Important Announcement
PubHTML5 Scheduled Server Maintenance on (GMT) Sunday, June 26th, 2:00 am - 8:00 am.
PubHTML5 site will be inoperative during the times indicated!

Home Explore Anadolu Gastroenteroloji Günleri 2022 Bildiri Özetleri

Anadolu Gastroenteroloji Günleri 2022 Bildiri Özetleri

Published by enuxlead, 2022-03-23 08:41:19

Description: Anadolu Gastroenteroloji Günleri 2022 Bildiri Özetleri

Keywords: gastroenteroloji,anadolu,anadolu gastroenteroloji günleri,2022,bildiri,bildiri özetleri,özetler

Search

Read the Text Version

BİLDİRİ ÖZETLERİ 1

ÖNSÖZ Anadolu Gastroenterohepotoloji ve İç Hastalıklar Derneği olarak 17-19 Mart tarihlerinde yaptığımız Anadolu Gastroenteroloji Günleri Şanlıurfa 2022, Gastrointestinal ve hepatobiliyer hastalıklarla ilgili bilgilerimizin hem uluslararası literatür hem de kliniklerimizin kendi tecrübeleri ışığında Anadolu'nun değişik şehirlerinde güncellendiği bir toplantı olmuştur. Bu yıl da sizlerle birlikte konuşarak, tartışarak ve interaktif ortamlar yaratarak keyifli bir 3 gün geçirdik. Program başta gastroenteroloji olmak üzere iç hastalıkları, genel cerrahi, enfeksiyon hastalıkları ve aile hekimliği uzmanlarının ilgisini çekti. Verimli geçtiğine inandığımız programımızda, bizlerle birlikte olduğunuz için hepinize teşekkür eder, saygılarımı sunarım. Peygamberler şehri Şanlıurfa’da tekrar buluşmayı ümit ediyorum. Prof. Dr. Ahmet Uyanıkoğlu Harran Üniversitesi, Tıp Fakültesi Gastroenterohepatoloji Bilim Dalı BİLDİRİ ÖZETLERİ 2

Komiteler Düzenleyen Kurumlar Anadolu Gastroenterohepotoloji ve İç Hastalıklar Derneği Kongre Onursal Başkanı Prof. Dr. Necati Yenice(Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi) Kongre Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uyanıkoğlu(Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi) Kongre Sekreteryası Prof. Dr. Savaş Cumali Efe Düzenleme Kurulu Dr. Ahmet UYANIKOĞLU (Şanlıurfa) Dr. Cumali Efe ( Şanlıurfa) Dr. Mehmet Demir (Hatay) Dr. Fehmi Ateş (Mersin) Dr. Ali Rıza Çalışkan (Adıyaman) Dr. Arif Mansur Coşar (Trabzon) Dr. Ayhan Balkan (Gaziantep) Dr. Ayşe Kefeli (Tokat) Dr. Deniz Öğütmen Koç (İstanbul) Dr. Fatma Ebru Akın (Ankara) Dr. Elif Yorulmaz (İstanbul) Dr. Fatih Albayrak (Erzurum) Dr. Ganiye Tileylioğlu (Hatay) Dr. Hakan Dursun (Erzurum) Dr. Hilmi Ataseven (Sivas) Dr. Hüseyin Kaçmaz(Adıyaman) Dr. İlhami Yüsel (Ankara) Dr. Kader Irak (İstanbul) Dr. Kadri Atay(Mardin) Dr. Muhammet Bahattin Durak (Şanlıurfa) Dr. Mehmet Ali Kösekli (Bolu) Dr. Mehmet Asıl (Konya) Dr. Müge Ustaoğlu(Samsun) Dr. Murat Aladağ (Malatya) Dr. Muhsin Murat Harputluoğlu (Malatya) Dr. Remzi Adnan Akdoğan (Trabzon) Dr. Yusuf Önlen (Hatay) Dr. Nevin Akçaer Öztürk (Adana) Dr. Şehmuz Ölmez(Adana) Dr. Feyzullah Uçmak (Diyabakır) Dr. Mehmet Yalnız (Elazığ) Dr. Yusuf Kayar (Van) Bildiri Değerledirme Kurulu Dr. Ahmet Uyanıkoğlu Dr. Mehmet Demir Dr. Hakan Dursun Dr. Mehmet Asıl Dr. Arif Mansur Coşar Dr. Fatih Albayrak Dr. Cumali Efe BİLDİRİ ÖZETLERİ 3

Bilimsel Program 17 Mart 2022 Perşembe | SALON A 15:00 - 15:30 Sözlü Bildiriler 1 Oturum Başkanları: İlhami Yüksel, Hilmi Ataseven, Firdevs Topal Crohn ileo-kolitli gebe vakada, intestinal ultrasonografi ile aktivasyonun saptanması: Video olgu sunumu Konuşmacı: Kenan Koşar Ampuller Adenomlu Bir Olguda Endoskopik Papillektomi: Video Konuşmacı: İlhami Yüksel Ampulla vateri tümörlerinde endoskopik ampullektomi sonuçlarımız Konuşmacı: Sami Fidan 15:30 - 16:00 Sözlü Bildiriler 3 Oturum Başkanları: İlhami Yüksel, Hilmi Ataseven, Firdevs Topal Diyaliz hastasında asitle prezente peritonitis karsinomatoza Konuşmacı: Evgi Can Asit etiyolojisindeki nadir sebeplerden hipotiroidili hasta olgu sunumu Konuşmacı: Nabi Kına Nonspesifik Özofagus Motor Hastalıkları Olan Hastaların Demografik ve Klinik Özellikleri Konuşmacı: Ömer Öztürk 16:00 - 16:15 KAHVE MOLASI PANEL 1: İleri endoskopik işlemler Oturum Başkanları: Fatih Tekin, Erkin Öztaş, Beytullah Yıldırm 17.00 - 17.15 Kolonda EMR ve piecemeal EMR Konuşmacı: Müge Ustaoğlu BİLDİRİ ÖZETLERİ 4

17:15 - 17:30 Kolonda ESD Konuşmacı: Süleyman Günay 17:30 - 17:45 POEM Konuşmacı: Bahri Abaylı 17:45 - 18:00 TARTIŞMA 18.00 AKŞAM YEMEĞİ 17 Mart 2022 Perşembe | SALON B 15:00 - 15:30 Sözlü Bildiriler 2 Oturum Başkanları: Adil Coşkun, Murat Bıyık, Sabiye Akbulut Karaciğer hastalıklarında kullanılan skorlamalar malign-benign kolestaz ayrımında kullanılabilir mi? Konuşmacı: Ufuk Avcıoğlu Hepatit C’li hastaların klinik ve tedavilerinin değerlendirilmesi Konuşmacı: İbrahim Bayhan Kronik Hepatit C hastalarında Glekaprevir/pibrentansir’in gerçek yaşam verileri: Tek merkez deneyimi Konuşmacı: Mehmet Demir Karaciğer nakil alıcılarında COVID-19 ası deneyimi: Tek merkez verileri Konuşmacı: Derya Arı 15:30 - 16:00 Sözlü Bildiriler 4 Oturum Başkanları: Adil Coşkun, Murat Bıyık, Sabiye Akbulut Hepatit C Hastalarında Glekaprevir/Pibrentasvir Tedavisi: İlk Deneyimler Konuşmacı: Tuba Damar Çakırca BİLDİRİ ÖZETLERİ 5

İnflamatuar Barsak Hastalığında Seksüel Disfonksiyon Konuşmacı: Delyadil Karakaş Kılıç 733 İnflamatuvar Barsak Hastasının Demografik Verilerinin Değerlendirilmesi: Tersiyer Tek Merkez Deneyim (2006-2020) Konuşmacı: Engin Uçar 16:00 - 16:15 KAHVE MOLASI PANEL 2: GİS Hastalıklarında preop değerlendirme Oturum Başkanları: Murat Kekili, Şule Poturoğlu 17.00 - 17.15 Antiagregan-Antikoagülan kullanan hastada GİS Kanama Yönetimi Konuşmacı: Arif Mansur Coşar 17:15 - 17:30 Karaciğer Hastalıkları pre-op değerlendirme Konuşmacı: Abdurrahman Şahin 17:30 - 17:45 İBH’lı hastaların pre-post operatif yönetimi Konuşmacı: Öykü Tayfur Yürekli 17:45 - 18:00 TARTIŞMA 18.00 AKŞAM YEMEĞİ 18 Mart 2022 Cuma | SALON A PANEL 3: Hepatosellüler Kanser Oturum Başkanları: Engin Altıntaş, Abdullah Özgönül 08:15 - 08.30 Türkiyede Hepatosellüler kanser epidemiyoloji: yeni ne var? Konuşmacı: Sezgin Vatansever 08.30 - 08:45 Hepatosellüer kanser taramasında yeni ne var? Konuşmacı: Kadri Atay BİLDİRİ ÖZETLERİ 6

08:45 - 09:00 HCC de Lokalrejionel tedavilerde yeni var? Konuşmacı: Tuğsan Ballı 09:00 - 09:15 Hepatosellülerkanserin sistemik tedavisinde yeni ne var? Konuşmacı: Sezer Sağlam 09:15 - 09:20 TARTIŞMA 09:20 - 09:30 KAHVE MOLASI 09:30 - 09:45 AÇILIŞ 09:45 - 10:30 Gilead Uydu Sempozyumu Konu : \"Kronik Hepatit B Yönetiminde Bütüncül Yaklaşım\" Oturum Başkanı: Murat Aladağ, İbrahim Halil Bahçecioğlu Konuşmacılar: Hakan Dursun, Ahmet Uyanıkoğlu PANEL 5: Karaciğer transplantasyonu Oturum Başkanları: Abdulkadir Dökmeci, Mehmet Yılmaz, Ayhan Dinçkan 10:30 - 10:45 Karaciğer transplantasyonu kime ne zaman? Konuşmacı: Yaşar Tuna 10:45 - 11:00 HBV li hastada karaciğer transplantasyonu sonrası takip Konuşmacı: Murat Harputluoğlu 11:00 - 11:15 Karaciğer transplatasyonu sonrası malignite takibi Konuşmacı: Meral Akdoğan 11:15 - 11:30 MELD veya diğer skorlama sistemleri pratik hayat tüm hastaları kapsıyor mu? Konuşmacı: İbrahim Aliosmanoğlu 11:30 - 11:35 TARTIŞMA 12:30 - 14:00 ÖĞLE YEMEĞİ BİLDİRİ ÖZETLERİ 7

14:00 - 14:45 Abdi İbrahim Uydu Sempozyumu Konu : \"KHB Tedavisi Ne Zaman Zor Zor Olgular Zor Kararlar\" Oturum Başkanı: Kendal Yalçın Konuşmacı: Cumali Efe PANEL 7: Kronik viral hepatit Oturum Başkanları: Murat Tuncer, Fehmi Tabak, Rahmet Güner, Hürrem Bodur, Necati Yenice 14:45 - 15:00 Yeni biyolojik ajanlar ve diğer yeni immünosupresyon hastalarında HBV Reaktivasyonu - Kimlerin Profilaksiye İhtiyacı Var? Konuşmacı: Mustafa Kemal Çelen 15:00 - 15:15 İmmüntoleran hastalarda ve hafif inflamatuar aktivitesi olanlarda tedavi etkin ve faydalı mı? Konuşmacı: Bilgehan Aygen 15:15 - 15:30 HBV de yeni Biyobelirteçler, ne işimize yarayacak? Konuşmacı: Sabahattin Kaymakoğlu 15:30 - 15:45 TARTIŞMA 15:45 - 16:00 KAHVE MOLASI 16:00 - 16:45 Janssen Uydu Sempozyumu Konu : \" İnflamatuvar Barsak Hastalıkları Tedavisinde Ustekinumab\" Oturum Başkanı: Mehmet Demir Konuşmacı: Fehmi Ateş PANEL 9: Kronik viral hepatit Oturum Başkanları: Ulus Salih Akarca, Yusuf Önlen, Neşe Demirtürk, Mehmet Koruk 17:00 - 17:15 Gebelikte HBV yönetimi: Yeni ne var? Konuşmacı: Mehmet Asıl BİLDİRİ ÖZETLERİ 8

17:15 - 17:30 Hepatit B ve HDV eleminasyonu: Türkiye dünyada nerede? Konuşmacı: Ebubekir Şenateş 17:30 - 17:45 HCV eleminasyonu: yeni ne var Konuşmacı: Mehmet Çabalak 17:45 - 18:00 TARTIŞMA PANEL 11: Gastroİntestinal motilite hastalıkları( Boğazımda düğümsün! Yutkunsam gideceksin, gitmezsen ben ölürüm...!) Oturum Başkanları: Zeynel Mungan, Cengiz Pata, Muhsin Kaya, Yüksel Seçkin 18:00 - 18:15 Yutkunamıyorum: Orofarengeal disfaji Konuşmacı: Sedef Kuran 18:15 - 18:30 Yutkundum, ama boğazımda kaldı: özofageal disfaji Konuşmacı: Fehmi Ateş 18:30 - 18:45 Dışarı atamıyorum, içimde birikti: konstipasyon Konuşmacı: Aşkın Erdoğan 18:45 - 19:00 Batı cephesinde yeni bir şey var mı? Chicago sınıflaması 4 Konuşmacı: Elif Yorulmaz 19:00 - 19:15 Doktor derdime bul bir çare: PPİ dirençli reflüye yaklaşım Konuşmacı: Hakan Ünal 20:00 AKŞAM YEMEĞİ 18 Mart 2022 Cuma | SALON B PANEL 4: Metabolik Karaciğer hastalıkları, Obezite Oturum Başkanları: Abdullah Sonsuz, Galip Ersöz, M. Ali Eren BİLDİRİ ÖZETLERİ 9

08:15 - 08.30 Obezitenin medikal tedavisinde yeni ne var? Konuşmacı: Cem Aygün 08.30 - 08:45 NAFLD/MAFLD tanısında yeni ne var? Konuşmacı: Halil İbrahim Bahçecioğlu 08:45 - 09:00 NAFLD/MAFLD tedavisinde yeni ne var? Konuşmacı: Gupse Adalı 09:00 - 09:15 Gauche ve Fabry hastalığında tanı ve tedavi; Yeni ne var? Konuşmacı: Murat Aladağ 09:15 - 09:20 TARTIŞMA 09:20 - 09:30 KAHVE MOLASI PANEL 6: Gebelik ve GİS Hastalıkları Oturum Başkanları: Ahmet Bektaş, İdris Kırhan 10:30 - 10:45 Gebelikte sık görülen gis semptomları yönetimi Konuşmacı: Nevin Akçer Öztürk 10:45 - 11:00 Gebelikte görülen Karaciğer Hastalıkları Konuşmacı: Hüseyin Savaş Göktürk 11:00 - 11:15 Kronik Karaciğer Hastası Gebe Kalırsa Ne Yapalım? Konuşmacı: Kader Irak 11:15 - 11:30 İBH Hastası Gebe Kalırsa Ne Yapalım? Konuşmacı: Burçak Evren Taşdoğan 11:30 - 11:35 TARTIŞMA 12:30 - 14:00 ÖĞLE YEMEĞİ PANEL 8: İnflamatuar bağırsak hastalıkları BİLDİRİ ÖZETLERİ 10

Oturum Başkanları: Fatih Beşışık, Hadi Yaşa, Ali Demir 14:45 - 15:00 İBH da 5 ASA bileşikleri: yeni ne var Konuşmacı: Banu Kara 15:00 - 15:15 İmünomodülatör tedaviye cevapsız ülseratif koliti hastanın optimal yönetimi Konuşmacı: Ayşe Pehlivan Kefeli 15:15 - 15:30 İmünomodülatör tedaviye cevapsız crohn hastasının optimal yönetimi Konuşmacı:Oğuzhan Yıldırım 15:30 - 15:45 TARTIŞMA 15:45 - 16:00 KAHVE MOLASI PANEL 10: İnflamatuar bağırsak hastalıkları Oturum Başkanları: Murat Taner Gülşen, Mehmet Yalnız 17:00 - 17:15 1. Basamak Biyolojik ajanlara cevapsız ülseratif kolitli hastanın optimal yönetimi Konuşmacı: Can Gönen 17:15 - 17:30 1. Basamak Biyolojik ajanlara cevapsız crohn hastanın optimal yönetimi Konuşmacı: Bülent Albayrak 17:30 - 17:45 İBH hastalığında biyobenzerlerin kullanımı Konuşmacı: Elif Sarıtaş Yüksel 17:45 - 18:00 TARTIŞMA PANEL 12: Pankreas hastalıkları Oturum Başkanları: Cem Kalaycı, Aliye Soylu 18:00 - 18:15 Pankreasın ekzorin yetmezliği Konuşmacı: Kadir Demir 18:15 - 18:30 İPMN; Tümör öncüsü mü, Tümör mü? Konuşmacı: Emrah Alper BİLDİRİ ÖZETLERİ 11

18:30 - 18:45 EUS kistogastrostomi- nekrozektomi: dikkat edilmesi gereken püf noktaları Konuşmacı: Hakan Şentürk 18:45 - 19:00 Pankreas nöroendokrin tümörleri: Ne zaman ciddiye alalım? Takip mi- cerrahi mi? Konuşmacı: Yücel Üstündağ 19:00 - 19:15 Periampullar kitlelere farklı bir açıdan bakalım Konuşmacı: Volkan Adsay 20:00 AKŞAM YEMEĞİ 18 Mart 2022 Cuma | SALON C 08:20 - 09:20 Sözlü Bildiriler 4 Oturum Başkanları: Metin Uzman, Engin Altınkaya, Yasemin Gökden Özofagus Darlıklarının Tanısı ve Endoskopik Tedavisi Deneyimlerimiz Konuşmacı: Mehmet Önder Ekmen Anemi ile prezente olan tüberküloz peritonit Konuşmacı: İbrahim Bayhan Kist hidatik ile süperpoze olmuş ciddi akut hepatit B: olgu sunumu Konuşmacı: Muhammed Emin Ergün Akut Böbrek Yetmezliğiyle Prezente olan Morgagni Hernisi Konuşmacı: Mehmet Ali Kösekli Amoksisilin-klavulanata bağlı karaciğer hasarı ile eşzamanlı akut EBV hepatiti - Bir olgu sunumu ve literatür incelemesi Konuşmacı : Mehmet Yıldız Kronik Hepatit B Tanısı İle Takip Edilen Tenofovir Ve Entekavir Kullanan Hastalarda Etkinlik Ve Renal 12 Güvenlik Konuşmacı: Erdi Şeker BİLDİRİ ÖZETLERİ

G1/1b Kronik C Hepatiti Tedavisinde« Glecaprevir/Pibrentasvir » Gerçek Yaşam Verileri Konuşmacı: Çiğdem Mermutluoğlu 10:30 - 11:30 Sözlü Bildiriler 5 Oturum Başkanları: Kürşad Türkdoğan, Fatih Güzelbulut Yeni sentez nikotinamid türevli bileşik dc-14’ün SNU-1 mide kanseri hücreleri üzerinde antiproliferatif etkisinin incelenmesi Konuşmacı: Melih Turan Gürlemez Fibroinflamatuvar Karakterde Darlığı Olan Crohn Hastalığı’nda, Exclusive Enteral Nutrisyon+Haftalık Adalimumab Deneyimi Konuşmacı: Salih Tokmak İnflamatuar bağırsak hastalıklarının koroid, maküla ve retina sinir lifi kalınlığı üzerine etkisi Konuşmacı: Müslüm Toptan Asit nedeniyle takip edilen hastaların retrospektif analizi Konuşmacı: Ensar Gazi Göçer Aterojenik İndeks: Alkolsüz Yağlı Karaciğer Göstergesi mi? Konuşmacı: Ahmed Ramiz Baykan Periampuller divertikülü olan hastalarda ERCP (Endoskopik Retrograd Kolanjiopankreotografi) özellikleri ve sonuçları Konuşmacı: Serkan Cerrah Gastroözofageal Reflüde Laparoskopik Toupet Fundoplikasyon Deneyimimiz Konuşmacı: Ahmet Bertan Gastrointestinal Sistem Kanamasıyla Prezente Olan Yeni Tanı Üst Gastrointestinal Maligniteli Hastaların Klinik Sonuçları Konuşmacı: Muhammed Bahaddin Durak 12:30 - 14:00 ÖĞLE YEMEĞİ BİLDİRİ ÖZETLERİ 13

14:45 - 15:45 Sözlü Bildiriler 6 Oturum Başkanları: Adnan Taş, Edip Uçar, Ganiye Tileylioğlu Kronik Hepatit B hastalarında nonalkolik yağlı karaciğer hastalığı sıklığı Konuşmacı: Mehmet Demir Uzun dönem tenofovir disoprosiksil fumarat tedavisi alan kronik hepatit hastalarında EASL klavuzuna göre entekavir endikasyon sıklığı Konuşmacı: Mehmet Demir ornidazol kullanımı sonrası akut karaciğer yetmezliği:2 olgu sunumu Konuşmacı: Ersin Batıbay Familial adenomatöz polipozisli hastaların ince bağırsaklarının video kapsül endoskopi ile değerlendirilmesi Konuşmacı: Fatma Ebru Akın İkinci Basamak Devlet Hastanesinde Kolonoskopik Polipektomi Sonuçlarımız Konuşmacı: Fırat Erkmen Akut pankreatitli hastalarda idrar organik asit profilinin incelenmesi Konuşmacı: Nihayet Bayraktar 17:00 - 17:45 Sözlü Bildiriler 7 Oturum Başkanları: İlker Şen, Haluk Erdoğan, Tayibe Bal Malign disfajide özofageal stent uygulaması: Tek merkez deneyimi Konuşmacı: Serdar Durak Hepatosellüler kanserli hastalarda portal ven trombozu sıklığı Konuşmacı: Süleyman Sari Nöroendokrin (NET)tümörlerle ilgili üçüncü basamak merkez deneyimimiz Konuşmacı: Remzi Adnan Akdoğan BİLDİRİ ÖZETLERİ 14

Asit tetkik hastasında tanısı cerrahi ile konulan olgu: Peritoneal malign mezotelyoma Konuşmacı: Ali Rıza Çalışkan Akut pankreatite bağlı diyabetik ketoasidoz gelişen gebe hasta: olgu sunumu Konuşmacı: Mehmet Selim Mamiş Akut pankreatitte ilk değerlendirmede mortaliteyi ne gösterir? Konuşmacı: Abdurrahman Şahin 18:00 - 18:30 Sözlü Bildiriler 8 Oturum Başkanları: Yahya Atayan, Nurettin Tunç Kolesistektomili Hastada Sistik Arter Güdük Psödoanevrizmasına Bağlı Hemobili: Olgu Sunumu Konuşmacı: Hüseyin Yönder Covid-19 hastalığının karaciğer fonksiyonlarına etkisi Konuşmacı: Tuba Dumak Hipertrigliseridemiye bağlı rekürren akut pankreatit Konuşmacı: Delav Türk Anorektal Malign Melanom Olgularımız ve Literatürün Gözden Geçirilmesi Konuşmacı: Ramazan Yolaçan Hashimoto tanılı hastalarda non-alkolik yağlı karaciğer hastalığı sıklığı ve hematolojik parametreler ile ilişkisi Konuşmacı: Ali Gökçe Diyabetik Olmayan Obez Hastalarda Non-Alkolik Karaciğer Yağlanmasının Öngörüsünde Trigliserid-Glukoz İndeksinin Rolü Konuşmacı: Hüseyin Karaaslan 20:00 AKŞAM YEMEĞİ 19 Mart 2022 Cumartesi | SALON A BİLDİRİ ÖZETLERİ 15

PANEL 13: İleri̇ Endoskopi̇ Oturum Başkanları: Deniz Duman, Aydın Şeref Köksal 09:00 - 09:20 EUS da doğru bilinen yanlışlar ve görüntü optimizasyonu Konuşmacı: Fatih Albayrak 09:20 - 09:40 EUS da biliyer drenaj: yeni ne var? Konuşmacı: Serkan Doğan 09:40 - 10:00 Posttransplantasyon hastasında ERCP Konuşmacı: Yılmaz Bilgiç 10:00 - 10:20 Subepitelyal lezyonlarda EUS Ne zaman ? Kime? Konuşmacı: Hakan Çamyar 10:20 - 10:30 TARTIŞMA 10:30 - 10:45 KAHVE MOLASI 10:45 - 11:30 Amgen Uydu Sempozyumu Konu : \"Biyoteknolojiden gelen güç fark yaratır. IBH'ta fark yaratan seçenek.\" Oturum Başkanı : Mehmet Demir Konuşmacılar: İlhami Yüksel, Yasir Furkan Çağın 11:30 - 11:45 KAHVE MOLASI PANEL 15: İnflamatuar barsak hastalığı Oturum Başkanları: Ertuğrul Kaya Çetin, Nihat Okçu 11:45 - 12:00 Covid 19 pandemisinde İBH yönetiminde yeni ne var? Konuşmacı: Güray Can 12:00 - 12:15 İnflamatuar barsak hastalığında aşılama önerileri, yeni ne var? Konuşmacı: Yusuf Coşkun 12:15 - 12:30 TARTIŞMA BİLDİRİ ÖZETLERİ 16

PANEL 17: Kronik Viral Hepatit Oturum Başkanları: Necati Örmeci, Kendal Yalçın, M.Reşat Ceylan 12:30-12:45 Kronik Hepatit B Tedavi Endikasyonları Genişletilmeli mi? Konuşmacı: Feyza Gündüz 12:45 - 13:00 HBV için yeni tedaviler: küre giden yol Konuşmacı: Suna Yapalı 13:00-13:10 TARTIŞMA 13:10 - 14:00 ÖĞLE YEMEĞİ PANEL 19: 14:00 - 14:30 Akılcı İlaç Kullanımı Konuşmacı: Mehmet Demir 14:30 - 15:00 KAHVE ARASI 15:00 - 15:10 KAPANIŞ TÖRENİ 19 Mart 2022 Cumartesi | SALON B PANEL 14: Gastroenterolojide sık görülen hastalıklar Oturum Başkanları: Feyzullah Uçmak, Oğuz Üsküdar, Şenay Koçakoğlu 09:00 - 09:20 Helicobacter pylori yeni ne var? Mastrich 5 kriterleri ne getirdi? Konuşmacı: Mehmet Ali Kösekli 09:20 - 09:40 Çölyak Hastalığında yeni ne var? Konuşmacı: Ebru Akın 09:40 - 10:00 Minimal hepatikensefolopatii: gözden kaçan Konuşmacı: Mehmet Demir 10:00 - 10:20 Boveno 7 kriterleri ne getirdi ? Konuşmacı: Şehmuz Ölmez BİLDİRİ ÖZETLERİ 17

10:20 - 10:30 TARTIŞMA 10:30 - 10:45 KAHVE MOLASI PANEL 16: Gastrointestinal ottoimmün hastalıklar Oturum Başkanları: Burçak Kayhan, Çiğdem Cindoğlu, Tarkan Karakan 11:45 - 12:00 Mikroskobik Kolit Konuşmacı: Remzi Akdoğan 12:00 - 12:15 Primer biliyer kolonjiopatide yeni ne var? Konuşmacı: Berat Ebik 12:15 - 12:30 TARTIŞMA PANEL 18: Karaciğer yağlanması Oturum Başkanları: Yusuf Yılmaz, Tevfik Sabuncu, Dursun Çadırcı 12:30-12:45 MAFLD/NASH geri dönüşümlü bir hastalık mı? Konuşmacı: Müjdat Zeybel 12:45 - 13:00 MAFLD/NASH yeni tedaviler ne zaman gelecek? Konuşmacı: Metin Başaranoğlu 13:00 - 13:10 TARTIŞMA 13:10 - 14:00 ÖĞLE YEMEĞİ 19 Mart 2022 Cumartesi | SALON C 09:00 - 09:45 Sözlü Bildiriler 9 (Online) Oturum Başkanları: Ramazan Dertli, Ayşe Albayrak BİLDİRİ ÖZETLERİ 18

Alkolik olmayan yağlı karaciğer hastalığı ve fibroziste invaziv olmayan mpv/plt oranının değerlendirilmesi Konuşmacı: Mustafa Cengiz Akut pankreatitte bilier-nonbilier ayrımında serum belirteçlerinin prognostik özellikleri Konuşmacı: Mustafa Cengiz Nüks kolon kanserinde anastomoz kanlanmasının değerlendirilmesinde indosiyanin green flörosan görüntüleme tekniği Konuşmacı: Gökhan Giray Akgül Koledokolitiazis olasılığını belirlemede Gama Glutamil Transferaz düzeyinin tanısal değeri Konuşmacı: Selcen Özek Keskin Özefagus kanseri tespit edilen hastada senkron meme kanseri görülmesi: olgu sunumu Konuşmacı: İbrahim Burak Bahçecioğlu 09:45-10:30 Sözlü Bildiriler 10 Oturum Başkanları: Altay Kandemir, Aysun Bozbaş Nonsirotirotik NASH zemininde hepatosellüler kanser Konuşmacı: Muhammet Yıldız Çocukluk çağı acil üst gastrointestinal sistem endoskopisi uygulamalarında anestezi deneyimlerimiz Konuşmacı: Tuğba Bingöl Tanrıverdi Akut Kolesistiti Taklit Eden Primer Apendajitis Epiploika Olgusu Konuşmacı: Hüseyin Kaçmaz Non-steroid anti-inflamatuar ilaç kullanımına bağlı multiorgan yetmezliği: Olgu sunumu Konuşmacı: Mehmet Selim Mamiş Sağlık Çalışanlarında Hepatit A, Hepatit B, Hepatit C ve HIV Seroprevalansı Konuşmacı: Mehmet Reşat Ceylan BİLDİRİ ÖZETLERİ 19

H-PNI (Hemoglobin-Prognostik Nutrisyonel İndeks) ve H-RDW(Hemoglobin-Kırmızı Hücre Dağılımı) Skorlarının Rektum Kanserinde Prognostik Önemi Konuşmacı: Elif Tuğba Tuncel 11:45 - 13:00 Sözlü Bildiriler 11 (Online) Oturum Başkanları: Sami Fidan, Ali Rıza Çalışkan Post-ERCP pankreatit önlenmesinde pankreatik stent etkinliği Konuşmacı: Fatih Saygılı Asistan hekimlerin viral hepatitlerle ilgili farkındalık durumunun değerlendirilmesi Konuşmacı: Gülcan Varol İnsülin direncinin akut pankreatit şiddetine etkisi Konuşmacı: Enes Keskin İmmun yetmezliği olmayan hastada karaciğer enzim yüksekliği ile seyreden cmv gastrit olgusu Konuşmacı: Nurhan Demir Şırnak ilinde Covid 19 salgınını içeren bir zaman diliminde alt gastrointestinal sistem belirtileri ile başvuran hastaların endoskopi bulguları: retrospektif çalışma Konuşmacı: Selma Demirbaş Yüceldi Metastatik Gastrointestinal stromal tümörde tanı tedavi: olgu sunumu Konuşmacı: Ebru Esen BİLDİRİ ÖZETLERİ 20

İçindekiler Poster Sunumlar PP-01 Yardımcı sağlık çalışanlarında probiyotik bilgi ve tüketim düzeyi araştırılması Betül Ersöz Acar, İsmail Acar PP-02 Antibiyotik kullanımı sonrası diare-predominant İBS olgusu Betül Ersöz Acar, İsmail Acar PP-03 mRNA aşısı sonrası otoimmün hepatit/primer bilier kolanjit overlap sendromu gelişen vaka Mustafa Cengiz, Nadir Süleyman Çetinkaya, Emine Gül Aydın, Galip Büyükturan PP-04 Kanayan Yaramız Akut Hepatit B: İki Olgu Sunumu Tuba Damar Çakırca PP-05 Genişletilmiş donör kriterileri kullanarak donörlerden alınan greftlerin kullanımı ile iki madde bağımlısı donör kullanarak yapılan başarılı karaciğer transplantasyonu Hacer Agakisiyeva, Agil Agakisiyev, Mushfiq Hesenov, Murad Taner Gülshen PP-06 Lokalize dev psödopolip ile prezente olan Crohn hastalığı olgusu İsmail Acar PP-07 Ciddi Malnutrisyon İle Seyreden Groove Pankreatit Olgusu İdris Yıldırım, İrfan Küçük, Yusuf Yazgan, Mustafa Kaplan, Cumali Efe, Büşra Seçil Seçen PP-08 Akut Pankreatitte Psödokistin Nadir Komplikasyonu Olan Venöz Trombüs Ve Buna Bağlı Gelişen Asit Ve Splenomegali Olgusu Ali Gökçe, Burcu Dikeç Gökçe, Ahmet Uyanıkoğlu PP-09 Demir eksikliği anemisi tanılı gebe bir hastada parenteral Ferrik karboksimaltoz tedavisi etkinliği ve güvenliği: Olgu sunumu Muhammed Emin Ergün PP-10 Siyanoakrilat tedavisi sonrası pulmoner tromboemboli gelişen gastrik varis olgusu Emin Bodakçi, Mesut Gümüşsoy, Ramazan Erdem Er, Arif İrfan Soykan BİLDİRİ ÖZETLERİ 21

PP-11 Başlangıçta Benign Lenfoid Hiperplazi Olarak Rapor Edilen IPSID Vakası Çiğdem Budak Ece, Ramazan Yolaçan, Ümit Karabulut, Ali Üzel, Feyzullah Uçmak, Muhsin Kaya PP-12 takrolimus kullanımı sonrası nadir bir komplikasyon:alopesi Ersin Batıbay PP-13 Gebeliğin intrahepatik kolestazı ve obstetrik yönetimi: olgu sunumu Hacer Uyanıkoğlu, Muhammet Erdal Sak, Ahmet Uyanıkoğlu Sözel Sunumlar SS-01 Fibroinflamatuvar Karakterde Darlığı Olan Crohn Hastalığı’nda, Exclusive Enteral Nutrisyon+Haftalık Adalimumab Deneyimi Salih Tokmak SS-02 Hepatit C Hastalarında Glekaprevir/Pibrentasvir Tedavisi: İlk Deneyimler Tuba Damar Çakırca, Mehmet Reşat Ceylan SS-03 Özofagus Darlıklarının Tanısı ve Endoskopik Tedavisi Deneyimlerimiz Mehmet Önder Ekmen, Metin Uzman, Yaşar Nazlıgül SS-04 Alkolik olmayan yağlı karaciğer hastalığı ve fibroziste invaziv olmayan mpv/plt oranının değerlendirilmesi Mustafa Cengiz SS-05 H-PNI (Hemoglobin-Prognostik Nutrisyonel İndeks) ve H-RDW(Hemoglobin-Kırmızı Hücre Dağılımı) Skorlarının Rektum Kanserinde Prognostik Önemi Elif Tuğba Tuncel, Murtaza Parvizi, Engin Kut, Mesut Aydın, Elmas Kasap SS-06 İnflamatuar Barsak Hastalığında Seksüel Disfonksiyon Delyadil Karakaş Kılıç, Feyzullah Uçmak, Jehat Kılıç, Mehmet Serdar Yıldırım SS-07 Akut pankreatitte bilier-nonbilier ayrımında serum belirteçlerinin prognostik özellikleri Mustafa Cengiz SS-08 Akut pankreatitte ilk değerlendirmede mortaliteyi ne gösterir? Abdurrahman Şahin BİLDİRİ ÖZETLERİ 22

SS-09 İkinci Basamak Devlet Hastanesinde Kolonoskopik Polipektomi Sonuçlarımız Fırat Erkmen, Ahmet Barış Dirim SS-10 Koledokolitiazis olasılığını belirlemede Gama Glutamil Transferaz düzeyinin tanısal değeri Selcen Özek Keskin, Engin Altınkaya SS-11 İnsülin direncinin akut pankreatit şiddetine etkisi Enes Keskin, Engin Altınkaya SS-12 Asit tetkik hastasında tanısı cerrahi ile konulan olgu: Peritoneal malign mezotelyoma Ali Rıza Çalışkan SS-13 Nonspesifik Özofagus Motor Hastalıkları Olan Hastaların Demografik ve Klinik Özellikleri İlyas Tenlik, Ömer Öztürk SS-14 Hepatosellüler kanserli hastalarda portal ven trombozu sıklığı Ahmet Uyanıkoğlu, Süleyman Sari SS-15 Amoksisilin-klavulanata bağlı karaciğer hasarı ile eşzamanlı akut EBV hepatiti - Bir olgu sunumu ve literatür incelemesi Mehmet Yıldız, Merve Yıldırım SS-16 Akut Böbrek Yetmezliğiyle Prezente olan Morgagni Hernisi Mehmet Ali Kösekli SS-17 Akut Kolesistiti Taklit Eden Primer Apendajitis Epiploika Olgusu Hüseyin Kaçmaz, Ali Rıza Çalışkan SS-18 İmmun yetmezliği olmayan hastada karaciğer enzim yüksekliği ile seyreden cmv gastrit olgusu Nurhan Demir SS-19 Nöroendokrin (NET)tümörlerle ilgili üçüncü basamak merkez deneyimimiz Halil Rakıcı, Remzi Adnan Akdoğan SS-20 Akut pankreatitli hastalarda idrar organik asit profilinin incelenmesi Nihayet Bayraktar, Ahmet Uyanıkoğlu, Mustafa Bayraktar, Hamza Erdoğdu BİLDİRİ ÖZETLERİ 23

SS-21 Post-ERCP pankreatit önlenmesinde pankreatik stent etkinliği Emre Gerçeker, Fatih Saygılı SS-22 Hipertrigliseridemiye bağlı rekürren akut pankreatit Ahmet Uyanıkoğlu, Delav Türk, Nurullah Baykara SS-23 Hepatit C’li hastaların klinik ve tedavilerinin değerlendirilmesi Ahmet Uyanıkoğlu, İbrahim Bayhan SS-24 Covid-19 hastalığının karaciğer fonksiyonlarına etkisi Tuba Dumak, Esat Cihan Karahancı, Mehmet Selim Mamiş, Ahmet Uyanıkoğlu SS-25 Kist hidatik ile süperpoze olmuş ciddi akut hepatit B: olgu sunumu Muhammed Emin Ergün, Ahmet Uyanıkoğlu SS-26 Hashimoto tanılı hastalarda non-alkolik yağlı karaciğer hastalığı sıklığı ve hematolojik parametreler ile ilişkisi Ali Gökçe, Burcu Diker Gökçe, Mehmet Ali Eren, Çiğdem Cindoğlu, Hüseyin Karaaslan SS-27 Gastrointestinal Sistem Kanamasıyla Prezente Olan Yeni Tanı Üst Gastrointestinal Maligniteli Hastaların Klinik Sonuçları Muhammed Bahaddin Durak, Çağdaş Erdoğan, İlhami Yüksel SS-28 Kronik Hepatit B Tanısı İle Takip Edilen Tenofovir Ve Entekavir Kullanan Hastalarda Etkinlik Ve Renal Güvenlik Erdi Şeker, Erol Çakmak SS-29 Ampulla vateri tümörlerinde endoskopik ampullektomi sonuçlarımız Sami Fidan SS-30 Non-steroid anti-inflamatuar ilaç kullanımına bağlı multiorgan yetmezliği: Olgu sunumu Mehmet Selim Mamiş, Ahmet Uyani̇koğlu, Necati Yeni̇ce SS-31 Akut pankreatite bağlı diyabetik ketoasidoz gelişen gebe hasta: olgu sunumu Mehmet Selim Mamiş, Ahmet Uyanik̇ oğlu BİLDİRİ ÖZETLERİ 24

SS-32 Familial adenomatöz polipozisli hastaların ince bağırsaklarının video kapsül endoskopi ile değerlendirilmesi Fatma Ebru Akın, Osman Ersoy SS-33 Anemi ile prezente olan tüberküloz peritonit İbrahim Bayhan, Ayşe Serap Ayataç, Ahmet Uyanıkoğlu SS-34 Asistan hekimlerin viral hepatitlerle ilgili farkındalık durumunun değerlendirilmesi Gülcan Varol, Hatice Bülbül, Arif Mansur Coşar SS-35 Periampuller divertikülü olan hastalarda ERCP (Endoskopik Retrograd Kolanjiopankreotografi) özellikleri ve sonuçları Serkan Cerrah SS-36 Malign disfajide özofageal stent uygulaması: Tek merkez deneyimi Serdar Durak, Arif Mansur Coşar SS-37 Şırnak ilinde Covid 19 salgınını içeren bir zaman diliminde alt gastrointestinal sistem belirtileri ile başvuran hastaların endoskopi bulguları: retrospektif çalışma Selma Demirbaş Yüceldi SS-38 Anorektal Malign Melanom Olgularımız ve Literatürün Gözden Geçirilmesi Ramazan Yolaçan, Zuhat Urakçı, Ümit Karabulut, Ali Üzel, Çiğdem Budak Ece, Feyzullah Uçmak SS-39 733 İnflamatuvar Barsak Hastasının Demografik Verilerinin Değerlendirilmesi: Tersiyer Tek Merkez Deneyim (2006-2020) Engin Uçar SS-40 Aterojenik İndeks: Alkolsüz Yağlı Karaciğer Göstergesi mi? Ahmed Ramiz Baykan, Serkan Cerrah SS-41 Diyaliz hastasında asitle prezente peritonitis karsinomatoza Ahmet Uyanıkoğlu, Evgi Can, Fatma Baltacı SS-42 Nonsirotirotik NASH zemininde hepatosellüler kanser Ahmet Uyanıkoğlu, İbrahim Bayhan, Muhammet Yıldız, Şerafettin Onkaş BİLDİRİ ÖZETLERİ 25

SS-43 Asit etiyolojisindeki nadir sebeplerden hipotiroidili hasta olgu sunumu Nabi Kına, Ahmet Uyanıkoğlu SS-44 Karaciğer nakil alıcılarında COVID-19 ası deneyimi: Tek merkez verileri Derya Arı SS-45 İnflamatuar bağırsak hastalıklarının koroid, maküla ve retina sinir lifi kalınlığı üzerine etkisi Müslüm Toptan SS-46 Diyabetik Olmayan Obez Hastalarda Non-Alkolik Karaciğer Yağlanmasının Öngörüsünde Trigliserid-Glukoz İndeksinin Rolü Hüseyin Karaaslan, Hasan İnan, Alper Tunga Türkmen, İsmail Altıntaş, Nida Uyar, Mehmet Ali Eren SS-47 Sağlık Çalışanlarında Hepatit A, Hepatit B, Hepatit C ve HIV Seroprevalansı Mehmet Reşat Ceylan, Mehmet Çelik, Esra Gürbüz, Fatih Esmer, Süleyman Koç SS-48 ornidazol kullanımı sonrası akut karaciğer yetmezliği:2 olgu sunumu Ersin Batıbay, Savaş Cumali Efe SS-49 Nüks kolon kanserinde anastomoz kanlanmasının değerlendirilmesinde indosiyanin green flörosan görüntüleme tekniği Gökhan Giray Akgül SS-50 Primer biliyer kolanjit: güncel gelişmeler Berat EBİK SS-51 Karaciğer hastalıklarında kullanılan skorlamalar malign-benign kolestaz ayrımında kullanılabilir mi? Yusuf Bünyamin Ketenci̇, Ufuk Avcıoğlu SS-52 Kolesistektomili Hastada Sistik Arter Güdük Psödoanevrizmasına Bağlı Hemobili: Olgu Sunumu Hüseyin Yönder SS-53 G1/1b Kronik C Hepatiti Tedavisinde« Glecaprevir/Pibrentasvir » Gerçek Yaşam Verileri Çiğdem Mermutluoğlu, Mustafa Kemal Çelen BİLDİRİ ÖZETLERİ 26

SS-54 Gastroözofageal Reflüde Laparoskopik Toupet Fundoplikasyon Deneyimimiz Hasan Elkan, Ahmet Bertan SS-55 Çocukluk çağı acil üst gastrointestinal sistem endoskopisi uygulamalarında anestezi deneyimlerimiz Gülçin Patmano, Tuğba Bingöl Tanrıverdi SS-56 Özefagus kanseri tespit edilen hastada senkron meme kanseri görülmesi: olgu sunumu İbrahim Burak Bahçecioğlu SS-57 Yeni sentez nikotinamid türevli bileşik dc-14’ün SNU-1 mide kanseri hücreleri üzerinde antiproliferatif etkisinin incelenmesi Melih Turan Gürlemez, Hilmi Ataseven SS-58 Metastatik Gastrointestinal stromal tümörde tanı tedavi: olgu sunumu Ebru Esen SS-59 Asit nedeniyle takip edilen hastaların retrospektif analizi Ahmet Uyanıkoğlu, Ensar Gazi Göçer, Süleyman Sari, Muhammed Emin Ergün SS-60 Kronik Hepatit B hastalarında nonalkolik yağlı karaciğer hastalığı sıklığı Mehmet Demir, Nurel Gursel Mustafa, Tümay Özgür, İlke Evrim Seçinti SS-61 Kronik Hepatit C hastalarında Glekaprevir/pibrentansir’in gerçek yaşam verileri: Tek merkez deneyimi Mehmet Demir, Mehmet Cabalak, Yusuf Önlen, Tayyibe Bal SS-62 Akut Pankreatitli Hastalarda İdrar Organik Asit Profilinin İncelenmesi Nihayet Bayraktar, Ahmet Uyanıkoğlu, Mustafa Bayraktar, Hamza Erdoğdu SS-63 Uzun dönem tenofovir disoprosiksil fumarat tedavisi alan kronik hepatit B hastalarında EASL klavuzuna göre entekavir endikasyon sıklığı Mehmet Demir, Esra Oflazoğlu BİLDİRİ ÖZETLERİ 27

Video Sunumlar VS-01 Ampuller Adenomlu Bir Olguda Endoskopik Papillektomi: Video İlhami Yüksel VS-02 Crohn ileo-kolitli gebe vakada, intestinal ultrasonografi ile aktivasyonun saptanması: Video olgu sunumu Kenan Koşar, İlhami Yüksel BİLDİRİ ÖZETLERİ 28

PP-01 Yardımcı sağlık çalışanlarında probiyotik bilgi ve tüketim düzeyi araştırılması Betül Ersöz Acar1, İsmail Acar2 1Balıkesir Susurluk Devlet Hastanesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği, Balıkesir, Türkiye 2Balıkesir Atatürk Şehir hastanesi, Gastroenteroloji Kliniği, Balıkesir, Türkiye GİRİŞ Probiyotiklerin her geçen gün artan önemine rağmen halen ülkemizde yapılan çalışmalarla yanlış ya da yetersiz bilindiğini görmekteyiz. Çalışmada probiyotiklerle ilgili bilgi ve tüketim düzeyleri ile ilişkili etkenlerin araştırılması amaçlanmıştır. YÖNTEM Anket bir ilçe devlet hastanesinde görev yapmakta olan gönüllü çalışanlar ile aynı kişi tarafından yüz yüze görüşme yapılarak uygulanmıştır. Anket katılımcıların sosyodemografik verileri, probiyotik bilgi, tüketim düzeyleri ve faydaları hakkında 19 sorudan oluşmaktadır. BULGULAR Çalışmaya 34 çalışan katılmış olup 25’i (%73.5) kadın 9’u(%26.5) erkekti. Yaş ortalaması 37.4’tü(min22-max55). Katılımcılar 14(%41.2) hemşire,6(%17.6) temizlik personeli, 4(%11.8) tıbbi sekreter, 1(%2.9) eczacı ve 9(%26.4) diğer sağlık personelinden oluşmaktaydı. Eğitim düzeyleri değerlendirildiğinde 14’ü(%41.2) lisans, 9’u(%26.5) önlisans, 6’sı(%17.6) lise,4’ü(%11.8) ilköğretim ve 1(%2.9) kişi yüksek lisans mezunuydu. Haneye giren toplam gelir 10(%29.4) katılımcıda 10000 TL üstü,8(%23.5) katılımcıda da 5000 TL altıydı. En yüksek oran olarak katılımcıların 14’ü (%41 ) dört kişilik ailede yaşamaktaydı, hane halkı sayısı en fazla beşti. Katılımcıların 22’sinde(%64.7) herhangi bir hastalık öyküsü yoktu. Probiyotik kavramı ve kullanım alanları sorgulandığında yalnızca 4’ü(%11.8) çok iyi düzeyde bilmekteyken 7’si(%20.6) hiç bilmemekteydi. Bilgi edindikleri kaynakların yarısını reklamlar(görsel ve yazılı basın) oluşturmaktaydı. Probiyotik kavramını bilenlerden 12’si(35.3) gıda şeklinde almaktayken hem probiyotik gıda hem de probiyotik takviye(ticari preparatlar) alanlar 8’iydi(23.5). Probiyotik tüketim amacında ilk iki sırayı 8 katılımcı(%38.1) ile gastrointestinal sistem sağlığı, 5 katılımcı (%23.8) ile de bağışıklık sistemine destek yer almaktaydı. En çok bilinen probiyotik gıdalar sırasıyla yoğurt ve kefirdi. Probiyotik kullananlardan 17’si(% ) fayda gördüğünü belirtti. Katılımcılardan 13’ü(%38.2) ticari ürün olarak tüketmiş olup en çok sıvı formu tüketilmişti. Tüketilen süre 6(%50) katılımcıda 1 hafta ve daha az süreyle olup devamlı ve düzenli olarak alan yalnızca 2(%16.6) kişiydi. Ticari ürün alanların 9’u(%75) fayda gördüğünü beirtmişti. Probiyotikler hakkında bilgilendirmeyi nereden almak istediği sorgulandığında en yüksek oranla 23’ünün(%67.6) doktor olarak cevaplandı. SONUÇ Sağlık çalışanlarında probiyotik farkındalığı ve bilgi düzeyi yetersiz bulunmuştur. Ayrıca bilgi kaynaklarının çoğunluğunu reklamların oluşturduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak probiyotikler hakkında daha çok eğitim verilmesi gerekmektedir. Anahtar Kelimeler: Probiyotik, hastane çalışanı, tüketim, bilgi düzeyi BİLDİRİ ÖZETLERİ 29

PP-02 Antibiyotik kullanımı sonrası diare-predominant İBS olgusu Betül Ersöz Acar1, İsmail Acar2 1Balıkesir Susurluk Devlet Hastanesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği, Balıkesir, Türkiye 2Balıkesir Atatürk Şehir hastanesi, Gastroenteroloji Kliniği, Balıkesir, Türkiye GİRİŞ Bağırsak mikrobiyotası, konakçının endokrin, nöral ve bağışıklık sistemi üzerinde etkilidir. Sindirim, enerji metabolizması ve inflamasyon dahil, insanda birçok temel fonksiyonu etkiler. Bileşimi ve karmaşıklığı, bireyler arasında ve hatta aynı kişide bağırsağın farklı bölgeleri arasında önemli ölçüde değişiklik gösterir. Antibiyotik tedavisi, bağırsak mikrobiyotasında disbiyozise neden olarak, birçok hastalığın gelişmesini tetikleyebilir. Biz bu olgumuzda, kısa süreli antibiyotik kullanımı sonrası kronik ishal gelişen hastamızı sunmayı amaçladık. OLGU 37 yaşında kadın hasta, polikliniğimize ishal şikayeti ile geldi. Yaklaşık 6 ay önce, diş ağrısı nedeniyle diş hekimine gitmiş ve diş apsesi tanısı almış. Amoksisilin-Klavunat 1000 mg 2x1 reçete edilmiş ve 10 gün kullanmış. Antibiyotik tedavisi bittikten sonra ishal şikayeti başlamış. Günde 5-6 kez olan, sulu kıvamda ve sarı renkteymiş. Hem gece ve hem gündüz ishal şikayeti oluyormuş. Aç veya tok iken şikayetlerinde değişme olmuyormuş. Kanamalı veya kötü kokulu ishali olmamış. 6 aydır şikayeti devam etmiş ve arada çok az normal olmuş. Hastanın laboratuvar incelemelerine baktığımızda; Lökosit:8190, hemoglobin 14,1 gr/dL, trombosit: 253000, Sedimentasyon 5 mm/saat, C-Reaktif Protein:0,5 (0-0,5), Protein:7,5 gr/dL(6,4-8,3), Albumin:4,7 gr/dL(3,5-5,2), Amilaz:63 U/L(28-100), Lipaz:32 U/L(13-60), Sodyum:139 mmol/L (136-145), Kreatinin:0,6 mg/dL (0,5-0,9). Gaita mikroskopisinde: Lökosit, eritrosit veya parazit yumurtasına rastlanmadı. Gaita kültüründe: Salmonella veya Shigella açısından üreme olmadı. Clostridium Difficile toksin A ve B negatif ve Entamoeba Histolitica Adezin Antijen negatif saptandı. Hasta endoskopik incelemeyi kabul etmedi. Daha önce dış merkezlerde siprofloksasin, metronidazol ve probiyotik tedavisi almasına rağmen şikayetlerinde düzelme olmamış. Hastaya Rifaksimin 200 mg 3x2 dozunda tedavi başlandı. Tedaviden 3 hafta sonra kontrolüne gelen hastanın, ilaca başladıktan 1 hafta sonrasında şikayetlerinde düzelme olmuş. SONUÇ Antimikrobiyal tedavi, bağırsak mikroflorasının koruyucu organizma türlerinin çeşitliliğini ve miktarını azaltarak disbiyozise neden olur. Antibiyotik sonrası ishallerin tedavisinde rifaksimin seçeneği de düşünülmelidir. Anahtar Kelimeler: Antibiyotik, ishal, rifaksimin BİLDİRİ ÖZETLERİ 30

PP-03 mRNA aşısı sonrası otoimmün hepatit/primer bilier kolanjit overlap sendromu gelişen vaka Mustafa Cengiz1, Nadir Süleyman Çetinkaya2, Emine Gül Aydın1, Galip Büyükturan1 1Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Gastroenteroloji BD., Ankara. 2Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İç Hastalıkları A.B.D, Ankara GİRİŞ: COVID-19 için, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından bir pandemi olarak nitelendirildiği 2020 yılından beri çeşitli tedavi modaliteleri ortaya çıksa da hala etkili bir tedavi bulunamamış ve mRNA aşıları en etkin silahtır. Overlap sendromlar, otoimmun hepatit ve sklerozan kolanjit veya primer biliyer kolanjit birlikteliğine dayanan bir hastalıktır. mRNA aşısı sonrası overlap sendromu gelişen bir hasta sunulacaktır. MATERYAL-METOD: Otuziki yaşında daha önce bilinen bir hastalığı, kullandığı bir ilacı olmayan, alkol kullanmayan ve Covit geçirmeyen hasta 21 Haziran 2021 de ilk doz mRNA Covid aşısı yaptırmış. On gün sonra acil servise vücutta sararma, idrar renginde koyulaşma, halsizlik yakınmaları ile başvurmuş. Fizik muayenesinde; skleraları ve mukozaları ikterik görünümdeydi ve bunun dışında bir özellik yoktu. BULGULAR: Hemogramda BK: 5300/uL, Hb: 13,4 g/dL, Plt: 331x 103/uL saptandı. Glukoz: 90 mg/dl, Üre: 20 mg/dl, Kreatinin: 0,9 mg/dl, AST: 808 U/L, ALT: 960 U/L, ALP: 211 U/L, Total bilirubin: 15,4 mg/dl, Direk bilirubin: 8,1 mg/dl, LDH: 273 U/L, GGT: 128 U/L, Amilaz: 93 U/L, Lipaz: 87 U/L, Sodyum: 135 mmol/L, K: 3,82, CRP: 9,8 mg/L, INR:1,17. Batın USG de: Karaciğer parankim ekosu, boyutları ve konturu normal görünümde, intrahepatik ve ekstrahepatik safra yolları tabii saptandı. Safra kesesinde çamura ait olabilecek ekojenite izlenmekteydi. Hepatik/Portal ven doppler USG de patent saptandı. Kontrastlı abdomen BT de periportal alanda ödem ve perikolesistik alanda sıvama tarzında serbest mayii dışında patoloji saptanmadı. Batın MR/MRCP de intrahepatik ve ekstrahepatik safra yolları normal, periportal ödem ve birkaç adet büyümüş lenf nodu saptandı. Bulgular biliyer sistemin inflamatuar patolojileri ile uyumlu olup bu kapsamda ayırıcı tanıda yer alan durumlarla özdeşleştirilebilecek spesifik bir görünüm seçilememiştir denildi. Etyolojiye yönelik hepatit markerları ve TORCH, Borrelia, parvovirüs negatif saptandı. Wilson, hemokromatozis dışlandı. Çölyak antikorları negatif saptandı. Bakılan otoimmün markerlarından ANA 1/100, granüler paternde pozitif, AMA-M2:55 olarak pozitif saptandı. Ig G: 1787 mg/dl saptandı. Karaciğer biyopsisinde: Portal alanlarda orta şiddette lenfoplazmositer ve eozinofilik lökositlerin eşlik ettiği inflamasyon, belirgin kolestaz, safra duktül proliferasyonu saptandı. Orta şiddetli interface ve parankimal inflamasyon bulguları yanısıra yer yer hepatositik nekroz ve dejenerasyon bulguları saptandı. Histomorfolojik bulguların öncelikle otoimmün hepatit ve florid duct lezyonu düşündürdüğü ancak AMA otoantikor varlığı ve safra duktus hasarının sklerozan kolanjit için “overlap sendrom”, eozinofillerin varlığı nedeniyle de ilaç vb. toksik nedenler açısından değerlendirilmesi önerildi. Laboratuvar ve patolojik bulgular ile hastada otoimmun hepatit/primer biliyer kolanjit overlapı olduğu düşünüldü. Hastaya 40 mg/gün prednizolon, 15 mg/kg ursodeoksikolik asit ve 50 mg/gün azotiyopürin tedavisi başlandı. 1 aylık tedavi sonrası yapılan tahlillerinde; hemogramda BK: 13000/uL, Hb: 15,2 g/dL, Plt: 306x 103/uL saptandı. Glukoz: 105 mg/dl, Üre: 29 mg/dl, Kreatinin: 0,75 mg/dl, AST: 13 U/L, ALT: 20 U/L, ALP: 94 U/L, Total bilirubin: 0,8 mg/dl, Direk bilirubin: 0,24 mg/dl, GGT: 36 U/L, Amilaz: 88 U/L, Lipaz: 48 U/L, Sodyum: 138 mmol/L, K: 3,75, CRP: 1,7mg/L, INR:0,88 olarak saptandı. Kontrollerle durumu takip edilmektedir. SONUÇ: mRNA aşısı sonrası otoimmün hepatit/primer bilier kolanjit birlikteliği olan overlap sendromu gelişebilmekte ve bunun akılda tutulması önemlidir. Anahtar Kelimeler: Otoimmün hepatit, primer biliyer kolanjit, overlap sendromu, mRNA aşısı. BİLDİRİ ÖZETLERİ 31

PP-04 Kanayan Yaramız Akut Hepatit B: İki Olgu Sunumu Tuba Damar Çakırca Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü GİRİŞ: Dünya’da her üç kişiden birini etkileyen Hepatit B virüsü (HBV) hem akut hem de kronik hepatitin önde gelen nedenlerinden biridir. Erişkin dönemde geçirilen Akut HBV enfeksiyonu büyük oranda anikterik-subklinik seyretse de, %0.1-0.5 oranında fulminana gidiş görülebilir. Bu nedenle hastaların yakın takibi çok önemlidir. Bu yazıda iki erişkin Akut HBV olgusu sunulmuştur. OLGU-1: 21 yaşında bayan hasta halsizlik, yorgunluk gözlerde sararma şikayeti ile dış merkeze başvurmuş. 6 haftalık gebe olduğu tespit edilen hastanın yapılan tetkiklerinde AST ve ALT değerleri yüksek saptanması üzerine tarafımıza yönlendirilmiş. Hastanın fizik muayenesinde Kan basıncı(KB):100/70 mmHg, ateş:36.6°C, nabız:70/dk saptandı. Skleraları hafif ikterik olan hastanın diğer sistem muayenesi olağandı. Karaciğer enzimlerinde yüksekliği olan hastanın (Tablo-1), seroloji tetkiklerinde HbsAg:negatif Anti-Hbs:56, HbeAg:negatif, AntiHbe:pozitif, AntiHbcIgM:pozitif, HBV- DNA:79 IU/mL, saptandı. Akut HBV ön tanısı ile destek tedavi başlandı. HDV-Ab:pozitif saptanan hastanın HDV-RNA’sı negatifti. Hastanın ayrıntılı hikayesi alındığında 4 ay önce evlendiği ve evlilik öncesi yapılan tetkiklerde eşinde Kronik HBV enfeksiyonu saptandığı öğrenildi. HBV açısından bağışık olmayan hastaya evlilik öncesi 3 doz HBV aşısı yaptırması önerilmiş ancak hasta aşısını yaptırmamıştı. Takiplerinde genel durumu iyi olan hastada serokonversiyon gelişti. OLGU-2: 40 yaşında erkek hasta 1 haftadır bulantı, kusma, karın ağrısı ve yüzünde sararma şikayeti ile polikliniğimize başvurdu. Fizik muayenesinde KB:130/75 mmHg, ateş:37.2°C, nabız:82/dk olan hastanın skleraları ikterik ve hepatomegalisi mevcut olup diğer sistem muayenesi doğaldı. Son 3 ay içerisinde şüpheli cinsel temas öyküsü mevcuttu. Yapılan tetkiklerde HbsAg:897,7 Anti-Hbs:45, HbeAg:negatif, AntiHbe:pozitif, AntiHbcIgM:pozitif, HDV- Ab:negatif, HBV-DNA:4.379.050 IU/mL saptanan hasta akut HBV ön tanısı ile yatırıldı. Karaciğer enzim yüksekliği de olan hastaya destek tedavi başlandı (Tablo-2). Takiplerinde genel durumu iyi olan hastanın 2.ayda ALT normalizasyonu ve HBsAg klirensi gerçekleşti. SONUÇ: Akut HBV insidansı 1/100.000 olup etkin aşılama sayesinde yeni vaka sayıları azalmaktadır. HBV açısından orta-endemik olan ülkemizde halen akut HBV vakaları görülmektedir. Erişkin dönemde geçirilen enfeksiyon yüksek oranda iyileşir. Akut HBV ile takip ettiğimiz iki olgumuz da komplikasyonsuz iyileşmiş ve serokonversiyon gözlenmiştir. Bununla birlikte hastalarımızdan biri evlilik öncesi danışmanlık almasına rağmen aşı yaptırmamış ve gebelik döneminde enfeksiyonu geçirmiştir. Toplumun viral hepatitler ve aşı ile önlenebilen hastalıklar konusunda bilinçlendirilmesi; toplumsal bağışıklığın arttırılmasında ve bu sayede viral hepatitlerin eliminasyonunda en önemli adım olabilir. Anahtar Kelimeler: Akut viral hepatit, Bağışıklama, Hepatit B enfeksiyonu Tablo-1: Olgu-1’in Takiplerinde Laboratuvar Sonuçları BİLDİRİ ÖZETLERİ 32

Tablo-2: Olgu-2’nin Takiplerinde Laboratuvar Sonuçları BİLDİRİ ÖZETLERİ 33

PP-05 Genişletilmiş donör kriterileri kullanarak donörlerden alınan greftlerin kullanımı ile iki madde bağımlısı donör kullanarak yapılan başarılı karaciğer transplantasyonu Hacer Agakisiyeva1, Agil Agakisiyev1, Mushfiq Hesenov2, Murad Taner Gülshen3 1Olimp Hospital, Gastroenteroloji Ana Bilim Dalı, Baku 2Azerbaycan Tip Üniversitesi Genel Cerrahi Ana Bilim dalı. Baku 3Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakultesi Gastroenteroloji Ana Bilim dalı Son dönem karaciğer hastalığının tek tedavisi karaciğer transplantasyonudur. Ülkemizde 25.288 kişi organ nakli beklerken bunların 2.100 u karaciğer nakli beklemektedir. Biz burada kliniğimizde yaptığımız 2 adet madde bağımlısı olan donörlerden alınarak karaciğer nakli yapılan hastamızı sunacağız. VAKA: Donör 1: Bıçaklı yaralanma sonrası kardiyopulmoner resüstasyon yapılarak acil servise getirilen 35 yaşında, boyu 175cm kilosu 70kg olan bir erkek hasta yapılan tüm müdahalelere rağmen exitus olmuş ve organ donörü olarak merkezimize sunuldu. Donörün ayrıntılı incelemesinde 20 paket/yıl sigara, üç senedir ateş-buz denilen ‘metamfetamin’ içeriği bulunan madde ve ne kadar süredir kullandığı bilinmemekle birlikte alkol kullanma öyküsü saptandı. Hastanın kullanmış olduğu maddeler dışında ek karaciğer hastalığı olmaması donör olarak uygun bulundu. Donörün karaciğeri uygun şartlarda çıkarıldıktan sonra 62 yaşında HBV bağlı dekompanse karaciğer sirozu gelişen MELD-Na: 18 CPT: B(9) olan refrakter asitli AB kan grubuna sahip listedeki ilk erkek hastaya transplant edildi. Nakil sonrası hasta 15. gün sonra taburcu edilmiş olup, günlük yaşantısına dönmüş ve sorunsuz takip edilmektedir. Donör 2: Ateşli silah travması alarak acil servise getirilen ve tüm medahilelere rağmen exitus olmuş 38 yaşında erkek hasta. Donörün ayrıntılı incelenmesinde çıkan günlük iki paket sigara kullanımı, ateş-buz denilen ‘metamfetamın’ ve eroin kullanımı hikayesi mevcut. Ölüm sebebi subaraknoidal kanama olarak belirtilmiştır. Hastanın kullandığı maddeler dışında ek karaciğer hastalığı olmaması donör olarak uygun bulundu. Donörün karaciğeri uygun şartlarda çıkarıldıktan sonra 68 yaşında HBV ve HDV bağlı dekompanse karaciğer sirozu gelişen MELD-Na: 9 olan refrakter asitli 0 Rh(-) kan grubuna sahip listedeki ilk erkek hastaya transplant edildi. Nakil sonrası hasta 20. gün sonra taburcu edilmiş ve postop 3 yılında sorunsuz takip edilmektedir. SONUÇ: Karaciğer transplantasyonu için bekleyen hastanın çok olması, canlı karaciğer transplantasonunun istenilen seviyelere henüz yükselememesi ve organ havuzunun beklenenin altında olması nedeni ile organ bekleyen hastaların çoğu transplantasyona ulaşamamaktadırlar. Hızlı transplantasyon gereken tek şifası karaciğer transplantasyonu olan uygun hastalara uygun marjinal donörleri ve genişletilmiş donör kriterleri kullanarak yapılacak karaciğer transplantasyonunun bu hastaların tedavisini sağlayabileceğini düşünmekteyiz. Anahtar Kelimeler: Marjinal donör, Karaciğer transplantasyonu,Karaciğer BİLDİRİ ÖZETLERİ 34

PP-06 Lokalize dev psödopolip ile prezente olan Crohn hastalığı olgusu İsmail Acar Balıkesir Atatürk Şehir hastanesi, Gastroenteroloji Kliniği, Balıkesir, Türkiye GİRİŞ Lokalize dev psödopolipler inflamatuvar barsak hastalıklarının nadir komplikasyonlarındandır ve 1,5 cm’den büyük psödopolipler olarak tanımlanmaktadırlar. Dev psödopolipler ülseratif kolitte Crohn hastalığına göre daha çok görülürler ve sıklıkla da sol kolonda oluşurlar. Bu olguda ileum ve rektumda lokalize psödopolip ile tanı alan Crohn hastalığı olgusu sunulması amaçlanmıştır. OLGU SUNUMU 33 yaşında erkek hasta iki yıldır olan karın ağrısı, kilo kaybı ve bazen bulantı şikayetleri olması üzerine gastroenteroloji polikliniğine başvurdu. Ağrısı sadece karın sağ alt kadrana lokalize idi. Hastada ishal ve kusma şikayeti hiç olmamıştı. Eklem ağrısı, görme bozukluğu, deri döküntüsü gibi extraintestinal şikayetleri yoktu Özgeçmiş ve soygeçmişinde özellik yoktu. Fizik muayenede karında hassasiyet, defans, rebound yoktu. Laboratuvar incelemelerinde; Lökosit 8180, hemoglobin 15,6 gr/dl, trombosit 379 bin, Protein 7,5 gr/dl, Albumin 4,8 gr/dl, sedimentasyon 3 mm/saat, c reaktif protein 1,24 mg/dl idi. Kolonoskopide rektosigmoid bileşkede lokalize 5 cm’lik alanda ve ileoçekal valf girişinde ve üzerinden büyüğü yaklaşık 2 cm büyüğünde filiform şeklinde psödopolipler görüldü(resim 1,2) ve ileoçekal valf girişi hafif daralmıştı. Diğer tüm kolon segmentleri ve ileumda mukoza normaldi. Poliplerden çoklu biyopsiler alındı, patoloji raporunda, kronik inflamatuvar hücreler görüldü, displazi veya malignite lehine bulgulara rastlanmadı. MR enterografide sadece ileoçekal valf etrafında kalınlaşma vardı. Hastaya meselazin tablet 500 mg 1x2 ve azatitopürin 50 mg 2x2 tedavisi verildi. SONUÇ Crohn hastalığında çok sınırlı alanda şiddetli tutulum ve dev filiform psödopolip oluşumu nadirdir. Ayrıca bu lezyonların doğal seyri ve optimal yönetimi belirsizliğini korumaktadır. Anahtar Kelimeler: İnflamatuvar barsak hastalığı, Crohn hastalığı, post inflamatuvar psödopolip Resim 1: rektosigmoid bileşke Resim 2: ileoçekal valf BİLDİRİ ÖZETLERİ 35

PP-07 Ciddi Malnutrisyon İle Seyreden Groove Pankreatit Olgusu İdris Yıldırım1, İrfan Küçük1, Yusuf Yazgan1, Mustafa Kaplan2, Cumali Efe3, Büşra Seçil Seçen2 1SULTAN ABDÜLHAMİD HAN EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ, GASTROENTEROLOJİ KLİNİĞİ, İSTANBUL 2SULTAN ABDÜLHAMİD HAN EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ, İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ, İSTANBUL 3HARRAN ÜNİVERSİTESİ, GASTROENTEROLOJİ ANA BİLİM DALI, ŞANLIURFA GİRİŞ: ‘’Groove’’ pankreatit (GP) pankreas başı, koledok ve duodenum arasında Groove alanı olarak bilinen bölgenin segmental pankreatitidir. Genç ve orta yaşta alkol kötüye kullanımı ve yoğun sigara tüketimi olan erkeklerde sıktır(1). Kesin nedeni ve sıklığı bilinmemektedir. Kronik pankreatit için uygulanan pankretikoduodenektomilerde sıklık %19.5– 24.4 olarak raporlanmıştır(2). OLGU: 20 yıldır alkol kullanımı ve son 1 yıldır en az 100 gr/gün üzeri alkol ile 60 adet/gün sigara tüketimi olan 51 yaş erkek hasta ağrı, kusma ve kilo kaybı ile başvurdu. Akut pankreatit (AP) tanısı ile ilk kez 2 yıl önce hastaneye yatırılmış. AP atakları ile tekrar hastane yatışları olmuş. Alkol kullanımı dışında AP nedenleri yoktu. Başvurudan 1 yıl önce Vücut kitle indeksi(VKİ):25.7 kg/m2 olup, ilk başvuruda VKİ:17.7 kg/m2 idi. Diyabet(DM) dışında komorbiditesi olmayan vakanın, gastroskopisinde bulbus apikalde sert kitle şeklinde darlık nedeniyle distale geçilemedi. Darlık alanı biyopsisi ödem ve kronik inflamasyon olarak raporlandı. Magnetik reazonans görüntülemede koledok geniş, distal 1/3’de künt ve 11 mm genişlikte, safra yolları genişti. Pankreas korpus-kuyruk kesiminde diffüz atrofi görüldü, baş ve uncinat çentikteki kalınlaşmanın kitle ve AP ayırımı net yapılamadı. Wirsung 5 mm olup kaputta kistik genişlemeler görüldü. Hastaya piloroplasti + trunkal vagotomi operasyonu uygulandı. Tekrarlayan AP atakları ve beslenme problemi nedeniyle yapılan Endosonografide pankreatik kanal genişlemiş, pankreas baş kısmında 37x36 mm şüpheli kitle saptandı. Kitle biyopsisinde malignite saptanmadı. Hastaya tekrar cerrahi planlandı. SONUÇ: Nadir görülen GP, pankreas malignitelerini veya bilier AP nedenlerini taklit edebilir. Safra yolları ve pankreatik kanalda deformasyon yapabilen GP’den şüphelenildiğinde safra yolları ve pankreas kanalı değişikliklerinin ayırıcı tanısı ile malnutrisyonun etkin tedavisi gereklidir. Anahtar Kelimeler: groove, malabsorbsiyon, pankreatit, pancreas BİLDİRİ ÖZETLERİ 36

PP-08 Akut Pankreatitte Psödokistin Nadir Komplikasyonu Olan Venöz Trombüs Ve Buna Bağlı Gelişen Asit Ve Splenomegali Olgusu Ali Gökçe1, Burcu Dikeç Gökçe2, Ahmet Uyanıkoğlu3 1Mehmet akif inan eğitim ve araştırma hastanesi,şanlıurfa 2Şanlıurfa eğitim ve araştırma hastanesi,şanlıurfa 3harran üniversitesi gastroenteroloji bilim dali,şanlıurfa GİRİŞ Akut Pankeatit (AP) normal şartlarda inaktif halde bulunan fakat çeşitli etyolojik faktörler (safra yolu hastalıkları, alkol, travma, enfeksiyoz nedenler, vs) ile aktif hale geçen sindirim enzimlerinin pankreas dokusu ve çevre dokulara karşı oluşturdukları sindirme işlemi ve yaygın inflamasyonun oluşması ile karakterize ve sık görülen bir patolojidir (1). Dünya genelinde AP nedenlerinin derlendiği bir çalışmada AP’in ilk 3 nedenini; %42 akut biliyer pankreatit, %21 akut alkolik pankreatit ve %18’i idiyopatik AP oluşturmaktadır (2). Karın ağrısı ile gelen her hastada AP mutlaka akla gelmelidir. Tanı kriterleri, karın ağrısı ile birlikte serum amilaz - lipaz düzeylerinin normalin 3 katından daha fazla yükselmesi, buna eşlik eden görüntüleme bulgularının varlığıdır. Abdominal ultrasonografi (USG), bilgisayarlı tomografi (BT), magnetik rezonans görüntüleme (MRG) uygulanabilir. AP tanısı yukarıda tanımlanan 3 kriterden ikisi varsa konulur (3). Pankreatit sırasında pankreatik ödem ve bir sonraki aşama olarak pankreas nekrozu ve hemorajik infarktlar ortaya çıkabilmektedir. Psödokist oluşumu akut pankreatitin en sık görülen komplikasyonudur; bunun dışında lokal komplikasyon olarak paralitik ileus, obstrüksiyon, intraabdominal ve peripankreatik sıvı koleksiyonları, nekroz, apse görülebilir. Pankreasta ve çevresinde kanama ise seyrek görülen komplikasyonlarındandır (4). Bu olgumuzda akut pankreatitin komplikasyonu olan psödokist gelişmesine bağlı nadir görülen splenomesenterik venöz tromboz (SMVT) ve buna bağlı varis ve asit gelişen hasta olgusu sunulmuştur. OLGU Daha önce koroner arter hastalığı olduğu bilinen 71 yaşında erkek hasta, batında şişlik şikayeti ile polikliniğe başvurdu. Özgeçmişinde 10 ay önce akut pankreatit geçirme öyküsü mevcuttu. Plavix 1X1, vasoxen 1X1, panto 1x1 kullanıyordu. Genel durumu iyi, şuur açık, oryante – koopereydi; nabız: 102/dakika, solunum sayısı: 24/dakika, vücut ısısı: 37.2 °C (aksiller), kan basıncı: 110/60 mmHg olarak ölçüldü. Gastrointestinal sistem muayenesinde epigastrik bölgede hassasiyet dışında bulguya rastlanmadı. Diğer sistemler doğaldı. Viral serolojisi negatif geldi. Hasta kardiyolojiye konsulte edildi. Eko yapıldı. EF: %40 MY: 2 TY: MİN SPAB: N RV: 3,7 cm, hastada mevcut asit kardiyak nedenli düşünülmedi. Asit etyolojisi araştırıldı. Abdomen USG ‘ de: Karaciğer normal, ana portal ven çapı hilusta 12 mm ölçüldü. Perihepatik, perikolesistik, perisplenik alanda ve barsak ansları arasında en derin yerinde 12 cm 'ye ulaşan efüzyon izlendi. Hastaya tanısal parasentez yapıldı. Portal tipte asit gelen hasta etyolojıye yönelik MRG istendı. Hastaya MRG çekildi: kc parankımı normal, pankreas baş ve gövde kesiminde ölçülebilen en geniş yerinde 17x6 cm boyutlarında lobule konturlu yoğun içerikli psodokistik lezyon izlendi. Portal tipte asit gelince yapılan endoskopide tanı: özofagus varisi (grade 1), fundus varisi (grade 2), portal hipertansif gastropati (proksimal, hafif) saptandı. Hastaya propranolol 2x0.5, desal 1x1, aldactone 1x1 başlandı. Porta-splenik ven tromboz açısından değerlendirme için BT anjio çekıldı. Çekılen BT anjıoda: SMVT saptandı. Hastaya psodokist tedavisi için gastroenteroloji, girişimsel radyoloji ve genel cerrahinin olduğu konseye sunuldu. Hastaya endoskopik drenaj yapıldı. Hasta bir haftalık takipten sonra poliklinik takibine alınarak taburcu edildi. SONUÇ Akut pankreatit komplikasyon geliştiğinde yüksek mortalite ile seyreden bir hastalıktır. Akut pankreatitin komplikasyonu olan psödokistin nadir bir komplikasyonu olarak gelişen splenomesenterik venöz tromboza bağlı gelişen asit, varis gibi komplikasyonların da olabileceği unutulmamalıdır. Anahtar Kelimeler: Akut Pankreatit, Psödokist, tromboz BİLDİRİ ÖZETLERİ 37

Resim 1. Pankreatik psödokist ve asit görüntüsü Resim 2. SMVT görüntüsü Hastanın laboratuar değerleri Labaratuvar testi Geliş değerleri Ast (U/L) 19 Alt (U/L) 26 Kreatinin (mg/dl) 0,7 Amilaz (U/L) 96 T.bilirubin (mg/dl) 0,7 LDH (U/L) 150 CRP (mg/dl) 18 Beyaz Küre(/mm3) 5,500 Hb(gr/dl) 9,6 BİLDİRİ ÖZETLERİ 38

PP-09 Demir eksikliği anemisi tanılı gebe bir hastada parenteral Ferrik karboksimaltoz tedavisi etkinliği ve güvenliği: Olgu sunumu Muhammed Emin Ergün Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi,İç Hastalıkları,Şanlıurfa GİRİŞ: Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre gebelikte anemi, her üç trimester için hemoglobin (hb) değerinin 11 g/dl’nin altında olmasıdır. Demir eksikliği, gebelikteki aneminin en sık sebebidir. Parenteral demir, hb düzeyini artırmada ve demir depolarını yenilemede oral demire göre daha hızlıdır. Bu olguda derin demir eksikliği anemisi olan, oral demir tedavisini tolere edemeyen ve parenteral ferrik karboksimaltoz verilen gebe bir hasta sunulmuştur. OLGU: 21 yaşında, 18 haftalık gebe kadın hasta tarafımıza yorgunluk, baş dönmesi, bitkinlik, halsizlik şikayetleri ile başvurdu. Bilinen demir eksikliği anemisi öyküsü mevcuttu. Daha öncesinde oral demir tedavisi başlanan ancak bulantı, şişkinlik, kabızlık gibi şikayetlerden dolayı ilacını bıraktğı öğrenildi. Hastanın fizik muayenesinde solukluk haricinde belirgin bir özellik yoktu. Başvuru sırasındaki laboratuvar sonuçları: hb (12-18): 7.6 g/dl, Hct (35-54): 28.5 MCV (80-97): 53.6 ferritin (13-400): 1.6 ng/ml, serum demiri (25-156): 23 ug/dl şeklinde idi. Hasta iç hastalıkları kliniğine interne edildi. Hastanın Hgb<10 ve kilosu: 56 kg olduğu için toplamda 1500 mg ferrik karboksimaltoz verildi. Hastaya 1000 mg ferrik karboksimaltoz 250 cc serum fizyolojik içinde 15 dakika içerisinde İV infüzyon olarak verildi. 1 hafta sonra 500 mg ferrik karboksimaltoz 100 cc serum fizyolojik içinde 6 dakikada verildi. Hastada herhangi bir alerjik reaksiyon gelişmedi. 2 hafta sonra poliklinik kontrolünde bakılan hb ve ferritin düzeylerinde anlamlı bir yükselme olduğu gözlendi. Hastanın klinik semptomlarının gerilediği saptandı. Hastanın başvuru sırasındaki ve parenteral tedavi sonrası laboratuvar sonuçları tablo-1 de gösterilmiştir. SONUÇ: Demir eksikliği anemisi, gebe kadınlar arasında yaygın olan önemli bir sağlık sorunudur. Demir eksikliği anemisi olan ve oral demir tedavisini tolere edemeyen gebe hastalarda parenteral ferrik karboksimaltoz güvenli ve etkilidir. Anahtar Kelimeler: Anemi, gebe, ferrik karboksimaltoz Tablo-1: Hastanın başvuru sırasındaki ve parenteral tedavi sonrası laboratuvar sonuçları Tetkik adı 01/08/2019 21/08/2019 04/12/2019 Hemoglobin (12-18) (g/dl) 7.2 9.7 11.8 Hct (35-54) % 26.8 29.1 35.4 MCV (80-97) fL 54.7 60 66 Ferritin (13-400) ng/mL 1.6 25 20 Serum demiri (25-156) ug/dl 23 50 90 BİLDİRİ ÖZETLERİ 39

PP-10 Siyanoakrilat tedavisi sonrası pulmoner tromboemboli gelişen gastrik varis olgusu Emin Bodakçi, Mesut Gümüşsoy, Ramazan Erdem Er, Arif İrfan Soykan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Ankara Sirotik hastaların yaklaşık yarısında varisler gelişir. Varisi olan karaciğer sirozu hastaların yaklaşık yarısında varis kanaması gelişmektedir. Sirozlu hastaların yaklaşık %25-40 ında varis kanaması gelişmektedir. Varis kanaması portal hipertansiyonun en mortal komplikasyonu olup ilk kanamadan mortalite oranı %20’lere çıkmaktadır. Tekrarlayan kanamalarda bu oran % 50’lere çıkmaktadır. Gastrik varisler daha nadir kanama gösterirler; ancak daha ciddi ve mortalitesi yüksek kanamalara neden olurlar. Gastrik varisler; daha büyük, daha geniş ve submukozal derinliğe daha fazla uzanım gösterirler. Bu nedenle özefagus varisleri için yapılan standart endoskopik tedaviler büyük oranda etkisizdir. Karaciğer hastalığının derecesi, varisin çapı ve üzerindeki red spotların durumuna göre profilaktik tedaviler önerilmekte. Siyanoakrilat tedavisi gastrik varislerde kanamayı %93-100 oranında kontrol altına alırken tekrar kanama oranı %10 dur. Siyanoakrilat ile tedavi edilen gastrik varis olgularında kanama riski beta blokerler ile tedavi edilen gruba oranla daha düşüktür. Siyanoakrilat tedavisinin bir takım septik ve embolik komplikasyonları mevcuttur. Baveno konsensusu Siyanoakrilat tedavisin akut varis kanamalarında kullanılmasını önermekle birlikte primer profilakside önermemektedir. Yazımızda akut gastirik varis kanaması ile başvuran siroz hastasında siyanoakrilat tedavisi sonrası gelişen pulmoner emboli olgusu sunulmuştur. OLGU: Olgumuz 54 yaşında bayan hasta. Kriptojenik kronik karaciğer hastalığı ile takip edilmekte iken ağızdan taze parlak kırmızı kan gelmesi şikayeti ile acil servise başvurdu. Kan basıncı 115-75 mmhg, nabız 89/dakika. Bakılan hemogramda hemoglobin 10.2 gr/dl, hematokrit %31, INR değeri 1.38 Hemodinamisi stabil olan hasta varis kanaması şüphesiyle endoskopiye alındı. Özefagus ve fundal varisleri olan hastada fundustaki varisten aktif kanadığı izlendi. Fundustaki varise siyanoakrilat tedavisi uygulandı. Hastanın aktif kanamasının durduğu izlendi, hastaya somatostain infüzyon tedavisi başlanıp monitörize edildi. Hastanın yatışından 24 saat sonra nefes darlığı ve göğüs ağrısı olması üzerine hasta kardiyak ve pulmoner patolojiler açıdan değerlendirildi. EKG sinüs taşikardisi(110/dakika), Troponin-T 3.13 pg/ml(3-14 pg/ml), Hgb 10 gr/dl, D-dimer 540 ng/ml(0-243 ng/ml),Posterior anterior akciğer grafisi normal izlendi. Bakılan kan gazında hipokarbi, hipoksisi olan hastaya pulmoner emboli ön tanısıyla Pulmoner BT anjio çekildi. Her iki pulmoner arterin segmental dallarında dens odaklar izlendi(Şekil 1-2). Siyanoakrilat uygulaması olan hastada siyanoakrilat embolisi düşünüldü. Hastaya düşük moleköl ağırlıklı heparin başlandı.Takiplerinde takipnesi geçen oksijensiz saturasyonu 98 olan hasta yatışının 7.gününde varfarin tedavinse geçildi. INR değeri 2.4 olan hasta varfarin tedavisi ile taburcu edildi. TARTIŞMA: Siyanoakrilat tedavisi gastrik varislerin tedavisinde etkin olarak kullanılmakta. Siyanoakrilat tedavisinin riskleri mevcut olup distal sistemik tromboemboli gibi komplikasyonlar meydana gelebilmektedir. Pulmoner embolizm, splenik ve portal ven trombozu, renal arter embolisi, gastrik ülser, mezenterik hematom, bakteriyel peritonitis gibi komplikasyonlar gelişebilir. Siyanoakriat tedavisi sonrası pulmoner emboli gelişebileceği unutulmamalıdır. Anahtar Kelimeler: Gastrik Varis, Pulmoner Tromboemboli, Siyanoakrilat BİLDİRİ ÖZETLERİ 40

Şekil-1 Şekil-1-2 Pulmoner Tromboemboli Pulmoner Tromboemboli BİLDİRİ ÖZETLERİ 41

PP-11 Başlangıçta Benign Lenfoid Hiperplazi Olarak Rapor Edilen IPSID Vakası Çiğdem Budak Ece, Ramazan Yolaçan, Ümit Karabulut, Ali Üzel, Feyzullah Uçmak, Muhsin Kaya Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı, Diyarbakır GİRİŞ: Immunoproliferatif small intestinal disease (IPSID) erken evrede ince barsaklarda diffüz lenfoplazmositer hücre infiltrasyonuyla kendini gösteren ve nadir görülen bir hastalıktır. Burada başlangıçta benign lenfoid hiperplazisi olarak rapor edilen bir IPSID vakası sunulmuştur. OLGU: İki yıl önce dispeptik şikayetlerle kliniğimize müracaat eden 27 yaşındaki erkek hastanın endoskopisinde duodenumda atipik görünümlü multiple ülserler,mukozasında ödem ve kabalaşma saptandı. Antrumdan alınan biyopside Hp gastriti ve duodenumdan alınan biyopside benign lenfoid hiperpolazi saptandı. Tetarasiklin içeren dörtlü tedavi ile semptomları kaybolan ve bir daha kontrole gelmeyen hasta 3 ay önce başlayan karın ağrısı, kusma,ishal ve 13 kilo zayıflama şikayetleriyle tekrar kliniğimize müracaat etti. Hastanın fizik muayenesinde batında hassasiyet ve çomak parmak mevcuttu. Laboratuar tetkiklerinde patolojik olarak anemi (hemoglobin:9.3g/dL), sedimentasyon yüksekliği (27mm/h) ve artmış CRP (2.48 mg/dL() saptandı. Endoskopide bulbus aşırı ödemli,erozyone ve noduler görünümde olup obstrüksiyon nedeniyle postbulber dodenuma geçilemedi ve bulbustan biyopsiler alındı.Hastaya 1 hafta 60 mg/gün metilprednisolon tedavisi verildikten sonra belirgin semptomatik düzelme gözlendi. Sonra yapılan enteroskopide duodenumdan jejenum 80. cm’ye kadar diffüz mukozal ödem, nodularite, kabalaşma, erezyon ve milimetrik ülserler saptandı. Batın tomografisinde duodenum ve jejenumda diffüz duvar kalınlaşması ve yaygın mesenterik lenfadenopatiler saptandı. Bulbustan alınan biyopsi IPSID ile uyumlu saptandı. Hastaya 1 gr/gün tetrasiklintedavisi ile beraber antrasiklin içeren kemoterapi başlandı. SONUÇ: Duodenumda atipik görünümlü ülserler ve mukozada malign infiltrasyonu düşündüren görünüm varlığında duodenumdan sonraki barsak ansları da incelenmeli; endoskopi ile uyumsuz histoloji rapor edildiğinde histolojik inceleme tekrarlanmalı ve daha detaylı yapılmalıdır. Ayrıca tedavi sonrası kontrol amaçlı endoskopi ve biyopsinin yapılması önemlidir. Anahtar Kelimeler: Duodenumda kalınlaşma, Lenfoma, İPSİD BİLDİRİ ÖZETLERİ 42

PP-12 takrolimus kullanımı sonrası nadir bir komplikasyon:alopesi Ersin Batıbay çermik devlet hastanesi,iç hastalıkları,diyarbakır AMAÇ:.Takrolimus,organ transplantasyonunda yaygın olarak kullanılan immünosupresif bir ilaçtır.İmmünsupresif etkilerini kalsinörinin inhibisyonu yoluyla gösterir ve T hücre aktivasyonu ile etkileşime geçer. Alopesi;otoimmün hastalıklar,enfeksiyonlar,ilaç yan etkisi,genetik faktörler ve stres gibi altta yatan bir çok nedene bağlı olabilir. Takrolimus kullanımına bağlı alopesi hakkında yeterli çalışma mevcut değildir.Literatürde,sadece birkaç defa bildirilmiştir.Takrolimus kullanımından kaynaklandığı düşünülen OİH tanılı alopesi oluşan iki hastayı sunuyoruz. OLGU: Otoimmün hepatit (OİH), çok heterojen klinik ve serolojik görünümler gösteren, karaciğerin kronik inflamatuvar hastalığıdır.OİH, tedavi edilmezse hızla siroza ve karaciğer yetmezliğine ilerleyebileceğinden etkili tedavi çok önemlidir.OİH hastalarının çoğu tedaviye iyi yanıt verirken, hastaların% 20 kadarı standart tedaviye yanıt vermez veya tolerans göstermez. Mikofenolat mofetil ve takrolimus şu anda intoleransı ve standart tedaviye dirençli yetişkin OİH hastaları için en çok tercih edilen alternatif tedavilerdir. Uzun süreli immunsupresan tedavinin nefrotoksisite,nörotoksisite,metabolik ve kozmetik etkiler gibi yan etkileri vardır. Otoimmün hepatit tanılı;27 ve 52 yaşında standart tedaviye yanıtsız (steroid+azatiyopürin)iki kadın hastada takrolimus tedavisi başlandı. İlk hastada 7 ay, ikinci hastada 2 ay sonra klinik olarak önemli alopesi meydana geldi.(resim 1-2). Takrolimus kesilip her iki hastada takrolimustan mikofenolat mofetile geçildi.Takrolimus kesilmesi sonrasında hastalarda alopesi belirgin geriledi,saçları çıkmaya başladı. SONUÇ: Literatürdeki sınırlı çalışma ile birlikte vakamız,alopesinin oral takrolimus tedavisi sonrası ortaya çıkabilecek bir komplikasyon olduğunu vurgulamıştır.Kozmetik yan etkiler,özellikle kadın hastalar açısından ciddi bir psikososyal yük oluşturmaktadır.Hasta uyumunu sağlamak için bu komplikasyonun yönetimi hızlı yapılmalıdır. Anahtar Kelimeler: alopesi,otoimmün hepatit,takrolimus Resim_1 Resim_2 BİLDİRİ ÖZETLERİ 43

PP-13 Gebeliğin intrahepatik kolestazı ve obstetrik yönetimi: olgu sunumu Hacer Uyanıkoğlu1, Muhammet Erdal Sak1, Ahmet Uyanıkoğlu2 1Harran Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Kadın-Doğum 2Harran Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Gastroenteroloji GİRİŞ: Gebeliğin intrahepatik kolestazı (GİK), gebeliğin ikinci ve üçüncü trimesterinde kaşıntı ve yüksek serum safra asiti konsantrasyonları ile karakterize gebeliğe özgü bir karaciğer fonksiyon bozukluğudur. GİK insidansı coğrafik ve etnik gruplara göre değişken olup tüm dünyada % 0.1 ile % 15.6 arasındadır. Kaşıntı özellikle geceleri avuç içleri ve ayak tabanlarında belirgin olmakla birlikte tüm vücudu kapsamaktadır. Kaşıntı dayanılmaz derecede olabilmesine rağmen maternal prognoz iyidir. GİK artmış fetal komplikasyonlarla birliktedir. Bunlardan en önemlisi intrauterin ani fetal kayıplardır. GİK tanısı konulan, 32 haftalık gebe ve obstetrik yönetimi sunulmuştur. OLGU: 37 yaşında dördüncü gebeliği olan hasta genel kontrol amacı ile kliniğimize başvurdu. Daha önce 3 sezaryeni dışında herhangi bir operasyonu ve sistemik hastalığı yoktu. Fizik muayenesinde boy 160 cm, kilo 74 kg, vücut kitle indeksi 29 kg/m2, tansiyon 120/75 mmHg idi. Obstetrik ultrasonunda fetal kalp atımı mevcut ve bebeğin ölçümleri 32 hafta ile uyumlu olup herhangi bir anormallik saptanmadı. Ultrason (USG) yapılırken hastanın karnında yaygın kırmızı renkli striaların izlenmesi üzerine hastanın anamnezi derinleştirilerek kaşıntı şikayeti irdelendi. Hasta kaşıntısının tüm vücutta olduğunu özellikle geceleri ayak tabanlarında şiddetli olduğunu, fakat bu durumun diğer gebeliklerinde de olduğu için normal olduğunu ifade etti. Bunun üzerine istenen tetkiklerinde lökosit: 15.000/mm3, hemoglobin 10.4 g/dl, trombosit: 152.000, aspartat aminotransferaz (AST): 424 IU/L, alanin aminotransferaz (ALT): 116 IU/L, alkalen fosfataz (ALP): 809 IU/L, gama glutamil transpeptidaz (GGT): 13 IU/L, total bilirubin: 3.13 mg/dl, direkt bilirubin: 2.56 mg/dl, üre: 12 mg/dL, kreatinin: 0.4 mg/dL, total protein: 7 mg/dL, albümin: 3.4 mg/dL, protrombin zamanı 12 saniye, HBsAg ve Anti HCV negatif saptandı. Gebelik kolestazı şüphesiyle gastroenterolojiye konsülte edildi. Viral serolojisi negatif olan, USG’de karaciğer, safra kesesi ve safra yolları normal olan, ALP yüksek, GGT normal olan ve kliniği uyan hastaya GİK tanısı konularak gastroenteroloji tarafından ursodeoksikolik asit (UDKA) 15 mg/kg başlandı. Hastanın şikayetlerinin gerilediği izlendi, fetal monitorizasyon ve maternal durum değerlendirmeleri sonucunda hasta 36. haftada sezaryen doğurtuldu. Postoperatif 1. haftada tüm kan değerleri normal idi, kaşıntı şikayeti belirgin azalmıştı. SONUÇ: GİK gebelikte ilişkili karaciğer hastalığının sık ve önemli bir sebebidir. Etiyolojisinde genetik, endokrin ve çevresel faktörler rol oynar. Tanı, kaşıntı ve anormal karaciğer fonksiyon testleri ile konur. Preterm doğum, mekonyumlu amnion ve intrauterin fetal ölüm gibi kötü perinatal sonuçlar ile ilişkilidir. Fetal ölümün sebebi henüz net olarak ortaya konamamıştır. Fakat safra asitlerinin düzeyi ile bu komplikasyonlar arasında pozitif ilişki gösterilmiştir. Farmakolojik tedavide en etkin ilaç UDKA’dır. Genel obstetrik yaklaşım, intrauterin ölümler genellikle bu haftalardan sonra yoğunlaştığı için, 36-37. haftada doğumun indüklenmesi şeklindedir. Hastaların çoğunda kalıcı karaciğer hasarı izlenmez, ancak takip eden gebeliklerde ve bazen doğum sonrası oral kontraseptif kullanımı ile hastalık nüks edebilir. Anahtar Kelimeler: İntrahepatik kolestaz, gebelik, safra asitleri BİLDİRİ ÖZETLERİ 44

SS-01 Fibroinflamatuvar Karakterde Darlığı Olan Crohn Hastalığı’nda, Exclusive Enteral Nutrisyon+Haftalık Adalimumab Deneyimi Salih Tokmak Düzce Üniversitesi, İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Gastroenteroloji Bilim Dalı AMAÇ: Literatürde Crohn Hastalığı olan, değişik tutulum yerlerinde, değişik şiddette ve hatta apse, fistül gibi komplikasyonlar meydana gelmiş hastalarda bile EEN ile klinik remisyon sağlandığını gösteren çalışmalar mevcuttur. CHARM çalışmasının alt grup analizlerinde, anti-TNF deneyimli, orta-şiddetli aktif ve CRP değerleri yüksek olan vakalarda, haftalık doz ile remisyon oranları, iki haftada bir doza kıyasla istatistiki olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur. Bu çalışmada, bahsedilen veriler ışığında, fibroinflamatuvar karakterde darlığı olan, şiddetli Crohn Hastalığı tanısı alan hastalarda, EEN ve haftalık ADA kombinasyonunun klinik ve endoskopik remisyona olan etkisini belirlemeyi amaçladık. YÖNTEM: Çalışmaya Eylül 2020 – Mayıs 2021 tarihleri arasında kliniğimize başvuran, fibroinflamatuvar karakterde darlığı olan, şiddetli Crohn Hastalığı tanısı alan, tedavi naif 7 hasta dahil edildi. Hastaların demografik verileri, klinik bulguları, hastalık evreleri, laboratuvar tetkikleri, endoskopik ve kolonoskopik bulguları, manyetik rezonans enterografi (MRE) bulguları ve patoloji raporları retrospektif olarak değerlendirildi. Klinik remisyon değerlendirmesi için PRO-2 skoru, endoskopik aktivite şiddetini belirlemek için SES-CD skoru, doku örneklerinde inflamasyonun şiddetini belirlemek için Nancy skoru ve MR-enterografideki değişiklikleri belirlemek için MaRIA skoru kullanıldı. EEN protokolünde, oral Nestle Modulen® (35kcal/kg) dozunda, 12 hafta olarak uygulandı. Formülasyona ilaveten hastaların sadece su tüketmesine izin verildi. 12.haftanın sonunda hastalar kademeli olarak normal beslenmeye geçti. Eş zamanlı olarak başlanan ADA, standart 160mg-80mg-40mg yükleme dozları sonrası haftalık 40mg olarak sürdürüldü. Hastalar tedavinin 1. haftası, 4. haftası ve 8.haftasında klinik ve laboratuvar bulguları, 12 haftasında ise ilaveten kolonoskopi ve MRE ile değerlendirildi. BULGULAR: Hastaların demografik verileri, laboratuvar görüntüleme ve patoloji bulguları sırasıyla Tablo-1 ve Tablo- 2’de verildi. Hastaların tümünde klinik, laboratuvar ve endoskopik parametrelerde belirgin düzelme saptandı. Hastalardan birine (6 numaralı hasta) kademeli normal beslenmenin ilk haftasının sonunda gelişen ileus sebebiyle minimal invaziv cerrahi ve ileoasendostomi yapıldı. Darlık geçilemeyen hasta ve cerrahi geçiren hastanın perianal tutulumu olması dikkat çekiciydi. SONUÇ: Kısıtlı hasta sayısına ve kısa dönem takip sonuçlarına rağmen, 12 haftalık EEN ve eş zamanlı başlanan haftalık ADA tedavisi, bu grup hastalarda remisyon indüksiyounda etkili olabilir. Anahtar Kelimeler: adalimumab, Crohn hastalığı, enteral beslenme Tablo - 1 Hastaların demografik ve klinik bulguları BİLDİRİ ÖZETLERİ 45

Tablo-2 - Klinik, laboratuvar, görüntüleme ve patoloji bulguları BİLDİRİ ÖZETLERİ 46

SS-02 Hepatit C Hastalarında Glekaprevir/Pibrentasvir Tedavisi: İlk Deneyimler Tuba Damar Çakırca1, Mehmet Reşat Ceylan2 1Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü 2Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD GİRİŞ-AMAÇ: Kronik Hepatit C(KHC) enfeksiyonu, Hepatit C virüsünün(HCV) neden olduğu bir karaciğer hastalığı olup; siroz, karaciğer yetmezliği ve hepatosellüler kanserin önde gelen nedenlerinden biridir. HCV yapısının daha iyi tanınması ve replikasyonda görev alan proteinlerin tanımlanması ile birlikte güncel direkt etkili antiviral(DEA) tedaviler geliştirilmiştir. Biz de bu çalışma ile KHC hastalarımızda DEA ajanlardan Glekaprevir/Pibrentasvir(G/P) tedavi deneyimimizi sunmayı amaçladık. GEREÇ-YÖNTEM: Harran Üniveristesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Kliniğine başvuran KHC hastalarından G/P tedavisi verilen hastalar retrospektif olarak incelendi. Ocak 2019-Haziran 2019 tarihleri arasında tedavisi başlanmış olup, KVY12 ve KVY24 verilerine ulaşılabilen 15 hasta çalışmaya dahil edildi. BULGULAR: Hastaların %33.3’ü kadın (n=5), %66.6’sı erkek (n=10) olup median yaş 63 (22-77) saptandı (Tablo 1). Tedavi alan hastaların %20’si (n=3) tedavi deneyimli (Pegile-interferon + Ribavirin), %80’i (n=12) ise naiv hastaydı. Genotip dağılımları incelendiğinde hastaların %20’sinin (n=3) HCV-genotip3, %80’nin (n=12) ise HCV-genotip2 ile enfekte olduğu görüldü. HCV-RNA median değeri 581000 IU/mL (468-5560000) saptandı. Hastaların %20’sinde (n=3) kronik böbrek yetmezliği (KBY) olup, %66.6’sında (n=10) en az bir komorbid hastalık vardı (Tablo 1). Bütün hastaların tedavi öncesi karaciğer ultrasonografileri yapıldı. Tedavi öncesi bütün hastaların non-sirotik olduğu saptandı ve tedavi süreleri 8 hafta olarak planlandı. Tedavinin 4. ve 8. haftalarında (tedavi sonu) yapılan HCV-RNA tüm hastalarda negatif saptandı. Tedavi öncesi ALT yüksekliği olan hastalarda tedavi sonunda ALT normalizasyonu sağlandı. Sadece bir hastada bulantı şikayeti olmakla beraber, diğer hastalarda ilaca bağlı belirgin bir yan etki görülmedi. Hastaların tedaviye uyumu tam olup, hiçbir hastada doz azaltma, tedaviye ara verme veya tedaviyi bırakma gözlenmedi. Tedavi sonu 12. (KVY12) ve 24. (KVY24) haftalarda yapılan HCV-RNA düzeyleri tüm hastalar için negatif saptandı. TARTIŞMA-SONUÇ: KHC tedavisinde hedef; etkenin ortadan kaldırılması, komplikasyonların önlenmesi, hastalığın siroz, HCC’ye gidişinin engellenmesi, yaşam kalitesinin arttırılması ve toplumsal bulaşın engellenmesidir. Tedavide primer sonlanım noktası ise KVY’nin elde edilmesidir. Eskiden kullanılan interferon bazlı rejimlerde; uzun tedavi süreleri, ilaç yan etki fazlalığı ve parenteral tedavi zorunluluğu hasta uyumunu ve hekim motivasyonunu azaltmaktaydı. Ayrıca tüm bu çabalara rağmen tedavi süreci düşük KVY oranları ile sonuçlanmaktaydı. Günümüzde ise tüm genotiplere karşı yüksek düzeyde etkin, güvenli ve kısa süreli ilaç kombinasyon seçeneklerinin olması KHC tedavisini kabus olmaktan çıkarmıştır. G/P tedavisinin, ülkemizde ilk etapta sadece genotip 2 ve 3 hastalarda kullanıma girmesi nedeniyle tedavi deneyimimiz kısıtlıdır. Bununla birlikte az sayıdaki hastamızın verileri incelendiğinde, hızlı virolojik yanıt alınması, komorbid hastalığı olanlarda doz azaltılmadan güvenle kullanılması, ilaç-ilaç etkileşiminin ve yan etki oranlarının düşük olması, aynı zamanda yüksek KVY oranları G/P tedavisinin etkin olduğunu ve güvenle kullanılabileceğini göstermiştir. KHC’ye ek olarak KBY’si de olan bir hastamızda bulantı şikayeti görülmüş, destek tedavi ile G/P tedavisi tamamlanmıştır. KVY12 ve KVY24 oranlarımız %100 olup, verilerimizi desteklemek için daha geniş hasta serileri ile yapılmış çalışmalar gerekmektedir. Anahtar Kelimeler: Direkt Etkili Antiviral, Glekaprevir-Pibrentasvir, Hepatit C BİLDİRİ ÖZETLERİ 47

Tablo-1: Glekaprevir/Pibrentasvir Tedavisi Alan Hastaların Temel Karakteristikleri Veriler medyan (minimum-maksimum) olarak ifade edildi. ALT: Alanin aminotransferaz, AST: Aspartat aminotransferaz, GGT: Gama-glutamil transferaz, ALP: Alkalen fosfataz, AFP: Alfa-fetoprotein, INR: Uluslararası normalleştirilmiş oran. BİLDİRİ ÖZETLERİ 48

SS-03 Özofagus Darlıklarının Tanısı ve Endoskopik Tedavisi Deneyimlerimiz Mehmet Önder Ekmen, Metin Uzman, Yaşar Nazlıgül Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi,Gastroenteroloji Bilim Dalı,Ankara Amaç Bir çok farklı hastalık kendini özofagus darlığı ile gösterebilir. Disfaji ile başvuran hastalarda üst gastrointestinal sistem endoskopisi darlık nedeni, lokalizasyonu ve doku örneklemesi gibi konularda ayrıntılı bilgi sağlar ve endoskopik tedavilere de olanak tanır. Endoskopik dilatasyon yöntemleri (buji, balon ve metal stentler) günümüzde özofagus darlıklarında kullanılan etkili ve güvenilir yöntemlerdir. Biz bu çalışmada kendi kliniğimizde tanısı konulan ve endoskopik tedavisi uygulanan hastaları sunmayı amaçladık. Materyal-Metod Bu çalışma Sağlık Bilimleri Üniversitesi Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Gastroenteroloji bölümünde retrospektif olarak yapıldı. 01.01.2016-01.06.2021 tarihleri arasında üst gastrointestinal sistem endoskopisinde ‘darlık’ ifadesi geçen hastalar retrospektif olarak derlendi. Özofagus darlığı olan hastaların klinik ve endoskopik bulgularına hastane otomasyon sistemi ve endoskopi arşivinden ulaşıldı. Sonuç Çalışmaya toplam 71 hasta alındı. Bu hastaların ortanca yaşı 63 (24-88) olup 56 hasta erkek, 15 hasta ise kadındı. Darlıklar özofagusta topografik olarak en sık distal özofagustayken (34 hasta), proksimal (19 hasta) ve orta (18 hasta) kısımlarda da darlıklara rastlandı. Darlık tespit edilen hastaların 53 tanesinde ilk endoskopik işlemde gastroskop darlığı geçememişti. Bu hastaların 27 tanesinde slim gastroskop ile darlık geçilmeye çalışıldı ve 22 hastada slim gastroskop ile darlık geçilerek darlık boyutu ve natürü hakkında bilgi sahibi olundu. Darlık nedenleri üç başlık altında toplandı; malign darlıklar, benign darlıklar ve tanımlanılmamış darlıklar. Sırasıyla 37 hastada benign nedenler, 24 hastada malign nedenler tespit edilirken 10 hastada ise darlık nedeni tanımlanılmamıştı. Malignitelerden en sık görülen akciğer karsinomu olup (12 hasta) bunu sırayla özofagus karsinomu (10 hasta) ve proksimal mide kanseri (2 hasta) takip etti. Benign nedenlerden ise en sık görüleni peptik striktür olup (13 hasta) bunu sırasyıla radyoterapi ilişkili darlık (7 hasta), ülser ilişkili darlık (4 hasta), akalazya (4 hasta), özofagojejunostomi anastomoz darlığı (3 hasta) ve webler (2 hasta) takip etti (Tablo-1). Merkezimizde darlık tespit edilen bu hastaların 23 tanesine endoskopik tedavi uygulandı. Uygulanan endoskopik tedaviler üç başlık altında toplandı: buji dilatasyon, balon dilatayon ve metal stentler. Benign nedenlerle oluşan darlıklarda en sık uygulanan tedavi buji (10 hasta) ve balon dilatasyon (10 hasta) olup, malign kökenli darlığı olan 4 hastada ise tam kaplı metal stent uygulandı. Endoskopik tedavi uygulanan hastalarda teknik başarı oranı %95.9 olup sadece bir hastada metal stentin proksimale migrasyonu izlendi. Bu hastaya uygulanan 2. Endoskopik işlemle stent tekrar distale ilerletildi. Hastalarda 30. Günde disfajide düzelme olarak tanımlanan klinik başarı oranı ise %100 idi (Tablo-2). Endoskopik tedavi uygulanan hiçbir hastada komplikasyon gelişmedi. Tartışma Özofagus darlıkları, klinik pratikte sık karşılaşılmamakla beraber hızlı tanı ve uygun tedavi ile yüz güldürücü sonuçların alındığı bir hastalık grubudur. Benign nedenlerle oluşan darlıklarda buji ve balon dilatasyon etkili ve güvenilir yöntemlerdir. Akciğer kanserine bağlı oluşan darlıklarda ise tam kaplı veya parsiyel kaplı metal stentler hastaların palyasyonunda etkili olmaktadır.Bununla beraber adı sayılan tedavilerin etkinliklerini kıyaslayan prospektif çalışmalar halen daha kısıtlıdır. Anahtar Kelimeler: dilatasyon, özofagus darlıkları, stent BİLDİRİ ÖZETLERİ 49

Demografik ve endoskopik özellikler Endoskopik tedaviler BİLDİRİ ÖZETLERİ 50


Like this book? You can publish your book online for free in a few minutes!
Create your own flipbook