Important Announcement
PubHTML5 Scheduled Server Maintenance on (GMT) Sunday, June 26th, 2:00 am - 8:00 am.
PubHTML5 site will be inoperative during the times indicated!

Home Explore Don Kişot ( PDFDrive )

Don Kişot ( PDFDrive )

Published by Hira Nur ÇELİK, 2022-05-18 06:43:24

Description: Don Kişot ( PDFDrive )

Search

Read the Text Version

\\agmp duruyordu. Arabanm yanma geldikleri za- man ~ovalye arabacrya hitaben, \"Dosturri!\" dedi, \"Kahrlanm arabaya ko~ ve yoluna devam et. San- \\O, sen de kendilerine kaybettirdigim vakitten do- layr iki altm ver.\" Silahtar, \"Cam goniilden vereyim efendim, fa- kat aslanlar ne oldu? Oldiiler mi, yoksa ya~ryorlar mr?\" diye sordu. 0 zaman aslanlann muhafrzr, hayvanlann na- sli korkup sava~tan ka\\bklanm, ~ovalyenin kafesi uzun siire a\\Ik brrakhktan sonra kapanmasma da- ha az once miisaade ettigini biiti.in aynnblanyla anlath. Hatta Don Ki~ot'un cesaretinden de abar- tarak soz etti.\" Don Ki~ot, \"Nasrl San\\o?..\" diyordu, \"Biiyiicii- ler ger\\ek cesarete kar~r bir ~ey yapabiliyorlar mr? Cesaretimi gostermek imkamndan belki beni mahrum edebilirler, fakat onu asia krramazlar.\" Silahtardan altmlan alan arabacr ile muhafrz Don Ki~ot'un elini optiiler ve te~ekkiir ettiler ve ~ahit olduklan oykiiyii krala da anlatacaklanm soylediler.\" Don Ki~ot, \"Bana bakm efendiler...\" dedi, \"Eger kral bu olaym kahramam kimdir diye sorar- sa, yiice krala, Aslanlar $ovalyesi dersiniz, \\iinkii bundan boyle ~imdiye kadar ta~rdrgrm Hazin Yiizlii $ovalye lakabmr terk ederek, maceralanma bu ad altmda devam etmek istiyorum. Fakat emin olunuz ki, boyle hareket etmekle, istedikleri za- man veya frrsat di.i~tiik\\e isimlerini degi~tiren eski gezgin ~ovalyelerin geleneklerine tamamen uy- maktayrm.\" Araba hareket ettikten sonra, Don Ki~ot ve San\\o Panza yola devam ettiler. 201

SiHiRLi SANDAL MACERASI Don Ki~ot ile San~o Panza, gtine~li bir gun Ebro Nehri'nin k1ylianna vard1lar. Ge~tigi kiy1lan sula- yarak bereketli bir hale getiren nehrin o berrak ve bol sulan ~ovalyenin bitrneyen dertlerini avutarak kahrarnamrnlZI a~1kane dti~tinceJere yoneJtti. Nehir k1y1smda ilerledikleri s1rada, bir aga~ ktittigtine baglanm1~, ktireksiz ve dtimensiz bir kti~tik sandal gordtiler. Don Ki~ot, her tarafa bak- h ve kimseyi goremeyince hemen Rocinante'den indi ve San~o'ya da kendisi gibi yapmasm1 ve hay- vanlan oradaki kavak aga<;lanndan birine bagla- masmi soyledi. San~o efendisine bu hareketinin sebebini sorunca ~u cevab1 ald1: \"San~o, bu sandal burada bizi bekliyor. Eger sen de ~ovalyelik kitaplannda verilen bilgiye be- nim kadar vak1f olsaydm, bu sandahn neden bizi bekledigini anlardm. Bir ~ovalye bir tehlike i~inde oldugu zaman onun i~leriyle me~gul olan btiyticti, diger bir ~ovalyeye mutlaka bir bulut, bir kanath at ya da kti~tik bir sandal gonderir. 0 da, en k1sa bir zaman i~inde tehlikeye maruz kalm1~ kahra- manm imdadma ko~ar. Bu, ~ok eskiden beri bizde gelenek halini alm1~hr. Gortiyorsun ya, sandal bu- rada Bbizi bekliyor. Rocinante ile e~egini ~u kavak veya sogtitlerden birine iyice bagla da, zaman kaybetmeden ~u hafif tekneye binip kendimizi ka- derimize b1rakahm.\" $a~kma donen San~o cevap verdi: \"Dogrusunu isterseniz efendim, emrinize bo- yun egiyorum. Fakat bana kahrsa bu sandal, Ir- makta dtinyanm en makbul karagoz bahklanm tu- tan kay1k<;Ilardan birine ait olmah. Yoksa bahsetti- gimiz btiyi.ictiler tarafmdan falan gonderilmi~ de- gildir.\" Don Ki~ot, San~o'ya i.izi.ilmemesini, kendilerini pek uzak bolgelere kadar sevkedecek olan kimse- nin hayvanlanm koruyacagmi soyledi. \"Pekala efendim, i~te hayvanlar bagland1, ~im­ di ne yapmak gerekiyor?\" 202

\"Once istavroz <;1kar, sonra sandala atlay1p de- miri a! ve agaca bagh olan ipi kes.\" Bunun i.izerine sandala atlayarak, ipi kesip ki- pdan uzakla~maya ba~ladi!ar. Sandal kiyidan he- ni.iz uzakla~mi~Ii ki, San<;o korkudan titremeye ba~lad1. Aym zamanda bir ~eye <;ok i.izi.ili.iyordu. 0 da e~eginin mahzun mahzun amrmas1 ve Roci- nante'nin baglandigi yerden kurtulmak i<;in <;aba- lamasmi gormekti. Sonunda dedi ki: \"Ah Senyor! E~egim kendi diliyle, onu terk et- tigimizden ~ikayet eqiyor, zavalh Rocinante de bulundugu yerden kurtulup yamm1za gelmek i<;in ugra~1p duruyor. Ah! Sevgili dostlanm, ah! Bizi sizden ay1ran delilik sona erince doner yammza I geliriz, sakin olun ve bekleyin.\" Sozlerini bitirince, o kadar dokunakh aglama- ya ba~lad1 ki, Don Ki~ot ofkeyle, \"Korkak yaralik! Neden aglay1p duruyorsun?\" dedi. \"Bu bolluk or- tasmda neyin eksik? Senin boyle agladigmi du- yanlar Rhiphaei* daglanm yahn ayak a~1yorsun sanacaklar. Halbuki biraz sonra bizi a<;Ik denizlere goti.irecek olan akmlilara kapilacak bir sandalm ortasmda ~ahane bir ~ekilde oturuyorsun. Eger ya- mmda kutuplarm uzakhgmi ol<;meye yarayan us- turlab denilen alet olsa idi, ne kadar yo! aldigimi- ZI tastamam soylerdim. Fakat oyle samyorum ki, iki Zit kutbu e~it mesafede birbirinden ay1ran ek- vator hathm ge<;tik veya ge<;mek i.izereyiz. En ta- nmmi~ kozmografya alimlerinden Ptolemaios'un hesaplanna gore bu hatta varan, yolun yansma gelmi~ demektir.\" San<;o'nun korkakhgiyla alay eden ~ovalye gi.i- lerek devam etti: \"Bak San<;o, Hint adalanna gitmek i<;in bizim Cadiz limamndan hareket eden ispanyollar, sana • Muhtemelen Cebelitank ile Melilla yanmadas1 arasmda- ki Rif daglanndan soz ediyor olmah. Fas'm orta Atlas- Jar' dan sonra en yiiksek dag1d1r. Yiiksekligi 2483 m'dir. <<;:ev. n.) 203

biraz once bahsettigim hath a~1p a~madlldanm an- lamak i~in garip bir usule ba~vurur; eger bu hath ge~mi~ler ise, buhin bitler blur, hatta gernide bu boceklerden bir teki bile hayatta kalmaz, anladm m1? $imdi ~oyle bir iizerini ara bakahm canh bir mahluk bulacak rmsm?\" \"Efendim, buna gerek var m1? K1pdan pek bz- la uzakta olmad18ImiZI biliyorum, sevgili e~egim ile Rocinante'yi hala uzaktan fark etmekteyim.\" \"Sana bahsettigim tecrubeyi iizerinde tatbik et diyorum.\" San~o fazla 1srar edemedi ve elini boynuna so- karak bir ~eyler arad1, sonra birdenbire, \"Ah efen- dim!\" diye haykird1. \" Biz kq1dan hi~ de uzakta degilrni~iz, ustumde bir degil bir~ok bit var.\" Bu sozleri soylerken elini koynundan ~tkarm1~, trmagm sulannda ~alkalapp duruyordu. Butiin bunlara ragmen, sandal hi~bir bi.iyiicii- nun etkisinde olmadan, rrmagm sakin ve berrak su- lan uzerinde riizgara kapurru~, aglr a8Ir gidiyordu. Bu srrada mnagm ortasmda biiyiik bir su degirme- ni gordi.iler. Don Ki~ot, degirmeni goriir gonnez se- vin~le hayklrd1: \"Gel de gor dostum! Sonunda b n- 204

den imdat bekleyen talihsiz ~ovalyenin, prensesin ve krahn k1zmm hapsedilerek i~kence edildikleri ~a­ to ve kalenin bulundugu ~ehri ke~fediyoruz.\" \"Nelerden sbz ediyorsunuz efendim, ortada bugday ogutmeye yarayan bir su degirmeninden ba~ka bir 9ey olmad1gm1 gormuyor musunuz?\" \"Sus San<;:o~ ha!.3 anlam1yorsun, sana ka<;: defa soyledim; buyli.culer bir ~eyin 9eklini istedikleri gibi degi9tirebilirler. Hayatta tek a~km1 Dulci- nea'm oyle olmadl mi?\" ' Bu s1rada tam akmtmm ortasmda bulunan san- dal, San<;:o'yu korkutacak derecede h1zh gitmeye ba9lam19h. 0 s1rada, sandalm degirmenin <;:arklan- na takllarak buyli.k zararlara neden olacagmdan korkan degirmenciler ellerinde uzun smklarla ko- 9arak akmhya kap1lm19 tekneyi durdurmak i<;:in ugra9maya ba9lad1lar. I Degirmencilerin usru ba91 un i<;:indeydi; bunlan bembeyaz goren Don Ki9ot hayklrmaya ba9lad1: \"Bre haydutlar, al<;:aklar, hainler, karanl1k zin- danlarda mahpus tuttugunuz 9bvalyeyi hemen 205

serbest birakmiz, yoksa ben Aslanlar $ovalyesi he- pinizin haddini ~u kihCimla bildiririm!\" Bir taraftan da kihcmi <;ekmi~, degirmencilere dogru sallay1p duruyordu. Don Ki~ot'un deliligini bilmeyen degirmenciler ellerindeki ucu <;engelli smklarla sandah kenara <;ekmeye ugra~Iyorlardi. Sandalm ortasmda diz <;okiip ellerini havaya kaldirmi~ olan San<;o, bu tehlikeden kendisini kur- tarmasi i<;in Tann'ya yalvanp duruyordu. Sonun- da sandah kiyiya <;ekmeyi ba~ardilar, ama Don Ki- ~ot'un ayakta k1h<; sallamas1 yiiziinden dengesini kaybeden tekne devrildi ve kahramanlanm1z da suya dii~tiiler. Olduk<;a iyi yiizen Don Ki~ot, z1rhlanmn agir- hgma ragmen, bahk gibi yiizerek kiy1ya <;Ikh. Za- valh San<;o ise ancak degirmencilerin yardimiyla kurtulabildi. $ovalye ile silahtan kendilerine geldikleri za- man, etraflanm sandahn sahibi olan bahk<;1larm sard1klanm gordiiler. Bunlar avaz avaz bag1rarak zararlannm odemesini istiyorlard1. $ovalye, zaran odemeyi reddetmiyor, fakat once, imdadma ko~­ tugu kimsenin hangi ~ato veya kalede hepsedildi- gini ogrenmek istiyordu. Bu sozlerden hi<;bir ~ey anlamayan bahk<;Ilar, \"Hangi ~ato, hangi kale, buras1 su degermeni!\" di- ye cevap veriyorlard1. Don Ki~ot sonunda dedi ki: \"$atoda hapsedilen ~ovalye hakkmda bilgi al- mak i<;in bo~una ugra~hgimi anhyorum. Burada soz konusu olan, iki biiyiiciiniin miicadelesi, biri- si esir ~ovalyeyi kurtarmaml istiyor, oteki de iste- miyor. Biri kayigi oniime <;Ikard!, fakat oteki de- virtti. Ben elimden geleni yaphm, fakat anla~1lan kader bu biiyiik maceray1 ba~ka birisine nasip et- mi~.\" Bunun iizerine bahk<;1larla sandalm zarannm kar~Ilanmasi konusunu gorii~tii. Kendilerine elli riyal verilmesine karar verildi. San<;o, paray1 hi<; istemeyerek verdi. Zavalh silahtar, daha boyle iki 206

sandal safas1 yaparsak tamam1yla iflas borusunu <;alanz, dedi. Efendisi ile silahtan, gtine~te kendilerini ku- ruttuktan sonra, tizgtin bir halde, kendileri kadar hayvan olmayan hayvanlarmm yanlanna gittiler. Sihirli sandal maceras1 da bu ~ekilde sona ermi~ oldu. DUK iLE DU~ES Ne Don Ki~ot ne de San<;o hi<; ne~eli degildiler. He- le paraya dti~ktin olan silahtar her odemede ciger- lerini soktiyorlar samyordu. Efendisinin ytiksek vaatlerinden timidini kesmeye ba~layan San<;o, neye karar vermesi gerektigini dti~tintip duruyor- du. Don Ki~ot ise hayallere dalm1~, gittigi yerin farkmda bile degildi. San<;o her ne kadar pek saf- dil biriyse de, efendisinin btittin hareketlerinin bir cinnet eseri oldugunu iyice anlam1~, fakat i~in i<;inden nas1l siynlacagmi bir ttirlti kestiremiyor- du. Bir gun efendisine hi<; goriinmeden sivi~Ip evi- ne donmeye ve <;oluk <;ocuguyla ya~amaya karar verdi, ama kaderinde bamba~ka bir hayat surmek varrm~. Ormandan <;Iktiklan suada, Don Ki~ot yemye- ~il bir <;ay1rda bir kalabahk gordu. Biraz yakla~m­ ca bunlann ~ahin ile ava <;Ikmi~ avCilar olduklan- m anlad1. Aralannda, ye~il ko~umla beyaz bir ata binmi~ olan guzel bir kadm gordti. Gtimti~ bir eyer tizerine oturmu~ olan bu kadmm elinde bir ~ahin vard1. Kadma kar~1 gosterilen sayg1dan, onun ytiksek bir aileye mensup ve buyuk mevki- ye sahip oldugunu anlad1. Bunun tizerine San<;o'yu <;ag1rd1 ve kendisine ~unlan soyledi: \"Oglum San<;o, ~u kuheylana binmi~, avucun- da bir ~ahin tutan gtizel kadm1 goruyor musun? Ko~ git, i:intinde diz <;ok ve eger izin verirse, Asian- 207

lar $i::ivalyesi'nin elini i::ipmeye ve hizmetlerini ar- zetmeye haz1r oldugunu buyuk bir sayg1yla si::iyle. Sanc;o, si::iyleyeceklerine c;ok dikkat et. Ve arada atasi::izu si::iylemekten kac;m.\" Sanc;o, .\"Peki efendim, emirlerinizden d1:?an c;1kmam.\" dedi. \"Git Sanc;o, git! Tann yard1mcm olsun.\" Bunun uzerine Sanc;o e:?egini h1zla surdu ve glizel avcmm. yanma gelince, hemen yere atlaya- rak kadmm i::inunde diz c;i::iktu ve gayet nazik bir edayla dedi ki: 208

\"Ey asil ve giizel bayan! Biraz ilerde gordi.igi.i- ni.iz ve kendisine Aslanlar $ovalyesi denilen sen- yorun silahtanpm. ismim San<;o Panza'dtr. Ktsa bir zaman once Aslanlar $ovalyesi ismini almt:;; olan Hazin Yi.izli.i $ovalye, beni ayaklanmza kapa~ narak, asil ve yi.iksek :;;ahsiyetiniz ile avlanmaya ozgii :;;ahinlerinizin hizmetinde bulunmaya ~azu olduguriu ve bu :;;erefi kendisine li.itfetmenizi rica ettigini arzetmemi emretti. Eger zat-1 aliniz efendi- min bu ricasmt kabul etmek tenezzi.ili.inde bulu- nursa, emin olunuz kiasla pi:;;man olmayacakttr.\" Gi.izel avCI cevap verdi: \"Mert silahtar, el<;ilik hizmetinizi, gereken bi.i- ti.in torene son derece uyarak ba:;;armt:;; oldugunu- za :;;i.iphe yok. Once ayaga kalkm; <;i.inki.i <;oktan beri bilip tamdtgtmtz i.inli.i Hazin Yi.izli.i $ovalye- nin silahtan diz <;okmi.i:;; durumda kalamaz. Kal- km dostum, kalkm ve hemen gidip bildirin efendi- nize, eger pek yakmda bulunan ko:;;ki.imi.ize te:;;rif etmek isterse, ben ve e:;;im tarafmdan <;ok iyi bir :;;ekilde kabul edilecektir.\" San<;o, kadmm giizelligine, tath sozi.i ve nezake- tine hayran kalarak ayaga kalktt. Tam bu strada ka- dm, \"Silahtar efendi...\" dedi, \"Efendiniz, acaba hakkmda bir eser yaztlmt:;; olan, yetenekli asilzade La Mancha'h Don Ki:;;ot mudur? Yamlmtyorsam, ruhunun sultam da Toboso'lu Dulcinea olacak. Ben ve e:;;im Di.ik hazretleri, bu eserde silahtannm da San<;o Panza isminde birisi oldugunu okumu:;;- tuk.\" San<;o, \"Evet, Di.i:;;es Nazretleri, benim.\" diye cevap verdi. Di.ik ve Di.i:;;es kelimelerini i~itince <;ok sevindi ve efendisinin yanma ko~arak di.i~esin cevabmt kendisine bildirdi. Kadmm kibarhgmt, gi.izelligini ve nezaketini anlata anlata bitiremedi. Bunun i.izerine Don Ki~ot, egeri i.izerinde dog- ruldu, gogsi.ini.i kabarttt, i.izengilerine stkt stkt bas- h, migferinin siperini di.izeltti, Rocinante'nin bo- 209

gurlerini baldirlanyla Sih~ttrdi ve du~esin elini opmek i<;in ilerledi. Bu sure i<;inde Du~es, ~ovalye­ nin geldigini hemen e§i Duke bildirmi§ ve DUk de kans1 ile birlikte hikayesini okuduklan ve <;ok ho~­ lanna gihni~ olan Don Ki~ot'u gormek i<;in oraya gelmi~ti. Tam bu s1rada, vakur bir tav1rla Rocinante'nin uzerine kurulmu~ olan kahramammlZ gorundu . San<;o efendis~nin uzengisini tutmak i<;in ko~tu, fa- kat dikkatsizlik yiizunden bacagt e~eginin seme- rindeki bir ipe taktldt, bacagm1 kurtaramayan si- lahtar tuhaf bir ~ekild e asli1 kald1. Don Ki~ot bunu gormedi, San<;o iizengiyi tutuyor sanarak tedbir almaya gerek gorm den attan inmek istedi. Fakat ihm al yuzunden s1k1 baglanmarp1~ iiz ngi hayva- mn karmna dogru doniince, ~ova l ye boylu boyun- ca yere kapand1. Son derece mahcup olan Don Ki- ~ot silahtanna i<;inden kufredip duruyordu. Bunu gor n Diik, hemen San<;o'yu da efendisini de ka l- 210

dtrmalan i~in emir verdi. Hizmet~iler ko~u~up du- ~enleri kaldtrdtlar. Don Ki~ot, ozur dilemek i~in Dtik ve DU~esin onunde diz ~okmek istedi ise de izin vennediler. Duk kahramammtzt kucaklayarak optii ve dedi ki: \"Senyor Don Ki~ot hazretleri, topraklanma he- nuz geJdiginiz bir Strada, meydana geJen bu taJih- siz olaya <;ok uzuldum. Silahtarlarm ihmali yti- zunden bazen tehlikeli kazalar da oluyor.\" Don Ki~ot ~oyle cevap verdi: \"Asil ve kahraman prens, bana kar~t gosterdi- giniz ltitufkarhk butiin agnlanmt unutturdu. Hat- ta ~u anda bir uc;urumdan da du~mu~ olsaydtm yi- ne de onem vermeyecektim. Zat-1 alinizi gonnek ~erefi bana her ~eyi unutturur. Her ne durumda bulunursam bulunaytm, sizin gibi ytiksek ve asil bir Prens ile gorulmemi~ bir guzel olan e~i prenses hazretlerinin hizmetinde bulunmaya her zaman haztr olacagtm.\" Duk cevap verdi: \"Senyor Don Ki~ot hazretleri, prenses ne kadar gtizel olursa olsun, ruhumuzun hakimesi olan ba- yan Dona Dulcinea kadar gtizel olmasma imkan var mtdtr?\" 0 Strada San<;o sore kan~h: \"Toboso'lu Senyora Dulcinea'nm <;ok gtizel ol- dugu inkar edilmez bir ger<;ektir. Fakat tav~an av- cmm hi<; ummadtgt yerden ftrlar; tabiahn, toprak vazolar yapan bir <;omlek<;iye benzedigini duy- dum; guzel bir vazo yapan, aym gtizellikle iki, ti<; hatta yuz tane yapabilir. Demek istedigim, du~es hazretlerinin gtizellik baktmmdan efendimin me- likesi olan Toboso'lu Senyora Dulcinea'dan hi<; de a~agt kalmaz.\" Don Ki~ot, cam stktlmt~ bir halde Du~ese dog- ru donerek dedi ki: \"Senyora, asil ve yuksek ~ahsiyetinizin ~una inanmasmt isterim ki, yeryuzunde ~imdiye kadar hi~bir gezgin ~ovalye benimki kadar bo~bogaz ve geveze bir silahtara sahip olmamt~hr.\" 211

\"Madem ki, ger'<ek'<e silahtanmz ho~a gidecek nlikteler yap1yor, o halde aklih bir adam demektir, kendisini tebrik ederiz.\" Don Ki~ot, \"Aym zamanda fazla geveze oldu- gunu itiraf edelim mi, Dii~es hazretleri?\" dedi. Diik giiliimseyerek soze kan~h: \"Ne yapahm, uzun latifeler k1sa ciimleler ile ifade edilemez. Fakat, bizler de vaktimizi bo~una ge'<irmeyelim. Ey Hazin Ylizlli Asi $ovalye...\" Tam bu s1rada Sanc;o sozu keserek, \"Diik haz- retleri...\" dedi, \"Efendim arhk Hazin Ylizlli $6val- ye ismini ta~1m1yor, kendisine Aslanlar $Qvalyesi diyelim.\" Diik devam etti: \"Evet, Aslanlar $6valyesi, yakmda olan ~ato­ muza ~eref vermenizi rica edecegim. Orada ziya- retimize gelen gezgin ~ovalyelere yap1lan resmi kar~liama toreni sizin gibi bulunmaz bir ~ovalyeye de yap1lacakhr.\" Bunun lizerine herkes hayvanlarma binerek ~atonun yolunu tuttu. Sanc;o'nun tuhaf sozlerin- den c;ok ho~lanan Dii~es, silahtarm yamnda gitme- sini istedi. Sanc;o hie; nazlanmadan e~egini dii~esin yamna slirdli ve yolda Diik ile Dii~esi bir hayli glildlirdli. Dii~esin gozline girdigini sanan Sanc;o bliylik bir sevinc; ic;indeydi. Don Diego'nun malikanesin- de ve Basilio'nun evinde gordligu bolluk ve raha- h ~toda da bulacagm1 limit ediyordu. Bogazma ve rahatma c;ok dli~klin olan silahtanmiZ, bu limit ic;inde bir an once ~atoya varmak istiyordu. $atoya yakla~hklan zaman, Don Ki~ot'a yap1lacak resmi kar~liama toreni hakkmda adamlanna emir ver- mek ic;in, Diik aceleyle onden gitti. KahramammlZ ~atoya vanr varmaz, slislli elbiseli iki silahtar ya- mna gelerek attan inmesine yard1m ettiler. iki gli- zel k1z, erguvani renkte suslli bir pelerini ~ovalye­ nin omzuna koydular. 0 anda koridorlara hucum eden kadm ve erkek hizmetc;iler ~oyle hayk1rmaya ba~ladliar: 212

\"Gezgin ~ova lyelerin ~a h1, ho~ geldiniz!\" Aym zamanda, Don Ki~ot, dill<. ve dii~esin iizerine gii- zel kokular serpmeye ba~lad1lar. Toreni dikkatle izleyen Don Ki~ot, eski zaman- larda gezgin ~ova lyelere yapilan torenin ayrusmm kendisine de yaplid1gm gordii ve artlk gen;ek bir ~ovalye olduguna tamamtyla inandt. San'<o, sevi9li e~egini terk edip, dii~esin arka- smdan ~atoya girdi. Fakat '<Ok ge'<meden emektar hayvamm terk etmi~ olmaktan dolayt vicdan aza- bt duymaya ba~lad1. Bu hayvana olan sevgisine yenilerek, kalabahk arasmda goziine ili~en ya~h 213

kibar bir kadmm yanma sokularak yava~\\a, \"Say- gideger senyora...\" dedi, \"isrninizi h.itfederseniz, sizden bir ricada bulunacag1rn.\" Ya~h kadm cevap verdi: \"isrnirn, Dona Rodriguezuez de Grijalba'd1r. Bir soyleyeceginiz rni var Senyor?\" \"Benirnle avluya kadar gelrnek liitfunda bu- lunrnaniZI rica edecegirn. Orada boz bir e~ek gore- ceksiniz. i~te o e~ek benirndir. Pek sevdigirn bu hayvan yalmz kalrnaya pek ah~1k degildir. Onu bizzat ah1ra goti.irrnenizi ve kendisine ne gereki- yorsa verrnenizi rica edecektirn.\" Ya~h kadm ofkeyle ~u cevab1 verdi: \"Eger efendisi de u~ag1 gibi saygisizsa ba~Irni­ za gelecekler var! Bana bakm dosturn, bu ~atoda ya~h kadmlan ahira gonderrnek adet degildir.\" \"Siz pek kibirli bir bayana benziyorsunuz. Oy- sa efendirn bana, Lancelot ingiltere'den dondiigu zarnan beygirini ya~h ve kibar kadmlarm hrnar et- rni~ olduklanm soylerni~ti. Benirn i\\in sevgili e~e­ girn, Lancelot'un atmdan daha degerlidir, buna ernin olabilirsiniz.\" \"Ben bu hikayelerinize kulak asacak degilirn. Bunlan, sa\\rnahklanmza deger verenlere anlah- mz. Ben bu sozlere bir incir bile verrnern.\" \"Affedersiniz, arna ben incirinizi fazla olgun bulurum. Onun i\\in isternern.\" San\\o'nun saygisiZhgma \\Ok ofkelenen kadm kendinden g~erek bag1rd1: \"Bu ne saygisizhk, bu ne kiistahhk! Terbiyesiz- ce sarfettiginiz bu sozlerinizden dolayi pi~rnan olacaks1mz!\" Giiriiltiiyii duyan dii~es arkasm1 doniince, ba- yan Rodriguezuez'in yiiziiniin kipkirrniZI kesil- mi~ ve gozleri yerinden firlarni~ oldugunu gordii. \"Ne var, bu ne hal?\" diye sordu. \"Ne olacak, dii~es hazretleri! $u kiistah koylii, bana e~egini hmar ettirrnek istiyor; giiya Lance- lot'nun ahm ya~h kibar kadmlar hrnar ederrni~. Bir de iistelik bana ihtiyar diyor.\" 214

Dii~es, \"Yooo! Boyle ~ey olmaz, dostum San- c;o.\" dedi. \"Bayan Rodriguez heniiz genc;tir, kendi- si hakkmda boyle sozler soylemenize razl degi- lim.\" Sanc;o, \"Dii~es hazretleri!\" diye cevap verdi, \"Size yemin ederim ki, ben onun yiiziinii, ya~m1 filan dii~iinmedim; benim akhm yalmz avluda tek ba~ma mahzun kalan e~egimde idi. Ben onu c;ok merhametli bir kadm zannettigimden zavalh e~e­ gime actyacagmt samyordum.\" Don Ki~ot hemen soze kan~tJ: \"Bana bak Sanc;o, kendine gel, bu laflann yeri burast degil.\" ':i\\ffedersiniz efendim, insan sevdikterini da- ima dii~iinebilir, ben de sevdiklerimden soz et- tim.~'· Diik, Sanc;o'ya dedi ki: \"Hakhsmtz, fakat iiziilmeyin, e~eginizin cam ne isterse verilecek, bu hayvana tlpkt efendisine baklldtgt gibi baktlacak.\" Bu sozler, ~ovalyemiz haric;, herkesi eglendiri- yordu. Tam bu Strada Diikiin bir i~areti iizerine Don Ki~ot'u, do~emeleri altm ve gi.imii~le i~len­ mi~, ipek kuma~lard.an yap1lmi~ bir salona ald1lar. Giizel ve nazik alh gene; k1z ~ovalyenin Zirhlanm c;1kanp, onceden diik tarafmdan kendilerine veri- len Ealimata gore hie; giilmeden ciddi bir tav1rla ~o­ valyeyi soyup gomlegini giydirmek istediler, fakat kahramamm1z bir ~ovalyeye yigitlik kadar edep ve hayanm da yaki~tJgmi ileri siirerek k1zlann bu teklifini nazikc;e reddetti ve bu i~ ic;in Sanc;o'yu gondermelerini rica etti. Silahtan ile yalmz kahnca Don Ki~ot, \"Sanc;o, meger sen ne sersem ~eymi~­ sin!\" dedi, \"Ya~h kibar bir kadma boyle dvranma- YI nereden ogrendin? E~eginle ugra~acak ba~kast­ m l)ulamadm m1 budala herif? Dikkat et, terbiye gorinemi~ bir adam oldugunu hemen ortaya ko- yuyprsun. Bu boyle devam edemez. Hizmetkarla- nnin tavnna gore efendileri hakkmda hiikiim ve- rild~gini bilmiyor musun? Senin kaba, soytan bir 215

:oyliiden ba~ka bir ~ey olmadigmi gordiikleri za- nan acaba benim hakk1mda ne dii~iiniirler? Tek- ar soyliiyorum, ayagm1 denk al ve ayagma gele- :ek nimeti tepme.\" Sanc;o efendisinden af diledi ve bundan sonra tkhna gelecek sac;mahklan soylememek ic;in dilini s1racagma soz verdi. Don Ki~ot giyinmi~ti; ceylan derisi bir yelek izerine erguvani renkte bir pelerin gec;irdi. Onlii :1hCim, kap~1 boynundan gec;irerek takh. Ba~ma ·e~il satenden bir takke koyduktan sonra odadan 1kh. Odamn kap1smda bekleyen k1zlar, ~ovalye­ tin ellerini pkamas1 ic;in altmdan bir ibrik tutu- •orlardi. Don Ki~ot, ellerini y1kad1ktan sonra, ken- lisine yemegin haz1r oldugunu bildiren sofraCiba- 1ile on iki hizmetkan takip etti. Yemek odasma girince miikellef dart ki~ilik bir ofra dikkatini c;ekti. ~valyenin gelmesini bekle- ·en diik ile dii~esin yanlarmda gayet ciddi yiizlii 1ir rahip vard1. Bu rahip, ~atonun dini i~leriyle ne~gul olup prens ve prenseslere Tann'mn yolun- lan aynlmamak ic;in ne yap!lmas1 gerektigi hak- :mda ogiitlerde bulunan bir adamd1. Rahip, Don ~i~ot'a kar~1 gosterilen ikramdan pek ho~lanmi­ ·ordu. Don Ki~ot ba~ ko~eye oturmamak ic;in 1srar ttiyse de, sonunda Diikiin ricalan iizerine goste- ilen yere oturmak zorunda kald1. $6valyenin sa- ;mda dii~es, solunda diik ve kar~1smda da rahip ·ard1. Efedisine gosterilen sayg1dan otiirii ~a~kmhk ;inde kalan Sanc;o, daha kimse konu~madan once oze ba~Iayarak dedi ki: \"Eger, muhterem efendilerim kendilerine bir tikaye anlatmama izin verirlerse, sanmm ki hika- emin pek yerinde oldugunu kabul edeceklerdir.\" Sanc;o'nun bu sozlerinden tela~a dii~en Don :i~ot silahtanna ofkeyle bakh. Sanc;o, \"Tela~a gerek yok. ..\" diye devam etti, Tembihlerinizi unutmad1m. Miinasebetsiz hi'c;bir ey soylemeyecegim. Hikayemin gerc;ege uygun

oldugunu goreceksiniz. <;:iinkii olay kasabam1zda cereyan etti.\" Don Ki~ot, Diik ve Dii~ese donerek, \"Zat-1 ali- leriniz, sa<;mahklanyla cammz1 s1kacak olan bu deliyi d1~an <;Ikartlrsamz hi<; de fena olmayacak.\" dedi. Dii~es hemen cevap verdi: \"Diikiin ba~ma yemin ederim ki, San<;o'nun anlathklan hi<; de camm1 sikm1yor. 0 kadar ~en ve alayCI bir adam ki, anlattiklan beni <;ok eglendiri- yor.\" Sozii degi:;;tirmek ve San<;o'nun fazla bo:;;bo- gazhk etmesine engel olmak i<;in dii:;;es Don Ki- :;;ot'a donerek dedi ki: \"$ovalye hazretleri, bu yakmda Dulcinea'mz- dan haber aldm1z m1? Acaba, yenmi:;; oldugunuz devler ve haydutlan oniinde diz <;okmek i<;in ken- disine gondermediniz mi?\" Kahramamm1z sayg1yla cevap verdi: \"Sevgili hammefendi, ba:;;1mda dola:;;an belala- nn ne zaman sona erecegini bilmiyorum. Hi<; :;;iip- hesiz yendigim devleri, haydutlan ve sava~<;ilan huzuruna <;Ikmalan i<;in gonderdim, fakat kendisi- ni nasil bulsunlar? <;:iinkii o, akla gemleyecek ka- dar <;irkin bir koylii kadm k1hgma girmi:;; bulunu- yor. Ona biiyii yapan biiyiiciiler benden bu suret- le intikam almak istiyorlar.\" San<;o soze kan:;;arak, \"Fakat herkesin goziinde degil.\" dedi, \"Meseta, ben onu fevkalade giizel, ho:;; ve ozellikle <;ok <;evik buldum. 0 kadar ki, bir SI<;ray1:;;ta e:;;egin iistiine athyor, sonra oyle taklalar atlyor ki, degme cambaza ta:;; <;1karhr.\" Diik, silahtara sordu: \"Onu biiyiilenmi:;; olarak gordiiniiz mii?\" \"Aman efendim, eger biiyiilendigini ben gor- medimse, kimse gormemi:;;tir. Zaten, biiyiilenme tarihini ilk ogrenen benim.\" Devler, :;;ovalye ve Dulcinea hakkmdaki heze- yanlardan usanm1~ olan rahip, kendini zor tutu- 217

yordu. Fakat ofkeli bir adam oldugundan fazla dayanamad1 ve ka~Ianm c;atarak diike dogru dondii: \"Senyor hazretleri!\" dedi, \"Bu zavalh adama soylettiginiz hezeyanlar ic;in giiniin birinde Tan- n'ya hesap vereceksiniz. Bu Don Ki~ot mudur, Don budala m1d1r nedir, herhalde zat-1 alinizin ar- zu ettigi kadar deli olmasa gerek. Sozlerinizle ken- disine hrsat verdiginizden, zavalh deliligini bir kat daha arthracak.\" Sonra kahramamm1za donerek, \"Ya siz!\" dedi, \"Zavalh budala! Gezgin ~ovalye oldugunuzu, devleri yendiginizi, haydutlan tepelediginizi ne- reden c;Ikanyorsunuz? Size soylenecek soz, akhm- Zl ba~m1za toplaym, evinize doniin, c;oluk c;ocugu- nuz varsa onlarm tahsil ve terbiyesiyle ugra~m. Hic;bir i~ gormeden dola~arak, sizi tamyanlan ve tammayanlan kendinize giildiirmekten vazgec;i- niz. Hala gezgin ~ovalyelerin mevcut oldugunu nereden c;1kanyorsunuz? ispanya veya La Manc- ha'nm acaba hangi ko~esinde devlere, haydutlara, biiyiilenmi~ Dulcinealara rastlamyormu~? Arhk bu hezeyanlara bir son veriniz.\" Don Ki~ot, bu sayg1deger din adammm sozleri- ni hie; ses c;il<armadan dinledi, fakat rahip sozlerini tamamlar tamamlamaz, Diik ile Dii~ese kar~1 ge- rekli olan sayg1y1 unutarak yerinden firlad1, gozle- ri donmii~ sesi degi~mi~ bir halde soze ba~lad1. \"Bulundugum yer, Diik ve Dii~es hazretleriyle ve mesleginizden olan ki~ilere sayg1mdan otiirii, pek hakh olan ofkemi yenmeme beni mecbur edi- yor. Zaten herkes sizin gibi din adamlanmn, ka- dmlar gibi, dillerinden ba~ka silahlan olmadigmi c;ok iyi bilir. Buna kar~1hk, ben de size kar~1 aym silahla kar~1hk vermek zorunday1m. Yiiksek sifah- mz, dinda~lanmza bu kadar ha~in ve kiistahc;a de- gil, insanca ve nezaketle davranmamz1 emreder. Yapt1g1 hakaretten ceza gormeyecegine inamp dinda~lanm ezmekten zevk alan bir insandan ne kadar nefret azd1r. Neyle suc;lamyorum? Kime ne 218

kotiili.ik yaphgimi soyleyebilir misiniz? Eger ba~­ kalannm evinde, hie; hakk1m olmadan, velinimet- lerimi de hic;e sayarak istedigim gibi davranmaya kalki~saydim, belki daha ho~gori.ili.i olurdunuz. Ben, di.i~mi.i~lerin ve mazlumlann yard1mma ko~­ mak, zuli.im gorenleri savunmak ic;in her tiirli.i zahmet ve s1kmhya gogus gererek ve hayahmi her tiirli.i tehlikeye atarak dola~maktay1m. Bu kadar fedakar bir adama deli diye bak1yorsamz, herhal- de kendinize gore bir di.i~i.indi.igi.ini.iz olacak. Eger asilzadeler, cesur sava~c;1lar, bi.iyi.ik bir zekaya sa- hip insanlar tarafmdan deli farzedilmi~ ol~ayd1m, bu benim ic;in bi.iyi.ik bir hakaret olurdu, fakat ~o­ valyeligin e~igini bile a~mam1~ olan birtak1m ken- dini begenmi~lerin sozlerine metelik bile vermem. $ovalye ya~ayacag1m ve Tann isterse, ~ovalye ola- rak olecegim. $ovalyelik bana, ~an ve ~erefi degil, servet ve varhg1 hor gormeyi ogretmektedir. Ha- yattaki bi.itiin amaCim, herkese iyilik etmek ve kimseye kotiili.ik etmemektir. Eger bu prensiplere gore hareket eden bir adama deli demek dogruy- sa, bu konuda hi.iki.im vermeyi Di.ik ve Di.i~es haz- retlerine bJrakiyorum.\" Sanc;o, \"Senyor!\" diye hayk1rdi, \"~ok gi.izel soylediniz. SOzlerinize hic;bir ~ey eklemek gerek- mez. Madem ki, bu efendi gezgin ~ovalyelerin mevcut oldugunu inkar ediyor, o halde ne soyledi- gini bilmiyor demektir.\" Yine bir gi.in sarayda, ogle yemegini bahc;ede kurulmu~ bir sofrada yiyorlard1. Yemekten sonra Sanc;o'nun tuhaf hikayelerini dinleyerek eglendik- leri s1rada uzaktan hazin bir fifre sesinin kisik bir davul sesine kan~masmdan <;Ikan tuhaf bir gi.iri.il- ti.i duyuldu. Herkes hayrete di.i~mi.i~ etrafa bak1myordu. Hele Don Ki~ot bir tiirli.i yerinde duram1yor, ne olup bittigini anlamak ic;in sabirsizlamyordu. Bir- denbire, uzun bir kaftan giymi~, belinde bir yata- gan as1h, iri yan dev gibi bir adamm kendinlerine 219

yakla~hgm1 gi::irdiiler. Aym zamanda, uzun kar gi- bi beyaz bir sakah olan bu adam diikiin yanma yakla~h. Bu adam ciddi bir tavtrla dedi ki: \"Ey kudretli ve ha~metli Senyor! ismim Trifal- din'dir. Biiyiiciilerin, Dolorida adm1 almaya mec- bur ettikleri zavalh Kontes Trifaldi'nin silahtan ve el~isiyim. Bu talihsiz kontes ta Candaya Kralhgm- dan buraya kadar yaya gelmi~ bulunuyor. Tek amao, ~ektiklerine son verebilecek olan La Manc- ha'h $i::ivalye Don Ki~ot hakkmda sizden biraz bil- gi almakhr. Kendisi kalenin dibindedir, huzuru- nuza ~1k1p dertlerini di::ikmek i~in izin istiyor.\" Trifaldin si::izlerini bitirince, Diik cevap verdi: \"Biz, zavalh Dolorida'mn ba~ma gelenleri ~ok­ tan beri haber alm1~ bulunuyoruz. Kendisine eli- mizden gelen yardimi yapmaya haz1r oldugumu- zu ve bir rastlanh sonucu olarak iinlii La Manc- ha'h cesur Don Ki~ot'un da burada bulundugunu si::iyleyiniz.\" Bunun iizerine Trifaldin, diikiin i::iniinde egil- dikten sonra, aym miizik sesleri arastda ~ekilip gitti. 0 zaman diik ~i::ivalyeye di::inerek, \"Gi::iriiyorsu- m.:.z ya ...\" dedi, \"Ki::itiiliigiin ve cehaletin zuliimle- ri, cesaret ve degerin J~Igmi ne i::irtebiliyor ne de karartabiliyor. Burada bulundugunuzu haber alan masum ve mazlumlar yardtmmiZI dilemeye ko~u­ yorlar.\" Don Ki~ot hafif~e giiliimseyerek, \"Diik hazret- leri...\" diye cevap verdi, \"Ge~enlerde burada gez- gin ~i::ivalyelige kar~J sert bir dil kullanan o din adammm ~imdi haz1r bulunmasm1 ne kadar arzu ederdim. <;:iinkii, gezgin ~i::ivalyelerin insanhgt ko- rumak i~in ne kadar gerekli olduklanm bizzat an- lamt~ olacakh. Bu kadm gelsin de derdini anlatsm, ona cesaretim ve bilegimin kuvveti ile elimden geldigi kadar yard1m ederim.\" 220

DOLORIDA'NIN BA~INDAN GE<;ENLER Biraz sonra, Kontes Trifaldin ile matem elbisesi giymi~ on iki kadmm bah<;eye girdikleri goriildii. Bunlar iki s1ra halinde kontesin oniinden yiiriiyor- lardi. Yiiziinde kahn bir pe<;e olan kontes silahtan- nm koluna dayanm1~ ilerliyordu. Yakla~mca, diik, dii~es ve kahramamm1z hep birden ayaga kalkhlar. Dolorida pe<;esini <;Ikannadan diikiin ayaklan- na kapand1, o da, kontesi dii~esin yanma oturttu ve kendisine nasi! hizmet edebileceginrsordu. Kontes, \"Liitufkarhgm1za te~ekkiir ederim...\" dedi, \"Fakat her ~eyden once yenilmez, cesur Don Ki~ot ile silahtanmn burada olup olmadiklanm bilmek isterim.\" Herkesten once soze ba~layan San<;o, \"Evet asil hammefendi.\" dedi, \"Hizmetinize haz1r olan ~i:i­ valye Don Ki~ot ile silahtan San<;o Panza kar~miZ­ dadir.\" Bunun iizerine kadm kahramamm1zm ayakla- rma kapanmak istedi, ama ~ovalye kendisini he- men kald1rarak sakin olmasm1 ve ba~ma gelen fe- laketi anlatrnasm1 istedi. Dolorida pe<;esini kaldumadan anlatmaya ba~­ ladi: \"Senyor ~ovalye hazretleri, Candaya Kralhgm1 herhalde bilirsiniz. Bu iilkede saltanat siiren Kral Archipiela'mn dul kans1 Krali<;e Dona Mangucia idi. Halbuki zavalh kral oliirken, tacmm tek varisi olan kizi Antonornasia'ya buakm1~h. Diinya giize- li olan bu k1z eger pek gen<; ya~ta hayata gozlerini yummam1~ olsayd1, hala biitiin kadmlann en gii- zeli olacakh. i~te bu prensesi yeti~tirrnek gorevi bana verilrni~ti. Elmas ta~mda bulunmayan bu gii- zellige a~1k olan Clavijo isminde saray mensupla- nndan bir ~ovalye, kendisini elde etrnek i<;in her tiirlii hileye ba~vurdu. Bu ~ovalyenin gen<;ligi, ya- ki~Ikhhgi ve kendini satmasm1 bilrnesinden ba~ka hi<;bir yetenegi yoktu. $airdi, ~ark1 soyler ve gitar <;alard1. Bu hain, emeline ula~rnak i<;in gayet al<;ak- 221

~a hareket ediyordu. Once beni sever gibi gori.in- dii. itiraf edeyim ki bu kadar tecri.ibeme ve ahlakt- mm iyiligine ragmen, beni ger~ekten sevdigine inandtm. Kendisini giizel buluyor ve begeniyor- dum. Gen~ ~ovalyenin sozlerine kaptlmt~hm. Ba- zen gelip penceremin altmda giizel sesiyle ho~ ~ar­ ktlar soylerdi. \"Tatlt dii~mamm i~in tahammiil edilmez bir tshrap ~ekmekteyim. Ve i~kencesini arthrmak i~in duyduklanmt soylememi istiyor.\" Aym zamanda gitanyla ~u hazin ~arktyt da okurdu: \"Oiiim, gel de istegimi yerine getir, fakat, gelirken kendini hissettirme, yoksa olme zevki beni hayata kavu~turabilir.\" Bunlan duyduk~a i~imden, 'Sakm oyle bir ~ey yapma!' derdim. Bununla beraber, beni duygulan- dtran bu ~arktlan i~imde sakladtm ve hi~ unutma- dtm.\" Kontes sozlerine ~oyle devam etti: \"Gen~ a~ktma fazla direnemedim. Biitiin tecri.i- belerime ragmen ~ok saf oldugumdan Clavijo'nun beni ger~ekten sevdigini samyor ve .r<!zla direnir- sem kederinden olecegini samyordum. Ah! ne ce- halet! Israrlan iizerine istedigi randevuyu verdim. Antonomasia'nm odasma biti~ik olan kendi oda- ma aldtm. Al~ak herif odama girer girmez hemen prensesin odasma ge~ti ve kapandt. Tek ba~tma kalmt~hm, gozya~lanm ve feryatlanma kulak bile asmad1. Bir sure prensesle beraber kaldt. Halbuki ben, onun prensesin pabu~larma bile dokunmast- na izin vermezdim. Odadan ~Ikhgt zaman, pren- ses kendisine saygtda kusur etmemi~ oldugunu soyleyerek kalbime biraz su serpti. Fakat aradan zaman ge~ince, Antonomasia'nm gebe oldugunu goriince beynimden vurulmu~a dondiim. Gizle- ·menin imkanstz oldugunu anlaymca ktzcagtz ba- na baz1 itiraflarda bulundu. Hemen gidip Clavijo ile gorii~tiim ve Antonomasia'yt kans1 olarak iste- mesini kararla~ttrdtk. 222

Her :;;ey olup bitti, ba:;;vurdugumuz hakim, Clavijo'nun Candaya tahtmm varisi olan prense- sin kocas1 oldugunu resmen kabul etmi:;;ti. Fakat Krali<;e Dona Mangucia, k1zmm bu :;;ekil- de evlendigini gori.ince kederlendi ve <;ok ge<;me- den hayata gozlerini yumdu. Krali<;e, kendisine ozel hazirlanm1:;; olan lahide indirildigi zaman, karde:;;inin <;ocugu ve bi.iyi.ici.ilerin en merhametsi- zi olarak tanmm1:;; olan dev Malambruno'yu bir tahta ata binmi:;; halde mezann bat>mda gordi.ik. Malambruno, olen krali<;enin intikamm1 almak amaCiyla yeni evlileri bu mezann i.isti.inde bi.iyi.ile- di. 0 gi.izel Antonomasia'p tun<;tan bir maymun, Don Clavijo'yu da madenden bir timsah :;;ekline soktu. Tam bu s1rada bunlarm ba:;;mda mermer bir parmakhk peyda olmu:;;tu, i.izerinde :;;u ibare yazi- hydi: 'Bu gi.inahkar mahluklann eski k1hklanna gire- bilmeleri, ancak yetenekli asilzade cesur La Manc- ha'h $ovalye Don Ki:;;ot'un beni ba:;; ba:;;a sava:;;ma- ya davet ettigi zaman mi.imki.in olacakhr.' Bunu da yeterli gormeyen o hain canavar, kih- Cim <;Ikanp beni sa<;lanmdan yakalad1 ve tam vu- racagi zaman dedi ki: Hay1r, hapr, sana daha mi.ithi:;; bir ceza verece- gim ve Antonomasia'mn namusunu korumak i<;in gorevlendirilmi:;; bi.iti.in saray kadmlan da aym ce- zayi <;ekecek. Heyhat! bakm ne hale girdik.\" Dolorida ile yanmdaki kadmlann hepsi bir an- da pe<;elerini kaldirdilar. Hepsinin <;enelerinde rengarenk sakallar gori.ili.iyordu. San<;o, hemen geri s1C;rad1. Diik, di.i:;;es ve :;;0- valye hayretler i<;inde kalmi:;;lardi. Kontes, \"Gordi.ini.iz mi.i?\" dedi, \"0 Malambru- no al<;ag1 bizi ne hale soktu, gordi.ini.iz mi.i?\" Dolorida fazla konu:;;amad1, hemen di.i:;;i.ip ya- landan bayild1. Dolorida'mn bayildigmi goren San<;o, \"Yemin ederim ki ...\" diye bag1rdi, \"Efendime :;;imdiye ka- dar bu kadar tuhaf bir macera anlahlmami:;;tir.\" 223

Sarayh kadmlardan biri cevap verdi: \"Hakhsmz, fakat efendiniz bize aomazsa, ~u hazin halde oliip gitmeye mahkumuz.\" Don Ki~ot ciddi bir tav1r takmarak, \"Hie; endi~e etmeyin.\" dedi, \"Bu andan itiba- ren i~e ba~Iayacag:tm. Ne yapmak gerekiyorsa soy- leyin.\" Bu sozleri duyunca, Dolorida hemen ayildi ve Don Ki~ot'a hitaben, \"E~siz kahraman!\" dedi, \"So- ziiniiz camma can kath. Yapmamz gereken ~undan ibarettir. Biliyorsunuz ki, Candaya iilkesi buradan pek uzakhr. Fakat havadan gidince bu mesafe c;ok k1sahyor. Malambruno'nun dedigine gore, sizinle tam bulundugumuz yere, sihirli bir tahta at gonde- recek. Nah, eyeri filan olmayan bu beygir almmn tam ortasmda bulunan bir anahtarla hareket et- mekteymi~. Adeta bulutlann iizerinde uc;arak gi- den bu at Provans Krah Pierre'nin dostu iinlii sihir- baz Merlin'in icadidir. Sizi Malambruno'nun yam- na gotiirecek olan bu hayvamn neredeyse gelecegi- ni samyorum.\" Tam bu s1rada bir giiriiltii duyuldu. Sonra, ya- n c;1plak dort vah~i, s1rtlannda ta~Idiklan tahta bir beygiri bahc;eye getirip birakhlar. ic;Ierinden biri ciddi bir tav1r takmarak ~oyle hayk1rd1: \"Kahramanlar kahramam Malambruno, kendi- siyle di::ivii~ecek kimseye kar~I k1hcmdan ba~ka si- lah kullanmayacagma soz veriyor. Dii~mam bu ata binsin, silahtanm da terkisine alsm, fakat goz- lerini baglamalan ~art. Malambruno'nun kar~1sma geldikleri zaman, tahta at kendilerine gozlerinde- ki bag1 c;1karmalan ic;in haber verecektir. 0 zama- na kadar gozlerinin baglanm c;ozmemeleri gerek- tigini tekrar ediyorum.\" Vah~i sozlerini tamamlaymca, arkada~lan ile birlikte c;ekilip gitti. Fakat korkak Sanc;o, tahta ata binmeye bir tiir- lii raz1 olmuyordu. Bunu goren dii~es; silahtar i.is- tiindeki ni.ifuzunu kullanarak onu ikna etmeye c;a- h~h. 224

Zavalh Sanc;o'nun gozleri ya~ardt ve koruyu- cusu dli~esin ricalanm kabul ederek gitmeye haztr oldugunu bildirdi. Don Ki~ot silahtanru kucakla- yarak kendisine te~ekkur etti. Kahramammtz ce- binden bliylik bir mendil c;tkararak, Dolorida'dan gozlerini baglamasm1 rica etti. Bu i~ bittikten son- ra, anahtarh tahta ata bindi. Sanc;o'nun da gozleri baglanmt~ ve efendisinin terkisine oturtulmu~tu. Zavalh silahtar, orada haztr bulunanlardan kendi- si ic;in bir iki defa Ave Maria duasmt okumalanm istedi. Don Ki~ot, \"Sanc;o, korkacak ne var? edir bu korkun, ne?\" diye bagtrdt. \"Vaktiyle glizel Maga- lona' nm oturdugu yerde degil misin? Daha ne is- tiyorsun?\" Bu sozleri soyleyen ~ovalye anahtan c;evirme- ye ba~ laymca, blitlin kadmlar h p bir agLZdan, \"Yolun ac;tk olsun, ~ovalyelerin ~ova lyes i! \" diye bagtrmaya ba~ladtlar. Sanc;o var gucuyle efendisine sanhm~ ldu - gundan, Don Ki~ot kendisine dedi ki: yaptyorsun do tum, bogulacagtm. Tann a~kma o kadar sanlma da biraz n fes alaym1. Kor- 225

kun nedir? Sebebini anlam1yorum. Hi<;bir hayvan bu kadar h1zh gidemez. Yerimizden klmlldama- ml~ gibi oldugumuz halde kim bilir ka<; fersah yo! alm1~ bulunuyoruz.\" · San<;o, \"Evet ama, ~u taraftan s1rhma dogru kuvvetli bir riizgar esiyor.\" diye cevap verdi. Silahtar hakhyd1. $atonun daire amiri, dtiktin emri tizerine, bu iki kahramam havaland1rmak i<;in adamlarma koriikler vermi~ti. Don Ki~ot, \"Herhalde, karh ve hrhnah bir bol- geye vard1k.\" dedi. i~te tam bu s1rada, koriikleri durdurup onlann yerine, yolculann etrafmda alevli pa<;avralar u<;ur- maya ba~lad!lar. San<;o, \"Aman efendim, aman! Galiba ate~ bol- gesine geldik, sakahm da m1 tutu~tu ne oldu! Ar- hk goztimtin bagm1 <;ozecegim.\" $ovalye, \"Sakm, oyle bir ~ey yapma!\" dedi. \"itaatsizlik ba~1m1za bir bela getirebilir.\" \"Fakat, arhk gelsek, oturdugum yer <;ok sert. Galiba Bayan Magalona'mn kaba etleri benimki- lerden daha sertmi~.\" Bu gtiltin<; gorii~meleri duyan dtik ile dti~es, gtilmemek i<;in <;ok zahmet <;ekiyorlard1. Bol bol eglenip vakit ge<;irdikten sonra, daire amiri btittin sakalhlan bah<;eden <;1kard1. Di.ik, dti~es ve ma- iyetleri <;imenlerin tizerine uzamp kendilerine uy- kuya dalm1~ stisti verdiler. i~te o zaman ~ovalye ile silahtan gti<;lti bir sar- smh ile tahta attan yere yuvarlandmldllar. i<;i ba- rut ile dolu olan anahtarh beygirin kuyrugu ate~e verilince hemen hava olup u<;tu. Kahramamm1z ile San<;o kendilerine gelip gozlerinin bagm1 c;oz- dtikleri zaman hayretler i<;inde kaldliar, <;tinkti kendilerini aym yerde bulmu~lardl. Etraflarma ba- kmca ucuna bir kag1t taklim1~ olan bir m1zragm bi- raz otede dikili oldugunu gordtiler. Kag1tta ~unlar yaz1hyd1: \"Ey, s1rh yere gelmez btiytik kahraman! Dolo- rida maceras1 artlk sona ermi~ bulunuyor. Ma- lambruno yenilgisini kabul etmi~tir. Sarayh kadm- 226

Jar c;enelerindeki sakallardan kurtuldular. Gtizel- ler gtizeli Antonomasia ve kocas1 Clavijo tahtlan- na kavu~mu~ bulunuyorlar. Ancak, Merlin'in ka- ran ile dtinyamn en tinlti silahtanna emredilen c;i- lenin doldurulmas1 gerekmektedir.\" Don Ki~ot sevinc; ic;inde duke dogru ko~tu, onu yerde baygm bir halde gortince elinden tutarak kald1rdl. \"Dtik hazretleri!\" dedi, \"Arhk her ~ey sona er- di. $u m1zragm ucundaki kag1dl okursamz duru- mu anlarsm!Z.\" Dtik ve arkada~lan baygmhktan ay1hyorlarml~ gibi bir tav1r takmd1lar ve anahtarh beygirin alev- ler ic;inde bahc;eye indigini gordtikleri zaman, sa- kalh kadmlann sakallanndan kurtulmu~ olarak ortadan kaybolduklanm ve kendilerinin de dti~tip baygmhk gec;irdiklerini soylediler. Herkes Don Ki- ~ot ile Sanc;o'yu tebrik ediyordu. Duydugu sozlerden koltuklan kabaran silah- tar, ate~ bolgesinden gec;erken btiytik bir s1kmhya dti~ttigunti ve hatta efendisine hie; haber verme- den gozlerinin bagm1 gev~terek arahktan biraz bakmca koskoca dtinyay1 bir fmd1k kadar gordti- gtinti ve insanlan da nokta kadar fark ettigini ovti- nerek soyltiyordu. Geveze adamm c;enesi ac;llml~­ h, arhk anlatmad1gl hezeyan kalmad1. Sanc;o'nun sozlerinden hayretler ic;inde kalan Don Ki~ot, baz1 ~eylere itiraz etmek isteyince, silahtar egilerek efendisinin kulagma ~unlan flslldadl: \"Efendim, ben sizin Montesinos Magaras1'nda gordtiklerinize hie; itiraz etmemi~tim. Siz de benim gokytiztinde gordtiklerime inamverin.\" SAN<;O PANZA'NIN ADA VALiLiGi VAZiFESiNE BA~LAMASI Dolorida maceras1 dtik ile dti~esi c;ok eglendinni~­ ti. Misafirlerinin safhgmdan yararlanarak yeni bir 227

oyun planlamaya verdiler. Bu maceranm ardmdan di.ik, Sanc;o'yu c;ag1rtarak, arhk yeni gorevine ba~­ lamasmm zamanmm geldigini, c;i.inki.i ada halkl- nm kendisini nisan yagmuru bekler gibi bekledi- gini soyledi. Bunu duyan Don Ki~ot, silahtan yola c;1kma- dan once kendisine baz1 og\\itJer vermesi ic;in di.ik- ten izin istedi. $ovalye, Sanc;o ile yalmz kalmca, adanm yonetimi ve uyruguna kar~1 takmacag1 ta- Vlr hakkmda c;ok yararh ogutJer verdi. KahramammiZin sozlerini duyanlar, bir deli degil tamam1yla manhk c;erc;evesinde konu~an akilh ve bilgili bir adam olduguna hemen hi.ikme- derlerdi. Zaten bundan once de ~ovalyenin birc;ok konuda oldukc;a makul konu~tugunu, fakat soz ~ovalyelige gelince sap1thgmi soylemi~tik. Don Ki~ot, ogutlerini silahtarma yazil1 olarak verdi ve gorevi Slrasmda bunlarda!l yararlanacagm1 soyle- di. Fakat Sanc;o, dalgmhg1 ve ihmali yiizi.inden bu notlan di.i~i.irdi.i. Bu notlan bulan bir nedime dog- ru di.ik ile di.i~ese goti.irdi.i. Kan koca, ~ovalyenin notlanm merakla okudular ve kendisine deli gO- zi.iyle baktJklan bu adamm isabetli di.i~i.incelerine hayran oldular. Kontes Trifaldi veya Dolorida roli.ini.i bi.iyiik bir ba~anyla tamamlayan daire amiri, Sanc;o'yu Barataria adas1 ismini verdikleri, di.ike ait alan zengin ve bak1mh bir kasabaya gotiirmek ic;in emir ald1. Bunun i.izerine, torenle silahtann yamna gitti. Sanc;o'yu bir vali k1hgma sokmak ic;in i~leme­ li gi.izel bir pelerin giydirmi~ler ve ba~ma da kih- giyla uyumlu bir ba~hk koymu~lard1. i~te bu klya- fetiyle ve arkasmda maiyetiyle, di.ik ve di.i~esin ya- mna gitti ve kendilerinden izin istedi. Sonra, Don Ki~ot'a sanlarak veda etti. Birbirlerinden, bir si.ire ic;in bile olsa, aynlmalanndan otiiri.i ikisi de i.izgi.in gori.ini.iyordu. Biraz sonra Sanc;o gi.izel bir kahra binmi~, ya- nmdakilerle birlikte yola c;Ikmi~h. Sevgili e~egi de si.isli.i ko~umlanyla bezenmi~ olarak kendisini ta- 228

kip ediyordu. Zavalh silahtar, ger~ek bir valiymi:? gibi kendi:sine verilen hiikiimetin merkezine dog- ru ilerliyordu. Don Ki:?ot ise silahtanndan aynld1ktan sonra kendini pek yalmz hissetti ve tuhaf bir hal ald1. $0- valyenin bu durumunu goren dii:?eS, silahtanmn yerine hizmetini gorecek ba:?ka bir ki:?iyi se~mesi­ ni 1srarla talep etti. KahramamffilZ iizgiin bir tav1rla cevap verdi: \"Liitfunuza te:?ekkiir ederim dii:?es hazretleri, fakat teklifinizi kabul edemeyecegim. Eger yul,<sek ve asil :?ahsiyetiniz, hi~ de laytk olmad1g1m.bir liit- fu'bana ihsan etmek isterse, :?ato hizmetkarlanrun daireme girmelerine izin vermesinler.\" 229

$a~1ran dii~es, eger ~ovalye arzu ederse ~ato­ nun en giizel k1zlarmdan dort tanesini kendisini soymak ve diger hizmetlerde bulunmak iizere gondermeye haz1r oldugunu ve bu k1zlann birer bahar -;i-;egi gibi taze olduklanm sozlerine ekledi. $ovalye, \"Liitfunuza te~ekkiir ederim, dii~es hazretleri.\" dedi, \"Fakat onlar benim i-;in giizel bir -;i-;ek degil, kalbimi de~en bir deve dikeni olacak- br. E~siz Dulcinea'ma besledigim a~k beni yalmz kalmak zorunda b1rak1yor.\" ~~es, \"Hakhsm1z Senyor...\" dedi, \"0 giizeller giizeli e~siz Dulcinea'y1 ben de takdir ediyorum. $6valyelerin en kahramanmm a~kma Iay1k olan bu kadmm ismini oliinceye kadar unutmayaca- glm.\" Don Ki~ot, dii~esin bu iltifatma te~ekkiir etti. Arhk yemek saati gelmi~ti, gidip sofraya oturdu- lar. A~-;1ba~mm hazlrladlgl nefis ve yemekleri yer- ken, ~ovalyelik oykiilerinden soz ettiler. Yemekten sonra odasma -;ekilen kahramamm1z kap1sm1 s1k1 s1k1 kapath ve dii~iincelere dald1. Biraz sonra so- yunup mumlan sondiirdii ve yatagma girdi. Hava -;ok s1cak oldugundan goziine bir tiirlii uyku gir- miyordu. Yatagmdan kalk1p panjuru a-;h, o zaman penceresinin altmda iki kadmm konu.?tugunu duydu, ne soylediklerini merak ederek kulak mi- safiri oldu. \"Bu ~ovalye ~atoya geldigi giinden beri, om- rum hep ah etmekle ge<;iyor, a~k1mm verdigi Ish- rabl sana nas1l anlatay1m bilmem.\" \"Halini anhyorum sevgili Altisidora, ~imdi penceresini a-;h, biitiin ~ato halk1 da uykuda, ne olur ISbraplanm elindeki gitar e~liginde anlat.\" \"Madem o kadar 1srar ediyorsunuz, peki, hi<; olmazsa gecenin karanhg1 yiiziimiin k1zardigm1 gostenneyecektir.\" Sonra, Altisidora yava~<;a ~ark1 soylemeye ba~­ lad!. Giizel ve etkili bir sesle okunan romans soy- leydi: 230

Hayatlmm baharznda, A$klm beni kurban eder, 0 giiller ki sahralarda, Giin germeden solar gider, Sakm verme $i[a bana Oliim beni alzr gider. Don Ki~ot bu romans1 \\:linlerken, derin derin nefes ahyor ve kendi kendine soyleniyordu: \"Bu ne talihsizlik, hangi kadmz gorsem hemen bana tutuluyor. Ah sevgili Dulcinea! Sana olan sa- dakatimi nasii ifade edeyim bilmem! Ey, yeryii- ziindeki imparatoric;eler, kralic;eler, prensesler! Dulcinea ile ahp veremediginiz nedir? Bu e~siz giizel sizlere ne kotiiliik yaph da, elinden hazine- sini almak istiyorsunuz? Hie; bo~ yere ugra~map­ mz, ben yalmz onu sevdim ve yalmz onu sevece- - gim.\" Don Ki~ot sinirlenmi~ti. Ozgiin bir halde pen- ceresini kapadz ve tekrar yatagma girerek uyuma- ya c;ah~h. SAN<;:O'NUN ~EHRiN ANAHTARLARINI TESLiM ALMASI Barataria, etrafz surlar ile c;evrilmi~ giizel ve zen- gin bir kasabaydz. Valinin geldigini duyan halk, ~ehrin kapzsma ko~uyor, kilise c;anlanm c;ahyor, memurlar valilerini kar~zlamak ic;in hazzrlamyor- lardz. Herkes biiyiik bir sevinc; ic;inde Sanc;o'yu kar~t­ lamaya gidiyordu. Silahtar kalabahkla birlikte ki- liseye gitti, dualar edildi ve ~ehrin anahtarlan ken- disine ti:irenle verilerek, adanm ebedi valisi oldu- gu ilan edildi. Zavalh Sanc;o, biitiin bu tezahiirata hayret et- memek ic;in kendini zor tutuyordu. Fakat i~in ic; yiiziinii bilmeyen halk tabakasz Sanc;o'nun haline 231

bakarak nas1l vali tayin edildigine ~~1rmaktan kendini alam1yordu. Kiliseden <;1kmca, Don Ki~ot'un silahtan Adli- ye Saray1'na gi:iti.iriildii ve orada muhte~em bir koltuga oturtuldu. 0 zaman giiya te~rifat bakanh- gl gi:irevini yiiriiten diikiin ~atosundaki daire ami- ri, San<;o'ya yakla~arak kar~1smda sayg1yla egildi ve, \"Senyor hazretleri...\" dedi, \"Burada bir kurala gore, yeni gelen vali, geldigi giin birka<; davaya bakmahd1r. Bi:iylece, halkma kar~1 akil ve giicii hakkmda bilgi vermi~ olacakhr. Zat-1 aliniz de bu adet ve kurala uymahdu.\" Tam bu s1rada, duvarda iri harflerle yaz1lm1~ bir yaz1 San<;o'nun dikkatini <;ekti. Daire amirin- den bu yaz1p okumasm1 istedi. 0 da, \"Senyor hazretleri...\" dedi, \"Bu yaz1, bu- giin Don San<;o Panza'mn adamn yi:inetimini dev- raldlgmi bildiriyor.\" Yeni vali sordu: \"Kimmi~ bu San<;o Panza?\" \"Hi<; ~iiphesiz efendimiz olacak.\" \"0 halde, Don kelimesini liitfen siliniz, aile- mizde kendimize ait olmayan bir ~eyi almak ade- timiz degildir. Ben, iyilik etmeyi daima unvan ta- ~lmaya tercih etmi~ bir adam1m.\" Onlar konu~urken, i<;eri iki ya~h girdi. Bunlar- dan birisi, ki:iylii k1yafetinde bir adamd1. Otekinin de elinde olduk<;a eski bir baston vard1. Bunlardan \"biri digerinin, vermi~ oldugu 16 alhm iade etmek istememesinden ~ikayet<;iydi. Bunun iizerine, San- <;o, sopasma dayaniDI~ olan i:iteki ya~hya, \"Ne di- yeceksiniz?\" diye sordu. \"Bu adamm on alb alhmm iade ettigime dair yemin ederim.\" Ya~h sopasm1 alacakhsma uzath, o da ald1. Bu- nun iizerine, borcunu i:idedigine dair tekrar yemin etti. Sonra sopasm1 geri alarak rahat bir tav1r ta- kmdL Zavalh alacakh iiziintiilii bir tav1rla gi:ikyii- ziine bakh, bir ~ey si:iylemeden <;1kmaya hazlrla- mrken, San<;o, kendisini <;ag1rd1 ve dikkatle yiizii- 232

ne bakarak tabiahm anlamaya ugrai>h; soma ate- kine donerek, \"Kolayca yemini basan ihtiyar!\" de- di, \"$u iri bastonunuzu bana verir rnisinii?\" Soma otekine dedi ki: \"Alm i'U bastonu da gidin, artlk alacag,.mz odendi.\" .! \"Fakat bu sopa on altm etmez ki?\" Vali, \"Bana gore eder!\" dedi, \"$u sopay1 hemen kmn bakahm.\" Sopa kmhnca ic;:inden on altl altm c;:1kh. Bu ye- ni Hazreti Suleyman'1 orada haz1r bulunanlar al- kli>ladL Sanc;:o gorevini bai>anyla yapabildigine c;:ok memnun olmui'tu· Tam bu s1rada, ic;:eri diger iki kii>i girdi. Birisi koylu k1yafeti giyrnii> bir adamd1. 6tekinin de elinde bir makas vard1. Elinde makas1 tutan adam, \"Vali hazretleri...\" diye bai>lad1, \"Ben terziyim. Bu gordugunuz c;:iftc;:i bir sure once dukkamma kumai' getirdi ve ondan 233

kac; elbise <;1kabilecegini sordu. Ben bir elbise ic;in yeter dedim. Onun iizerine iyi bak, dedi, iki tak1m <;1kmaz m1? Giilerek elbette <;1kar dedim. Sonra, ii<; kat, sonra dart kat ve sonunda be~ kat elbise <;ikar- maml istedi. Ben de <;1kard1m ve elbiselerinin haz1r oldugunu soyledim. ~imdi de kuma~mm iade edilmesini veya bedelinin Odenmesini talep edi- yor. Bu i~te benim ne giinah1m var?\" Sanc;o, c;iftc;iye bir diyecegi olup olmadlgm1 sordu. Renc;ber, \"Soyledikleri dogrudur.\" diye cevap verdi, \"Fakat c;ok rica ederim, elbiseleri gostersin.\" Terzi, pekala diyerek ellerini ceplerine soktu ve be~ parmagma gec;irilmi~ mini mini birer elbise gosterdi. Biitiin salon kahkahalarla giiliiyordu. Sanc;o hie; ciddiyetini bozmadan, ''Terzinin i~c;ilik hakkmdan ve c;if~inin de kuma~mdan mahrum edilmesine karar verdim.\" dedi. Herkes yeni valinin, adil ve dirayetli bir adam olduguna arhk tamam1yla inanm1~h. Olan bitenler daire amiri araCihg1yla diike bildirdi. Zaten o da bu haberleri sabirslzhkla beklemekteydi. Sanc;o Panza'y1, adliye saraymdan, ahp ~ahane bir saraya gotiirdiiler. Biiyiik bir salona girdikleri zaman muhte~em bir yemek sofrasmm haz1rlan- m1~ oldugunu gordii. ic;eri girer girmez trampetler c;almaya ba~lad1 ve dart hizmetkar gelerek, ye- mekten once onu y1kamak istediler. Bu i~ bittikten sonra, vali hazretleri sofraya oturdu. Sofrada ken- disinden ba~ka kimse yoktu, herkes onun hizme- tindeydi. Elinde uzun bir degnekle soframn etra- fmda dola~an sayg1deger bir adam valimizin dik- katini c;ekti. Adarru fark edince, adam gelip kendi- sini saraym doktoru olarak takdim etti. Sofra ol- dukc;a nefis yemeklerle donatilmi~h. Bu s1rada sof- raoba~I, Sanc;o'nun online bir tabak yemek koydu, fakat daha agzma bir lokma gotiirmemi~ti ki, dok- tor oldugunu soyleyen adam elindeki degnegi ye- megin iizerine dokundurunca tabak hemen hiz- 234

metc;iler tarafmdan kaldmld1. Bunun iizerine sof- raClba~a ko~arak valinin online nefis bir keklik kl- zartmasl getirdi, ama degnek ona da dokundu ve aym h1zla o da ortadan yok oldu. Karm c;ok ac; olan Sanc;o bu oyunlara klZdl ve doktor oldugunu soy- leyen adama donerek dedi ki: \"Bu memlekette, hokkabaz oyunlannda oldu- gu gibi, yemek tabaklanm sofradan yok etmek bir adet midir?\" \"Senyor h.azretleri, ben ada ·valilerinin hekimi olmak ~erefiyle, valilerin saghgma elveri~li olma- yan yemekleri yemelerine engel olmak isterim. i~te bunun ic;in yemek srrasmda her zaman haz1r bulu- nurum. Gorevim, ancak efendimizin saghgma za- rarh olmayan yemekleri yemesine izin vennektir.\" Sanc;o, \"Pekil.la.\" dedi, \"Ama ~u keklik kizart- masmm nesi vard1? Ben onlann birka<; tanesini go;rdeye indirecektim.\" 235

\"C::iinkii hekimlerin babas1 olan biiyiik iistadJ- mJz Hippokrates der ki: Omnis saturatio mala, perdicis* autem pessima. \"0 da ne demek?\" \"Yani, fazla yemek yemek kotiidiir, fakat kek- lik yemek bunlarm en kotiisiidiir.\" San<;o sabn tiikenmi~ bir halde, \"0 halde, he- kim efendi...\" dedi, \"Liitfen bu kadar bol ve nefis yemekler arasmda hangisini yiyebileceksem goste- rin de yiyeyim. Vali oldum ise a<; kalacak degilim, aman bir an once karannJZJ verin.\" Bunun iizerine kendisine hekim siisii veren ki- ~i, sofraya bir goz gezdirerek o nefis av etlerini, dana, koyun ve s1g1r rostolanm, pili<; ve ordek kl- zartmalanm, <;e~it <;e~it peynir, salata ve meyvele- ri saghga zararh bulundugunu soyleyerek, vali hazretlerinin biraz gevrek ve ayva ha~lamas1 ye- mesini tavsiye etti.\" Bu sozleri duyunca, San<;o ofkeyle doktora bakh ve kendini tutamayarak dedi ki: \"Hekim efendi, isminiz nedir?\" \"ismim vali hazretleri, Pedro Recio de Agu- ero'dur. Caracuel ve Almodovar del Campo ara- smda Bilge Tirteafura isminde bir kasabada dog- dum ve Osuna Universitesi'nden doktor <;Jkhm.\" \"Pekala anla~lld1, ~imdi hemen huzurumdan def olup gidiniz, yoksa elime bir sopa ahr, adada size benzer ne kadar doktor varsa, bir tanesini bJ- rakmam. Tekrar ediyorum, senyor doktor, hemen def olun, yoksa ~u sandalye ile kafamz1 ikiye ayJ- nnm. Valilerin ba~lanna bela kesilen bir doktoru ortadan kald1rm1~ olmakla memlekete de biiyiik bir hizmette bulunmu~ olurum. Yemek getirin, ye- mek diyorum, valisine yemek vermeyen bir hiikii- met iki metelik etmez.\" • \"Her ti.irli.i doygunluk fenad1r, ama kekliginki en beteri- dir.\" Yazar burada 'panis' (ekmek) yerine 'percidis'i (kek- lik) tercih ediyor. (Ed. n.) 236

SAN<;O'NUN ADA VALiLiGiNiN SONA ERi~i Barataria adasmm yonetimini devrald!g1 yedinci gi.ini.i, zavalh San~o yorgunluktan bitap di.i~mi.i~ bir halde yatagma uzanm1~ uyuyordu. Karmm is- tedigi gibi doyuramam1~ ve p~k sevdigi ~arab1 da bulup i~ememi~ti. Buna ragmen, bir~ok davay1 halletmi~, yeni di.izenlemeler yapm1~ ve yasalan dikkatle incelemi~ti. Vali hazretleri tam uykuya dahp biraz dinlenecegi s1rada korkun<; bir gi.iri.il- ti.iyle uyand1 ve hemen yatagmdan f1rlad!. Bi.iti.in kilise ~anlan ~iddetle ~ahyor ve ~ehirde gi.iri.ilti.i de gittik~e arhyordu. Bir taraftan da boru, trampet ve davul sesleri, ote yandan avaz avaz bag1rmalar duyuluyordu. San<;o, korkunun verdigi ~a~kmhk i~inde gi- yinmeye zaman bulamadan kap1ya ko~tu, fakat tam bu s1rada saraym i~inde ko~u~malar oldu. Za- valh vali kap1y1 a~1p d1~an flrladl, koridorlarda ko~arken, kar~udan ellerinde me~aleler oldugu halde yirmi ki~inin yahn k1h~ kendisine dogru ilerlediklerini gori.ince korkusu bir kat daha arth. Gelenler ~oyle bagmyorlard1: \"Silah ba~ma! Silah ba~ma ko~un! Vali hazret- leri, aday1 di.i~man bash; eger bize yard1m etmez- seniz mahvolacag1z.\" Bu adamlar, San~o'ya yakla~mca hemen etrafl- m ald11ar ve, \"Eger zat-1 aliniz hi.iki.imetiyle birlik- te mahvolup gihnek istemiyorsa, hemen silahlan- masl gerekli!\" diye hayk1rd!lar. San~o ~a~km ~a~­ km etrafma bak1yor ve neye ugrad1gm1 bir ti.irli.i kestiremiyordu. Biraz kendine gelince etrafmdaki- lere bakarak dedi ki: \"Benim silahlanmam neye yarayacak, ben si- lah i~lerinde pek yetenekli degilim, ama efendim burada olsayd1, bir nefeste bi.iti.in di.i~man kuvvet- lerini temizlerdi, her ~ey halledilmi~ olurdu. Dog- rusu bu gibi i~ler i~in yarahlm1~ bir silah~ordur.\" 237

\"Aman ne diyorsunuz senyor hazretleri? Ko- mutammiz olmamz sifahyla bizi kurtarrnamz i<;:in size silah getirdik. Siz ba~a ge<;:in ve hepimizin gO- revini belirleyin. Biz de sizin ugrunuzda can vere- lim.\" San<;:o'nun kabul etmesi i..izerine iki bi..iyi..ik kal- kan getirip birini gogsi..ine birini de arkasma yer- le~tirip bunlan birbirlerine sikica bagladilar ve kollanm yanlanndan d1!?an <;:Ikardilar ve eline bir m1zrak verdiler. c;:aresiz San<;:o, iki kalkan arasmda Simsiki kalmi!?, kipirdiyacak hali olmad1gmdan m1zraga dayanarak dengesini buluyordu. Sonunda dedi ki: \"Bu halde yi..iri..imeme imkan yok, beni ahp gi- decegim yere kadar ta!?IYimz, ba!?ka <;:are yok.\" \"Cesur bir adam1 yi..iri..imekten hi<;:bir ~ey mene- demez, gayret! Gayret vali hazretleri! ..\" San<;:o k1mildamak i<;:in bi..iyi..ik <;aba harcad1, ama ba~aramad1. Dengesini yitirerek yere yuvar- landi ve iki kalkamn arasmda bir kaplumbaga gi- bi kald1. Etrafmdakiler di..i~ti..iguni..i gormemezlik- ten geldiler, me!?alelerini sondi..iri..ip karanhkta kih<;: !?akudatarak bagn~maya ba!?ladilar. Ara s1ra, k1h<;: sirhyla valinin kalkanlarma vurarak onu korkutu- yorlardi. Zavalh adam ba~ma gelenlerden !?a!?Irmi!? bir halde zang1r zang1r titriyordu. Alaycilardan bi- ri valinin i..izerine <;:Ik1p emir vermeye ba!?laymca i!? bi..isbi..iti..in <;:Igmndan <;:Ikh. Adam kalkanlann i..ize- rinde dikilmi!? emirler veriyordu: \"~u yone ilerleyin, di..i!?man ~uradan geliyor, dikkat, ge<;:itleri hkaym, barikatlarm arkasma ge- <;:in, duruma hakim oluyoruz, gayret!..\" Zavalh San<;:o, s1rhndaki yi..iki..in altmda terler dokerek, \"~u ada di..i!?manm eline ge<;:se, Tann'dan ba!?ka bir !?ey istemeyecegim!\" diye mmldamyor- du. Birden bir ses yi..ikseldi: \"Zafer! Zafer! Di..i!?man ka<;:Iyor, vali hazretleri gelin, kalkm da bakm, sava!?I nasil kazand1k! Gelin de bi..iki..ilmez kolunuz sayesinde aldigimiz !?U ga- nimetleri boli..i!?elim.\" 238

San<;o i<;ini <;ekerek cevap verdi: \"Kalkamtyorum, yardtm edin de kalkay1m.\" Bunun iizerine ko~u~tular ve valiyi kaldirdtlar. San<;o, \"Dii~manm yenilgisine sevindim.\" dedi, \"Fakat ganimetteki paytma kar~thk bana biraz ~a­ rap verin de kendime geleyim.\" Hemen kendisine ~arap verildi ve viicudunu stkan kalkanlar <;oziiliip <;tkanldt. Zavalh vali ter i<;inde yiiziiyordu. Hemen yatagma gotiiriip yahr- dtlar, fakat orada kendinden ge<;erek bir baygmhk ge<;irdi. Yanmdakiler ~akay• fazla ileri gotiirdiikle- rinden dolayt iiziildiiler ve yaphklanna pi~man oldular. Biraz sonra San<;o kendine gelerek yata- gmdan kalkmca hepsi rahat bir nefes ald1. Vali hazretleri kimseye bir ~ey sormadan giyin- meye ba~lad1. $afak sokmek iizereydi. Herkes hayretle kendisine baktyorlar, bu hareketinden bir ~ey anlayamtyorlardL Giyinmesini bitirince arka- smda maiyetiyle birlikte ahtra gitti ve e~eginin ya- nma giderek hayvanm kafasma iki eliyle sanhp al- mndan optii, yiiziine hazin hazin bakarak, \"En Sl- kmhh zamanlanmda beni yalmz buakmayan dos- tum, yo! arkada~1m...\" dedi, \"Beraber oldugumuz zamanlar sana bakmaktan ba~ka kaygtm yoktu. Fakat seni terk edip gurur, ihtiras ve kibire kapli- d•g•mdan beri iiziintiilii ve endi~eli bir hayat surer oldurn.\" Bu sozlerden sonra, kimseye bakmadan, kim- seye bir ~ey sormadan hayvamn semerini vurdu ve rahat<;a iistiine hindi. Bu i~ tamamlanmca, etra- hm alm1~ olan claire amiri, sofractba~l, doktor Re- cio Pedro'ya ve digerlerine, \"Efendiler...\" dedi, \"Yo! verin de ge<;eyim, admm yonetmini btraktp eski ozgiirliigiime kavu~maya karar verdim. <;un- kii ozgiirliik olmaymca hi<;bir zaman insan mutlu olamaz. Ben, hiikiimet yonetmek, savunmak i<;in yaratlimad•g•m• anladtm. Yasalar, diizenler ku- rup, savunma planlan haz1rlamaktan <;ok <;ift siir- meyi, toprak bellemeyi ve asma budamay• beceri- rim. <;apayt valilik asasmdan daha iyi kullanmm. 239

Lezzetli yemekler yemek i<;in sayg•s•z bir doktor- dan izin almaktansa, istedigim zaman ve diledi- gim gibi kuru ekmek yemeyi bin defa tercih ede- rim. <;ift<;inin i<;tigi <;orba sizin yemeklerinizden iyidir. Yaz aylarmda hi<;bir derdim olmayarak bir me~e agacmm golgesinde uyumay1, ba~1mda hii- kiimet derdi oldugu halde keten <;ar~aflar ve ipek- li ortiiler ile hazirlanml~ liiks bir karyolada geceyi goz k1rpmadan ge<;irmeye elbet tercih ederim. <;unkii, dun ak~am iizerime <;1k1p tepinen o sayg•- SIZ efendiler kemiklerimi k1rdllar.\" Doktor Recio Pedro, \"Hi<; endi~e etmeyin Sen- yor hazretleri...\" dedi, \"Size verecegim bir ila<; sizi derhal iyi edecektir ve bundan boyle cammzm is- tedigi her yemegi yemenize kesinlikle engel olma- yacag•ma soz veriyorum.\" \"Eksik olmaym, ama ge<; kaldm1z, ben bir kere yamhnm iki kere degil. Arhk ho~<;akahn. Vakit ge- <;iyor. Yolum uzun.\" Daire amiri soze kan~arak dedi ki: \"Vali hazretleri, sizi kaybettigimiz i<;in iizgi.i- niiz. Fakat her valinin aynlmadan icraatt hakkm- da a<;Iklama yapmas1 usuldendir.\" San<;o hemen cevap verdi: \"Efendi, diik hazretlerinden ba~ka hi<; kimse- nin benden hesap sormaya hakk1 yoktur. Ben de zaten oraya gidiyorum, gerekli bilgiyi kendisine veririm.\" Haz1r bulunanlar hep bir ag1zdan, \"Vali haz- retleri yerden goge kadar hakh.\" dedilesr, \"Kendi- lerinden aynldigimiza iiziilelim, ama ozgi.irliigu- ne miidahale etmeyelim.\" Bunun iizerine neye ihtiyac1 varsa, vermeye haz1r olduklanm bildirdiler. Fakat <;ok miitevazi bir adam olan San<;o, e~egi i<;in biraz arpa ve ken- disi i<;in de bir miktar ekmek ve peynirden ba~ka hi<;bir ~ey istemedi. iyi kalpli San<;o, herkesi kucaklad1ktan sonra gozya~lan i<;inde aynld1. Zavalhya eziyet <;ektiren 240

kohi ruhlu muzipler valilerinin boyle anslZ!n ay- nlmasni.a ~a~trdtlar, fakat akll ve dirayetine hay- ran kalmt~lard1. Boylece Sanc;:o e~egine atla'yarak efendisi Don Ki~ot'un yamna gitmek iizere yola koyuldu. Di.ikun $atosuna vardtj;Inda herkesin ~a~km­ hktan agz1 ac;:tk kald1. Ama herkes Onu nazik ve sa- mimi bir ~ekilde kar~tladt. 0 da ba~mdan gec;:enle- ri bir bir anlattl. \"Sekiz gi.indi.ir adayt yonetiyorum.\" dedi. \"BU.- tun bu zaman boyunca dogru di.izgi.in bir ~ey gir- medi mideme. Di.i~manlanm uzerimde tepindiler. Ee, insamn ba~ma neler gelmiyor!\" \"Aidtrma, Sanc;:o, aldtrma.\" dedi Don Ki~ot. Don Ki~ot bir sabah, ztrhlanm giydi, silahlan- m taktp Rocinante'sine bindi ve sahilde dola~ma­ ya ba~lad1. Bu srrada tepeden tlrnaga kadar silah- lanmt~, gi.izel bir ata binmi~ ve kalkammn i.izerin- de bir ay bulunan bir ~ovalyenin dart nala kendi- sine dogru geldigini hayretle gordi.i. $i::ivalye kah- ramammtzm kar~1sma gelince hayvanmm i.izengi- Jerini kasarak durdurdu ve gururlu bir tavtr takl- narak dedi ki: 241

\"Ey kahraman ve ~anh ~ovalye! Kar~mda gor- diigun, Beyaz Ay ~valyesi'dir. $rihretimi ~imdiye kadar elbet duymu~ olmahsm. Kalbimin hakimesi olan sevgilimin senin o Dulcinea'ndan giizellik ve cazibe bak1mmdan .;ok i.istiin oldugunu sana itiraf ettirmek istiyorum. i~te bunun i.;in seninle boy 61- .;i.i~meye geldim. Bunu itiraf edecek olursan, beni seni yenmek zahmetinden kurtaracaksm. Aksi takdirde, kaderine boyun egeceksin. Eger bu son se.;enegi kabul ediyorsan, sava~ ~artlanm1 dinle: Eger yenilecek olursan, evine .;ekilip bir y1l si.irey- le eline silah almayacak ve ~ovalyelikten vazge.;e- ceksin. Eger sen beni yenecek olursan, silahlanm1, at1m1 ve biitiin ~erefimi sana terk edecegim. Kara- nm .;abuk vermeni istiyorum, .;Unkii sana bu giin- den ba~ka harcayacak zamamm yok.\" Beyaz Ay $6valyesinin sozlerine hem ~a~1ran, hem de ofkelenen Don Ki~ot cevap verdi: \"Ey Beyaz Ay $6valyesi, anla~ilan sen Dulci- nea'yi hi.; gormemi~sin; .;Unki.i gormii~ olsaydm, hi.;bir gi.izelin kendisiyle mukayese edilemeyece- gini anlardm, dogrusu bu yanh~ karanndan dola- Yl sana aomaktan ba~ka bir ~ey yapamam. $artla- nm kabul ediyorum, ancak ~an ve ~erefini bana terk etmek teklifini reddediyorum. <::unki.i senin ismini heni.iz i~itmi~ degilim, oysa benimkini bi.i- tiin di.inya biliyor. Eger dovii~mek istiyorsan, he- men a.;il mJZragmJ haz1rla! Sava~a ba~layahm. Ka- derimizi takdir edecek yal'iuzca Tann'd1r.\" Buna tamk olan Don Antonio arkada~lan, bu- nun ~ehirde bulunan birisi tarafmdan di.izenlenen bir oyun oldugunu sand1lar. Birbirlerine gi.ili.imse- yerek bakJ~Jyorlar ve Beyaz Ay $6valyesinin kim oldugunu anlamaya ugra~1yorlardJ. Fakat hi.;biri- nin bu konu hakkmda bilgisi yoktu. Boyle bir sa- va~a engel olmak gerekip gerekmedigini di.i~i.in­ meye bile zaman bulamad1lar; .;i.inki.i iki ~ovalye artJk birbirlerine saldirml~, ~iddetle dovi.i~meye ba~lam1~lardJ bile. 242

M~hul ~ovalyenin oldukc;a giirbiiz ve guc;lii ah kan;nsmda, c1hz ve s1ska Rocinante'nin hali ger- c;ekten de pek giilunc;tii. Beyaz Ay ~ovalyesi Don Ki~ot'un iizerine y!ldmm hlZiyla oyle bir sald1rdi ki, zavalh kahramanhmz hayvamyla birlikte yirmi metre oteye, kumun iistiine flrlad! ve ikisi de yere yuvarland1. Dii~mam, Don Ki~ot'u yaralamamak ic;in miZ- ragmi kullanmam1~h. Don Ki~ot'un yere serildigi- ni goriince hemen yanma ko~tu ve m1zragmm ucunu migferine dayayarak, \"Eger sava~ ~artlan­ na gore, talep etmi~ oldugum itirafta bulunmazsa- mz kendinizi olmii~ bilin senyor.\" dedi. Kendini kaybehni~ti Don Ki~ot, siperlerini kal- diracak hali bile yoktu. Sanki mezardan gelen bir sesle cevap verdi: \"Felaketim beni gerc;ege ihanet ettiremez. Ey ~ovalye! Madem ki ~erefimi elimden aldm, hayah- mi da almak ic;in m1zragm1 bahr.\" Beyaz ay ~ovalyesi ceva·p verdi: \"Tann korusun, oyle bir ~ey yapacak degilim. Dona Dulcinia'mn giizelligine ve senin ~an ve ~e­ refine kimse dokunamaz. Buyuk Don Ki~ot'dan is- tedigim, sava~tan once anla~hgimiz i.izere, bir yii si.ireyle evine c;ekilip silahlanm terk etmesidir.\" Orada haz1r bulunanlar, Don Ki~ot'un, Dulci- nea'smm giizelligine ve ~erefine zarar vermemesi ~arhyla, her ~eyi di.iri.ist bir ~ovalye gibi yerine ge- tirecegini, soyledigini duydular. Bunun i.izerine, mec;hul ~ovalye, haz1r bulu- nanlan selamlad1 ve hayvamm c;evirerek gozden kayboldu. Kavgaya tamkhk edenler de Beyaz Ay'm kim- ligini ogrenmek i.izere pe~ine di.i~tii. Ona kim ol- dugunu ve neden me~hur ama zarars1z Don Ki- ~ot'a o kadar sert davrand1gm1 sordular. 243

BEYAZ AY ~OVALYESi ROLUNU KiM OYNAMI~TI? \"ismim Sanson Carrasco'dur.\" dedi ~ovalye.\"Don Ki~ot'un kasabasmdamm. Bu adamm deliligi, ken- disini <;ok seven dostlanm fazlas1yla i.izi.iyor. <;:ok sevdigim bu iyi kalpli asilzadenin durumu beni herkesten fazla i.izdi.i ve akhm ba~ma getirmek ic;in tek <;arenin kendisini evine dondi.irrnek oldu- guna inand1k. Bu ama<;la gezgin ~ovalye oldum. Fakat ne yaz1k ki, bu giri~im bundan bir si.ire once maglubiyetimle sonu<;landi ve hayahmi kurtara- bildigim ic;in Tann'ya ~i.ikrettim. Mahcup ve ol- mi.i~ bir halde evime donmi.i~ti.im. Fakat yilma- dim, bu plam uygulamaya <;ah~hm. i~te, bugi.in ba~ard1m. $ovalyelik yasalarma uyma konusunda ne kadar di.iri.ist oldugunu iyi bildigim i<;in sozi.in- de duracagma eminim. $imdi ger<;egi ogrendiniz, fakat sizden <;ok rica ediyorum, bunu Don Ki~ot'a soylemeyin.\" Beyaz Ay $ovalyesi ger<;ekten de, daha once Aynalar $ovalyesi olarak dostunun deliligini tedavi etmeye c;ah~m1~ ama ba~ans1z olmu~ Sanson Carrasco'dan ba~kas1 degildi. Ozgi.in ve di.i~i.inceli olan Don Ki~ot alh gi.in kadar dostu Don Antonio'nun evinde yath. Bir gi.in onu teselli etmek amaCiyla konu~an San<;o, \"Efendim...\" dedi, \"Neden bu kadar i.izi.ili.i- yorsunuz? Omitlerinizin u<;up gittigini siz degil ben gori.iyorum. <;:i.inki.i valilikten nefret ettim ama, bir kontluk tecri.ibesinde bulunmak tek ar- zumdu. Fakat siz arhk kral olamayacagm1za gore ben nas1l kont olabilirim?\" Don Ki~ot gi.ili.imseyerek cevap verdi: \"Yamhyorsun San<;o'cugum. Benim taahhi.it et- tigim, ~ovalyelikten yalmz bir pl si.ireyle <;ekil- mektir. Bir pl sonra, maceralara tekrar ahlmak ic;in ortada hi<;bir engel yok. 0 zaman, kralhk ve kontluk bizleri bekler.\" 244

\"0 halde goriiyorsunuz ya, ortada fazla tiztil- meye deger hi<;bir sebep yok.\" Antonio'nun ve kansmm gosterdikleri yakm ilgiyle silahtarm teselli edici sozleri, Don Ki~ot'u biraz kendine getirmi~ti. Kahramamm1z arhk Bar- selona'yi terk etmek istiyordu. Fikrini ev sahiple- rine soyledigi zaman herkes bu haberden tiztintti duydu. Yola <;Ikmadan once Don Ki~ot ev sahibini kucaklad1, gosterdigi yakmhk i<;in te~ekktir etti ve kendisine mektup gondermeyi vaadetti. Aslanlar $ovalyesi zirhsiz ve kilu;:s1z olarak Rocinante'ye bindi. Z1rhlanm ve silahlanm e~ege yiikledigi i<;in San<;o yaya gidecekti. Boylece, yola <;Iktilar. $ehirden aynlmadan once maglup oldugu yeri gormek istedi. \"i~te Truva buras1!\" diye hayk1rdi, \"i~te talih- sizligim, korkakhg1m demiyorum, ~imdiye kadar kazandigim btittin ~an ve ~erefi burada elimden ald1.\" San<;o, \"Efendim.\" diye cevap verdi, \"Sizin gi- bi yigit biri, felaketleri mutlulukmu~ gibi giilerek kar~Ilar. Ben de oyle yapiyorum, valilikten silah- tarhga, hatta yaya silahtarhga dii~mii~ oldugum halde koti.i talihime hala giiliiyorum. Duyduguma gore talih, sa rho~, acayip ve kor bir kadmm1~, yap- hgmi gormez ve kimi dii~iiriip, kimi yiikselttigini de bilmezmi~.\" Don Ki~ot giiliimseyerek, \"Filozof gibi konu- ~uyorsun San<;o'cugum.\" dedi, \"Bu sozleri acaba kimden duydun?\" Efendisi ile silahtan konu~arak dort gun ve dort gece hi<;bir macera ile kar~Iia~madan yol aldi- lar. Yalmz, San<;o yaya yiiriimekten <;ok ~ikayet ediyor ve bu ~ekilde yolculuk yapmaya hi<; ah~km olmadigmi soyliiyordu. Bir giin giizel bir koruluga geldikleri zaman, Don Ki~ot burasm1 pek begendi. Orada dinlendik- leri s1rada Don Ki~ot, San<;o' ya dedi ki: 245

\"Sanc;o'cugum, gel c;oban olahm. Silah ta~ama­ yacaglm si.ire ic;inde c;oban k1hgmda gezmek, ka- va) c;almak, koyunlan gi.itmek, ~iirler si::iylemek bizi avunduracak. Ben c;oban Quijotiz, sen de c;o- ban Pancino olursun. Kularda ormanlarda dola~­ mak, 1rmaklarm c;ic;eklerle si.islenmi~ k1y11annda dinlenmek, ne ho~ olur degil mi? Orman perileri ic;in yazacag1m1z k1r ~iirleri ~ehirlere kadar yaythr ve herkes tarafmdan okununca i.inli.i oluruz. Bu fikrime ne dersin?\" \"Diyecegim ~u ki, pek miikemmel buluyorum. AnlathgmlZ bu rahat hayat, ~imdiye kadar ugradl- glmlz tiirlii belalardan bin kere iyi. Papaz efendi- nin, Sanson Carrasco'nun ve berber Nikolas'm bu i~ten haberleri olsa memnun olacaklanndan ~i.ip­ hem yoktur. Belki de bizimle birlikte c;oban olma- ya merak salarlar.\" \"Onlan da yamm1za alacak olursak Sanson Carrasco'ya, c;oban Sansonino, Berber Nikolas'a, Miculoso ve rahip efendiye de ismine uygun ola- rak Curiambro deriz. $iirlerimizde anacaguruz c;o- ban k1zlanm bulma meselesine gelince, o mesele- yi de hallederiz. Once benimki hazir, prenseslerin en gi.izeli alan Dulcinea, c;oban k1zlarmm en gi.ize- li ve en ho~u olacakhr. Sanc;o'cugum sen de kendi k1z1m ara.\" \"Bu konuda yorulmama gerek yak, kanm1 se- c;erim olur biter. Zaten Teresa ismi kolayea Terozo- ne olabilir. Carrasco ve Nikolas Usta ise, onlar c;o- ban k1zlanm pek c;abuk bulabilirler. Papaz efendi- ye gelince, ana c;oban k1z1 bulmak yak1~maz, i::iy- le bir adamm herkese i::irnek olmas1 gerekir.\" \"Hakhsm Sanc;o, hayahm1z1 bu ~ekilde si.irdi.ir- mek fena olmayacak.\" \"Efendim, klZlm Sanchica'ya da bir gi::irev bul- mak gerekir. 0 da yemeklerimizi haz1rlar.\" \"Peki Sanc;o, fakat karanhk bash. $u koruluga girelim de c;oban k1zlanm orada dii~i.ini.iri.iz.\" 246

DULCINEA'YI BUYUDEN KURTARMAK i<;iN SAN<;O'NUN YAPTIKLARI Ortahg1 zifiri bir karanhk kaplami~h. Don Ki~ot ile San\\o bi.iylik ve kahn aga\\larm altmda kannlanm doyurduktan sonra, silahtar yatmaya hazirlam- yordu, tam yatacajp s1rada efendisi dedi ki: \"Oglum San\\o, uykuya yatmadan once sana bir vaadini hahrlatmak isterim. <;oban hayatma ba~lamadan once bu vaadini mutlak yerine getir- melisin.\" Silahtar ag1r ag1r esneyerek cevap verdi: \"Hangi vaatten soz ediyorsunuz efendim?\" \"Hahrlamiyor musun San\\o? Zavalh Dulci- nea'yi bi.iyi.iden kurtarmadan m1 kasabam1za dO- necegiz? Bak arhk en;tretmiyorum, rica ediyo- rum.\" \"Dogrusunu isterseniz efendim, bir ~ey soyle- yeyim mi? Benim yiyecegim kam\\Ilarla, ba~kasi­ nm iyile~ecegini hi\\ ummuyorum. Benim cildimin Senyora Dulcinea ile ne ilgisi var? Bu, ba~1 agnyan bir insanm iyi gelir diye bacaklanm ovu~turmasi­ na benzer. Doktorlar hastay1 iyi etmek ~oyle dur- sun, oldi.irseler bile yine de bol bol para ahrlar. Ben de aksine hastamn iyile~mesi i\\in cildimden kan gelinceye kadar dovi.inecekmi~im. Dstelik de hi\\bir odi.ili.i yok.\" \"Aman San\\o, bunu daha once neden si:iyleme- din? Bu i~i yapmak i\\in sana bir miktar para ver- mek gerektigini bilseydim, hemen verirdim. Her kam\\I i\\in tayin edecegim paramn tutanm yanm- daki paramdan pe~in olarak al ve hemen i~e ba~­ la.\" San\\o'nun gozleri birdenbire parlad1, kansma goti.irmekte oldugu ki.i\\i.ik hazineyi arthrmak fikri ile kendini kam\\Ilamaya karar verdi. \"Efendim...\" dedi, \"Beni sakm a\\gi:izli.i bir adam sanmaym, bu i~i s1rf sizi memnun etmek ve zavalh sevgilinizi bulundugu durumdan kurtar- mak i<;in yap1yorum. Ben <;oluk <;ocugum i<;in <;ah-

~an bir aile babas1pm. 0<; bin ti<; yi.iz kam<;I i<;in acaba ne vermek niyetindesiniz? Be~ kam<;1dan vazge<;iyor ve hesaba katmiyorum. Daha once de yedigim on be~ kam<;I da cabas1.\" \"San<;o'cugum, eger dolduracagm <;ilenin be- delini hakk1yla odemek gerekseydi, Venedik hazi- neleri bile yetrnezdi. Paramdan yanmda ne kadar kalm1~ ise ana gore hesabm1 yap.\" \"0 halde efendim, ti<; bin ti<; ytiz kam<;I i<;in se- kiz yi.iz yirmi be~ riyal alacag1m demektir. Bu pa- ra hi<; de <;ok degil, <;iinkti kendimi oyle ~iddetle dovmeye karar verdim ki...\" \"Dostum San<;o, beni bu sozlerinle daha ~imdi­ den sevindirdin. Ugrunda btittin hayahm1 feda et- sem yine azd1r. Eger Dulcinea eski gtizelligi ve ca- zibesine kavu~ursa, bu aCI maglubiyetimi bile unutacag1ma eminim. Hemen ~imdi i~e ba~larsan ticretine ytiz riyal ilave edecegimi bil.\" \"Hemen ~imdi ba~hyorum efendim hi<; merak etmeyin.\" San<;o ko~arak e~eginin ve Rocinante'nin diz- ginlerini ald1 ve bunlan birle~tirerek uzun bir kam<;I yaph ve can yakici <;ileyi bir an once doldur- maya azmetmi~ bir tavirla yirmi ad!m oteye gitti. Silahtanmn bu kararhhgma tamk alan kahramam- miz kendini tutamayarak dedi ki: \"Aman, sakm kendini fazla h1rpalama! Camna kastedercesine kendini dovme.. Seni vaktinde durdurmak i<;in kam<;I darbelerini dikkatle saya- cagim.\" San<;o yan alayh bir sesle cevap verdi: \"Saym1z, senyor, kendimi oldtirmeye niyetim yak, ama pek gev~ek de davranacak degilim.\" Sozlerini bitirince <;1plak suratma iki ~iddetli kam<;I indirdi ve sonra da ~oyle bagud1: \"Aman efendim, ben hesab1mda yamlmi~Im, her kam<;mm en a~ag1 yanm riyal etmesi laz1m.\" Yigit kahramamm1z cevap verdi: \"Pekala dostum, onu da veririm.\" 248

Don Ki~ot'un bu vaadinden gi.i<; alan silahtar, kam<;1 darbelerini arthrd1. Fakat kurnaz adam bu sefer kam<;lian s1rhna indirecegine aga<;lann gov- delerine indiriyor ve efendisi de karanhkta tabii bunu gormi.iyordu. Yalandan derinden derine inli- yor ve kam<;1lanmaya devam ediyordu. Bu iniltiler Don Ki~ot'u i.izdi.i. Merhametli ~ovalye silahtanna hayk1rd1: \"Oglum San<;o, arhk yeter! Bu seferlik yeter di- yorum.\" Silahtann cevab1 ~u oldu: \"Efendim, b1rakm da ~u <;ilemi dolduray1m. Gorevimi tamamlay1p i.icretimi almak istiyorum. Sakm yakla~maym, senyor sonra ~a~mnm.\" HlZlm arthrrru~ olan San<;o, aga<;lara oyle klya- Slya vuruyordu ki, aga<;larm kabuklan hemen he- men tamam1yla doki.ilmi.i~ti.i. Sonunda, ~iddetli bir darbe daha indirdikten sonra mi.ithi~ bir feryat kopard1. \"i~te!\" diye hayk1rd1, \"ibranilerin i.inli.i kah- ramam, kendi kendini gomen bi.iyi.ik Sanson, bu- rada oldi.i!\" Sozi.ini.i bitirince yalandan yere yuvarlamver- di. Don Ki~ot, feryad1 duyunca, San<;o'nun yamna ko~tu elinden kam<;1s1m ald1 ve gozleri ya~h, \"Kendini dovmeye devam etmekten seni menedi- yorum. Anladm m1?\" dedi. \"Evinde seni bekleyen <;oluk <;ocugunu di.i~i.in, onlar i<;in ya~aman la- Zlm.\" San<;o inleyerek cevap verdi: \"0 halde <;ilemi doldurmaya yann devam ede- rim. Epey terlemi~im, ~u pelerininizi i.isti.ime atm da hastalanmayay1m.\" $ovalye silahtanna pelerinini sard1, o da bir me~e agaCI govdesine dayanarak uykuya dald1. Ertesi gi.ini.i, gi.ine~ altm l~mlanyla ortahg1 ay- dmlatmaya, aga<;lan i.izerindeki ku~lar Clvlidama- ya ve tath bir ri.izgar da hafif hafif esmeye ba~lad1- g1 zaman, kahramanlanm1z uyanm1~lar ve yola <;1kmak i<;in haz1rhklanm tamamlaml~lardl. Don 249

Ki~ot, Sanc;o'ya nasd oldugunu sormaya bir ti.irlii cesaret edemiyordu. ilk soze ba~layan geveze si- lahtar oldu. \"Efendim...\" dedi \"Bu geceyi bir kasabada ge- c;irmesek iyi olur, c;iinkii bu a~m c;ileyi tamamla- maya kesin olarak karar verdim. Bu onnanhk ve koruluk yerlerde daha iyi olur. Ac;1k hava insana hem kuvvet hem de hafiflik veriyor.\" 0 giin epey yo! ald1ktan sonra Don Ki~ot, si- lahtanmn arzusu iizerine koruluk bir yerde mola yerdi. Geceyi orada gec;irdiler ve kurnaz Sanc;o hr- sattan yararlanarak bir agac1 ~iddetle kamc;liaya- rak c;ilesini doldurmay1 ba~ard1. $Qvalye, Dulci- nea'nm boylece biiyiiden kurtuldugunu anlaymca c;ok sevindi. Zavalh deli, biiyiicii Merlin'in sozleri- ne biiti.in kalbiyle inanm~h. DON Ki~OT'UN EViNE DONU~U, HASTALIGI, VASiYETi VE OLUMU Don Ki~ot, ugrunda hayahm feda etmeye haz1r ol- dugu ruhunun, o giizeller giizeli Dulcinea'smm biiyiiden arhk tamam1yla kurtulmu~ oldugunu dii~iindiikc;e sevincinden c;lid1racak gibi oluyordu. Giine~in dogmasm1 ve ilk 1~1klanmn kendisine Dulcinea'sm1 gostermesini sabus1zhkla bekleyip duruyordu. $afak soktiigu zaman kalbinin hakimesini go- remeyince hayretler ic;inde kald1. Bilge Merlin'in soziine 0 kadar inanml~h ki, her gec;en kadmm bumunun dibine kadar gidip Dulcinea olup olma- d1gma bak1yordu. Heyecandan kalbi c;arparak, limit ic;inde pe~lerinden ko~tugu kadmlann kendi- sine tuhaf tuhaf bak1p gec;tigini gordiikc;e derin- den derine ic;ini c;ekiyordu. Boylece iki gun gece gec;mi~, kahramanlanm1z epey yo! alm1~lard1. Bir sabah bulunduklan yiik- sek bir tepeden bakmca kendi kasabalanm gorme- 250


Like this book? You can publish your book online for free in a few minutes!
Create your own flipbook