Important Announcement
PubHTML5 Scheduled Server Maintenance on (GMT) Sunday, June 26th, 2:00 am - 8:00 am.
PubHTML5 site will be inoperative during the times indicated!

Home Explore EDİTEDİLMİŞE- KİTAP

EDİTEDİLMİŞE- KİTAP

Published by gokhangulbahar86, 2017-12-12 07:54:57

Description: EDİTEDİLMİŞE- KİTAP

Search

Read the Text Version

Etkin bir yöneticinin ilk yapacağı iş bir plan dâhilinde öncelikleri saptamaktadır.Öncelikleri belirleyen bir yönetici faaliyetlerini bunları elde etme yolunda sürdürecek vegereksiz işlere zaman harcamayacaktır. Ayrıca yapılan işlerle örgütün amaçlarını karşılaştıranyönetici amaçlara katkısı olmayan faaliyetleri saptayarak bunları ortadan kaldırabilecektir.Amaçlara katkısı olamayan faaliyetler saptanıp ortadan kaldırılınca yönetici zamanını etkinolarak kullanma fırsatına sahip olacaktır. Böylece gereksiz işlere zaman harcamayarak işletmeiçin anlam taşıyan işler üzerinde yoğunlaşarak ve daha verimli çalışacaktır. 10.6. İşten Kaynaklanan Zaman Yönetimi Bürokrasi ve Kırtasiyecilik Alman asıllı Weber tarafından geliştirilen bürokrasi yaklaşımı hiyerarşik yapıyı katıkural ve ilkeleriyle savunmuş ve yazılı iletişime ağırlık vermiştir. Hiyerarşik görevler arasındakurulacak ilişkiler yazılı iletişime dayanır ve bu belgeler birer kanıt olarak dosyalarda saklanır. Bir kurumda hiyerarşik basamakların fazlalığı, yazılı aşırı yer verilmesi, biçimselkuralların katı olarak uygulanması bürokrasiyi kaçınılmaz kılmaktadır. Masanıza gelenkırtasiye akışı minimuma dönüştürülmeli, işlerin delege edilmesi, i bölümün elenmesi vebilgisayar ortamında çalışılması zaman savurganlığının önemli ölçüde azaltacaktır. Telefon Görüşmeleri Modern dünyada etkili bir iletişime katkıda bulunan araç telefondur. Taraflar arasındakiarayı kapatması ve karşılıklı etkileşim süresini kısaltarak hız kazandırması gibi yararları olantelefonun gereksiz kullanımı, zaman kaybının da temel kaynağıdır. Yapılan bir araştırmasonucunda yöneticilerin çalışmasının her beş dakikada bir bu yüzden kesildiği bulunmuştur.Yine benzer bir araştırmada ise yöneticilerin onda dokuzunun en az bir saatini, onda dördününise en az iki saatini telefona ayırdığı görülmüştür. Beklenmeyen Ziyaretçiler Ziyaretçilerin, yöneticilere çıkardıkları sorunların pek çok nedeni vardır. Bunlardan biriinsanın daha önceden neyi bilmesi gerektiğini bilememesindendir. Daha çok bilen kişileriziyaret etme isteğindendir. Yapılan araştırmalar, tipik bir yöneticinin günde en az üç buçuksaatini ziyaretçilere ayırdığını ortaya çıkarmıştır. Beklenmedik bir ziyaretçi ondan hoşlansanızda hoşlanmasanız da zaman programınızın akışını bozar. Çünkü o kişinin el koymuş olduğuzaman zaten başka bir iş için ayrılmıştır. Bu nedenle canı sıkılan, ikil af etmek için uğramışolanların isteklerini yerine getirmek için zaman dilimi ayrılamaz. Yetki Devrinden Kaçınma Bazı yöneticiler astlarının bilgi ve iş görme yeteneklerine güvenmez. Astlarınyeteneksiz olması ve potansiyel olarak yeterli bilgiye sahip olmayışları, yöneticileri astlarınakarşı daha temkinli davranmaya ve çoğunlukla görev devrinden kaçınmaya yöneltir. Oysayönetici, elemanına sahip olduğu bilgi beceri düzeyinde ne kadar yetki devrederse o kadarzaman kazanma şansı elde eder. Devredilmesi en mantıklı görevler, yöneticinin zamanınınönemli bir bölümünü işgal eden rutin ve tekrarlanan işlerdir. Ama bu tür görevlerindevredilmesi kimi yöneticiler için kabul edilmesi güç bir aktivite boşluğu yaratır. Böyleleri birşeyle meşgul olmadıklarında kendilerini suçlu hissederler. Gereksiz Toplantılar 201

Toplantılar, her düzey yöneticinin sık sık yerine getirmek zorunda olduğu en önemligörevlerinden birisidir. Çünkü toplantılar sayesinde görev dağılımı, yetki ve sorumlulukpaylaşımı, karar alma, iletişim kurma, motivasyon, yönetime katılma, yaratıcılığı ortayaçıkarma gibi bir çok fonksiyon yerine getirilir. Örgütsel kademelerde yukarı doğru gidildikçetoplantıların sayısı artar. Genel müdür zamanın önemli bir kısmını toplantılarla geçirir. Toplantılar klasik zaman katilidir. Konu ile ilgisi olmayan şeyler söyleyenler, amaçdışı tartışmalara girerler, hazırlıksız katılımcılar, kontrolü elinden kaçıran toplantı başkanı,gerekli olduklarından değil toplanmış olmak için düzenlenen toplantılar yöneticinin dezamanına el koyan olgulardır. Krizler Kriz, yöneticini yakın dikkatini gerektirir. Sadece devam eden faaliyeti değil, aynızamanda işletmenin yaşamını tehdit eder, üretim kapasitesini kullanamaz hale getirir verekabeti sarsar. Krizler örgütün etkileşmesi veya değişmesi yönünde kritik bir etkiye sahiptir.Krizlerle sorunlar küçülür ve başa çıkılacak duruma gelir. Çünkü ileriyi düşünmüş, köklerüzerinde çalışmış ve olayların krize dönüşmelerini engelleyecek önlemleri almış olursunuz.Zaman yönetimi dilinde bu ‘Pareto İlkesi’ olarak bilinir. Yüzde yirmi etkinlikten yüzde seksensonuç doğar. Yetersiz İletişim Yöneticilerin başarısı ve organizasyonların etkinliği üzerinde rol oynayan en önemlisüreçlerden bir tanesi iletişim sürecidir. İş hayatında çeşitli kademelerdeki yöneticiler arasındayapılan bir araştırmada, zamanlarının yüzde yetmiş beşi ile yüzde dosan beşinin iletişimeayırdıkları belirlenmiştir. İletişim, yöneticini iş yaptırmak için kullandığı temel araçtır. Yöneticiiletişim aracı ile kendisine bağlı olan kişilerle ilişki kurar. Yöneticilik sosyal bir olaydır.İnsanlarla temas etmeden yöneticilikten bahsedilemez. Yönetici ne istediğini, ne zamanistediğini ve nasıl istediğini iletişim ile ekibine aktarır. Bütün yönetim faaliyeti, iletişimsürecinin etkin işlemesine dayanmaktadır. Yönetim ile ilgili olarak verilen bütün karar, ulaşılansonuçlar, gelişmeler organizasyondaki ilgili kişi ve gruplara aktarılmadıkça fazla bir şey ifadeetmezler. İletişim, eğer kurallarına uyulmazsa bir darboğaz rolü oynayabilir ve mesajın ancak birkısmı ilgililere ulaşabilir. Bunun sonucu ise zaman kaybı, performans düşüklüğü, kayıp vezarar şekillerinde kendini gösterebilir. İletişim engellerinin yaşandığı bir işletmede, yetersiziletişimden kaynaklanan zaman kayıpları çok fazladır. Çünkü mesajı gönderen ile mesajı alankişi arasındaki süreç etkin bir şekilde işlemiştir. Bir örgütte iletişim sistemi yaşamsal önem taşırve iyi işlemediği zaman çok önemli zaman kayıplarına neden olur. Merkezi Yönetim Anlayışı Bir örgütün merkezcil nitelik taşıması, yetki ve kararların en üst kademedetoplanmasına yol açar. Merkezcil yapıda karar alma yetkisi, sınırlı bir alanı kapsar. Merkezcilörgüt yapısında yetki devrine gidilemez. Bu durum, astların yetişmesini engeller, bireyselyetenekleri kısıtlar ve köreltir. Yetkisi olmayan astlar, karşılaştıkları her türlü problemi üstyöneticiye aktaracaklarından, kararlar çok uzun sürede alınacak ve etkinliği azaltacaktır.Merkezcil yönetim, bireylerin sorumluluk anlayışını ve insiyatifini yok eder. Ayrıca üstkademe yöneticilerin gereksiz işlerle uğraştıklarından dolayı işletmenin ana hedefleriyleuğraşacak zamanları kalmaz.Koordinasyon Eksikliği 202

Koordinasyon, departmanlar arasındaki işbirliğinin kalitesini ifade eder. Eğer bu kaliteyüksek düzeyde ise bölümler arasındaki çatışma, anlaşmazlık ve amaca yönelme gibi sorunlarazalacak, işbirliği düzeyi ve anlayışlılık artacak ve koordinasyon o ölçüde gerçekleşmişolacaktır. Bölümler arası koordinasyonun yetersiz derecede olması, işletmenin verimliliğinenegatif yönde etkide bulunacak ve işletmenin rekabet gücü azalacaktır. Kişiler ve birimler arasında koordinasyon ve iletişim eksikliği, işlerin zamanında vedoğru biçimde yapılmasını engeller. Çoğu kez aynı konuda farklı birimler birbiriyle çelişenkararlar alabilirler ve bu tür uyumsuzluklar çatışmalara da neden olabilir. Birimler arasındakiyatay görüşmeler ve yapılan toplantılar doğru ve hızlı kararların alınmasını kolaylaştırır. 10.7. Zaman Tuzağına Yakalanmamak ve Zamanı Etkin Kullanmak İçin DikkatEdilmesi Gereken Noktalar 1. Planlamanın zaman aldığı, ancak sonradan zaman kazandırdığı bilincinde olmak, 2. Yapılan şeylerin değil, elde edilen sonuçların üzerinde durmak ve günün gerçekçi kullanmak 3. Başarının sadece uygulanan yöntemlerle değil, yöntemlerin uygulanmasının da kaçınılmaz olduğunu belirlemek, 4. Başladığı işi bitirmek, 5. Hedeflerin belirlenmesi, zamanı etkin kullanma konusunda kararlı olmak ve hemen başlamak, 6. İşlerin öncelik sırasına konulması ve bir program çerçevesinde yürütülmesi, 7. Kararlı olmak ve başladığını bitirmek, 8. İlk anda ve doğru yapmak, 9. Plansızlıkla ilgili çözüm yollarının uygulanması, 10. Kararların düzeltilmesi için gerekli bilgilerin hızla yayılmasını sağlamak, 11. İşlemlerin doğru yapılabilmesi için gerekli bilgilerin hızla yayılmasını sağlamak, 12. Önemli ile acil arasındaki farkı değerlendirmek, 10.8. Zamanın İyi Kullanılmasının Kuralları 1. Düşününüz 2. Bütünleştirici olunuz 3. Seçici olunuz 4. Kararlı olunuz 5. Ayrım yapınız 6. Konsantre olunuz 7. Düzenli olunuz 8. Değerlendirici olunuz 9. Kendinizi de düşününüz 10. Esnek olunuz 10.9. Bireyin Kendini Yönetmeyi Bilmesi Kendini denetlemek isteyen bir kişi her şeyden önce kendini tanımalıdır. İşlerin uzunzaman alması, kişinin kendinden kaynaklanıyor olabilir. Bu konuda eski alışkanlıklardankurtulup yararlı olabilecek yenileri kazanabilmek için bazı yollar önerilmektedir: 1. Yeni alışkanlıkların çok sık kullanılması, 2. Bu alışkanlıkların kökleşinceye kadar istisnalara izin verilmemesi, 3. Kararları uygulamak için fırsat yaratmak , 203

KaynakçaPROF. DR. İSMAİL ERFİL, İŞLETMELERDE YÖNETİM VE ORGANİZASYON,PROF. DR. MELEK TÜZ, ÖRGÜTSEL PSİKOLOJİDOÇ. DR. HASAN TUTAR, ZAMAN YÖNETİMİMETE KÜÇÜK, ZAMAN YÖNETİMİhttp://www.kendinigelistir.com/zaman-yonetimi-konusunda-sik-yapilan-yanlislar/ 204

17.BÖLÜM BARINMA HİZMETİ Murat Gülşen20GİRİŞSunum Planı 1. Sağlığın tanımı, Barınma hizmeti (Pansiyon hizmetleri) ve önemi, 2. Yurtlarda kalan öğrencilere yönelik sağlıkla ilgili araştırma/makale çalışmalarının incelenmesi, 3. Mevzuat, 4. Gıda Güvenliği ve Hijyen 5. Yatakhane, banyo, yemekhane, bulaşıkhane, mutfak ve depo gibi yerlerin kullanımı, 6. İlgili Web Siteleri, 7. Öneri ve istekler.1.Sağlığın Önemi1.1. Sağlık ‘‘Yalnızca hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, aynı zamanda fiziksel, ruhsal ve sosyalyönden tam bir iyilik hali’’ olarak tanımlanmaktadır (DSÖ). Sağlık, insanın en önemli sorunudur. Yaşamak, öğrenmek, iş yapabilmek için sağlıklıolmak gerekir. Sağlığı bozuk olan, hasta olan kişi görevlerini tam olarak yapamaz. Bununsonucu olarak da, kendine, ailesine, çevresine, topluma yararlı olamaz. Sağlığı korumak ve geliştirmek ancak sağlığa elverişli bir çevrede mümkün olur.Eğitimcilerin ve genel olarak erişkinlerin yeni yetişen kuşaklara karşı sorumluluğu iki başlıkaltında toplanabilir: 1. Sağlığa elverişli bir çevre sunmak 2. Çevreyi koruma bilinci vermek20 Müdür Yrd., Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü 205

1.2.Yurtlarda Sağlık Hizmetleri Neden Önemlidir? 1. Yurtlarda koruyucu önlemler gerekir ve bu yaşam boyu yararlı olur. 2. Yurt ortamında kazaların gelişmesi olasılığı vardır. 3. Yurtlarda sağlık eğitimi yapılabilir. 4. Bulaşıcı hastalıkların görülme ve yayılma hızı daha fazla olabilir. Bu sebeple derslik, yemekhane, mutfak, tuvalet, yatakhane, banyo gibi alanların temizliğine dikkat edilmeli ve buralarda çalışanlar bu konuda eğitilmeli ve ilgililer tarafından sık sık kontrol edilmelidir. 5. Toplumun sosyal yapısında yurtların önemli bir yeri vardır. 1.3. Öğrenci Yurtlarında ve Pansiyonlarında Sağlık Hizmetleri 1. Türkiye’de MEB’e bağlı yurtlarda sağlıkla ile ilgili uygulamalardan Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı sorumludur. 2. Yurt ve Pansiyon sağlığı programında:  Yurtlarda sağlık hizmetleri,  Sağlık eğitimi çalışmaları,  Yurt ve çevresinin çevre sağlığına uygunluğu ve geliştirilmesi çalışmaları,  İzleme ve değerlendirme çalışmaları yapılabilir. 1.4. Yurt Sağlığı Hizmetleri Öğrencilerin ve yurt personelinin sağlığının değerlendirilmesi, geliştirilmesi, sağlıklı yurt yaşamının sağlanması ve sürdürülmesi, öğrenciye, personele ve dolayısıyla topluma sağlık eğitiminin verilebilmesi için yapılan çalışmaların tümüdür. 1.5. Yurt/Pansiyon Sağlığı Öğrencilerin, öğretmenlerin ve yurt ve pansiyon personelinin ruhsal, bedensel ve sosyal açıdan tam bir iyilik halinde olmalarını hedefler. 1.6.Yurtlarda Kalan Öğrencilere Yönelik Sağlıkla İlgili Araştırma/Makale Çalışmalarının İncelenmesi 1. Toplu yaşanılan yerlerde uyulması gereken kurallar konusunda bilgilendirmeler yapılması vurgulanmıştır. 2. Toplu yaşam alanları olan yurtlarda barınan öğrencilerin, bulaşıcı hastalıklara karşı en açık ve riskli grubu oluşturduğunu bu nedenle koruyucu sağlık hizmetleri ve halk sağlığı alanında bilgilendirmeler yapılmasıyla genel anlamda sağlık taramaları ile gerekli tedbirler alınması gerektiğini önermektedir. 3. Temizlik faktörü açısından araştırmanın sonuçları değerlendirildiğinde kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre daha hassas olduklarını ve yurtların daha sık temizlenmesi gerektiği ifade etmişlerdir. 206

4. İkiz’de (2008) çalışmasında yurttaki fiziki mekânların, tuvalet ve banyoların temizliğinde sağlığa uygunluk kurallarına riayet edilmesi ve temizlik hizmetinde çalışan personele eğitim verilerek nitelikleri artırılması önerisinde bulunmaktadır. 5. Öğrencilerin, yurtlarda kantin, lokanta işletmelerinde personelin temizliğinin yeterince olmadığı, 6. Serbest zaman değerlendirilmesi konusunda çeşitliliğin az olması, 7. Yurtlardaki psiko-sosyal servis elemanlarının öğrencilere destek konusundaki yetersizliği, 8. Yurtta/evde kalmanın öğrencilere kazandırdığı en önemli katkıların başlıcaları bilgi paylaşımı, olgunlaşma, insanları tanımayı öğrenme, iyiyi ve kötüyü ayırt edebilme, güvenmeyi öğrenme, daha ölçülü harcama yapabilme, geniş arkadaş çevresine sahip olma, paylaşmayı öğrenme, kararlarını özgürce alabilme olduğu görülmektedir, 9. Sosyal, kültürel ve sportif faaliyetler konusunda ise; faaliyet çeşitlerinin çoğalması, spor yapılabilecek mekânların ve malzemelerin bulunması, 10. Sigara içen öğrencilerin yarısı bırakmayı istemektedir. 11. Sigara konusunda yurtlarda yapılacak eğitim etkinliklerinin yararı konusunda öğrencilerin dörtte biri olumlu görüş bildirmiştir. 12. Yasanın uygulanması ile ilgili sorunlar mevcuttur. 13. Afişlerle grup tanıtımını daha fazla yapmaları, yurtta temsilci belirlemeleri tüm fakültelerde etkinlik yapmaları 14. Yasağın kapalı alanlarda sigara içme yasağı neden gerekli olduğu konusunda daha fazla bilgilendirme Ankara Üniversitesi Öğrenci Evlerinde Kalan Öğrencilerin Sigara İçme KonusundakiTutum Ve Davranışları-2011 Araştırma kapsamında AÜ Rektörlüğü’ne bağlı, öğrenci evlerinde (ÖE) (Beypazarı,Cumhuriyet, Koç, Milli Piyango, Yıldırım Beyazıt) kalan öğrencilerin tamamına ulaşmakhedeflenmiştir. Stj.Dr.Tolga Aydın*, Doç.Dr.Deniz Çalışkan*, Prof.Dr.Kadirhan Sunguroğlu* Psikolog Şenay Ölmez*, Prof.Dr. Fikri İçli*, *Sigara Savaş Grubu Yurt ve pansiyonların; yatakhane, banyo, yemekhane, bulaşıkhane, mutfak ve depo gibiyerlerinin kullanımı burada çalışan personelde bulunması gereken özellikler ve personellertarafından uyulması gereken kurallar, kullanılacak araç gereçler, verilecek hizmet standartlarıile çalışma usul ve esaslar çeşitli mevzuatlarla ortaya konulmuştur. 207

2. Mevzuat2.1. Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri YönetmeliğiKarar No. 2017/10090 R.Gazete No. 30058Karar Tarihi: 20.2.2017 R.G. Tarihi: 6.5.2017Bu Yönetmeliğin amacı; ortaokul, imam-hatip ortaokulu ve ortaöğretim kurumlan ileyükseköğretim kurumlarında öğrenim gören öğrencilere öğrenim dönemlerinde barınmahizmetleri sunmak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından öğrenci yurdu, öğrencipansiyonu, öğrenci apartları ve öğrenci stüdyo daireleri açılmasına, işletilmesine ve bunlarındenetimine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.Barınma hizmeti: Öğrencilerin öğrenim dönemi boyunca konaklaması, beslenme ve sosyalihtiyaçlarının karşılanması ve eğitim hazırlıklarını yapmasını sağlayıcı hizmetleri,2.2. Özel Öğrenci Barınma Hizmeti Kurumlarının Standartları İle Çalışma Usul VeEsasları Hakkında Yönerge Bu Yönergenin amacı, özel öğrenci barınma hizmeti veren kurumların bölümleri,kullanılacak araç gereçleri, verilecek hizmet standartları ile çalışma usul ve esaslarınıbelirlemektir.2.3. Gıda Mevzuatı Nedir? Gıda maddeleri ve gıda ile temasta bulunan madde ve malzemelerin; gıda güvenilirliği,üretimi, işlenmesi, dağıtımı ve piyasaya arzı ile ilgili her aşamayı kapsayan düzenlemeler.(Kanun, Kararname, Yönetmelik, Tebliğ, Talimat vb.)2.4. Gıda Mevzuatı 1. 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu 2. Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair Yönetmelik (Değişiklik 10/01/2013 tarih ve R.G.28254) 3. Okul Kantinlerine Dair Özel Hijyen Kuralları Yönetmeliği 4. Gıda ve Yemin Resmi Kontrollerine Dair Yönetmelik 5. Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği 208

6. Eğitim Kurumlarında Faaliyet Gösteren Kantin ve Diğer Gıda İşletmeleri için Özel Hijyen Kılavuzu2.5. Hijyen Eğitimi YönetmeliğiSayı: 28698 5 Temmuz 2013 CUMASağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından:AmaçMADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; gıda üretim ve perakende iş yerlerinde, insanitüketim amaçlı sular ile doğal mineralli suları üreten iş yerlerinde ve insan bedenine temasınsöz konusu olduğu temizlik hizmetlerinin verildiği iş yerlerinde çalışanlara yönelik hijyeneğitimi programlarının planlanmasına, eğitimlerin verilmesine, iş yeri sahibinin, işletenlerin veçalışanların bu konudaki sorumluluklarına, bu iş yerlerinde çalışmaya engel bulaşıcıhastalıkların ve cilt hastalıklarının belirlenmesine ve bu hastalıkların iyileşme hâlinin tespitineilişkin usul ve esasları belirlemektir.2.6.Okul Kantinlerinde Satılacak Gıdalar ve Eğitim Kurumlarındaki Gıda İşletmelerininHijyen Yönünden Denetlenmesi Konulu 10.03.2016 tarihli 2852893 Sayılı GenelgeKantin, yemekhane, kafeterya, büfe, çay ocağı, vb. yerlerde satılacak gıdaları ve buralarıntaşıması gereken, gıda güvenliği ve hijyen şartlarını kapsar.3. Acil Durumlar ve Yapılması Gerekenler 1. Acil durum yetkililerine (Sivil Savunma, İtfaiye, Kurtarma Ekipleri, Asker, Polis…) güvenilmeli, öğrencilere ve personele bu kuruluşların önemi, telefon numaraları ve telefonla nasıl arayacakları öğretilmelidir. 2. Deprem sırasında yapılacak işlerle ilgili bilgi verilmeli, 3. Yangın ve yangından korunma ile ilgili bilgiler verilmeli, 4. İlkyardıma yönelik (tanımı, önemi, temel ilkeleri ve temel kurallar) uygulamalı olarak eğitim almaları sağlanmalı, 5. Vb. çalışmalar yapılmalıdır…4. Gıda Güvenilirliğinin Sağlanması 209

1. İnsanların yaşamak, fiziksel ve ruhsal gelişimlerini sağlamak için yeterli miktarda güvenilir gıda almaları gerekmektedir. 2. Gıdaya erişim ve beslenme, insan için temel, vazgeçilmez, evrensel bir haktır. 3. İnsan hayatı kayıpları, işgücü ve tedavi masraflarının ulusal ekonomiye getirdiği maddi yükler güvenilir gıdaya olan önemi arttırmaktadır.4.1.Güvenilir Gıda Nedir?Gıdaların güvenilir olabilmesi için yiyecek ve içeceklerin üretimleri, taşınmaları, işlenmeleri,hazırlanmaları, satışları, muhafazaları ve tüketilmelerine kadar olan aşamalarda hijyenkurallarına uyulması gerekmektedir.Gıda kaynaklı tehlikeleri azaltmak ve gıda işleme ve hazırlama aşamasında daha güvenilir gıdasağlamak amacıyla güvenilir gıda işleme sürecine katkıda bulunmak için Dünya Sağlık Örgütü(WHO) “Daha Güvenilir Gıda İçin 5 Anahtar” yaklaşımı geliştirmiştir 210

4.2. Gıda HijyeniGıda Hijyeni; Tehlikenin kontrol altına alınması ve gıdaların kullanım amacı dikkate alınarak,insan tüketimine uygunluğunun sağlanması için gerekli her türlü önlem ve koşulları olaraktanımlanmıştır.Tehlike; Tüketilmesi sırasında gıda maddesinde bulunduğunda, gıda maddesinin güvenilirolmamasına sebep olabilen kimyasal, biyolojik veya fiziksel madde/organizma olaraktanımlanmaktadır.4.3. Gıdalarda Bulunması Muhtemel TehlikelerBiyolojik/Mikrobiyolojik tehlike: Gıdalarda bozulmaya ve/veya bu gıdaları tüketenlerdehastalıklara yol açan bakteri, virüs, mantar ve parazit gibi mikrobiyolojik organizmalar.Kimyasal tehlike: Tarım ilaçları, zararlı kimyasal maddeler, boya maddeleri gibi maddelerdir.Kimyasal tehlikeler üç kategoriye ayrılabilirler:Fiziksel tehlike: Gözle görülebilen toz, toprak, cam, saç teli ve bunun gibi maddelerdir.Alerjenler: Alerjik olmaya yatkınlığı olan kişiler tarafından tüketildiğinde alerjik tepkiye sebepolabilen gıda maddeleridir.4.4. Gıdaların Bozulması ve Bozulma Nedenleri 1. Gıdalarda çeşitli nedenlere bağlı olarak oluşan ve gıdanın insan tüketimine uygun olmayacak düzeyde görüntüsünde, kokusunda, tadında ve yapısında meydana gelen değişmelere bozulma denir. 2. Gıdalarda bozulmaya ve/veya bu gıdaları tüketenlerde hastalıklara yol açan bakteri, virüs, mantar ve parazit gibi mikrobiyolojik organizmalar 3. Gıdaların bozulmasına neden olan çeşitli faktörler vardır. Bunlardan en önemlilerinden biri mikrobiyal bozulmadır. 211

5. Vücudun Çeşitli Bölgelerinde Bulunan Mikroorganizma SayılarıEllerde 100-1.000 adet/cm 2Alında 10.000 -100.000 adet/cm2Kafa Derisinde 1 milyon adet/cm2Koltuk Altında 10 milyon adet/cm2Burun İfrazatında 10 milyon adet/cm2Tükürükte 100 milyon adet/cm2Dışkıda 1 milyar adet/cm2Ayrıca: Derideki ufak yara, kesik ve çatlaklarda milyonlarca bakteri bulunabilir. 1. Tuvalet sonrası temizlenmemiş ellere dışkıdan bakteri bulaşabilir. 2. İnsanların saç, giysi ve sakalları da bakteri kaynağıdır. 3. İnsanların % 30-50 sinin burunlarında gıda kaynaklı enfeksiyon ve zehirlenme 4. yapan bir bakteri türünü taşıdıkları bilinmektedir. Bu oran hastanelerde çalışan personelde % 65-80 ‘ e çıkmaktadır.5.1. Bulaşma YollarıBakteriler kendi başlarına hareket edemezler gıdalara bulaşabilmeleri için mutlaka bir aracıyagereksinimleri vardır. Bunlar:1. Eller,2. Araç gereç,3. Doğrama tahtaları,4. Çalışma tezgâhları,5. Giysiler,6. Öksürme, hapşırmadan kaynaklanan damlacıklar,7. Bakteri bulaşmış ya da potansiyel riskli gıdalardan sızan sıvılar.5.2. Bulaşmayı Engellemek veya Azaltmak 212

Bir mikrobiyal problem mikroorganizmanın bulaşmasıyla başlar. O halde mikroorganizmalarınbulaşmasını önleyecek gerekli önlemler alınmalıdır. Bu önlemler: 1. Temizlik, 2. Dezenfeksiyon , 3. Sanitasyon , 4. Çiğ ve pişmiş gıdaların ayrı bölgelerde ayrı ekipmanlarla pişirilmesi, 5. Personel hijyeni, 6. Zararlılarla mücadele, 7. Temiz hammadde teminiAncak biz bu konuda ne yaparsak yapalım bulaşmayı tamamen ortadan kaldırmamız yani sterilkoşullarda çalışmamız kesinlikle mümkün değildir. Asıl hedef üremeyi durdurmak veya kabuledilebilecek bir seviyede tutmaktır.6. Gıda Kaynaklı Enfeksiyon ve ZehirlenmelerGıda kaynaklı enfeksiyon: Kontamine olmuş gıdanın tüketimi sonucu patojen bakterininbağırsakta gelişmesi ile oluşur. Örn: Salmonella, Campylobacter, E. coli O157.Gıda kaynaklı zehirlenme (intoksikasyon): Patojen bir mikroorganizmanın gıdadaoluşturduğu toksinin vücuda alınmasıyla ortaya çıkar. Örn: Bacillus cereus, Staphylococcusaureus, Clostridium botulinum vb.Gıda kaynaklı enfeksiyon ve zehirlenmeler sonrasında kişilerde ishal, bulantı, kusma, karınağrısı, kramp, baş dönmesi, göz kararması veya sinir sistemini etkileyen felç, kızarıklık, kaşıntıgibi hastalık belirtileri (semptomlar) oluşabilir.Gıda kaynaklı enfeksiyon ve zehirlenme ihbarlarında İl Müdürlüklerinde görevli irtibatnoktaları, 213

1. Gerekli tüm formları doldurur ve ilgili diğer birimlere, yetkili laboratuvara ve Sağlık İl Müdürlüğüne en kısa sürede bilgi verir. 2. Sağlık Bakanlığı ve gerektiğinde uluslararası diğer kurum ve kuruluşlarla işbirliği içerisinde araştırma yapar.Bakanlık gıda kaynaklı enfeksiyon ve zehirlenme ihbarlarında, 1. Şikâyetin alındığı andan itibaren ekip görevlendirilir, resmi kontrol hazırlık çalışmaları başlatılır. 2. Gıda işletmesinden şikayete konu gıdalardan numune alınır ayrıca işletmedeki alet, ekipman, yüzey, duvar, hava, gıdalarla temas eden personelin temizliği ve hijyeni ile kişisel temizlik kurallarına uygunluğu denetlenir. 3. Numunelerin ve denetim sonucunun mevzuata uygun olmaması durumunda yani gıda kaynaklı enfeksiyon ya da zehirlenmenin kesinleşmesi sonucunda 5996 sayılı Kanun kapsamında idari yaptırım uygulanır. 4. Bakanlık gerekli gördüğü veya şüphe duyduğu durumlarda çalışanlardan sağlık raporu talep edebilir. 5. Sağlık raporunun olumsuz olması halinde Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun 126 ve 127’nci maddesine göre tedbir alınır. 6. Ayrıca hijyen kurallarına aykırılıktan 5996 sayılı Kanun’a göre idari yaptırım uygulanır.6.1.Yemek Örneklerinin Saklanması Yemek örnekleri 72 saat saklanmalı!!!! 1. Gıda işletmeleri ve yemek fabrikaları, ürettiği yemek partisinin her çeşidinden alınan bir örneği yetmiş iki (72) saat uygun koşullarda (soğukta ya da dondurarak) saklamakla yükümlüdür. 2. Alınması önerilen örnek miktarı en az iki yüz elli (250) gramdır. 214

3. Numune bulundurmayan işletmelere 5996 sayılı Kanun’a göre yasal işlem uygulanır.6.2.Hijyen Ne Demektir? İnsan sağlığına doğrudan veya dolaylı olarak zarar verebilecek etkenleri ortadankaldırmak için yapılacak uygulamaların ve alınacak temizlik önlemlerinin tümü hijyen olaraktanımlanır.6.3. Gıda Hijyeni Ne Demektir? Gıdanın insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde tüketime uygunluğunun sağlanmasıiçin üretim, depolama, dağıtım ve satışa sunma gibi bütün aşamalarda tehlikelerin kontrolaltına alınması ve risklerin ortadan kaldırılması için uyulması gereken kuralların bütününü vealınması gerekli her türlü önlem.6.4. İyi Hijyen Uygulamaları Nedir? 1. Gıdaların güvenilir olması. 2. Gıda güvenilirliğini bozan tehlikeleri azaltılması.6.5. Özel Hijyen KurallarıGıda maddeleri ve gıda ile temasta bulunan madde ve malzemeleri üreten, satan işyerleri iletoplu tüketime sunan işyerleri güvenilir gıdaya ulaşılması konusunda en etkili yöntemlerarasında yer alan “Hijyen Uygulamaları” ile “HACCP” ilkelerine dayanan prosedürleriuygulamak ve sürdürmek zorundadır.HACCP, İngilizce Hazard Analysis and Critical Control Point - Tehlike Analizleri ve KritikKontrol Noktaları ifadesinin kısaltmasıdır.HACCP, gıda işletmelerinde, sağlıklı gıda üretimi için gerekli olan hijyen şartlarının (personelhijyeni, ekipman hijyeni, hammadde hijyeni, ortam hijyeni, vb.) belirlenerek bu şartlarınsağlanması, üretim ve servis aşamasında tüketici açısından sağlık riski oluşturabileceknedenlerin belirlenmesi ve bu nedenlerin ortadan kaldırılması temeline dayanan bir ürüngüvenilirliği sistemidir.6.6. Güvenilir Gıdanın Sağlanması 215

1. Kayıt/onay numarasına sahip gıda işletmelerin ürünlerinin satın alınması veya tüketime sunulması, 2. Nitelikleri bozulmuş ve son tüketim/tavsiye edilen tüketim tarihleri geçmiş gıdaların satışa ve tüketime sunulmaması, 3. Gıdaların saklama koşullarına uygun muhafaza edilmesi, 4. Çapraz bulaşmaların önlenmesidir. 5. Hijyen kurallarına uyulması, 6. Zararlılarla mücadelenin yapılması, 7. Kişisel hijyen kurallarına uyulması, 8. Uygun teknik donanım, alet ve ekipman kullanılması, 9. Etkin atık yönetimi uygulanması, 10. Yurt yönetimince yurt önlerinde gıdaların satılmasını önleyici tedbirler alınmasıdır.6.7. İşletmede Hijyen Koşulları 1. Gıda maddelerinin hazırlandığı, kullanıldığı veya işlendiği alanlar gıda maddesi üretimine uygun hijyenik koşulları sağlayacak şekilde tasarlanmış ve kurulmuş olmalı, 2. Hijyenle ilgili işlemlerin kusursuz bir şekilde yapılmasına imkân verecek yeterli çalışma alanı olmalıdır. Hijyeni Esas Alan Uyarıcı Yazılar !!!!! 216

6.8. Yurtlarda Hijyen Koşulları 1. Kapılar temizlenmesi kolay ve dezenfekte edilebilir olmalı, 2. Pencereler kir birikmesini önleyecek şekilde dayanıklı malzemeden yapılmış olmalı, 3. Dış mekâna açılan pencerelerde sineklikler kullanılmalı, 4. Pencere içi eşikler raf olarak kullanılmamalıdır. 5. Yüzeyler üzerinde kir birikmesine, yabancı maddelerin gıda maddelerine bulaşmasına, yoğunlaşmış sıvı veya küf oluşumuna yol açmayacak şekilde tasarlanmalı, 6. Temizlenebilir, dezenfekte edilebilir yapıda ve korozyona karşı dayanıklı olmalıdır. 7. Yüzeyler üzerinde kir birikmesine, yabancı maddelerin gıda maddelerine bulaşmasına, yoğunlaşmış sıvı veya küf oluşumuna yol açmayacak şekilde tasarlanmalı, 8. Temizlenebilir, dezenfekte edilebilir yapıda ve korozyona karşı dayanıklı olmalıdır. 9. Tavan ve tavan donanımları, buharlaşma ve damlamadan dolayı gıda ve hammaddelerin doğrudan ya da dolaylı olarak kirlenmesine neden olmayacak biçimde tesis edilen açık renkte olmalı, 10. Kirin birikmesini ve küfün üremesini önleyecek biçimde ve kolay temizlenebilir özellikte olmalı, 11. Tavanların periyodik olarak bakımları yapılmalıdır.6.8.1. Tuvaletler (Öğrenci ve Personel) 1. Tuvalet mekanlarında, sıvı sabun, hijyenik el kurutma ve dezenfektan dispanserleri bulunmalı, 2. Tuvaletlerin temizliği sürekli plan dâhilinde sağlanmalı, 217

3. Tuvaletlerin temizliği yapılırken önce sifon çekilmeli, içi deterjanla fırçalanmalı, çevresi ayrı bir bezle silinmeli ve durulanmalıdır. Klozet kapağı 1/100 oranında çamaşır suyu ile dezenfekte edilmelidir. 4. Tuvaletlerin suyu sürekli olmalı, kanalizasyon bağlantısı bulunmalı, hiçbir şekilde gıdaların hazırlandığı odalara doğrudan açılmamalı, 5. Tuvalet zemini en son temizlenmeli, tuvalet temizliğinde kullanılan malzemeler başka yerde kullanılmamalıdır. 6. Tuvalet çıkışlarında hijyen paspası bulundurulmalıdır. Peki gün içerisinde tuvaletlerin temiz kalması için öğrencilere düşen görevler ve tuvalet konusunda farkındalıklarının artırılabileceği konular nelerdir?1. Tuvalet kapılarına ve duvarlarına yazı yazmak kötü bir huydur. Yazılan kötü sözler ve resimler her ortamı kirletir. Hem de diğer öğrencilerin kötü şeyler görüp öğrenmesine sebep olur. (Sizler arkadaşlarınızın böyle kötü şeyler görmesine ve öğrenmesine razı mısınız?)2. Tuvaletlerde klozet üzerine çıkılmamalıdır. Klozet kırılabilir. Klozetin kırılmasından dolayı üzünülebileceği gibi buraya her zaman ihtiyacın olduğu yine buraların öğrenciler tarafından kullandığını unutmamalıdır.3. Tuvalet ayakta yapılmamalıdır. Bu hem sağlık için zararlıdır hem de etrafa- üstümüze sıçrar ve ortamda mikropların artmasına neden olur.4. Tuvaletlerdeki sıvı sabunlar gereksiz yere akıtılmamalıdır. Unutulmamalıdır ki iyi bir vatandaş kaynakları bilinçli kullanır israf etmez ve küçüklerine örnek olur.5. Tuvaletleri tıkamamak için; kullandığımız tuvalet kâğıdını, ıslak mendil çöplerini ve başka çöpleri tuvaletlere atmamalıdır. Çünkü bunlar suda eriyip parçalanmaz ve tuvaletleri tıkayabilir.6. Tuvalet çeşmeleri ve sifonu temiz el ile açılıp kapanmalı ve ıslak bırakmamaya çalışmalıdır. 218

7. Tuvaletten çıkarken mutlaka sifon çekmelidir veya bol su dökülmelidir. Sifonun çekilmemesi, tuvalette hastalık yapıcı mikropların birikmesi ve çevreye yayılması demektir. Ayrıca çok kötü bir görüntü oluşur ve kötü koku yayılır.8. Tuvalette mutlaka tuvalet kâğıdı kullanmalıdır, eğer yoksa ihmal edilmemeli ve kâğıt mendil taşınmalıdır. Peki niçin? Islak ortamda mikroplar daha çabuk yayılır. Bu yüzden hem kendi bedenimizde, hem de çeşmeler ve sifon tutacaklarında ıslak yüzey bırakmamalıdır.9. Tuvaleti kullandıktan sonra temiz bırakılmalı, bu davranış bir alışkanlık haline getirilmelidir. Aksi takdir de her öğrenci tuvalet ihtiyacını giderdikten sonra tuvaleti pis bırakır giderse, o tuvalet bir sonraki öğrenciler tarafından kullanılamaz hale gelir.10. Son olarak tuvalete gitmeden önce ve çıktıktan sonra, eller sabunla içimizden 25’e sayıncaya kadar ovuşturularak tekniğine uygun yıkanmalıdır. Unutulmamalıdır ki iyice yıkanmayan ellerin temas ettiği eşya ve yiyecekler sınıfların kapı kollarına, merdiven korkuluklarına, asansör düğmelerine, toplu taşım araçlarının ellerimizle tuttuğumuz yerlerine mikrop bulaşmasına ve insanların hastalanmasına neden olur. Tuvaletlerin Temiz Olamadığı Yurtlarda Sağlıklı Yaşam Sağlanamaz!!! Yurtlarda Sağlıklı Bir Yaşam İstiyorsak Hep Birlikte Tuvaletleri Temiz Tutmalıyız, Hijyenik Olmasını Sağlamalıyız!!!7. Personel Soyunma Alanları 1. Personele ait sosyal alanlarının gıda üretim ve satış alanlarından ayrı olmalı, 2. Personele üzerini değişebilmesi için personel soyunma alanları sağlanmalı, 3. İş ve sokak kıyafetlerinin ayrı ayrı saklanabileceği şekilde soyunma dolapları olmalıdır.8. El Yıkama Evyeleri 1. İşyerinin uygun noktalarında gerekli sayıda temiz, sağlam ve çalışır durumda el yıkama evyeleri bulunmalı, 2. El yıkama evyelerinde gıda işlemlerinde kullanılan araç ve gereçler yıkanmamalı, 3. Yapılan işin niteliğine göre soğuk ve sıcak su bağlantısı bulundurulmalıdır.9. Havalandırma 1. Havalandırma sistemleri, duman, koku, is ve buharlaşmayı giderecek, ısıyı muhafaza edecek, toz, kir ve zararlı girişini önleyecek özellikte olmalı, 219

2. Havalandırma açıklıklarının üzerindeki düzenekler kolayca sökülebilmeli ve periyodik olarak temizlenmeli, 3. Temiz olmayan bir alandan temiz bir alana olabilecek hava akımları engellenmeli, 4. Pişirme ve buharlı ısıtıcılardan çıkan hava işyeri ortamından uzaklaştırılmalıdır.10. Aydınlatma 1. İşletme gün ışığına eşdeğer bir şekilde doğal veya yapay olarak aydınlatılmalı, 2. Aydınlatma araçları muhtemel tehlikelere, kırılmalara karşı koruyucular ile korunmalı, 3. Koruyucular çapraz bulaşmaya neden olmayan ve kolay temizlenebilir özellikte olmalıdır.11. Kullanılan Su 1. Gıda İşletmesinde sürekli, içme suyu kalitesinde, sıcak ve soğuk su bulunmalı, 2. Buz ve buhar “içilebilir nitelikteki sudan” üretilmeli, 3. Su tankları; gıdaya, insan sağlığına uygun malzemeden yapılmış olmalı, 4. Buz makineleri ve su depoları düzenli aralıklarla temizlenmeli ve dezenfekte edilmelidir.11.1. Atık Su Kanalizasyon Sistemleri 1. Atık su ve kanalizasyon sisteminin, gıda maddelerine ve insanlara bulaşmayı önleyecek şekilde tasarlanmış ve tesis edilmiş olmalı, 2. Tüm mazgallar kapaklı ve kapaklar çıkarılıp, temizlenebilir özellikte olmalı, 3. Mazgal üzerindeki delikler zararlı ve kemirgen çıkışına, koku yayılmasına ve atık sıvıların kanaldan geri dönüşüne karşı güvenilir, temizlenebilir ve dezenfekte edilebilir olmalıdır.12. Temizlik ve Dezenfeksiyon Maddelerinin Muhafazası 1. Temizlik gereçleri, temizlik maddeleri ve dezenfektanlar gıda maddelerinin bulunduğu alanlar dışında, uygun kapalı ve kilitli alanlarda muhafaza edilmeli, 2. Bu alanlar, korozyona dayanıklı materyalden inşa edilmiş, kolayca temizlenebilir özellikte olmalı, 3. Temizlik ve dezenfektan maddelerinin bulunduğu kaplar kolay anlaşılabilecek şekilde işaretlenmiş olmalıdır.13. Personel Hijyeni 1. Gıda hazırlık ve üretim alanı içinde çalışan personel, cepleri olmayan, temiz ve uzun kollu, iş kıyafetleri giyilmeli ya da tek kullanımlık kolluk takarak çalışmalı, 2. Saç sakal ve bıyığın kapatılması amacıyla kep/bone/şapka, ağız maskesi, kullanmalı, 220

3. Sokak kıyafeti ve sokak ayakkabıları ile üretim alanına girilmemeli, 4. İş kıyafetleri işyeri dışında giyilmemelidir. 5. Günlük yaşamda en fazla kirlenen organların başında eller gelmekte, 6. Kirli yüzeylere sürtünen ve dokunan ellerin yıkanmadıkları sürece birer mikrop barınağı olduğu bilinmeli, 7. Bu nedenle ellerin yıkanmasına özel önem verilmesi gerekmektedir. 8. Takı (kolye, küpe, künye, yüzük, bilezik, kol saati) takılmamalı, 9. Oje ve yapay tırnak kullanılmamalı, tırnaklar kısa kesilmiş ve temiz olmalı, 10.Üretime başlamadan önce, üretim esnasında ve üretimden sonra eller iyice yıkanmalı ve dezenfekte edilmelidir ve uygun şekilde kurulanmalı, 11.Tuvaletten sonra eller iyice yıkanmalı ve dezenfekte edilmelidir.14.El Hijyenini Neden Sağlamalıyız?Tuvaletlerden bulaşan hastalıklar: 1. Kolera, 2. Tifo, 3. Dizanteri, 4. Sarılık, 5. İshaller 6. Paraziter hastalıklar (Tenya, kıl kurdu, kancalı kurtlar) dışkı ile bulaşan hastalıkların başında gelmektedir.14.1. El Hijyeni1. Üretime başlamadan önce, üretim esnasında ve üretimden sonra,2. Tuvaletten çıktıktan sonra ve girmeden önce,3. Diş, ağız, yüz, göz temizliği yapmadan önce ve sonra,4. Burun temizliği yaptıktan sonra,5. Kirli, tozlu bir işi tamamladıktan sonra,6. Hayvanlara dokunduktan sonra,7. Hapşırık ya da öksürükten sonra,8. Para ile temastan sonra,9. Dışarıdan eve ve işe geldikten sonra,10.Hasta olan bir yakınımızı ziyaretten sonra, 221

11.Eller iyice yıkanmalı, dezenfekte edilmeli ve uygun şekilde kurulanmalıdır.12.Enfeksiyonlu yaraları, deri enfeksiyonları veya deri yaralanmaları olan kişilerin, gıda üretim ve satış aşamalarında çalıştırılmamaları gerekmektedir,13.Basit çizikler gibi durumlarda yara bandı, su geçirmeyen plaster, parmak sargısı vb. kullanılarak çalışılmalıdır,14.Yara bandı, gıda işyerleri için özel olarak hazırlanmış ve mavi renkli olmalıdır.15.Yurt Hijyeni15.1.Temizlik ve Dezenfeksiyonun Aşamaları1. Kaba Temizlik2. Temizlik3. Durulama4. Dezenfeksiyon15.2.Yatakhane, Yemekhane, Mutfak, Tuvalet Hijyeni15.2.1. Zararlı ve Kemirgenlerle Mücadele1. İşletmede girişler zararlı girişini engelleyecek şekilde planlanmalı,2. Zararlıların depolama, işleme, satış ve tüketim alanlarına girmesi ve yuvalanması engellenmeli,3. Zararlılar ile mücadele programı hazırlanmalı ve etkin bir şekilde uygulanmalı,4. Periyodik olarak ilaçlama yapılmalı veya bir ilaçlama firmasından destek alınmalı,5. İlaçlama kayıtları tutulmalı,6. Dış mekâna açılan tüm boşluklarda zararlılara karşı gerekli önleyici tedbirler alınmalı,7. Zararlı ile mücadelede kullanılan ilaçlar ilgili Bakanlıktan onaylı olmalı, 222

8. Zararlılara karşı kullanılan ilaçlar gıda maddeleri ile temas etmeyecek şekilde ve ayrı mekânlarda saklanmalıdır.15.3. Atıklarla İlgili Genel Kurallar1.Atıklar gıda maddelerinin bulunduğu ortamdan bekletilmeden uzaklaştırılmalı,2.Atık kapları sıkıca kapatılmış olmalı, gerektiğinde dezenfekte edilebilir durumda bulunmalı,3.Birikmesine izin verilmeden sık sık atık kaplar boşaltılmalı ve temizlenerek dezenfekte edilmelidir.15.4. Mutfak ve Yemekhane Temizliği1. Mutfak temizliği yemek dağıtımı yapılırken; yemek hizmeti sunulurken, öğrencilerin enerji ve besin ögeleri ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikte menüler planlanmalı ve tüm uygulamalardan önce el hijyeni sağlanmalıdır.2. Yemek dağıtımından önce masaların temiz olması sağlanmalı ve deterjanlı bezle silinmeli ardından durulanmalıdır. Bu bezler başka alanlarda kullanılmamalıdır.3. Yemek dağıtımı ile ilgilenen personel başka işlere katılmamalıdır. Personel yemek dağıtımı yapıyorsa sadece mutfakta kullandığı önlük giyilmeli ve yine mutfağa özel bone ve maske takmalıdır.4. Yemek kapları ve bardaklar bulaşık makinesinde yıkanmalıdır.5. Temizlikte kullanılan tüm bezler yıkanmalı ve kuru olarak saklanmalıdır.6. Kantin ve yemekhanelerde sağlığa uygun, çocukların ve gençlerin yeterli ve dengeli beslenmelerinin sağlanmasına yönelik besinlerin satışı ve dağıtımı yapılmalı, ilgili mevzuat doğrultusunda denetlenmesi sağlanmalı, çevrede açıkta gıda satışı önlenmeli, kantin ve yemekhanelerdeki tüm görevlilerin portör muayeneleri yaptırılmalıdır.15.5. Yatakhane ve Etüt Odalarının Temizliği Yatakhaneler gibi havalandırmanın az olduğu, hijyenik şartların tam olarak sağlanamadığımekanlar ve kalabalık ortamlar bulaşıcı hastalıklar için ideal bir ortam oluşturmaktadır. Okul,yurt, pansiyon vb. yerlerde öğrencilerin yakın temasta olması da hastalıkların kolaycayayılmasına neden olmaktadır. Okul dönemi boyunca, sınıfların, odaların, kapalı ortamların sıksık havalandırılması önemlidir. Solunum yolu ile bulaşan hastalıklar havadaki virüs vebakterilerin solunması ile ortaya çıkar.15.6. Hastalıklardan Korunma1. Solunum yolu ile bulaşma sonucu kişide nezle, grip, verem, kabakulak, kızamık, difteri, suçiçeği, kızıl, boğmaca, el ayak, ağız hastalığı gibi bulaşıcı hastalıklar ile bronşit ve zatürre gibi hastalıklar da görülebilmektedir. Özellikle kış aylarında grip, soğuk algınlığı gibi 223

solunum yolu hastalıkları olan kişilerle toklaşma, sarılma ve öpüşmeden kaçınılmalıdır. Hasta çocukların diğer çocuklar ile temas etmeleri engellenmelidir. Kişisel hijyen kurallarına önem verilmeli ve el hijyeni sağlanmalıdır.2. Uyuz bitlenme gibi hastalıklar da okul çocuklarının karşılaştığı önemli sorunlardandır. Bu hastalıkları önlemek için çocukların kişisel hijyen kurallarını yerine getirmelerinin sağlanması, hastaların saptanarak birinci basamak sağlık kuruluşları olan aile hekimlerine yönlendirilmesi gerekmektedir.3. Bulaşıcı hastalıktan veya salgından şüphelenilmesi halinde yurt yönetimi tarafından ilçe sağlık müdürlüğüne bildirim yapılmalıdır. Olası etkene göre alınacak önlemler ilçe sağlık müdürlüğü yetkililerinin öneri ve işbirliği ile uygulanmalıdır.16.Öneri ve İstekler1. Sağlık konusunda farkındalık ve eğitim çalışmaları yapılmalı(obezite, tütün alkol, madde bağımlılığı, ağız diş sağlığı, hijyen özellikle el hijyeni, fiziksel aktivite, bulaşıcı hastalıklardan korunma, ilkyardım vb.),2. Yurt sağlığı çalışmalarına ait mevzuat, iş birliği protokolleri, programları vb. bir dosyada tutularak takibinin sağlanmalı,3. MEB ve diğer Bakanlık, kurum ve kuruluşlarca yürütülen projelerin takibi bu ve benzeri konularda öğrenci ve personele ilgili kurum ve eğitimciler ile farkındalık eğitimlerinin yapılmasının sağlanmalı. (Örneğin: MEB ve YEŞİLAY tarafından yürütülen Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve YEŞİLAY tarafından yürütülen Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Merkezi, Türk KIZILAY’ı Yeni Nesil Kan Verir program, proje vb.),4. Sağlıkla ilgili riskler değerlendirilmeli ve bunlarla ilgili koruyucu ve önleyici tedbirler de alınmalı,5. İlgili web siteleri takip edilmeli oralarda yürütülen sağlıkla ilgili program ve projeler dikkate alınmalıdır. 224

KaynakçaT.C. Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetlerinde Okul Sağlığı Kitabıhttp://www.meb.gov.tr/mevzuat/liste.asp?ara=4&Submit=Listelehttp://oaji.net/articles/2014/593-1396346687.pdf ‘‘Barınma Yerinin Üniversite ÖğrencilerininKişisel ve Sosyal Gelişim ve Akademik Başarı Üzerindeki Etkilerinin Odak Grup Görüşmesiİle İncelenmesi’’http://www.jasstudies.com/Makaleler/1126049097_karata%C5%9Fs%C3%BCleyman_185-200_5-5_T.pdf ‘‘Yükseköğretim Kredi ve Yurtlar Kurumu Hizmet Kalitesi ve YurtlardanMemnuniyetleri Üzerine Görüşleri (Afyonkarahisar- Tınaztepe Yurdu Örneği)’’http://mebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/16/01/751054/icerikler/10-mayis-saglik-icin-hareket-gunu_581892.htmlGıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Eğitim Kurumlarında Faaliyet Gösteren Kantin veDiğer Gıda İşletmeleri için Hazırladığı Özel Hijyen Kılavuzu 225

18.BÖLÜM YÖNETİCİLİK VE PLANLAMA Mustafa Berber211.Yöneticilik ve Planlama  Personel İş ve İşlemleri  Personel İş Planı Hazırlama  Öğrenci İşleri  Sosyal Etkinliklerin Planlanması  Bütçe YönetimiYöneticilik; biraz Sanat biraz Bilim’dir; Yöneticilik hem sanat hem bilimdir. İnsanları sizsiz olabileceklerinden daha verimliyapma sanatıdır. Bilim, bunu nasıl yaptığınızdadır.Dört ana unsur vardır:1. Planlama,2. Organizasyon,3. Yönetim4. Gözlemleme1.1. Planlama21 Müfettiş, Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü 226

Yöneticilik planlama ile başlar. İyi yönetim iyi planlama ile başlar. Plansız kesinliklebaşarılı olamazsınız. Eğer tesadüfen başarıya ulaşmışsanız, bu ya şans veya fırsattır vetekrarlanabilir olmayacaktır. Planlama: Amaca ulaşmak için ne gibi işlerin yapılmasıgerektiğini, bunların sırasını, zamanını, süresini, kimler tarafından ve hangi yollar izlenerekyapılacağını gösteren bir tasarı hazırlanmasıdır. Hazırlanan bu tasarıya ise planlama denir. 1. Plan: Bir amaca ulaşmada izlenecek yol ve davranış biçimidir. 2. Planlama (geniş anlamda): Şimdiki veriler ve gelecekteki muhtemel gelişmelerin ışığı altında belli bir amaca ulaşmada izlenecek yolu gösteren bir süreçtir. 3. Planlama (dar anlamda): Ne yapılacağına, nasıl yapılacağına, neden yapılacağına, ne zaman yapılacağına, nerede yapılacağına ve bunları kimin yapacağına önceden karar vermektir. Planlama ayrıca aşağıdaki sorulara cevap arama faaliyetidir: 1. Ne yapılacaktır? Burada amaçların ortaya konması esastır.2. Kim yapacaktır? Amaçları gerçekleştirmede hangi yöneticilerin ne gibi sorumluluklar yükleneceğinin belirlenmesi gerekir.3. Ne zaman yapılacaktır?4. Nasıl yapılacaktır?5. Hangi kaynaklar kullanılacaktır? Burada önemli olan eldeki beşeri ve fiziksel kaynaklar arasında bir denge kurmaktır.6. Neden yapılacaktır?7. NE yapılıyor? NE yapılmalıdır?8. NİÇİN yapılıyor? NİÇİN yapılmalıdır?9. NASIL yapılıyor? NASIL yapılmalıdır?10. NEREDE yapılıyor? NEREDE yapılmalıdır?11. NE ZAMAN yapılıyor? NE ZAMAN yapılmalıdır?12. KİM yapıyor? KİM yapmalıdır?13. NE ve NİÇİN YAPILMALI soruları ile gereksiz işlemler ya da işlemin bazı aşamaları elimine edilir.14. NASIL YAPILMALI sorusu, yöntemin geliştirilmesi için geçerli ve değerli sorudur. Yöntem (işlem, iş) bu soru ile basitleştirilebilir, geliştirilebilir. Örneğin; 227

elle yapılan bir işin makine ile yapılması, daktilo edilen bir yazının teksir makinesinde ya da fotokopi yöntemi ile çoğaltılması yolu seçilebilir. 15. NEREDE, NE ZAMAN YAPILMALI ve KİM YAPMALI soruları ile işin yapılış zamanları, yeri ve sırası yeniden düzenlenir. Bu arada bazı işlem ya da safhalar zaman ve yer bakımından birleştirilir, yerleri değiştirilir. KİM YAPMALI sorusu ile ayrıca, sorumlulukların belirlenmesi, saptanması ya da yetki devri yapılması sağlanır. megep.gov.tr 1. Plan, açık, net ve gerçekleştirilebilir bir amaca yönelik olmalıdır. 2. Planın hazırlanması ve uygulanması, kaynaklar ve zaman açısından ekonomiklik ilkesine dayanmalıdır. 3. Plan, optimal (en uygun) bir süreyi kapsamalıdır. 4. Planların hazırlanması için harcanacak zaman da önemlidir. Planlama, kurumun çeşitli kademelerine yayılmalıdır. Alt kademelerde daha ayrıntılı ve kısa süreli planlar hazırlanmalı; üst kademelere çıkıldıkça planlar daha genel ve uzun dönemli olmalıdır.2. Özel Öğrenci Barınma Hizmeti Kurumlarının Standartları İle Çalışma Usul ve EsaslarıHakkında Yönerge 1. Müdür Görevleri 2. İş Planı 3. İş ve Çalışma Takvimi 4. Aşçı 5. Öğrenci İşleri 6. Sosyal Etkinliklerin Planlanması Bütçe 7. Yönetimi2.1. MADDE 30- (1) Müdürün görevleri:a) Kurumu ilgili mevzuata uygun olarak yönetmek. 228

b) İlgili mevzuata uygun olarak kuruma öğrenci kabul etmek ve bunlarla ilgili kayıtlarıntutulmasını, belgelerin saklanmasını; öğrenci, personel ve kuruma ait bilgilerin e-Yurtmodülüne işlenmesini sağlamak.c) Kurum personeli arasında iş bölümü yapmak ve çalışmalarını denetlemek.ç) İlgili makamlara kurum hakkında istenen bilgilerin ve belgelerin doğru bir şekilde vezamanında gönderilmesini sağlamak.d) Kurumda kayıtlı olmayanların barındırılmasını önlemek.e) Hizmet satın alınması suretiyle sürdürülen görevlerin sözleşmelerine ve amaçlarına uygunşekilde yürütülmesini sağlamak.f) Kurum ücretleri ile depozitoların zamanında tahsilini ve gerektiğinde iadesini sağlamak.g) Kurumdaki kitaplıklar ile kütüphanenin ve internetin amacına uygun hizmet vermesinisağlamak.ğ) Kurumda sağlıkla ilgili hizmetlerin uygun şekilde yürümesini ve bu konuda gereklikayıtların tutulmasını sağlamak.h) Kurum binasının, tesislerinin ve malzemesinin bakım, onarım, kontrol ve temizliğininyapılmasını sağlamak.ı) Personelin moral motivasyonunu sağlayıcı tedbirler almak.i) Kurumun, yatakhane, yemekhane ve diğer hizmet yerlerinin açılış ve kapanış saatlerini tespitetmek ve bunların ilgililere duyurulmasını sağlamak.j) Yangından korunma, sivil savunma ve koruyucu güvenlikle ilgili görevlendirmeleri yaparakgerekli tedbirleri almak ve bu husustaki talimat ve usulleri uygulamak.k) Kurumda disiplin işleri ile ilgili görevlerin yürütülmesini sağlamak.l) e-Yurt modülünde kurumu ile ilgili bölümlere gerekli bilgileri kaydetmek.2.2. (7) Aşçının görevleri:a) Günlük yemek tabelasına göre, kendisine teslim edilen besin maddelerini en iyi şekildepişirip yemeği hazırlamak, kalitesini ve görüntüsünü bozmadan dağıtımını sağlamak. 229

b) Teslim aldığı besin maddelerinin bozulmayacak şekilde saklanması ve eksiksiz olarakhazırlanması, tamamen yerinde sarfını ve ziyan edilmemesini sağlamak.c) Mutfakta kullanılan araç ve gereçlerin daima hijyen kurallarına göre temiz bulunmasınadikkat etmek, mutfağın genel temizlik ve çalışma disiplinini sağlamak.ç) Yemek numunelerini mevzuata uygun olarak saklamak.d) Kurum idarecilerinin verecekleri kurum ile ilgili diğer işleri yapmak.2.3. (8) Aşçı yardımcısının görevleri:a) Aşçı bulunmadığı zaman onun görevlerini yapmak.b) Aşçının vermiş olduğu mutfak ve yemekhane ile ilgili diğer görevleri yapmak.c) Kurum idarecilerinin verecekleri kurum ile ilgili diğer işleri yapmak.Yönetici ve personelin görevleri2.4. Sosyal, sanatsal, kültürel ve sportif faaliyetlerMADDE 25- (1) Kurumlar yıllık iş takvimine ilişkin aşağıdaki hususlara dikkat ederler:a) Öğrencilerin kişisel, sosyal, sanatsal, kültürel ve sportif gelişimine katkı sağlamak amacıylaseminer, açıkoturum, konferans, gezi, spor müsabakaları, sergi, sanat çalışmaları ve benzerifaaliyetler planlanarak iş takviminde belirtilir ve ilan panolarında duyurulur.b) Spor odası/salonunun kullanımı için sorumlu personel istihdam edilebilir. Bu alanın kullanımusul ve esasları kurumda ilan panosunda veya spor salonunun girişinde duyurulur.c) Kurumda televizyon salonu, konferans/toplantı salonu, spor alanları, yüzme havuzu,hamam/sauna gibi bölümler isteğe bağlı olarak açılabilir.ç) Gezi ve benzeri etkinlikler için ücret alınacaksa faaliyet öncesi belirlenir ve duyurulur.d) Ortaokul/imam-hatip ortaokulu ile ortaöğrenim öğrencilerine yönelik kurum dışındayapılacak faaliyetlere katılım için faaliyetlerden önce telefon, sms, e-posta gibi iletişimaraçlarıyla veli bilgilendirilir. Ayrıca kurumun bağlı olduğu millî eğitim müdürlüğüne de bilgiverilir. 230

19.BÖLÜM PROTOKOL KURALLARI Recep Çetinkaya1. Protokol Protokol / Fransızca “Protocole”: “Resmî ilişkilerde ve törenlerde önde gelme hakkıve törensel davranış konusunda uyulması gereken kurallar bütünü”1. Protokolün Amacı Düzeni bozmak değil, varsa düzensizliğe son vererek toplumsal ilişkilerin gelişmesinisağlayan nezaket ve karşılıklı saygı ortamını yaratmaktır. Bir Yöneticinin Başarısının 1/3’ünübilgi ve becerisi (işi), 1/3’ünü kişiliği, 1/3’ü ise temsil niteliği (protokol) oluşturur. Başarı,protokolde gizlidir.Protokol Kurallarının Uygulandığı Kamusal Yerler: 1. Yöneticilerin makam odaları, 2. Resmi otomobiller, 3. Resmi toplantılar, 4. Resmi törenler, 5. Resmi davet ve ziyafetler. 231

Protokol ve sosyal davranış kurallarının temeli saygı ve nezakettir. Kamusal ve sosyalyaşamda; konuklara (davet edilenlere), üstlere, hanımlara saygı ve nezaket esastır. Protokol kişiye, kuruma ve devlete hak ettiği ve lâyık olduğu saygı ve itibarıgöstermektir. Bir kişinin protokol ve sosyal davranış kurallarına önem vermemesi ve bunlarauymaması; önce kendisinin, sonra taşıdığı unvanın, çalıştığı kurumun ve temsil ettiğimakamın itibarını düşürür. Kamusal yaşamda her davranışın bir anlamı ve yorumu vardır. Kamusal yaşamdadavranışlar; Üst’e, ast’a ve eşite karşı daima farklıdır. 1. Üst’e karşı saygı, 2. Ast’a karşı üstünlük, 3. Eşite karşı karşılıklılık ve nezaket esastır. Yönetici ziyaretçiye çay/kahve ikram ettiğinde, yöneticinin çay/kahve içme süresi ziyaretçiye ayırdığı süreyi gösterir. 4. Bayrak Protokolü 1. Türk Bayrağı 10 Kasım günü TBMM hariç her yerde yarıya çekilir. 2. Yas alameti olmak üzere yarıya çekileceği diğer haller ve zamanlar Başbakanlıkça ilan edilir. Yasaklar: 3. Türk Bayrağı; yırtık, sökük, yamalı, delik, kirli, soluk, buruşuk veya layık olduğu manevi değeri zedeleyecek herhangi bir şekilde kullanılamaz. 4. Resmî yemin törenleri dışında her ne maksatla olursa olsun masalara, kürsülere örtü olarak serilemez. Oturulan ve ayakla basılan yerlere konulamaz. Bu yerlere ve benzeri eşyaya bayrağın şekli yapılamaz, elbise ve üniforma şeklinde giyilemez. 5. Hiçbir siyasi parti, teşekkül, dernek vakıf ve tüzükte belirlenecek kamu kurum ve kuruluşları dışında kalan kurum ve kuruluşun amblem, flama ve benzerlerinin ön ve arka yüzünde esas veya fon teşkil edecek şekilde kullanılamaz. 6. Türk Bayrağına sözle, yazı ve hareketle veya herhangi bir şekilde hakaret edilemez, Bayrak yırtılamaz, yakılamaz, yere atılamaz, gerekli özen gösterilmeden kullanılamaz. 7. Bayrak töreninde konuşmalar İstiklal Marşı söylenmeden önce bitirilir. 8. Bayrak konuşmacının sağ arka tarafında bulunur. 9. Makamlarda masanın arkasında sağ tarafta bulunur. 10. Bayrağımıza hiçbir şekilde saygısızlıkta bulunulamaz. 232

11. Giyim Protokolü 12. Temiz, sade giyinmek, bakımlı görünmek önemlidir. 13. Bulunulan yere ve ortama göre giyilecek kıyafet değişir. 14. Resmi toplantı ve törenlerde koyu renk (lacivert veya siyah) takım/döpiyes; düz renk gömlek, giysiyle uyumlu çorap ve ayakkabı giyilmesi gerekir. (Kahverengi arazi rengidir, resmiyeti azaltır. ) 15. 3 düğmeli cekette, alttaki düğmenin açık bırakılması daha uygun olur. 16. Gömlek beyaz olmalıdır. Açık mavi tonları da olabilir. 17. Gömlek tek renk ise kravat çizgili olabilir. Gömlek çizgili ise tek renk kravat takılmalıdır. 18. Takım elbiseyle ince çerçeveli, spor kıyafetlerle kalın çerçeveli güneş gözlüğü kullanılmalıdır. 19. Manşetli gömlekler özellikle yemeksiz toplantılarda daha iyidir. 20. Kravatın boyu, kemer tokasını kapatacak şekilde olmalıdır. 21. Ayakkabı bağcıklı olmalıdır. 22. Giyimde ayakkabı, çorap, kemer, çanta ve kravatın uyumu şarttır. 23. Kravat, ayakkabı, saat ve tek taşlı yüzük bir kültür ve statüdür.5. Tanışma, Tanıştırma, Tokalaşma Protokolü 24. Unvan ve isimlerin söylenmesi gereklidir. 25. Tanışma veya tanıştırmanın zamanı önemlidir. 26. Tanıştıran kişi daima ayakta kalmalıdır. 27. Oturan erkek, kiminle tanıştırılırsa tanıştırılsın ayağa kalkmalıdır. 28. Yeni gelenler var olanlara; 29. Erkekler bayana(Devlet Bşk. ve Cumhurbaşkanı hariç) 30. Astlar üstlerine, 31. Küçükler büyüklerine, 32. Gençler yaşlılara tanıştırılır. 33. Bir yere girdiğinizde önce kendinizi tanıtın. 34. Kendinizden üst birine ve eşine unvan ve görevinizi de söyleyin. 35. Protokolde ve resmî ilişkilerde el ve yanak öpme yoktur. 233

36. Tek kişi, kümelere tanıştırılır, kümelerdeki her kişi ile tek tek tanıştırılmaya gerek yoktur. 37. El sıkmada ilk davranış, daima büyükten ve üst rütbeliden gelmelidir. 38. Kadınla el sıkışırken, önce kadın el uzatmalı, erkek karşılık vermelidir. Uzatılan el havada kalmamalıdır. 39. El sıkarken gücünüzü göstermeyin, karşınızdakinin gözüne bakın. 40. Eldiven varsa çıkarılmalıdır. 6. Selamlama Protokolü 41. Her türlü selamlamalarda genel kural, 42. Ast üstü, 43. Erkek bayanı, 44. Ayrılan kalanları, 45. Gelenler var olanları selamlar. 46. Üstlerinize, eş düzeydekilere önce siz selam verin, astlarınızın selamlarını da alın. 7. Yazışmalar 02 Şubat 2015 tarihli ve 29255 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “ResmîYazışmalarda Uygulanacak Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik”Resmi mektuplarda genellikle “Sayın” ile başlanıp “Saygılarımla” ile bitirilmelidir Resmi Yazılarda: 1. Yazışma yapan makamlar arasındaki hiyerarşi yönünden, alt makamlara “Rica ederim. ”, üst ve aynı düzeydeki makamlara “Arz ederim. ” ibaresiyle bitirilir. 2. Üst, aynı düzey ve alt makamlara birlikte dağıtımlı olarak yapılan yazışmalarda “Arz ve rica ederim. ” ibaresiyle bitirilir. 3. Gerçek kişileri muhatap yazışmalarda “Saygılarımla. ”, “İyi dileklerimle. ” veya “Bilgilerinize sunulur. ” ibareleriyle bitirilebilir. 1. Yönetim dilinde “rica etmek”, emir vermektir. 2. Üstlere ve denklere arz; 3. Astlara rica edilir. 234

4. Eş düzeyde olduğu halde, “rica ederim” ifadesi kullanarak yazı gönderen bir kuruluşa, karşılıklılık ilkesi gereğince, “rica ederim” ifadesiyle; “arz ederim” ifadesiyle yazı gönderen eş düzeydeki bir kuruluşa da “arz ederim” ifadesiyle cevap verilir. 5. Tek kuruluşa gönderilen yazıda hiçbir zaman “arz/rica ederim” veya “arz ve rica ederim” denmez. Sadece “arz ederim” ya da “rica ederim” denir. “Arz ve rica ederim” yalnızca dağıtımlı yazılarda kullanılır. 6. Bir yazıda “arz” veya “rica” konusunda sorun olduğunda “saygılarımla rica ederim” demek sorunu çözer. 7. Adli ve askeri kuruluşlara daima arz edilir. 1. İmza 1. İmza daima ad ve soyadın üstüne atılır. 2. İyi bir imza okunabilen ve kişiyi temsil eden imzadır. 3. Önemli yazılar, onaylar ve kararlar daima lacivert mürekkepli dolma kalem ya da imza kalemi ile atılır. 4. Kurumlar arası yazışmalarda imza konusunda düzey eşitliği ve denklik esastır.Müdürün imzasıyla gelen bir yazı müdürün imzasıyla;Genel müdürün imzasıyla gelen bir yazı da Genel Müdürün imzasıyla cevaplandırılır. 9. Hitabet 1. Hitapta genel kural, söze büyük olan başlar, konuyu o seçer ya da değiştirebilir. 2. Sözlü iletişimin başlaması ve kurulmasında bayanların önceliği vardır. 3. İnsanlara, isimleriyle ya da unvanlarıyla hitap etmek gerekir. 4. Bir topluluğa hitap ediliyorsa, önce oradaki en üst olana, sonra sırasıyla diğerlerine hitap edilmelidir. 5. Resmî konuşma yaparken “ben” yerine “biz” denmeli, kurum parantezinde konuşmaya devam edilmelidir. 6. Başkalarına “siz”, “lütfen” diyerek hitap edilmelidir. “Sen” diyebilmek için samimiyet olmalıdır. 7. Eş düzeydekilere ve astlarınıza adıyla “Nejla Hanım”, unvanıyla “Müdür Bey”, soyadıyla “Sayın Korkmaz” ya da “Sayın Daire Başkanı” gibi hitap edin. 235

8. Üstlerinize ve eş düzeydekilere “Beyefendi/Hanımefendi” deyin. 9. Ast konuşurken üst söze girerse ast hemen konuşmasını keser. Astlar izin istemeden konuşmamalıdır. 10. Üst konuşur ast dinlerken, onu dinlediğinizi belirtmek için ara sıra “evet” “evet efendim” denilmelidir. 11. Milli Eğitim Müdür Yardımcısına normalde \"Müdürüm\" denilir. Ancak İl Milli Eğitim Müdürünün yanında \"Sayın Müdür Yardımcım\" denilmelidir. 12. İl Milli Eğitim Müdürü Sayın Vefa BARDAKÇI, 13. Eski Ankara Valilerimizden değil Ankara eski Valilerimizden10.Telefon Konuşmaları 1. Alo diye telefon açılması manalı değildir. 2. Telefon açtığınızda önce kendinizi tanıtmakla söze başlayın. 3. Telefonu kim açtı ise onun kapatacağını unutmamalı. 4. Üst ile konuşurken önce üstün telefonu kapatması beklenmeli. 5. Eş düzey ve üst ile görüşmeye başlarken ve görüşme sonunda saygı ifadesi kullanılmalı. 6. Üstler sekreter aracılığı ile aranmamalı. 1. Üstünüzle konuşurken, ondan önce telefonu kapatmayın. 2. Üstünüz ve eş düzeydekilere, telefon görüşmesinin başında ve sonunda saygı sunun.11.Araç Protokolü 1. Aracı şoför kullanıyorsa protokol makamı aracın sağ arka köşesidir. Üst burada oturur. 2. Ancak, makamdan üst biri ya da konuk araca bindiğinde arka sağ ona bırakılır. 3. Bir yere gidildiğinde, varsa ev sahibinin aracına binilmelidir. 4. Üstün eşi sol koltukta oturur; ancak önce inecekse trafik durumuna göre sağda da oturabilir. 5. Üstünüzü aracınıza aldıysanız, o inerken sizin de inmeniz gerekir. 6. Resmi otomobile binerken önce üst, sonra kıdemsiz biner; inerken önce üst iner. 7. Resmi aracı kullanan üstümüz ya da eş düzey meslektaşımız ise şoför mahalline geçeriz. 236

12.Karşılama Uğurlama 1. Karşılama ve uğurlamada katılanlar kıdem ve makamlarına göre protokoldeki yerlerine dizilirler. Karşılamada varsa onur kıtasından önce, uğurlamada ise kıtadan sonra yerlerini alırlar. 2. Karşılamada ve uğurlamada, töreni kabul eden kişi (konuk), sağda görülecek biçimde yer alınır. 3. Üstleri uçaktan ya da otomobilden indiklerinde karşılarken başta kıdemli sonra kıdemsizler, uğurlarken de önce kıdemsizler sonra kıdemli yer alır. 4. Uçağa binerken önce küçükler biner, inerken üst olan iner. 5. Karşılamada en üst olan, konuğa ilk önce “hoş geldiniz!” der ve elini sıkar. 6. Uğurlamada ise, ilk önce ast olan “Güle güle” der, en üst olan da en son “Güle güle” der ve elini sıkar. Yani konuk, en son en üstte “hoşça kalın” der ve elini sıkar. Elini sıkarken önce el uzatma hakkı üst olanındır. 7. Ev sahibi önden gider. Ancak önde yol gösteren biri varsa ya da bilinen bir yere gidiliyorsa/giriliyorsa ev sahibi konuğun ya da üstün soluna geçerek yürür ve buyur eder. 8. Üst, odanın kapısında değil, binanın kapısında karşılanmalı ve uğurlanmalıdır. 9. Eş düzey ise odanın kapısında, ast konuk da odada ayağa kalkarak ve elini sıkarak karşılayıp uğurlanmalıdır. 10. Uğurlamalarda üst salonu terk etmeden kimse salonu terk etmemelidir. Üst otomobile kadar uğurlanır. Araba hareket etmeden geri dönülmemelidir. Karşılamada uygulanan kurallar uğurlama için de geçerlidir. 13.Ziyaret – Görüşme Astın ziyareti sırasında oturacağı koltuk; üst yöneticinin makamına yakın ve uygun olankoltuktur. İçerdeyken üst birisinin gelmesi ile kalkarak bir koltuk geriye gitmek gerekir. Eğer üst makama birden çok kişi ile gidilmiş ise; düzey ve kıdeme göre sıralanmalı veen kıdemli olan üst yöneticiye en yakın oturmalıdır. Üstün astı ziyaretinde ilke olarak ast makam koltuğunda oturmayarak konuk koltuğuna,yani konuk karşısında oturur. 237

Sizden alt düzeydeki kişileri makam koltuğunuzda oturarak kabul edin. Ancak eşdüzeydekiler yaş, kıdem ve diğer yönden sizden üst iseler, onları konuk koltuğunda oturarakkabul etmek saygıyı gösterir. 1. İlke olarak, saygı duyduğunuz kişilere eşit düzeyde oturun. Bunun için odanızda olanaklıysa bir eşitliğin göstergesi olan bir yuvarlak masa ve konuk koltukları olan bir yer hazırlayın. 2. İkramları (Örneğin çay) önce konuğunuza (en büyüğünden başlamak üzere) sunun/sundurun. En son size sunulmalıdır. 3. Göreve yeni başladığınızda kutlamaya gelenlere ikramda bulunun, size gelenlerle ilişkileri sürdürmek teşekkür etmek, iade-i ziyarette bulunmak için isimleri not edin. Gelemeyecek durumda olanlara siz gidin ve kendinizi tanıtın. 4. Sizden sonra atanan akran ve üst yöneticilere de kutlama için önce siz gidin. Üstümüz görüşmenin sonunda “MEMNUN OLDUM TEŞEKKÜR EDERİM” derse,el sıkmak için elini uzatırsa GİTMEMİZ GEREKTİĞİNİ anlamalıyız. 14.Tören Organizasyonları, Protokol Kuralları, Program Sunum Teknikleri Tören Nedir: Kamusal yaşamda, devlet ve hükümet adamlarının ve üst düzeyyöneticilerin davetli olarak katıldıkları en önemli biçimsel etkinliklerdir. A) DEVLET TÖRENİ: Cumhurbaşkanı’nın katıldığı törenlerdir. a. TBMM açılışı, b. Cumhurbaşkanı’nın ant içmesi ve göreve başlaması, c. Devlet ve hükümet adamlarının ziyaretleri, d. Resmi Heyet Ziyaretleri, e. Atatürk’ün ölüm yıldönümünü anma programları. B) RESMİ TÖREN: Başbakan veya Bakanların, Mülki, Askeri, Adli ve Akademikzevatın, Vali ve Kaymakamların katıldığı törenlerdir. 1. Ulusal ve Resmi Bayramlar 2. Başbakan ve Bakanların görev devir teslimleri 3. Mahalli Kurtuluş Günleri 4. Anıtlara Çelenk Koyma 5. Kurumsal Törenler (temel atma, açılış, kapanış, kutlama, diploma vb. ) 6. İmza Törenleri 7. Karşılama ve Uğurlama Törenleri 238

C) DİĞER TÖREN ÇEŞİTLERİ: 1. Dini Törenler 2. Dini Bayramlar 3. Yeni Yıl Kutlamaları 4. Nikâh Törenleri 5. Cenaze Törenleri15. Resmî Program 1. Kamusal yaşamda kurumsal, ulusal, özel anma ve kutlama günlerinde tüm etkinliklerde oluşturulan biçimsel akış düzenlemeleridir. 2. Tören bir bütünü kapsar. Program bu törenin akış düzenidir. 3. Resmi Program törenler dışında da düzenlenebilir.16. Törensel Resmi Konuşma ve Sunuş Kuralları 1. Kamusal yaşamda düzenlenen tören, resmi açılış ve kapanış programları, konferans ve kongrelerde, toplantılarda vb. sunuş, hitap, selamlama ve konuşma konusunda belli protokol kuralları vardır. Bu kurallara uymak gerekir. 2. Zira çok özenle hazırlanan bir tören veya program, sunucunun bilgisi ve becerisi oranında başarılı olur veya olmaz. 3. Törene ya da programa katılan en üst düzey protokol salona girerken sunucu anonsunu edebilir. “Valimiz Sayın Ercan TOPACA, şu anda tören alanımızı onurlandırmışlardır. Kendilerine HOŞGELDİNİZ diyor,saygılarımızı sunuyoruz. ” 4. Protokol yerini aldıktan sonra sunucu “Başlayınız” komutunu alıp hitaba başlar. 5. Hitap sırası büyükten küçüğe olur. Sayın Bakanımız Sayın Valimiz Bakanlığımızın Sayın …. üst düzey yöneticileri İlimizin ve ilçelerimizin Sayın Eğitim Yöneticileri ve Eğitimciler Değerli Konuklar Cumhurbaşkanı ve Başbakanın kendileri ya da eşlerinin katıldığı tören ya da programlarda başka hitap yapılmaz. 1. Sayın Cumhurbaşkanım veya Başbakanımızın değerli eşleri Sayın Hanımefendi, 239

2. Hitaptan sonra HOŞGELDİNİZ demek gerekir. Bunun için konu içeriği çok önemlidir. Sunucu konuyu, toplantının ya da törenin yapılma amacını içeren bir «Hoş geldiniz» cümlesini özenle kurar.3. Program protokolde en üst makama arz edilir:4. Sayın Bakanım Tören Programını arz ediyorum:  Saygı duruşu-İstiklal Marşı,  İl Milli Eğitim Müdürümüzün Konuşmaları,  Valimiz Ercan TOPACA’ nın Konuşmaları,  Milli Eğitim Bakanı Sayın İsmet YILMAZ’ın Konuşmaları,  Müzik dinletisi,  Kapanış.  Arz Ederim.5. Hemen ardından - ki mutlaka olur -- Saygı Duruşu ve İstiklal Marşına davet eder.  Sizleri, Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşları, Şehitlerimiz, meslek Şehitlerimiz ve merhum tüm bilge kişilerin manevi huzurlarında saygı duruşuna hemen ardından İstiklal Marşımızı hep birlikte söylemeye davet ediyorum. Arz ederim.6. Sonrasında genelde Protokol Konuşmaları yapılır. Bu konuşma sırası da küçükten büyüğe doğru olur. .  Bölge Müdürü  Genel Müdür  Vali  Bakan7. Sunucu, konuşmacıları kürsüye davet ederken günün anlamına uygun, etkili ve güzel sözler kullanabilir. Konuşmacılar yerlerine otururken kendilerine teşekkür eder. Ancak Vali ya da Bakan yerine oturmadan teşekkür etmemek gerekir, yerine oturması beklenir.8. Sonrasında tüm protokol üyelerine teşekkür edip yerlerine alınır. Eğer programda halk oyunları, tiyatro gibi herhangi başka bir uygulama yoksa program 240

sunucunun kısa bir konuşması ve teşekkürleri ile kapanır ama uygulamalar varsa onlarda anons edilir gösterilerin bitiminden sonra teşekkür edilip protokol uğurlandıktan sonra, program sunucu tarafından kapatılır. 9. Sunucu hemen ortadan kaybolmaz kürsüsünde bir müddet bekler zira Vali vb. devlet büyükleri çağırıp teşekkür etmek isteyebilirler.KaynakçaMEB Halkla İlişkiler ve Organizasyon Hizmetleri, “Protokol Ve Görgü Kuralları”, Ankara,2011 20.BÖLÜM AİLE İLE İŞ BİRLİĞİ VE İLETİŞİM Semra Apakkan22 Aile ile Etkili İletişim İletişim Nedir? İnsanlar sosyal bir varlık olduğu için, içinde bulunduğu topluma ayak uydurmakzorundadır.22 Md.,Yenimahalle Rehberlik ve Araştırma Merkezi 241

İletişim= mesaj + yanıt’ tır. İki insanın birbirlerini beş duyularının her hangi biriyle fark ettikleri anda ‘’iletişim’’başlar. İletişim bilgi, fikir, duygu ve düşünceleri kapsayan anlamların semboller aracılığı ileanlatıldığı bir süreçtir. İletişimin gerçekleşmesi için 7 unsur vardır. Bunlar, (Tutar, Yılmaz,Erdönmez 2003). 1. mesajı ileten = Kaynak 2. mesaj yani ileti 3. mesajı alan yani hedef 4. Kanal mesajın iletildiği yer (ortam) 5. Mesajın nasıl kullanıldığı 6. Geri besleme ( dönüt) yani alınan mesaja verilen tepkiyi karşı tarafa iletme 7. Gürültü (mesajın iletilmesini engelleyen her türlü faktör) Ekili bir iletişimin oluşabilmesi için: 1. Empati kurmak: Kendisini karşısındakinin yerine koyarak onun duygu ve düşüncelerini doğru anlayabilme yetisidir. Empati yeteneğini sonradan kazanabilmenin yolları:  Duygusal içerik  Beden dili 2. Etkili konuşma: Bakışlar, ses tonu, konuşma hızı, sesin yüksekliği konuşma sırasında takılan tavırlar. 3. Ben dilini kullanmak: Günlük yaşamda karşımızdakine yönelik olumsuz, kızgın duygularımızı dile getirmek için çoğunlukla ‘’ sen zaten hep böylesin’’ ,’’ çok anlayışsızsın ‘’ gibi dilin hâkim olduğu ifadeleri kullanırız. Sen dili ile gönderilen mesajların istenilmeyen davranışların ortadan kaldırılmasına çok az etkisi olmaktadır. Ben dilinin etkili olabilmesi için üç öğe içermelidir; 1. Sorun olan davranışın açık bir tanımı yapılmalıdır. 2. Sorun olan davranışın kişi üzerindeki etkileri belirtilmelidir. 3. O davranışa yönelik duyguları ifade etmelidir. 4. Sosyal mesafe: Algılanan yakınlık derecesine göre arada bırakılan sosyal mesafedir. Mesafe bir kişi ile aramızdaki ilişkiyi belirlemesi açısından önemlidir. 1. Yakın mesafe: Çok samimi yakın ilişkiler kurduğumuz insanlar ile belirlediğimiz mahrem alandır. Örneğin bu bir anne, baba, eş olabilir. 2. Kişisel mesafe: İnsanlar kendilerini korumak, başkaları tarafından dokunulmamak için kişisel uzaklık koyarlar. Örneğin patronumuzla, iş arkadaşımızla vb. kişiler ile bu mesafeyi koyabilir. 3. Sosyal mesafe: Uzak bir mesafe alanıdır. İnsanlar sosyal bir varlık olduğu için daima iletişim içerisindedirler ve mesafe alanını kullanmaktadırlar. Örneğin; iş görüşmeleri, toplantılar, caddede yürürken vb. 4. Göz teması: Anlattıklarına önem veriyorum mesajını iletir. 5. Bekleme süresi: Cevap süresi için geçen zamanın artması ile verilen cevapların daha açıklayıcı ve üst düzeyde olduğunu gösterir. 242

6. Etkin dinleme: Bir kimsenin ilettiği sözlü mesajların arkasındaki sözel olmayan mesajları da doğru anlama işidir.İletişimde “Ben Dili” Ve “Sen Dili” Mesajlarının KullanılmasıBen Dili Sen DiliYaptığımdan memnun kalmadığında hevesim Yeter artık sürekli beni eleştirip durma..!kırılıyor çünkü bunu yapmak için çokuğraşmıştım.Yemek yemediğin zaman halsiz kalacağından Yemeğini bitirmeden masadan kalkmak yok..!endişe duyuyorumSeninle konuştuğum zaman beni Sen zaten hep böylesin, hiç dinlemiyorsun..!dinlemediğini düşünüyorum, çünkü benianlamıyorsun bu durum da beni üzüyor. Ben Dili: Özele ve o ana yöneliktir, gönderen kişinin duygu ve düşüncelerini içerir, gönderenkişinin duygularını içerir, gönderene yardım etme isteği uyandırır, özgüvene olumlu etkisivardır, iletişimi zedelemez, ilişkiyi güçlendirir, iş birliğine yönelik istek uyandırır, sorumlulukduygusunu geliştirir, atılgan kişilikli bireyler yetiştirir. Sen Dili: Öfke ve nefret gibi olumsuz duygular uyandırır, çekingen ya da saldırgan insanlaryaratır, iletişimi zedeler, ilişkiyi zedeler, sorumluluk duygusunu geliştirmez, işbirliğine karşıdirenç yaratır, kişiliğe yöneliktir, bütüne ve genel olana yöneliktir, karşımızdaki kişi ile ilgiliolumsuz değerlendirmeler içerir, karşımızdaki kişinin özgüvenini zedeler. Sözsüz ve Sözlü İletişim Sözsüz İletişim: a) Sesli (sözsüz); Hımm, yaa, şişt..! gibi b) Sessiz ( sözsüz) ; Beden dilini kullanma, jest ve mimikler c) Nesneler ile yapılan iletişim; giydiklerimiz, takılarımız, saçlarımız, kullandığımızrenklerin iletişime olan etkileridir. Sözlü İletişim: Dinleme ve konuşma sözlü iletişim unsurlarıdır. İletişime Engel Olabilecek Davranışlar Nelerdir? Kişinin iletmek istediği duygu ve düşünceleri tam olarak karşı tarafa aktaramamasıdurumunda bir takım engeller meydana gelir. 243

İletişim Engellerine Neden Olan Unsurlar Emir vermek, gözdağı vermek, ad takmak, alay etmek, nutuk çekmek, öğreten adamolmak, tehdit etmek, yargılamak, suçlamak, önerilerde bulunmak, iltifat etmek, övmek, onunadına çözüm getirmek, göz iletişimi kuramamak, aynı hizada olmamak, ahlak dersi vermek,yorumlarda bulunmak, karşılaştırmalarda bulunmak, başka şeylerle ilgilenmek.. İletişimde Güç Kullanmak Güç, kişinin fiziksel, zihinsel, maddi, manevi vb. sahip olduğu bir şey olduğundaolumlu bir değer taşır. Güç bu anlamda istenilen bir olgudur fakat gücün başka bir kişi üzerindekullanılması başka bir anlam taşır. Birinin üzerinde güç kullanmak, sahip olduğumuz güçlü yönlerimizi başkalarınıkıracak, zedeleyecek ve onları güçsüzleştirecek şekilde kullanmak demektir. Örneğin; birkonuda bilgi sahibi olmak, fikir yürütebilmek, ekonomik, fiziksel ve duygusal olarak çeşitligüce sahip olmak maddi ve manevi bir güce sahip olmak demektir. Ama bu becerilere sahipkişi, diğerini kontrol etmek, yönetmek, incitmek için yani onları bu eksikliklerinden dolayıaşağılayacak şekilde kullanırsa, onlar üzerinde güç kullanıyor demektir. Güç istenmeyen,zorlayıcı şekilde kullanıldığında insanlarda korku, öfke, üzüntü, pişmanlık, çaresizlik, acıma vedeğersizlik gibi duyguların yaşanmasına neden olur. Kimse kontrolü dışında olan, nedeni belliolmayan ve zarar gördüğü bir güç karşısında kendisini iyi hissetmez. Gücü olumlu şekilde kullanmak, bilgi ve beceri alanını diğerini güçlendirmek içinkullanmak; takdir etmek, güven vermek olumsuz bir davranışta kişiliği değil ama davranışıeleştirmek, uygun yerde sınır koymak gücün olumlu kullanımına örnek verilebilir. İletişimde Yaşam Pozisyonları Yaşam pozisyonu ( + , - ) ise:…………..‘’ Ben iyiyim’’………….‘’Sen iyi değilsin’’ Karşıdaki kişiyi bizden daha önemli görür, kabul eder ve algılarız. ‘’ o benim için çokgüçlü, çok zeki ‘’ dersiniz. Kontrolü karşıdaki kişiye bırakırsınız. Yaşam pozisyonu ( - , + ) ise:……………‘’ Ben iyi değilim’’……………‘’ Sen iyisin’’ Karşıdaki kişiyi değersiz, önemsiz ve yetersiz olarak algılarsınız. Karşıdaki kişi ileiletişime girdiğinizde ‘’ benim dediğim doğru, o ne anlar bilmez’’ dersiniz. Kontrolü hepelinizde tutmak istersiniz. Yaşam pozisyonu ( -,- ) ise:………….‘’Ben iyi değilim’’…………..‘’Sen iyi değilsin’’ 244

Karşıdaki kişiyi de kendinizi de zayıf ve yetersiz algılarsınız. Bu kişi ile kuruduğunuziletişimde ‘’ Bu durumu düzeltmeye ne benim ne de onun gücü yeter ‘’ der ve boş verirsiniz.Boş verir ve bırakırsınız. Yaşam pozisyonu (+,+ ) ise:‘’Ben iyiyim’’‘’Sen iyisin’’ Karşıdaki kişinin de sizin de değerli olduğunu kabul edersiniz. Bu kişi ile kurduğunuzilişkide ‘’Biz birlikte iyiyiz, bu ilişkide her ikimizin de değeri var ve sorun olursa da birlikteçözebiliriz’’ dersiniz. Açık iletişim ve işbirliğini bu pozisyonda sağlarsınız. Hangi Yaşam Pozisyonu? Ben ancak çocuklarımı memnun edersem iyi bir anne, baba olurum.( - , +) Ona bağırdığım için kendimi kötü hissediyorum,ama o da bunu hakketmişti. (-, - ) Evde hepimiz fikirlerimizi söylediğimizde sorunlarımızı rahatça çözebiliyoruz.( +, + ) Çocukların ailenin davranışını etkilemelerine izin vermemek gerekir,onlar sonuçta anneve babalarını dinlemek zorunda.’’ ( +, - ) Davranışlarımızda Yaşam Pozisyonumuz Çocuklar ve gençler ile iletişimde anne baba olarak her zaman ( +, + ) davranmakmümkün değildir.Ancak ilişkiyi (+ , +) tutmak ve tutum olarak da bunu sergilemek gereklidir. Örneğin ‘’ Benimle bu ses tonu ile konuşmanı istemiyorum, şimdi git sakinleş veardından gel konuşalım.’’ diyen bir ebeveynin görünüşte ( + ,- ) davranış sergilediği görülse deçocuk ile sonradan konuşacağını belirtmesi, uygun davranışı göstermeye niyeti olmasıpsikolojik niyet olarak ( +, +) ‘ dır. AİLE TUTUMLARI Anne ve babalar çocuklarını yetiştirtirken disiplin amacı ile çeşitli tutumlar sergiler. İstenmeyen davranış yapıldığında kullanılan tutumlar: 1. Baskıcı Tutum: Çocuk üzerinde güç kullanarak anne ve babanın istediğini zorla yaptırmasıdır. Aşırı korumak, kontrol etmek, akıl vermek, tehdit etmek, sevgiyi esirgemek, maddi ödül baskıcı tutum yöntemleridir. Çocuk bu tutum sonucunda korkar, üzülür, kendini değersiz hisseder. Aile bir süre sonra kendini sergilemiş olduğu bu tutum sonucunda çaresiz hisseder, pişmanlık hissedebilir ve bunun ardından çocuğun göstereceği istenmeyen davranışa karşı ilgisiz bir tutum gösterebilir ya da tavizkar davranabilir. 2. Tavizkar Tutum: Bu tutum sonucunda çocuk, yapay bir özgürlük ve güç yaşar. Ağlama, kaba kuvvet yolu, şantaj yöntemi ile sorunlarını çözmeye çalışır. 245

İstekleri gerçekleşmediğinde içine kapanabilir, küsebilir ve anne babasının da diğer insanlar gibi hak ve ihtiyaçları olduğunu fark edemez. Anne ve baba kendini bu durum karşısında yetersiz hissedebilir ve bir süre sonra çocuğa karşı öfke duyabilirler. 3. İlgisiz Tutum: Bu tutum sonucunda çocuk kendisini mutsuz, değersiz, yetersiz hissedebilir. Anne baba rehberliğinden yoksun çocuk yaşam için gerekli becerileri kazanamaz, gelecekte yaşayacağı ilişkiler içinde sorunlar yaşayabilir. Anne ve baba çocukla bir iletişimde olmadığı için çocuğunun ne yaşadığını bilemez. Sağlıklı bir ilişkiyi çocukları ile kuramazlar. 4. Yetkin Tutum:Yetkin tutumda anne baba çocuğu olumlu iletişim ve disiplin yöntemlerini kullanarak yetiştirdiği aile tutumudur. Aile birbiri üzerine güç kullanmaz ve birbirlerinin ihtiyaçlarına karşı ilgisiz kalmazlar. Doğru zamanda doğru ilişki kurarak çocuğun gelişimi için gerekli desteği verirler. Ailedeki herkesin duygu ve düşüncelerine önem verilir, dinlenir ve önemsenir. Çocuğa hem evet hem hayır ile ilgili nedenini açıklar ve hayır dediği zaman ona seçenekler sunar. Yetkin tutum içinde anne baba çocuğa uygun sınırlar, kurallar koyarak çocuğu korur, sorun çözme becerisi kazandırılır, çocuk hem anlatır hem de ailesini anlar. Anne ve baba çocuğa güven duyarak ve bunu hissettirerek onun kendine güvenini artırır. Kaynak: (7-19 Yaş Aile Eğitimi Programı) BEDEN DİLİNİN KULLANIMI VE DÖRT TEMEL DAVRANIŞI Araştırmalara göre iletişim sürecinde yüz ifadelerinin % 55, ses tonunun % 38 vesözcüklerin % 7 gibi bir ağırlığı ortaya çıkmıştır ( Özer,2001).Beden dilinin dört temeldavranışı göz hareketleri, kol ve bacak hareketleri, baş ve yüz hareketleridir. Jestler ve Mimikler Jest ve mimik düşünce ve duygu ürünüdür. Yüz kaslarının anlatım amaçlı kullanımımimikleri; baş, el, kol, ayak, bacak ve bedenin kullanımı da jestleri oluşturur. Jest ve mimikler ‘’ esas ‘’ ve ‘’ ikincil ‘’ olarak ayrılır: 246

Esas jest ve mimikler; düşünce ve duygularımızı destekleyen, onları somutlaştırılanhareketlerimizdir. Örneğin; sohbet sırasında göz kırpma, baş sallama, kolları açma gibi işaretve hareketler iletmek istediğimiz ve programladığımız bir mesajı içeren jestlerdir. İkincil jestler: Hapşırmak gibi aniden kontrolümüz dışında gelişen ve anlatıma katkıdabulunmayan hareketlere ikincil jestler denir. Esas jestler: Baş ile selam vermek, el sallamak gibi hareketlere esas jestler denir.Başlangıçtan bitişlerine kadar iletişimin bir parçasıdır. Kaynak : ( Dr. Nihat çalışkan, Engin Karadağ, Figen Çalışkan. ) Eğitim, iletişim veöğretmenin beden dili) Anlatım jestleri: Özellikle yüz ifadelerinde ortaya çıkar, mutlu olduğumuzdagülümsemek, hüzünlü olduğumuzda duygu durumunun yüze vurması buna bir örnektir. Sosyal jest ve mimikler: Durum gereği olduğumuzdan çok daha mutlu veyahissettiğimizden çok daha üzüntülü yüz ifademiz bir sosyal mimiktir. Örneğin canımız çoksıkkın iken bir toplantıda gerçekte hissettiğimizden çok daha farklı bir duygu haliniyansıtmamız buna örnektir. Kişinin bir topluluk karşısında el, yüz veya ses tonunu etkin birbiçimde kullanmak için takındığı tutum da yine sosyal jest ve mimikler olarak değerlendirilir. Mimik jestler: Taklit jestler diyebiliriz. 1. Tiyatroya özgü jest ve mimikler: izleyicileri hoşnut etmek için oyuncuların kullandıkları jestlerdir. 2. Taklit jestler: canlı ve ya cansız bir şeyin taklididir.( kedi sesi, fırtına sesi, insan sesi gibi…) 3. Şematik jestler: bütünü tanımlamaya yönelik jest ve hareketledir. ( ateş etme hareketi, olmayan bir bardak ile su içme hareketi…) 4. Teknik kod veya jestler: belirli bir meslek grubunun kendi aralarında kullandıkları jestlerdir.( polislerin, pilotların kullandıkları kendi aralarında oluşturdukları dilsiz alfabe de denilebilir.) Ergenler İle İletişim ve Ailenin Rolü Ergenler bu dönemde tedirginlik, güvensizlik hisseder. Kuruntuludur, yalnız kalmaisteği vardır, derslere ilgisizlik ve başarısızlık başlar, ev kurallarına ve okul kurallarına,otoriteye karşı gelmeye başlar, bencildir, saldırgan olabilir, dağınıktır, süse ve giysiyedüşkündür. Oda mahremiyeti ister, zaman zaman şiir, roman, günlük, yazar. Uzun uzun düşlerkurar, aileyi beğenmeme vardır, aileye karşı ters davranışlar sergiler, fikir tartışmalarına girer,model alma ve özdeşim kurma dönemi başlar. Ergenlerin bu dönemde ailelerine olanbağlılıkları azalır, hiçbir şeyi beğenmezler, sürekli şikâyet ederler, eleştirmeyi severler amaeleştiri almaktan hoşlanmazlar, boş vermişlik içindedirler, anne ve babasının düşüncelerinieskimiş bulurlar, aile içi çatışma yaşarlar ve isyankâr tutum takınmaya eğilimleri vardır. 247

Bu durumda nasıl iletişim içerisinde olmalıyız: Genellikle anne baba çocukları ile konuşurken kendi duygularından, ihtiyaçlarındanbahsetmezler. Bunun yerine öğüt verirler, düşüncelerinden bahsederler. Ergenler öğütverilmesinden hoşlanmazlar. Duygularınızdan bahsedin:Ergenle ve çocukla konuşurken ailenin kendi duygu ve ihtiyaçlarını da ifade etmeleriönemlidir. Böylece çocuk / ergen hem kendini değerli görür, kişi yerine konulduğunu anlar;hem de ailesini daha iyi anlar hem de kendisinin de yardım etme becerisinin olduğunu farkeder. Örneğin ; ‘’Bugün kendimi iyi hissetmiyorum seninle planladığımız gezi planı içinönümüzdeki hafta sonunu beklemeni istiyorum.’’ Ergenlerin düşüncelerini sorun ve düşüncelerine saygı gösterin: Eve alınacak herhangi bir eşya için de olsa onun da fikrini sormak kendisine saygıduyulduğunu hissettirecektir. Önce ihtiyaç ve duygunuzdan bahsedin: Çocuk / ergen ile konuşmaya ihtiyacınızı, duygunuzu söyleyerek başlamak çatışmayıengeller. Öğüt veya öneri sunmak için isteyip istemediğini sorun: Konuşma devam ederken ‘’ duymak istersen bir önerim var ‘’ diyerek sormak veöneriyi sunmak gerekir. Bazen de öneri yerine bir hikâye, öykü anlatmak işe yarayabilir. İletişimin asıl amacı anlaşılmaktır. Gerçek bir iletişimin içinde konuşulanları anlama vedüşünceleri söyleme vardır. İletişim ne söyleyeceğimizi, nerede ne zaman söylemenin dahauygun olduğuna karar vermektir. İletişim içeresinde göz kontağı kurarak, akıcı bir dil ilekonuşabilmek gerekir. Ergen ile iletişim kurarken; konuştuklarını baş sallayarak zaman zaman onaylamakgerekir, ailenin davranışlarda tutarlı olması gerekir. Bir gün doğru denilene başka bir günolumsuz tepki verilmemelidir. Gençler ile iletişimde başarılı olabilmek için; genci dikkatli venazik bir şekilde dinlemek gerekir. Genç ile konuşurken yetişkin biri ile konuştuğumuzdavranmak gerekir. Gencin ihtiyacı olduğunda onun yanında olacağınızı bilmesine izin verin,yargılamamak gerekir, anlattıklarına gülüp onu utandırmamak gerekir. Gençlere yönelik eleştiriler kısa ve öz olmalıdır. Onlara gerçekçi önerilerde bulunmakgerekir, duygularda samimiyet içerisinde davranmalı ve söyledikleri ciddiye alınmalıdır.İletişim içerisinde bulunurken bunu hissettirmelidir. Amaç onların hatalarını yakalamakdeğildir amaç onların doğrularını pekiştirmektir. Sevgi bir gereksinim ve ihtiyaçtır, sevginin davranışlara yeteri kadar yansıtılmamasıçocukta değersiz olduğu hissini uyandırır. Sıkı kurallar, sert koşullar, fiziksel yaptırımlarçocuğu içine kapanık veya pasif, kendine güveni olmayan biri, saldırgan ve kırıcı yapar. Sınırları ve özgürlükleri konusunda anne ve babaların çocuklarına bilgi vermesi gerekir.Sürekli denetim altında tutmadan yaşlarına uygun yeterli bir özgür alanı tanımak gerekir. 248

Güven duymak ve sorumluk vermek bunu da davranışlara yansıtmak gerekir. Anne ve babanıngüven duyduğunu hissettirmesi gerekir. Kızgınlık ve öfke duyulan bir ortamda konuşmak için sakinleşmeyi beklemek gerekir.Neden öyle olduğunu ya da neden öyle davrandığını ‘’ sormak yerine ‘’ ne olduğunu sormakgerekir. ’Onu olduğu gibi kabul ettiğimizi gösteren bir tutum içinde olmamız gerekir, ;aşağılamak, hakaret etmek yargılamak gençler ile olan iletişimde çatışma problemiyaratabilmektedir.Kabul İletileri İnsanların karşısındaki kişiyi kabul ettiğine dair verdiği sözlü ve sözsüz mesajlar kabuliletisidir. Kabul iletileri yaşamsaldır. Kabul iletileri alamadığımızda rahatsızlık yaşarız. Kadınlarev işi, çocuk bakımında kabul iletisi almak isterler fakat bu işler onların görevi oldukları içinçoğu zaman kabul iletisi almazlar.KABUL İLETİLERİ ………..KİŞİLİĞE YÖNELİK…………..DAVRANIŞA YÖNELİKOLUMLU Çok düzenlisin( Davranış belirtmeden Odanı toplaman hoşuma gitti olumlu kabul iletisi ) ( olumlu davranış belirtilerek verilen kabul iletisi)OLUMSUZ Çok dağınıksın ( davranış belirtmedenSeni uyarmama rağmen odanı verilen kabul iletisi) yine toplamamışsın( Olumsuz davranış belirtilerek verilen kabul iletisi) Davranışa yönelik kabul iletileri kişiyi eğitir. Kişiliğe yönelik olumlu kabul iletileri kişiyi besler fakat eğitmez Kişiliğe yönelik olumsuz kabul iletileri ilişkiye zarar verir Olumlu kabul mesajları ergenler için önemlidir, kendilerine ve ailelerine güvenleriniartırır. Ergen Çocuğumuza Nasıl Davranmalıyız Ailede bir sorun olduğunda gencin de görüşünü almak gerekir, onu sevinç veüzüntülerden uzak tutmak; onu soyutlamak ergeni yetişkinlikten uzaklaştırır. Özel hayatınasaygına göstermeli, odasına izin almadan girmemeli mahrem alanına saygı duymalı, ona aiteşyaları izinsiz almamalı ve karıştırmamalıyız. Tenkitte cömert olunduğu kadar övgüde de cömert olmalı, başka kişilerle kıyaslamayapılmamalı, onu olduğu gibi kabul ettiğinizi hissettirmelisiniz. Örneğin; sınavda düşük notalmış ve buna üzülen çocuğu eleştirmeden dinlemek; çocuğu rahatlattıktan sonra ‘’ sencebunun nedeni nedir, sınav notun ile ilgili ne yapmayı düşünüyorsun’’ sorusunu sormak onundüşünmesini sağlamak gerekir. 249

Ergen ile iletişimde SEN yerine BEN mesajları gönderin. Ergene iyi bir model olun, onunla konuşurken Ben senin yaşında iken gibi olumsuzsöylemlerden uzak durun, ondan yakınmaya başladığınızda unutmayın ki o model olarak ailesiile özdeşim kurmuştur. Unutmayın , ‘’Aile bir takımdır. Çatışma Tanımı ve Çatışma Türleri Çatışma; bir ya da birden çok sayıda kişinin bir konu üzerinde yaşadığı doğal biranlaşmazlık ya da gerginlik durumudur. Çatışma türleri: 1. Tartışma: Kişinin bilgi ve düşünceleri başkalarına uymadığı zaman ortaya çıkar, iki kişi anlaşmaya çalışır anlaşamayınca çatışma çıkar. 2. Kavramsal Çatışma: Kişinin zihninde bulunan bilgiye uymayan yeni bir bilgi öğrenmesi durumunda ortaya çıkar. İki düşüncenin birbiri ile uzlaşması gerekir. Kavramsal çatışma bilimsel merak uyandırır. 3. Çıkar Çatışması: Farklı amaçlara ulaşmak isteyen iki kişinin gösterdikleri davranışın veya çabanın birbirini engellemesi sonucu ortaya çıkar. 4. Gelişimsel Çatışma: Kişinin içinde bulunduğu gelişim dönemine bağlı olarak farklı beklenti ve isteklerinin içinde bulunduğu çevre ile çatışmasıdır.( gencin ailesi ile yaşadığı çatışma. Gençlerin yaşadığı çatışma örnekleri: Çocukların arkadaşları ile zaman geçirmek istemesi, anne ve babanın çocuğun evdeolmasını istemesi. Anne babanın gencin arkadaşlarını beğenmemesi, ona uygun arkadaşlar olmadığınısöylemesi, gencin “sen benim seçimlerime karışamazsın” demesi. Anne babanın “Sen bu işlere çocuk aklınla karışma”demesi ve çocuğun cevap olarak “Sizzaten beni hiç ciddiye almıyorsunuz.” söyleminde bulunması. 7-10 yaş arasında ihtiyaç çatışmaları yaşanır.11-14 yaşında ise çocuklar kendi içlerindekarmaşa, ikilem içindedirler.15-19 yaşında ise gençler kendi başlarına olmak isterler.Genellikle fikir çatışmaları yaşanır. Çatışma Çözme Yolları Kazan kazan ( anlaşma) yöntemi: İki kişi arasında uzun süredir devam eden bir çatışmavar ise ve her iki tarafta bunu sona erdirmek istiyorsa; a) Taraflar istek ve ihtiyaçlarını net olarak ortaya koyar b) İhtiyaçlar karşılıklı dikkate alınır, öneriler oluşturulur. c) Tarafların çıkan önerileri değerlendirmesi. d) İki taraf için de uygun önerinin seçilmesi. e) Karar verilen çözüm yolunda kimin ne yapacağının belirlenmesi f) Çözüm aşamasında belirli bir süre belirleyerek belirlenen çözüm yolunun uygun olup olmadığının test edilmesi. İletişimdeki en önemli unsur söylenmeyenleri duymaktır… 250


Like this book? You can publish your book online for free in a few minutes!
Create your own flipbook