kaynaklara zarar vermeden, kaynakların bilinçli tüketilmesini sağlayarak gelecek nesillerin ihtiyaçlarının kar- şılanmasına yönelik bugünün ve geleceğin planlanmasına sürdürülebilir kalkınma denir. Ekonomik ve sosyal kal- kınmanın en önemli girdilerinden biri enerjidir. Sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması da yine enerji ile mümkün- dür. Ancak, enerji kaynaklarının en önemlisini oluşturan petrol, doğalgaz, kömür gibi fosil yakıt rezervlerinin hızla tükenmekte oluşu ve enerji tüketimindeki hızlı artışa bağlı olarak bu kaynakların yol açtığı ozon tabakasının incel- mesi, sera gazı emisyonları gibi çevresel sorunlar enerji verimliliğini gündeme getirmiştir. Enerjiyi üretmek kadar, üretilen enerjiden verimli şekilde faydalanmak da artık ülkelerin önemli konularından biri hâline gelmiştir. Sürdü- rülebilir yaşam için hem bireylere hem de kurumlara bazı sorumluluklar düşmektedir. Aşağıda ülkemizde düzenlenen bir film festivalinin afişinden bir kesit verilmektedir. Festivali birlikte organize Yerel destekçilerin edeceğiniz diğer topluluk- logolarını bize iletin. En az 3 kişilik larla iletişime geçin. ekibinizi kurun. Filmlerin sorumluluğunu Festivali kendi alacak ekip arkadaşları- bölgenizde tanıtın. Unutulmaz bir festival Açılış gecesi nızı bize bildirin. gerçekleştirin. organizasyonu yapın. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi festivale katılan bir ekibin yapacakları arasında değildir? A) Ambalaj atıklarını geri kazandırma sisteminin oluşturulmasında etkin bir rol oynayan ÇEVKO'nun bölge tem- silcisi ile iletişime geçmek. B) Elektrik, su, doğalgaz, petrol gibi sıkça kullanılan kaynakların tasarruflu kullanımına yönelik bir kısa film çekmek. C) Festivalin geniş topluluklara ulaşabilmesi için tanıtım materyalini öncelikle okul öncesi çocuklara dağıtmak. D) Temiz su kaynaklarının tükenmesi, havanın kirlenmesi, canlıların nesillerinin tükenmesi gibi doğada bulunan düzenin değişmesinin nedenlerini araştırarak açılış gecesi için bir sunum hazırlamak. Fen Bilimleri 206 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 10 TEST 2371 GERİ DÖNÜŞÜM İÇİN KATI ATIKLARIN AYRIŞTIRILMASININ ÖNEMİ 1. Kaynağında Ayrı Toplama Düzenli depolama alanı Organik Aktarma atıklar istasyonu Geri dönüşüm tesisleri Geri kazanılabilir Ambalaj atıkları atıklar toplama aracı Geri kazanım Ambalaj atıkları konteyneri ayırma tesisi Geri dönüşüm, kullanım dışı kalan geri dönüştürülebilir atık malzemelerin çeşitli geri dönüşüm yöntemleri ile ham- madde olarak tekrar imalat süreçlerine kazandırılmasıdır. Atık malzemelerin hammadde olarak kullanılması çev- re kirliliğinin engellenmesi açısından da önemlidir. Kullanılmış ambalajların ve diğer değerlendirilebilir atıkların ge- nel çöpten ayrı ve temiz olarak toplanması yöntemi geri kazanım sürecinin ilk aşamasını oluşturmaktadır. Geri dönüştürülebilir nitelikteki bu atıklar normal çöple karıştığında bu malzemelerden üretilen ikincil malzemeler çok daha düşük nitelikte olmakta ve temizlik işlemlerinde sorunlar olabilmektedir. Bu yüzden geri dönüşüm işleminin en önemli basamağını kaynakta ayırma ve ayrı toplama oluşturmaktadır. Ayrı toplanan geri kazanılabilir atıkların geri dönüşüm işlemine tabi tutulabilmesi için cinslerine göre de ayrılmaları gerekmektedir. Türkiye’de çöp miktarının yaklaşık %15-20'sini geri kazanılabilir nitelikli atıklar oluşturmaktadır. Hurda kâğıdın tekrar kâğıt imalatında kullanılması hava kirliliğini %74-94, su kirliliğini %35, su kullanımını %45 azaltabilmektedir. Verilen metin ve görsele göre, aşağıdaki sonuçlardan hangisine ulaşılamaz? A) Doğal kaynaklarımız dünya nüfusunun artması ve tüketim alışkanlıklarının değişmesi nedeni ile her geçen gün azalmaktadır. Bu nedenle değerlendirilebilir nitelikli atıkları geri dönüştürmek sureti ile doğal kaynaklarımızı verimli kullanmak zorundayız. B) Atıkların kaynağında ayrıştırılması geri dönüşüm malzeme üretiminde endüstriyel işlem sayısını azaltmak su- retiyle enerji tasarrufu sağlar. C) Geri dönüşümün uygulanması ile çöplere giden atık miktarında azalma sağlanarak bu atıkların taşınması ve depolanması işlemleri için daha az miktarda alan ve daha az enerji kullanılmış olur. D) Atıkların kaynağında ayrıştırılması geri dönüşüm sürecini uzatacağından ayrıştırma işleminin geri dönüşüm merkezlerinde yapılması zamandan tasarruf sağlayacaktır. 8. Sınıf 207 Fen Bilimleri
TEST 11 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 2372 1. GERİ DÖNÜŞÜMÜN ÜLKE EKONOMİSİNE KATKISI Geri dönüşüm, potansiyel olarak faydalı materyallerin yeniden kazanılarak sürekliliğinin sağlanması için kimyasal ve fiziksel işlemlerle kullanıma sunulması anlamına geliyor. Atık malzemeler geri dönüştürülerek yalnızca çevre kirliliği önlenmiyor aynı zamanda kâğıt, plastik, alüminyum, tekstil ve elektronik ürünlerin tekrar kullanılması sağ- lanıyor. Dünyada geri dönüşümde en iyi ülkeler arasında Avusturya, Almanya, Tayvan, Mısır, Brezilya ve Singa- pur yer alıyor. Geri dönüşüm oranının en yüksek olduğu ülkelerden Avusturya, atıklarının %63’ünü geri kazana- biliyor. Almanya ve Tayvan’da geri dönüşümden elde edilen verimin %60 olduğu biliniyor. 2014 yılında geri kazanım çalışmalarıyla birinci sırada yer alan Brezilya, geri dönüştürülebilir materyallerinden %98,4 verim alma- yı başarmış. Listeyi takip eden Mısır, “Zaballeen People” ismiyle yürüttükleri geri dönüşüm çalışmalarıyla biliniyor. Resmi olarak herhangi bir dayanağı olmayan ancak insanlar arasındaki dayanışma sayesinde biriktirdikleri tüm atıkların %80’ini geri dönüştürmeyi başaran bu çalışma, diğer ülkelere herhangi bir zorunluluk, yasa ve kural da- yatmadan da nelerin başarılabileceğini kanıtlar nitelikte. Singapur ise geri dönüşümünü gerçekleştirdiği materyal- lerden %59 kazanım sağlamayı başarmış. Aşağıdaki tabloda 2015 yılında ülkemizde geri dönüşümü sağlanan bazı maddelere ait istatiksel bilgiler verilmektedir. Ambalaj cinsi Piyasaya sürülen ambalaj Geri kazanılan miktar Geri kazanım oranı (%) miktarı (ton) (ton) Metal 148 112 50 Plastik 1 244 065 73 507 40 Kompozit 90 668 501 455 82 Kâğıt, karton 1 530 578 74 095 97 Cam 696 176 1 484 660 31 Ahşap 473 710 212 701 21 Toplam 4 183 309 100 051 60 2 446 469 Verilen bilgiler ve tablo dikkate alındığında aşağıdaki sonuçlardan hangisine ulaşılamaz? A) Türkiye’de bazı ürünlerin geri kazanım oranında düşüklük olsa da toplamda %60’lık oran, geri dönüşümde en iyi ülkelerden bazılarının oranlarına yakındır. B) Türk halkı en fazla kâğıt atıkların geri kazanımında duyarlıdır. C) Ülkemizde de herhangi bir yasa ve zorunluluk olmadan insanlar arasındaki dayanışma ile çeşitli kampanyalar düzenlenerek cam ve ahşapta da geri kazanım oranı artırılabilir. D) Ülkemizde plastik geri dönüşüm oranının düşük olmasının sebebi, plastik ürünlerin ülkemizde yaygın olarak kullanılmamasıdır. Fen Bilimleri 208 8. Sınıf
ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 11 TEST 2. Çöpler içindeki cam, metal, plastik ve kâğıt / karton gibi atıklar çeşitli işlemlerden geçirilerek değerlendirilebilmek- tedir. Bu atıkların hammadde, olarak kullanılıp tekrar şişe, kutu plastik, kâğıt, gübre gibi yeni maddelere dönüştü- rülmesine geri dönüşüm denir. Geri dönüşümün ülke ekonomisine, çevre kirliliğinin önlenmesine su tasarrufuna ve bitki örtüsünün korunmasına çok önemli katkıları bulunmaktadır. Madde Üretilen (Ton) Piyasaya sürülen (ton) Geri kazanılan (ton) Gerçekleşen geri kazanım oranı (%) Plastik 3 150 000 915 301 497 089 Metal 373 682 142 482 81 146 54 Kompozit 300 519 96 385 55 410 57 Kâğıt karton 2 757 848 1 604 823 1 258 128 57 Cam 1 331 265 845 615 193 563 78 Ahşap 719 741 523 261 13 509 23 22 Yukarıda bazı maddelerin 2017 yılında üretilen, piyasaya sürülen ve geri dönüştürülen miktarları verilmiştir. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Ülke halkı en fazla metal ve kompozitlerin geri kazanımında bilinçli davranmıştır. B) Ülke halkı cam ve ahşap ürünlerin geri dönüşümüne karşı diğer maddelere göre daha fazla duyarlıdır. C) Plastik ürünlerinin geri dönüşüm oranının metal ürünlerin geri dönüşüm oranından az olması plastik ürünlerin daha az üretilmesine bağlıdır. D) Yapılan etkili bir çalışma ile metal, plastik, ahşap kompozit ve cam ürünlerin geri dönüşümünde de halk daha çok bilinçlendirilmelidir. Baraj Sorusu Harcanan enerji (GJ / ton) : Kâğıt : Alüminyum 3. Harcanan enerji (GJ / ton) 24 : Plastik 8 : Cam 185 5 2 İkincil kaynaktan 24 üretim 12 4 Kaynağından üretim Grafikte bazı maddelerin kaynağından ve ikincil kaynaktan üretiminde harcanan enerjiler verilmiştir. Bu grafiklere göre, aşağıdaki yorumlardan hangisi yapılamaz? A) Maddelerin ikincil kaynaktan üretimi ile büyük ölçüde enerji tasarrufu sağlanabilir. B) İkincil kaynaktan üretimde en fazla enerji tasarrufu sağlayan madde alüminyumdur. C) Kâğıdın kaynağından üretilmesi ikincil kaynaktan üretilmesine göre daha çok fayda sağlar. D) Plastik ürünlerin kaynağından üretimi yerine ikincil kaynaktan üretilmesinde ekonomik anlamda kazanç elde edilmez. 8. Sınıf 209 Fen Bilimleri
TEST12 ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ VE ÇEVRE BİLİMİ 2373 KAYNAKLARIN TASARRUFLU KULLANILMAMASI DURUMUNDA GELECEKTE KARŞILAŞILABİLECEK PROBLEMLERE YÖNELİK ÇÖZÜM ÖNERİLERİ 1. Enerji tüketimindeki artış, önemli çevre sorunlarını da beraberinde getiriyor. Enerjiden kaynaklanan Avrupa Ko- misyonu verilerine göre 20. yüzyılda, küresel enerji kullanımı yirmi kat artmış. 2020 yılına kadar %2 oranında da- ha artması bekleniyor. Bu da, 2035 yılına kadar enerji tüketiminin iki kat artması demek. Ancak, enerjiye olan ta- lebin her geçen gün artması, önemli çevre sorunlarının ortaya çıkmasına neden oluyor. Enerjiden kaynaklanan emisyonlar hava, su ve toprak kirliliği yaratırken insan sağlığını, doğayı ve biyoçeşitliliği tehdit ediyor. Toplu balık ölümleri Buzulların erimesi Sel felaketi Su kıtlığı Yukarıda kaynakların tasarruflu kullanılmaması durumunda gelecekte karşılaşılabilecek problemler belirtilmiştir. Buna göre, bu problemleri en aza indirebilmek için aşağıdakilerden hangisinin yapılması uygun olmaz? A) Sanayide daha verimli son teknoloji cihazların kullanımı gibi tasarruf tedbirleri yaygınlaştırılmalıdır. B) Ulaşım sektöründe toplu taşıma kullanımının yaygınlaşması, hibrit motorlu araçların kullanımı, gereksiz yere bireysel araç kullanımının azaltılması sağlanmalıdır. C) Konutlarda bina yalıtımı, çift cam kullanımı, verimli elektronik eşya kullanımı yaygınlaştırılmalıdır. D) Sanayide fosil yakıtların kullanımı artırılıp konutlarda yenilenebilir enerji kullanımı yaygınlaştırılmalıdır. Fen Bilimleri 210 8. Sınıf
BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 13 TEST 2374 1. Fotosentezde topraktan kökler aracılığıyla alınan su ve mineraller, havadan alınan karbondioksit ile klorofil içinde kullanılır. Bu faktörler fotosentez hızını etkiler. Aşağıda bu faktörlerden ikisinin fotosentez hızına etkisi verilmiştir. Fe, Mg, Ca, Na, P, N, S, K gibi mineraller Yüksek ışık şiddetindeki fotosentez hızı, dü- fotosentezde etkilidir. Mineraller fotosen- şük ışık şiddetindeki fotosentez hızından da- tez enzimlerinin etkinliğini ve ATP sente- zini etkiler. Ortamda miktarı en az olan mi- ha yüksek olur. Ancak sıcaklık artışı her iki ışık neral bitki büyümesini sınırlandırır. şiddetinde de belirli bir değere kadar fotosen- Mineral oranı (%) tez hızını artırır. Fotosentez hızı : Yüksek ışık şiddeti : Düşük ışık şiddeti Ca P Mineral Sıcaklık (°C) K Mg 10 20 30 40 50 60 Aşağıda aynı oranda karbondioksit ve yeterli miktarda su bulunan aydınlık ortamda yetiştirilen özdeş üç bitkinin aynı süre sonundaki boy uzunlukları verilmiştir. Başlangıçta E LM Bitkilerin saksılarındaki toprağın mineral oranları ile ışık şiddeti ve sıcaklıkları ise aşağıda karışık olarak verilmiştir. Mineral oranı (%) Mineral oranı (%) Mineral oranı (%) Yüksek ışık şiddeti 30 °C sıcaklık Düşük ışık şiddeti 30 °C sıcaklık Mineral Mineral Mineral Düşük ışık şiddeti Ca P K Mg Ca P K Mg Ca P K Mg 40 °C sıcaklık 1. toprak 2. toprak 3. toprak Buna göre, verilen bitkilerin bulundukları ortamlar ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) E bitkisi 2. toprakta, düşük ışık şiddeti ve 40 °C sıcaklıkta yetiştiriliyor olabilir. B) L bitkisi 3. toprakta, yüksek ışık şiddeti ve 30 °C sıcaklıkta yetiştiriliyor olabilir. C) M bitkisi 1. toprakta, düşük ışık şiddeti ve 30 °C sıcaklıkta yetiştiriliyor olabilir. D) E bitkisinin boyunun M bitkisine ulaşması için topraktaki Ca oranı artırılabilir ya da sıcaklık 10 °C’a düşürülebilir. 8. Sınıf 211 Fen Bilimleri
TEST13 BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 2. Belirli sınırlar içinde yaşayan bazı canlı türleri ara- 3. Aşağıdaki deney su bitkilerinin fotosentezini etkile- sındaki besin ilişkisi aşağıdaki gibidir. yen çevresel faktörleri açıklamaya yönelik olarak hazırlanmıştır. Bir süre sonra bu yaşam alanındaki doğal denge Gaz bozuluyor ve buna bağlı olarak ot ve kurt sayıları kabarcıkları aşağıdaki grafikteki gibi değişim gösteriyor. Cam tüp Birey sayısı Işığı geçiren Ot kap Kurt Elodea bitkisi Zaman Deney üzerinde yapılan değişiklikler ve bunun so- nucunda gaz kabarcıklarının sayısındaki değişim Buna göre, kurt ve yaban keçisinin doğal den- aşağıdaki tabloya kaydedilmiştir. ge bozulmadan önceki ve sonraki birey sayıla- rındaki değişimi gösteren grafik aşağıdakiler- Zeka Küpü Yayınları Deney üzerinde Kabarcık den hangisinde doğru verilmiştir? yapılan değişiklikler sayısındaki A) Birey sayısı değişim Yaban İçinde çözünmüş CO2 gazı Artar keçisi bulunan gazoz eklendi. Önce Kurt Zaman B) Birey sayısı Sonra Önce Yaban Işık söndürüldü. Durur C) Birey sayısı keçisi Azalır Karbondioksit tututucu kireç Artar Önce Kurt suyu eklendi. D) Birey sayısı Sonra Zaman Elodea bitkisi eklendi. Önce Kurt Tabloya göre aşağıdakilerden hangisi söylene- bilir? Yaban keçisi A) Fotosentez sonucu oluşan O2 gazı miktarı or- tamdaki CO2 gazı miktarına bağlı değildir. Sonra Zaman B) Karanlık ortamda yeşil bitkiler fotosentez yap- Yaban maya devam eder. keçisi C) Ortamdaki CO2 gazı miktarı azalırsa bitkinin so- Kurt lunum hızı da azalır. Sonra Zaman D) Bir ortamdaki yeşil bitki sayısı ile o ortamda olu- şan O2 gazı miktarı doğru orantılıdır. Fen Bilimleri 212 8. Sınıf
BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 13 TEST 4. Kaptaki O2 miktarı O2 gazı 12 3 ölçer Zaman Yukarıda güneş ışığı ile aydınlatılmış tamamen kapalı bir düzenek içerisine menekşe bitkisi yerleştirilmiştir. Cam kaptaki O2 gazı miktarı gündüz belli zaman aralıklarında ölçülmüştür. Bitkinin fotosentez ve solunum hızına bağlı olarak cam kapta meydana gelen O2 gazı miktarındaki değişim grafiği yukarıdaki gibidir. Grafiğe göre, I. Bitki bütün zaman aralıklarında fotosentez yapmıştır. II. Bitki 2. zaman aralığında sadece solunum yapmıştır. III. 3. zaman aralığında fotosentez hızı solunum hızından daha fazladır. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve III D) II ve III 5. Küresel ısınma, Dünya’nın ortalama sıcaklık değerlerindeki iklim deği- şikliğine yol açabilecek artışı ifade eder.Türkiye karmaşık iklim yapısı ne- deniyle küresel ısınmaya bağlı olarak görülebilecek iklim değişikliğin- den en fazla etkilenecek ülkelerden biridir. Üç tarafının denizlerle çevrili olması nedeniyle Türkiye’nin farklı bölgeleri iklim değişikliğin- den farklı biçimde ve değişik boyutlarda etkilenecektir. Örneğin, çöl- leşme tehdidi altında bulunan Güney Doğu ve İç Anadolu gibi kurak ve yarı kurak bölgelerle, yeterli suya sahip olmayan yarı nemli Ege ve Akdeniz bölgeleri sıcaklık artışından daha fazla etkilenmiş olacak- tır. Türkiye’de uzun yıllar yağış ortalaması 631 mm iken 1999 yılında %15 oranında, 2000 yılında ise %7 oranında azalmıştır. Ortalama yağışın azalması yanında yağış rejiminde de sapma görülmektedir. Yağış miktarında meydana gelen bu azalışlar ve yağış rejimindeki sapmalar, tarımsal üre- timi olumsuz yönde etkilemektedir. Nitekim ülkemizin bazı önemli hububat üretim merkezlerinde, ürün kayıpları- nın %40-50 oranına ulaştığı gözlenmektedir. Kuraklığa neden olan şartların devam etmesi hâlinde, gelecek yıllar- da suyla ilgili daha büyük sıkıntılar meydana gelebilecektir. Araştırmacılara göre, iklim kuşakları yer kürenin jeolojik geçmişinde olduğu gibi Ekvator’dan kutuplara doğru yüzlerce kilometre kayabilecek. Bunun sonucunda Türkiye, bugün Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da hâkim olan sıcak ve kurak iklim kuşağının etkisine girebilecektir. Verilen metne göre, aşağıdaki çıkarımlardan hangisine ulaşılamaz? A) Küresel ısınmanın devam etmesi durumunda Güney Doğu ve İç Anadolu Bölgesi’nde Marmara Bölgesi’ne göre daha fazla baraja ihtiyaç duyulabilir. B) 1999 yılından 2000 yılına gelindiğinde yağış miktarındaki azalmada düşüş görüldüğüne göre 2020’li yıllarda bu azalma son bulacaktır. C) Küresel ısınmaya karşı gereken önlemler alınmadığı takdirde Türkiye’nin tarım ihracatında düşüş yaşanabilir. D) Dünya devletleri küresel ısınmaya karşı gereken önlemleri almadığı takdirde yalnızca Türkiye değil diğer ülkeler de farklı iklim kuşaklarının etkisine girebilir. 8. Sınıf 213 Fen Bilimleri
TEST 13 BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 6. İnsan nüfusunun artmasına bağlı olarak ortaya çıkan çevre sorunlarından biri de su ekosistemindeki organik atık- lardır. Bilim insanları, su ekosistemindeki organik atıkları hızlı bir şekilde ortadan kaldırmak için bir proje başlatıyor- lar. Bu proje kapsamında organik atıkları parçalayıcı enzimlerin bilgisinin kodlandığı genleri, kirli sularda yaşayan bakterilere aktararak bu bakterilerle organik atıkları ortadan kaldırmayı amaçlıyorlar. Amaçlarına ulaşırlarsa bu bak- terilerin genlerini daha hızlı çoğalan bakterilere aktararak bu bakterilerle su ekosistemindeki organik atıkların daha hızlı bir şekilde yok edilmesini sağlayacaklar. Bu proje kapsamında aşağıdaki işlemler gerçekleştiriliyor. • Altı adet özdeş kap ile A ve B grupları oluşturuluyor. • Birinci gruptaki kaplara 10 mg, ikinci gruptaki kaplara 30 mg organik atık konuluyor. A Grubu B Grubu Bakteri 1 birim K 1 birim L Bakteri 1 birim K 1 birim L yok bakterisi bakterisi yok bakterisi bakterisi (Kaplarda 10 mg organik atık var.) (Kaplarda 30 mg organik atık var.) Deney sonunda kaplarda kalan organik atık miktarları şekildeki grafiklerde verildiği gibidir. Deney sonunda kaplardaki organik atık miktarı (mg) Deney sonunda kaplardaki organik atık miktarı (mg) : Bakterisiz kap 30 30 : L bakterili kap 20 20 : K bakterili kap 10 10 0 A Grubu Kaplar 0 B Grubu Kaplar Buna göre, aşağıdaki ifadelerden hangisi söylenebilir? A) L bakterisi çok hızlı çoğaldığı için organik atıkların yok edilmesinde daha etkilidir. B) L bakterisi organik atıkların uzaklaştırılmasında daha etkili olduğu için genlerinin, hızlı çoğalan bakterilere ak- tarılması daha uygundur. C) K ve L bakterileri organik atıkların uzaklaştırılmasında hiç etkili olmamıştır. D) K bakterisi organik atıkların uzaklaştırılmasında daha etkili olduğu için genlerinin, hızlı çoğalan bakterilere ak- tarılması daha uygundur. 7. İstanbul İli Havadaki Madde Miktarı Değerleri (%) 2009 Yılı Nisan Ayı 2010 Yılı Nisan Ayı Normal Değerler Oksijen 20,5 20,3 21 Karbondioksit 0,04 0,05 0,037 Azot 91 85 78 Nem 75 89 62 Hava sıcaklığı 15 18 12 Yukarıdaki tabloda İstanbul ilinin iki ayrı yıla ait havayı oluşturan gazların oranları verilmiştir. Tabloya göre, aşağıdaki yorumlardan hangisi yapılamaz? A) Oksijen döngüsünde etkili olan üretici faktörler 2009 yılından 2010 yılına kadar gittikçe azalmıştır. B) Azotun havadan toprağa karışmasını sağlayan etkenler 2010 yılında azalmıştır. C) Oksijen ve karbon döngüsünde fotosentez ve solunum olaylarının katkısının olduğu söylenebilir. D) Havadaki gazların miktarları sıcaklık değerlerine etki etmiş olabilir. Fen Bilimleri 214 8. Sınıf
BAŞARI ÖLÇME TESTİ - I 13 TEST 8. Özgür fotosenteze etki eden faktörlerle ilgili aşağıdaki basamakları izleyerek bir deney yapıyor. Özdeş K ve L sak- sılarındaki iki aynı tür mevsim bitkisini eşit kollu teraziye koyuyor ve kütlelerinin eşit olduğunu gözlemliyor. Cam Işık geçirmeyen fanus cam fanus 12 saat sonra KL L K Daha sonra K saksısındaki bitkiyi cam fanus içinde gü- K saksısı İlk kütle (g) Son kütle (g) L saksısı 1200 1215 neşli ortamda, L saksısındaki bitkiyi ışık geçirmeyen cam 1200 1192 fanus içinde 12 saat bekletiyor ve sürecin sonunda bit- kileri tekrar eşit kollu terazi ile tartıyor. Bulduğu sonuç- ları hazırlamış olduğu tabloya kaydediyor. Buna göre, Özgür’ün yaptığı deneyle ilgili aşağıdaki grafiklerden hangisine ulaşılabilir? A) Bitkideki B) Fanus içindeki C) Fanus içindeki D) besin miktarı CO2 miktarı O2 miktarı Bitkilerin kütlesi K K K K L L L L Zaman Zaman Zaman Zaman 9. Besinlerin enzimler yardımıyla oksijen kullanılmadan parçalanıp enerji elde edilmesi- ne oksijensiz solunum denir. Oksijensiz solunum laktik asit ve etil alkol fermantasyo- nu olmak üzere iki çeşittir. Etil alkol fermantasyonunda enerjinin yanında alkol ve kar- bondioksit oluşurken laktik asit fermantasyonunda sadece asit oluşur. Yeşil ve su oranınca zengin yemlerin havasız ortamda süt asidi bakterileri yardımıyla fermantas- yona uğratılarak yani ekşitilerek saklanmasına silolama, bu işlem sonucu elde edilen yeme de silo yemi veya silaj denir. Silolanacak yemin nem oranının yeterli olması ge- rekir. Nem oranı %60’dan daha az durumdaki ottan silaj yapılması risklidir. Böyle du- rumlarda başka tarladan daha yüksek nem içeren otlarla karıştırmak gerekir. Nem ora- nı %75-85 olan bir ottan yapılacak silajın bozulma riskini ve silo kayıplarını azaltmak için biçilen ot uygun nem oranına gelene kadar soldurulmalıdır. Siloda hava bırakma- maya dikkat edilmelidir. 60 cm kalınlığındaki yığın 20-25 cm’ye düştüğünde iyi bir sı- kıştırma yapılmış demektir. Kış için eşit miktardaki aynı cins otlardan silaj yapan iki çiftçiden birincisi silajlardan %50 verim elde ederken ikincisi %90 oranında verim el- de etmiştir. Buna göre çiftçilerin silajlamaları için, I. Birinci çiftçinin silajlama yapacağı otların nem oranı %60’dan daha az olup kuru otlar arasında daha fazla ha- va bulunduğundan uygun oksijensiz ortam sağlanamamış olabilir. II. Her iki çiftçinin silajlamasında oluşan ürünlerin türü ile hamurun mayalanmasında oluşan ürünlerin türü aynıdır. III. İkinci çiftçinin silajlamasında birinci çiftçinin silajlamasına göre daha fazla karbondioksit üretilmiştir. ifadelerinden hangileri doğrudur? A) Yalnız I B) I ve II C) II ve III D) Yalnız III 8. Sınıf 215 Fen Bilimleri
Search
Read the Text Version
- 1
- 2
- 3
- 4
- 5
- 6
- 7
- 8
- 9
- 10
- 11
- 12
- 13
- 14
- 15
- 16
- 17
- 18
- 19
- 20
- 21
- 22
- 23
- 24
- 25
- 26
- 27
- 28
- 29
- 30
- 31
- 32
- 33
- 34
- 35
- 36
- 37
- 38
- 39
- 40
- 41
- 42
- 43
- 44
- 45
- 46
- 47
- 48
- 49
- 50
- 51
- 52
- 53
- 54
- 55
- 56
- 57
- 58
- 59
- 60
- 61
- 62
- 63
- 64
- 65
- 66
- 67
- 68
- 69
- 70
- 71
- 72
- 73
- 74
- 75
- 76
- 77
- 78
- 79
- 80
- 81
- 82
- 83
- 84
- 85
- 86
- 87
- 88
- 89
- 90
- 91
- 92
- 93
- 94
- 95
- 96
- 97
- 98
- 99
- 100
- 101
- 102
- 103
- 104
- 105
- 106
- 107
- 108
- 109
- 110
- 111
- 112
- 113
- 114
- 115
- 116
- 117
- 118
- 119
- 120
- 121
- 122
- 123
- 124
- 125
- 126
- 127
- 128
- 129
- 130
- 131
- 132
- 133
- 134
- 135