üstüne cinayet. Kellesi kesilmedenönce “Hatıralarını kaleme almı .La Harpe: (1739-1803). Fransız air vetenkitçisi. Edebiyatla ilgili derslerini,Lycee ou Cours de LitteratureAncienne et Modeme (Lise veya Eskive Yeni Edebiyat Dersleri, 1799) adlıeserde topladı, edebiyat tarihinibütünü içinde ele alan ilk kitap.Tiyatroları bazen alkı lanmı , çokdefa ıslıklanmı ım Dü manlarındanbir air öyle der: “La Harpe’ı yılanabenzeten aldanır; yılan ıslık çalar,La Harpe ıslıklanır.” La manie de lalecture: Ossip-Lourie’nin 1915’teRevue Philosophicjue’de yayımlananincelemesi; “okuma hastalı ı”.Lamennais: (1782-1854). Fransız yazarıve dü ünürü. Lanzo del Vasto:Ça da fikir adamı. Kendisi birtalyan asilzâdesidir, Fransa’day a a r . Romancı, air, ressam,tiyatro yazarı. Tarikat kurucusu.
Gandi’e â ıktır. Hıristiyanlı ın ilkdevirlerine, altın ça ma dönmekister.Lâyetebeddel: De i mez.Legion d’Honneur: Bonapart tarafındanihdas edilen (19 Mayıs 1802) Fransızaskeri ve sivil madalyası (Meydan-Larousse).Le Play: (1806-1882). Fransız mühendisive iktisatçısı. Samimi bir Katolik.Tasarladı ı peder ahî dünyadüzeninde, çe itli hücrelerin ailedüzeni gibi i lemelerini ve istihsalbollu undan çok, huzura...yönelmelerini ister. Bizde ilkhayranı, Ali Suavi’dir hazretin.Sonra, Prens Sabahattin’in akılhocası olur.Lesage: (1668-1747). Fransız romancısıve dram yazarı. Topal eytanla GilBlas en tanınmı iki romanı.Tiyatrolarının en güzeli Turcaret.Les Lois Psychologiques de l’Evolution
des Peuples: “Tekâmûl-ü AkvamınPsikolojik Kanunları” G. Le Bon’uneseri.Logos spermaticos:(Sperma söz).Kayserling’e göre gerçek sözspermadır. Gebe bırakır ruhları.Machiavelli: (1469-1527). Bu cesur fikiradamına göre politikayla ahlâkbirbirinden ayrılmalıdır. yi ahlâk,fertler için fazilettir, topluluklar içinde il. “Gaye vasıtaları me ru kılar”fikri, siyasî felsefenin temelidir. Amabu cümle kendisinin de il, Cizvittarikat ı n ı n kurucusu Ignace deLoyala’nındır. (Fazla bilgi için bkz.Cemil Meriç, Ümrandan Uygarlı a,“Zavallı Machiavelli” s. 171 v.d.)Madame Bovary: Flaubert’in romanı.Emma’nın müphem ve çılgınümitlerini, acı hayal kırıklıklarını,arayı larını, minnacık sevinçlerini,sonsuz acılarını, dramla tırır.Flaubert “Madame Bovary benim”
dermi . Ba ka nasıl olabilirdi. Hersanatçı eserini kendi tecrübeleri verüyalarıyla örer.Maddecilik: Her türlü varlı ın maddeyedayandı ını ileri süren felsefesistemi. Ruhun, öteki dünyanın veTanrının varlı ını kabul etmez.Maistre:(Joseph de) (1753-1821).Fransız siyaset adamı, yazarı vefilozofu. Katolik ve MuhafazakârBonald ile Fransız ihtilalinin veXVIII. yüzyıl dü üncesinin enate li dü manı.Manu: Hint inançlarına göre tufandankurtulan tek insan. Da a tek ba ınatırmanır ve orada yeniden üretirsoyumuzu.Marshall Plânı:Avrupa’ya iktisadîyardım yapmak için düzenlenen veGeneral Marshall tarafından ortayaatılan program.Maurras Charles: (1868-1952). Fransızyazarı. Demokratik fikirlere kar ı ve
kral taraftarıydı. Bu yüzden iddetlipolemiklere girdi. 1908’den itibaren,Leon Daudet ile, günlük V ActionFrançaise’i yönetti. 1935’te fa isttalya’yı savunmak için parlamentoüyelerine mektuplar yazdı, onlarıölümle tehdit etti. Bir yıla yakınhapsedildi. Haziran 1940’tan sonra,Alman i gali süresince, serbestbölgede Vichy Hükümetinin ate li birsavunucusu oldu ve 1944’tetutuklandı, dü manla i birli isuçundan 1945’te müebbet sürgünve kamu haklarından mahrumiyetcezalarına çarptırıldı. (ML)Mecmua-i Fünün: “Tam bir mekteptir vebizde, Büyük FransızAnsiklopedisinin on sekizinciasırdaki rolünü oynar. Sadecemuhtelif bilgiler de il, onlarınmuhasalası olan muasır ve müsbetgörü ve ayrıca ilim ve felsefe dili,onun vasıtasıyla münaka a
sahasına girer... Bu mecmua belkide o zamanların en faydalıte ebbüsüydü... Avrupa’da tahsiletmi , yahut stanbul’da Fransızcaö renmi , mevki sahibi gençleritoplayan mecmua... Tasvir’den hiçde a a ı kalmaz, ikinci sayısında AliPa a’nın, inasi’yi az çok hatırlatanbir üslupla bir takrizi vardır. Pa a,bu yazısında “Medeniyet cemiyet-ibe eriyeyi tertib eden efradın heryüzden mazhar-ı emniyeti kâmile vemütenâ’im-i nîmet-i asayi ve refaholması demektir; imdi dâire-yiemniyet ve refah bir hâl-i vasattakalmayıp bittedriç tevessü etmekister ve bu tevessüe terakki ıtlakolunur” diyerek mecmuanın kurulugayesini över. Münif Pa a’nın büyükyol açıcı rolü bu mecmua ile biter.Pa a Mecmua-i Fûnûn’u 1882’detekrar çıkarmaya te ebbüs edersede, ilk nüshasına koydu u Bir Yıldız
Böce i fıkrası o zaman artıktamamiyle Yıldıza çekilmi olanAbdülhamid’i ku kulandırdı ı içinmecmua kapatılır ve nüshalarıtoplanır.” On Dokuzuncu Asır TürkEdebiyatı Tarihi, Ahmet HamdiTanpınar, s. 154, ikinci baskı 1956).Medar ormanları: Tropik ormanları.Mekanist maddecilik: 18. asırda çe itliilimlerin bulu larından faydalananmekanist maddecilik Diderot,d’Holbach, Helvetius, Cabanis gibiyazarlar tarafından ideolojikmücadelede silâh olarak kullanıldı.Bu dü ünürlerin fikirleri 19. asırdaFourier, Qwen, Cabet gibi içtimaîıslahatçılar tarafından ele alındı. 19.asırda Vogt, Büchner ve Moleschottgibi Alman filozofları “kuvvet”(dinamizm) kavramını ekleyerekmekanist maddecili e vuzuhkazandırmak isterler.Mesih: sa Peygambere verilen adlardan
biri. Daha çok Yahudiler arasındayaygın bir inanca göre, Mesih, günügelince gökten inecek, yıkılanYahudi devletinin kutsal birli iniyeniden kuracak, ezilen Yahudimilletini kurtaracaktır. Mesih, Tanrıgücü ta ıyan, Tanrının yeryüzündebütün âlemlerde temsilcisi olan yücebir varlıktır. Ölmemi tir, göklerdeYahudi milletine vaat edilenkurtulu gününü beklemektedir.Metternich:(1773-1859). Avusturyadevlet adamı. Avusturya’yı Avrupapolitikasının ba ına geçirdi. Genibilgisi, emsalsiz tecrübesi,muhafazakâr umdeleri ve a klarıylame hur. Tanzimat’ın fikrî temelleri,uzun zaman, Viyana’da elçi olarakbulunan Sâdık Rıfat Pa a tarafındanatılmı . Pa a Mettemich’in yakındostuydu. Bu itibarla Gülhane Hatt-ı Hümâyûnu’nda Prensin de büyüktesiri oldu u iddia edilir. Bu
mektubu Engelhardt’ın la Turauie etle Tanzimat adlı kitabından çevirdik.Mezdek, Mazdak: Cevdet Pa a Batı’dakibütün izm’lerin -bilhassa sosyalizm,nihilizm v.s.- kayna ını Do u’dabulur, ilaçlı seferlerinde slâmülkesine yayılan Avrupalılar oradakibatını mezhepleri benimsemi vevatanlarına döndükleri zaman bugibi dü üncelerin geli mesine uygunbir zemin bulduklarından çe itliizinler mantar gibi fı kırmı tırtopraktan. Batınî mezhepler isemezdekçili in kılık de i tirmibiçimleri, yahut ürünleridir, Pa a’yagöre. Bu iddiaların isabet derecesiniokuyucunun anlayı ına terkederekMezdek’i tanıtmaya çalı alım. slâmAnsiklopedisinegöre mezdekçilikdiye anılan dinî akide Mezdek’ten ikiasır önce do mu . Kurucusu,Hurrakano lu Zaradu t. Ama buakideyi yayan hükümdar Kabaz
(488-531) zamanında ya ayan:Mezdek. Önceleri Kabaz daMezdek’in akirtleri arasındadır.Mezdek ayinini uygulamak içinhükümler isdar eder. Ama sonraMezdek ile ona katılanların büyükbir kısmını öldürtür. Bu akidenin ençok bilinen hususiyeti, insanlararasındaki bütün kıskançlık veanla mazlık sebeplerini ortadankaldırmak ve böylece mülkte vekadınlarda i tiraki kabul ederek,dini saf bir hâle getirmekten ibaretidi.Michelet: (1789-1874). Fransız yazarı vetarihçisi. Rivayete göre, gençMichelet ile arkada ı Quinet devrinbüyük üstadı Victor Cousin’iziyarete giderler. Cousin, Michelet’yetalyanca ö renmesini ve Vicoüzerinde çalı masını tavsiye eder;Quinet’ye de Herder’i incelemesinisöyler. F i l h a k i k a , Michelet
Scienzz Nuova’yıFransızcayaçevirerek Vico’yu ça da larınatanıtır, Quinet de Herder’i n TarihFelsefesini. (Bkz. Cemil Meriç, I ıkDo udan Gelir. “Ex Oriente Lux” s.144 v.d.)Milton, John: (1608-1674). ngiliz airi,tarihçisi, bilgini ve devlet adamı.Ailesi papaz olmasını istiyordu.Milton airli i tercih etti. Ça ındaö renilmesi mümkün olan bütünilimleri kucaklayan geni bir kültür.Üniversiteyi bitirdikten sonra tatlıiirler yazdı. ki yıl seyahat etti.talya’da Galileo ile tanı tı. Ülkesindekarı ıklık çıktı ını duyuncangiltere’ye döndü. SaraylaPüritenler arasındaki sava ta halkınyanında yeraldı. Hayatını iireadayan o co kun zekâ 20 yıl ilhamperilerinden uzak ya ayacak,kalemini bir dâvanın emrineverecektir. Cromwell’in kâtibi olarak
çalı tı yıllarca. ngiltere’nin o büyükdevlet adamı, ça ının en büyükairini anlamayacak kadarnasipsizdi. Milton hakkındakihükmü u: “Bizim kâtip garip biradam, ilmine, fazlına diyecek yok...ama çocukça iirler karalıyor.”Co kun zekâsını hürriyet ve insanlıku runda harcayan o yamanmücahit sonunda gözlerini kaybetti(1652). Homer ve Ebul Alâ gibi.Kaybolan Cennet ba lıca aheseri.Mistisizm: Mü ahede ve muhakemedençok, duygu ve sezgiye dayananakide.Montesquieu:(1689-1755). Ba lıcaeserleri: Kanunların Ruhu, AcemMektupları. Fazla i irilmi bir öhret,Hammer, bn Haldun’a slam’ınMontesquieu’sü diyor?... iltifat de il,iftira.Mukaddime:bn Haldun’un büyükemsalsiz eseri. (Bkz. Cemil Meriç,
Ümrandan Uygarlı a, “KendiSemâsında Tek Yıldız” s. 149 vd.).Namık Kemal: (1840-1888). Gür sesli vegeni kanatlı bir nesir, bir hatipnesri. Bu co kun airin ne kadarhayalperest oldu unu anlamak içinCanning hakkındaki hükmünühatırlatmak yeter. Kemal, Londra’daiken ngiliz devlet adamlarınıntoplandı ı bir kulübe götürülür.Canning ile birkaç dakikalık birkonu ma yirmi yedi ya ındakiKemal’de öyle bir kanaat yaratır:ne kadar budala adam! Tanzimat’ınçok pahalıya malolan bu çocukçasaffetini Cevdet Pa a’da bilegörüyoruz. Tarihçiye göre, Avrupatarafından aldatıla aldatılaaldatma ı ö renmi iz... imdi bizaldatıyormu uz Avrupa’yı.Narsisizm: Ki inin kendi kendine hayranolması. Hastanın kendine kar ıtutkunluk duymasıyla beliren cinsî
sapıklık.Nass: Dogma.Nehru:(1889-1964) Ba ımsızHindistan’ın ilk ba vekili.Nemesis:ntikam Tanrıçası. Ölçüyüa an, yani ba kalarından ayrılanher insan, bu irret Tanrıçanıngazabına u rar. Sonra Nemesis,adaletin temsilcisi olur. Nahvet veyaserveti felaketle cezalandıran garipbir adalet.Ne ideler Ne idesi: Cihan edebiyatınınen güzel a k iirlerinden biriSüleyman Peygamber’e atfedilir.Ernest Renan’a göre, zamanlatertibi bozulan dramatik bir iirmi ,Ne ideler Ne idesi. Üstat, bunu yeniba tan çevirerek eski hâline, yani ilkdramatik hâle irca etmek ister veeder de.Neyzen Tevfik:(1878-1953). KocaNeyzen’i tanımayan var mı? Alaycı,öfkeli, sarho ve bilge. Süruri, E ref
ve Fikret karması.Nihilist: Sosyal gelenek ve göreneklerekar ı tenkitçi bir tavır takman ki i.Rusya’d a II. Aleksandr devrininikinci yarısında geli en ihtilalcihareket. A ın ve sert ferdiyetçilik.“Bir siyasî parti de il de bir zihniyetmeselesi olan nihilizm,Çerniçevski’nin Ne Yapmalı? (1864)sorusunu kendi kendilerinesoranların umutsuzlu udur. I.Nikolay’ın hükümdarlık devrisonunda romantik idealizmden çokuzak olan bu zihniyet, II. Aleksandrreformları devrinde meydanagetirilmi , ama bu reformlara kar ıgiri ilen hareketler yüzündenlüzumsuz olduklarını duyankadroların (hekim, avukat, tarımekonomisi teknisyenleri v.b.) özellikleII. Aleksandr’ın sosyal ilerlemesiyasetinden yararlanmakumuduyla üniversiteye giren ve
hayatta kendilerini eli bo veamaçsız bulan yoksul sınıflardan(iflâs etmi asilzadelerin o ulları,azat edilmi köleler, genç kızlar v.b.)gelme genç aydınların zihniyetiydi.Bu yüzden intiharlar ve ba arısızkomplolar birbirini kovalıyordu. lknihilistler, her eyin sebebi ilmîolarak incelenmedikçe içtimaîterakkinin gerçekle emeyece ineinanıyorlardı. Nihilistler hiçbirnazarî izahı ve pe in hükmü kabuletmiyor, ilahiyat, estetik v.s.alanlarda kendilerine a ılanmıfikirleri bir kenara atarakdünyalarını yeni temeller ve dahaçok tabiat ilimlerinin üstünekurmak istiyorlardı. Kötülü ünkaçınılmaz bir ey oldu unu inkârediyorlar ve ilmî zihniyetlekurulacak bir toplumun, halkkitlelerine mutluluk sa layaca ınıdü ünüyorlardı. Nihilizm, 1870’ten
sonra Çerniçevski’nin etkisindegeli ti... Nihilistler maddeciydiler,ama olayların ilmî izahından çok,pratik eylemle, iktisadî meseleler veRusya’da kapitalizmin geli mesiyleilgileniyorlardı. Ne var ki gerekhükümet makamlarınınkovu turması, gerek tahrikçilerinetkisiyle, nihilistlerden bazıları,anar istlerin çıkardıkları olaylara vesuikastlara katıldılar... Oysa budavranı , nihilistlerin temelprogramında yoktu. Böylece,nihilistlerle Neçayev gibi ki ilerarasında bir ba lantı kuruldu.Neçayev, Bakunin’den de ilerigiderek, genç nesillere öyleesleniyordu: “Tam yolla çamuradaim, ne kadar mümkünse o kadaryakıp yıkın!” Nihilist ve anar isthareketlerin birbirine karı masıÇarlık Hükûmeti’nin baskısıyla dahada arttı; gerçekten de muhaliflerle
üniversitelilerin pe ine dü enhükümet bunların kaçmalarına vearalarındaki görü ayrılıklarınıhesaba katmadan yabancı ülkelerdebirle melerine sebep oldu.” (L).Nomokrasi:Kanunun saltanatı,kanunun hâkimiyeti.Nordau, Max: (1849-1923). Macar yazarı,ruh doktoru ve edebiyatçı. 1895’tenitibaren Siyonist hareketinönderli ini yapar. On dokuzuncuasrın sonlarında ba layan ve Avrupaedebiyatlarını bedbinlikledamgalayan ruh ve zevk buhranını“Tereddi” adlı eserinde uzun uzadıyainceler. Ça ımızın büyük ıstırabı,“itibarî birtakım yalanlaradayanmasından ileri gelmektedir”,Nordau’ya göre. Keskin ve insafsızbir zekâ olan Nordau, asrınba larında Bahâ Tevfik gibi bazıTürk aydınlarına ilham kayna ıolmu tur.
Numa Pompilius:(M.Û. 715-672).Roma’nın ikinci efsanevî kralı. Birma arada su perisi Egeria’danö ütler aldı ını ileri süren bu gariphükümdar, Roma’nın ilk kanunvaızıdır.Oryantalizm: Batı’nın Do u ile ilgiliara tırmaları, arkiyat.Sömürgecili in ke if kolu. (Bkz.Cemil Meriç, K ültürd en rfana,“Oryantalizm sömürgecili in ke ifkolu”, s. 61 ve “OryantalizminKayna ı”, s. 73)Osmanlı Bankası: ngiliz-Fransız ortakgrubu tarafından Türkiye’dekurulan yabana sermayeli banka.1863’te Bank-ı Osmânî-ı âhâneadıyla kuruldu. Türkiye dı ındakiadı, Banque Ottomane’dır.Türkiye’nin en eski bankası.Ossian: skoçyalı efsanevî kahraman veair (III. yüzyıl). Demek istiyoruz kiMusset’nin ilham perisi Yunanlı
olmaktan çok skoçyalıdır. Otarihlerde air Macpherson, Ossian’ıgeni bir okuyucu kitlesinesevdirmi tir. Gerçi bu Ossian,skoçya’nın efsanevî saz airindençok Macpherson’un kendisiydi, amasahici Ossian tanınmıyordu henüz.Ossip-Lourie:On dokuzuncu asrınsonlarında yirmincinin ba larındaya ayan Rus asıllı Fransız yazarı.Sahası, daha çok marazı ruhiyat.Ba lıca eserleri: “Verbomanie”(Dü ük Çenelilik), Graphomanie (YazıYazma Hastalı ı... Bizdekikalem örlerin iç dünyasını daaydınlatan tatlı bir kitap), RevuePhilosophique’de birçok makalelerivardır.Ödip kompleksi:Erkek çocu unbabasına kar ı besledi i dü manlık,annesine kar ı duydu u sevgi.Penelop: Kitap öyle diyor: “Yirmi yılboyunca uzaklarda olan kocasına
ba lı kaldı ve sarayına zorla yerle enbütün taliplerinin tekliflerini geriçevirdi. Onlara örmekte oklu ubüyük bir tülü bitirmedenevlenmeyece ini söylüyordu.Gündüz dokudu u tülü geceleyinsöker, böylece tül hiçbir zamantamamlanamazdı. Daha sonrakiefsanelere göre ise, Penelop bütüntaliplerine teslim olmu ve Ülisdöndü ü zaman onu kovmu tur.Hattâ Tanrı Pan’ı do urdu usöylenir.” Homeros’a göre faziletlizevce. Yunanlı, bu fındıkçı dilberi biriffet melikesi olarak göklere çıkarır.Oysa bazı yazarlara göre taliplerleevlenmeyi i kendisini tek insanaba lamamak içindir. Güzel Penelopyavukluların hepsi ile gönül e lemekister. Bu belâlı â ıklar, kocasınınkeçilerini kestirip bir güzel atı tırır,mahzendeki arapları gövdeyegöçürürken dilber Penelop
aralarında dola ıp çe itli cilvelerlearzularını tutu turur. O lunu da,fazla rahatsız edilmemek için, yirmiyıldır haber alamadı ı kocasınıarama a yollar. Belâlıları oyalamakiçin kar ılarına geçip binbir i veiçinde örer gibi yaptı ı me hur“tuval” kayınpederinin kefenidir. Birtürlü bitmez. Çünkü kitabın dedi igibi gündüz ördü ünü gece söker.Pausanias’a göre evi meyhaneyeçeviren, Penelop’un kendisi imi .Belâlıları o toplamı kocasınınülkesine. Ülis dönünce hayâsızzevcesini hakaretle kovmu v.s. SairOvidius’a göre, babasının keçileriniotlatırken Tanrı Merkür tarafındani fal edilmi . Teke kılı ına girmiMerkür. Ve Penelop Pan ’ı do urmu .Ba ka bir an’aneye göre Pan, bütüntaliplerin ortak çocu u. Bunun içinPan denmi adına. Ama Pan’ınannesi Penelop periydi, Itak
Kraliçesi Penelop ise benî âdemdir,diyenler de var.Promete: Gökten ate i çaldı ı için,Tanrıların gazabına u rayan yarı-Tanrı. Kafkas Da ının tepesinezincirlenir. Bir kartal gündüzlerici erlerini kemirir. Herakles kartalıöldürerek i kenceye son verir.Promete, Tanrılara isyan eden birkahraman olarak i lenirromantizmde. Schlegel’in, Byron’un,Shelley’in Prometheus isimli iirleriinsanlı a medeniyeti getiren büyükkılavuzu yüceltir. MaralaProudhon’un en çok sevdiklerikahraman.Proudhon:(1809-1865). Anar izminbabası, sosyalist. Büyük bir yazar,dürüst bir seciye, yi it bir fikiradamı. Anar izm, Proudhonsosyalizminin amacıdır. Yani,insanlık belli bir inki af merhalesineula ınca devlete ihtiyaç
kalmayacaktır. (Bkz. Cemil Meriç,Kırk Ambar; “Proudhon yahut aforozedilen dü ünce”, s. 379 v.d.)Proust:(1871-1922). Romana içdünyanın kapılarını açan Fransızyazarı. Üslûbunu Ruskintercümeleriyle olgunla tırdı. 19. asırromanı için Balzac ne ise, 20. asırromanı için de Proust o.Publius Syrus: Latin komedi airi.sa’dan önce 1. yüzyıl.Quinet: (1803-1875). Fransız tarihçisi vesiyaset adamı. Eserleri 30 cilt tutar.A a ı yukarı, Michelet ile aynıkonuları i lerler. Michelet “ nsanlı ınlncili”nde dünyanın büyük dinleriniinceler, Quinet “Dinin eceresi”nde.kisi de hint dü üncesine â ıktır.Cizvit dü manıdır ikisi de. Ondokuzuncu asrın Fransa’sına erefveren geni dü ünceli, hür-endî ,air ruhlu iki dü ünce adamı.Ramayana:Hint’in iki büyük
destanından biri. (Bkz. Cemil Meriç,Bir Dünyanın E i inde, s. 49 v.d.)Rasyonalizm: Akılcılık.Renan: (1823-1892). Fransız yazarı.Re it Pa a: (1800-1858). smi etrafındazıt hükümlerin mihrakla tı ı bu zat,kimine göre bir kurtarıcı, kiminegöre bir haindir.Revue des Deux Mondes: 1 A ustos1828’de Mauroy ve Segur Dupeyrontarafından kurulan süreli yayınorganı. 1830’da Journal des Vbyagesile birle ti; 1831’de François Bulozderginin idarecili ini üzerine aldı.Dumas, Balzac, Vigny, Sainte-Beuve v.s. bu dergide yazdılar. kiayda bir çıkan dergide edebiyat a ırbasıyordu. Ama 1832’den itibarensiyasete, iktisada, güzel sanatlara,v.s.’ye yer verilme e ba landı; ondokuzuncu asır sonundaBrunetiere’in etkisiyle Katoliktaraftan bir yayın organı oldu dergi.
kinci Dünya Sava ı’na kadar çe itlitemayüllere mâkes olan Revue desDeux Mondes, daima aydın Fransızburjuvazisinin fikirlerine tercümanolmu tur. Bugün de küçük bir isimde i ikli i ile hayatınıs ü r dü r m e kt e dir : LaRevue,Litterature, Histoire, Arts, Sciences,des Deux Mondes.Rıza Tevfik: (1869-1949) Nesri yavan vederbeder. Kâmûs-u Felsefe,Hâmidnâme, Felsefe Dersleri’ndekiüslup, laubali ve iiriyettenmahrum. (Bkz. Cemil Meriç,Kültürden rfana, “ nsanlı ın sonsözü agnostisizm mi”, s. 198 veizleyen iki yazı.)Ri iler: Eski Hint bilgeleri.Romain Rolland: (1860-1944). Büyük birkalp ve usta bir kalem. Yazara Hint’isevdiren o geni ve cihan ümultecessüs oldu. Yazara ve ça ınınFransa’sına.
Roman: Fazla bilgi için bkz. Cemil Meriç,Kırk Ambar, “Romanın romanı” s. 75v.d. ile “Bizde roman” s. 173 v.d.Rub’-u meskûn: Dünyanın kara olandörtte bir kısım.Ruskin: (1819-1900). ngiltere’nin enbüyük sanat tenkitçisi. En geniufuklu sosyologu. nanmı ve kilise-dı ı bir sosyalist. Bir parça Taine,bir parça Tolstoy, bir parça Carlyle.Sade, Marquis de:(1740-1814).Sadizmin isim babası. ımarık,küstah, edepsiz. Evlenir. Baldızınabalta olur. Sokak sürtükleriylehayâsız maceraların kahramanı.Hapse tıkılır, kaçar, yeni rezaletlericat eder. 1775’te baldızıyla talya’yagider. Dönü te hapsedilir. Biryolunu bulup hapishaneden tüyer;yeniden kaçar, yeniden enselenir.Nihayet Charenton tımarhanesinetıkılır (1789). Bir yıl sonra tahliyeedilir. Piyesler yazar. htilale katılır.
Sonra sefalete dü er ve bir aktrisleya ar. Ama bu durgun devir çabuksona erer. Justine romanını kalemealdı diye tevkif edilir. Hapishanedenhapishaneye yollanır. Nihayet tekrartımarhaneyi boylar ve 1814’teCharenton’da ölür. Eserlerininço unu hapishanelerde yazmı tır,ömrünün 27 yılından fazlasınıya adı ı hapishanelerde. Eserleri:Jus t i ne yahutFaziletin Belâları,Juliette yahutHayâsızlı ınMutlulukları, Sodome’da 120 Gün,Aline ile Valcour, Halvet OdasındaFelsefe.Sainte-Beuve, Baudelaire veSwinburne bu müstehcen kitaplarıngeçen asırdaki ünlü hayranları.Lamartine, Barbey d’Auerevilly,Apollinaire de o bulanık kaynaktanfeyz almı zaman zaman.Sürrealistler hazreti üstattanımı lar. O hayranlıklar Sade’a
cihan ümul bir ün kazandırmı .Ça ımız Avrupa’sının putlarındanbiri olmu , “ilâhî” Marquis.Sadi: (1213-1292). Akif, iraz’lı air içinhaklı olarak “Sadi, o bizimarkımızın rûh-u kemâli” der.Asırlarca medreselerde okutulan,mısraları hafızaları süsleyen hakim.iir ve hikâyelerinde, sınırsız birinsan sevgisi, özlü bir insan saygısıdile getirilir. Ba lıca eserleri:Gülistan, Bostan.Sadullah Pa a:(1839-1891). Devletadamı ve edebiyatçı. Hürriyeteâ ıktı. Hangi hürriyete? Batı’nınmaddî ihti amını bu sihirli lâfzınyarattı ını sanıyordu. Bir nevirüyada taa uktu bu. Kader onagarip bir oyun oynadı. Ömrünün engüzel, en verimli yıllarını gurbetteya adı. Ve vatan hasretiyleçırpınarak son verdi hayatına.Sa ve Sol: Hint meçhule açılan bir
kapıydı, meçhule yani insana. Dörtyıl Ganj kıyılarında vecitle dola tım.Sa dediler. Oysa Hint’i banatanıtan ve sevdiren Romain Rollandolmu tu, bana ve Fransa’ya. Saint-Simon’la u ra tım iki yıl, ça ımızonunla ba lıyordu. Sol dediler. Hint’iyazarken tek amacım vardı.Asya’nın büyüklü ünü haykırmak,yani bir vehmi devirmek, bir iftirayıyoketmek. Saint-Simon’u putlarıyıkmak için kaleme almı tım. Her ikikitap da pe in hükümlerin rahatımkaçırdı. Ne sol’un ho una gittiler, nesa ’ın.Anladım ki, bu iki kelime aynıanlayı sızlı ın, aynı kinlerin, aynıcehaletin ifadesidir. Çamur, ama,Batı’dan ithal edilmi . Lukretius’uhatırlıyorum. Büyük air 2000 yılönce görmü hakikati:“E er pek yakınlarındaysanbirbirleriyle çeli tiklerini görürsün.
Bakarsın, kimi u partiden, kimi bupartiden. Ama hele biraz uzakla ,bir tepeye çık: Tozu dumana katanbu süvarilerin topu birden sana birtek toz bulutu, aynı toz bulutuhâlinde ayan olacaktır.”Bu iki kelimenin topografyadanpolitikaya sıçrayı ları Fransızhtilali’yle ya ıt. Eski parlamentolarböyle bir kutupla madanhabersizdiler. 1789’da KurucuMeclis’teki kralcılar, kemal-itantana ile, zat-ı ahanenin sa makurulmu lar. Te riî Meclis’te deyerlerini de i tirmemi ler. SonralarıKonvansiyonda mutediller ba kanınsa ını seçmi hep. Kar ıcephedekilere de sol tarafı kalmıba kanın. Onlar da oradakümelenmi ler. O ça larda ya ayan“ilerici” bir yazar: “Öbürdünyadakinin tam tersi,” eliyor,“iyiler solda, kötüler sa da,” Bir
tarafsız, sa ları da solları dai neliyor: “Kutsal Meclis’te bütüni ler aksıyor. Sebebi meydanda: Sacenah her zaman solak, sol cenahhiçbir zaman sa de il.”Sa la sol, Batı’yla Do u gibi kaypakiki kavram. Sa da, sol datecanüsten mahrum. Bugün sa ıtemsil edenler, dün solu temsilediyordu. R. Remond’a göre soldakiçe itli temayülleri birkaç ba lıkaltında toplamak mümkün. Önceihtilal aleyhtarı bir sa ın kar ısındaFransız htilali’nin mirasını ve 89’unprensiplerini benimseyen liberal birsol. Liberaller 1830’dan itibarenOrleancılarla birlikte sa a geçerler.kinci sol demokratik ve laikradikalizm, genel oydan yanadır veonun bütün siyasî sonuçlarınıbenimser. 1848’de bir an içinmuzafferdir. Cumhuriyeti kurar,1900 ile 1940 arasında i ba ındadır.
Üçüncü sol (ba ta Marksizm olmaküzere) sosyalist mektepler.Sosyalizmin kazandı ı her zaferradikalizmi biraz daha sa a iter.Dördüncü sol komünizm.Fransız sa ının da üç kayna ı var:Bir, restorasyon devrinin ültraları.ki, Orleancılık. Üç, çe itli miraslarıkayna tıran nasyonalizm.Nasyonalizm, XIX. asır sonlarındabulanjizmle beraber sa a geçer. Sapartiler, hüviyetlerini açıkçasöylemediklerinden ne olduklarınıtespit etmek güç. Sol, Fransa içinbüyülü bir kelimedir. Hakikattehiçbir ileri fikirle ilgisi olmayanpartiler dahi sahneye solun bayra ıaltında çıkarlar. Solla sa dünyapolitik edebiyatına Fransa’nınarma anı. Her ülke, bu iki kelimeyikendi heyecanları, kendi ihtirasları,kendi tercihleriyle damgalamı tır.Sahyun Nebileri: srail peygamberleri.
Üslupları ha in ve serttir. Korkunçkehanetlerde bulunurlar.Sait Pa a: (1839-1914). Dokuz keresadrazam olmu (ilk sadareti, 1879),idare-i maslahatçı, Batı hayranı birzat. Halk arasında “ apur Çelebi”diye anılır. Efendisi AbdülhamitHan’ın felaketini hazırlayanlardanbiri. Küçük Sait Pa a, gerçekten deküçük bir adamdır.Saint Barthelemy katliamı: 24 A ustos1572’de Paris’te Kral IX. Charles’ınemriyle Protestanların toplucakatliamına verilen ad.Salname: Yıllık.Samet A ao lu: (1909-1982). Yazar vepolitikacı. Ahmet A ao lu’nun o lu.amili Rıfat:(1874-1932). Vali,müste ar, air, milletvekili. Türk DilKurumu Ba kanı.Samson:Yahudilerin yalancıpeygamberlerinden. Gönlünü Dalilaadlı bir fahi eye kaptırır. Dü manları
fahi eyi kandırırlar. KadınSamson’un saçlarını keser. Oysahazretin bütün gücü saçlarındadır.San Cassiano: Machiavelli’nin sürgünyeri.Scienza Nuova:Yeni ilim. FilozofVico’nun tarih felsefesi ile ilgilikitabına verdi i isim.Scott, Walter:(1771-1832). Tarihîromanın yaratıcısı. Ülkemizde pekaz tanınan bu büyük skoç yazarı,Talisman adlı romanında AslanYürekli Ri ar’la, Selahattin Eyyubikar ıla malarını, “Robert of Paris’teBizans devri stanbul’unu tasvireder. Birinci roman -galiba-Arapçadan Türkçeye çevrilmi tir:“Selahattin Eyyubî Seyf-i Sârim-ilâhî”. Cürci Zeydan, üstadın Mısırlıakirtlerinden. Bizde tarihî romandeyince Alexande Dumas gelir akla.Dumas, Scott’un yanında çok veç a buk yazarı kabiliyetli bir halk
hikâyecisidir. (Fazla bilgi için bkz.Balzac, Altın Gözlü Kız, çevirenCemil Meriç, Kenan Matbaası,stanbul 1943. “Balzac’tan öncemodern roman”.) Bir ngilizedebiyatçı tarihçisi, Scott için öyleyazmı : “ iirleriyle romantizmin ilkneslinden, romanlarıyla ikinci.Kafaca hep birinci nesil. 1815’lerinsiyasî ve entelektüel dönemeciniya amamı gibi. Ki ili i kıvamınıbulmu bir kere. Artık de i meyecek,sere serpe boy atacak, geli ecek. Odönemin iiri sayısız kabiliyetleryeti tirmi , hepsi de birbirindenparlak birer yıldız air. Ama Scott’unromandaki saltanatı rakipsiz. Yirmiyıla yakın bir zaman bütünyazılanları gölgede bırakmı Scott’uneseri.Bugün de a a ı yukarı aynı tazelik,aynı büyü. Edebiyat tarihindebenzeri olmayan bir imtiyaz bu.
Malalar birbirini kovalamı , zevklerde i mi , Scott hâlâ aynı Scott.Aydınlar, ele tiriciler onu göklereçıkarmı , yere batırmı , o her zamanhalkın sevgilisi. Bütünüyle edebiyathazinesine girmi bir kere, millîmirasın bir parçası olmu . Peki ama,yıllar hiç mi a ındırmamı üstadı?A ındırmı elbet! Binanın her yanıaynı nitelikte, aynı dayanıklılıktade il. Scott’ta eksik olan: itina.tinasız kemâl olabilir mi? Evet, buyazılar kaynaktan fı kırıyor, gür birilham çocu u. Ve temelde bir ömrüdolduran bir tefekkür çabası,özümleyici bir hafıza, geni birhayalin aralıksız kanat çırpı ları.skoçya’yı çok iyi biliyordu Scott.Belgelerden taramı tı maziyi,tarihten, efsanelerden taramı tı.Olayların geçti i bölgeleri adım adınıdola mı , maziyi yeniden ya amı tıco rafyada ve ya atmı tı: törelerde,
geleneklerde, dilde için için ya ayanmaziyi. Bir kelime ile bir kavmin bugününü yapan de i mez ba kalı asomut bir gerçeklik kazandırmı tı.Yıllarca sürmü tü bu uuraltıhazırlanı . Öyle ki air hikâyecili eba layınca daha geni tablolarçizmek için âdeta tükenmez birkaynak vardı emrinde. Tarihîin alarındaki büyük de er bukaynaktan gelir. Scott’unyaratıcılı ını yapan, insanlarına odoyulmaz canlılı ı veren de aynıkaynak. Scott’un ba lıca zaafı: kolayyaratmak.Aradan geçen bir asır romanınesteti ini ve okuyucununihtiyaçlarını de i tirdi. Tok birhakikat pe indeyiz artık. Scott’unromanlarında hayalin payılüzumundan fazla büyük. Hem dehayal oldu unu kabul etmekistemeyen bir hayal. Tarihi diledi i
gibi kullanıyor arada. Scott’unhakikatten anladı ı on dokuzuncuasır dü üncesinin çabalarındansonra kabul edilen titiz ve sahicihakikat de il henüz.” (Cazamian).(Bkz. Cemil Meriç, Kırk Ambar,“Avrupa’yı fetheden romancı: Scott”,s. 129 vd.)Sebb-ü etim: So up sayma.Sembolizm: Velvele ile ortaya çıkan vesaman alevi gibi sönen bir edebiyatcereyanı. Akla, vuzuha, pozitivizmedü man. Hakikatte her iir bir tarafıile sembolisttir. Üç silah oru:Verlaine, Mallarme, Rimba ud.Kelimeleri diledi i mânâda kullanan,sentaksa kar ı fazla hür ve laubaliolan bu mektep yeni kelimeleruydurmak belâhatinigöstermemi tir.Serseri Yahudi: Bir ayakkabı tamircisi(Yahudi) sandallarını tamir ettirmekisteyen Hz. sa’yı tanımaz ve kovar.
Tanrının gazabına u rayarakkıyamete kadar dola ma a mahkûmedilir. Bu garip Yahudi bir felaketta ıyıcısıdır. U radı ı her ülkedeveba çıkar. Fransız romancısıEugene S u e Serseri Yahudi isimliromanında bu korkunç Yahudiyisahneye çıkarmı , masalla gerçe ikayna tırarak hikâyesinde dahaesrarlı, daha cazip bir hüviyetkazandırmı tır.Sezarla mak: Mutlak iktidar, içkilerin enserti ve maskelerin en emini.Rivayet ederler ki Julius Caeser,gençli inde korsanlar tarafındankaçırılıp Bitini hükümdarınasatılmı . Hükümdar da iffetinetecavüz etmi hazretin. TarihlerRoma mparatorlarının en afifiydiderler, ama hatırası korkunçhakaretlere hedef olmu tur, hattâKapitol’a çıkarken bir Romalınınhazrete “ mparatoriçem” diye hitap
etti i söylenir. Biz, Do u’nun veBatının birçok taçlı despotu içinhakikat olan bu ithama dayanarak“Zilletten kurtulmak içinSezarla ılır” dedik.Sihâm-ı Kaza: (Kaza Okları). Neft’ninSihâm-ı Kazâ’sı co kun, yaramaz vedehasıyla sarho airin hicivlerinitopluyordu. Kayna ı öfkeydi buiirlerin, öfke ve enaniyet. Nefioynuyordu: haysiyetlerle, gururla vekendi hayatıyla. Babasındanba lıyordu hicve; sonra devletadamları ve sanatçılar kaza oklarınahedef oluyordu. Su testisi suyolunda kırıldı ve Nefi-i âte zebân,‘Gökten nazire indi Sihâm-ıKazâsına/Nefî diliyle u radı Hakk’ınbelâsına” mısralarının anlattı ı gibikatlettirildi.Sirse (Kirke): Güzel Sirse bir adadaoturmu , ne ada ne ada. Sirse’ninbir sarayı varmı mermerden, ne
saray ne saray. Sirse gergef i ler,arkı söylermi . Na meler uçarmıpencerelerden kelebekler gibi.Sirse’nin bekçisi canavarlarmı ,munis, uysal, dost canavarlar.Adaya ayak basanlar kumsalaakseden sesiyle büyülenirmiSirse’nin. Sonra sevimlicanavarların kılavuzluk etti i yoldansaraya varırlarmı . Muhte em birsofra beklermi onları. Ve sofradançok daha muhte em bir kadın:Sirse. Altın kâselerden içilen arapaklını ba ından alırmı insanın.Hatıralar unutulurmu bir bir. Sirsehem vatan olurmu , hem sevgili.Ama birden sehhar Sirse sopayladokunurmu misafirlere vemisafirler domuz olurmu , e ekolurmu , köstebek olurmu . Vehepsi birden ahıra sokulurmu ,Sirse’nin domuz ahırı.Ülis’in arkada ları bu hazin akıbete
u ramı lar. Ülis Merkür’ün avucunasıkı tırdı ı moli otu sayesindeefsundan kurtulmu ve kılıcını çekipteslim almı dilberi. Hikâyeninsonunu merak edenler Homer’iokusun. Bizden bu kadar.Pardon, bu Sirse için bir roman vebirçok iirler de yazılmı . Romantalyanca. (Yazarın adı: J.B. Gelli,Floransa 1549). Fransızcayadefalarca çevrilmi bu roman.Hikâyenin güzel tarafı u: Ülisçapkını kılıcı çekip Tanrıçayı (zirabüyücümüz bir Tanrıçadır)arzularına râm edince, ahmakarkada larını kurtarmak islemi .S i r s e : “Emredersiniz sultanım”demi . “Yalnız bakalım onlar tekrarinsan olmak isteyecekler mi?” Ahıragidilmi . Ülis birer birer sormuhayvanlara. Arkada larından aslano la n , “Alay mı ediyorsun”, diyegürlemi . “ imdi ben de senin gibi
hükümdarım, hem de senden çokdaha güçlü bir hükümdar.” Kurtayakla mı Ülis ve kula ına fısıldamı ,“ nsan olmak istemez misin?” “Nemünasebet” diye ulumu kurt.“Onlar benden daha kıyıcı, dahanamussuz, üstelik hürriyetleri deyok.” Sözün kısası filden köstebe ekadar bütün hayvanlar hakaretlekovmu lar Ülis’i.Sisyphe yahut Sisyphos:Korent’inefsanevî kralı. Cezası malûm, amasuçu pek belli de il. Kimine göremuhterem bir zatın ni anlısınıba tan çıkarmı ... Kimine görezincire vurmu ölümü. Cehennemdeiri bir kayayı dik bir da ın tepesineçıkarmak zorundadır. Kaya tepeyevarır varmaz a a ıya yuvarlanır.Sisyphos adı, güç ve sonucavarmayan bir i i boyuna tekrarlayankimseler için kullanılır.Smolett:(1721-1771). Cerrah ve
gazeteci. Le Sage’ın ve Cervantes’inmütercimi. On sekizinci yüzyılngiltere’sinin en de erliromancılarından biri ve CriticalReview’un na iri (1736-1762).aheseri Hummpry Clinfeer.Sodom:Batı dillerine “Sodomie,Sodomiste” gibi kirli kelimelerarma an eden günahkâr belde.Tevrat’a göre melekler Lut’un bus e f il “Lutiler”le ba a çıkamadı ınıgörerek yanına sevdiklerini alıpardına bakmadan ehirdenuzakla masını söylerler. Lut, karısıve iki kızıyla Sodom’u terk eder.Kadın arkasına baktı ı için tuzdanbir heykel olur. Seksenini a anLut’un körpe kızlarıyla maceralarınıokuyucular Tevrat’tan ö renebilirler.srail’in mukaddes kitabı (sözdemukaddes) bazı bölümleriyle bir“Bahnâme’den daha yüz kızartıcıdır.Sürûri: (1752-1814). Usta bir nâzım.
Tarihleri ve Hezeliyât’ıyle me hur.Dîvan iirine alayı, nükteyi vemüstehceni getiren adam.Sümbülzâde Vehbi’yle atı maları,iire tanınan büyük hürriyetin inkârkabul etmez delillerinden biri. Herikisi de kadıydılar, a ır ba lı, ciddibirer ilim adamı. Ama küfredereke leniyorlardı.îrler Pençei: Yavuz Sultan Selim’in.Bütünü u:“Merdüm-ü dîdeme bilmem nefüsun etti felekGiryemi etti füzûn eskimi hün ettifelekîrler pençe-i kahrımda olurkenlerzânBeni bir gözleri âhûya zebûn ettifelekBugünün dili ile:Bilmem, beni nasıl büyüledifelek/Boyuna a lıyorum, kanlı gözya ları dökerek/Aslanlar, kahreden
pençemde tir tir titrerken/Birceylân gözlünün esiri oldum.Tâhir-ül Mevlevi: (1877-1951). arkirfanının son temsilcilerinden.“Edebiyat Lügati” Muallim Naci’nin“lstilâhât-ı Edebiyye”sini hatırlatır.Metin, mazbut ve güvenilir birkaynak. Ama yalnız Do uedebiyatlarına açık.Takrir-i Sükûn: Takrir’i Sükûn Kanunu,Türkiye’nin içinde bulundu uola anüstü artların ve yenikurulmu bulunan cumhuriyetinkar ıla tı ı fiilî engellerin ortadankaldırılması amacıyla 4 Mart 1925tarihinde yürürlü e konuldu. Önce,iki yıllık bir süre için çıkarılan bukanun, irtica, isyan, ülkenin sosyaldüzenini, huzur ve sükûnunu,güvenli ini yıkmaya yönelen hertürlü te kilatı, tahrikleri, te vik,te ebbüs ve yayını önleme yetkisiniBakanlar Kuruluna veriyordu.
Cumhurba kanı’nın onayı artıylahükümet bu yetkiyi kullanabilecekti.Hükümetin bu eylemleri yapanki ileri istiklal mahkemelerine vermeyetkisi de vardı. Takrir-i SükûnKanunu, 2 Mart 1927’de kabuledilen ikinci bir kanunla, iki yıl dahauzatıldı ve 4 Mart 1929’a kadaryürürlükte kaldı (Meydan-Larousse).Talleyrand: (1754-1838). Fransız siyasetadamı.Tantal (Tantalos):Tanrılar TanrısıZeus’un piçi, Kadîm Yunan’ın ünlükitaplarına göre... Ve muhte em birülkede hükümdar. Hazret Tanrılarbezminin mahremi imi . Bir ak amfanilere tattırmak için ölmezlersofrasından nektarını a ırmı ,ambruvaz mı? Bilen yok. Babasınınitini çaldı, diyenler de var.Ölümsüzlerin sırlarını fâ etti,diyenler de var. Bilinen u ki, Zeuscenapları fena hâlde öfkelenip
merkumu cehenneme yollamı . bukadarla bitse iyi. ZebanilerZeuszâdeyi bir gölün ortasınagötürüp oradaki bir a aca sımsıkıba lamı lar. Sular serin, sulardilber. Ve zavallı Tantal susuz mususuz, ama dudakları uzadıkça gölçekilir. A aç meyvelerle yüklü, altınmeyvelerle. Ama Tantal’ın elleriuzandıkça bir rüzgâr bulutlarakadar yükseltir dalları. Ve bui kence kıyamete kadar sürer.Zavallı Tantal Batı dillerinin ortakkelimelerinden biri olmu tur: Eldeedemeyece i eyi veya eyleriisteyen; varlık içinde yokluk çekenkimse.Tantal i kencesi de u mânâdakullanılır: eli altındaki nimetlereeri emeyen veya arzuları tamgerçekle mek üzereykenbeklenmedik engeller yüzündengerçekle meyenlerin durumu.
Tefekkür Sina’sı: Hâ im; “Fırâz-ı zirve-isînâ-ıyı kahre” diyordu. Biz dedü ünceyi Sînâ’ya benzettik.Musa’nın ilâhî tecelliye mazharoldu u da .Telemak: Fenelon’un veliahtı devletidaresine alı tırmak için kalemealdı ı roman. Penelop, Truvasava ından dönmeyen babasınıarasın diye genç Telemaki yolcueder. Ülis’in yakın dostu olan TanrıMinerva kılık de i tirip Telemak’ıhimayesine alır. Delikanlı ile hocasıülke ülke dola ır, çe itlihükümdarlarla kar ıla ırlar.Minerva (hikâyedeki adı Mentor)Ülis’in o luna âdil bir hükümdarınvasıfları hakkında bilgi verir.Teodosyus: Vali Antiokhos’un te vikiyleII. Theodosius’un 435-438yıllarından hazırlattı ı kanun.Theodosius mparator Constantinuszamanından beri çıkarılan
Search
Read the Text Version
- 1
- 2
- 3
- 4
- 5
- 6
- 7
- 8
- 9
- 10
- 11
- 12
- 13
- 14
- 15
- 16
- 17
- 18
- 19
- 20
- 21
- 22
- 23
- 24
- 25
- 26
- 27
- 28
- 29
- 30
- 31
- 32
- 33
- 34
- 35
- 36
- 37
- 38
- 39
- 40
- 41
- 42
- 43
- 44
- 45
- 46
- 47
- 48
- 49
- 50
- 51
- 52
- 53
- 54
- 55
- 56
- 57
- 58
- 59
- 60
- 61
- 62
- 63
- 64
- 65
- 66
- 67
- 68
- 69
- 70
- 71
- 72
- 73
- 74
- 75
- 76
- 77
- 78
- 79
- 80
- 81
- 82
- 83
- 84
- 85
- 86
- 87
- 88
- 89
- 90
- 91
- 92
- 93
- 94
- 95
- 96
- 97
- 98
- 99
- 100
- 101
- 102
- 103
- 104
- 105
- 106
- 107
- 108
- 109
- 110
- 111
- 112
- 113
- 114
- 115
- 116
- 117
- 118
- 119
- 120
- 121
- 122
- 123
- 124
- 125
- 126
- 127
- 128
- 129
- 130
- 131
- 132
- 133
- 134
- 135
- 136
- 137
- 138
- 139
- 140
- 141
- 142
- 143
- 144
- 145
- 146
- 147
- 148
- 149
- 150
- 151
- 152
- 153
- 154
- 155
- 156
- 157
- 158
- 159
- 160
- 161
- 162
- 163
- 164
- 165
- 166
- 167
- 168
- 169
- 170
- 171
- 172
- 173
- 174
- 175
- 176
- 177
- 178
- 179
- 180
- 181
- 182
- 183
- 184
- 185
- 186
- 187
- 188
- 189
- 190
- 191
- 192
- 193
- 194
- 195
- 196
- 197
- 198
- 199
- 200
- 201
- 202
- 203
- 204
- 205
- 206
- 207
- 208
- 209
- 210
- 211
- 212
- 213
- 214
- 215
- 216
- 217
- 218
- 219
- 220
- 221
- 222
- 223
- 224
- 225
- 226
- 227
- 228
- 229
- 230
- 231
- 232
- 233
- 234
- 235
- 236
- 237
- 238
- 239
- 240
- 241
- 242
- 243
- 244
- 245
- 246
- 247
- 248
- 249
- 250
- 251
- 252
- 253
- 254
- 255
- 256
- 257
- 258
- 259
- 260
- 261
- 262
- 263
- 264
- 265
- 266
- 267
- 268
- 269
- 270
- 271
- 272
- 273
- 274
- 275
- 276
- 277
- 278
- 279
- 280
- 281
- 282
- 283
- 284
- 285
- 286
- 287
- 288
- 289
- 290
- 291
- 292
- 293
- 294
- 295
- 296
- 297
- 298
- 299
- 300
- 301
- 302
- 303
- 304
- 305
- 306
- 307
- 308
- 309
- 310
- 311
- 312
- 313
- 314
- 315
- 316
- 317
- 318
- 319
- 320
- 321
- 322
- 323
- 324
- 325
- 326
- 327
- 328
- 329
- 330
- 331
- 332
- 333
- 334
- 335
- 336
- 337
- 338
- 339
- 340
- 341
- 342
- 343
- 344
- 345
- 346
- 347
- 348
- 349
- 350
- 351
- 352
- 353
- 354
- 355
- 356
- 357
- 358
- 359
- 360
- 361
- 362
- 363
- 364
- 365
- 366
- 367
- 368
- 369
- 370
- 371
- 372
- 373
- 374
- 375
- 376
- 377
- 378
- 379
- 380
- 381
- 382
- 383
- 384
- 385
- 386
- 387
- 388
- 389
- 390
- 391
- 392
- 393
- 394
- 395
- 396
- 397
- 398
- 399
- 400
- 401
- 402
- 403
- 404
- 405
- 406
- 407
- 408
- 409
- 410
- 411
- 412
- 413
- 414
- 415
- 416
- 417
- 418
- 419
- 420
- 421
- 422
- 423
- 424
- 425
- 426
- 427
- 428
- 429
- 430
- 431
- 432
- 433
- 434
- 435
- 436
- 437
- 438
- 439
- 440
- 441
- 442
- 443
- 444
- 445
- 446
- 447
- 448
- 449
- 450
- 451
- 452
- 453
- 454
- 455
- 456
- 457
- 458
- 459
- 460
- 461
- 462
- 463
- 464
- 465
- 466
- 467
- 468
- 469
- 470
- 471
- 472
- 473
- 474
- 475
- 476
- 477
- 478
- 479
- 480
- 481
- 482
- 483
- 484
- 485
- 486
- 487
- 488
- 489
- 490
- 491
- 492
- 493
- 494
- 495
- 496
- 497
- 498
- 499
- 500
- 501
- 502
- 503
- 504
- 505
- 506
- 507
- 508
- 509
- 510
- 511
- 512
- 513
- 514
- 515
- 516
- 517
- 518
- 519
- 520
- 521
- 522
- 523
- 524
- 525
- 526
- 527
- 528
- 529
- 530
- 531
- 532
- 533
- 534
- 535
- 536
- 537
- 538
- 539
- 540
- 541
- 542
- 543
- 544
- 545
- 546
- 547
- 548
- 549
- 550
- 551
- 552
- 553
- 554
- 555
- 556
- 557
- 558
- 559
- 560
- 561
- 562
- 563
- 564
- 565
- 566
- 567
- 568
- 569
- 570
- 571
- 572
- 573
- 574
- 575
- 576
- 577
- 578
- 579
- 580
- 581
- 582
- 583
- 584
- 585
- 586
- 587
- 588
- 589
- 590
- 591
- 592
- 593
- 594
- 595
- 596
- 597
- 598
- 599
- 600
- 601
- 602
- 603
- 604
- 605
- 606
- 607
- 608
- 609
- 610
- 611
- 612
- 613
- 614
- 615
- 616
- 617
- 618
- 619
- 620
- 621
- 622
- 623
- 1 - 50
- 51 - 100
- 101 - 150
- 151 - 200
- 201 - 250
- 251 - 300
- 301 - 350
- 351 - 400
- 401 - 450
- 451 - 500
- 501 - 550
- 551 - 600
- 601 - 623
Pages: