Important Announcement
PubHTML5 Scheduled Server Maintenance on (GMT) Sunday, June 26th, 2:00 am - 8:00 am.
PubHTML5 site will be inoperative during the times indicated!

Home Explore Quran Kraim 06

Quran Kraim 06

Published by Qulb Abbas, 2022-08-29 04:05:47

Description: Quran Kraim 06

Search

Read the Text Version

6. Sınıf 3. Felak Suresini ve Anlamını Öğreniyorum » ÓıƆ ÜƇ ÓĺƆ Òſ ­Ø Ö·Ö«¶Ú d ×ɬÖ„ÅŠ× ÙƄ Ļƪ Ĭƈ ïƆ ĨƆ ɽɾɿ ØǢÙ ǨÖ ½Ú ºØ ÄÖ Ńå ­Ö Ö·~Ö eºÖ ØǢÙ ǨÖ ½Ú ºØ ł å­Ø Ö·«Ö ¶Ú d ƐÙØ …Ö Øh ×‚Å¢× Öd µÚ ®× Ņ åØ ¯Ö £× ¶Ú d łØ ƑØ eÖreĄ«Ą¿¶d ØǢÙ ǨÖ ½Ú ºØ ÄÖ ń gå Ö Ö®ÄÖ dւØd ȋÕ ǤØ eÖ¦ ņ ǠÖ ǦÖ zÖ dւØd ǠÕ ǤØ ezÖ ØǢÙ ǨÖ ½Ú ºØ ÄÖ BİRBİRİMİZİ DİNLEYELİM Felâk suresini, öğretmeninize okumadan önce sıra arkadaşınıza okuyunuz. Okurken ayet sonlarına ve öğrendiğiniz tevcid kurallarına dikkat ediniz. Felâk Suresinin Anlamı 1. De ki: Sığınırım, karanlığı yarıp sabahı ortaya çıkartan Rabb’e! 2. Yarattığı şeylerin kötülüğünden, 3. Karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, 4. Düğümlere üfleyen büyücülerin kötülüğünden, 5. Kıskandığı zaman kıskanç kişinin kötülüğünden. TARTIŞALIM Kötülüklerden Allah’a sığınmanın insan psikolojisi üzerindeki olumlu etkileri- ni tartışınız. 100

Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma 2. Ünite 4. Nas Suresini ve Anlamını Öğreniyorum ¼ ÓıƆ ÜƇ ÓĺƆ Òſ ˆØ eĄ¿¶d ×ɬÖ„ÅŠ× ÙƄ Ļƪ Ĭƈ ïƆ ĨƆ ɽɾɿ ˆåØ eĄ¿¶d ØÁ¶ß Ød ѐ ˆåØ eĄ¿¶d ƢØ Ø·ºÖ ł ˆåØ eĄ¿¶d ƐÙØ Ö…Øh ×‚Å¢× Öd µÚ ®× łà ˆ× ȠØ ǤÚ ÖÅ×Ì ƨƒà Ą¶Öd Ņ ˆåØ eĄ¿Ö ¶Ú d ˆØ ɫȠÖ ǤÚ ÅÖ ¶Ú d ØǢÙ ǨÖ ½Ú ºØ ń Ň ˆØ LJĄȚ¶ɫÄÖ ØkĄ¿wØ ¶Ú d țÖ ȔØ ņ ˆåØ LJĄȚ¶d ؄ÄǠ× Ǭ× MAHREÇLERE DİKKAT EDELİM Nâs suresini CD, mp3 veya öğretmeninizden dinlerken, harflerin mahreçleri- ne ve şeddeli nunlara dikkat ediniz. Surede dikkatinizi çeken noktaları arkadaş- larınızla paylaşınız. Nâs Suresinin Anlamı 1. De ki: Sığınırım insanların Rabb’ine, 2. İnsanların hükümdarına, 3. İnsanların ilâhına! 4-6. Pusu kurup gönüllere sinsice kötü düşünceler veren cin ve insan şeytanlarının kötülüğün- den. BİLİYOR MUYDUNUZ? Felâk ve Nâs surelerinin, kötülüklerden Allah’a sığınmayı konu edindiği için “iki sığındırıcı” anlamında “muavvizeteyn” diye adlandırıldığını biliyor muydu- nuz? 101

6. Sınıf 5. Tebbet Suresini ve Anlamını Öğreniyorum » ÓıƆ ÜƇ ÓĺƆ Òſ Ø ‹Ö »Ö ¶Ú d ×ɬ„Ö ÅŠ× ÙƄ Ļƪ ġžƈ ĨƆ ɽɾɿ eºÖ ÄÖ Á× ×¶eºÖ ×ȟȚÚ ¢Ö ijß ¦Ú Öd LJȔÜÖ ł Njè Ą ÖnjÄÖ NjÕ ÖȝÖ¶ Īà Öd dÜǠÖ Öȡ ǏÚ NJĄ Ön è ×ȟ×njÖɫօºÚ ɫÄÖ ń NjæÕ ȝÖ Ö¶ ƑÖ dւ ɫÓ „LJÖȘ Ňß “Ú ÖȢǤÖ Ń Njè Ö ǦÖ ƠÖ ņ ǠÕ ǦÖ ºÖ țÚ ȔØ ȓÔ ÚNJzÖ LJȜÖ Ø Ívà łà Ņ NjæØ ǶÖ {Ö ¶Ú dÖkVVÖ¶eĄ»zÖ TevcidLERE DİKKAT EDELİM Tebbet suresini öğretmeninizden dinlerken uyguladığı tevcid kurallarını dik- katle takip ediniz. Bu kuralların altını çizerek sureyi doğru okumaya çalışınız. Tebbet Suresinin Anlamı 1. Ebu Leheb’in elleri kurusun; zaten kurudu da! 2. Malı da kazandıkları da kendisine bir fayda vermedi. 3. O, alev alev yükselen ateşe girecek. 4-5. Karısı da boynunda bükülmüş urganla odun taşıyarak (o ateşe girecek). KONUŞALIM Ebu Leheb ve karısının cezalandırılmalarının sebebini bir tefsir kitabından okuduktan sonra bu surenin bize hangi mesajları verdiğini arkadaşlarınızla konuşunuz. 102

Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma 2. Ünite 6. Nasr Suresini ve Anlamını Öğreniyorum ¹ ÓıƆ ÜƇ ÓĺƆ Òſ ؅“Ú Ą¿¶d ×ɬÖ„ÅŠ× ÙƄ Ļƪ Ĭƈ ïƆ ĨƆ ɽɾɿ ƦÖ Å×·~× Ú ÖÌ ˆÖ eĄ¿¶d mÖ ÌÚ Öɫ„Ö ÄÖ ł å y× oÚ Ö«¶Ú ɫÄÖ ØûĈ d …× “Ú Ö¾ ÖWeÜvÖ dւØd è À× …Ú «Ø §Ú ÖǍǤÚ ɫÄÖ ƢÖ ØÙh„Ö Ø »Ú {Ö Øh yÚ VljÙØ ǦÖ Öª Ń åeÓ vɫÅÖ ªÚ Öd ØûĈ d ½Ø Ì€à łà ńLJÓ LjɫĄÅVÖnƦÖ eƠÖ ×ȟĄ ȘØd KORO ÇALIŞMASI YAPALIM Nasr suresini CD, mp3 veya öğretmeninizden birkaç defa dinleyiniz. Öğret- meninizden sonra her bir ayeti, koro hâlinde okuyunuz. Nasr Suresinin Anlamı 1. Allah’ın yardım ve zaferi geldiğinde, 2. İnsanların akın akın Allah’ın dinine girdiklerini gördüğünde, 3. Rabb’ini hamt ederek tesbih et, ondan bağışlanma dile. Çünkü o, tövbeleri kabul edendir. AÇIKLAYALIM Nasr suresinde hangi mesajlar verilmektedir? Açıklayınız. 103

6. Sınıf ÜNİTEMİZİ DEĞERLENDİRELİM A. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruların doğru cevaplarını işaretleyiniz. 1. Aşağıdakilerden hangisi vav, ya ve elif harflerinin med harfi olmasının şartlarındandır? A) Bu harflerin cezimli olması B) Bu harflerin sakin olması C) Bu harflerin harekeli olması D) Bu harflerden önceki harfin cezimli olması E) Bu harflerden sonra hemze gelmesi 2. Med harfinden sonra hemze gelir ve hemze ile med harfi aynı kelimede bulunursa aşağıda- ki tevcid kurallarından hangisi meydana gelir? A) Medd-i tabiî B) Medd-i muttasıl C) Medd-i munfasıl D) Hemze ve sûkun E) Med sebebi 3. Harekeli bir harf üzerinde durulduğunda ortaya çıkan ve yazıda görülmeyen sükûna ne ad verilir? A) Sakin harf B) Lâzımî sükûn C)Ârızî sükûn D) Kalıcı sükûn E) Daimî sükûn 4. ‫ اِ َّن ٰه ِذ ۪ه ٓ اُمَّتُ ُك ْم‬ifadesinde, aşağıdaki medlerden hangisi vardır? A) Medd-i muttasıl B) Medd-i lîn C) Medd-i munfasıl D) Medd-i ârız E)Medd-i lâzım 5. I. Medd-i tabiî II. Medd-i muttasıl III. Medd-i munfasıl ( ٓ Uzun med işareti ) yukarıdaki med çeşitlerinden hangilerini gösterir? A) I, II ve III B) Yalnız I C) Yalnız II D) II ve III E) I ve III 104

Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma 2. Ünite ‫ٰه ٓ ُؤ۬ َ ٓل ِء‬6. kelimesindeki medler için aşağıda verilen sıralamalardan hangisi doğrudur? A) Medd-i muttasıl ve medd-i munfasıl B) Medd-i muttasıl ve medd-i tabiî C) Medd-i munfasıl ve medd-i muttasıl D) Her ikisi de medd-i munfasıl E) Her ikisi de medd-i muttasıl 7. Tebbet suresinin yorumunda aşağıdakilerden hangisini söyleyemeyiz? A) Zenginliği Ebu Leheb’e fayda vermedi. B) İnsanlara kötülük yapanlarla mücadele etmeye gerek yoktur. C) Zalimler yaptıklarının karşılıklarını göreceklerdir. D) İnanmayanları ve mü’minlere zulmedenleri Allah sevmez. E) Her toplumda, Ebu Leheb ve karısı gibi insanlar olabilir. 8. Felâk ve Nâs surelerinden aşağıdaki anlamlardan hangisi çıkarılamaz? A) Kötülüklerden koruyan ve koruyacak olan Allah’tır. B) Geceleyin dışarı çıkmak sakıncalıdır. C) Kıskançlık ve kin beslemek kötü bir davranıştır. D) Şeytan insanların kalbine vesvese verir. E) İnsanlardan ve cinlerden olan şeytanlara karşı uyanık olmak gerekir. 9. Aşağıdakilerden hangisi Nasr suresinden çıkarılamaz? A) Başarı Allah’tandır. B) Allah tövbeleri kabul eder. C) Allah mü’minlere her zaman yardım eder. D) Allah’a hamt ve tesbih edilmelidir. E) İslam dini kendiliğinden yayılacaktır. B. Aşağıdaki bilgilerden doğru olanı “D”, yanlış olanı “Y” ile işaretleyiniz. (…) Hem durulduğunda hem de geçildiğinde var olan sükûna, ârızî sükûn denir. (…) Med harfinden sonra hemze gelir ve hemze ile med harfi farklı kelimelerde bulunursa medd-i muttasıl olur. (…) Kur’an-ı Kerim’i doğru ve güzel okuma kurallarını içeren ilme tevcid denir. (…) Şeddeli olan harflerin birincisi her zaman cezimlidir. (…) Uzatılan zamirden sonra gizli bir vav veya gizli bir ya harfi vardır. (…) “Kur’an’ı tertil ile oku!” emri, tevcidli okuyuşu da içine alır. 105

‫‪6. Sınıf‬‬ ‫‪ C. Aşağıda numaralandırılmış kelimelerdeki tevcidleri yazınız.‬‬ ‫َمثَلُ ُه ْم كَمَثَ ِل الَّ ِذي ا ْستَ ْوقَ َد نَارًاۚ فَلَمَّٓا اَ َٓضاءَ ْت َما َح ْولَهُ ذَ َه َب الّٰ ُل بِ ُنورِ ِه ْم‬ ‫‪4 3 21‬‬ ‫َوتَ َركَ ُه ْم ۪ف ظُلُ َما ٍت َل يُ ْب ِص ُرو َن ﴿﴾ ُص ٌّم بُ ْك ٌم ُع ْ ٌم فَ ُه ْم َل يَ ْر ِج ُعو َن ۙ﴿﴾ اَ ْو‬ ‫‪7 65‬‬ ‫كَ َص ّيِ ٍب ِم َن ال َّس َمٓا ِء ۪في ِه ظُلُمَا ٌت َو َر ْع ٌد َوبَ ْر ٌقۚ يَ ْجعَلُو َن اَ َصابِعَ ُه ْم ۪ ٓف ٰاذَا ِنِ ْم ِم َن‬ ‫‪15 14 13‬‬ ‫‪12 11‬‬ ‫‪10 9 8‬‬ ‫ال َّص َوا ِع ِق َح َذرَ ا ْل َم ْو ِۜت َوالّٰ ُل ُم ۪حي ٌط بِا ْلكَافِ ۪ري َن ﴿﴾‬ ‫‪18 17‬‬ ‫‪16‬‬ ‫‪1. Medd-i Munfasıl‬‬ ‫……………………… ‪7.‬‬ ‫……………………… ‪13.‬‬ ‫……………………… ‪2.‬‬ ‫……………………… ‪8.‬‬ ‫……………………… ‪14.‬‬ ‫……………………… ‪3.‬‬ ‫……………………… ‪9.‬‬ ‫……………………… ‪15.‬‬ ‫……………………… ‪4.‬‬ ‫……………………… ‪10.‬‬ ‫……………………… ‪16.‬‬ ‫……………………… ‪5.‬‬ ‫……………………… ‪11.‬‬ ‫……………………… ‪17.‬‬ ‫……………………… ‪6.‬‬ ‫……………………… ‪12.‬‬ ‫……………………… ‪18.‬‬ ‫‪106‬‬

Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma 2. Ünite SÖZLÜK A cehennem: Dünyada günah işleyenlerin öldük- ten sonra ceza görecekleri yer. âciz: Gücü yetmeyen, bir konuda yetersiz olan. cennet: Dünyada iyilik yapanlara öldükten son- âsi: Emirlere karşı gelen, isyan eden, baş kal- ra Allah’ın karşılık olarak vereceği, sonsuz mut- dıran. luluk yurdu. ahenk: Uygunluk, uyum, düzen. cezim: Harekesiz harfi gösteren işaret. ahiret: İnsanın öldükten sonra dirilip sonsuza cüz: Kur’an’ın otuz bölümünden her biri, yirmi dek kalacağı öbür dünya. sayfalık kısımlarına verilen ad. ârız: Sonradan olma, sonradan ortaya çıkma, D geçici olan. dârülhuffaz: Kur’an-ı Kerim ezberletilen, âsar: Çekme (uzatma) işareti. Kur’an ilimleri okutulan ve hafız yetiştirilen okul. ashap: Sahabe. dârülkurra: Kur’an-ı Kerim okuma ilmini uz- manlık derecesinde öğreten okul. aşır: Bir dinî tören sırasında veya cemaatle na- maz kılınıp dua edildikten sonra okunan Kur’an dârülkur’an: Kur’an-ı Kerim öğretilen ve hafız ayetleri. yetiştirilen okul. atasözü: Uzun deneme ve gözlemlere dayanı- din: Yol, hüküm, Allah tarafından gönderilen larak söylenmiş ve halka mal olmuş, öğüt verici kurallar bütünü. nitelikte söz, darbı mesel. âyet: Kur’an surelerini oluşturan kısımlardan dua: Çağrı, davet. Allah’a yalvarma, Alah’tan her biri. istekte bulunma. B E-F bağışlama: Affetme. ebter: Oğlu ve kızı kalmayan insan. Ölümün- den sonra adı hatırlanıp anılacak hayrı ve ih- bedbaht: Mutsuz, bahtsız, talihsiz kişi. sanı kalmayan kişi. Eksik, tamamlanmamış iş. besmele: “Esirgeyen ve bağışlayan Allah’ın adı Ehl-i Kitap: Peygamberimizden önce kendile- ile” anlamına gelen ve bir işe başlarken söyleni- rine ilahi kitap gönderilen Yahudi ve Hıristiyan- len Bismillahirrahmânirrahîm sözü. lar. Yahudiler ve Hristiyanları müşriklerden ayırt etmek için elde bulunan Tevrat, Zebur ve İncil’e beşer: İnsanoğlu, insan. inanan kimseler. beyt: Ev demektir. “Allah’ın beyti” ifadesi Elhamdülillâh: Allah’a hamd olsun, O’nu övü- Kâbe’yi tanımlar. yor, verdiği nimetler sebebiyle O’na teşekkür ediyorum anlamındaki dua cümlesi. C-Ç Esmâ-i Hüsna: Allah’ın en güzel, en şerefli Cebrail: Allah tarafından peygamberlere vahiy isimleri. getirmekle görevlendirilen, dört büyük melek- ten biri. 107

6. Sınıf farz: İslam dininde, özür olmadıkça yapılması hüsran: Beklenilen şeyin elde edilememesi yü- zorunlu, yapılmaması günah sayılan ibadet. zünden duyulan acı. fonetik: Ses bilgisi I-İ G ibadet: Bir dinin buyruklarını yerine getirme. Allah’ın emirlerine uymak, O’na kulluk etmek. gaflet: Dalgınlık, dikkatsizlik, boş bulunma ve tedbirsizlik. idgam: Bir şeyi diğerine katmak. gayb: Göz önünde olmayan, gizli olan, tam ola- ifa: Bir işi yapma, yerine getirme. rak bilinemeyen. ihfa: Gizlemek. gazaba uğramak: Bir kimsenin öfkesine maruz kalmak. ihlâs: Arıtma, saf ve duru hale getirme, ayırma. gunne: Genizden gelen ses. ihlâslı olmak: Saf ve arınmış olmak, kurtul- mak. İnancı ve ibadeti Allah’a adamak. H ihsan: Bağışlama, bağışta bulunma. hadr: Süratli ve çabuk olmak. Kur’an’ı okuyuş şekillerinden biri. ilah: Kendisine ibadet edilen, tapınılan varlık. hafız: Kur’an’ı bütünüyle ezbere bilen kimse. iklab: Çevirmek, dönüştürmek. hafî: Gizli, saklı. inanç: Bir düşünceye gönülden bağlı bulunma. Hâlik: Yaratıcı. irade: İsteme, dileme. hamd: Bir kimseyi güzel bir şekilde anmak, öv- isnad: Bir şeyi aslına, doğuş yerine dayandır- mek. Allah’a hamd etmek, O’nu çokça anmak, mak. daima övmek ve O’na şükretmektir. K hat: Çizgi, sınır çizgisi, güzel yazı. kavim: İnsan topluluğu, halk, millet. hatim: Kur’an’ın tamamını okuma. kâhin: 1.Duyular alanına girmeyen âlemden hayır: İyilik, karşılık beklenmeden yapılan yar- haber verme iddiasında bulunan kimse, falcı. dım. İyi, hayırlı, yararlı, faydalı. 2.Evrendeki sırları, herkesin bilemeyeceği bazı gizli şeyleri bildiğini söyleyen ve gelecekten ha- hesap günü: Kıyamet. berler verdiğini iddia eden; kehanette bulunan kişi. hicaz: Arabistan Yarımadasında Kızıldeniz’in doğu sahili boyunca uzanan, Mekke ve Medine kıraat ilmi: Kur’an kelimelerinin farklı okunuş- ile hac ve umre yapacakların ihrama girecekleri larını inceleyen bilim dalı. yerleri de içine alan coğrafi bölge. kıraat: Okuma. Kur’an’ı belli kural ve işaretlere hidâyet: Doğru yol, hak yol, İslam yolu. göre okuma. hurafe: Dine sonradan girmiş yanlış, batıl kıssa: Kendisinden ders alınması gereken inanç. olay, hikâye. 108

Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma 2. Ünite kıyamet: Dünyanın sonu ve bütün ölülerin di- mesaj: Haber, bildiri. rilerek mahşerde toplanacağı zaman, hesap günü, kıyamet günü, mahşer günü. mûcize: Benzeri meydana getirilemeyen ola- ğanüstü durum. Allah’ın izniyle peygamberle- kunut: Allah’a ihlâsla kulluk etmek, namaz rin gösterdiği benzersiz olay. İnsanın benzerini ve duayı uzatmak, dua etmek, ibadet kastıyla yapmaktan âciz kaldığı, alışılagelmiş şeylere ayakta durmak. Namazda rükûdan önce veya aykırı olan, olağanüstü işler. sonra ayakta dua etmek. muhafaza etmek: Korumak, bir şeyi saklamak. L muhkem: Sağlamlaştırılmış, kuvvetli. Açıkla- lâzım: Lüzumlu olan, gerekli, gereken. maya ihtiyaç duyulmaksızın herkes tarafından. lafız: Söz, kelime. mukabele: Toplu yerlerde yüksek sesle hatim lîn: Yumuşak olmak. okunurken Kur’an okumasını bilenlerin gözle- lütuf: İyilik, ikram, nimet. riyle Kur’an’ı takip etmesi, bilmeyenlerin dinle- mesi. M-N munfasıl: Ayrık olan, bitişmemiş, aralıklı olan. mabet: Tapınak. Kulluğun ortaya konulduğu, Tecvid ilminde med harfi ile hemze ayrı kelime- topluca ibadet yapılan yer. lerde bulununca medd-i munfasıl olur. mahlukat: Yaratılmış bütün varlıklar. nur: 1. Aydınlık, parlaklık, ışık. 2.Elle tutulup gözle görülemeyen ama hissedilen parıltı, insa- mahreç: Çıkış yeri, harflerin çıkış yerleri. nı neşelendiren coşku, güzellik, ferahlık. Makam-ı Mahmud: Hz. Peygamber’in, kıya- mushaf: Kur’an-ı Kerim’in iki kapak arasına met gününde ümmetinin günahkâr müminleri- alınmış hâline verilen ad. nin ateşten kurtulmaları veya iyilerinin derece- lerinin daha da artması için Allah’ın izniyle kul- muttasıl: Bitişik, ayrı olmayan. Med harfi ile lanacağı yardım etme, şefaat makamı. hemze aynı kelimede bir arada bulununca Her peygamber duasını ve ümmetine yardım medd-i muttasıl olur. hakkını dünyada kullanmasına rağmen Hz. Muhammed bu hakkını ahirete bırakmıştır. Ona mülk: Ev, dükkân, arazi vb. taşınmaz mal. verilen bu hak ve yardım etme yetkisi Makamı- mahmud’dur. münezzeh: Temiz, uzak. materyal: Gereç. Yazılı, sözlü, görüntülü, kay- mütemadiyen: Ara vermeden, sürekli olarak, dedilmiş her türlü belge. devamlı ve düzenli bir şekilde. noksan: Azlık, tam olmayış, eksiklik. med: Uzatma. O-Ö-P-R mecnun: Çılgın, deli. öğüt: Bir kimseye yapması veya yapmaması gereken şeyler için söylenen söz, nasihat. merhamet: Acımak, esirgemek, korumak, ba- ğışlamak, iyilik etmek. Rab: Terbiye eden, yetiştiren, yöneten, bir şe- 109

6. Sınıf yin sahibi, nimet veren, ihtiyaçları gideren seç- sinsi: Gizli, kurnazca, alttan alta iş gören. kin kişi. Allah’ın isimlerinden biri olarak da kul- lanılır. sure: Kur’an’ın yüz on dört bölümünden her biri. Rahîm: Koruyan, acıyan, merhamet eden Al- lah. “Yaratmış olduğu bütün varlıklara karşılık- şefaat: Araya girme, aracı, ricacı olma. sız rızık veren, yarattıklarını koruyan, esirge- yen, bağışlayan ve merhamet eden, ahirette ise şefkat: Acıyıp esirgeme, birini severek sakın- sadece mü’min kullarına şefkat edecek olan.” ma, koruma altına alma. anlamında Allah’ın esmayıhüsnasından biri. şehadet: Tanıklık, şahitlik. Rahman: Herkese, her canlıya merhamet eden Allah. şer: Kötülük, fenalık. rahmet: Acımak, esirgemek, korumak, iyilik et- şeytan: Hz. Âdem’e secde etmediği için cen- mek. netten kovulan, insanları Allah’ın emirlerine karşı kışkırtan, kötülüğe yönelten cin, iblis. rasul: Elçi, haber getiren, Allah’tan aldığı emir- leri insanlara ulaştıran peygamber. şükür: Bir şeyin karşılığını vermek, yapılan iyi- liği dile getirmek ve sahibini övmek. İyiliğin kıy- metini bilmek, iyilik edene teşekkür etmek. Raûf: Fazlasıyla merhametli, şefkatli, acıyan, T-U esirgeyen. tabii: Doğal. ravi: Rivayet eden, işittiği haberleri ve sözleri başkalarına aktaran, hadisle ilgili haberleri an- takva: 1.Bilinçli davranma; uyanıklık, dikkatli latan. olma, sakınma, korunma, korkma, endişelen- me, kaygılanma. 2.Allah’ı görüyormuşçasına rızık: Tanrı’nın bütün yarattıklarına verdiği ni- bir bilinç içerisinde farzları, vacipleri hakkıyla met. yerine getirme; Allah’ın hoşnutluğunu kazan- mak amacıyla nafileleri çokça yapma; sünnete S-Ş uyma. sahabe: Hz. Muhammed (s.a.v.)’i görmüş ve tebliğ: 1.Ulaştırma, duyurma, açıklama.2.“Al- onun sohbetinde bulunmuş müslümanlar. Hz. lah’ın kendilerine indirmiş olduğu vahiyleri in- Muhammed’in arkadaşları. Bu kelimenin tekili sanlara eksiksiz olarak bildirmesi.” anlamında sahabidir. peygamberlerin sıfatlarından biri. salavat: Hz. Muhammed (s.a.v.)’e saygı bildir- tecvid: Bir şeyi iyi yapmak, güzelleştirmek, mek için okunan dua. Kur’an’ı harflerin çıkış yerlerine ve özelliklerine dikkat ederek okumak. sebat: Sözde durma, ahde vefa etme. tedvir: Çevirme, döndürme. Kur’an’ı ortalama sefa: Üzüntü ve kederden uzak olmak, gönül bir süratte okuma. rahatlığı. tertil: Ağır ağır tane tane okuma. Kur’an’ı, ayet- sevap: Hayırlı bir davranış karşısında Allah ta- leri üzerinde düşünerek okuma. rafından verilecek ödül. 110

Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma 2. Ünite tesbih: “Sübhanallah” sözünü söyleme. Allah’ı vesvese: Kuruntu. Yanlış ve yersiz düşünce, her türlü eksik ve yanlış anlayıştan uzak tut- evham. mak, kutsamak. zalim: Haksızlık yapan, birinin hakkını zorla tevatür: Bir haberin ağızdan ağıza yayılması, elinden alan kimse. yaygın olan. Yalan söylemesi mümkün olma- yan büyük topluluklar tarafından aktarılan. Bil- zebani: Cehennem bekçisi. gi, haber. zikir: Anmak, yüceltmek, yâd etmek, hatırla- tevhid: Allah’ı zatında, sıfatlarında ve fiillerinde mak. birleme, tek ve eşsiz olduğuna inanma, O’na hiçbir şeyi ortak koşmadan ibadeti yalnızca Al- lah için yapma. tezhip: Yazma kitaplarda, sayfaların yaldız ve boya ile bezenmesi, yaldızlama. tilavet: Kur’an’ı güzel ve sesli olarak usulünce okuma. tûfan: Şiddetli yağmur, fırtınalı sel. U-Ü-V-Z urgan: Keten, kenevir, pamuk, jüt gibi türlü do- kuma maddelerinden yapılan ince halat. ümmet: Din ve inanç birliği temelinde bir araya gelen ve aynı peygambere bağlanan insanlar topluluğu, bir din üzerinde birleşen millet. vahiy katipleri: Kur’an’ın indiği dönemde Hz. Peygamberin emriyle ayetleri yazan sahabiler. vahiy: Gizli konuşmak, fısıldamak, seslenmek, ilham etmek, işaret etmek. Allah’ın buyruk, ya- sak ve öğütlerini insanlara ulaştırmak üzere peygamberlerine özel yollarla iletmesidir. vakf: Durmak, durdurmak. vasıl: Birleştirmek, yan yana getirmek, ulaştır- mak, bağlamak. vasiyet: Bir kimsenin ölümünden sonra yapıl- masını istediği şey. vecd: Şiddetli dinî duygu ve heyecan hâli, coşma. 111

6. Sınıf KAYNAKÇA Ahmed b. Hanbel, Müsned, Çağrı Yayınları, İstanbul-Tunus, 1992. Altuntaş, Halil; Şahin, Muzaffer, Kur’an-ı Kerim Meali, DİB Yayınları, Ankara, 2006. Ateş, Süleyman, Yüce Kur’an’ın Çağdaş Tefsiri, Yeni Ufuklar Neşriyat, b.y.y., tsz. Buharî, el-Câmi’u’s-Sahîh, Çağrı Yayınları, İstanbul-Tunus, 1992. Büyük Doğu Yayınları, İstanbul, 2000. Çetin, Abdurrahman, Kur’an Okuma Esasları, Emin Yayınları, Bursa, 2007. Dini Terimler Sözlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara, 2009. Demirci, Muhsin, Tefsir Usulü ve Tarihi, İFAV Yayınları, İstanbul, 2001. Dereli, Muhammet Vehbi, Duha’dan Hümeze’ye On İki Sure Tefsiri, Asude Yayınları, Konya, 2004. Ebu Davud, Sünen, Çağrı Yayınları, İstanbul-Tunus, 1992. Esed, Muhammed, Kur’an Mesajı (çev. Cahit Koytak-Ahmet Ertürk), İşaret Yayınları, İstanbul, 2002. Heysemî, Nureddin, Mecmau’z-Zevaid, Beyrut, 1988. İbn Kesîr, Ebu’l-Fidâ İsmail b. Ömer b. Kesîr el-Kuraşî, Tefsîru’l-Kur’âni’l-Azîm, Dâru’t-Turâs, Kahire, 1980. İbn Mace, Sünen, Çağrı Yayınları, İstanbul-Tunus, 1992. İbn Manzur, Ebu’l-Fadl Cemâlüddîn Muhammed, Lisânü’l-Arab, Dâr-ı Sadr, Beyrut, 1990. İbnü’l-Cezerî, En-Neşr fî Kıraati’l-Aşr, thk. Ali Muhammed Debbâ, Mısır, tsz. Karaçam, İsmail, Kur’an-ı Kerim’in Okunma Kaideleri ve Faziletleri, İFAV Yayınları, İstanbul, 1984. Komisyon, Kur’an Yolu Türkçe Meal ve Tefsir, DİB Yayınları, Ankara, 2006. Komisyon, Dini Kavramlar Sözlüğü, DİB Yayınları, Ankara, 2006. Komisyon, Kur’an-ı Kerim ve Açıklamalı Meali, TDV Yayınları, Ankara, 2004. Kur’an Yolu, DİB, Ankara, 2007. Mevdudî, Ebu’l-A’lâ, Tefhîmü’l-Kur’an (çev. Heyet), İnsan Yayınları, İstanbul, 1996. Müslim, el-Câmi’u’s-Sahîh, Çağrı Yayınları, İstanbul-Tunus, 1992. Öge, Ali - Dereli, Muhammet Vehbi, Kur’an Bilgisi Tecvid Soru Bankası, Kitap Dünyası, Konya, 2012. 112

Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma 2. Ünite Rûdânî, Muhammed bin Süleyman, Cem’u’l-Fevaid (çev. Naim Erdoğan), İz Yayıncılık, İstanbul, 2003. Salman, Faruk - Yılmaz, Nazif - Morgül, Nihat, Tecvîdli Kur’an-ı Kerim Elif-Bâ’sı, Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara, 2005. Solmaz, N. Mehmed - Çakan, İ. Lütfi, Kur’an-ı Kerim’e Göre Peygamberler ve Tevhid Mücadelesi, Ensar Yayınları, İstanbul, 1991. Tirmizî, Sünen, Çağrı Yayınları, İstanbul-Tunus, 1992. Türkçe Sözlük, Türk Dil Kurumu, Ankara, 2005. Ünal, Mehmet, Kur’an’ın Anlaşılmasında Kıraat Farklılıklarının Rolü, Fecr Yayınları, Ankara, 2005. Ünlü, Demirhan, Kur’an-ı Kerim’in Tecvidi, MEB Yayınları, Ankara, 1976. Yazım Kılavuzu, Türk Dil Kurumu, Ankara, 2005. Yazır, M. Hamdi, Hak Dini Kur’an Dili (Sadeleştirilmiş Baskı), Azim Dağıtım, İstanbul, tsz. Zemahşerî, Ebu’l-Kasım Mahmud b. Ömer el-Harezmî, el-Keşşâf an Hakâikı Ğavâmızı’t- Tenzîl ve Uyûni’l-Ekâvîl fî Vücûhi’t-Te’vîl, Daru’l-Kütübi’l-İlmiyye, Beyrut, 1995. http://www.altinoluk.com/ http://www.diyanettireegitim.gov.tr/ http://www.sorularlaislamiyet.com/ Bu kitaptaki Kur’an-ı Kerim metinlerinde Dr. Muhammed ABAY tarafından Hâfız Osman hattına uygun olarak geliştirilen mushaf hattı kullanılmıştır. 113


Like this book? You can publish your book online for free in a few minutes!
Create your own flipbook